0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » DENEME TAHTASI » BEYAZ HİCRAN

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
BEYAZ HİCRAN

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
Cinsiyeti: Erkek 
BEYAZ HİCRAN
...
Bir el uzandı...
Bir müddet önce düştüğü çukurda kendinden geçmiş, baygın bir vaziyette öylece uzanmaktaydı.
Bir el uzandı...
Hafif kısıktı göz kapakları. Derin bir nefes aldı ve uzattı elini o maharetli ele '' ya Allah'' der gibi.
Üstü başı ıslanmıştı ve sıska vücudunun titremesine engel olamıyordu soğukta. Beyaz bir havlu uzattılar. ''Eyvallah'' der gibi kırptı sol gözünü usulca.
Takati kalmamış ve bitkin bir halde uzattı elini havluya... Havluya uzandı eli. Açtı gözlerini iyice. Gördüğü beyaz kepli hemşireydi ilk...
Bayıldı...
Olduğu yere yığıldığını gören hemşire, havluyla kurulamaya başladı üzerini başını...
İki havlu daha istetti ambulanstan...
Çamura saplamamak için girmedi, ambulansın şoförü mekana. El atıp, yüklenip; taşıdılar ambulansa.
İki havluyu da sardı hemşire, cılız bedenine.
Bembeyaz bir halde almıştı; yansıyan görüntüsünü, ambulansın penceresinde...
Uyandı.
Bir şey diyecek oldu, konuşamadı.
Su istediğini anlayan hemşire atılıp, getirdi bir bardak suyu ve su dolu bardağı yalnız taşıyacak güç olmadığından kollarında, içirdi beyaz kepli; suyu ara ara...
Uyuyor, uyanıyor, görüyor görmüyor, açıp konuşamıyor; tavandaki ışığa bakıyordu uyanık olduğunu bile anlamadığı her anda...
İhtiyaçlarını gideremiyor, bakıcılar yardımcı oluyordu beyazlara bürünmüş, serinde tüy bitmemiş hastaya...
Ellerine bakıyor, kollarına bakıyor, arada bir gaz çıkarıyor; ama hatırlayamıyordu bir türlü avuçlarındaki beyazların ne zaman bittiğini...
Uyuyor uyanıyor, duyuyor duymuyor, istiyor istemiyor; ancak kafasını aniden yana çevirdiğinde anlıyordu, bir tek gök gürültüsünden irktiğini.
Hemşirenin beyazı büyülüyordu simsiyah gözlerini.
Beyazı görünce kendinden geçiyor, bir şey diyecek oluyor; fakat metaneti yetmiyordu yatalak halinin tepki vermesine...
Uyuyor uyanıyordu.
Gözlerini dikiyordu uzunca bir müddet tavandaki ışığın efsununa.
Dalıp gittiği, gidip geldiği, ağlayıp sızladığı da oluyor; ancak yemeyi ihmal etmiyordu, hemşirenin anı anına yetiştirdiği, özenle hazırlanmış yemeğini.
Yemeğini yiyor, gözü televizyona kayıyor, dalıyor, yere düşecek gibi oluyor; lakin beyaz aşkı fark edip, düzeltiyordu rahatsız etmeden filme odakladığı seyrini.
Durumun belirsiz, akıbetinin vuzuhsuz ve aynada kılıksız oluşu sıkıyordu canını belli.
Kimseyle konuşmuyor, istenileni yapmıyor, gözünü uyku bürümüyordu son zamanda.
Uzun bir müddet sonra hemşireye seslendi, ve ''anne'' diyebildi toparlamayı bir türlü başaramadığı gücüyle kendince.
Doğruldu tekrar; döktü bu kez içini hemşirenin içine.
Gitmek istediğini söyledi;
gülümsedi hemşire.
Elini cüzdanına atıp, masrafını ödemek istedi;
gülümsedi hemşire.
'Gidiyorum' der gibi çattı kaşlarını kararlılığının inadına.
....

Geldi, cüzdanının düşmüş olacağını sandığı -sırılsıklam halde bulunduğu- çukurun kenarına. Baktı usulca, günlerce çıkamadığı çukurun boşluğuna...

Girdi çukura.
Bayıldı yeniden, daldı uykuya...

...

Bembeyaz bir alan...
Issız...
Soyut...
Üzeri bembeyaz...
Dişleri de öyle, gözleri de...
Issız...
Eğildi baktı; çıplaktı ayakları.
Çöktü oturdu; garip bir ses duyuldu.
Kaldırıp kafasını,
çıkan sese doğrulttu.

...

Sabiha' yı fark etti ilk.
Ve sonra annesini.
Niyetlendi, kalktı ayağa; fakat ilerleyemedi.
Bembeyazdı Sabiha. Elindeki çiçeklerle konuklarını ağırlıyordu melekler şehrinin kapısında.
Sıra annesine geldi.
Niyetlendi tekrar, izin verilmedi.
Tanıştırıldı o da, 'bembeyazın' dostlarıyla.
Ve ilk kucaklaşma...
Issızdı alan...
Daldılar tekrar uykuya...

''Hastayı kaybediyoruz.''
Dedi hemşire...
''Bir şeyler yapın.''
...

Çaresiz kalan eller, bıraktı umutlarını beyhude bir hicrana.
...

Doğum esnasında ayrılmıştı annesinin rahminden ilk; ve kendisini doğurup, uçup giderken yakalayamadığı, yakalayıp borcunu ödeyemediği; için ısınamamıştı, keplinin mekanına.

''Anne!'' Diye bağırdı, su sandılar.
Hatırlayıp çığlık attı, gülümseyip bıraktılar.
Ve kapadı gözlerini, annesinin diyarına kestiği bileti göstermeyip;
tutamayıp yaşlarını,
sabahlara kadar ağladılar...

Issızdı alan...

Her şeye rağmen, 'anne'' diyebilmenin huzuruyla,
Sabiha'nın şehrinde;
öptü melekler, üzerlerini örterken,
yüreklerinden gizlice...
...

Nihat Çapar
Ekleme Tarihi: 29.03.2009 - 11:19
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1310 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
hicran_50 (37), usri_yusraa (37), DÝYARBAKIR.. (33), ahmet_erdogan33.. (38), eryal (62), ((-AySeNuR-)) (29), Memet (43), berfo2004 (44), HÜKÜM (54), nerro_22 (34), engin03 (39), cenngiz (55), apo28 (41), KalbiGüzelKiz (41), ismail36 (38), hakikat_nuru (46), gencolhan (48), roket (39), yasarozdemir (44), harbi (55), yusuf_k9 (44), bhdr_84 (40), tugbali (37), orhan yurt (53), mehmet balaca (43), Mehmet Balaca (43), serkantokmak (49), rabiaaslan (39)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.90168 saniyede açıldı