0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » İBRET TABLOLARI » BİR BABANIN ÖĞÜDÜ

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
KaLBeNuR su an offline KaLBeNuR  
BİR BABANIN ÖĞÜDÜ

1686 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.07.2007
En Son On: 17.08.2009 - 12:01
Cinsiyeti: Bayan 
Bir baba, kızını gelin ederken şöyle öğüt verdi:

10/03/2007 - 13:07





Kızım! Evlilik bir eğlence değil, büyük bir so-rumluluktur; hem de bir âilenin bütün işlerini yap-ma sorumluluğudur. Bu sorumluluk, hayat yolcu-luğundaki ortağının işleriyle ilgilenmekle başlar, çok geçmeden çocuklar, daha sonra torunlar işin içine girer. Bu, milletin çocuklarını eğitme sorum-luluğudur. Millete kimliğini vermede ve varlığını korumada, evdeki eğitimin büyük rolü vardır.
Bazı kızlar, evliliğin kayıt ve şartları olmayan bir hayat olduğunu zannederek, ebeveynlerin getir-diği sınırlamalardan kurtulmak için evleniyorlar. Bu, çok yanlış bir düşüncedir. Çünkü ebeveynlerin, kızlarının menfaatine ve mutluluğuna aykırı sınır-lamaları yoktur. İnsanların çoğu bu görüştedir. Alı-şılmışın dışında olana itibar edilmez. Üstelik kayıt-sız şartsız bir hayat da olamaz. Sınırsız özgürlük felaket getirir. Hem genç kızın, baba evindeyken, kocasınınkinden daha özgür olduğunu bilmesi ge-rekir.
Kızım! Evlilik, rahat etmek ve devamlı yatıp uyumak değil; çalışmak ve plan yapmak demektir. Evinde on saatten fazla çalışan hanım, başarılıdır. Çünkü o, kocasıyla birlikte, evdeki devletin, bütçe-sini düzenleyen maliye bakanı; çocuklarını yetiş-tiren, onları yönlendiren, ruhlarına başkalarını sev-me ve onlarla yardımlaşma gibi yüce duyguları aşı-layan eğitim bakanı; beslenme ve giyim işlerini ayarlayan, bütün bu işleri organize etmek için yar-dımlaşan ve bunlardan birini ihmal etmesi uygun olmayan ekonomi bakanıdır.
Kızım! Gördüklerimizden ve duyduklarımızdan yararlı bir ders çıkar. Genç kızlarımızdan birçoğuna ait boşanma olayları duyuyoruz: Onlardan birisi, evliliği, parklara gitme, her gün arkadaşlarını ziya-ret etme, her gece çarşılarda dolaşma, her hafta büyük bir otelde gösterişli bir akşam yemeği yeme, her yıl, Avrupa, Asya, Amerika ve başka yerlere git-me, televizyon programlarını seyretme, radyoları dinleme, telefonda arkadaşlarıyla sohbet etme, en lüks ve en modern elbiseleri giyme, yine zaman za-man en kaliteli zinetleri takma, geceyi kadın klüp-lerinde, en modelli arabalara binme, hizmetçi ve aşçılar çalıştırma ve en güzel evlerde oturma gibi kabul ederek yapmıştı.
Başka biri de, bir müddet sonra evliliği, devamlı çalışma, hayatın problemlerine ve güçlüklerine sabredip dayanma, şartlara uyum sağlamaya, on-ların üstesinden gelmeye çalışma, alışık olmadığı yönleri olan bir hayat için kendine yöntem ge-liştirme olarak gördü. Sonunda işin içinden çıka-madı, depresyona girdi ve kısa zamanda evlilik ha-yatı sona erdi.
Kızım! Şunları bil ki: Koca, toz, toprak, artık ve pisliklerle dolu bir yolda bir saat yürümeye kat-lanabilir ama evinde tozlu bir sandalyede bir da-kika bile oturamaz; koca, bir lokantada veya bir ar-kadaşının yanında tatsız tuzsuz bir yemek yiyebilir, fakat evinde buna asla tahammül edemez; koca, işinden yorgun olarak döner, evinin kapısını açtı-ğında, sevgili eşi tarafından tatlı bir gülümsemeyle, iyi bir sözle ve güler yüzle karşılanmasını bekler. Derler ki: Hanımın, bir gün suratını asması, koca-sının ömründen tam bir yıl eksiltir. Yine şöyle denil-miştir: Kocanın ömrünün uzun olmasını istiyorsan, ona gülümse! Onun ömrünü kısaltmak istiyorsan, zehir ve başka bir şey kullanmana gerek yok; onu asık suratla karşılaman, öfkeli olarak uğurlaman, sabah ve akşam, kaşlarını çatarak ve yüzünü bu-ruşturarak konuşman yeter!
Kızım! Günümüz kızlarının basit şeylerle uğraşıp huzurlu evlilik hayatındaki temel meselelere ilgi göstermemeleri, mutluluklarını bozuyor. Hanımın, güzel ve büyük daire yahut evlere, onların eşyaları-na kocasından daha fazla önem vermesi; renkli televizyona, yeni video ve arabaya kocasından ve onun mutluluğundan daha fazla önem vermesi yanlıştır. Daire, televizyon ve araba mutluluk getir-mez, Mutluluğu sağlayan, sıcak duygular, derin anlayış ve gerçek sevgidir. Diğerleri önemli değildir.
Haydi, Allah yardımcın olsun!
(Muhammed Lutfî es-Sabbâğ, Mecelletu'l-Usra, tasarruf edilerek)


AKEV
Ekleme Tarihi: 04.01.2008 - 15:27
Bu mesajı bildir   KaLBeNuR üyenin diğer mesajları KaLBeNuR`in Profili KaLBeNuR Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1807 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
sabrikucukseren (61), Simsek61 (41), dido (41), xserpilx (40), cezabel (52), ahmetcotur (49), ARES (60), alacali_sevim (59), mfilizfidan (41), CILGINPiLOT1 (46), sultan53 (48), ahunal31 (53), musavi (60), adem51 (50), omerpolat04 (35), Bayram-25 (51), ASK (38), medineyevaramad.. (35), Sinan_iht (38), banckal (39), sülü (39), islaminsesi (37), talhardty (52), mmy55 (42), allahbirdir (35), ismer (46), aykiz833 (41), batil (43), sedat1965 (59)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.97536 saniyede açıldı