*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - ***SORULARLA KARŞINIZDAKİNİ BUNALTMAYIN***

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » ***SORULARLA KARŞINIZDAKİNİ BUNALTMAYIN***

önceki konu sonraki konu

Bu konuda 1 mesaj mevcut

Sayfa (1): (1)

Ekleyen

Mesaj

	rifat56

***SORULARLA KARŞINIZDAKİNİ BUNALTMAYIN***

5108 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 31.05.2005

En Son On: 21.01.2023 - 23:33

Cinsiyeti: -----

SORULARLA
KARŞINIZDAKİNİ BUNALTMAYIN
İnsan aklına gelen her soru, bir "sorun"dur aslında.
Bireyin içe dönük konuşmaları, kendine yönelttiği soruları, kendini sorguya çekişi, kendisiyle hesaplaşması; bırakın kendini tüm insanlara, hayata, dünyaya ve nesnelere yönelttiği her soru bir sorundur ve cevap bekler, çözüm ister. Cevaplanmadığında, çözümsüz bırakıldığında ise, ortaya bir yığın problem çıkar. Kişi önce kendinden, sonra kendisi gibi "insan" olarak nitelendirdiği başkalarından ve daha sonra tüm eşyalardan, nesnelerden, kâinattan, yaşamdan ve en sonunda yaratılan her şeyden şüphe etmeye, kuşku duymaya başlar. Zihnindeki keşmekeşlerden bir türlü kurtulamaz.
Gestalt terapisinde bu yüzden sorulara, soru sormaya, terapi esnasında karşıdaki insana sorular yöneltilmesine karşı çıkılır. Çünkü Gestaltçılar şunun farkındadırlar:
Ortaya atılan her soru bireyde bir "iz" bırakır. Onun bilincinde, zihninde, algılamasında bir yer tutar. Birey o soruya karşılık vermek zorunda hisseder kendini. Cevaplayamadığında kendini küçük, değersiz ve aşağılanmış görür. Gestalt terapi uygulamalarında "soru" yoktur bunun için, her soru bir "sorun" olarak değerlendirilir. Bireye sorulan her 'soru'nun altında mutlaka bir şeyler yatmaktadır. Sorular esnasında insan sıkılır, sorguya çekiliyormuş hissine kapılır. Gestaltçılar yapmış oldukları terapi uygulamalarından şu sonuca varmışlardır:
"Soruların bunaltıcı etkisinden dolayı birey, terapiyi çok kısa sürede terk etmekte ve bir daha terapiye katılmamaktadır."
Bir insan düşünün karşınızda, sizden bir şeyler öğrenmek, dertlerini, sorunlarını, sıkıntılarını, sizinle paylaşmak istiyor. Siz o kişiye devamlı soru sorduğunuzda, kendinizi onun yerine koymayıp karşıdaki insanı sorularınızla sorguya çektiğinizde, o kişinin iç dünyasını ve kişiliğini sorularla öğrenmek istediğinizde karşınızdaki insan kim olursa olsun kesinlikle sıkılır. Bu arada soru soran, kendisini yüceltecek, çokbilmişlik havasına kapılacak, karşıdaki insanı küçük görmeye başlayacaktır. Oysa karşısındaki ise, anlatacağı birçok şeyi, sorguya çekiliyormuşçasına bir iletişim farklılığı yüzünden anlatmayacaktır. Bir müddet sonra ise, ister istemez bir soğuma meydan gelecektir ve yine her zaman olduğu gibi kendisi soru ve sorunlarıyla baş başa kalacaktır. İçe kapanık bir ruh hâliyle devam ettirecektir hayatını;
Sorulan sorular ise, kendi iç dünyasına yansıyacak, önceden hiç düşünmediği hatta aklından bile geçirmediği birçok şey, sadece dertlerini paylaşmak istediği kişinin sorduğu sorular yüzünden iç dünyası "soru işaretleri" ile "acaba"larla "gerçekten yoksa öyle mi?" "belki de onun dediği gibidir"lerle dolacaktır. İç dünyası sorular yumağına, tam bir muammaya dönüşecektir. Ruh dünyası tamamen sorulara ve soru işaretlerine odaklanacaktır. İşin en tehlikeli boyutu ise, bireyin iç dünyasında oluşan bu soruların cevapsız bırakılmasıdır. Bu ve benzeri soruların aynı anda cevaplandırılmadığı, çözümsüz bırakıldığı noktada tüm sorular soru olmaktan çıkıp sorunlar deryasına dönüşecektir. Ruh sağlığı çok önemli bir tehlikeyle baş başa kalacaktır.

Ekleme Tarihi: 06.09.2006 - 11:59

Pozisyon düzeni - imzaları göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu sonraki konu

Kategori Seç:

Sitemizde şu an Yok üye ve 1660 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_

[ Admin Moderator Vip Üye ]

Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
bidenem2727 (51), seyma köse (32), Frankfurtlu (58), Rahmetli (54), adem hoca (39), Fatihcrs (39), miractas (52), kadir isik (57), semiz55 (50), huseyinkoymen (54), a.zade (46), burakcan42 (47), YETÝMKIZ (38), demir19 (48), Yusuf KALE (64), enis1616 (34), m.tarik (23), a.erbil (50), cerdogan53 (38), sefaköylü (61), cihat78 (33), dursuni (40), ademylmz (62), Eternity (50), fatmas (35), rayiha (44), metinyuksel (42), biat (48), MuhammedBurak (57), atahoca (43), nsarikilic (85), nurleyla (61), ercomert (66), yselimk (47), salipazari_55 (47), mukreminabi (59), yaman55 (53), hanedar (53), serwtac (51), zeycan.T (48), Hamdi SEM&Yacut.. (50), nurcemalin55 (45), suyuti (46), kayýpcicek (39), kobra28 (50), z_ates (49), a_hisar (35), nihade (49), Sehle (53), hacer (50), Ayhan75 (50), meliksah (), s_mavus (49), gulum58 (39), delikanli55 (49), masterkan84 (41), Safiye_ (43), aktas1 (45), rahmana_kulum (41), nuraniyüz (37), nevra_nevra (37), mbildir (53), mg_ali61 (41), fatmasurek (50), cemalettin (44), beylik (46), tiryakiyim (55), oliverim (48), ibrahimer (61), ahmetmeydan&yac.. (32), gezgintas (33), emrullahasik (42), inces (63), ahmetzg (32), halvet (59), werker (57), meliksahgazi (45), hizan (53), halit 2 (), EFSU (41), esnur@ (38), tutukluyurek1 (43), kadir.46 (50), akin (56), Abdulaziz1 (57), arslan71 (54), hakan252525 (48), abdulvekil (41), celalim (43), cingirt (45), ahmethira (61), atasever (35), syfbeyhan (47), bladenfr (53), Bulduklu (53), zeynep73 (52), ülkücü genc 67 (41), ruhat (41), kubi187 (36), ateþ_su (44), Hanedaroglu (53), 0455 (49), uveyk (52), yesevi06 (49), civansirli (65), Yusuf 55 (43), sehid_2000 (42), carizma55 (45), ismail61 (50), kazakh65 (60), inansumer (47), miro_can (45), mavibirölüm (41), Tuncay20 (48), Cennetim (34), KIVILCIM (59)

24 Saatin Aktif Konuları

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.81629 saniyede açıldı