0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 7 mesaj mevcut
Ekleyen
Mesaj
FilizEnsar su an offline FilizEnsar  
Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız

274 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 23.03.2006
En Son On: 29.07.2008 - 03:43
Cinsiyeti: Bayan 
İnsanın bu dünya hayatında ahiret için en büyük sermayesi aklı ve ömrüdür. Nasıl ki, ticaret yapan ortaklar, yapacakları iş için program yapıyorlar, mallarının hesabını tutuyorlar ve bütün bunları karlarının selameti için yapıyorlarsa, aynı şekilde akılda ahiret yolunda bir tüccardır. Kendisinden yardım beklediği nefsine, sermayesini teslim ettikten sonra, onu kar ve zarar hususunda hesaba çeker, maksadı, nefsi tezkiye etmek ve ahiret yolunda kar sağlamaktır. Zira, kurtuluşu buradadır.

Nitekim Allah-u Zülcelal ayeti kerimede şöyle buyurmuştur; “O'nu (nefsini) arıtan, şüphesiz felaha (kurtuluşa) ermiştir.” “Onu alabildiğine örten ise muhakkak ziyana uğramıştır.” (Şems; 9-10)

Nefsin kurtuluşu salih amellerdir. Akıl, bu kazancı elde edebilmek için nefsin yardımına muhtaçdır. Tüccarın yaptığı ticaret sırasında işçisinden ve ortağından yardım beklediği gibi akılda nefsini ıslah etmek için yine nefsinin yardımına muhtaçtır. Tüccar, ortağı ile kâr etme hususunda mücadele eden bir düşman gibi olmamak için nasıl aralarında bir takım şartlar belirleyip anlaşırlarsa ve sonra ortağını murakabe, muhasebe hatta azarlamak zorunda ise; akılda ilk önce nefis ile bazı şartlar üzerinde anlaşmaya, ona bazı görevler verip bir takım şartlar öne sürmek suretiyle onu kurtuluş yoluna götürmeye, nefsin bu kurtuluş yoluna girebilmesi için ona bir takım kati emirler vermeye, sonrada onu bir an dahi murakabesiz bırakmamaya mecburdur.

Çünkü nefis, yalnız başına bırakılacak olursa, aynı serbest kalan hain ve kaçak bir kölenin, elindekini har vurup, harman savurması gibi, nefsten de göreceği ihanet ve elde bulunan sermayeyi kaybetmekten başka bir şey değildir. Onun için nefsi daima kontrol ederek, bu şartlara uymasını sağlamak gerekir. Çünkü bilinmelidir ki; bu ticaretin neticesi, Allah-u Zülcelal'in rızası ve cenneti âlâdır. Onun için bu hususta nefis ile inceden inceye hesap görmek, dünya kazancı için hesap görmekten daha önemlidir. Dünya ticareti geçicidir, geçici olan kârın ise kiymeti yoktur.

Allah-u Zülcelal'e ve ahiret gününe iman eden kimseye nefsi ile muhasebede bulunmak, onu bir an bile ihmal etmemek ve bütün işlerinde onu sıkıştırıp göz altında bulundurmak, üzerine borçtur. Çünkü insanın ömründen geçen her nefesi, paha biçilmez bir cevherdir. Bu nefeslerin boşa gitmesi veya kötü işlerde kullanılması ise, aklı başında olan hiç kimsenin kabul etmeyeceği büyük bir hüsrandır.

Nitekim gelen rivayetlerde şöyle anlatılmıştır; Kıyamet günü insanoğlunun önüne her gün ve gece için yirmidört kapalı kutu getirilir. Kutulardan birini açar ve o saatte yapmış olduğu amellerin mükafaatı olarak, içinin nur ile dolduğunu görünce, bu sayede Allah-u Zülcelal’den alacağı mükafatı düşünerek, öyle sevinir ki, eğer bu sevinç, yani bu nur, cehennem halkı arasında paylaştırılsa, cehennemin acısını duymaz olurlar da sanki hiç azap çekmemiş gibi ferahlanırlardı...

Diğer kutuyu açar, karanlık ve pis kokulu olarak karşısına çıkar ki, bu da isyan ile geçirdiği saatidir. Buna da öyle üzülür ki, bu üzüntü, korku ve zulmet, cennet halkı arasında paylaştırılsa, kederlerinden cennetin zevkini kaybederlerdi. Üçüncü bir kutu daha açılır ki, bu bomboştur. Uyku veya diğer mübah olan şeylerle geçirdiği saatidir. Bu da, imkanı olduğu halde bir kazancı kaybeden tüccarın hasreti gibidir. Belki daha da çok hasret ve üzüntü çeker, bu kadar hasret ve aldanma sana kafidir. denilmiştir. İşte, insanın ömrü boyunca geçirdiği her saati, kendisine böylece sunulur.

Bunun için nefsine şöyle demelidir;

Ey Nefsim!

Seni göreyim, hazineni iyi doldur. Sakın zamanını boşa geçirme, yoksa yüksek derecelerden düşer, neticede cennet-i alâya gitsen bile; çok hüzün, sıkıntı ve keder çekersin. Oradaki hasret, dünyada duyulan hasretlere hiç benzemez.

Bir Allah dostu; "Kıyamette en çok keder ve hüzün, zikirsiz ve gafletle geçen boş zamanlar için olacaktır." buyurmuştur. İnsan, göz, kulak, dil, mide, edeb yeri ve el ile ayakları gibi âzâlarına ayrı ayrı tavsiyelerde bulunmalı ve bu âzâları kendisine emanet etmelidir. Çünkü bu azalar nefsine hizmet eden nefsin mahiyetidirler. Bu ticaret, bu azalarla tamamlanır.

Ey Nefsim!

“Biliyorsun sende bir gün ölecek Allah-u Zülcelal'in huzuruna çıkacak ve senin önünede yaptığın amellerin ve boş geçen zamanların getirilecek. Şimdi iyi düşün ve kararını ver. Kıyamet günü mükafaat ile mi karşılaşmak istersin yoksa nedamet (pişmanlık) ile mi?

Eğer pişmanlık duymak istemiyorsan bilmiş olki Allah'a kulluk için boş zaman bırakmaman ve daima ibadet ve taat üzerine ömrünü geçirmen gerekiyor. Bu ömrünü eğer iyi değelendirirsen, sermayesini iyi değerlendirip çok kâr eden tüccar gibi sende ahirete kazançla çıkabilirsin, yok eğer ömrünü kötü ve boş işlerlerde harcar isen, sermayesini yanlış işlerde bitirip zarar eden tüccar gibi sende ahiret günü zararda olursun.”
Ekleme Tarihi: 15.02.2007 - 20:17
Bu mesajı bildir   FilizEnsar üyenin diğer mesajları FilizEnsar`in Profili FilizEnsar Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Forum Düzeni - imzaları göster
önceki konu   sonraki konu

Mesajlar Ekleyen Tarih
 Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız
FilizEnsar 15.02.2007 - 20:17
 Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız
~HiLaLaY~ 16.02.2007 - 15:14
 Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız
dilaratuba 16.02.2007 - 23:28
 RE: Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız
mehmetduru 17.02.2007 - 14:01
 Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız
FilizEnsar 17.02.2007 - 20:14
 Nefsimize Ahireti Hatırlatmalıyız
SaYaCGIN 17.02.2007 - 22:32
 RE:
CiVELEK 18.02.2007 - 08:57

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1386 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
kalehisar (48), yusuf 81 (51), alimoglu77 (48), memetfatih (57), özlem27 (43), kasfa (42), HUZZUR (37), ki51 (51), türkananne06 (50), koray_20 (39), temhaltd (45), muzaffer ercan (40), Ayfer Yaba (59), gecegezen53 (45), xyasinx (38), sERDEL2961 (39), serra77 (51), SADO.BULBUL (76), suna1981 (44), KadeRiim (35), serix (49), sakaryali54 (40), ORBAYKIHL (40), caner (49), idris379 (35), sodak (48), bedrunnisa (38), gokcehmet (62), omerfarukmete (43), baþbakan (35), yekucuk (47), gülündikeni (38), hüseyin köse (53), tufankaya (51), Hudaverdi Tekta.. (53), ermis_68 (49), GUNDEM2000 (52), m.ikbal (42)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.60321 saniyede açıldı