0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » organ bagisi??

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 2 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
sevdamsin su an offline sevdamsin  
organ bagisi??

465 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 31.03.2006
En Son On: 03.03.2008 - 12:08
Cinsiyeti: Bayan 
Esselamun aleykum kardeslerim benim bir maruzatim var, daha once bu konu konusuldumu bilmiyorum ama cok merak ediyorum organ bagislamak gunahmi degilmi ???

bazi hocalar gunah diyor ama cogu gunah degildir diyor..
ben organ bagislamanin iyi bir sey oldugunu dusunuyorum ..

eger hocalarimdan AHMED GUNAY , UTANIYORUM ABI, PERTEV ABI GIBI buyuklerimden ve tabi diger kardeslerimden de cevap ala bilirsem cok iyi olacak cunku bende ogran bagisi yapmak istiyorum fakat sizin vereceginiz cevaptan sonra kararimi verecem insaALLAH..


saygi ve dua ilegül
Ekleme Tarihi: 10.06.2006 - 22:27
Bu mesajı bildir   sevdamsin üyenin diğer mesajları sevdamsin`in Profili sevdamsin Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
NurBahcesi su an offline NurBahcesi  
organ nakli dikkatle okuyuyalim iyice

2687 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.08.2005
En Son On: 16.01.2010 - 22:25
Cinsiyeti: ----- 

dinimiz, bir kısım fiil ve davranışları yasak kılmış, Kitap ve Sünnet bunları tespit etmiştir. Sözgelimi murdar hayvan (meyte), kan, domuz eti, şarap... vb. şeylerin yenilip içilmesi, alınıp satılması, ilaç olarak kullanılması haram kılınmıştır. Ancak zaruret halinde bunlardan zaruret miktarında (ölmeyecek kadar) yenilip içilmesinin (el-Bakara, 173; el-Maide, 3; el-Enam, 119) meşru olduğu beyan buyrulmuştur.


Söz konusu ayet-i celilelerden, İslâm fakihleri, zaruretlerin bir ölçüde dinen yasaklanmış şeyleri mübah kıldığı ve zaruret halinde sadece ayet-i kerimelerde beyan edilen yasakların değil, zaruret halinin giderilmesi için yapılması zorunlu ve başka bir çare olmayan bütün yasakların zaruret miktarınca işlenmesinin caiz ve mübah olduğu sonucuna varmışlardır.


O halde, ölmüş kimselerden tedavi maksadıyla organ ve doku alma ve bunları hasta veya yaralı kimselere nakletme konusunda bir hükme ulaşabilmek için;


Zarurete binaen, cesedin kesilmesi, organ ve dokularından bir kısmının alınmasının caiz olup olmadığı,


Hastalığın tedavisinin zaruret sayılıp sayılmayacağı (Haram ile tedavinin hükmü)


Organ ve doku nakli caiz ise hangi şartlarla caiz olduğunun bilinmesi gerekmektedir.


İslam fakihleri, karnında canlı halde bulunan çocuğun kurtarılması için ölü annenin karnının yarılmasına,


Başka yoldan tedavileri mümkün olmayan kimselerin kırılmış kemiklerinin yerine, başka kemiklerin nakline,


Bilinmeyen hastalıkların öğrenilmesi ve hayatta bulunmaları sebebiyle ölülere nisbetle daha çok şayan-ı ihtiram olan hastaların tedavilerinin sağlanabilmesi için, yakınlarının rızası alınmak suretiyle, ölüler üzerinde otopsi yapılmasının caiz olacağına,


Fetva vermişler, canlı bir kimseyi kurtarmak için, ölünün bir parçasını itlaf etmeyi caiz görmüşlerdir. Nitekim, Müşavere ve Dini Eserleri İnceleme Kurulu;nun 16.4.1952 tarih ve 211 sayılı kararında, özetle;


âmmenin menfaat ve maslahatı göz önünde tutularak, bilinmeyen bir hastalığın bilinir hale gelmesi, hastalığın bilinmemesinden doğacak âmme zararının önlenmesi, hayatta bulunmaları sebebiyle daha şayan-ı ihtiram olan hastaların tedavilerinin sağlanması gibi maslahat ve şerî hikmetlerin husule gelmesini temin için, yakınlarının rızası alınarak, ölüler üzerinde otopsi yapmanın caiz olacağı ve bu gibi sebepler dolayısıyle ölüye gösterilmesi gereken hürmet ve tekrimin zevaline katlanmanın, İslamî hükümlerin bir gereği olduğu ifade olunmuştur.


İslam fakihleri, açlık ve susuzluk gibi, hastalığı da haramı mübah kılan bir zaruret saymışlar, başka yoldan tedavileri mümkün olmayan hastaların haram ilaç ve maddelerle tedavilerini caiz görmüşlerdir. Günümüzde kan, doku ve organ nakli ve tedavi yolları arasına girmiş bulunmaktadır. O halde, hayatı veya hayatî bir uzvu kurtarmak için başka çare olmadığında, kan, doku ve organ nakli yolu ile de bazı şartlara uyularak, tedavinin caiz olması gerekir. Nitekim, Müşavere ve Dinî Eserleri İnceleme Kurulunun 25.10.1960 tarih ve 492 sayılı kararında, tedavileri için kan nakline zaruret bulunan hasta ve yaralılara başka kimselerden kan naklinin; başka kimselerden alınacak parçaların takılmasıyla görmeleri mümkün olduğu takdirde; hayatında buna izin vermiş olan kimselerin, ölümlerinden sonra gözlerinden alınacak parçaların bu durumdaki kimselere takılmalarının caiz olacağı beyan edilmiştir.


Din İşleri Yüksek Kurulunun 19.01.1968 gün ve 3 sayılı gerekçeli kararında ise yalnız hayatı kurtarmak için değil, bir organı tedavi etmek, hastalığın tedavisini çabuklaştırmak için de kan naklinin caiz olduğu, tıbbi ve hukuki kaidelere riayet edilmek şartıyla kalp naklinin de caiz olacağıifade olunmuştur.


Yurdumuz dışında, çeşitli İslâm Ülkelerinin yetkili kişilerince de aynı yolda fetvalar verildiği bilinmektedir.


Kurulumuzca da aşağıdaki şartlara uyularak yapılacak organ ve doku naklinin caiz olacağı sonucuna varılmıştır.


Zaruret halinin bulunması, yani hastanın hayatını veya hayatî bir uzvunu kurtarmak için, bundan başka çaresi olmadığının, meslekî ehliyet ve dürüstlüğüne güvenilen bir tabip tarafından tespit edilmesi,


Hastalığın bu yoldan tedavi edilebileceğine tabibin zann-ı galibinin bulunması,


Organ veya dokusu alınan kişinin, bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş olması,


Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması bakımından organ veya dokusu alınacak kişinin sağlığında (ölmeden önce) buna izin vermiş olması veya hayatta iken aksine bir beyanı olmamak şartıyla, yakınlarının rızasının sağlanması,


Alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir şekilde ücret alınmaması,


Tedavisi yapılacak hastanın da kendisine yapılacak bu nakle razı olması gerekir.


el-İsra Suresi , 70; et-Tin Suresi, 4


el-Hidaye, el-İnaye ve Feth;ül-Kadir 1/65; Fethu babi;l-İnaye, 1/126; Fetevay-ı Hindiye, 2/390


Cessas, Ahkamü;l-Kur;an, 1/156; İbnü;l-Arabi, Ahkamü;l-Kur;an, 1/55; Kurtubi, 2/232 ve 7/73; İbn Hazm, el-Muhalla, 7/426


Fetevay-ı Hindiye, 2/296; el-Va;yül-İslami, Sayı 137, Yıl 1396, Kuveyt; Istılahat-ı Fıkhiye, 3/157


Fetevay-ı Hindiye 2/390




Bu mesaj 1 kez ve en son NurBahcesi tarafından 10.06.2006 - 22:33 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 10.06.2006 - 22:32
Bu mesajı bildir   NurBahcesi üyenin diğer mesajları NurBahcesi`in Profili NurBahcesi Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1383 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
sezgin 42 (51), hirtilar (51), Ebranur (52), hatay 1 (64), prensesim_28 (54), btutkun58 (60), zeko6454 (62), omarbabuscu (47), aydýn25 (49), mürsel (61), kapadokyali (33), Hacý Ali (72), battal_42 (53), nuhozer (44), ufuk özdemir (55), halidinvelit (60), maviadaist (49), mkuzeci (43), dervisoglu (60), Furkan 2 (50), MUHAMMEDSA&Yacu.. (45), Samet86 (39), yusuf s (40), mesutgumus (44), s_saglam85 (40), tugra01 (44), kizdede (49), Reyyannn (42), Ilyas AKTAS (59), munal_40 (55), ckisaer (66), münih2828 (66), babaersin (40), memoemmi (47), militan_aet (40), nuryol (49), ibrahimbirsen (71), duisburger (51), AlMiRa (39), abdullah dalgic (58), mkilinc_1986 (39), temiz (61), garibem (53), hýfz&yac.. (57), bedrettin tutku.. (60), Rýfat ÖZ.. (64), akcan_80 (44), ahmet12 (33), alptürk (47), ata kýra.. (71), mukremýn (57), engizli müdür (63), wip_ (50), velibey (52), Beytullah_Ko&cc.. (32), ramoz (60), amel114 (40), Bad-Mad (38), radyogul (44), kaya76 (49), Filizz (67), vuslat28 (48), hayhak (47), nasuh uslu (53)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.91633 saniyede açıldı