0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » SİYER-İ NEBİ » HZ MUHAMMED MUSTAFA (S.A.V) in DOGUMU -8-

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
-=[ E_R ]=- su an offline -=[ E_R ]=-  
HZ MUHAMMED MUSTAFA (S.A.V) in DOGUMU -8-

892 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 11.06.2003
En Son On: 07.07.2007 - 15:44
Cinsiyeti: ----- 
MELIK YEZEN, ABDÜLMUTTALIB'E SIRRINI AÇTI (8)


Yeni Sultan Seyf Zi Yezen, basinda murassa bir taç, sirtinda kiymetli taslarla süslenmis bir hirka, dizlerinin üstünde mücevher kakmali bir kiliç oldugu halde Iskender gibi altin bir taht üzerinde azametle oturmaktadir. Zi Yezen'in sag ve solundaki koltuklarda da Himyer'in ileri gelenleri yer almislardi.. Gelen misafirlerin sözlerini merakla takip ediyorlardi..

Kureys ileri gelenleri için içeri girme izni çikinca, basta Efendimiz'in amcasi Abdülmuttalib olmak üzere Abdüssems oglu Ümeyye, Ced'am oglu Abdullah, Abdüluzza oglu Es'ed ve daha birkaç kisilik heyet içeri girdi ve gösterilen koltuklara oturdular.

Kureys ulusu olan Abdulmuttalib ise Yezen'in önüne gelerek söyle konustu :

-Ey Melik, Yüce Tanri seni serefli bir yere oturtmustur. Allah seni bütün kötülüklerden ve lâneti davet eden seylerden muhafaza etsin..
Sen Arabin itaat ve inkiyat edebilecegi bir hükümdarsin..
Biz Allah'in dokunulmaz kildigi Harem'in halki ve hizmetkâri olarak seni tebrik deriz !..

Melik bu sözleri dinledikten sonra , konusanin kim oldugunu sordu:

-Ey nutuk veren kisi, kimlerden oldugunu bize söyle..

-Ben Kureys'in ulusu , Hasim olu Abdulmuttalib'im..

-Demek sen bizim kizkardesimizin oglusun..

Zi Yezen'in kardesi, Hazrec kabilesindendi..
Bu yüzden de Abdulmuttalib'e "kizkardesimin oglu" demisti..

-Hos geldiniz, sefa geldiniz..
Sizleri dinledim ve yakinliginizi ögrendim.. Siz burada kalmaya, misafir edilmeye lâyik kimselersiniz..
Burada bir süre kalmanizi isterim..

Kureys büyükleri bir ay misafir edildiler..
Fakat bu bir ay içerisinde bir defa bile olsun sultanla görüsme firsati bulamadilar..

Bir gün Melik Yezen'in aklina Kureys elçileri geldi.. Hemen Abdulmuttalib'i yanina çagirtti.

Bundan sonra da kapicilara emir verdi:

- Biz içeride oldugumuz sürece kimse içeri girmesin !.

Ve basbasa kaldiklarinda konusmaya basladilar:

-Ey Abdulmuttalib, içimde öyle bir sir sakliyorum ki, o, en kiymetli mücevherlerden daha kiymetlidir..
Ben onun kaynagi oldugum içn, istedim ki, bu sirri sadece sana açayim..
Ben bir habere vakif oldum ki, bunda bütün kâinata, senin kavmine, yakinlarina ve bilhassa size, hayatta da, ölümde de büyük seref verecektir..

-Abdulmuttalib bu sözleri duyunca birden bire sasirdi..
Acaba ne olablirdi ki bu sir...

- Evet sizi dinliyorum sayin Sultanim..

Melik cevap verdi:

- Tihame'de bir saadet günesi çocuk dogmustur..
Iki kürek kemigi arasinda bir ben varmis..
Bu çocuk cümleye saadet getirecektir.
Siz de onun serefi ile mahsere kadar serefyab olacaksiniz..

Abdulmuttalip rica etti:

- Muhterem Sultanim, lütfen bu sirri açiklayiniz..

-Ya Abdulmuttalib, bilmis ol ki, Muhammed veya Ahmed adindaki bir çocuk günesler gibi dogmus bulunmaktadir muhtemelen...
Anasi babasi hâlen olmamakla beraber, dedesi ve amcasinin terbiyesinde büyüyecek, RASÛL olacaktir..
Bizden, O'nun büyük hizmetine yardimcilar seçilecektir.. Bu yardimcilarla bütün düsmanlarini yerlere serecek ve bütün inanmayanlari kahredecektir.
Nice yerleri zaptedecek, Allah'a ibadet edecek, seytani lânetleyecek, ateslikleri harâb edecek ve putlari kiracaktir..

Abdulmuttalib buna çok sevindi ve rica etti:

-Bildikleriniz için size ne kadar tesekkür etsem azdir..
Acaba bana biraz daha malümat lütfetmez misiniz?

- Kâbe'nin Malik'i adina yemin ederim ki, Ey Abdulmuttalip, sen onun atasisin..
Bu sözüm dogrudur..
Abdulmuttalib bunun üzerine yere kapandi..

Seyf:- Ey Abdulmuttalib, basini yerden kaldir..
Kalbin inançli, makamin yüksek olsun..
Bu sözümü teyid eden sende bir seyler varsa bildir onlari ?..

-Ey Melik, benim Abdullah adinda bir oglum vardi..
Onu bütün evlâtlarimdan fazla severdim.. Bülüga erdigi zaman, Kureys büyüklerinden Vehb'in kizi Amine ile evlendirdim.. Onun da bir oglu oldu..

Adini Muhammed koyduk..
Allah'in emri gelip, anasida babasida ölünce hizmetine ben ve amcasi Ebu Talib mütekeffil olduk..
Simdi de bizim terbiyemizdedir..

. Abdulmutalib bunlari söyledikten sonra sustu..

Himyer Sultani Seyf Zi Yezen bu sözleri isitince:

-Iste, diye haykirdi;
iste benim sana söylediklerimle senin bu anlattiklarin birbirini tutmaktadir..
Hemen, O'nun en iyi sekilde korunmasi için gayret et..
Yahudiler'den zarar görmemesi için çok iyi dikkat göster!.
Zira Yahudi'ler O'nun bas düsmanidirlar..
Lâkin, zaten Allah O'nu en iyi sekilde koruyacak ve hiç kimse O'na zarar veremeyecektir..
Yahudi tabakasi hiç bir zaman O'na zarar veremeyeceklerdir..

-Söyledigim bu sirri arkadaslarindan sakla..
Çünkü, korkarim kendisine hased eder, kin beslerler..
Eger benim ömrüm, O'nun Rasûllügü zamanina yetisecek olursa, bir an vakit geçirmeden Yesrib'e varirim.. O hazrete elimden gelen yardimi yapar ve risâlet bayraginin yükselmesine çalisirdim..
Çünkü kitap bilgileri ile ögrenmis bulunuyorum ki , Yesrib O'nun bassehri olacaktir..
Rasûllügü o yerde kuvvet bulacak ve Yesrib halki kendisine yardimci olacak, ölümü gene sehirde meydana gelecektir.

Bundan sonra Melik derhal Kureys'in diger temsilcilerini huzura çagirtti, onlara çok büyük ihsanlarda bulundu, onlara verdiklerinin on mislini de Abdulmuttalib'e verdikten sonra onlari memleketlerine ugurladi.

Bu arda Abdülmuttalib'e tembihte bulunmayi unutmadi:

- Bana, sag oldugum müddetçe, her sene O'nun hakkinda bilgi göndereceksin.

Ve Kureys temsilcileri Mekke'ye döndüler..

Seyf Zi Yezen ise bu konusmadan bir sene sonra vefat eti.

Abdülmuttalib Mekke'ye döndükten sonra bazen söz açildiginda yanindakilere:

- Melik'in verdigi hediyeler belki gipta edilecek kadar büyük degildir; fakat onun bana bildirdigi öyle bir müjde var ki, onlar bana ve neslime büyük bir iftihar kaynagi olacaktir..Derdi..

Abdulmuttalib Mekke'ye döndükten kisa bir zaman sonra Mekke büyük kuraklikla karsilasti..
Bulutlarin (b) si gözükmüyor, her taraf susuzluktan kiriliyordu..
Bir sabah Abdulmuttalb oglu Ebu Talib'i çagirdi ve ona:

- Bana kardesin oglunu getir ..
Dedi Ebu Talib Efendimiz'i elinden tutarak getirdi ve babasina teslim etti.

Abdulmuttalib elinden tuttugu Efendimiz'le önde, arkasinda da Kureys halki oldugu halde Cebeli Kubeys'e çiktilar..
Burada yagmur duasi ettiler.. Abdulmuttalib, kollarindan tuttugu Efendimiz'in yüzünü Kâbe'ye çevirerek:

- Ya Rabbi!..
Bize su çocuk hakki için yamur ihsan et!.. Dedi..

Bundan sonra dagdan inerek Mekke'ye dogru yürümeye basladilar..
Kafile Mekke'ye girmek üzereydi ki tagmur basladi...
Ve o sene yagmur bereketli oldu..

...devam etcek...
Ekleme Tarihi: 01.08.2003 - 13:18
Bu mesajı bildir   -=[ E_R ]=- üyenin diğer mesajları -=[ E_R ]=-`in Profili -=[ E_R ]=- Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1308 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
hicran_50 (37), usri_yusraa (37), DÝYARBAKIR.. (33), ahmet_erdogan33.. (38), eryal (62), ((-AySeNuR-)) (29), Memet (43), berfo2004 (44), HÜKÜM (54), nerro_22 (34), engin03 (39), cenngiz (55), apo28 (41), KalbiGüzelKiz (41), ismail36 (38), hakikat_nuru (46), gencolhan (48), roket (39), yasarozdemir (44), harbi (55), yusuf_k9 (44), bhdr_84 (40), tugbali (37), orhan yurt (53), mehmet balaca (43), Mehmet Balaca (43), serkantokmak (49), rabiaaslan (39)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.65989 saniyede açıldı