0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » MKEMAL GÖRÜSÜ : ISLÂM AKIL DINIDIR geschlossen

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 49 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Dai su an offline Dai  
Themenicon    MKEMAL GÖRÜSÜ : ISLÂM AKIL DINIDIR

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
ISLÂM AKIL DINIDIR


mkemal'in, 16 Mart 1923’te Adana Türk Ocagi’nda esnaf ve sanatkârlara yaptigi konusmada dînimizin mahiyeti,
çalismaya verdigi deger ve gerçek din âlimi konularinda söyle diyor:

“Muhterem sanatkârlar, aziz arkadaslar!
Bizi yanlis yola sevk eden habisler, bilesiniz ki, alelekser din perdesine bürünmüsler,
saf ve nezih halkimizi hep “seriat” sözleriyle aldata gelmislerdir.
Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz..
Görürsünüz ki, milleti mahveden, esir eden, harap eden fenaliklar hep din kisvesi altindaki küfür ve melanetten gelmistir.
Onlar her türlü hareketi dinle karistirirlar. Halbuki, elhamdülillah hepimiz Müslümaniz, hepimiz dindariz.
Artik bizim dinin icaplarini ögrenmek için sundan, bundan derse ve akil hocaligini ihtiyacimiz yoktur.
Analarimizin, babalarimizin kucaklarinda verdikleri dersler bile, bize dînimizin esaslarini anlatmaya kâfidir.
Buna ragmen “hafta tatili dine aykiridir.” gibi akla ve dine uymayan meseleler hakkinda sizi kandirmaya çalisan habislere iltifat etmeyin…
Milletimizin içinde hakiki ve ciddi âlimler vardir. Milletimiz bu gibi ulemâsiyla müftehirdir.
Onlar milletin emniyetine ve ümmetin itimadina mahzardirlar…
Bu gibi ulemaya gidin: “Bu efendi bize böyle diyor, siz ne diyorsunuz?” deyiniz. Fakat sureti umumiyede buna da ihtiyaç yoktur.
Bilhassa bizim dinimiz için herkesin elinde bir ölçüsü vardir. Bu ölçüyle hangi seyin bu dine uygun olup olmadigini kolayca takdir edebilirsiniz.
Hangi sey ki akla, mantiga, halkin menfaatine uygundur; biliniz ki, o bizim dînimize de uygundur.
Bir sey akil ve mantiga, milletin menfaatine, Islâmin menfaatine muvafiksa kimseye sormayin, o sey dindir.
Eger bizim dînimiz aklin, mantigin tetabuk ettigi bir din olmasaydi ekmel olmazdi, âhir din olmazdi.

(…) Büyük dinimiz çalismayanin insanlikla alâkasi olmadigini bildiriyor.
Bazi kimseler modern olmayi kâfir olmak saniyorlar. Asil küfür, onlarin bu zannidir.
Bu yanlis tefsiri yapanlarin maksadi, Islâmlarin kâfirlere esir olmasini istemek degil de nedir?

“Her sarikliyi hoca sanmayin. Hoca olmak sarikla degil, dimagladir.” (21 Mart 1923, Hâkimiyeti Milliye)


MKEMALIN DIN HAKKINDAKI NOTLARI


TANRI HAKKINDAKI GÖRÜSLERI :

*** Natür ( Tabiat ) insanlari türetti, onlari kendisine taptirdi da.. (2)

*** “Insanlar bu manada hürriyete hiç bir zaman sahip olmamislardir ve olamazlar. Çünkü, malumdur ki, insan tabiatin mahlukudur.” (3)

*** “Tabiatin ve tarihin mahsulü olan bir milletin fertleri daima bu hakikatle karsi karsiya bulunur ve ona hürmet eder.” (4)

*** “Ibtidaî insan kümelerinde ata korkusu ve nihayet büyük kabile ve kavimlerde ata korkusu yerine kâim olan Allah korkusu
insanlarin kafalarinda ve hareketlerinde hesapsiz memnular yaratmistir!”

*** “Tabiatin herseyden büyük ve hersey oldugu anlasildikça tabiatin çocugu olan insan kendinin de büyüklügünü ve haysiyetini anlamaya basladi.” (5)

PEYGAMBER HAKKINDAKI GÖRÜSLERI:

*** “Muhammed, Mekke’de müsriklik muhitinde ve tesirinde büyümüs olmasina ragmen,
dinî meseleler ve dinî düsünceler, pek derin bir surette, zihnini isgal ediyordu.
Muhammed, 40 yasina geldigi zaman, vatandaslarini kendinin buldugu ve dogru olduguna inandigi yeni bir dine davete basladi.
Muhammed’in davet ettigi bu dine, o zamanin Hanif’lerine imtisalen Ibrahim Dini, yahud inkiyad manasina ifade eden “Islam” denilmistir!”

*** “Tarihi nokta-i nazardan da müteala edildigi zaman görülüyor ki, Muhammed, birden bire Allah’in Resulü’yüm diyerek ortaya çikmamistir.
O, Arap’larin ahlak ve adetlerinin pek fena ve pek ibtidaî ve islaha muhtaç oldugunu anlamis,
bunlarin islahi için tenha yerlere çekilerek senelerce düsünmüs
ve yillarca tefekkürden sonra kendisine vahiy ve ilham fikri dogmustur.”

*** “Vahiy, ilham fikri Muhammed’den evvel de Arap’lar, sairlerin akil erdiremedikleri kuvvetlerden ilham aldiklarina inanirlardi.
Bu kuvvetler Arap’lar için cinlerdi. Cinlerin güya kahinlere gaibten haber vermek kudretini ilham etmek kudretini ilham ederlerdi.
Bu nev’i itikadlar Arabistan’da her zaman o kadar canli ve derin olmustur ki, Muhammed dahil cinlerin vücuduna samimi olarak inanmislardi.
O hakikaten cinlerin sairlere siir ilham ettigine kâni idi.
Arap’lar sairleri bir kahin gibi telakki ederlerdi. Muhammed’in Musa, Isa dinlerine dair ögrendikleri de kendisinde bu itikadi kuvvetlendirmistir.
Bu peygamberlerde melek telakkisi vardi. Dinler nazarinda cinler kötü oldugundan peygamberler onlardan mülhem olamazlardi.
Muhammed de diger peygamberler gibi kendisine ilham eden kuvvetin insanlari igfal eden bir kuvvet olmayip
onlari hayir ve saadete irsad eden ilahî bir kuvvet olduguna samimi olarak inandi.”(6)

AYETLER HAKKINDA YORUMU :

*** “Muhammed’in peygamberliginin baslangicina dair birçok rivayetler vardir. Bunlara pek çok efsaneler karismistir.
Hakikatte Peygamber’in ilk söyledigi Kur’an ayetlerinin ne oldugu kati surette mâlum degildir.
Muhammed, uzun bir devirdeki tefekkürlerin mahsulü olan ayetleri lüzum ve ihtiyaçlara göre takrir ediyordu.
Bununla beraber kendisini tahrik eden kuvvetin tabiat fevkinde bir mevcudiyet olduguna samimi surette kani idi.
Muhammed’i harekete getiren ilk âmil, bu samimi heyecanlar olmustur.
Muhammed, bidayete irticalen dini hitabette bulunan bir vaiz oldu.
Vaizlikten Nebi’lige, Nebi’likten nihayet Allah’in Resulü haline geçti.”(7)

*** “Hukukî hükümler zaman ve mekân içinde içtimaî heyetlerin ugradiklari degisiklere göre degise geldiginden
on dört asir evvelki zaman ve mekânin ihtiyacina göre lüzumlu ve kafi görülmüs olan esaslar yerine
bugün birçok mütenevvi kanunlar ve usuller konulmak zarureti görülmüstür.
Bunlar dahi ebedî olmayip zamanla degismeye mahkûmdurlar.” (8)

BILIM VE DIN HAKKINDA SÖYLEDIKLERI :

*** “Tarihe ait mâlumata gelince: Yeni fenler sayesinde meydana çikarilan hakikatler en yakin tarih bilgilerini bile temellerinden sarsmaktadir.” (9)

*** “Muhammed, gerek dinî meselelerde, gerekse içtimaî hususlarda bir islah yapmak lazim geldigi zaman kendini hiçbirseyle bagli görmemistir.” (10)

Sahabe Hakkindaki Görüsleri:

*** “Muhammed’in ölümünden Ebu Bekir’in ölümüne kadar geçen kisa bir müddet zarfinda bunlardan hiçbiri mevcudiyetini ihsas edemedi:
Bunlar tamamen aliklasmislardi !” (11)

*** “Ne kadar ibrete sayan bir vakiyettir ki, daha Muhammed’in öldügü anda bütün eski nifaklar, ihtiraslar, hirîicaklar zincirden bosandilar.
O derece ki, hakkinda korku ve hürmet beslenen Peygamber’in ilik cesedi, son nefesini verdigi basit odada unutulmus ve ihmal edilmisti.” (12)

*** “Müseyleme, taraftarlarinin sarap içmelerine müsaade gösterdi. Müseyleme’ye imtisal eden baska adaklar olmustur.
Müseyleme, baslangiçta muvaffak olur gibi oldu. Müseyleme, Muhammed’e gönderdigi mektupta, Arap’lar üzerinde hüküm ve nüfuzun paylasilmasini teklif etti.
Hakikatte Müseyleme de kiymetsiz sayilmayacak ahlakî ve dinî mezhep Islamiyyet seviyesinden pek asagi degildi.
Nihayet Müseyleme ve onun gibiler birer suretle bertaraf edilmislerdir.” (13)

AHIRET HAKKINDA GÖRÜSLERI:

*** “Millî duyguyu bogan, fani dünyaya kiymet verdirmeyen, sefaletler, zaruretler, felaketler his olunmaya baslayinca
asil hakiki saadete öldükten sonra ahirette kavusacagini vaad ve temin eden dinî akide ve dinî his,
millet uyandigi zaman onun su aci gerçegi görmesine mani olamadi.”
Devamla: “Artik Türk, cenneti degil, eski hakiki, büyük Türk cedlerini mukaddes miraslarinin son Türk ellerinin müdafaa ve muhafazasini düsünüyordu.
Türk milleti, millî hissi, dinî hisle degil, fakat insanî hisle yan yana düsünmekten zevk alir.” (14)

KAZA KADER HAKKINDA :

*** “Kaza ve kader, talih ve tesadüf tâbirleri Arapça’dir; Türk’leri âlakadar etmez.” (16)

DINI NIKAH HAKKINDA :

M. Kemal dinî nikâh istemez... Bu sözü M. Kemal’in evlenecegi Nazmiye Hanim söylemistir.
M. Kemal, “Ben prensiplere bagli bir adamim. Nikâhimizi imam degil de Sefir bey kiyacaktir!” dedi.(17)

DUA HAKKINDA :

Ali Kiliç (istiklal mahkemesi savcisi) anlatiyor:

“Meclise geldik. Bir de müezzin geldi. Müezzin ezan okudu.
Meclis kapisindan içeri girdigimiz zaman Atatürk’ün önüne sirmali elbiseler giyinmis bir imam dikildi.
Atatürk ne istedigini sordu. Imam ellerini kaldirarak, “Dua etmeden girilmez!” dedi.
Atatürk, “Bu yurt Mehmed’cigin süngüsü ile kurtarildi ve bu meclis onun gayretiyle kuruldu. Yoksa senin duanla degil! Çekil oradan!”
dedi ve imami eliyle iterek meclise girdi.” (18)

KABE HAKKINDA :

*** “Kâbe, mikab, yani tavla zari seklinde demektir. Fil-hakika, Kâbe zar seklinde, insan boyunda dört duvardan ibaretti;
duvarlar harçsiz, adi tastan yapilmisti.
Binanin çatisi da yoktu; dört kösesinde dört tas vardi ; bunlarin en meshuru Hacer-i Esved denilen bir kara tasti.
Kâbe çok eskidir. Ne vakit ve kimler tarafindan yapildigi bilinmiyor. Arab ananesi, Kâbe’nin insani Ibrahim Peygamber’e atfetmektedir.
Bu mukaddes kara tas ananesi, aynen Frik’lerde de vardi. Frik’ler mukaddes sayarak ihtiram ve ibadet ettikleri kara tas,
bugünkü Afyonkarahisar simalinde, kadim Pessinüs sehrinde bulunuyordu.
Bunun kudsiyeti ananesi, bu sehrin Romali’lar tarafindan zabtina kadar devam etmisti.
Demek ki, Kâbe’nin bir kösesindeki kara tasin kudsiyet almasindan, ziyaret ve tavaf edilmesinden çok evvel,
Frik’ler de kara tasin mâbed ve ziyaretgâh esasi olmasi adeti teessüs eylemis bulunuyordu.
Kâbe, bidayette mahalli bir mâbed iken, Mekke ahalisi burasini bir millî mâbed derecesine yükseltmislerdi
Mekke’liler, Arap’lari kendi mâbedlerine celp edebilmek için, Arap yarimadasinin muhtelif yerlerinde mâbud tanilan 360 putu Kâbe’de yerlestirmislerdi.
Kâbe’nin kudsiyetini, Yahudi ananelerine de rabt etmislerdi.
Bu uydurmalara göre, Ibrahim, karisi Hacer ile oglu Ismail’i buraya getirmisti; Zemzem de onlar için fiskirmisti;
Ibrahim, oglu Ismail ile birlikte Kâbe’yi bina etmislerdi.
Cebrail kendilerine o zaman beyaz ve mücella olan Hacer-i Esved’i getirmisti; bu tas sonradan günahkârlarin ellerine sürmelerinden dolayi kararmisti.
Bunlarin hepsi bit-tabi sonradan uydurulmus masallardir.”(19)

*** “(…) Mekke zabt olunduktan ve Kâbe’deki putlari parçalandiktan sonra da yillik haccin müsrikler tarafindan da
eski müsriklik âdetleri dairesinde yapilmasina müsaade olundu.
Onun için, müslümanlarla müsrikler ayni zamanda hacc ve ayni senliklere istirak ederlerdi.
Bundan anliyoruz ki, o zaman hacc, dinî maksatla yapilan ve her yil kurulan büyük bir ictimadan ziyade her yil kurulan büyük bir panayirdi.” (20)

*** Benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasini istiyorum.
Hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayif yöneticilerdir, adeta halki bir kapana kistirirlar.
Benim halkim demokrasi ilkelerini gerçegin emirlerini ve bilimin ögretilerini ögrenecektir.
Batil inançlardan vazgeçilmelidir. Isteyen istedigi gibi ibadet edebilir. Herkes kendi vicdaninin sesini dinler.
Ama bu davranis ne sagduyulu mantikla çelismeli ne de baskalarinin özgürlügüne karsi çikmasina yol açmalidir (21)

KAYNAKLAR

(2) Atatürk’ten Düsünceler, Derleyen: Prof. Enver Ziya Karal
(3) Prof. Afet Inan, Medenî Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün Elyazilari.
(4) A.g.e.
(5) A.g.e.
(6) Tarih, c. 2, Orta Zamanlar, Devlet Matbaasi, Ist., 1931
(7) A.g.e.
(8) A.g.e.
(9) A.g.e.
(10) A.g.e.
(11) A.g.e.
(12) A.g.e.
(13) A.g.e.
(14) Prof. Afet Inan, Medenî Bilgiler ve M. Kemal Atatürk’ün Elyazilari.
(15) A.g.e.
(16) Prof. Ilhan Arsel, Teokratik Devlet Anlayisindan Laik Devlet Anlayisina.
(17) Hürriyet Gazetesi, Atatürk’ün Gönlündeki Kadin, 8 Mayis 1988
(18) Kemal Ariburnu, Atatürk’ten Anekdotlar-Anilar
(19) Ilkokul 5. sinif, Din Kültürü ve Ahlak Dersi, sf. 85
(20) Tarih, c. 2, Orta Zamanlar, Devlet Matbaasi, Ist. 1931
(21) M.Kemal Atatürk – 1926 Andrew Mango, Atatürk Syf.447

(Asagida kiraat edecekleriniz Ugur Mumcu’nun “Kâzim Karabekir Anlatiyor” isimli kitabindan iktibas edilmistir)

Mustafa Kemal
“Dini ve âhlâki olanlar aç kalmaya mahkumdurlar.
Dini ve namusu olanlar kazanamazlar, fakir kalmaya mahkumdurlar.
Böyle kimselerle memleketi zenginlestirmek mümkün degildir.
Onun için evvela din ve namus telakkisini kaldirmaliyiz.
Firka’yi (yani CHP’yi), bunu kabul edenlerle kuvvetlendirmeli ve bunlari çabuk zengin etmeliyiz.
Bu suretle kalkinma kolay ve çabuk olur.”

Mehmed Akif'den MKemal'e :

Niçin Kitab-i Ilahî'yi pâyimal ettin?
Niçin Seriat'i murdar elinle kirlettin?

Çikip tepinmeye yok muydu baska bir saha?
Nedir bu salladigin çifte Kitabullah'a?

Herif! Su millet-i masume'den ne istedin?
Ki dogru yol diye tuttun dalaleti gösterdin!

Evet hepsi kaynakli! bizim uydurmamiz degil. Görünen KÖY Klavuz istemez.
Ama sen hala diyorsan Ben hem LAIKIM hemde Müslümanim, ozaman bilki Islam itikatina göre Yerin Cehennemdir!.
Zira Allah’u Teala buyuruyorki "Kim Benim Kanunlarim ile Hüküm etmezse Kafirin, Fasikin ta kendisidir!." Maide Suresi:

PC de
Ekleme Tarihi: 15.04.2010 - 05:43
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Bu konuyu daha önceleri defalarca ele aldığımız halde anlaşılan Dai kardeşimiz Atatürkü dinsiz göstermek isteyenlerin buluntularıyla amel etmeyi daha uygun bulmuş olmalı.

Daha öncede söylemiştim Atatürk inanan, iananmayan, farklı inanan insanların tümüne hitap edecek ve hepsinin lideri olacak donanımlarla Allah katından çok farklı bir şekilde bu millete lütfedilmiş bir liderdir.

Dai kardeşimizin araştırmaya bile gerek görmediğim bu alıntılarından daha açığını Atatürk millete karşı yaptığı konuşmada yapmıştır.

Durum şudurki Atatürkü iman sahibi olarak gören bir vatandaş Dai kardeşimizin verdiği verilerin bin kat daha fazlasını bulur. Bu arayan Mevlasını da bulur belasınıda atasözünün çok ibret bir yansıması olsa gerek diye düşünüyorum.

Yani bir lider düşünün ki o, şapka devrimi gibi daha az önemde bir devrimden bile taviz vermezken, hem Allaha inanmayacak hem Diyaneti kuracak, hem ilk meal ve tefsiri yazdıracak, hem Osmanlıda olmayan hocalara maaşı bağlatacak ve bunun üstüne üstlük dine ait bunca olumlu sözü edecek.
Dahada yetmedi öncedende belirttiğim gibi Vakıa suresi 90,91 de deki o muhteşem ruhunu teslim etme olayına mazhar olacak ki Atatürke mesnetsizce düşman olanlar, bu olayı nasıl saptıracaklarını şaşırıp her türlü hezeyanı ortalığa döküveriyorlar.

Vaha kardeşimizde diyor ya, Atatürke selam veren melekleri kim gördü diye. Desenize Allahın Resulüde haşa yalan söylüyor. Cebraili ondan başka gören varmıydı etrafında ?
İşte insan dinde böyle tastamam ilimsiz olunca dünya işinide ahiret işinide böyle yüzüne gözüne bulaştırıyor.

Oysa değil melekler yaratılmışlardan cinler dahi yalnızca istediklerine görünürler.

Atatürkle ilgili dinsel bilgilerden bazı inklerle vereceğim. Ki Atatürkün çok farklı ve büyük bir misyonla Allah katından vazifeli olduğunu daha iyi anlayabilelim.

Birde diyorum ki müslüman olmayan bir lider şu vasiyeti nasıl yapar ???

"Ve nihayet Mustafa Kemal Atatürk ölümünden 15 gün önce milletine ve bütün müslü-manlara bir vasiyet olarak şu tavsiyesini yapıyordu:

"Bütün Dünya Müslümanları, Allah'ın son peygamberi Hz. Muhammed (s,a.v)'ingösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak tatbik etmelidir. Bütün müslümanlar Hz. Muhammed'i (s.a.v.) örnek alarak onun gibi hareket etmeli ve İslamiyetin bütün hükümlerini bilakayd ü şart yerine getirmelidir. Zira insanlık ancak bu şekilde kurtulup kalkınabilir."



İşte Atatürkün din hakkındaki durumunu anlatan olumlu bir kaç link...

http://www.webhatti.com/turkiye-ve-ulu-onder-ataturk/562378-ataturk-samimi-bir-dindardir.html

http://www.bilimarastirmavakfi.org/html2/yayinlar/ataturkvedin.html

http://okulweb.meb.gov.tr/55/01/320286/ata/islam.htm

Dai kardeşim şimdi diyorum ki benim yazı ve linklerle anlatmaya çalıştığımı aşağıdaki yazımıda okuduktan sonra senin arkasına sığındığın ve Atatürkü dinsiz ilan etmek için adeta kendini paraladığın verilerle bir yan yana koy bakalım içinden benim düşüncem haricinde çıkabilecekmisin ? Çıkabilirsen bizede anlatıverirsin.

Ben boşuna ZÜMER SURESİ 9 un hükmünü yani, "Bilenlerle bilmeyenler hiç bir olurmu" mealini vermiyorum.

Bu konuyu tamamladıktan sonrada bugün ülkeyi idare eden ve Demokrasi, laiklik, hukuk konusunda son sekiz yılda herkesten fazla konuşan ve bu konulara sahip çıkan ve dinin görünüşte tüm gereklerini yapan iki siyasi liderin aşağıdaki linklerde verdiğim konuşmalarının bana bir tevilini yapıver. Tabi İslam SAMİMİYET dinidir hükmü ve Mevlananın "YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN YADA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL," kelamının ışığında..... .
Ki hepimiz anlayalım gerçek müslüman nasıl oluyormuş.
Aslında bu ilaveyi yapmayacaktım. Fakat her gördüğünüzün ve nefsinize hoş gelenin üzerine balıklama atlamanın sonuçlarını görebilmeniz için verdim birazda.

Bu linkler sayın Erdoğan'ın hem hükümet öncesi, hemde hükümetteyken yaptığı konuşmalarından derlenmiştir.

http://www.nartube.com/36e9e5f17e46a7fd8d334311c333ccc62dd3afe9:mFs-pGv2dKQ.html

http://www.nartube.com/0a476fe6a8a5ade9db4526edd13d2b909699d04b:wGow9n9XrRU.html

http://www.nartube.com/83b44673bd0d12438904fa66f4bb4a856036b248:gqbbOCGnbeE.html

Bu verdiğim linkte Sayın Abdullah Gül'ün Refah dönemindeki meclis konuşması.

http://www.webloader.org/abdullah-gul-1995-tbmm-konusmasi/q-WXcxdEJXdXZ1UDQ=


AKP'li milletvekilinin partisinin başkanı ve BOP'UN EŞ BAŞKANI olmakla övünen Recep Tayyip Erdoğan hilafına BOP projesini yerin dibine batırması...

http://www.fikriyet.com/anasayfa/haber_detay.asp?haberID=584

Ayrıca Dai kardeşim hem sana hemde Vaha kardeşimize zahmet omazsa şu aşağıda verdiğim ayetler ışığında bana birde AKP hükümetinin Allah katındaki halinide bir anlatıverirseniz en az yukardaki hususların izahı kadar mutlu olacağım.

"BAKARA 120, AL-İ İMRAN 100, MAİDE 51, 52 ve FATR 5"


*****************************************************************************************
ATATÜRK'ÜN DİN KONUSUNDA FARKLI SÖYLEMLERİ....

Şunu hemen belirteyim. Ben hiç kimsenin Atatürk'e karşı duygularını değiştirmek için gayret sarfediyor değilim. Amacım daha çok dış kaynaklı ve içerde din adına bilgisizliğide kullanan çevrelerin bu yolla bu ülkeye verdiği zararları göstermek ve nasip olursa toz zerresi kadar dahi olsa buna engel olabilmek, yada bu yönde uyanış sağlamaktır.

Atatürk'ün din konusunda ve yaşamsal alanda yaptıklarını bana göstermene hiç gerek en doğrularını, ve yalan, iftira dolu en çarpıklarının en alalarını inceleyen bilen bir vatandaş var karşında. Ve tüm söylediklerim işte bu tablo içinden çıkardığım gerçeğin ta kendisi verilerdir.

"Atatürk ateistti" söyleminin en önemli kısmını anladığım kadarıyla bazı Atatürk karşıtlarının internette hararetle yayınladığı ve semavi dinler hakkındaki olumsuz söylemler oluşturuyor.
Atatürk'ün hem halkın karşısında yaptığı hemde bazı yazılarında ortaya koyduğu semavi dinlar hakkındaki sözleri, daha doğrusu ateist bir anlayış içeren özellik, Atatürk'ün çok asil bir müslüman olduğu gerçeğini asla değiştirmez.

Dikkat ederseniz bu konuşmaya iki cihette sımsıkı sarılıp hezeyanlar savuranlar var.
Bunlardan ilki dindar geçinip Atatürk'ü bu konuşmasıyla dinsiz göstermeye çalışanlar. Ki bu konuşmayı bahaneyle akıl almaz saldırılarda ve iftiralarda bulunuyorlar.

İkincisi ise kendileri dinsiz olup Atatürk'ü bu konuşması nedeniyle dinsiz kabul edip onu sevenler ve bu yönüyle ortaya çıkıp zındıklarla çatışmaya hatta küfürleşmeye girenler.
Yine dikkat edilirse Atatürkün gerçek bir müslüman olduğu yönündeki konuşmaları ve yazıları bu inanmayanların sımsıkı sarıldığı fakat öte yandan Attaürk'ü dinsiz ilan edenlerin acımasızca saldırmak için kullandığı dini ve kitapları reddinide içeren konuşmasındaki ve bir kısım yazılarındaki mahdut söylemlerinden fersah fersah fazladır.

Fakat her nedense bu özellik Atatürk'e dinsiz diyen kesimlerce hemen hemen hiç araştırılmaz ve Atatürk'ün neden böyle bir davranış sergilediği anlaşılmaya çalışılmaz.
Şüphesiz Atatürk bu konuşmayı bilerek ve ilerde nasıl sonuçlara sebebiyet vereceğini idrak etmiş olarak bu konuşmayı hemde milletin tümünün duyacağı şekilde yapmıştır.

Atatürk Allah katından bir lütuf olarak bu millete bahşedilmiştir. Kurduğu Laik Demokratik Cumhuriyet de öyle. Cumhuriyetin böyle kurulmasını isteyen aslında Atatürkten önce Atatürkün nasıl bir donanıma ve görüşe sahip olduğunu dolayısıyla neler yapabileceğini insanların tümünden iyi bilen Allahtır.

Ki bunu anlamak aslında hiçte güç değildir. Allah, özellikle din adına cehaletin mahvettiği Osmanlının gidişatından memnun olsaydı onun feci şekilde bitmesine ve yepyeni idarecilerle yepyeni bir devletin kurulmasına irade kılmazdı. Öncelikle bu hususu çok iyi bilmek ve anlamak lazım.

Peki Atatürk'ün pek çok insanımızın, iyi niyetli olsun, olmasın, anlayan, anlamayan kafalarda soru işaretleri oluşturan bu konuşması aslında ne anlama geliyor ?
Bir kere şunu çok iyi anlamak gerekiyor. Atatürk çizdiği ve uğruna canını dahi feda ettiği Laik Demokratik Cumhuriyetin sahip olacağı her tür inanca yada inanmayışa aynı mesafede olmak ve onları devlet işine karıştırmamak için sağlam ve kalıcı bir yol izlemek zorundadır.

İşte bu konuşmayıda, bu içerikteki yazılarıda bu cihetde değerlendirmek gerekiyor. Atatürk ülkenin tüm inanç sahiplerine inanmayanlara hem din adına söyledikleri ile hemde inanmayanların diliyle teminat verip, inancın fertlerce yaşanıp asla devlette bir baskı aracı olmayacağının, olamayacağının teminatını veriyor bu yolla.
Ne yapıyor ? Konuşmalarının genelinde hem inananların rahatlıkla kabul edeceği iman sahibi bir kişi yönüyle ortaya çıkıyor ve genelin din anlayışına hizmet için DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞInı kuruyor, bu vatanın evlatları dinlerini gerçek kaynağından ve ehil kişilerden öğrensin diye dönemin en büyük din alimlerinden ELMALILI HAMDİ YAZIR a ilk meal ve tefsiri yazdırıyor ki bugün ne bu mealin nede tefsirin benzeri daha ortaya konulabilmiş değil.

Atatürk müslüman olmasa bu işlerle neden uğraşsın diye kendimize bu soruyu sorup cevabını aramamız gerekmiyormu ?

Nasreddin Hoca Evliyadandır. Allah ona güldür düşündür dediği için Allahın ayetlerini yaşmadaki kendine has halleriyle latif bir şekilde insanlara anlatmaya çalışmıştır.
Burada Atatürk'ün işte bu dinle ilgili konumu için çok uygun bir fıkrasını anlatacağım ve sonra değerlendirmeme devam edeceğim .

Nasreddin Hocanın iki eşi vardır. Hoca her iki eşinede gizlice birer mavi boncuk verir ve hiç kimseye bundan bahsetmemelerini ve göstermemelerini ister.
Bir gün eşleri yanına gelip sorarlar "Hoca hangimizi daha çok seviyorsun"
Hoca cevap verir "Mavi boncuk kimdeyse yalnız onu seviyorum"
Yani Hoca aslında hayatın her yanında var olan siyasetin küçük bir örneğini eşleri ile arasındaki ilişkide ortaya koyuyor.

İşte yeri ve zamanı geldiğinde durumun özelliğine göre halkın tüm kesimlerini hoşnut edecek ve kimsenin kimse üzerinde baskısı olamayacağını anlatmak için bu tür yollar yaşama sokulabilir.

Bir düşünelim, Atatürk yalnızca inanan ve farklı insanları gözeten konuşmalar yapıp bu anlamda bir idare şekli getirseydi ne olurdu. Bugün inancı olmayan ve farklı inançlar sahip insanların güvenini kazanmamış ve kurduğu Cumhuriyeti sağlam temeller üzerine oturtamamış olurdu.

O nedenle diyorum ki Atatürk'ün bu tür konuşmalarını, davranışlarını, onun azimle ortaya koyduğu devrimlerinin sağlam temeller üzerinde oturtulması için kullandığı bir makul siyaset yansımaları olarak kabul etmek gerekir.

Atatürk'ün tüm yaptığı hizmetler, devlet adamlığı ve kahramanlığı onu gerçek anlamda tanıyanlar ve anlayanlar için apaçık ortadadır. Gerçek bir müslüman oluşu fakat tüm inançlara ve inanmayışada saygılı olduğu ve tümünün haklarını koruyan bir lider olduğuda apaçık ortadadır.

Kabul edelim ki tüm yaşamı boyunca yaptıklarından, kahramanlığından sözlerinden onun hem din adına hem dünya adına sahip olduğu muazzam üstünlüğü ve başarıları halkın bir kesimince anlaşılamadı. Bunun olabileceğini Allah dahi irade kıldı ve işte bu gerçeğe isnat bir hikmetle onun ruhunu katına alırken çok muzzam bir olay yaşandı.

Nedir bu olay ? Devlet kayıtlarında Atatürk'ün son nefesini verişi şöyle kayıt altına alınmıştır. Atatürk başını birden sağ tarafına çevirir ve "ALEYKESSELAM "diyerek gözlerini yumar ve son nefesini verir.

Bu muazzam olayın açıklaması Allahın dininden gereği gibi yani yeterli ilim sahibi olanlar için şöyledir.
Ancak Allahın rızasına ail olan ve çok seçkin kişilerin yaşayabileceği ölüm meleklerinin kişiye sağ cihetten gelip "SELAMÜNALEYKÜM" demesi ve o kişin bu selama karşılık verip onda ruhunu teslim etmesi.
Tabi Devlet kayıtlarında meleklerin Atatürk'e verdiği selamdan bahsedilmez. Çünkü o selamı ancak ruhunu teslim etmek üzere olan duyar hikmet budur.

VAKIA SURESİ, 90-91 : ŞAYET O KİŞİ İYİLERDEN İSE, (ALLAH'IN RIZASINI KAZANMIŞ İSE) ARTIK ONUN RUHU ALLAH'IN MELEKLERİNİN SELAMI İLE TESLİM ALINIR.


O nedenle diyorum ki Atatürk'ü hem din adına hem dünya adına yaptığı işler için eleştirirken yanılmışların, azmış sapmış ve her anlayışta yoldan çıkmışların ve bunların tesirinde kalmışların değil, aklınızın ve araştırmalarınızın gösterdiği gerçeklerle karar veriniz ve konuşunuz.
Çünkü söz yalansa ve yanlışsa sahibinin başına her iki cihandada beladır.
Benim yazdığım yazıyı gereği gibi anlayarak okursanız, bunların Atatürkün sahip olduğu ve Laik Demokratik Cumhuriyeti oturtmak ve onun fertleri olan bu milletin tüm inanç anlayışlarının güven ve desteğini almak için uygulanan çok muazzam bir siyaset ve politikalar dizisi olduğunu hemen görürsünüz.

O yazılı kayıtların kürsüden yapılan söylemlerin benim söylediklerimi geçersiz kılacak hiç bir özelliği yoktur.
Tam tersine beni tam anlamıyla onaylıyor. Tabi akıl ve gönül gözünüz açıksa ve bu anlamda iyi etüd edebiliyorsanız.

Bakın internette daha öncede söylediğim gibi, Atatürkün din adına yaptığı olumlu,inanç sahibi bir insana ait ve sizin inançsızlığı için kanıt olarak kullandığınız konuşma ve kayıtlardan yüzlerce kez fazla söylenmiş söylemleri var. Onları ne yapacaksınız, ne yerine sayacaksınız?
Atatürk'ün haşa ikiyüzlülüğü gibi sapık bir anlammı çıkaracaksınız?

Oysa Atatürk'ün millet önünde düşünmeden ve akıllıca olduğunu tespit etmeden yaptığı tek bir konuşma dahi yoktur. Aynı zamanda tüm yazdıkları içinde bu geçerlidir.
Atatürk'ün tüm yaptığı, kurduğu Laik Demokratik Cumhuriyetin fertlerinin tüm inanç farklılıklarının sahiplerine "ben hepinizin yanındayım" mesajı vermiş olmasıdır.

Zerre kadar gerçek islamı bilen ve Allahı bilen tanıyan bir insanın, hiç değilse özellikle vurguladığım son nefesini verme anında yaşanan muazzam olayda uyanması gerekir.
Çünkü bu hal gerçek bir müslüman olmayan ve bırakın bu kadarıda yetmiyor,Allahın rızasına mazhar olan işler yapmayan hiç bir müslüman bu hali asla ve asla yaşamaz, yaşayamaz, yaşatmaz Allah.

Ateist, fakat Atatürk'ü seven bir tanınmış yazar üzerinden örnek verecek olursak, Aziz Nesin gibilerinde, malum bazı dergilerinde Atatürk'ün dağıttığı "mavi boncuk" politikasına tam uyan bir tepki gösterdikleri ve Atatürk'ün söylemlerinden kendi hoşuna gidenleri seçmiş olmaları söz konusu. Çünkü Aziz Nesin bir ateisttir ve elbette Ata'nın kendi gibi inanmayan bir insan olmasını isteyecektir.

Sözün özü Atatürk öyle bir inanç tablosu çizeyim ki, her tür inanca sahip insan ve hiç inanmayan dahi beni ve kurduğum Laik Cumhuriyeti yanında hissedip ona güvensin fikriyle hareket etmiştir.
Bu anlamda inanan ve inanmayan her vatandaşım beni sevecek,bana güvenecek bir nedene sahipolsun diye düşünmüştür.

Yani Atatürk milletin sevgisini, güvenini kazanmak için, inanç anlamında dahi müthiş bir siyaset izlemiş, kendine has büyük cesaret isteyen politikalar üretmiştir.
Allah,sonuç olarak onun bu halinden ve yaptıklarından hoşnut kalmıştır. Cumhuriyet, bu anlamda Osmanlı bitirilip enkaz ve küllerin içinden yepyeni bir anlayışla inşa edilmiştir.
Yoksa Allah Osmanlı'yı öyle feci bir şekilde bitirmez, bitirtmez ve bir cihette onu güçlü kılıp yoluna sağ salim devam ettirirdi.

Kesinleşmiş bir gerçek var ki, Atatürk'ün inancı olmadığını söyleyenlerden çok çok fazla olan kitle, yani benim düşünceme yakın düşünenler de tam tersini söylüyor yani Atatürk'ün gerçek bir müslüman olduğunu söylüyor ve böyle bir ki delillede değil yüzlerce delille söylüyor.
Peki burada hangi tarafı haklı bulacaksınız ?
Bu işin içinden nasıl çıkacaksınız ?

İŞTE BEN BU NEDENLE ATATÜRK'ÜN BU İNANÇ HAKKINDAKİ SÖYLEM VE YAZILARI HAKKINDAKİ FARKLILIKLARI ANLATABİLMEK İÇİN, NASREDDİN HOCANIN MAVİBONCUK FIKRASINI ÖZELLİKLE MİSAL VERDİM.

Kaldı ki Atatürk'ün birde vasiyeti vardır ki henüz açılmadığı halde içinde Türk ve İslam dünyası hakkında çok önemli vasiyetleri olduğu kıyısından köşesinden açığa çıkmıştır. Atatürk'ün ben öldükten elli yıl sonra açılsın diye uyardığı bu vasiyeti devletin başına geçenler içerik olarak bildikleri halde aradan geçen zaman Atatürk'ün tahmin ettiği şekilde iyi kullanılamayıp çar çur edildiği için ve böylece vasiyetin hitabına mazhar bir ortamdan herhalde epey uzak olunduğu için bu vasiyeti kimse cesaret edip açıklayamamaktadır.

Atatürk'ün gerçek bir müslüman olduğu hakkında fazla bir şey söylememe gerek yok. İnternette benim yazdıklarımı ispat eden ve oldukça çok yer tutan veriler bulmak mümkün. Şayet bulmak istiyorsanız tabi.
Yalnız son olarak şu örneğide vermeliyim. Gerçek bir müslüman olmayan bir lider daha Kerkük ve Musul sorunu dahi halledilmemişken ve daha ordusunu milletini yeni yeni toparlıyorken Arabistandaki emirin (Şerif Hüseyin) Efendimizin kabrini yıkmak istediği haberini alınca özetle şu haberi gönderip Mekke emirini uyarması ve "Şayet böyle bir şey yapmaya kalkarsan ordularımı toplar oraya gelirim" demesi mümkünmü ??

Atatürk'ün İslam konusundaki hassasiyetini ortaya (Diyanet, meal ve tefsir icraatları ve gerçek din alimlerine sahip çıkması gibi) koyan böyle pek çok olay var.
Atatürk'ü benim anlattığım yani gerçek ve Hak olan çizgide araştırırsanız karşınıza çok mükemmel fakat dini asla sömürmeden ona hizmet eden gerçek bir müslüman lider bulursunuz.
Allah'ın Atatürk'ü bu millet içinbüyük bir imtihan vesilesi olarak irade ettiğini ise asla ve asla unutmamamız gerekiyor diye düşünüyorum. Tarihimizin onurlu ve başarılı tüm liderlerini unutmamamız gerektiği gibi.
Atatürk asla bir tesadüfün getirisi ve sıradan bir lider değildir. Allah katından özellikle seçilmiş, üstün meziyetlerle donatılmış ve vazifesini tamamlayana kadarda cümle tehlikelerden korunmuş vazifeli seçkin bir insan ve büyük bir liderdir.
Sırası gelmişken fitneye sebep olmamak için bu VAZİFE hükmünün açıklamasınıda kısaca yapmaya çalışayım.
Allah indinde vazife iki cihettedir.

Bunun ilki, en muazzam ve en eşsizi DİN'İ TEBLİĞ VE DİNE HİZMET için vazifeli olan PEYGAMBERLER ve her biri Efendimizin nuru olan VELİLER dir.
Ki bu zatlar kendilerine vazife verildiği andan itibaren Allah'la rabıta halinde ölünceye kadar bu amaçla hizmet verirler.

İkinci cihette vazifeli olanlar ise, iki birbirine tam zıt meziyetlere sahip grupta yer alırlar.

*Bunlardan birincisi yerle bir olan ve toparlanıp tekrar ayağa kalkması ve yepyeni bir anlayışla kalkınması için Allah katından istenip, irade edilen milletler Allahın seçtiği seçkin kullarıdır.
ATATÜRK bu cihetde, yani iyi işlerle vazifeli olmanın en muazzam örneklerindendir.
Bu iyi işlerle vazifeli olma hali yeni bir devlet kuruluşunda görülebileceği gibi, normal gidişatda olağanüstü başarılar gösteren liderlerdede görünebilir.
Tıpkı OSMAN GAZİ, FATİH SULTAN MEHMET, KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN gibi ön plana çıkan büyük devlet liderlerinde olduğu gibi.
Bu insanlar direk olarak vazifeli olduklarını bilmezler fakat Allah onlarla bir amacı gerçekleştirmek istediği için önlerindeki tüm zorluklarda ummadıkları cihetlerden onlara yardımcı olur.
Bu kişiler ancak vazifelerini başardıklarında Allahın kendilerini vazifeli kıldığını anlarlar, ya da anlayabilirler. Dahası Allah bu insanlara mana yoluylada moral ve güç kazandırabilir. Atatürk'ün ve ünlü padişahlarımızın yaşamlarında buna işaret eden pek çok olay mevcuttur.

*İkincisi yani ne peygamber nede veli hatta nede bir milleti kuratarıp ayağa kaldırmak vazifeli olmayanlara gelince.
Bunların vazifesi FİTNE, FESAT ve YIKIMdır.
Örnekleri, FİRAVUN, NEMRUT, NERON, YEZİD, MUAVİYE, HİTLER, MUSSOLİNİ, BUSH V.B

NE DİYOR BİR ATASÖZÜ "ARAYAN MEVLASINIDA BULUR BELASINIDA"
ALLAH'IN ATATÜRK'Ü BU MİLLET İÇİN BÜYÜK BİR İMTİHAN VESİLESİ OLARAK İRADE ETTİĞİNİ İSE ASLA VE ASLA UNUTMAYALIM.
ATATÜRK ASLA BİR TESADÜF VE SIRADAN BİR LİDER DEĞİLDİR.
ALLAH KATINDAN ÖZELLİKLE SEÇİLMİŞ, ÜSTÜN ÖZELLİKLERLE DONATILMIŞ VE VAZİFESİNİ TAMAMLAYANA KADARDA CÜMLE TEHLİKELERDEN KORUNMUŞ SEÇKİN BİR İNSAN VE BÜYÜK BİR LİDERDİR.





Bu mesaj 7 kez ve en son kolye7 tarafından 18.04.2010 - 20:11 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 15.04.2010 - 11:45
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
selamun aleyküm (ve aleyküm selam)

kolye kardes
kargadan baska kus tanimadigini biliyoruz !
üstesinden gelinemeyen konularda dikkatleri sahislara
yada muhalif konulara yönlendirmek muhalefet taktigidir onuda biliyoruz !
lakin, neden illede vede israrla konuyu akp'ye getiriyorsun anlamasi güc !
yoksa günümüz basbakanini mkemale rakip olarakmi görüyorsun ?

hem, sen sitelerden alinti verdiginde delil oluyorda
ben sistem okullarinda okutulan kitaplarda dahi yer alan alintilar yaptigimda
neden buluntu oluyor ?

ayrica, sistem karsitlarini neden israrla atatürk düsmani olarak gösteriyorsun ?
kisileri sevmek yada sevmemek kisilerin kendilerini baglar....!
sahsim adina mücadelem sistemle kardes.. sistemle..
(diyeceksinki konu basligi öyle demiyor.. evet demiyor..
bu sistem mkemali (hasa) bir ilah gibi gösterdikce de demeyecek..!)
eger bu laiklik sistemi herkese ayni haklari tanimayip müslümanlari kisitliyorsa
bizlerinde bu vatanin evlatlari olarak bu sistemi kabullenmemek
dogal hakkimiz olsa gerek...!
ve bu mücadele
al bayraga rengini veren kanimizinin son damlasina kadar devam edecek..
Allah-cc riza icin.. gelecegimiz icin.. islam ümmeti icin devam edecek.

kolye kardes
inan, öyle bir genclik geliyor ki GÜMBÜR GÜMBÜR
ve birgün mutlaka Allah'in sistemi gelecek.
istesende istemesende gelecek insaAllah.
ki, bu islam sistemi vaad'i Kur'an da belirtilmistir Elahmadülillah.
ve Cenab-i Allah-cc asla vaadinden dönmez.

selametle
Ekleme Tarihi: 17.04.2010 - 01:55
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
M KEMAL’IN DIN HAKKINDAKI NOTLARI

*** Muhammed’in peygamberlik vazifesinin nasil basladigini izah etmek en nazik ve en müskül meseledir.
Muhammed’in bir melek ve Allah ile hakikaten konusmus oldugu kanaatinde bulunanlar oldugu gibi,
Muhammed’in isteyerek böyle söyledigini ileri sürenler de olmustur.
Bu faraziyeleri bir tarafa birakmak ve meseleyi ilmi ve mantik çerçevesi içinde mutalaa etmek daha dogru olur.

*** Din birliginin’de bir millet teskilinde müessir oldugunu söyleyenler vardir.
Fakat biz, bizim gözümüz önündeki Türk milleti tablosunda bunun aksini görmekteyiz.

*** Türk’ler Arap’larin dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi.
Arap dinini kabul ettikten sonra, bu din, ne Araplarin, ne ayni dinde bulunan Acemlerin
ve nede Misirlilarin vesairenin Türk’lerle birlesip bir millet teskil etmelerine hiçbir sekilde tesir etmedi..
Bilakis, islamlik Türk milletinin milli rabitalarini gevsetti, milli hislerini, milli heyecanini uyusturdu.

*** Bu pek tabii idi çünkü Muhammed’in kurdugu dinin gayesi, bütün milliyetlerin fevkinde samil bir Arab milliyeti siyasetine muncer oluyordu.
Bu Arab fikri, ümmet kelimesi ile ifade olundu.
Muhammed’in dinini kabul edenler, kendilerini unutmaga, hayatlarini Allah kelimesinin her yerde yükseltilmesine hasretmege mecburdurlar.
Bununla beraber, Allah’a kendi milli lisaninda degil, Allah’in Arab kavmine gönderdigi Arapça kitapla ibadet ve münacatta bulunacakti.
Arapça ögrenmedikçe, Allah’a ne dedigini bilmeyecekti.
Bu vaziyet karsisinda Türk milleti bir çok asirlar ne yaptigini, ne yapacagini bilmeksizin adeta bir kelimesinin manasini bilmedigi halde
Kuran’i ezberlemekten beyni sulanmis hafizlara döndüler..

*** Baslarina geçebilmis olan haris serdarlar, Türk milletince karisik hocalar agziyla ates ve azap ile müthis bir muamma halinde kalan dini
hirs ve siyasetlerine alet ittihaz ettiler.
Bir taraftan Araplari zorla emirleri altina aldilar, bir taraftan Avrupa’da Allah kelimesinin ilasi parulasi altinda
ve milliyetlerine ilismeyi düsünmediler. Ne onlari ümmet yaptilar, ne onlarla birleserek bir kuvvetli millet yaptilar.
Misir’da belirsiz bir adami halifedir diye yok ettiler, hirkasidir diye bir palaspareyi hilafet alameti ve imtiyazi olarak altin sandiklara koydular,
halife oldular.

*** Kah sarka, kah garba veya her tarafa birden saldira saldira Türk milletini topraklarini menfaatlerini benligini unutturacak,
Allah’a mütevekkil kilacak derin bir gaflet ve yorgunluk besiginde uyuttular.
Milli duyguyu bogan, fani dünyaya kiymet verdirmeyen, sefaletler, zaruretler, felaketler his olunmaya baslayinca,
asil hakiki saadete öldükten sonra ahirette kavusacagini vaad ve temin eden dini akide ve dini his,
millet uyandigi zaman onun su aci hakikati görmesine mani olamadi.
Bu feci manzara karsisinda kalanlara, kendilerinden evvel ölenlerin,
ahiretteki saadetlerini düsünerek veya bir an evvel ölüm niyaz ederek ahiret hayatina kavusmak telkin eden din hissi,
dünyanin acisi duyulan tokatiyla derhal Türk milletinin vicdanindaki çadirini yikti, davetlileri Türk düsmanlari olan Arap çöllerine gitti.

*** Türk vicdani umumisi derhal yüzlerce asirlik kudret ve kusayisiyle büyük heyecanlarla çarpisiyordu..
Ne oldu..?
Türk’ün milli hissi artik ocaginda ateslenmisti.
Artik Türk cenneti degil, eski hakiki büyük cedlerinin mukaddes miraslarinin son Türk ellerinin müdafaa ve muhafazasini düsünüyordu.
Iste dinin, din hissinin Türk milliyetinde biraktigi hatira..

*** “Muhammed’in koydugu esaslarin toplu oldugu kitaba Kur’an denir...
Islam ananesinde bu ayetlerin Muhammed’e Cebrail adinda bir melek vasitasiyla Allah tarafindan vahiy, yani ilham edildigi kabul olunur
Tarihi nokta-i nazardan da mütalaa edildigi zaman görülüyor ki; Muhammed birdenbire Allah’in Resulüyüm diyerek ortaya çikmamistir.
O, Araplarin ahlak ve adetlerinin pek fena ve iptidai ve islaha muhtaç oldugunu anlamis,
bunlari islah için tenha yerlere çekilerek senelerce düsünmüs ve yillarca tefekkürden sonra kendisinde vahiy ve ilham fikri dogmustur…..”

Atatürk’ün emriyle liselerde okutulan Tarih Kitabi (1931) II. cilt

*** “Gerçekte dinleri konusunda halkin hiçbir fikri yoktur;
din dedigi sey bilinmeyen inanç dizgelerine ve gizle karisik emellere kör bagliliktan baska birsey degildir...
Tarih bize ögretir ki, bütün dinler, milletlerin cehaletlerinin yardimiyla,
utanmaksizin Tanri tarafindan gönderildigini söyleyen adamlar tarafindan tesis olunmustur.

*** ”Tüm dönemlerde toplumun kutsallastirdigi bos düsüncelerden tehlikesizce siyrilmak imkansizdir.”

*** Krallarin ve Padisahlarin istibdadina, dinler mesnet olmustur.

Medeni Bilgiler Sa. 30

*** Kuvvetinin ve selahiyetinin Allah’tan geldigini ve yalniz ona karsi, ahirette, hesap verebilecegini farzeden
ve devleti memleketi mevrus bir malikane kabul eyliyen bir hükümdar,
hertürlü kayittan kendini verasete görür.

Medeni Bilgiler Syf. 33

Mustafa FIlminde, Mustafa Kemal’in 2 Temmuz 1915’te Çanakkale’de çarpisirken sevgilisi Madam Corinne’e yazdigi mektuba yer verildi.
Büyük Önder, bu mektubunda söyle diyor:

“Askerlerimin hususi inançlari çok defa ölüme sevk eden emirlerimi yerine getirmelerini çok kolaylastiriyor.
Filhakika onlara göre iki semavi netice mümkün ya gazi veya sehit olmak.
Bu sonuncusu nedir bilir misiniz?
Dosdogru cennete gitmek.
Orada Allah’in en güzel kadinlari hurileri onlari karsilayacak ve ebediyen onlarin arzusuna tabi olacaklar.
Yüce saadet...”

m kemal'in sözlerinden

Medeni olmayan insanlar, medeni olanlarin ayaklari altinda kalmaya mahkumdurlar.

Arkadaslar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti seyhler, dervisler, müritler, meczuplar memleketi olamaz.
En dogru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatidir.

Medeniyetin emir ve talep ettigini yapmak insan olmak için yeterlidir.

Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarini tatbik edecegiz.

Bizim devlet idaresinde takip ettigimiz prensipleri, gökten indigi sanilan kitaplarin dogmalariyla asla bir tutmamalidir.
Biz, ilhamlarimizi, gökten ve gaipten degil, dogrudan dogruya hayattan almis bulunuyoruz.

Yüksek Türk! Senin için yüksekligin hududu yoktur. Iste parola budur.

Benim naçiz vücudum nasil olsa bir gün toprak olacaktir. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yasayacaktir.

Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatlari! Yorulsaniz dahi beni takip edeceksiniz...
Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar.
Türk Gençligi gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

Okul sayesinde, okulun verecegi ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanati, Türk iktisadiyati,
Türk siir ve edebiyati bütün güzellikleriyle gelisir.

m kemali'in vasiyetnamesi'nin tam metni

Malik oldugum bütün nutuk ve hisse senetleriyle Çankaya’daki menkul ve gayrimenkul emvalimi
Cumhuriyet Halk Partisi’ne atideki sartlara, terk ve vasiyet ediyorum:

1. Nakit ve hisse senetleri, simdiki gibi, Is Bankasi tarafindan nemalandirilacaktir.

2. Her seneki gibi nemadan, nispetleri serefi mahfuz kaldikça, yasadiklari müddetçe,
Makbule’ye ayda bin, Afet’e 800, Sabiha Gökçen’e 600, Ülkü’ye 200 lira ve Rukiye ile Nebile’ye simdiki yüzer lira verilecektir.

3. Sabiha Gökçen’e bir ev de alinabilecek, ayrica para verilecektir.

4. Makbule’nin yasadigi müddetçe Çankaya’da oturdugu ev de emrinde kalacaktir.

5. Ismet Inönü’nün Çocuklarina yüksek tahsillerini ikmal için muhtaç olacaklari yardim yapilacaktir.

6. Her sene nemedan mütebaki miktar yari yariya, Türk Tarih ve Dil Kurumlarina tahsis edilecektir.

m kemal'in gizli kütüphanesi

Murat Birsel anlatiyor:

7. Cumhurbaskani Kenan Evren ATV’de konugumuz oldu, ben de uzun zamandir merak ettigim bir hususu kendisine sorma firsatini buldum…
Konu su: Atatürk’ün öyle çalismalari, kitaplarin kenarina yazdigi öyle notlar var ki, bunlari birakin sokaktaki vatandasi;
tarihçiler, uzmanlar bile bilmiyor.
Çünkü bu belgelere ulasamiyorlar!
Bu belgelere ulasmanin yolu Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaskani olmak!
Cumhurbaskani oldugunuzda, arzu ederseniz bu belgeler araciligiyla Atatürk’ün çok özel dünyasinda bir yolculuga çikabiliyorsunuz.
Kenan Evren’e iste bu -gizli kalan- kitapligi sordum…
Ve böylece varligi bir Cumhurbaskani tarafindan teyit edildi, ayrica Kenan Evren’in oradaki kitaplari okudugu da ortaya çikti.

7. Cumhurbaskani Evren’in anlattiklarina göre Atatürk hemen hemen hiç bir belgeyi atmamis…
Örnegin bir dönem -yarbayken- bir bayanla arkadasligi olluyor, Mustafa Kemal bunu kendine not seklinde düsüyor.
Belli ki detayli..
Kenan Evren “Meyili var ama pek ileri gitmemisler” diye resmi ortaya koyuyor.
Atatürk kendine gelen mektuplari da arsivlemis ve bu mektuplar arsivi de Çankaya’da.

Kenan Evren anlatiyor…
“Bir tanesi sinif arkadasindan, çok samimi bir arkadasindan gelmis.
Öyle küfürlü bir mektup ki...
‘Bana bak’ diyor ‘Sen su su iyiligi bana yapmiyorsun’ diyor.
Bunlari bile saklamis, havale etmis. Neden?
Kendine güveni var. Yoksa yirtar atar. ‘Bunlar kalsin’ demis arsivde, bir zaman gelir, bizden sonra gelenler okur.”
Cumhurbaskani bunlari böyle anlatirken, zaten heyecanli bir konuda, tempoyu daha da yukari çekiyor…
- Bir tane de, tek bir nühsa olan bir kitabi var, onu söyleyemem.
- Neden efendim, sir mi?
- Sirdir.
- Devlet sirri mi?
- Devlet sirri degil de... Burada (ATV Haber Ana Haber, canli yayin) bahsetmem dogru degil. Kötü bir sey degil.
- Neyle ilgili?
- Dini bir kitap. El yazmasi. Kenarina çikmalar yapmis.

Böyle bir bilinmeyen külliyat var, Çankaya Köskü’nde...
Neyi aradiginizi biliyorsaniz, form doldurup, izin alip özel kütüphanede, onlari asla disari çikarmadan okuyabiliyorsunuz.
Bu kütüphanenin bir de gizli bölümü var ki...
Cumhurbaskani olmadikça okuyamiyorsunuz!
Bu arada eski Türkçe okuyabilmekte büyük fayda var çünkü Atatürk’ün önemli notlari -kendi kendiyle yazili konusmalari- eski Türkçe!
Keske Cumhurbaskani Ahmet Necdet Sezer bu külliyati eski Türkçe olanlar dahil -bütün gizli dokümanlar dahil- günümüz Türkçesine çevirtse...
Sonra da bu dokümanlari arastirmacilara açsa…
Ve Atatürk’ün düsünüp de -belki de – o zaman yapamadiklari ortaya çiksa...
Türk milletine bundan daha güzel bir Cumhuriyet Bayrami hediyesi olabilir mi?

(Murat Birsel – ATV Ana haber bülteni 21.10.2004)

selametle
Ekleme Tarihi: 17.04.2010 - 01:56
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Dai kardeşimiz yine Atatürkü dinsiz ilan etmek için derlenmiş daha doğrusu Allahın bu yoldaki Atattürkle ağır imtihanı ile yanlışa sapanları ayırd etmek için özellikle yaşama girmiş bazı dökümanları aktarmayı bu konudaki düşüncesinin ispatı için gerekli görmüş.

Üstelik daha önceki yazısında tıpatıp aynı olan yazıları yazdığında kendisine çok detaylı ve bunların neden böyle olduğuna dair ibret ve bilgileri tastamam önüne koyduğum halde.

Öncelikle şunu söyleyeyim Dai kardeşim. O kadar detaylı ve sorularla tahkim edilmiş muhteşem bir yazıya bu imtihan nedeni olmaktan başka hiç bir özelliği olmayan cevapları vermen senin gerçekleri bulmaya değil ilede ve mutlaka Atatürkü dinsiz olarak görmeye çalıştığını ortaya koyar. Yoksa asla ve asla senin haklı olduğunu değil.

Haaa meseleyi bilip anlamayan ve cahil olan hele hele din adına cahil olan insanları bu yazılarla Atatürkün dinsiz olduğuna inandırmak kolay olabilir. Fakat bir damlacık akılları varsa benim bu yazdıklarımı öğrendiklerinde işin aslını mutlaka kavrayacaklardır.

Ben senin bu yazına cevap olarak bu yazıları okuyan kardeşlerimize sana son cevabımı yani önceki yazımı okumalarını özellikle tavsiye ediyorum. Bunu yapsınlar ve senin buraya aktardıklarının ne anlama geldiğini bu şekilde anlamaya çalışsınlar lütfen.

Atatürkün hem din adına hemde dini kabul etmeyen konuşmalarında kafası karışan insanlarımız peki neden böyle diye elbette sorgulayacaklardır. İşte bütün meselede burada aslında mükemmel bir müslüman olan ve Allahın rızasıyla ruhunu teslim eden Atatürkün bu şekilde görülmesini ve anlaşılmaya çalışılmasını isteyen özellikle Allahtır kendisi değil.
Dikkat ediniz inanan ve inanmayan inasnlardan büyük bir çoğunluk onda kendine güveneceği bir lider bulur. Oysa bunlardan herhangi biri olarak görünüp kalsaydı bu onun yaptığını taaa en baştan yıkılmaya mahkum kılardı. Çünkü o bir haşa peygamberlikle değil bir milleti bütünleştirmek ve yolunu çizmekle görevli deha idi.

Yalnız o yazılarda olmayan bir noktayıda yani Atatürkün Osmanlıyı yıkan paramparça eden bir noktayıda çok kale aldığını ve o nedenle ARAPÇILIK denen illeti yani önce arapları sonrada Osmanlıyı yıkan EMEVİ ÇARPIK DİN ANLAYIŞINI yok etmek için büyük mücadele verdiğinide bilmemiz gerekiyor. Devrimlerde bu özellik apaçık belli olur. Hatta Ezanın türkçe okunması gibi aslında hiç bir hükmü olmayan hatanın altındada yatan sebep budur.
Ki yeni Cumhuriyet Osmanlının düştüğü feci hataların içine tekrar düşüp bir KURTULUŞ SAVAŞI daha vermeye mecbur kalmasın.

Dai kardeşimize ve tüm kardeşlerimize şu vereceğim linkleride iyice incelemelerini tavsiye ediyorum. Elimde aslı olmadığından ATATÜRKÜN GİZLENEN ASIL VASİYETİNİ veremiyorum. Fakat bu linklere bakarak Atatürkün nasıl bir lider ve nasıl bir müslüman olduğu hakkında daha değişik bir açıdan bilgi sahibi olabilirsiniz.

Aslında gizlenen vasiyetininde bir aynası olan şu vasiyetinide bu anlamda tekrar veriyorum.

"Ve nihayet Mustafa Kemal Atatürk ölümünden 15 gün önce milletine ve bütün müslü-manlara bir vasiyet olarak şu tavsiyesini yapıyordu:

"Bütün Dünya Müslümanları, Allah'ın son peygamberi Hz. Muhammed (s,a.v)'ingösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak tatbik etmelidir. Bütün müslümanlar Hz. Muhammed'i (s.a.v.) örnek alarak onun gibi hareket etmeli ve İslamiyetin bütün hükümlerini bilakayd ü şart yerine getirmelidir. Zira insanlık ancak bu şekilde kurtulup kalkınabilir."




http://www.tarihistan.org/haber_detay.asp?haberID=404

http://ataturkunvasiyetnamesi.com/

http://www.facebook.com/group.php?gid=35719487839

http://www.meliksahform.com/uluslar-arasi-iliskiler/127-ataturkun-ortadogu-vasiyeti.html

http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=315443






Bu mesaj 2 kez ve en son kolye7 tarafından 19.04.2010 - 20:16 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 17.04.2010 - 11:45
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Dai kardeşim aşağıda verdiğim yazını yeni farkettim. O nedenle şimdi cevaplayabiliyorum.

Bu linkini verdiğim forumda Vaha kardeşimize yeni verdiğim son cevabi yazımı incelersen bu yazına cevaben düşündüklerimide fazlasıyla öğrenmiş olursun.

Bu arada bir iki sözünüde cevapsız bırakmayayım.

*"Benmi kargadan başka kuş tanımıyorum, yoksa senmi akbabaları kanarya, muhabbet kuşu falan zannediyorsun", konusunu hala anlayamadıysan, yoluna aynen devam edebilirsin.

*Buluntu derken gerçekliğini araştırmadan kabullendiklerini kastetmiştim. Ben araştırmalarımın sonunda her yönlü incelemelerden sonra bende önceden zaten var olanların bilgisini bulup veriyorum. İkisi aynı şey değil. Sapla samanı birbirine karıştırma.

*Hep AKP ye geliyor konu diyorsun. Ülkeyi başka bir partimi yönetiyor yoksa ? Burada neyi konuşuyoruz ve bugün yönetimde muhatabımız kim ?

* Erdoğanı yedi milyarla çarpsan Atatürkün bir cüzü olamaz. Yakutla, cam hiç kıyaslanırmı ? Tabi bilenler ve anlayanlar için ?

*Sistem karşıtlarını ben Atatürk düşmanı olarak görmüyorum. Aslında halk içindede bu oldukça az. Fakat iş siyasi kanada ve hükümete gelince işte burada işin boyutları korkunç.

Bak bunlardan hem AKP milletvekillerinin hemde ateşli din eksenli AKP taraftarlarının birkaç sözünü aktarayım sana.

"Az kaldı kökünüzü (cumhuriyetçilerin)kazıyacağız."

"Şimdi sıra bizde geçmişte yaptıklarının hepsini fitil fitil burunlarından getireceğiz."

"Cumhuriyetin artık sonu geldi. Zafer bizimdir."

"İmansızların sonu yaklaştı."

"Erdoğan peygamber gibi adam. Onunla Atatürküde pisliğinide temizleyeceğiz.

YETERMİ ?

İstersen daha alalarını eklerim. Şimdilik bu kadarla yetin Dai kardeşim.

Bugün ülkede sistemlemi neyle mücadele edildiğini ve sistem diye nasıl bir facianın getirilmeye çalışıldığınıda verdiğim linkte görebilirsin. Tabi GÜMBÜR GÜMBÜR neyin geldiğinide....

Şüphesiz Allah bu millete ağır bedeller ödettikten sonra ve bu iktidardaki zümreyi tasfiye ettikten sonra kuruluş değerleriyle çok büyük bir şahlanış olacaktır. Ben buna bütün yüreğimle inanıyorum ve her fırsattada söylüyorum.


http://www.ravda.net/rf/include.php?path=forum/showthread.php&threadid=63187

Alıntı
Orijınalı Dai


selamun aleyküm (ve aleyküm selam)

kolye kardes
kargadan baska kus tanimadigini biliyoruz !
üstesinden gelinemeyen konularda dikkatleri sahislara
yada muhalif konulara yönlendirmek muhalefet taktigidir onuda biliyoruz !
lakin, neden illede vede israrla konuyu akp'ye getiriyorsun anlamasi güc !
yoksa günümüz basbakanini mkemale rakip olarakmi görüyorsun ?

hem, sen sitelerden alinti verdiginde delil oluyorda
ben sistem okullarinda okutulan kitaplarda dahi yer alan alintilar yaptigimda
neden buluntu oluyor ?

ayrica, sistem karsitlarini neden israrla atatürk düsmani olarak gösteriyorsun ?
kisileri sevmek yada sevmemek kisilerin kendilerini baglar....!
sahsim adina mücadelem sistemle kardes.. sistemle..
(diyeceksinki konu basligi öyle demiyor.. evet demiyor..
bu sistem mkemali (hasa) bir ilah gibi gösterdikce de demeyecek..!)
eger bu laiklik sistemi herkese ayni haklari tanimayip müslümanlari kisitliyorsa
bizlerinde bu vatanin evlatlari olarak bu sistemi kabullenmemek
dogal hakkimiz olsa gerek...!
ve bu mücadele
al bayraga rengini veren kanimizinin son damlasina kadar devam edecek..
Allah-cc riza icin.. gelecegimiz icin.. islam ümmeti icin devam edecek.

kolye kardes
inan, öyle bir genclik geliyor ki GÜMBÜR GÜMBÜR
ve birgün mutlaka Allah'in sistemi gelecek.
istesende istemesende gelecek insaAllah.
ki, bu islam sistemi vaad'i Kur'an da belirtilmistir Elahmadülillah.
ve Cenab-i Allah-cc asla vaadinden dönmez.

selametle




Bu mesaj 8 kez ve en son kolye7 tarafından 18.04.2010 - 20:18 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 17.04.2010 - 20:43
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  
RE:

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
[quote]Orijınalı kolye7

Aslında gizlenen vasiyetininde bir aynası olan şu vasiyetinide bu anlamda tekrar veriyorum.

[H3]"Ve nihayet Mustafa Kemal Atatürk ölümünden 15 gün önce milletine ve bütün müslü-manlara bir vasiyet olarak şu tavsiyesini yapıyordu:

"Bütün Dünya Müslümanları, Allah'ın son peygamberi Hz. Muhammed (s,a.v)'ingösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak tatbik etmelidir. Bütün müslümanlar Hz. Muhammed'i (s.a.v.) örnek alarak onun gibi hareket etmeli ve İslamiyetin bütün hükümlerini bilakayd ü şart yerine getirmelidir. Zira insanlık ancak bu şekilde kurtulup kalkınabilir."

Din konusunda ilim sahibi olanlar bilirler ki Allah razı olduğu kullarını selamla katına alır. Atatürk son nefesini sağ tarafına dönerek ve kendisinin ruhunu almaya gelen meleklerin selamına karşılık vererek vermiştir. Kuranda dahi ayetle Allahın rızasına mazhar olanların meleklerin Allahın selamını getirmesi ile Allah katına alınacaklarına işaret eder.



Selam ve Selamet Hideyete tabi olanlar üstüne olsun.
Bütün levm ve itab ve nefret, heva ve hevese tâbi olanlara olsun. AMIN....

Kolye sacmaliklarinin ardi arkasi kesilmiyor. M.Kemali Meleklerin selamladigini söyledin kendi hezeyanli kafanlada bir kac ayeti utanmadan delil diye atina yapistirdin.
Simdikte M.Kemalin son vasiyetini yazmissin sacmaligini bu kadarida fazla degilmi. Hani sen, Son onyedi yıllık iş hayatinda Türkiyenin en büyük şirketlerinden birinde ve çeşitli mevkilerde ve başarıyla tamamlamistin. Hani sen, yüksek okullari bitirmistin. Hani sen, gatezelere yazilarini göndermis ardindanda ayni gazetlerden yazlarindan dolayi tebrikler almiştin. Hani sen, o yazi yazdigin ve tebrikler aldigin gazetelerden teklifler almsitin. kahkaha kahkaha kahkaha Su yazilara kim hangi akilla teklif verir acaba. iyi salliyorsun ama yutan yok.
YÜKSEKTEN SALLAYANLARI, MINAREDEN ATARLAR. Senin kacinci defa minareden atildigini sen benden daha iyi bilirsin. Yenilen pehlivan gürese doymazmis misali..

Konuya gelince, kolye simdik söyle Ebter M.Kemal hayatinda hic namaz kilmismi? Oruc tutmusmu?
Yada KURTULUS SAVASINDAN sonra M.Kemalin NAMAZ KILDIGININA veya ORUC TUTUGUNA DAIR KUVVETLI BIR DELILIN VARMI (gerci sen deli sacmasi birseyler bulup yalan yanlis cevap vereceksin göz kırpma )

M. Kemalin son sözleriymis bak sen... Firavunda suya düstügünde "ben Musanin Rabbine iman ettim demisti) ama faydasi olmayan bir iman.


ICKI MÜBTELASI VE BUNDAN DOLAYI ÖLEN m.kemal ( 5:90 - Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar (putlar) ve fal okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki, kurtuluşa eresiniz. 5:91 - Şeytan, içki ve kumarla sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi? ) Galiba m.kemal hayatinda hic abdes almadigi icin bu ayetleri ya okumadigi yada duymadi ondan dolayi fici gibi durmadan icti icti icti ve aci son.
EZANI YASAKLAYAN NAMAZI TÜRKCE KILDIRTAN MAZLUMLARA ZÜLÜMDE ESINE AZ RASLANAN BIRISI SON NASIHATINDE GÖZÜMÜZÜN NURU EFENDIMIZ MUHAMMEDI (A:S:M) MÜSLÜMANLARA ARKASINDAN GIDIN DIYE NASIHAT VERECEK.
Ya sacmaligin bukadarina ne denir ben bilmiyorum. Ya kendin uyduruyorsun bunlari (meczuplar bazen olmyacak seyleri olmus gibi uydururlarmis) yada senin giib uyduranlardan kopyaliyorsun.

Not: Bu sacmaliklari hani sana yazilarindan dolayi tebrik yazan gazetelere var ya aman gönderme haaaa. Olurya seni timarhaneye götürmek icin adam gönderirler.



Bu mesaj 2 kez ve en son vaha1972 tarafından 23.04.2010 - 01:43 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 23.04.2010 - 01:29
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar..

Anlaşılan o ki kısa bir aradan sonra Vaha kardeşimizi, hani o kıyamete kadar insanları yoldan çıkarmakla görevli olan yaratılmış var ya. İşte o yine gıdıklayıvermiş. Vaha kardeşimizde bir sürü hezeyanla yine atışa geçivermiş.

Oysa Atatürk konusunu affedersiniz ama anlayış derecesi oldukça sorunlu ve hiç bir tahsili dahi olmayanların dahi çok rahat anlayabileceği şekilde ve açık yüreklilikle ortaya koymuştum. Anlamak isteyen çok rahat anlardı yani.

Yazdıklarım, bu sözlerimin teminatı ve ispatıdır.

Burada sıradan bir anlayışsızlık ve inat söz konusu değil tabi. Bu Türkiyeyi için için kemiren ve yaşadığımız süreçtede kamplara ayıran bir ağır yanlışın acı meyveleri aslında.

Atatürkü sömüren sözde onun taraftarları ve onu din düşmanı ilan edip haksız yere ona saldıranlar Türkiyeye bu anlamda akıl almaz zararlar veriyorlar.

Vaha kardeşimize sözlerimin hepsinin doğruluğu konusunda hem yeminle hemde MÜBAHELE ayetinin hükmüne tabi olmakla doğruluğumu anlatmaya çalıştım. Fakat o ne ağzından söylediklerinin doğruluğuna hiç bir delil getirebildi. Ne de bu anlamda MÜBAHELE ayetine değil tabi olmak adını bile ağzına alabildi. Yalnızca arapça ve türkçe arapça hakaret ve iftira yağmurunu tercih ediverdi.
Şimdi bu kardeşimiz MİNAREDENMİ atılıyor, kendisi BOL KESEDENMİ ATIYOR kendisi ve sizler karar veriniz.

Zaten Vaha kardeşimizin ilim ve bilgi donanımıda bana akıl, mantık ve gerçek dışı yakıştırmalarından ne içler acısı durumda olduğunu adeta haykırıyor.

Öyle küçük sırıtan kelleciklerle ancak kendini avutursun Vaha kardeşim. Ve senin hem kültür hemde ilim açısından ne içler acısı durumda olduğundan başka hiç bir şeyde anlatamaz bu yaptıkların.

Atatürk içki içermiş. Sana ne ? Senin midenemi gidiyor onun içitiği içki ? Hesabını o verecek Allaha. Kaldı ki o içkinin hem yaşadığı çok ağır yüklerin ve bedeni ağrıların dindirilmesi açısından hem fiziki hemde ruhsal olarak birer yatıştırıcı olarak kullanıldığınıda bilinçli olarak onun yaşamını etüd edenlerin cümlesi biliyor.
Onun için Atatürkün içkisindeki hükmü sen ve senin gibi bu içki vesairenin arkasına sığınıp iftira, yalan ve nankörlüğün alasını gösterenler vermeyecekler. Her şeyin ve din gününün sahibi verecek şüphesiz.

Kaldı ki bu içki içmeyen ve Atatürke insafsızca saldıranların bir tek damla içki almadan nasıl bu kadar sarhoşvari konuştuklarını anlayabilmekte ayrı bir değerlendirme konusu.

Ne diyor bir düşünür "TÜM KÖTÜLÜKLER SARHOŞ EDİYOR OLSA, YERYÜZÜNDE AYIK GEZEN ÇOK AZ İNSAN GÖRÜRDÜNÜZ"

O nedenle Atatürkün ne yaptığı önemli, ne içtiği değil diyorum.

Atatürkün ölümüde sana yutturulduğu gibi içkiden değil. Ve onun ölümünde yahudi parmağınında olduğu bilinçli ve bilinçsiz bir dizi hatalar serisi var. Bilmeden bunun gibi Atatürk düşmanlığı için malzeme edilmiş ve içi bunlarla zift gibi kararmış birilerinin sözünü affedersin ama papağan gibi tekrarlarsan, vatanını kurtaran bir kahramana böyle iğrenç saldırılarda bulunan bir gafili ortaya koymak durumunda kalırsın.

Atatürkün namazından ve orucundan sana ne. En büyük ayıp ve günahlardan biridir insanların ibadetini sorgulamak. İbadet Allah içindir, birilerine müslüman olduğunu ispat etmek için değil. Üstelik MAUN suresi insanların namazını araştıran ve gösterişe bakıp, gösteriş için namaz kılanları yerin dibine sokuyor.

Alemlerin Rabbi, müslümanın en büyük özelliğinin güzel ahlak ve buna bağlı olarak dürüstlük ve hayır üretmek olduğunu buyuruyor. Hemde pek çok ayette. Yani ibadetlerin kişilerin dürüstlük ve namus sorgulamalarında ön plana çıkarılmasına asla izin vermiyor. Çünkü alemlerin Rabbi bütün yaratılanların sahibi ve onları en iyi tanıyan olarak ALLAH İLE ALDATANLARIN tuzağına düşülmesini istemiyor. Bugün olduğu gibi...

Bugün siyasette şeklen müslümanların tüm ibadetlerini yerine getiren pek çok kişi bu anlamda halkı aldatıp ülkenin menfaatlerini rahatlıkla kendilerine ve yandaşlarına peşkeş çekebilmekteler. İşte bu Vaha kardeşimizin ve onun düşüncelerini onaylayanların çok iyi incelemesi ve anlaması gereken bir ibret husustur.

Katranı, limonata diye içen bir gafilin Atatürkü Firavun gibi insanlık tarihinin en büyük zalimine benzetmesi kadar normal, ama acı ve dehşet bir durum olamaz. Çünkü bu kararmış ruhun verebileceği başka hiç bir olumlu hüküm olamaz. Allah nasip etmez.

Şimdi şöyle bir sorgulayalım bakalım Vaha kardeşimiz Atatürkü neden Firavuna benzetir ? Verileri nelerdir ? Yoksa sırf iftira ve yalanlarla körü körüne Atatürkü karalamayamı çalışmaktadır ?

* Atatürk, Vahdettin tarafından sırf ingilizlere baş kaldırıları önlemek için Samsuna gönderildiğinde kafasında olan KURTULUŞ SAVAŞINI başlattığı içinmi benzetiyorsun çok iyi tanıdığın Firavuna ?

*Ki Atatürk Samsuna çıkarken Vahdettin ingilizlere "BİZ BU DURUMDA TOPARLANAMAYIZ. BİZİ ONBEŞ SENE SİZ YÖNETİN" diye yalvaracak kadar acz ve milletine güvenini kaybetmiş bir haldeydi.

*Yunan İzmire çıkıp Ankaraya kadar geldiği surede yaptığı akıl almaz dehşet tasallutlara Atatürk tarafından son verildiği ve Yunan İzmirden denize döküldüğü içinmi benzetiyorsun ? Firavun hangi milletin namusunu kurtarmış ? Yoksa senin atalarından böyle bir iyiliğe mazhar olanlarmı var ?

*Yunan işgali başlarken padişah Yunan kuvvetlerine karşı koymayın diye Ege illerine talimat göndermişti. Hatta bir ilimiz bu konuda çok ibret bir hal ortaya koyup yunan askerlerini bayraklarla ve törenlerle karşılamıştı ? Yoksa sen bu törenlerde yer alan ve yunanlılarla işbirliği yapan vatansever insanlarımızdan birinin torunu falanmısın ?

*Yunan tasallutları ayyuka çıkınca bunlar için padişah acz içinde "BU KADARDA OLMAZKİ" demişti. Sende bu müthiş başkaldırıyı (padişahın) onaylayanlardınmısın yoksa ? Ki o yunan tasallutlarında yüzlerce Ege bölgesi kadını ve kızı intihar etmiş, yüzlerceside intiharı başaramadığı için ailelerinden kendilerini öldürmelerini istemişlerdi. Aileler kızlarına kıyamayıncada bu haldeki köyler kızları değişip intihar etmek isteyen bu bacılarımızın kafasına bu şekilde mermileri sıkıvermişlerdi. Ne yazıkki.....

*Atatürk olmasaydı ne yunana karşı savaş yapılacaktı nede yunan tasallutu onların insafı dışında duracaktı. Yoksa sen bu tasallutdan rahatsız olmayanlardanmısın ? Nasıl bir vatan ve namus anlayışı bilincine sahip olduğunu Allah için çok merak ediyorum doğrusu.

*Şayet Atatürk kurtuluş savaşını yapmasa şu anda Ankara civarında ve bağımsızda olmayan bir toprak parçasından başka hiç bir varlığımızda olmayacaktı. Yoksa şu an sahip olduğumuz sınırlardan rahatsız falanmısın ?

*Atatürk kurtuluş savaşını yaparken, padişah ve askerleri onları arkadan vuruyordu. Dahası işgalcilere yardımcı olup bu kahramanları içeri tıkıyorlardı. Padişah Kurtuluş savaşını yapanları hem DİNSİZLİK hemde VATANA İHANET ile suçluyordu. Yoksa senin vatan ve din anlayışındamı böyle ?

*Atatürk kurtuluş savaşını verdiğinde ve bunu başardığında Dünyada bizim haricimizde bir tek bağımsız islam ülkesi yoktu. Hepsi sömürge ve işgal durumundaydılar. O dönem tüm islam ülkeleri bağımsızlık için bizi örnek aldılar. Atatürktemi sömürge yapsaydı bizi ?

*Atatürk dehası ile kurtuluş savaşı haricinde bir tek kurşun bile atmadan haçlıların birbirine karşı olan düşmanlıklarından bile faydalanıp ülke topraklarının bağımsızlığını sağladı. Sence kötümü yaptı ?

*Atatürk yunan birliklerini Egede denize döktüğünde yunanlılar İzmirde bir rum devletinin her şeyini yerleştirmiş iki yılda devlet gibi yaşıyorlardı bile. Yoksa sen Egede bir rum devleti olmadığı için üzülenlerdenmisin ?

*İşgal yıllarında Balıkesir Bandırmada bir cami hocası, bir yunan yüzbaşının Cumaya gitmeyen müslümanları uyarmasını marifetmiş gibi belleyip cemaate "BAKIN YUNAN SUBAY BİLE DİNİMİZE SAYGI GÖSTERİYOR" diyen bu sefil hocanın zihniyetiyle senin arandaki farkı anlatırmısın ? BAĞIMSIZ HÜR OLMAYAN BİR MİLLETİN ALLAH KATINDA İBADETİ MAKBUL OLURMU ???
Ki bilinçli hocalarımızda tam tersine halkı uyarmıştır. Onları yukardaki feci örnekten tenzih ederim.

*Osmanlıda ne bir meal vardı nede tefsir. Millet dinini kaynağından öğrensin diye Atatürk bunları hemde çok bilgili bir insana neden yaptırdı ? Millet sapıtsın diyemi yaptı bunu acaba ?

*Osmanlıda hocalar komşularının sadakası ile hayatta kalırdı. Atatürk onlara bir onur ve ciddiyet kazandırıp maaş bağladı. İslamı yok etmek içinmi acaba ?

*Devrimler Osmanlıyı mahveden etkenlerle belirlendi. Bazen üzücü olaylarda oldu. Bu işin doğasında var, üzücü olaylar mutlaka olur. Fakat en kanlı işgalciler bile kabul ederler ki Atatürk devrimleri dünya devrimleri içinde en kansız olanıdır. Onun için bu devrimlere KADİFE DEVRİMLER diye ad bile verilmiştir.

*Ezanı yasaklayan kim behey bilgisiz, dünyadan habersiz vatandaşım. O dediğini bir müddet ve İnönü yapmıştır. Çamur kovasını gelişigüzel sallama hepsi üzerine dökülüyor. Dikkat et.

Son olarakda Vaha kardeşim sana şunları söylemek istiyorum. Bu kadar bilgisiz, ilimsiz ve buna rağmen dayatılmış yalan ve iftiralarla akıl almaz mücadeleye ödül verilebilse sana esaslı bir ödül verilmesi gerekirdi diye düşünüyorum. Haksızmıyım ?

MEĞER CEHALETİ İLİM VE BİLGİ ZANNETMEK NE ACI VE DEHŞET DURUMMUŞ..

Vaha kardeşimize ,Neden AKP yi bu kadar körü körüne savunuyorsun diye sorduğumda, bu soruma cevap alamadım. Ama sanıyorum AKP ye oy veren vatandaşlarımızın çoğunu bağlamamakla birlikte Vaha kardeşimizin AKP yi savunuşu ve dehşet Atatürk düşmanlığı dinsel anlamda içinde bulunduğu feci halin bir yansıması olmalı.....

Kalın sağlıcakla....




Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 23.04.2010 - 22:01 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 23.04.2010 - 11:52
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
gizlizor su an offline gizlizor  

70 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.10.2009
En Son On: 12.09.2010 - 21:26
Cinsiyeti: ----- 
hala dai yi muhatap alan varmı sevinçli))
Ekleme Tarihi: 23.04.2010 - 15:58
Bu mesajı bildir   gizlizor üyenin diğer mesajları gizlizor`in Profili gizlizor Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı gizlizor

hala dai yi muhatap alan varmı sevinçli))



Allah rızası için ve vatan için, başka Dailer oluşmamasını ve Dailerin azalmasını daha doğrusu düzelmesini, doğruya ulaşmasını istiyorsak evet...

Benim işimde bir tek kişiyi ısrarla ve zorla doğruya ve hak olana ikna etmek olamaz. Çünkü anlamayana anlatmada ısrar doğruda olsa sahibinede zarar verir. Dailer bahane ve bir vasıta yani. Yoksa ülkemde cirit atan ve benimde bunca emek sarfetmeme neden olan konuları kendim ortaya atıp kendim cevaplamam mümkün olmazdı, mantıklıda olmazdı. Bilmem anlatabiliyormuyum ?

Yoksa iki ayrı kardeşimizmiş gibi görünen DAİ ve VAHA kardeşimizin isimlerini kendimce birleştirip "VAH DAYI VAH" der geçerdim, geçerim. Asla boşa uğraşmam, zamanımı heba etmem.

Kalın sağlıcakla....


PC dePC de PC de Elinize Saglik Te$ekkürler alkıs Güle Güle


Bu mesaj 2 kez ve en son kolye7 tarafından 24.04.2010 - 10:09 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 24.04.2010 - 10:05
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Selamun Aleykum Hudaya tabi olanlara
Kolye AKP'i savundugumda nereden cikardin, bakiyorum benim adimada konusuyorsun.
Ben siyasetten pek fazla anlamam ve merakta etmem, 4 senede bir oyum var onu hangisi Islama daha yakinsa ona verir gerisiyle alakadar olmam. Malayani seylerle bosuna vakit harcamak fitratima ters düsüyor.
Simdik sunan yani sen uyuyor iken, ben acizane BISMILLAHIRRAHMANIRRAHIM'in manasini anlamaya calisiyorum. Birden aklima sen geldin... hani demistinya ilimde rüchaniyet sahibiyim, hakkal yakin mertebesin geziniyorum diye... düsündümde o mükembel dehan ve essiz ilminle bana yardim edersin.
Kolye simdik o sönmez ilminden Su benim anlamaya calistigim sorunun cevabini her halde biliyorsundur.

Esma-i hüsnadan Rahman ve Rahîm isimleri en a'zam mertebede olduklarından mı, yoksa başka sebeb ve hikmetle mi "Bismillahirrahmanirrahîm" kelimesi içine dâhil olmuşlardır?
Örnek: yani neden Hakim ve Kadir Olan Allah'in adiyla degilde Rahman ve Rahim Olan Allahin adiyla denimis!

Hadi bakim muhtesem alim cevabini bekliyorum...



Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 25.04.2010 - 03:51 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 25.04.2010 - 02:21
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

Vaha kardeşimiz isteyerek değil ama her seferinde beni acı ve ibretle güldürmeye devam ediyor.

Hani bir misal verecek olursak bir ilkokul öğrencisi aklınca üniversite öğrencisini sigaya çekecek. Almış eline kalınca bir ansiklopedi sormuş oradan. Bildiğinden değil yani....

Aklınca o cehaletini daha bir pekiştiren istihza dolu sözlerinle beni sorduğun soruyla bilmiyor, yada yalan söylüyor konumuna düşüreceksin. Fakat sen ve senin gibilerin Allaha and olsun cemi cümlesi yan yana gelse ancak bu şeytani amaçla sorulan hak kelamının altında kalır, perişan olursunuz.

**** Cevabım senin üzerinden Allah yolunda cehaletin ne feci bir hal olduğunu tüm bu yazıları okuyan kardeşlerimize anlatmak için verilmiş olacak. Ve cevabım Allahın BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM (Esirgeyen ve bağışlayan Allahın adıyla) kelamının izahını yaşamsal alanda yaşattığı ibret örneklerden olacaktır.

Misal.
*O Allahtır ki Yezid denen Peygamber ve evladının düşmanına dahi fırsat verip hem saltanat sürmesine hemde bu yolda Ehlibeytin bir ferdi ve Evliyadan olan HZ. HÜSEYİN'in canına kastına fırsat verilmiştir.

*O Allahtır ki onun huzurunda insanlık tarihi içinde pek çok peygamber zalimler eliyle katledilmiştir.

*O Allahtır ki onun fırsat vermesiyle apaçık bir zulüm, haram ve sapkınlık içinde yaşadığı halde pek çok böyle insanın yaşamasına iyi insanlardan bile daha çok fırsat tanınmıştır.

*O Allahtır ki tüm seçkin kullarının yani Peygamber ve Velilerin Dünyada yaşadığı çileleri başka hiç bir insanın taşıyamayacağını bize apaçık bildirendir.

*İmtihan salonlarına imtihana girecek her insan dahil olur. Fakat imtihan sonucunda girilecek yere ancak imtihanı başaranlar girer.

Yani Allahın bir imtihan olarak ortaya koyduğu dünya hayatında Allahın RAHMAN sıfatından her insan faydalanır, o her imtihana muhatap yaratılmışı kuşatır.

Yalnız sonuçta dönüş mutlaka Allahadır. Ve Allahın RAHİM sıfatından yararlanabilecekler, buna mazhar olacaklar ancak Allahın dünyadaki imtihanından başarıyla çımış olanlar olacaktır.

Senin burada bana sıraladığın yalan ve iftiralarada fırsat veren Allahtır. Fakat din gününde bu halin karşılığını verecek olanda Allahtır. Orada bu yaptığın ağır hataları karşında bulacaksın. Fakat sana bir daha hata yapmak fırsat ı verilmediği gibi, hatanın bedelindende kurtulamayacaksın. O fırsat burada, yani imtihan salonunda.....

Bu haliyle BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM hem bu dünyayı hemde ahireti kapsayan çok muazzam bir hükme sahiptir. Allahın tüm sıfatlarını dahi kapsayacak bir iradenin ifadesidir.

Her işe başlarken BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM dememiz bundandır.
Hak ehli zorda kaldığınızda BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM deyin der. Çünkü BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM Allahın cümle sıfatlarını özünde taşır. Şeytanın en rahatsız olduğu kelamdır.....

Bir şey daha ilave edeyim. Şayet ifade ettiğin gibi BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM kelamını bilmeden bugüne kadar gelmişsen ve bu şekilde biliyorum geçinmişsen bayağı eksi sermayen birikmiş demektir. Aslında bugüne kadar yazdıklarında senin bu kelamı idrakten hakikaten uzak bir yaşam sergilediğinide yalanlamıyor.

**** AKP li olduğun hakkında benim izlenimime sıra gelince.
Alıntı
Kolye AKP'i savundugumda nereden cikardin, bakiyorum benim adimada konusuyorsun.
Ben siyasetten pek fazla anlamam ve merakta etmem, 4 senede bir oyum var onu hangisi Islama daha yakinsa ona verir gerisiyle alakadar olmam. Malayani seylerle bosuna vakit harcamak fitratima ters düsüyor.


Hiç kimse kafasında benimsemediği bir şeyin avukatlığını yapmaz. Sen hem bu partinin avukatı imiş gibi haller sergileyeceksin, hemde ben AKP li değilim diyeceksin. Sen olsan inanırmıydın şimdi bu ifadeye ????

Bu aşağıda verdiğim yazıların ya tamamı yada cevap olarak sana ait Vaha kardeşim. Sen olsan nasıl anlardın ??? Hele hele ilk başta büyük harflerle verdiğim senin yüreğindeki AKP li olmadığın düşüncesini.

Alıntı

Allah'a binlerce sükürler olsun AKP bir cok ezberi bozdu ve bozuyor ve bozcakda, artik bu halk uyandi kimin yalanci, kimin fitneci, kimin darbeci, kimin gerici ve en önemlisi bütün bu korkulardan kimlerin nemalandigini ögrendi.
Not: Insaallah en yakin bir zamanda kalplerden uzak kanunla korunan o sahisdanda kurtuluruz.. amin............

-----------
Malesef yazdiklarimin coguna cevap vermemekle birlikte, her iki cümlenizden birisi AKP’i ye atifda bulunuyorsunuz. Bu nasil bir kindir, düsmanliktir. Elinizden gelse herhalde AKP ve mensuplarini asardiginiz.
----------
2: Aşağıdaki yazımı akıl ve mantık dahilinde değerlendirebilirseniz, ABD nin neden AKP ye kol kanat gerdiğini ve neden tam gaz TSK yı yıpratıp yok etme savaşına AKP ile ortak tam gaz devam ettiğini görürsünüz.
Cevap: Evet asagidaki yazini cok mantiksiz buluyorum. Cünki, 90 seneden beri hep ayni seyleri duymaktan ve okumaktan midem bulaniyor.
------------
4:Bugün ülkeyi din eksenli sömürüyle iktidarı sekizinci yılına giren AKP hükümeti yönetmektedir.
Ve yola çıkışında taa en baştan ABD ile gizli gizli masaya oturulup kararlaştırılan ve yine ABD'nin kendi belirlediği zamanlarda AKP hükümetine dikte ettiği emirleri yürürlüğe geçirdiği ağır bir süreç yaşanıyor bu ülkede.
Cevap: 7 yildir AKP hükümeti sömürüyormu bunu yazarken bile kendimi gülmekten ali koyamiyorum. Cünki bu masum ve mazlum millet 90 yildan beri sömürüldü Kemalist rejim tarafindan. Eger demokrasi ve insanlik degerleri ABD ile geliyorsa eyvallah gelsin bas göz üzerine kabulümdür. En azindan su rejimin tezyifinden, fenalik ve tahribinden kurtuluruz.
------------------
5:Diyeceksinizki karşılıklı menfaatler sözkonusuysa bunda ne kötülük var ? İşte tüm faciada burada. AKP sırf kafasındaki çarpık siyasal din anlayışı ve onun getireceği cukka dolgunluğu uğruna bu ülkenin tüm değerlerini haraç mezat babasının malı gibi elden çıkarmakta haçlıya satmaktadır.
Cevap: Yurd disinda milliyonlarca türk vatandasi mülkiyet sahibi ve halada devam ediyor. Simdiye kadar yurtdisinda edindikleri mülkiyet ortalama Türkiyenin belkide yüz üzerinden %10 belkide daha fazladir. Simdik yurtdisindaki Türkler ve diger yabanci uyruklar o devletin arazisini almak o devletleri isgalmi etmeye calisiyorlar?
DAR KAFAR DAR DÜSÜNCELER
----------------
Bu Ülke bölünmez ve bölünmeyecekte. Cumhuriyet kuruldugu günden beri ha bölündük ha bölünecegiz kabuslariyla yasadik ve halada yasiyoruz.
Ne zaman akli basinda birisi baskan olsa ya asarlar yada darbeyle indirirler ( Ne de olsa bas komutanlari en büyük darbeci degilmiydi 1000 senelik bir mahsülati atese verip masum ve mazlumlari yok pahasina asmamismiydi.).
--------------
86 Seneden beri hep oynadilar adelet kantariyla. Bu gün gocunmasinlar, darilmasinlar, yalakalik yapmasinlar, hapishanelerden yalan raporlarla hastenelere kacmasinlar, canavar suratlarina masumluk maskesi takmasinlar, erkek gibi mertce dimdik dursunalar diyecem ama nerede onlarda bu hali gösterecek karekter.
Insaallah en yakin bir zamanda kalplerden uzak kanunla korunan o sahisdanda kurtuluruz.. amin




Vaha kardeşim, AKP ile ilgili daha böyle pek çok yazın var . Fakat bu kadarı anlatmaya çalıştığımı ifade için yeterli sanırım. Doğrusu gerçektende hiçte AKP li değilmişsin. Ben yanılıvermişim kusura bakma. Hani birde AKP li olacak olsan burada ne harikalar döktürürdün kimbilir.

Yada şöyle söyleyeyim. Acaba AKP li olduğunu ispatlaman için daha neler yazmalıydın, ifade etmeliydin ?????

Kalın sağlıcakla....



Bu mesaj 2 kez ve en son kolye7 tarafından 25.04.2010 - 11:59 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 25.04.2010 - 11:47
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Cahil alim, sahte veli kolye! yine döktürmüssün kendince sacmaliklarini. Yoksa samanlik milsali beyninde bu mubarek kelimenin anlami yokmu, bence yok ama sen bilmiyorum diyecek kadar karunlasmissin.
Farkindaysan sana verdigim herbir cevabim , o cahil aklina, basiretsiz gözüne ve utanmaz yüzüne vurulan tokat gibi oluyor. Iyice samar oglanina döndün bunu bile anlamayacak kadar dengesizsin. Tokatlardan gülme kirizine girmissin. M.Kemalin evliyasi kolye, bazilari dayak yedikce gülerler. Cünki aglamasini bilmezler.
114 defa kuranda gecen BISMILLAHIRRAHMANIRRAHIM'in bile manasini bilmeyecek kadar cahilsin.

Ne oldu sahte kabadayi yine minarenin dibine düstün...

Hadi ayaklarimin altina aldigim o sahte veliligini kurtaman icin sana bir sans daha verim. Belki ayaklarimin altina düsen veliligini ve aklini gücün yeterse kurtarirsin.

Soru: KULHU VALLAHU EHAD ALLAHU SAMED
Hâlık-ı âlem birdir; Ehad'dir, Samed'dir. Hem, herşeyin Hâlık'ı odur. Ehadiyet-i zâtiyesiyle beraber doğrudan doğruya herşeyin dizgini onun elinde; herşeyin anahtarı kabzasında, herşeyin nasiyesini tutuyor; bir iş bir işe mani olmuyor. Bütün eşyada, bütün halleriyle ve vaziyetleriyle bir anda tasarruf (idare) edebilir." Böyle acib bir hakikata nasıl inanılabilir? Müşahhas bir tek zât, nihayetsiz yerlerde, nihayetsiz işleri külfetsiz yapabilir mi?



Hadi bakim üniversite talebesi göster o muhtesem dehani. Bilmiyorsan erkek gibi (?) bilmiyorum de ayaklarimin altinda kivranmaktan belki kurtulursun..

Not: Cahil alim koye, durmadan benim arapca kelimeler sectigimden bahs ediyorsun. Sahte veli o kelimeler arapca degil OSMANLICA... 54 yasindasin ama bundan bile bir habersin.

AKP hakikda ne dedigimi cok iyi biliyorum sahte veli kolye, ama sen fitne, fesat yuvasu olan kalbinle, kohmus aklinla cevirip cevirip baska mana veriyorsun. Camuru miski amber deyip yüzüne gözüne durmadan sürüyorsun. Senin icine batmis oldugun o batakliktan cekip cirmayacam, tam aksine ayaklarim pislenmesin diye basina basip gececem...
Kolye bu aralar Mehdiler cogaldi? Yoksa sendemi onlardan birisin ?
düsün kahkaha kahkaha kahkaha


Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 26.04.2010 - 01:10 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 26.04.2010 - 01:02
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 

Değerli RAVDA yönetimi,

Artık bu yazıları okuyan her vatandaşın anlayacağı şekilde tam bir ruhsal sorunlu ve bununla birlikte hem yalancı, hem müfteri, hem üslubu feci bu VAHA isimli vatandaşın din diye rahatsız kişiliğinin oluşturduğu iğrenç hezeyanlara daha fazla müsaade etmeyeceksiniz diye düşünüyorum.

Özellikle son yazılarında ruhsal yapısını ve yalan söyleme durumunu ortaya çıkardığım için artık bu sorunlu vatandaş iyice ne yapacağını şaşırmış durumda. Üstelik bu iğrenç halleri yaparken birde Allahın ayetlerini kullanıyor. Oysa ben onu iyiye ve güzele davet edip kötünün Allah katındaki halini apaçık anlatmaya çalışmıştım.

Sizlerden ricam ya bu vatandaşın akıl mantık ve ahlak sınırları içinde yazı yazması için kendisini ikaz ediniz yada bu sitenin edep erkanına uymayan düşük ve her anlamda akıl mantık, bilgi ve ilimden uzak yazılarına artık müsaade etmeyiniz.

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM kelamını bu vatandaşımıza kıyamete kadar görevli varlık başka türlü öğretmiş meğer. Fakat sanırım sizin buna değilde alemlerin Rabbinin öğrettiğini duymaya ve öğrenmeye ihtiyacınız vardır. Benim ve herkesin olduğu gibi.

Şu son yazısına ve buna istinaden yazdığı benim yazıma bakmanız bu kişinin ne yapmaya çalıştığını anlatmak açısından sanırım fazlasıyla yeterli olacaktır.

Değerli RAVDA yönetimindeki kardeşlerim, VAHA kardeşimizin nereli olduğunu bilmiyorum ama. Bir terapi olarak verdiğim aşağıdaki linke lütfen müsaade ediniz. Sanırım ruhsal hali nedeniyle oldukça yararlı olacaktır. Şüphesiz Allahın aleminde hiç bir şey boşuna değildir.
Diyeceksinizki Kolye kardeş bu sana yakıştımı ?
Vereceğim misali okuyunca bu son hale ne kadar uyduğuna inanın sizde onay vereceksiniz.

Zamanın birinde Anadoluda bir Hakdostunun yanına mürid olarak girmeye çalışan bir adam o Hak dostunun kendisinden yapılması gereken işleri her söylediğinde bir mazeret bulup ya çoğunu yerine getirmez yada eksik yapar ve hem yalanla hem mübalağayla bambaşka bir yol tutar.

O hak dostu bu müridine rüyasında görünüp şu dörtlüğü söyler. Tam olarak aklımda kalmadığı için bir kaç kelimeyi eş değerde kelimeler olarak yazmış olabilirim. Allahın affına sığınarak yinede veriyorum.

Rahat nedir terketmedi
Bırakmadı yatak döşek
Her şeye bir bahane buldu
Akıllanmaz şaşkın köçek

Haşa ben ne bir veliyim nede bir vazifem var fakat Allah huzurunda bu tip ibretler çok yaşanıyor.

http://www.zaplat.com/video/turkiye_videolari/18796/Murat_Bal_ve_Cilgin_K%C3%B6cekler


Kalın sağlıcakla....



Te$ekkürler


Bu mesaj 3 kez ve en son kolye7 tarafından 26.04.2010 - 13:46 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 26.04.2010 - 08:32
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Selam ve Selamet MÜSLÜMANLARIN MANEVI KALELERINI KORUYANLAR ÜSTÜNE OLSUN.


Sahte alim Kolye, en sonunda tokatlarini acisini hisettin ve IMDAT diye bagiriyorsun. Sahte Pehlivan Kahkahalarin acilara döndü, gücün yetmeyincede utanmadan bagirip sikayet ediyorsun.

Ya aklini basina alir Halis Müslümanlari zehirli fikirlerinle, zehirlemekten vazgecersin yada ben zehirli fikirlerime kendime sakliyorum kimseye ilan etmeyecem der kösene oturur malum gün gelene kadar beklersin.
Eger bunlarin hic birini yapmaz yok ben zehirlemeye devam edecem dersen! Sundan hic süphen olmasin, o müleves fikirlerini, zehirli ilmini sana geri döndürecem ALLAH'IN IZNIYLE

Yukarda bir sürü sacmalik yazmissin, alim (kendince alim) kisvesinden cikip sarlatanlik yapmaya baslamisin. Bakalim bu yalanlarin ne kadar dogru..

Kirmisi yazilar Cahil Alim Kolyeye aittir.

Dailer bahane ve bir vasıta yani. Yoksa ülkemde cirit atan ve benimde bunca emek sarfetmeme neden olan konuları kendim ortaya atıp kendim cevaplamam mümkün olmazdı, mantıklıda olmazdı. Bilmem anlatabiliyormuyum ?

Yani kolye sunu demek istiyorsun: Ben kendi hezeyanlarim ve Islam kalalarina saldirilarim icin bir sebeb ariyorudum. Bu fikirlerimi yazmak icin Islam Kalalari etrafinda saf tutan Temiz fikirli, Halis niyetli Müslümanlari kullanmam gerekiyor. Onlar benim fikirlerimin yanlisligini isbat etsede benim icin bir önemi yok. Asil önemli olan benim onlari kullanarak ve onlara cevap veriyor gibi yaparak Zehirli fikirlerim ve Kokmus düsüncelerimle onlarin icine süphe atmak, yegane niyetim ve gayem bu ve bu yolda her kesi kullanmak benim icin mubah.....

Fıtratları bozulmuş, vicdanları çürümüş şarlatan münafıklar, dessas zındıklar gibi ellerine geçmeyen hidayetten halkları aldatıp çevirmek, hile edip o zindiklar adina Müslümanlari hidayetten döndürmek mi istiyorsun ki, utanmadan hicbir kötü niyet beslemeden senin yazlarina karsi cevap veren Masumlari Mü'minleri kulanarak fikirlerini yaymaya calisiyorsun yaziklar olsun sana cahil alim kolye...


Müslümanlara karsi mürtedane mücadele edip dessas zehirli fikirlerini ki; saf kalpli müslümanlara hucum etmek icin ve bu yolda her silahi kullanmayi mübah görmek, hatta sorularina kati ve mantiki cevap veren onalarca temiz niyetli insanlari utanmadan, sikilmadan kullanmak mi istiyorsun? Iste bunu sana yaptirtmazlar. Cünki; Mevlana’nin dedigi gibi düsünürler. YANI LAFA BAKARIM LAFMI DIYE. BIDE KONUSANA BAKRIM ADAMMI DIYE.


Kolye demis: Ezanın türkçe okunması devrimler sırasında haddi aşan fakat içinde kötülük olmayan istisna hallerden biridir. Maksat arapçılığın mahvettiği Osmanlının evlatlarını yine aynı uçuruma yuvarlanmasını önlemekten başka hiç bir şey değildir çünkü.


Ey "sadık ahmak" Ey sarhoş hamiyet-füruş! ıtlakına mâsadak bîçare ülema-üs sû' veya meczub, akılsız, cahil Kolye! Hakikat-ı kâinat içinde kökü yerleşmiş ve hakaik-i kâinata kökler salmış olan Şecere-i Tûbâ-i İslâmiyet; mevhum, muvakkat, cüz'î, hususî, menfî, belki esassız, garazkâr, zulümkâr, zulmanî Milliyet toprağına dikilmez! Onu oraya dikmeye çalışman, ahmakane ve tahribkârane, bid'akârane bir teşebbüstür.
Milliyetcilik maskesi altinda müslümanlari bir birine baglayan kardeslik baglarini kesmeye calistin ama malesef muvafak olamadin. Senin gibi meczublarin, kainatlari bir birine baglayan bu Islami kardeslik baglarini koparmaya muvafak olamaz ve olamayacaksiniz.
Evet hakkı tanıyan, hakkın hatırını hiçbir hatıra feda etmez. Zira, hakkın hatırı âlîdir. Hiçbir hatıra feda edilmemek gerektir. Fakat şu hüsn-ü zannımızı kabul etmeyen. Kolye gibi bir müfside, bir dessasa hüsn-ü zan ile bakamayiz..


Kolye son yazdiginda demis: Haşa ben ne bir veliyim nede bir vazifem var fakat Allah huzurunda bu tip ibretler çok yaşanıyor.

Simkik Sahte veli kolyenin kendisini nasil bir veli ve alim oldugunu ve bu sarlatanliklarini Ayetler ile isbat etmeye calistigini daha önceki yazlarina bakip görecegiz.

12.04. Kolye daha önce demis ki. Yasamin her bölümünde ilim küpü oldugunu, insanin ruhunu okudugunu, dini yönde sahip oldugunu mevkiyi … tam bir toplum bilimcisi oldugunuz ve bir cok özellige sahip oldugunuz…
Bu ülkenin en seckin ve taninmis gazetelrine yazilarinizi gönderdigini, onlardan sayisiz taktir aldigini… ve o seckin insanlar ve gazetelerinden ve internet sayfalarindan teklifler aldigini yazmis.
Kolye diyor : Şimdi bunca emek sarfettiğim ilim ve bilgi ile donatılmış bu yazılara bu şekilde bakıldığında kabul edersinizki hiç bir yere varmak mümkün değildir

14.04. ALLAH YOLUNDA ALİMLER KİMLERDİR ??

Tabi ki Kuran'ı zamana göre tevil edenlerin mutlakki ehil kişiler olması gerekir. Yoksa şikayetlerde bulunduğunuz konular dahil sayısız yanlışlarla kaş yapayım denirken göz çıkartılması işten bile değildir.
Efendimiz "ALİMLER BENİM VARİSİMDİR" diyor. Çok doğru. Fakat söylediğim gibi ALİM sözlerinden çoğunluğun anladığı zümreyi kastetmiyor. Peki neyi kastediyor onuda anlatmaya çalışalım.
Özellikle iki ayetde uyulması gereken Allah yolunun alimleri şöyle tanımlanıyor.



Bu yazdiklariyla aslinda kendisini tanimlamaya calisiyor. Yazinin bir kismini aldim devaminda bir sürü sarlatanlikla ve bu hezeyan fikirlerini bir de utanmadan ayetlerle süslemekle sözde kendisini isbatta calisiyor.

17.04..Kolye demis: Ne diyor bir hadisi şerifte Efendimiz "Ümmetim benden sonra yetmişüç fırkaya bölünür. bir teki hariç mütebakisi cehennemliktir"Allah yolu akıl, gönül ilim ve bilgi gerektirir.

isine gelen hadisleri kabul, isine gelmeyen hadisleri red eden ve bu hadisleride kendisine göre yorumlayan sarlatandan ne beklenir.


Simdikde hasa ben veli ve alim degilim diyor. Tabiki degilsin sarlatan ama daha önce böyle demiyordun.

dessas M.Kemalin evliyasi kolye, veya ehl-i dalaletin propagandacılarına veya şeytanın şakirdlerine deyeriz ki:

Ey Müslüman Kardeslerim: Böyle Kolye gibi, hilebaz şarlatanları insan sayıp desiselerinden, inkârlarından müteessir olarak fütur getirmeyin. Belki daha ziyade gayret edin. Çünki onlar kendi nefislerine hile ederler, kendilerine zarar ederler ve onların fenalıkta muvaffakıyetleri muvakkattır ve istidracdır, (Hakki ve hakiki degeri olmadigi halde ve kabiliyetsizligine ragmen bir kimsenin cesitli nimetlere sahip olmasi ve bu sebeble küfür ve isyana devam etmesi ile azab ve gazab-i Ilahiyeye yaklasma hali) bir mekr-i İlahîdir.

17.04..Kolye demis: Oniki tane imam var. Hepsi peygamber soyundan olan. Bunların haricinde mezhep liderlerinede imam deniyor. Fakat bunlar VELİ anlamında imam değildir. RUHBAN dır. Ve Abbasi zalimlerince vede öldükten sonra mezhep denen aykırılığın liderleri seçilmişlerdir. Münazarat ( 15 )

Edeb sizlik edip millyonlarca Müslümanin tabi oldugu MEZHEP IMAMLARINA ruhban (papaz) lara benzetip bide Ayetle isbatina giriyorsun mezhepsiz zalim utan biraz.
Halbuki senin gibi bir kısım ehl-i dalalet, zaruriyat-ı diniyeyi terk ve tağyir etmek istiyorlar. "Onlardan daha iyiyiz" deseler, mes'eleleri tamam olmuyor. Çünki müçtehidîn, nazariyata ve kat'î olmayan teferruata karışabilirler. Halbuki senin gibi bazi mezhebsiz ehl-i dalalet, zaruriyat-ı diniyede dahi fikirlerini karıştırmak ve kabil-i tebdil olmayan mesaili degistirmek ve kat'î erkân-ı İslâmiyeye karşı gelmek istediklerinden; elbette zaruriyat-ı diniyenin hameleleri ve direkleri olan müçtehidîn-i izamı ilişecekler. Heyhat! Değil bunlar gibi insan suretindeki hayvanlar, belki hakikî insanlar ve hakikî insanların en kâmilleri olan evliyanın büyükleri; mezhep imamlarina hürmetsizlik etmezler.
Kolye Sen kim oluyorsun hadsiz mertebe haddinden gecip mezhep imamlarina hürmetsizlik ediyorsun, haddini bil kendine gel, edebini takin.


Utan maz ve arlanmaz sarlatan kolyenin EBU HUREYRE (RA) hakkinda söyledikleri

17.04..kolye utanmadan arlanmadan demis: EBU HUREYRE dediğin adı üzerinde KEDİ BABASI. Efendimizin sağlığında o kadar sülük gibi etrafında dolaşırmış ki Efendimiz artık bu halden sıkılıp onun gerçek yüzünüde bildiği için YA EBU HÜREYRE BİRAZ SEYREK GELDE SENİ ÖZLEYELİM demiştir.
Bu çok sevdiğin ve sizin gibilerin aynası olan zat. Daha sonra Peygamber soyunun düşmanı olan Muaviyenin yanına katılmıştır. Kendisine neden Hz.Alinin yanında olmadığı sorulunca ALİ İLE İBADET TAMAM, OYSA MUAVİYENİN SOFRASI ZİYADE YAĞLI demiştir.

Bilmem anlatabildimmi ???


utanmaz sarlatan kolye sen öyle hakeretlere layiksinki malesef terbiyem musade etmiyor. Hasa sümme hasa Ashabi güzinin degerli bir SAHSIYETI OLAN EBU HUREYREYE HASA SÜMME HASA SÜLÜK DEMEN VE ONU YAGCILIK GIBI SENIN SAHIP OLDUGUN BAZI ADI SIFATLARLA TESMIYE ETMEK KADAR ASALIK BIRISIN.
EVET O RESULLULLAH'IN HIZMETKARIYDI AMA SEN EBU HUREYRENIN ITI BILE OLAMAZSIN ASALIK



SIMDIK ESFELI SAFILIN BATAKLIGINDAN RAVDA YÖNETIMINE BAGIRIYORSUN BENI KURTARIN VAHA'NIN ELINDEN DIYE BAGIR BAGIRA BILDIGIN KADAR SARLATAN SEYTAN



Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 26.04.2010 - 19:07 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 26.04.2010 - 16:38
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Değerli RAVDA yönetimi

VAHA adlı islam adına sözde ilim ve bilgi sahibiyim diye küfür, hakaret, yalan, iftira ile harmanlayıp içinede onbeş yirmi arapça hakaret ve hak kelamı katıp ortaya akıl almaz iğrenç hezeyanalar döken bu ruhsal problemli vatandaşımıza hitaben yazdığım ve burada tüm kardeşlerimizinde ibretle okumasını istediğim bu satırlarıda lütfen silmeyiniz.

Ben diyorum ki ŞİMDİYE KADAR YAZDIKLARIM İÇİNDE ALLAHIN HÜKMÜNE UYMAYAN, YALAN, SAPTIRMA, İFTİRA İÇEREN BİR TEK KELİMEM DAHİ VARSA ALLAHIN TÜM LANETİ BENİM ÜZERİME OLSUN.

Yalanlarını ve iftiralarını, saptırmalarınıdefalarca gösterdiğim halde bu vatandaşımızın gösterdiği akıl almaz aymazlığa dehşetle bakıyorum doğrusu.

Ve ekliyorum mübahele ayetinden köşe bucak kaçıp şahsıma karşı yalanın, iftiranın, hakaretin, saptırmanın her türlüsünü söylediğini defalarca söylediğim Vaha vatandaşımızda aynı laneti kendi için yapsın. Tabi burada milleti aptal yerine koyup yine KÖÇEKLİK yapmayacaksa.

Son yazısınıda tümü öncekiler gibi ruhsal sorun, yalan, iftira saptırma ve burcu burcu din adına cehalet kokuyor.
Öyle berbat kokular geliyorki bu yazılardan. Bunların hepsini benim yazdıklarım haykıra haykıra yalanlıyor. Bakar ve incelerseniz görürsünüz.

Bu son hezeyan yığınından yalnızca daha önce değinmediğimi düşündüğüm bir kaç noktaya değineceğim. Diğerleri yazılarımda var ve defalarca var.

*Ebu Hureyre için yazdıklarımı anlayabilmen için, tarihi gerçek kaynaklarından öğrenmen gerekiyor. Yoksa senin kafanın mimarı Peygamber evladının katillerinden öğrenirsen adama TEZEĞİ, ÜZÜMLÜ KEK diye ikram ederler sende pazarlamasını yaparsın burada yaptığın gibi.

*Behey Emevi tezeğini nimet diye hazmetmiş zavallı İstiklala savaşı verilirken ezanlar tüm dünyada arapça okunuyordu hangi haçlı arapça ezan okunuyor diye islam coğrafyası üzerine kazuratlarını boşaltmaktan vazgeçti ?
Şekil ve biçimciliğin içine öyle gömülmüşsünki, ezanın türkçe okunuşundaki hatayo o kadar güzel izah etmeme rağmen gözü dönmüş sırtlan bilinçsizliğinde bu beyninin almadığı akıl dolu yazıya saldırıyorsun.

*Behey arapçılıkla kafayı yemiş zavallı. Arapça okumak mariefet olsa araplar ihya olurdu. Fakat cümle arapların kanına kadar haçlılar sömürüyor. Değil islamı gereği gibi anlamak daha aralarında biel bir birlik yok.
Osmanlıyıda onlara benzemeye çalışmak mahvetti, yıktı.

*Burada bir sürü arapça kelime ile yalan, hakaret ve saptırmalarını bulamaçlayıp, hezeyanlar yağdırman senin ne bilgi sahibi nede ilim sahibi olduğunu gösterir. Olsa olsa arapça zırvalayan, sayıklayan kapkara bir cahil olduğunu ispat etmiş olursun.

*Behey din adına katran karası cahil. Kendim için AYNEL YAKİN dedim. Ve en son yazımdada bütün izahlarıma rağmen haşa kendimi veli ilan etmek ve kendimi vazifeli ilan etmek gibi bir iddiam asla olamaz dedim. Fakat arapça küfür, hakaret ve yalandan baişka hiç bir şey bilmediğin ve öğrenmediğin için kendimi evliya ilan ettiğimi söyleyecek kadar iğrenç, aşağılık bir iftira ve yalan iddiayı utanmadan sıkılmadan ortaya atıyorsun.

*Efendimiz hangi mezheptendi behey çok bilmiş ? Ya dört halife ? Neden 130 yıl sonra ve ABBASİ ZALİMLERİNCE ilan edildi mezhepler. Üstelik saygılı olduğumu ve hesabı Allahın göreceğini söylediğim halde neden eşeliyorsun. Çok temiz maksatlar için olmalı. Allah dinde ruhbanlarda yok diyor dinde ama herkese fırsat veriyor. Çünkü dönüş Allaha ve hesabı görecek olanda o. Sen FIRKALARLA İLGİLİ ayetler sözümü yanlış anlayıp FIKRA KİTABI okuyor olmayasın ?

*Vahanın elinden kurtarın diye yalvarıyorum ha. Yüzlerce yalanla ve KÖÇEK gibi kıvıra kıvıra mücadeleyi kazandın gibi son derece cahilane ve zavallı bir hisle avunma yolunu tuttun anlaşılan. Aynen devam et.
Anlaşılan rezil olmaktan büyük zevk alıyorsun. Ruhsal halinede yakışıyor doğrusu.
Eh bizde senin isteğini büyük bir zevkle yerine getiririz. Yeterki RAVDA yönetimi müsaade etsin.

YAZDIKLARIN ORTADA HEPSİ BURCU BURCU YALAN, RUHSAL BOZUKLUK, İFTİRA İLİMSİZLİK, BİLGİSİZLİK, SAYGISIZLIK, KÜSTAHLIK VE KÜFÜR KOKUYOR.

ŞAYET BUNLAR BİR BAŞARIYSA SENİ İLK BEN TÜM YÜREĞİMLE KUTLUYORUM.

VE SANA ÖNCEKİ YAZIMDA HEDİYE ETMİŞ OLDUĞUM KÖÇEKÇEYİ ONBEŞ YİRMİ DEFA KULAKLIKLA DİNLE RAHATLAYACAKSIN DİYE GARANTİ VERİYORUM. BELKİ DEDİKLERİMİ YAPARSAN BUNDAN SONRA DAHA AZ SALLAYIP DAHA AZ İĞRENÇ HATALAR YAPARSIN.

http://www.zaplat.com/video/turkiye_videolari/18796/Murat_Bal_ve_Cilgin_K%C3%B6cekler

HAKSIZLIK, YALAN, VE İFTİRA İHTİVA EDEN SÖZLER SAHİBİNİNDİR. SAHİBİNİN AYNASI, KİMLİĞİDİR.

Kalın sağlıcakla....





Güle Güle Güle Güle


Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 26.04.2010 - 21:11 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 26.04.2010 - 21:09
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Kolye denen sarlatan öncelikle sahsima istedigin kadar saldir umurumda degil... Bana hakaretmi ediyorsun umurumda degil... bana cahilmi diyorsun umurumda degil yani sahsimla alakali nedersen ilgilenmiyorum. nedenine gelince, Cünki: seni adam yerine koymuyorum ve ehemiyet vermiyorum.
Ama Sahabeye, Mezhep imamlarina, Müslümanlarin kardeslik duygularina yalan iftiralarinla aki kara göstermene asla musade etmem, millyonlarin baglandigi hakikatlara hakaret emene asla göz yummam. Onlara attigin camurunu sana tekrar yediririm bunu bil ve öyle yaz ve hattini bilerek yaz...

Sarlatan daha öncede söyledim yazdiklarimin aralarinda anlamadigin o kelimeler Arapca degil Osmanlica 54 yasinda oldugun halde bunu anlamayacak kadar cahilsin.. üc maymun gibi (görmedim,duymadim, bilmiyoru) oynamayi birak. sen aslinda ilim fukarasi cehalet zengini sarlatanin tekisin. Kendi yazdiklarindan baska dogru bilmeyen bedevilerin bedevisi zavalli birisin.
Birazdan kimin kime iftira attigini, kimin yalan yazdigini terar yazacam senin anlaman icin degil taki baskalari senin nekadar sahtekar, iftiraci, yalanci birisi oldugunu bilsin, maske arkasindaki gercek cirkin yüzünü görsün.
BENI DURMADAN RAVDA YÖNETICILERINE SIKAYET EDIYORSUN. BENI VAHA'IN ELINDEN KURTARIN DIYE BAS BAS BAGIRIYORSUN. SON VURDUGUM TAKATIN TESIRI BAYA HIS ETMISSIN BAYA BI SERT VURMUSUM ACIDIM HALINE AMA SARLATAN kolye SEN CAMURA IYICE BATTIN SESIN COK ASADIGIDAN GELIYOR ONUN ICIN KIMSE DUYMUYOR SENI


Kirmizi yazlar sarlatan ilim fukarasi cehalet zengini kolye denen sahsiyete aittir.


Sarlatan kolye demis: Artık bu yazıları okuyan her vatandaşın anlayacağı şekilde tam bir ruhsal sorunlu ve bununla birlikte hem yalancı, hem müfteri, hem üslubu feci bu VAHA isimli vatandaşın din diye rahatsız kişiliğinin oluşturduğu iğrenç hezeyanlara daha fazla müsaade etmeyeceksiniz diye düşünüyorum.

Son bir kac hafta icin de kolye denen sarlatanin yazilarini ve benim ona verdigim cevaplari okuyun lüften. Kimin ne mal oldugunu anlayacaksinizdir.

Fitrati bozuk Kolye demis: Yalanlarını ve iftiralarını, saptırmalarınıdefalarca gösterdiğim halde bu vatandaşımızın gösterdiği akıl almaz aymazlığa dehşetle bakıyorum doğrusu.

Ey sarhoş hamiyet-füruş kolye! Sana verdigim cevablarin yalan olduguna dair birtane örnek getir.


Bedbaht kolye demis:
Sizlerden ricam ya bu vatandaşın akıl mantık ve ahlak sınırları içinde yazı yazması için kendisini ikaz ediniz yada bu sitenin edep erkanına uymayan düşük ve her anlamda akıl mantık, bilgi ve ilimden uzak yazılarına artık müsaade etmeyiniz.


Ahlaksizin kim oldugunu birazdan yine senin ahlaksiz yazilarindan görcegiz.


cahil alim kör ahmak kolye demis: 17.04..Kolye demis: Oniki tane imam var. Hepsi peygamber soyundan olan. Bunların haricinde mezhep liderlerinede imam deniyor. Fakat bunlar VELİ anlamında imam değildir. RUHBAN dır. Ve Abbasi zalimlerince vede öldükten sonra mezhep denen aykırılığın liderleri seçilmişlerdir. Münazarat ( 15 )

YÜZ MILLIYONLARCA INSANIN O MEZHEP IMAMLARIN HAK VE HAKIKAT OLAN GÖRÜSLERIYLE AMEL ETMIS VE HALA EDIYOR VE KIYAMETE KADAR DA EDECEK.
Ey ahmak-u hukamadan sukut eden dessas ahmak kolye, Mezhep imamlarina papaz yakistirmasini yapacaksin bide kendince Ayetten delil getiriceksin ve onlara hakaretlerin en alcagini yapcaksin ve onlara tabi olan yüz millyonlarca müslümana cahil muamelesi yapacaksin ve kimsede sana birsey demeyecek öylemi ahmak mezhepsiz sarlatan. Bu konu üzerine yazdigim cevaplar hakaret degildi ama masken düsütügü icin cirkin yüzüne ayneyi tuttum, Simdik ayneyi tutmam hakeretmi oldu beyinsin mahluk.


Camur batakliginda olan kolye demis :Ebu Hureyre için yazdıklarımı anlayabilmen için, tarihi gerçek kaynaklarından öğrenmen gerekiyor. Yoksa senin kafanın mimarı Peygamber evladının katillerinden öğrenirsen adama TEZEĞİ, ÜZÜMLÜ KEK diye ikram ederler sende pazarlamasını yaparsın burada yaptığın gibi.

O okudugun kitaplari getir ve o kitaplarin tam tersini yazan kitaplarida, kulaktan dolma bilgilerle bi yere varamazsin cahil ahmak.

17.04..kolye utanmadan arlanmadan demis: EBU HUREYRE dediğin adı üzerinde KEDİ BABASI. Efendimizin sağlığında o kadar sülük gibi etrafında dolaşırmış ki Efendimiz artık bu halden sıkılıp onun gerçek yüzünüde bildiği için YA EBU HÜREYRE BİRAZ SEYREK GELDE SENİ ÖZLEYELİM demiştir.

Eger SEN RESULULLAH EFENDIMIZIN (A S M) EBU HUREYREYE (RA) SÖYLEDIGI BU SÖZÜNE DAIR DELIL GETIRMEZSEN ASAGILARIN ASAGISI, AYNI ZAMANDA ALCAK, ADI, MÜFTERI sin Resulullah Efendimizin sölemedigi bir sözü O söylüyormus gibi yazman senin nekadar iftiraci asagilarin asagisi bir mahluk oldugunu gösteriyor.
iste eger ben bu sarlatana hakaret ediyorsam bunlardan dolayidir. Bu öyle bir alcak adi bir mahluk ki; EBU HUREYRE GIBI BIR MÜMTAZ SAHSIYETE SÜLÜK DIYECEK KADAR HATTINI ASMIS. adi mahluk sarlatan seytan, vicdansiz alcakgin tekidir.
kolye bu sözün EFENDIMIZ MUHAMMED (A S M) olduguna dair delil getir. Delil getirki serefini kurtar.

Dessas sarlatan kolye demis: Bu çok sevdiğin ve sizin gibilerin aynası olan zat (kasd ettigi zat EBU HUREYRE (RA) ). Daha sonra Peygamber soyunun düşmanı olan Muaviyenin yanına katılmıştır. Kendisine neden Hz.Alinin yanında olmadığı sorulunca ALİ İLE İBADET TAMAM, OYSA MUAVİYENİN SOFRASI ZİYADE YAĞLI demiştir.

Bilmem anlatabildimmi ???


Cok iyi anlattin asalik mahluk. Peki buna ne diyeceksin simdi!

17.04..Kolye demis: Ne diyor bir hadisi şerifte Efendimiz "Ümmetim benden sonra yetmişüç fırkaya bölünür. bir teki hariç mütebakisi cehennemliktir"Allah yolu akıl, gönül ilim ve bilgi gerektirir.

Bu hadisin ravisini de söyle asagilarin asagisi ahmak kolye, söyleki ne kadar iki yüzlü dessas birisi oldugun anlasilsin. Ama sen zahmet etme ben senin icin söyleyim.

2640- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Yahudiler yetmiş bir veya yetmiş iki fırkaya ayrıldılar Hıristiyanlar da bir o kadar... Benim ümmetim ise yetmiş üç fırkaya ayrılacaktır.” (İbn Mâce, Fiten: 17; Ebû davud, Sünnet: 1) Bir baska rivayettede bu Hadisi Hz. Muaviye nakl etmistir.

Müseylime misal Kolye, hem bu iki (Hz. Ebu Hureyre ve Hz. Muaviye) hasa sümme hasa..hakaret edeceksin, yalanci, fitne ehli diyeceksin hemde O'nlardan Hadis nakl edecesin. Iste sen böyle adi bir mahluksun. Bundan dolayi sana nekadar hakaret etsem azdir ahmak kolye...



Ebu Said ve Enes (radıyALLAHu anhüma) anlatıyorlar:

"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:

Ümmetimde ihtilaf ve ayrılıklar meydana gelecek, (Onlardan) bir grup lafıyla güzel, ameliyle kötü olacak. Bunlar Kur'ân'ı okuyacaklar, ancak köprücük kemiklerinden aşağı geçmeyecek. Bunlar, dinden tıpkı okun avu delip geçmesi gibi çıkarlar. Onlar, ok kirişine dönmedikçe bir daha dine geri gelmezler. Bunlar mahlukatın en şeriridir.

bidat düskünü kör ahmak kolye bu hadisi anladinmi?
ABDULLAH ibni SEBE'in talebesi Kolye ( Eshabı kiramı kötüleyenlerin ilki, Abdullah bin Sebe’serefsizidir. Bu kolye gibi ahmaklarda onun talebesidir.)

Ashâbıma sövmeyiniz. Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, sizden biriniz Uhud dağı kadar altın infak etse, onların iki avuç veya bir avuç miktarındaki bağışına ulaşamaz '' (Müslim, Fedâilu's-Sahâbe, 54; Ebû Dâvûd, Sünnet, 11; Tirmizî, Menâkıb, 59; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 111, II).


Sarlatan mahluk sen kimsin? RAFIZIMISIN, SIA'MISIN NESIN? NASIL BIR AHMAK OLDUGUNU SÖYLE SANA ÖYLE HITAP EDIM ama bunu söyleyecek yürek yok sende ibni sebe'nin talabesi kim oldugunu söylemeye mangal gibi yürek gerek oda sende yok malesef...

Önceki yazimda degim gibi: Camuru miski amber deyip yüzüne gözüne durmadan sürüyorsun. Senin icine batmis oldugun o batakliktan cekip cirmayacam, tam aksine ayaklarim pislenmesin diye basina basip gececem...

Not: Kolye sana tokat vurmaktan avuclarimin ici ariyor. Bundan sonra kamcim ile terbiye edecem senikahkaha kahkaha
bagir bagira bildigin kadar. Ama sunu iyi bil icinde bulundugun o kuyudan kimse seni ne duyacak nede yardimina kosacak, o pis, mülevves, kokmus fikirlerin icinde cirpinip duracaksin...

Ekleme Tarihi: 27.04.2010 - 03:57
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

Değerli RAVDA yönetimi, madem bu VAHA adlı artık kesinlikle ağır ruh hastası olduğu besbelli olan vatandaşın iftira veyalanlarını ve hakaretlerini silmiyorsunuz. O zaman benim onun iğrenç döküntülerine vereceğim akıl ve gerçeklerle donanmış bu yazımada lütfen dokunmayınız.

Dokunmayınız ki ruh ve kişilik hali feci bir hale gelmiş bu zavallının nasıl din ve iman konusunda ortalığı mahvettiğini bu yazıları okuyan tüm kardeşlerimiz ibretle görüp düşünebilsinler.

Aslında bu başlığın sahibi DAİ fakat her ne hikmetse ortaya bir VAHA çıkıverdi ve eskiden sicili zaten malum olan DAİ dışında bir kişilikmişte sanki başka insanlarda beni yanlış buluyorlarmış gibi bir samimiyetsizliğin ortaya konulduğunu düşünüyorum. Şüphesiz en doğrusunu bilen Allahtır. Fakat çok zayıf bir ihtimalle bu iki isim aynı şahıs bile olmasa farkeden bir şey yok. Çünkü aynı kalıptan çıkmış kadar tıpa tıp birbirine benziyor herşeyleri.

Yani benim "VAH DAYI VAH" diye bu iki ismi birleştirerek yaptığım birleşik ismin boşa olmadığı kanaatindeyim.
Malum kişinin ruhsal halini birde bu yönden düşünmemiz gerekiyor diye düşünüyorum.

Bu iki ismin yani DAİ ve VAHA'nın müthiş bir ortak tepkilerini bu anlamda vermeden geçemeyeceğim. Her ikiside ben ne zaman MÜBAHELE AYETİne davet etsem, adını bile etmeden başka kıvır zıvır alakasız konuları ve hakaretleri, iftiraları devreye sokuyorlar. Ne kadar ilginç değilmi ? Kendine güveniyorsan neden korkuyorsun YALANCIYA ALLAHIN LANETİNİ davetden.

Allah'ın Veli kulu Yunus Emre de benim gibi yaşadığı süreçte pek çok ağır ruhu kararmış cahilin din adına ortaya attığı akıl almaz hezeyanlarla, saldırılarla oldukça çok uğraşmış olmalı ki şu aşağıda verdiğim nefesi yazıvermiş.

Tabiki Yunus Emre'nin hepimizden farkı onun bir veli olması. Ve asla kendi nefsinden değil Allah'ın gönlüne verdiklerini yansıtmış olduğunu çok iyi biliyor olmamız gerekiyor.
YANİ SÖYLEYEN YUNUS'TUR FAKAT SÖYLETEN ALLAH......

Bu nefesin önce orjinalini ve sonrada bugünki dilde anlamını veriyorum.

Işksızlara virme ögüt ögüdünden alur degül
Işksız Adem hayvan olur hayvan ögüt bilür degül

Boz yapalak devlengice emek yime erte gice
Anun işi gözsepekdür salup ördek alur degül

Şah balaban şahin togan zihî ögmiş anı ögen
Togan za’if olurısa toganlıkdan kalur degül

Kara taşa su koyarsan elli yıl ısladurısan
Hemen taş gine bayagı hünerli taş olur degül

Yunus olma cahillerden ırak olma ehillerden
Câhil ne var mümin ise Câhıllıkdan kalur degül

----------------------------------

Günümüz Türkçe’siyle:

Aşksızlara öğüt verme,onlar öğütten alacak (çapta)değildirler.
Aşksız insan hayvana benzer,hayvan da zaten öğütten anlamaz.

Boz tüylü çaylak için gece-gündüz emek verme.
Onun işi köstebekledir,bırakıp ördek olacak değildir.

Büyük şahin, doğan kuşlarını ne hoş övmüş övenler
Doğan kuşu zayıf da olsa doğan olma özelliğini kaybedecek değildir.

Kara bir taşa su koysan ve elli yıl ıslatıp suyla bekletsen dahi
Yinede o sıradan bir taştır,mücevher kıymetinde olması beklenemez.

Yunus,cahillerden olma ve işi bilen kişilere uzak olma.
Cahil mümin de olsa cahilliğinden yine geri kalmaz.
----------------------------

Yunus Emrenin bu nefesi benim Vaha gibi insanlarla neden pek muhatap olmak istemediğiminde apaçık izahıdır. O nedenle Allahın bu sevgili kulunun bu nefesini çok iyi okuyup anlamaya çalışınız diyorum.

Şimdi gelelim bu din adına ve dünya adına tastamam katran karası cahilin akıl almaz hezeyanlarına ibret cevaplar vermeye.....

*Osmanlıca nedir a cehaletin evliyası. Onudamı bilmiyorsun. Ben öğreteyim sana. İçine arapçadan ve farsçadan çokça kelimenin dahil edildiği ve daha çok Osmanlı saray çevresinin ve seçkin tabakanın konuştuğu bir dildir. Yani sıradan halkın anlamadığı yapay bir konuşma dilidir. Yapısını daha çok Türkçe ve sonra Arapça ve Farsça kelimeler oluşturur.
Senin gibi cehaletin evliyalarının zannettiği gibi bizim atalarımızın icad ettiği kelimelerle oluşan bir dil falan değildir yani.
Daha öncede demiştim ya. Vaha adlı vatandaşımız iliklerine kadar kendini millete rezil etmeye karar vermiş diye.

Bunuda burada hem din hem dünya adına yırtına yırtına gerçekleştiriyor. Bende naçizane kendisini kırmayıp yardımcı olmaya çalışıyorum..

Üç maymun misalin yüzünden gülmekten kasıklarıma ağrılar girdi.
Behey şaşkın cahil benim ne olduğum bellide, sana sormalı affedersin, nazik yerin nerende acaba biliyormusun ? Ben bunu bile bildiğinden artık kuşkudayım.

*Bir adamı ancak adam olan adam yerine koyar. Sen beni adam yerine koysan ne oluuur koymasan ne olur ? Ebu Cehil senin yaptığından çok daha ağırını yapmıştı Allahın Resulüne. Ne oldu Efendimizin değerimi düştü ???

*Meğer ne kadar mükemmel anlayan bir kafacığın varmış Vaha. Mezhep meselesini o kadar açık ve net yazdım ki Allaha and olsun yeryüzünün en zihinsel problemlisi bile olsa artık ne demek istediğimi anlar ve senin gibi feci şekilde zırvalamazdı. Senin gözün Allahın hak olan tüm iradelerine yumulmuş, bende onları söylediğime göre gözlerini hiç yumma, faltaşı gibi gece gündüz açık kalsınlar emi ????

*Ne demeli Vaha bana öyle bir tokat vurdun ki ben bu tokatın tesiriyle gülme krizine girerken, sende kendi darbenin tesiriyle yere düşmüş ve apış arandan şaşkın şaşkın bana bakmakta ve her türlü yalanı, hakareti, iftirayı düşerken incinen nazik yerininde acısıyla olmalı haykırıp durmaktasın.

*
Alıntı
Ey sarhoş hamiyet-füruş kolye! Sana verdigim cevablarin yalan olduguna dair birtane örnek getir.



DEMİŞSİN İÇMEDEN KÖRKÜTÜK SARHOŞ VATANDAŞIM. HAY HAY HEMEN.....

BU İDDİAN...

Alıntı

Kolye AKP'i savundugumda nereden cikardin, bakiyorum benim adimada konusuyorsun.
Ben siyasetten pek fazla anlamam ve merakta etmem, 4 senede bir oyum var onu hangisi Islama daha yakinsa ona verir gerisiyle alakadar olmam. Malayani seylerle bosuna vakit harcamak fitratima ters düsüyor.



BUDA YALAN İDDİANIN CEVABI OLAN SENİN SÖZLERİN...

Alıntı


Allah'a binlerce sükürler olsun AKP bir cok ezberi bozdu ve bozuyor ve bozcakda, artik bu halk uyandi kimin yalanci, kimin fitneci, kimin darbeci, kimin gerici ve en önemlisi bütün bu korkulardan kimlerin nemalandigini ögrendi.
Not: Insaallah en yakin bir zamanda kalplerden uzak kanunla korunan o sahisdanda kurtuluruz.. amin............



Bu durumda senin apaçık bir AKP li olduğun belli olmuyormu ? Yani senin AKP li diye kabul edilebilmen için oy verirken video filmine alınman yada AKP milletvekili yada il veya ilçe teşkilatı üyesi olduğunu ispat etmemiz falanmı gerekiyor ???

Bu örneği daha başkalarınıda ilave ederek önceki yazımdada vermiştim ama demek ki Vaha vatandaşımız benimle uğraşayım derken Allah o fitne fesat ile uğraşan kafacığını biraz çalışmaz hale getirivermiş, karıştırıvermiş. Eh hak ile uğraşan yardım alır, fitne ile uğraşanda ahtapot gibi birbirine dolanır. Değilmi Vaha ???

*Benim sarhoş olduğumu nereden biliyorsun be cehaletin evliyası. Yoksa müneccim falanlıktamı var sende ?
Bak bana çok güzel bir arapça atasözü hatırlattın. Yeri gelmişken vereyim.

"KÜLLİ MÜNECCİMİN KEZZAP"

Yani şöyle diyor bu arapça atasözü "BÜTÜN FALCILAR YALANCIDIR"

*Arapça millete küfür, hakaret etmeyi, pislik atmayı öğreneceğine konuştuğun dili okuyup yazmayı öğrensen diyorum. Çünkü yazıların bir harika . Konuşma dilinde böyle ise VAH VAHA VAH.

Misal senin dediğin gibi "hattini" denmez . "haddini" denir. Bilmem anlatabiliyormuyum ?

*Mezhep imamlarına papaz diyen kim behey bilinçsiz müfteri ? Artık benim sözlerimi kafasıyla anlamakta zorlanıp başka bir organı ile anlamaya çalışan ruh hastası zavallı ? Mezhep imamlarının hiç biri Evliyadan değildir. Onlar kendilerini yetiştirmiş hoca, müftü gibi ruhban taifesinin en bilgili olan insanlarıdır yalnızca.
Benim maskem falan yok. Ortaya dökülen bir şey varsa oda senin din adına ne feci bir cehalet batağının içinde olduğundur.

Senin kafana göre mezhepsiz diye Efendimiz başta olmak üzere mezhepler ilan edilene kadar yaşayan tüm müslümanlar kafir öylemi ? Sen bu kafayla AllahA and olsun ancak cehennem ateşini kazanırsın.
Ebu hureyre için söylenen söze delil istemişsin. ALLAHIN LANETİ YALAN SÖYLEYENİN ÜZERİNE OLSUN. KABULMÜ ?

Peygamber evladının katli gerçek islam kaynaklarının eksikliği nedeniyle İslamın fırkalara bölünmesini hızlandırmış ve daha sonrada bilgi eksikliği mezhepleri getirmiştir.
Allahın bu hale nasıl baktığını anlamak istiyorsanız Irakın haline bir bakın.

PEYGAMBER EVLADINI KATLEDENLERİN VE ONLARIN PEŞLERİNDEN GİDENLERİN TORUNLARI İLE PEYGAMBER EVLADINI KORUYAMAYANLARIN TORUNLARI HAÇLI GÜDÜMÜNDE BİRBİRİNİ KESİP, PATLATIP YOK EDİYORLAR.

Ne dersin VAHA Allah mezheplere yani fırkalaşmaya giden yolu bu şekilde mükafatlandırıyormu sence ? Ne dersin ????

Ebu Hureyrenin bir hadisi rivayet etmesi onun için hiç bir iyi anlam ortaya koymaz, kötüde tabi. İşin yaşamsal yönüne bakmalı. Kaldı ki bu hadisi rivayet edenlerin sayısı çok fazla. Senin gösterdiğin gibi yalnızca Ebu Hureyre ile asla sınırlı değil. Kaldı ki o hadis senin buraya yazdığın şekildede değil.
Verdiğim linke bak hadisin aslını ve izahını göreceksin.

Verdiğim linkte nasıl bir dar alana ve bataklığa saplanıp kaldığınıda göreceksin.
Daha böyle pek çok bilgi kaynağı mevcut. Ben bunları zaten biliyorum fakat sizlerinde incelemesi için aktarıyorum.

http://forum.memurlar.net/topic.aspx?id=402139

Peygamber soyunun katillerinin öncüsüne, (HZ. MUAVİYE) demen yada böyle nakletmende senin islamı nereden öğrendiğini apaçık ortaya koyuyor. Herhalde Muaviye'ye Peygamber soyunu kurutmaya, yok etmeye çalıştığı için bu saygıyı gösteriyor olmalısın. Sana göre Sıffinde Hz. Ali bu zalimin kellesini çok sevdiği için almaya çalışmıştı. Evinde kurutulmuş olarak duvara aıp şükranla yadetmek için. Yada şöyle diyelim Muaviye Hz.Ali'ye kendisi Hz.Ali'den daha has bir müslüman olduğu için ve hatta Hz.Ali yanlış yolda olduğu için savaş açmış ve islama hizmet etmişti. Değilmi a islamın i sinden haberi olmayan küfürbaz, müfteri VAHA..... Senin SAHABE anlayışında işte buradaki örnek gibi TAM BİR FACİA.



Zaten ortaya koyduğun ruhsal ve ahlaki durumda bu savunduklarınla çok ama çok birbirine uyuyor, yakışıyor.

Efendimizden sonra binlerce yalan hadisle tanınmaz hale getirilmiş bir islam tarihinden nasıl bir belge istiyorsun ? Video yada noterden tasdikli bir belgemi bekliyorsun.
Bu sözler Hak dostlarından nakille bugüne taşınan islam tarihinin acı gerçeklerinden yalnızca bir kaçıdır.

Yalan hadis peşine bir kaç tanınmış isim rivayet ediyor diye gerçekmi olur ? HADİS YALANSA RİVAYET EDENİN GERÇEKLİĞİNİ KİM KANITLAYACAK ????

Bak ne diyor bir yalan hadis üreticisi zalim "BİR SÖZÜ ÇOK BEĞENDİĞİMDE HEMEN PEŞİNE BİR KAÇ RAVİDE TAKAR YAYARIM BU HADİSTİR DİYE."

İslam tarihi diye EMEVİ TEZEKLERİNE sarılırsan işte böyle Hak olan önüne konulduğunda ELEKTRİK VERİLMİŞ gibi zırvalamaya başlarsın. Şimdi ve daha önceleride yaptığın gibi.

*
Alıntı
17.04..Kolye demis: Ne diyor bir hadisi şerifte Efendimiz "Ümmetim benden sonra yetmişüç fırkaya bölünür. bir teki hariç mütebakisi cehennemliktir"Allah yolu akıl, gönül ilim ve bilgi gerektirir.

Bu hadisin ravisini de söyle asagilarin asagisi ahmak kolye, söyleki ne kadar iki yüzlü dessas birisi oldugun anlasilsin. Ama sen zahmet etme ben senin icin söyleyim.



Bu hadis aynı zamanda FIRKALARLA ilgili pek çok ayetinde Efendimizin dilinden izahı ve ortaya konulmasıdır. Bu hadisi şerifi inkar Allahın ayetlerini inkarla aynı anlamdadır.

Kafirin en alası olduğunu işte bu yukaradaki pisliğinle tastamam ortaya koydun Vaha. İslam ilede olumlu anlamda hiç bir bağlantın olmadığını tabi. FIRKALAR ile ilgili ayetleri yok sayanların alayı dinden imandan çıkmıştır.
Bunu ben söylemiyorum Kuran söylüyor. Yoksa sen Kuran yerine başka bir kitaba falanmı tabisin ????

Emevi zalimlerinin Sahabeden döneklik yapıp ihanet içine girenlerin foyası ortaya çıkmasın diye uydurttuğu yalanın en rezili hadis müsveddelerine ancak senin gibi dini zerre kadar anlamak nasip olmayanlar inanır.
O sahabe denilen insanların içinden Allah ve resulünün yolunda sadık olanlara dil uzatanların hepsi dinden çıkmıştır. Fakat aynı şekilde onların hepsini iyisi kötüsüyle bir tutup putlaştıranlarda aynı sonuca mahkümdur.

Bak o senin katran karası cehaletine uygun bir feci uydurma hadis yazayım sanada ne feci halde olduğunu belki anlarsın. "SAHABENİN ATLARININ NEFESLERİ DAHİ ONLARDAN SONRA GELENLERİN CÜMLESİNDEN ÜSTÜNDÜR"
Ne güzel değilmi Vaha ? Tam senin zihniyetine göre.....

Sahabe dediğimiz insanların önemli bir kesimi Efendimizden sonra fitneye düşmüş hatta peygamber evladına dahi savaş açmıştır. Bu zalim ve sapmışlara SAHABE demek beyinsizliğine saplanmış zavallıların Allah katında hallerine acırım. Çünkü MAZLUMLA ZALİMİ AYIRD EDEMEYENLERİN ALLAH İNDİNDE YERİ YOKTUR.

SEN İLKÖNCE SAHABE KELİMESİNİN ANLAMINI ÖĞREN SONRADA EĞRİYİ DOĞRUYU AYIRD ETMEDEN PUTLAŞTIRMANIN SENİ NASIL DİNSİZ, İMANSIZ YAPACAĞINI........

*Üslubununda artık neye benzediğini ben edebimden buraya yazamıyorum. Sen şayet müslümansan ben müjde veriyorum buradan yeryüzünde bir tek cehennem ehli kalmamıştır diye. İnsan öldürmek ve bunun gibi çok büyük işlememiş insanlar dışında tabi....
Şu konuşma üslübun tam anlamıyla islamın başına bela olmuş peygamber evladının katili EMEVİ üslubu.

*Defalarca benim annem babam HANEFİ mezhebinden ve ben gerçek islam tarihini öğrendikten sonra mezhepleri reddettim. Fakat tüm mezheplere saygılıyım. Çünkü Allah böyle istiyor dedim. Şu ortaya döktüğün pisliklere bir bakıver. Benim söylediklerimle hiç bir alakası varmı ???

*Vaha vatandaşımızın misali bana Yezid in bir işini hatırlatıyor. Hepiniz bilirsiniz ki Yezid peygamber soyuna en büyük katliamı yapan zalimdir. İşte bu zalim hani Efendimizin "Istanbul elbet bir gün fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutandır, onu fetheden asker ne güzel askerdir." hadisi var ya, o zalim haliyle Efendimizin methine mazhar olmak için İstanbulu fethetmeye bile kalkışmıştır bu kanlı zalim. Düşünebiliyormusunuz ?

İşte Vaha adlı vatandaşımızın din için burada ısrarla ve her türlü hakaret ve iftirayla ortaya koyduğu icraatle müslüman geçinmeside bir anlamda misalen Yezidin maksadı kadar akıl mantık ve Hakka uygundur diyorum. Daha fazla değil.

Ve yazımı bitirirken daha önceki iki yazımda vermiş olduğum KÖÇEK VİDEOSUNU tekrar veriyorum. Vaha vatandaşım bu klibi otuz kırk defa yalnız bu sefer kulaklıkla hemde oynayarak dinle. Belki bu elektrik verilmiş gibi halden kurtulur millete haksız yere hakaret etmekten ve pislik atmaktan vazgeçersin.

Geçen sefer dediğimi yapmamışsın anlaşılan yada faydalı olmamış bari bu sefer dediğimi yapıver.
Çıkmayan candan ümit kesilmez.

Kalın sağlıcakla....


http://www.zaplat.com/video/turkiye_videolari/18796/Murat_Bal_ve_Cilgin_K%C3%B6cekler

HAKSIZLIK, YALAN, VE İFTİRA İHTİVA EDEN SÖZLER SAHİBİNİNDİR. SAHİBİNİN AYNASI, KİMLİĞİDİR.









Bu mesaj 3 kez ve en son kolye7 tarafından 27.04.2010 - 22:04 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 27.04.2010 - 12:39
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 

Selam ve Selamet Hidayete tabi olanlarin üstüne olsun.
Levm ve Levamet Nefis ve Hevasina tabi olanlar üstüne olsun Aminnnnn

Aziz Kardeslerim bir kac haftadir sarlatanin birisinin gercek yüzünü göstermeye calisiyor. Bu Sarlatani sizlerde zaten yakindan taniyor ne mal oldugunu benden daha iyi biliyorsunuz.
Bu kendi icinde Firavunlasmis merkep’bin bütün yazdiklarina ve verdigi cevaplara bakiniz. Ordan aldigini buraya, burdan aldigini oraya kopyaliyor. Istinasiz tüm yazilari ve cevaplari oradan buradan yarim yamalak parcalari bir araya getirip, Bilgi Sayarin hafizasina kopyalayip durmadan ne sorar san sor, ne yazar san yaz cevap hep ayni. Cevaplarinin hic birisinde ne somut bir delil, ne mantiki bir izah ve nede ilmi bir tutarligi var. Eger sorulan sorulara cevap bulamadiysa bu kömür tasicisi merkep kolye. Hemen kivirip sözü ya SAHABEYE ( Bu Firavun kendince Sahbe’yi iki bölüme ayirmis. Iyi Sahabeler Hasa sümme Hasa Kötü sahbeler) ondan sonra Arapciliga, sonra Kürtcülüge, sonra Mezheplere ve mezhep imamlarina, sonra Muaviye devletine, Abasiye Devletine, Osmanliya, AKP’isine getirerek laf kalabaligiyla bu yukarida saydiklarima her türlü galiz tabirler, küfürler ve asagilamara ve hakeretlerle dolu yazsini alip kopyalayip yapistiyor (eger bana inanmiyorsaniz Kolye denen merkebin yazilarini acin okuyun kendinizde göreceksiniz). Zaten birazdan Keferenin (m.kemal) merkebi olan bu firavunun yazilarindan bir kactanesini aktaracam. Sizlerde göreceksiniz ki; bu keferenin firavunu nasil adi bir sahsiyet, nasil sahtekar bir yalanci oldugunu göreceksiniz.
Herhangi bir kardesimiz din hakinda yada tarih hakkinda bir konu acsa bu keferinin merkebi orada bitiyor. Istinasiz bir sekilde, konuyla cogu zaman hic alakasi olmayan bilgi Sayarindaki zehirli ve bi okadar bölücü yazilarini yapistiyor.

Simdik su 54 yasina gelmis yasinin özelliklerinden mahrum Keferenin merkebinin kendisini nasil övdügünü, firavunlastirdiginina bakalim. Tabiki kendi yazdiklariyla bakacagiz bu zavalliya. Ben sadece bir kactane yazdiklarina ve sorulara verdigi cevaplara baktim, onlardan bir kac alinti yaptim. Yukarida da dedigim gibi yazlar oradan buradan parcalar seklinde bir araya getirilmis. Durmadan oradan buraya kopyalayip duruyor bu merkep.
Bakiniz son yazisinda ne demis.
Not: Kirmizi yazilar Firavun kolyeye aittir.

Keferenin merkebi kolye demis:
Haşa ben ne bir veliyim nede bir vazifem var fakat Allah huzurunda bu tip ibretler çok yaşanıyor.


Bakiniz baska bir konuya (konuyla olakasi olmadigi halde) verdigi cevap.


Keferenin evliyasi kolye demis: Bir daha tekrarlayayımda kimin karşısında ne kadar bilgi sahibi olduğunu daha iyi anlamana yardımcı olayım diyorum.
Yalnız sıkılmadan oku ki daha sonra bu son yazılarında yaptığın gibi hiç bir yere konamayacak hezeyanlarla geri dönmek durumunda kalmayasın kardeşim.

Yaşım elliüç demiştim. Çocukluğum büyük sıkıntılar ve tecrübelerle geçti. Okumam dahi kendi büyük gayretlerimle gerçekleşti.
Hayatın getirdiği zorluklar beni çok ama çok erken yaşlarda olgunlaşmaya ve büyümeye mecbur bıraktı.
Hiç unutmam çevremin ve akrabamın bilgili insanları benim bu yönümü öyle sever ve takdir ederlerdi ki ancak belli olgunluğa erişmiş insanların konuştuğu yaşamsal konuları bile benimle çok rahatça konuşurlardı.
Şu an itibari ile üç yıllık emekliyim. Otuziki yıllık çalışma hayatımda çalışmadığım sektör ve tadına bakmadığım zorluk kalmamıştır.
Din konusunda çok büyük donanıma sahip oluşumda liseyi bitirip yüksek okula adım attığım yıllara rast gelir. Yani yaklaşık otuz yıllık bir süreç ve bir günü bir gününe eşit olmayan devamlı üzerine inşa yapılan bir süreçten bahsediyorum.
En büyük ve şaşmaz donanımlarımdan biride bu ülkenin hem geçmişte Osmanlı döneminin tümünü hemde Cumhuriyet döneminin tamamını çok iyi etüd eden ve yorumlayan bir birikime sahip oluşumdur.
Zaten adım gibi emin olmadığım sağlam delillere dayandırmadığım hiç bir bilgiyi savunmam söz konusu dahi olamaz.


Her ne Hikmetse bu saglam delilerin hic birisini görmedim. Keferinin merkebi sallayip duruyor. Neyse devam edeli

Firavunlasmis kolye demis: Aynı derecede sağlam donanım sahibi olduğum bir konu ise islam tarihini çok sağlam delillerle biliyor oluşumdur.
Allah kelamını bilmeyi ise Efendimiz dahi ben biliyorum demediği için hiç bir zaman her şeyi biliyorum anlamında iddia etmedim, etmem. Fakat şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Benimle çatışmaya giren bir kişi kesinlikle din adına cehalet ve gaflet içindedir.


BAK BAK FIRAVUNA BAK; BAK DA TÜKÜR YÜZÜNE
Keferin Merkebi kolye Demek istedigi sudur: Siz ne söylerseniz söyleyin, getirdiginiz deliler yazdiginiz makaleler ne kadar akil ve mantikli da olsa hic bir önemi yok. Cünki; Benim cevaplarim ve yazilarim itiraza mahal olmayacak kadar kesin kanun hükmündedir. Ben bu böyledir dedimmi, o öyledir. Ben yanlis dedimmi, o yanlistir. Neden böyle söyledigine gelince!

Keferenin merkebi kolye demis : Hem din adına hem dünya adına yazdığım konularda yeterli yada söz sahibi olacak donanıma sahip olmasam ve buna LAİLAHEİLLALLAH kelamına inandığım kadar inanmasam değil kendi isteğimle yazmak, hiç bir güç bana bu satırları yazdıramaz.


Keferenin Merkebi kolyenin Demek istedigi sudur: Yani benim sözlerim ve yazilarim nasilki Allah’tan baska ilah yoktur. Aynen öylede benim yazilarimda o kararliktadir.
Bu serefsizin Yüzüne türkürsen tükürügüne yazik olur. Devam edelim

Haysiyet fukarasi kolye demis: Çok cocuklu bir babayım. Onları yetiştirirken kazandığım tecrübeler ve o çocukların benden yararlanmalarıda ayrı bir konu tabi. Seni üzmemek için senin onlarla kıyasını yapmayacağım.

Eger cocukarin menbasi sensen vahki onlarin haline vahhhhhh

Keferenin merkebi kolye demis: Bu satırlar dahi beni bilgi ve ilim açısından, yaşamsal tecrübe açısından ifade etmek için çok aciz, yetersiz kalır. Fakat sanırım ne demek istediğimi artık biraz anlayabilmişsindir.


Haysiyetsiz sahsiyet seni cok iyi anladik. Yani diyorsun ki; bu kendi hakkimda yazdiklarim esekte kulak mesabesinde, bir de esegin kendisini görün demeye getiryorsun.
Iyiki kolye denen esegin kulaklarini görüyoruz. Bide esek kolyenin tamammini görsek Mazallah Allah korusun.
Esegin geri kalan kismi sana kalsin kolye, kulaklarini gördük senin ne ahmak bir odun tasiyici merkep oldugunu anladik.

Bide Alimlerin kimler oldugunu ve gercek Din Alimini nasil anlacagimizi(hem hemen her yazisinda) yaziyor. Imel yakin, Aynel yakin ve Hakal yakin hakinda yazarak kendisini tarif edisi var. Delilerini Ayetlerin orasindan burasindan cimbizlayarak getiriyor. Bu yollada kendisinin Hak dostu oldugunun gizliden gizliye anlatmaya calisiyor bu odun tasicisi merkep kolye...

Haysiyetsiz kolye demis : Dailer bahane ve bir vasıta yani. Yoksa ülkemde cirit atan ve benimde bunca emek sarfetmeme neden olan konuları kendim ortaya atıp kendim cevaplamam mümkün olmazdı, mantıklıda olmazdı. Bilmem anlatabiliyormuyum ?

Yani kolye sunu demek istiyorsun: Ben kendi hezeyanlarim ve Islam kalalarina saldirilarim icin bir sebeb ariyorudum. Bu fikirlerimi yazmak icin Islam Kalalari etrafinda saf tutan Temiz fikirli, Halis niyetli Müslümanlari kullanmam gerekiyor. Onlar benim fikirlerimin yanlisligini isbat etsede benim icin bir önemi yok. Asil önemli olan benim onlari kullanarak ve onlara cevap veriyor gibi yaparak Zehirli fikirlerim ve Kokmus düsüncelerimle onlarin icine süphe atmak, yegane niyetim ve gayem bu ve bu yolda her kesi kullanmak benim icin mubah.....
Müslüman kardeslerim bu firavunun asil maksadini anladiniz ve nasil sarlatan oldugunu tanidiniz sanirim. Bu haysiyet ve seref fukarasinin yazilarinin sadece kendi hakkinda bir kactane alinti yaptim.
Ve ne maksatla yazi yazdigini biliyorsunuz. Bu serefsiz düsük asagilik mahluku kale almayin lütfen…


Not: Bi sonraki yazim bu haysiyet ve seref fukarasinin Sahbeye nasil hakaret ettigini ve celiskileri üzerine olacak..




Bu mesaj 5 kez ve en son vaha1972 tarafından 28.04.2010 - 02:47 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 28.04.2010 - 02:14
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  
RE:

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı gizlizor
hala dai yi muhatap alan varmı sevinçli))



e sen bile HALEN aldigina göre göz kırpma

Alıntı
Orijınalı kolye7
Dai kardeşimiz yine Atatürkü dinsiz ilan etmek için derlenmiş daha doğrusu Allahın bu yoldaki Atattürkle ağır imtihanı ile yanlışa sapanları ayırd etmek için özellikle yaşama girmiş bazı dökümanları aktarmayı bu konudaki düşüncesinin ispatı için gerekli görmüş.



kolye kardes
kizma ama debelendikce batiyorsun
neden mi
her konuda o kagar donanimli oldugunu belirtmene ragmen
dai ile vaha yi ayird edemedin sevinçli
ama haklisin
kendisi nasil ise kisinin
karsisindakinide öyle görür
Güle Güle

hatirlarsan demistim sana
GÜMBÜR GÜMBÜR bir genclik geliyor diye
buyur (hitabet seklini begenmesemde)
vaha kardesim de onlardan biri olsa gerek

mkemalin halis, hatta sehitlik mertebesi verdigin müslümanligina gelince
(en dogrusunu Rabbimiz bilir)
müslüman dedigin yasayisi ile belli olur degil mi ?
mkemalin kac kez ramazanda oruc tutup iftar ettigini
yada iftar verdigini ispat edebilirsin ?
degil vakit namazi, kac kez cum'a nemazi kildigini, kildirdigini belgeleyebilirsin ?
ama lütfen konuyu yine emevilere, abbasilere, akp'ye getirip saptirma gül

vaha kardesim
iyi yolda olduguna inaniyorum
ama lütfen hitabetine dikkat et

kendine göre yakistirsanda karsindakine
umumiyette böyle yazmak yakismaz bize


selametle
Ekleme Tarihi: 28.04.2010 - 03:29
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

RAVDA yönetimindeki kardeşlerim bu Vaha adlı oldukça ağır ruhsal sorunlu vatandaşın gece ecinnilerin ve şeytanın dürtmeleri neticesi ortalığa bıraktığı pislikleri şu ana kadar silmediğinize göre sizlerden ricam bu şahsın o akıldan başka herşeyle dolu kafacığını ortaya bıraktığı pisliğin içine hak ettiği gibi gömmemede müsaade ediniz lütfen.

Merak etmeyiniz benim üslubum asla ve asla bu insan sıfatına bürünmüş ama ne olduğu hiç belli olmayan tuhaf yaratığın üslubu asla olmayacaktır.

Dai ile Vahanın aynı kişiler olduğuna artık hiç bir şüphem kalmadığı gibi. Farklı kişiler olmaları aslında hiç bir şeyide değiştirmiyor. Birisi şeytanın iğvasını direk ortaya koyuyor, diğeri biraz daha dolambaçlı yoldan fakat sonuçta aynı yere çıkıyorlar.

Yinede ayrı kişilermiş gibi davranıp, artık iyice çığırından çıkmış bir halde tumanlarını halkın ortasında indirip ortalığa pisliklerini bırakmakla eş değerde olan özellikle şu son rezilliklerinin içine bu tek yada iki EMEVİ müridinin çok akıllı ve islam ahlakı dolup taşan başlarını biraz sokup çıkarıvereyim diyorum. Tabi her ikisinide adil bir şekilde yazdıklarının tam karşılığı olarak.

Yani merak etmeyiniz isimlerinize göre reçetelerinizi vereceğim Vaha ve Dai. Ayrı kişiler olduğunuzu kabullenmiş gibi....

İlkönce şu Vaha adlı kişiye yada versiyona cevabını vereleim. Bizim aldığımız edep erkan terbiyesi sınırlarında tabi.

Artık bu vatandaşımız öyle kıyıları kaybetmiş ki sanırım yazdıklarımın doğruluğu karşısında dehşete düşüp kafasındaki şeytanı galip getirmek için böyle akıl dışı yollara başvuruyor olmalı.

Yazının bir bölümünde dikkat çekmek için kısmen bir yazı büyütmesi yapabilirsiniz. Bu gayet normaldir.
Fakat tüm yazıyı böyle koskocaman yaptığınızda bir tek şeyi ispatlamış olursunuz, TASTAMAM KAFADAN UÇUK VE KAÇIK OLDUĞUNUZU...YADA BU SINIRA FECİ ŞEKİLDE DAYANMIŞ OLDUĞUNUZU...

Vaha adlı vatandaşın yazdıklarına bir bakınız. Bu vatandaş dün öğle saatlerinden itibaren, akşama kadar sitede hemen hemen devamlı vardı. Sonrasına bakamadım zaten onikide yatıverdim. Nedense bu süreç içinde benim son yazıma cevap vermedi. Ve yine daha öncede sık sık yaptığı bir şeyi yapıp sabaha karşı 03.14 te herkesin uykuda olduğu bir saatte birden bilgisayarın başına oturup o güzel ahlak ve burcu burcu müslümanlık kokan harika sözlerini döktürmeye başlayıverdi.

Şimdi insan ister istemez düşünüyor. Bir insan koskoca bir gün içinde fırsat varken neden cevap vermezde gecenin geç saatinde birden bunu yapar ? Tam onbeş saatlik bir süreçten bahsediyorum.
Benim aklıma şu geliyor. Bu vatandaş gece istihareye yatıyor. Bu konuda yazması gereken şeyleri öğrenmek için niyet ediyor.
Fakat felaket işte bundan sonra başlıyor. Hak ehlinden biri şunu der İSTİHARE için "Evet bunu her müslüman yapabilir. Fakat çok büyük riskleri vardır. Bu istihareye karşılık üç cihetde gelir. Yani karşılık YA RAHMANİ, YA ŞEYTANİ, YADA CİNLERİN KARİIŞMASI şeklinde zuhur eder." Ve Allah kişinin ahlaki ve dini haline göre buna bir karşılık verir yada verdirir.

İşte bu konu aklıma geldiğinde Vahanın gece yazmasının nedenide bundan olabilir diye düşünüyorum. Fakat bir bir noktayı ön plana çıkartarak. Yani bu vatandaşın Allahın rızası ile hiç bir alakası olmaması nedeniyle bu İSTİHARE olayında asla RAHMANİ yardım görmeyeceği ve göremeyeceği gibi, bu durumda geride kalan iki hal yani CİNLERİN yada ŞEYTANIN musallat olması ve ona kendilerince bilgi ve yönlendirme yapmış olmaları.

İlim ve bilgimle biliyorumki isteyerek veya istemeyerek cinlerle muhatap olanlar ki yüzyüze olması gerekmiyor cinler ve şeytan insan sıfatında görünüp insanı saptırabilir ve ona musallat olabilirler. Bu durumda Allahın yardımı diye felakete doğru sürüklenebilirler.

Bu anlattığım konu Vaha vatandaşın haline çok uyuyor. Yoksa bir insan çok kızdığı ve cevap vermek için adeta çıldırdığı konuya cevap vermek için neden sonraki günün sabahı elektrik verilerek yataktan kalkmış ve kudurmuş gibi birden cevap vermek için hareket etsin.

Hele hele şu bana cevap diye vede bir müslümanın bir müslümana cevabı diye yazılanlara bir bakınız.
Bu yazılar burcu burcu şeytani ve cin taifesinin azmış sapmışlarının sokuşturmaları diye izlenim verniyormu ?
Sabaha karşı uykudan uyanıp bilgisayarda saldırıya başka hangi durumda geçilir ve bu normal sayılabilir ?

Yalnız dikkat ediniz VAHA'NIN YAZDIĞI SAAT 03.14, DAİ'NİN YAZDIĞI SAAT İSE 04.29 ARADA 1,15 DAKİKA KADAR BİR ZAMAN FARKI VAR.

Sanki Vaha 03.14 te yazıya başlayıp yazısını ancak bitirdikten sonra yine sabaha karşı, ne tesadüf DAİ olup sözde biraz farklı bir üslupla başka bir kimlikle harikalar döktürüveriyor.
YOKSA BU İKİ VATANDAŞA AYNI ECİNNİLERMİ MUSALLAT OLUYOR DERSİNİZ, YADA AYNI ŞEYTANLAR ?????
YADA BURADA İKİ RUHLULUK GİBİ AĞIR BİR VAKAMI SÖZ KONUSU ?? NE DERSİNİZ ???

Vaha vatandaşa bir konuda teşekkür etmek istiyorum. İlim ve bilgi sahibi bir müslüman olarak karşımda azıtan kişinin Allah indindeki sıfatını merak etmeden duramıyorum. Vahayıda bu nedenle çok merak ettim doğrusu....Allah söyletmiş kendisine besbelli KEFERENİN MERKEBİ ve KEFERENİN EVLİYASI diye arzı endam edip sıfatlarını lütfeylemişler kendileri....

Zaten bugün Vaha vatandaşımızın yazısına tıkladığımda kulağıma keskin ve acı bir KARAKAÇAN sesi geldi. Pardon geldi yanlış olur resmen kulağımı tırmalamaya başladı. Eh ne yapalım Allah yolunda bu seslerede katlanmak varmış deyip yazı diye ortaya koyduğu pisliği tıp uzmanı gibi tahlile başladık tabi...

Şimdi Vaha vatandaşın bir önceki yazısını bile gölgede bırakacak iğrenç cevap diye yazdığı içler acısı saçmalıklarına gerekli karşılıkları verelim.

*Sahabeyi ikiye ayırdığımı söylemiş Vaha. Ya ne yapacaktım, tezekle keki aynı kabamı koyacaktım ?
Behey islamla ona zulmetmekten başka hiç bir alakası olmayan zavallı. MUAVİYE gibi peygamber evladının katiline sahabe deyip HZ.MUAVİYE demenin hesabını nasıl vereceksin. YEZİD'in neresi sahabe ??
Sıffinde Hz.Alinin askerlerine yüzlerce kayıp verdirenlerin neresi SAHABE.
Allaha and olsun sırf bu kafa yüzünden yarın din gününde şefaat için Efendimizin huzuruna dahi çıkamayacaksın.
HANGİ AYETDE YAZIYOR PEYGAMBER VE EVLADININ KATİLLERİ SAHABEDİR VE ONLARA HÜRMET EDİNİZ DİYE ????
Dedim ya dini EMEVİ TEZEKLERİNDEN öğrenirsen geleceğin hal şimdi bulunduğun rezil haldir, başka hiç bir şey değil.

*Şu kafaya bakın ki ONBİR KUŞAK PEYGAMBER EVLADINI KESİP ZEHİRLEYEN EMEVİ VE ABBASİ ZALİMLERİNE NASILDA SAHİP ÇIKIYOR. Ki onlar peygamberin ailesini bu şehit edilen onbir peygamber evladının yaşadığı süreçte neredeyse kuruttular. Fakat tastamam maksada ulaşmalarına Allah müsaade etmedi.

Önceki yazımda verdiğim bu bölümdeki hükümle ters düşenlerin imanıda dinide koskoca bir yalandır, koskoca bir faciadır. Peygamber evladını kesenlerin, zehirleyenlerin sonrada "MUHAMMEDDEN VE AİLESİNDEN İNTİKAMIMIZI ALDIK" diyenlerin peşine takıl, onlara HZ. de, SAHABE de ve bu yolda devam et. Hiç merak etme bu yolla onlarla birlikte cehennemin dibine çok rahat gidersin.

Alıntı

Peygamber soyunun katillerinin öncüsüne, (HZ. MUAVİYE) demen yada böyle nakletmende senin islamı nereden öğrendiğini apaçık ortaya koyuyor. Herhalde Muaviye'ye Peygamber soyunu kurutmaya, yok etmeye çalıştığı için bu saygıyı gösteriyor olmalısın. Sana göre Sıffinde Hz. Ali bu zalimin kellesini çok sevdiği için almaya çalışmıştı. Evinde kurutulmuş olarak duvara aıp şükranla yadetmek için. Yada şöyle diyelim Muaviye Hz.Ali'ye kendisi Hz.Ali'den daha has bir müslüman olduğu için ve hatta Hz.Ali yanlış yolda olduğu için savaş açmış ve islama hizmet etmişti. Değilmi a islamın i sinden haberi olmayan küfürbaz, müfteri VAHA..... Senin SAHABE anlayışında işte buradaki örnek gibi TAM BİR FACİA.




*Daha öncede yazıvermiştim senin Atatürkten bu kadar rahatsız olmanın bir nedenide Yunanlıların atalarının hanesine uğramasın engel olduğu için olabilir. Yoksa bu ülkenin evladıyım deyipte bir insan hem ailesinin yani atasının ve kendisinin hemde ülkesinin namusunu kurtaran böyle bir kahramana nasıl bu kadar iğrenç ve aşağılık bir düşmanlıkla saldırabilir ???

*Aşağıda pislik atmak için yazının içine aldığın yazımın altına aynen bugünde imzamı atarım. O gün elliüç yaş sınırları içindeydim. Elliüç ellidört ne farkeder buradanmı bir şey çıkaracaksın aklınca a ruhsal sorunlu ??
Bugün hangi nedenle buna benzer bir şey yazmışsam o günde aynı nedenle yazdığım bir yazıdır o. Senin gibi insan sıfatına bürünmüş üstelik birde kendisini müslüman zanneden zavallılar günaha girmesin diye yani...

Ama sen ÖKÜZ ALTINDA BUZAĞI ARAMAKTASIN. Bu fiilden vazgeç çünkü bunu hep yapıyorsun fakat buzağı çıkmıyor farkındaysan.....Ve sonuçta gerçeği görüp bu sefer hırsından ve inadından kabullenmeyip dahada azıp tozutuyorsun. Bilmem anlatabiliyormuyum ???

EBUCEHİL Allahın Resulünün anlattığı ve gösterdiği gerçekleri ne zaman görürse sende o zaman görürsün benim yazdıklarımdaki gerçeği. Yoksa ona nasip değilse sende gözüne bile girse görse göremezsin. Daha doğrusu görmek hiç, ama hiç işine gelmez. Yoksa nasıl sövüp hakaret edeceksin HAK OLANA ????

Vaha adlı bu ağzı son derece bozuk vatandaş benim için "Keferenin evliyasi kolye" diye başlamış aşağıda bana ait olan son derece doğru ve masum ifadelerimi aktarmaya. Ve sonra aynı iğrençlikle ortaya koymuş ruhunun karanlıklarını.

Alıntı

Bir daha tekrarlayayımda kimin karşısında ne kadar bilgi sahibi olduğunu daha iyi anlamana yardımcı olayım diyorum.
Yalnız sıkılmadan oku ki daha sonra bu son yazılarında yaptığın gibi hiç bir yere konamayacak hezeyanlarla geri dönmek durumunda kalmayasın kardeşim.

Yaşım elliüç demiştim. Çocukluğum büyük sıkıntılar ve tecrübelerle geçti. Okumam dahi kendi büyük gayretlerimle gerçekleşti.
Hayatın getirdiği zorluklar beni çok ama çok erken yaşlarda olgunlaşmaya ve büyümeye mecbur bıraktı.
Hiç unutmam çevremin ve akrabamın bilgili insanları benim bu yönümü öyle sever ve takdir ederlerdi ki ancak belli olgunluğa erişmiş insanların konuştuğu yaşamsal konuları bile benimle çok rahatça konuşurlardı.
Şu an itibari ile üç yıllık emekliyim. Otuziki yıllık çalışma hayatımda çalışmadığım sektör ve tadına bakmadığım zorluk kalmamıştır.
Din konusunda çok büyük donanıma sahip oluşumda liseyi bitirip yüksek okula adım attığım yıllara rast gelir. Yani yaklaşık otuz yıllık bir süreç ve bir günü bir gününe eşit olmayan devamlı üzerine inşa yapılan bir süreçten bahsediyorum.
En büyük ve şaşmaz donanımlarımdan biride bu ülkenin hem geçmişte Osmanlı döneminin tümünü hemde Cumhuriyet döneminin tamamını çok iyi etüd eden ve yorumlayan bir birikime sahip oluşumdur.
Zaten adım gibi emin olmadığım sağlam delillere dayandırmadığım hiç bir bilgiyi savunmam söz konusu dahi olamaz.



Behey küfürbaz, müfteri Vaha yazdıklarımın doğruluğuna binbir dereden pislik toplayıp atacağına benim yaptığımı yapıp ALLAHIN LANETİ YALAN SÖYLEYENİN VE HAK OLANI SAPTIRANIN ÜZERİNE OLSUN desene.
NİYE KÖŞE BUCAK KAÇIYORSUN, MÜBAHELE AYETİNE BENİM GİBİ TABİ OLMAKTAN ????

Aşağıdaki klip için sana söylediklerimi ya yapmadın yada çok ters tepti. Bana bu konuda doğruyu söylersen senin için yeni çareler üretmeye çalışacağım Vaha. Dediklerimi yap mutlaka iyi sonuç alacaksın diye düşünüyorum.

http://www.zaplat.com/video/turkiye_videolari/18796/Murat_Bal_ve_Cilgin_K%C3%B6cekler

HAKSIZLIK, YALAN, VE İFTİRA İHTİVA EDEN SÖZLER SAHİBİNİNDİR. SAHİBİNİN AYNASI, KİMLİĞİDİR.

Tabi Yunus Emrenin din adına azgınlığın ve sapkınlığın zirvesine ulaştğı zavallılar için yazmış olduğu şu nefeside bir daha ve sade bir dille tekrar verelim....

Aşksızlara Verme Öğüt

Âşksızlara verme öğüt,
Öğüdünden alır değil.
Âşksız âdem hayvan olur,
Hayvan öğüt bilir değil.

Eksik olman ehillerden,
Kaçagörün cahillerden,
Tanrı bîzâr bahîllerden,
Bahîl didâr görür değil.

Kara taşa su koyarsan,
Elli yıl ıslatır isen,
Hemen taş gene bayağı,
Hünerli taş olur değil.

Taştan çıkar türlü sular,
Ayağında biter neler,
Câhil gönlü taştan beter,
Câhil gelmez gelir değil.

Boz yapalak, devlengece,
Emek yime erte gece,
Anın işi gözsepektir,
Salıp ördek alır değil.

Şah balaban, şahin, doğan,
Zihî övmüş onu öven.
Doğan zaif olur ise
Doğanlıktan kalır değil.

Ol ‘iki cihân güneşi’
Zâhir dünyasın değşirdi.
Câhil onu öldü sanır,
Ol hod ölmez öldü değil.

Yunus olma câhillerden,
Irak kalma ehillerden,
Câhil ne var mü’min ise,
Câhillikten kalır değil.




Kalın sağlıcakla.......





Bu mesaj 3 kez ve en son kolye7 tarafından 28.04.2010 - 13:15 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 28.04.2010 - 12:28
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  
RE: RE:

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı Dai

[




GÜMBÜR GÜMBÜR bir genclik geliyor diye
buyur (hitabet seklini begenmesemde)
vaha kardesim de onlardan biri olsa gerek


vaha kardesim
iyi yolda olduguna inaniyorum
ama lütfen hitabetine dikkat et

kendine göre yakistirsanda karsindakine
umumiyette böyle yazmak yakismaz bize


selametle



Dai kardesim, Bana karsi olan hüsn-ü niyetinden dolayi tesekür ederim.
Ama ben sizin o gümbür gümbür gelecek dediginiz zatlardan cok uzagim.
O Zatlarin hizmetkari olsam büyük bir seref sayarim kendim icin.
Evet Islam kalarinin etrafinda mütedahil sekilde bir biri icinde saf tutmus millyonlarlar Mü'minler var.
Ben o halkanin en zaifi ve en aciziyim. Böyle oldugum halde Elhamdulillah degil Ehli Dalaletin En zaif sövalyesi kolye, belki Allah'in izniyle en kuvvetlisine karsida dayanirim Insaallah.
Selam ve Selametle....



Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 29.04.2010 - 03:44 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 29.04.2010 - 03:43
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 

Selam ve Selamet Hidayete tabi olanlarin üstüne olsun…
Levm ve Levamet Nefis ve Hevasina tabi olanlarin üstüne olsun. Amin….
Aziz kardeslerim! Dünki yazdigim yazimda Sarlatan kolyenin kendisini nasil övdügünü, yere göge kendisini sigdiramadigini ve nasil iki yüzlü bir dessas oldugunu bir nebze anlatmaya calistim. Taki onun ordan buradan topladigi hezeyan ve bölücü yazilarini okuyan kardeslerim bilsinler ki; Keferenin merkebini kimse kale almasin.
Bu aksamda bu Firavun kolyenin SAHABE (ALLAH CÜMLESINDEN EBEDIYEN RAZI OLSUN VE BU ACIZ VE FAKIRIDE ONLARIN SEFAATINE MAZHAR ETSIN. Aminnn)hakkindaki bilerek ve israrla yapdigi edepsizligi yazacam ve ayni zamanda celiskilerini tabiki…
Meseleye girmeden önce SAHABE (RA) sunu söylemekte yarar var. Sahabeyi Allah övmüs, Allah’in övdügünü hangi edepsizin hadine ki, Onlari kötülesin. Sahabeyi Resulullah gökteki yildizlara benzetmis. Hangisine uyar saniz, dogru yolu bulursunuz demis.

Mevlâna Câmî'nin dedigi gibi derim:
Ya Resulullah ne olur, Ashab-i Keyfin köpegi gibi senin Ashabinin zümresi icinde Cennete gireyim? Nasil olur O Cennete girsin de ben Cehenneme gireyim. O Asahb-i Keyfin köpegi, ben ise Senin Asahab-inin köpegiyim.

(Fetih, 48/18). Ayetlerde ashâb-ı kirâm övülmüştür: "Müminler ağaç altında sana bey 'at ettikleri zaman Allah onlardan razı olmuştur. Allah onların kalplerindekini bildi de, onlara huzur ve itminan verdi. Onları pek yakın bir fetih ve zaferle mükâfatlandırdı "
(Tevbe, 9/100).''Muhâcirlerden ve ensârdan en ileri ve önce gelenlerle, iyilikte onlara tâbi olanlardan Allah razı olmuştur; onlar da Allah 'tan hoşnut oldular, Allah onlara, altında ırmaklar akan cennetler hazırladı; Onlar orada ebedi kalırlar. İşte en büyük mutluluk da budur"

(Fetih 29) Muhammed, Allah’ın Resülüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler. Onların, rükû ve secde halinde, Allah’tan lütuf ve hoşnutluk istediklerini görürsün. Onların secde eseri olan alametleri yüzlerindedir. İşte bu, onların Tevrat’ta ve İncil’de anlatılan durumlarıdır: Onlar filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş, kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş, ziraatçıların hoşuna giden bir ekin gibidirler. Allah kendileri sebebiyle inkarcıları öfkelendirmek için onları böyle sağlam ve dirençli kılar. Allah, içlerinden iman edip salih amel işleyenlere bir bağışlama ve büyük bir mükafat vaad etmiştir




Sahâbeyi öven pek çok hadis de vardır. "Ashâbıma sövmeyiniz. Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, sizden biriniz Uhud dağı kadar altın infak etse, onların iki avuç veya bir avuç miktarındaki bağışına ulaşamaz '' (Müslim, Fedâilu's-Sahâbe, 54; Ebû Dâvûd, Sünnet, 11; Tirmizî, Menâkıb, 59; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 111, II). "On kişi var ki, cennettedir: Ebû Bekir, Ömer, Osman, Ali, Talha, Zübeyr, Abdurrahman, Sa'd, Said ve Ebû Ubeyde" (Tirmizî, Menâkıb, 26). "Ümmetimin en hayırlısı aralarında bulunduğum bu nesildir. Sonra onları takip edenler, sonra onların ardından gelenlerdir" (Buhâri, Fedâilu's-Sahâbe, I, Rikâk, 7).


Daire-i Nübüvetin hademeleri olan ve O Günesin yildizlari olan Sahabeye Hasa sümme hasa küfür, tekfir, kücümseme ve dil uzatmak suna benzer ki; Ahmak sarhos bir divane gökteki Yildizlari düsürmek icin, kuyu dibinden tas atmasina benzer.
Bu Keferenin (m.kemal) merkebi kolyenin misali o ahmak sarhostan daha vahim bir hal, divaneligin ve ahmakligin en cirkin seklidir.

Keferenin merkebi kolye gibi insan süretindeki sarlatan iblisler. Gözlerinin körlügünden dolayi, gökteki yildizlari inkar ediyorlar. O’nlara olmadik sözler söylüyorlar. Acaba Allah’in Mü’minlerin kalblerine Sahabe muhabbetini koydugundanmidir ki; bu sarlatan seytanlar o muhabbetten mahrum birakildiklarindan dolayi, Sahabeye kin ve nefretle bakiyorlar. Yoksa Sahabeye karsi , mahrum kaldiklari muhabbetten, Mü’minleridemi mahrum birakmaya calisiyorlar.
Güzel bakan, güzel görür. Gördügü güzellikten dolayi kalbinde muhabbet hisleri dogar. Ruhunda tarifi imkansiz lezzet nurlariyla dolar.
Cirkin bakanda, herseyi cirkin görür, cirkin gören cirkinlesir, cirkeflesir. Camuru miski amber diye yüzüne gözüne surer merkep kolye gibi….


Not: Kirmizi Yazilar Kolye denen Firavuna aittir.


Firavun kolye demis: Bir müslüman hadisleri nasıl kabul etmez. Burada önemli olan binlerce yalan hadis içinden gerçek olanlarını ayır edebilmek ona göre kabullenmektir. Hadis diye Kuran'ın onaylamadığı ve aslında hepsi yalan hadis fabrikalarının üretimi olan hezeyanları kebullenmekse bu yalnızca insanları dinden çıkarır, şirke ve küfre saplandırır.

Kutubi Sitte,Sahihi Müslim, Riyazus Salihin - İmam Nevevi ,Muvatta - İmam Malik, El Müsned - İmam Ahmed bin Hanbel, Camius Sağir - İmam Suyuti, Mücemus Sağir – Taberani, Edebul Müfred - İmam Buhari, Camiul Ulum Vel Hikem - İbn Recep El Hanbeli, Eshabul Vurudil Hadis - Celalaedin Es Suyuti, Buluğul Meram - İbn Hacer El Askalani, Fethul Bari - İbn Hacer El Askalani
Müsnet - İmam Ebu Hanife, Nuhbetul Fiker - İbn Hacer El Askalani, Zubtedul Buhari, Süneni Ebu Davud, Süneni Darimi - Ebu Muhammed Abdullah bin Abdurrahman, Süneni İbni Mace, Süneni Nesai, Süneni Tırmızi

Yukarida kayd ettigim hadis imamlari (Allah Cümlesinden ebediyenrazi olsun. Sefaatlerine mazhar eylesin) Hadisleri inceden inceye arastirip, defalarca "altın mı, bakır mı" diye mihenge vurmak ve her cihette Ayelerle karsilastirarak ve Hadisi nakl eden ravilerin hayatlarini, künyelerini ve adeletlerini tetkik ederek ve desiseleri var mı yok mu üç-dört eleklerle elenmek; hâlisane, sırf hak ve hakikat namına olan hizmetlerini bize ulastirmakta büyük gayter sarf eden, geceli, gündüzlü oradan oraya Hadislerin pesine düsen bu Mubarek zevatlara dua etmek yerine, bila istisna hepsini hasa sümme hasa yalanci, iftiraci ve dolandiricilikla suclamak… Serefsizligin en alt mertebesi, Haysitesizligin en gülünc kismi ve Dalaletin en koyu karanlik tabakasindaki, bu gibi insan süretindeki ahmak seytanlara ne denilir ve ne söylenir.
Ben derim ki; Madem bu Mubarek ihlasli insanlari sevmiyorsunuz. Madem onlara her türlü hakareti yapiyorsunuz. Be heyyyy sarlatan seytanlar ozaman neden onlarin kitaplarindaki isinize gelen hadisleri calip yaziyorsunuz. Haysiyetsiz varliklar, utanmaz edepsizler.


bedbaht fâsık kolye demis: Şimdi bir oran vreceğim ki bunda hadis konusunda geçmişten bu yana çok büyük araştırmalar yapan kişilerin ittifakı söz konusudur ve bende bunu onaylıyorum.
Bugün var olduğu kabul edilen hadislerin ancak % 1 veya 2 si gerçek kabul edilmektedir.



Bizde deriz; Ey kemal-i gurur ile dalalet kürsüsünde oturanlar! Hayatlarina mağrur olan ahmaklar. Hadiste ahkam görünen pes mayeler. Hangi terazi ile, hagi insaf ile, hangi ilim ile, hangi akil ile böyle bir sonuca vardiniz. Icine düstügünüz ve bir türlü kurtulamadiginiz dalalet batakligindan hükümmü veriyorsunuz?
Hadislerin sihati, sizin malûmatınıza münhasır değildir. Olmayan ilminiz, bu konuda Hakim olamaz. Hadislerin yalan olduklarina dair delil olamaz. Sizin gibi cahil firavunlar ancak kendilerine kandirir.


Firavun kolye demis: EBU HUREYRE dediğin adı üzerinde KEDİ BABASI. Efendimizin sağlığında o kadar sülük gibi etrafında dolaşırmış ki Efendimiz artık bu halden sıkılıp onun gerçek yüzünüde bildiği için YA EBU HÜREYRE BİRAZ SEYREK GELDE SENİ ÖZLEYELİM demiştir.



Desas seytan, alcak münafik. Ebu Hureyre (RA) hakkinda yapmis oldugun bu iftirayi isbatlayamazsan: Serefsiz, Haysiyetsiz, alcaksin.
Icinde bulungun batakliktan elini gökteki yildiza uzatma, uzatirsan senin senin cürümüs lesini ayaklar altina sererler.

Bu haysiyet fukarasi kolye demis: Ne diyor bir hadisi şerifte Efendimiz "Ümmetim benden sonra yetmişüç fırkaya bölünür. bir teki hariç mütebakisi cehennemliktir"Allah yolu akıl, gönül ilim ve bilgi gerektirir.

Hadisin Ravisi Ebu Hureyredir (RA) (İbn Mâce, Fiten: 17; Ebû davud, Sünnet: 1) Bir baska rivayettede bu Hadisi Hz. Muaviyede nakl etmistir.

Be heyy haysiyet fukarasi, bu hadisin Ravisini söylemek cok mu zoruna gitti, ama sen okadar asagilik bir mahluksun ki; yine Ebu Hureyre’ye muhtaç oldun yazdigin bir cok hadisi ondan nakl edecek kadar zavalli haysiyetsizin tekisin.

Bu keferenin merkebi kolye hadislerin sihatinden bahseder. Birazdan asagida merkep kolyeden bir hadis nakl edecem.


Iftira ve yalanlar mabedi olan merkep kolye demis: Birde Efendimizden bir örnek verelim. Sahabeden bir zat vardır. Hatırımda kaldığı kadarıyla adıda NOAYMAN'dır. Bu zat Allah'ı ve Resul'ünü çok sevdiği halde içki içmekte ve bundan kesinlikle vazgeçememektedir. Hatta bu zata içki içmesi nedeniyle had dahi uygulanmaktadır.
Allah'ın Resul'ü bu kişiyi bu halini çok iyi bildiği halde öyle sevmektedir ki bu zat ne zaman Efendimizin yanına gelse Efendimiz onu sevgi ile karşılamaktadır.
Bir gün bu zat yine Efendimizi ziyarete gelir ve üstelik içkilidir. Şu an adını vermeyeceğim tanınmış bir sahabe onu görünce hemen Efendimizin yanına gelir ve "İzin ver ya Allah'ın Resul'ü bu kafirin boynunu hemen vurayım" der.

İşte o an hiç kimsenin beklemediği bir davranışta bulunur Efendimiz. Çok mütevazı olduğu ve sesini hiç bir zaman yükseltmediği çok iyi bilinen Allah'ın Resul'ü büyük bir celaliyetle ayağa kalkar ve sesinide yükselterek "SENİ NOAYMAN'A BU ŞEKİLDE HİTAP ETMEKTEN MEN EDERİM. EVET O İÇKİ İÇER. FAKAT ALLAH'I VE RESUL'ÜNÜDE (GERÇEK ANLAMDA) SEVER"



Yalan, bir lafz-ı kâfirdir

Yeri verir sükûta, eğer çıksa zararlı... Yalana yer hiç yoktur, çendan olsa faydalı. Her sözün doğru olsun, her hükmün hak olmalı.
Bizim Mezhebimizde yalana hiçbir cihetle cevaz verilmediğinden,
Yalana tenezül edip sahip cikmayiz, yalana yalan der ayaklarimizin altina aliriz.

Yalanlariyla Firavunlasmis kolye, simdik söyle “NOAYMAN” adindaki Sahabe kimdir. Acaba böyle bir Sahabe varmidir.
Su yukardaki yazdigin hadisin Ravisi kimdir. Kim veya kimler rivayet ettmistir. Yoksa %2 iki sinifina dair sahih Hadis dedigin hadisler bunlarmi. „Daha önceki yazimda da demis kolye denen sarlatanin sözü sened sayilir. O dedimmi yalan yoktur. Ravilere, senedlere ihtiyac yoktur. Noayman diye bi sahabi olmasada, firavun kolye eger yazmissa vardir.

Iste sen böyle alcak, haysiyetsiz bir mahluksun. Isin gücün yalan dolan yüzüne tükürsem yeridir.


Not: Bu uyduruk hadisi ve ravisini M.Kemal (kefere) hakli cikartmak icin yapiyor. bi sonraki yazimda da o konuyuda ele alacam ve orada ayetlere ve hadislere nasil iftira attigini gösterecegiz insaallah….


Ekleme Tarihi: 29.04.2010 - 03:58
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

Vaha vatandaşımızın yine sabaha karşı cinlerin yada şeytanın yada her iki zümrenin birlikte kendisine yüksek dozda ilham vermeleri üzerine yine koskoca harflerle bana cevap diye yazdığı gerçeklerle hiç bir alakası olmayıp ancak iğrenç birer hezeyan olmaktan başka hiç bir anlam ifade etmeyen sözlerine cevap vermeden önce, önceki yazımda iddia etmiş olduğum DAİ ve VAHA aynı kişidir savımın ispatını tam yerli yerine oturtmam gerekiyor.

Fakat sizlerden ricam lütfen bu yazımı sonuna kadar sabırla okuyunuz.

Bu son yazıdada her türlü iğrenç yalan, iftira ve saldırıyı yapmasına rağmen dikkat ederseniz bir şeyden hiç bahsetmiyor VAHA vatandaşımız. Benim kendisi için ortaya koyduğum iddiadan yani.
Hatırlamak için bu tespitimi bir daha vermek istiyorum.

Alıntı
Vaha adlı vatandaşın yazdıklarına bir bakınız. Bu vatandaş dün öğle saatlerinden itibaren, akşama kadar sitede hemen hemen devamlı vardı. Sonrasına bakamadım zaten onikide yatıverdim. Nedense bu süreç içinde benim son yazıma cevap vermedi. Ve yine daha öncede sık sık yaptığı bir şeyi yapıp sabaha karşı 03.14 te herkesin uykuda olduğu bir saatte birden bilgisayarın başına oturup o güzel ahlak ve burcu burcu müslümanlık kokan harika sözlerini döktürmeye başlayıverdi.

Şimdi insan ister istemez düşünüyor. Bir insan koskoca bir gün içinde fırsat varken neden cevap vermezde gecenin geç saatinde birden bunu yapar ? Tam onbeş saatlik bir süreçten bahsediyorum.
Benim aklıma şu geliyor. Bu vatandaş gece istihareye yatıyor. Bu konuda yazması gereken şeyleri öğrenmek için niyet ediyor.
Fakat felaket işte bundan sonra başlıyor. Hak ehlinden biri şunu der İSTİHARE için "Evet bunu her müslüman yapabilir. Fakat çok büyük riskleri vardır. Bu istihareye karşılık üç cihetde gelir. Yani karşılık YA RAHMANİ, YA ŞEYTANİ, YADA CİNLERİN KARIŞMASI şeklinde zuhur eder." Ve Allah kişinin ahlaki ve dini haline göre buna bir karşılık verir, yada verdirir.

İşte bu konu aklıma geldiğinde Vahanın gece yazmasının nedenide bundan olabilir diye düşünüyorum. Fakat bir bir noktayı ön plana çıkartarak. Yani bu vatandaşın Allahın rızası ile hiç bir alakası olmaması nedeniyle bu İSTİHARE olayında asla RAHMANİ yardım görmeyeceği ve göremeyeceği gibi, bu durumda geride kalan iki hal yani CİNLERİN yada ŞEYTANIN musallat olması ve ona kendilerince bilgi ve yönlendirme yapmış olmaları.

İlim ve bilgimle biliyorumki isteyerek veya istemeyerek cinlerle muhatap olanlar ki yüzyüze olması gerekmiyor cinler ve şeytan insan sıfatında görünüp insanı saptırabilir ve ona musallat olabilirler. Bu durumda Allahın yardımı diye felakete doğru sürüklenebilirler.

Bu anlattığım konu Vaha vatandaşın haline çok uyuyor. Yoksa bir insan çok kızdığı ve cevap vermek için adeta çıldırdığı konuya cevap vermek için neden sonraki günün sabahı elektrik verilerek yataktan kalkmış ve kudurmuş gibi birden cevap vermek için hareket etsin.

Hele hele şu bana cevap diye vede bir müslümanın bir müslümana cevabı diye yazılanlara bir bakınız.
Bu yazılar burcu burcu şeytani ve cin taifesinin azmış sapmışlarının sokuşturmaları diye izlenim verniyormu ?
Sabaha karşı uykudan uyanıp bilgisayarda saldırıya başka hangi durumda geçilir ve bu normal sayılabilir ?

Yalnız dikkat ediniz VAHA'NIN YAZDIĞI SAAT 03.14, DAİ'NİN YAZDIĞI SAAT İSE 04.29 ARADA 1,15 DAKİKA KADAR BİR ZAMAN FARKI VAR.

Sanki Vaha 03.14 te yazıya başlayıp yazısını ancak bitirdikten sonra yine sabaha karşı, ne tesadüf DAİ olup sözde biraz farklı bir üslupla başka bir kimlikle harikalar döktürüveriyor.
YOKSA BU İKİ VATANDAŞA AYNI ECİNNİLERMİ MUSALLAT OLUYOR DERSİNİZ, YADA AYNI ŞEYTANLAR ?????
YADA BURADA İKİ RUHLULUK GİBİ AĞIR BİR VAKAMI SÖZ KONUSU ?? NE DERSİNİZ ???



Sükut ikrardan gelir. Yani bu hal tastamam DAİ ve VAHA adlı üyelerin aynı kişilerin olduğunun kabulüdür.

Bu savımı dahada kuvvetlendirmek için bazı ayrıntılarıda ayrıca vermek istiyorum.

*İlk olarak DAİ ve VAHA aynı kişilerdir diye düşünüyorum diye bir iafadede bulunduğumda DAİ versiyonundan bu konuda bir cevap gelmiş ve aklınca benim yanıldığımı alaycı bir ifadeyle ortaya koymaya çalışmıştı.
Oysa VAHA versiyonu bu iddiamın adını dahi etmedi. Üstelik ağzı feci ve iğrenç şekilde bozuk olduğu halde ve öncelikle bu versiyondan iğrenç bir cevap gelmesi daha çok beklenirken.
Bu davranış şununda izahıdır bence. DAİ ismi ile aklınca benim iddiamı çürüttüğünü düşünüp bu konuyu atlatmaya çalışan vatandaşımız, aynı şeyin VAHA içinde ortaya konulmazsa işin foyasının ortaya çıkacağını hiç düşünememiştir. İki ayrı şahıs olsalar bu hiç olacak işmi yani ???

*İki ayrı isimle burada aklınca oyun oynayan bu DAİ/VAHA vatandaşımızın yazdıklarını ve bunlara verilen cevaplarınıda çok iyi takip etmesi gerekiyordu. Oysa DAİ için yazılan pek çok şey cevaplanmadığı gibi bunlara VAHA ismiyle ve daha azda olsa aynı şekilde VAHA için yazılanada DAİ cevap verdiği konular var.
Tabi burada bu ruhsal problemli vatandaşımızın affedersiniz, tumanını sık sık indirip dinden imandan bahsediyorum gibi bir facia hal ile ortalığı mahvettiği VAHA ismine sımsıkı sarıldığınıda kolaylıkla görebilirsiniz. Her nekadar DAİ ile daha derli toplu görünmeye çalışıyorsada kimliğini saklamk için pantolon giymiş tilkinin kuyruğunu bir türlü saklayamaması yada kuyruğunun ikide bir pantolondan fırlaması gibi bir komik gülünç bir ortamda söz konusu oluyor tabi.

Yani artık bundan sonra vereceğim cevaplarda her ne kadar DAİ isimli cevaplara yalnızca DAİA diye hitap ediyorsam ve aynı şekilde VAHA adı ile gelen cevaplara VAHA diye cevap veriyor olsamda sizlerde benim gibi bu cevapların aslında DAİ + VAHA olarak iki kişi gibi görünen aslında benim birleştirmemle VAH DAYI VAH adlı sorunlu tek vatandaşa cevaplar olduğunu rahatlıkla kabul edebilirsiniz.

****Şimdi gelelim Vaha vatandaşımızın ortalığı tam anlamıyla berbat ettiği içler acı SAHABE konusundaki gerçekle hiç bir alakası olmayan kokuşmuş hezeyanlarına....
İslam tarihi konusunda ve özellikle SAHABE konusunda bundan daha içler acısı bundan daha yalan bir hezeyan yığınına zor rastlarsınız diyorum öncelikle ve nasıl bir facianın önüme konduğunu örnekleriyle vermeye çalışıyorum izninizle.


* ŞURA SURESİ, 23 : EY HABİBİM DEKİ, SİZE VERDİKLERİM İÇİN BİR KARŞILIK BEKLEMEM. YALNIZCA EHLİBEYTİME YAKINLIK/SEVGİ İSTERİM.



Yani alemlerin Rabbi ayetle EHLİBEYT sevgisinin önemini ortaya koyuyor. Hemde çok bir anlam ve vurgulamyala.

Peki Allahın Resulü ne diyor Ehlibeytle ve fertleriyle ilgili hadislerinde ?

-- Ehlibeytimin misali Nuh'un gemisi gibidir. Her kim ona biner kurtulur, her kim onu terkeder helak olur.

VAHA, sen şimdi hem bu verdiğim Ehlibeyt ile ilgili ayeti, hemde onunla birebir örtüşen bu hadisi yok sayacaksın, hemde Allahın ve Resulünün, Ehlibeyte değil zulmedenleri, onları sevmeyenleri dahi mahvolmuş olarak kabul etmelerini es geçip ONLARI KATLEDENLERE BİLE SAHABE DİYE TAPINACAKSIN. SONRADA KURTULACAKSIN HA...VAH ZAVALLI KAPKARA CAHİL VAAAAH.



DEVAM EDELİM
PEYGAMBERİN VE SOYUNUN AZILI, KANLI DÜŞMANLARINA "SAHABE" DİYEN, DİN ADINA KATRAN KARASI CAHİL VAHA AŞAĞIDAKİ HADİSLERİ İYİ OKU VE PARANTEZ İÇİNDEKİ SORULARIDA CEVAPLA NEYİN MÜSLÜMANI OLDUĞUNUDA DİN GÜNÜNDE KİMLERLE HAŞROLUNACAĞINIDA İLİKLERİNE KADAR ÖĞRENMİŞ OLURSUN.
ÖYLE EMEVİ KATİLLERİNİN BİR SÜRÜ YALAN RİVAYETLE YÜZLERCE YIL MÜSLÜMANLARI KANDIRMAK İÇİN KULLANDIĞI PALAVRALARA SARILMAKLA ANCAK DİNİN DIŞINA ÇIKARSIN. TABİ HAS BİR MÜSLÜMANIM DİYE ÖVÜNE ÖVÜNE VE HAYKIRA HAYKIRA.

Öncelikle SAHABE kelimesinin ne anlam geldiğini bir belirtelim.

SAHABE sözcüğü genelde "Peygamber Efendimize iman ederek O'nu gören ve müslüman olarak ölen kimseler." diye tanımlanır. Ve doğrudur.
Fakat müslümanların çoğunluğu Emevi ve Abbasi yalanlarıyla kandırılarak bu sözcükteki çok ince bir ayrıntı yani "PAYGAMBERE İMAN EDEREK ÖLENLER" vurgulaması pas geçilerek, sanki Efendimizi bir kez tanıyıp sonradan ona ve evladına isyan edip savaş açsada iman sahibi olarak kabul edilir gibi koskoca bir yalanı kabullenirler.
İşte burada VAHA adlı din adına kapkara cahilin koca koca cümlelerle yutturmaya çalıştığı feci yalanda budur.



Yukarda verdiğim ayet ve hadisle birlikte aşağıda verdiğim bir çok hadis ise bu feci yalanı apaçık ortaya koymaktadır.

Burada çok hassas bir noktayıda hatırlatmak istiyorum. Peygamber evladını kesip zehirleyenler yalnız bununla kalmayıp, onlara sadık olan GERÇEK SAHABELERİDE katledip yok etmişlerdir. Kerbela olayı bu soyun en vahşi ve acımasız katliamıdır.
Bir başka örnek ise YEZİD e biat etmeyen MEDİNE halkının kadınlarını bu zalimin bir hafta süreyle askerlerine helal kılmasıdır. Ki bu faciadan yüzlerce gayri meşru çocuk dünyaya gelmiştir. Tarihte bu olay HARRA OLAYI diye geçer.
Ey VAHA adlı din adına facia şimdi söyle bakalım SAHABE SAHABENİN NAMUSUNU MAHVEDERMİ ???

Vaha sen nereden öğrendin ve hiç araştırmadan kabul ettin, burada islam tarihi ile ilgili gerçekler diye, din diye ortaya döktüğün EMEVİ KAZURATLARINI ??????????????



Ehl-i Beyt Hakkındaki Bazı Hadis-i Şerifleri

-- Ali, Fâtıma, Hasan ve Hüseyin’e karşı savaş içinde olanlara karşı, ben de savaş içindeyim.
(Muaviye ve Yezid ve bu soyun zalim hükümdarları, kimlere savaş açmış ve ölümlerine sebep olmuştur ?)

-- Allah’a and olsun ki bizi sevmeyenleri, şanı yüce Allah cehenneme dökecektir.
(Efendimiz, "MUAVİYE ve YEZİD ve onların kanlı evlatları hariç demeyi unutmuş olmalı.)

-- Benim “Ehl-i Beyt’im”, kendinize ehlinizden daha sevgili olmadıkça, kesin îman sahibi olamazsınız.
(Oysa Vaha Ehlibeytin katillerini bile seviyor, üstelik onlardanda fazla. Yarabbi ne mükemmel bir iman anlayışı bu. Vaha, bir zalim, kati müslüman künyesiyle masum evladını öldürse onuda seversin değilmi ?
Yarabbi beni VAHA kulunun bu üstün iman halini anlayamadığım için affeyle. Kekle tezeğin aynı kaba konup taam edilebileceğini öğrenememişim Vaha vatandaşım gibi. TÜÜÜÜH.)

-- Ben sizin aranızda iki paha biçilmez şey bırakıyorum. İkisi de birbirinden büyüktür. Bunlardan birisi Allah’ın kelâmı «Kur’ân-ı Kerîm» diğeri ise «Ehl-i Beyt’im»dir. Bu ikisi Kevser havuzunun kıyısında bana ulaşıncaya kadar birbirinden ayrılmaz; bunu Rabbim’den ben diledim. Bu ikisine yapışır, sarılırsanız benden sonra ebedî olarak sapmazsınız, yol yitirmezsiniz.
(Oysa burada bir haksızlık var hadiste EMEVİLER den bahsedilmeyip büyük bir haksızlık yapılıyor. Değilmi Vaha ???)

-- Ehl-i Beyt’im”e buğz eden münâfıktır.
(Demekki Ehlibeyte buğz edenler olacaktıki Efendimiz önceden uyarıyordu. Peki Vaha bunlar senin SAHABE diye tapındığın zalim katiller değilde Amerika yerlilerimi idi yoksa ?? Bu durumda Ehlibeyte zulmedenlere SAHABE diyen sen ne oluyorsun VAHA ???)

-- Ehl-i Beyt’im”e eziyet eden, Allah’a eziyet eder.
(Vaha sen bu hadisin tam tersi anlamda EMEVİ kazuratlarını utanmadan sıkılmadan koskoca yazılarla HADİS diye veriyorsun oysa)

-- Ehl-i Beyt’im”e karşı davranışlarınızdan dolayı, Allah’ın azâbını sizlere şimdiden hatırlatmak istiyorum.
(Vaha vatandaşımıza "EHLİBEYTİ katledenler SADIK SAHABEDİR" diye bir ayet inmiş olmalı. Ne dersiniz ??)

-- Ehl-i Beyt’im”in peşinden gidiniz, sakın onların önüne geçmeyiniz, aksi taktirde helâk olursunuz. Onlara bir şey öğretmeye de kalkışmayınız, çünkü onlar sizlerden daha bilgililerdir.
(Vaha vatandaşımız bu hadisi "MUAVİYE DENEN SAHTEKAR, EHLİBEYT KATİLİ VE DÜŞMANININ VE ENİĞİ KANLI EHLİBEYT KATİLİ VE IRZ DÜŞMANI YEZİD'İN PEŞİNDEN GİDİN"diye anlamış olmalı.)

-- Ey Fâtıma! Kıyamet gününde; Ben, sen, oğulların Hasan ve Hüseyin ile eşin Ali aynı makamda olacağız.
(Vaha vatandaşımıza "MUAVİYE, YEZİD VE BU SOYUN KANLI KATİLLERİ ALLAH KATINDA EHLİBEYTTEN ÜSTÜN OLACAKLARDIR" diye bir ayet vahy edilmiş olmalı...)

-- İslâm’ın esası beni ve “Ehl-i Beyt’im”i sevmektir.
(Vahada diyorki, BU YALAN, OLMAZ BÖYLE ŞEY. EMEVİ SOYUNUN İSLAMA 93 YIL ZULÜM YOLUYLA KATKILARININ BİR KARŞILIĞI OLMALI, YANİ EMEVİ SOYU SEVİLMELİ."

-- Kıyamet gününde; her kul iki şey hakkında sorulmadan Sırat köprüsünden geçemeyecek;
Birincisi: «Ben sizinle idim, siz kiminle oldunuz?»
-- İkincisi : «“Ehl-i Beyt’e” kurbiyyetiniz (sevginiz, yakınlığınız) ne derece?»
Sizleri nimetleri ile beslediğinden Allah’ı seviniz, Allah’ı sevdiğinizden beni seviniz ve beni sevdiğinizden de “Ehl-i Beyt’im”i seviniz.
(İşte Vaha senin din gününde gümbürtüye gittiğini çaresiz öğreneceğin an, bu iki sorunun peşpeşe sorulduğu an olacak. Çünkü sen Efendimizin bu sorusuna "EHLİBEYTLE" cevabı yerine, "EVLADININ KATİLLERİ İLE BİRLİKTE İDİM." den başka hiç bir söz söyleyemeyeceksin.
Çünkü ZALİM ile MAZLUMU aynı anda sevmek gibi bir akılsızlık, sapıklık asla kabul edilmeyecektir. Mazlumu gerçekten seven bir insan, onun kanlı katitilini nasıl sever, böyle sapık bir sevgi olabilirmi ????)



-- Şefâatım, “Ehl-i Beyt’im”i sevenedir.
("Çünkü ZALİM ile MAZLUMU aynı anda sevmek gibi bir akılsızlık, sapıklık asla kabul edilmeyecektir." bu söz hadisle anlatılmak istenenin apaçık izahatıdır.)

ELİBEYT fertleri için Efendimizin ayrı ayrı söylediği pek çok hadisi ise yazmaya hiç gerek görmüyorum. Bu kadarı ile anlamayan zaten hiç bir şeyi anlamıyor yada anlamak işine gelmiyor demektir. Allahın nasip etmediğini kim verebilir ??

Vaha burada hangi mahlukatın bağırmalarını andırdığını seninde çok iyi bildiğin, benimse edebimden söyleyemeyeceğim diğer pisliklerine ve rezil ifadelerine ise cevap vermiyorum.
Onlara bakıp bakıp ne güzel ahlaklı, yalan söylemeyen, iftira atmayan, sövmeyen, dini bilgisi mükemmel olan mükemmel bir müslüman olduğunu kendine telkin edip edip durursun.

Önceki yazımdaki son bölümüde aynen buraya aktarmadan edemeyeceğim. Bence çok gerekli.

******************************************************************************

Behey küfürbaz, müfteri Vaha yazdıklarımın doğruluğuna binbir dereden pislik toplayıp atacağına benim yaptığımı yapıp ALLAHIN LANETİ YALAN SÖYLEYENİN VE HAK OLANI SAPTIRANIN ÜZERİNE OLSUN desene.
NİYE KÖŞE BUCAK KAÇIYORSUN, MÜBAHELE AYETİNE BENİM GİBİ TABİ OLMAKTAN ????

Aşağıdaki klip için sana söylediklerimi ya yapmadın yada çok ters tepti. Bana bu konuda doğruyu söylersen senin için yeni çareler üretmeye çalışacağım Vaha. Dediklerimi yap mutlaka iyi sonuç alacaksın diye düşünüyorum.

http://www.zaplat.com/video/turkiye_videolari/18796/Murat_Bal_ve_Cilgin_K%C3%B6cekler

HAKSIZLIK, YALAN, VE İFTİRA İHTİVA EDEN SÖZLER SAHİBİNİNDİR. SAHİBİNİN AYNASI, KİMLİĞİDİR.

Tabi Yunus Emrenin din adına azgınlığın ve sapkınlığın zirvesine ulaştğı zavallılar için yazmış olduğu şu nefeside bir daha ve sade bir dille tekrar verelim....


Aşksızlara Verme Öğüt

Âşksızlara verme öğüt,
Öğüdünden alır değil.
Âşksız âdem hayvan olur,
Hayvan öğüt bilir değil.

Eksik olman ehillerden,
Kaçagörün cahillerden,
Tanrı bîzâr bahîllerden,
Bahîl didâr görür değil.

Kara taşa su koyarsan,
Elli yıl ıslatır isen,
Hemen taş gene bayağı,
Hünerli taş olur değil.

Taştan çıkar türlü sular,
Ayağında biter neler,
Câhil gönlü taştan beter,
Câhil gelmez gelir değil.

Boz yapalak, devlengece,
Emek yime erte gece,
Anın işi gözsepektir,
Salıp ördek alır değil.

Şah balaban, şahin, doğan,
Zihî övmüş onu öven.
Doğan zaif olur ise
Doğanlıktan kalır değil.

Ol ‘iki cihân güneşi’
Zâhir dünyasın değşirdi.
Câhil onu öldü sanır,
Ol hod ölmez öldü değil.

Yunus olma câhillerden,
Irak kalma ehillerden,
Câhil ne var mü’min ise,
Câhillikten kalır değil.




Kalın sağlıcakla.......








Bu mesaj 7 kez ve en son kolye7 tarafından 29.04.2010 - 11:31 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 29.04.2010 - 11:03
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
ZeYNeP. su an offline ZeYNeP.  

114 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.07.2009
En Son On: 08.08.2010 - 16:30
Cinsiyeti: ----- 
kimse kusura bakmasın gülecem kahkaha kahkaha kahkaha
Ekleme Tarihi: 29.04.2010 - 16:37
Bu mesajı bildir   ZeYNeP. üyenin diğer mesajları ZeYNeP.`in Profili ZeYNeP. Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
kolye efendi

kisiler hakkinda yaptigin (yanlis) yorumlarin seni baglar ve vebalide sana aittir

ve dikkat edersen mesaj yazimi saatleri sabah namazi vaktini bekleme vakitleridir
(bugece müstesna eyledik güzel hatrin icin)

ayrica hic bir ehl-i sünnet vel cemaat mensuplarinda Ehl-i Beyt düsmanligi göremezsin
gördügünü sandiklarin ise sadece senin sui zanlarindir...!

konuya dönersek sayet
müsaadenle iki konuda bilgi istirham ediyorum

(bildigimiz kadariyle Sura Suresi; -Anlamı: Danısma, İnis sırası: 62, Toplam 53 ayet iceriyor-
...
ŞÛRA 22.
Yaptıkları şeyler başlarına gelirken zalimlerin, korkudan titrediklerini göreceksin.
İman edip iyi işler yapanlar da cennet bahçelerindedirler.
Rablerinin yanında onlara diledikleri her şey vardır.
İşte büyük lütuf budur.

ŞÛRA 23.
İşte Allah’ın, iman eden ve iyi işler yapan kullarına müjdelediği nimet budur.
Deki: Ben buna karşılık sizden akrabalık sevgisinden başka bir ücret istemiyorum.
Kim bir iyilik işlerse onun sevabını fazlasıyla veririz.
Şüphesiz Allah bağışlayan, şükrün karşılığını verendir.


ŞÛRA 24.
Yoksa onlar, (senin için) Allah’a karşı yalan uydurdu mu derler?
Allah dilerse senin kalbini de mühürler.
Ve Allah bâtılı yok eder; sözleriyle hakkı ortaya koyar.
Şüphesiz O, kalplerde olanları bilendir.
...)

1. aktardigin SURA Suresinin 23. Ayetinin mealini hangi kaynaktan aldin ?

2. vermis oldugun Hadislerin kaynaklari !

lütfen !
Ekleme Tarihi: 30.04.2010 - 01:29
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

Dai maksadım lüzumsuz tartışma çıkarmak yada bunu devam ettirmek olamayacağı için aslında emin olduğum DAİ + VAHA konusunda şimdilik bir şey söylemeyeceğim. Elbette Allah kimin yalan kimin gerçek söylediğini biliyor.
Ve dahası buradada bunu anlamak pek öyle zor bir şey değil.

Aslında okuduysan hatırlardın, daha önce bir zamanda benim hiç ihtiyacım olmadığı halde sırf müslümanlara din adın anasıl hizmet veriliyor ve Allahın ayetlerini bu anlamda nasıl yorumluyorlar diye otuzun oldukça üzerinde Kuran mealini incelemiş olduğumu ifade etmiştim.

Ehlibeytin hukukuna zarar vermek için illede Ehlibeyt düşmanı olmak gerekmiyor. Aşağıda senin ŞURA 23 ile ilgili sorularına cevaben vereceğim meal alıntılarını yazan insanlarında muhtemeldir ki hiç biri Ehlibeyt düşmanı değiller.
Fakat gel gör ki ne içler acısı anlamlar yükleyip ayetin hükmünden bilmeden nasılda Ehlibeyti yok ediyorlar yada çıkarıyorlar. Tıpkı seninde yaptığın gibi. Sende Ehlibeyt düşmanı değilsin fakat sonuçta bu feci hataya düşmüş durumdasın.

İşte aşağıda vereceğim bu tablolarda 93 yıllık kanlı salatanatları süresince islam dinine binlerce yalan hadisi sokup Allahın Resulünü tanınmaz hale getirenlerin, bununlada kalmayıp, Allah kelamında ANLAM SAPTIRMASı yaparak dine nasıl zulüm ettiklerini göreceğiz birlikte.

Peygamberin ve evladının katillerinin Kuranın anlamını saptırması, kendi saltanatları doğrultusunda hükümlerle müslümanları yanıltmaya çalışmalarından daha doğal ne olabilir ? Hz.Ali'ye parayla tuttukları hocalara 60 küsur yıl minberlerden küfrettiren EMEVİ ZALİMLERİ (Muaviye, Yezid v.s) değilmi ?

İlkönce bu ayetin arapça okunuşunu vereceğim. Sonrada bu ayetin anlamını ortaya koyan kelimelerden bir kısmının türkçe karşılığını. Sonrada benim ŞURA 23 le ilgili önceki yazımla bunu örtüştüreceğim.

Zâlike-llezî yubeşşiru Allâhu ‘ibâdehu-llezîne âmenû ve’amilû-ssâlihâti kul lâ es-elukum ‘aleyhi ecran illâ-lmeveddete fî-lkurbâ vemen yakterif haseneten nezid lehu fîhâ husnâen inna Allâhe gafûrun şekûrun



Ayetin üzerinde anlam saptırması yapılan bölümü "aleyhi ecran illâ-lmeveddete fî-lkurbâ(k)"

aleyhi : kendim için anlamında...
ecran : karşılık, armağan, mükafat.
illa : Yalnızca
Meveddete : Yakınlık, sevgi, muhabbet
Kurba : Buradaki anlamıyla yüksek dereceli ve önceden işaret edilmiş yakın akraba.

Peki ben nasıl vermişim ayetin anlamını ?

ŞURA SURESİ, 23 : EY HABİBİM DEKİ, SİZE VERDİKLERİM İÇİN BİR KARŞILIK BEKLEMEM. YALNIZCA EHLİBEYTİME YAKINLIK/SEVGİ İSTERİM.



Şu verdiğim linkte dahi tam senin aradığın şekilde bir çok rivayetle benim söylediklerimin doğruluğunu görebilirsin.

http://www.mumsema.com/digerleri-mezhepler/58727-sura-23-ayet-ehlibeytle-ilgili-ayetin-manasi.html

Şimdide senin yazında verdiğin ve ŞURA 23 ün önceki ve sonraki ayetlerinide yansıtan yazına gelelim.

Alıntı
ŞÛRA 22.
Yaptıkları şeyler başlarına gelirken zalimlerin, korkudan titrediklerini göreceksin.
İman edip iyi işler yapanlar da cennet bahçelerindedirler.
Rablerinin yanında onlara diledikleri her şey vardır.
İşte büyük lütuf budur.

ŞÛRA 23.
İşte Allah’ın, iman eden ve iyi işler yapan kullarına müjdelediği nimet budur.
Deki: Ben buna karşılık sizden akrabalık sevgisinden başka bir ücret istemiyorum.
Kim bir iyilik işlerse onun sevabını fazlasıyla veririz.
Şüphesiz Allah bağışlayan, şükrün karşılığını verendir.

ŞÛRA 24.
Yoksa onlar, (senin için) Allah’a karşı yalan uydurdu mu derler?
Allah dilerse senin kalbini de mühürler.
Ve Allah bâtılı yok eder; sözleriyle hakkı ortaya koyar.
Şüphesiz O, kalplerde olanları bilendir.



Şimdi soruyorum, Allahın Resulü vasıtası ile verdikleri nelerdir yada nedir. Bu mükemmel ve eşsiz din yani İSLAM değilmi ?

Hiç aklın yatıyormu yani Allah Resulünün ağzından DEKİ VERDİKLERİM KARŞILIĞINDA AKRABALIK SEVGİSİ KARŞILIĞINDA BİR ŞEY BEKLEMEM gibi muallak bir istek irade etmiş olsun. Hangi akrabalık, kimin akrabalığı ?

Böyle muazzam bir işi yapan Allahın Resulünün bu verdiklerinin karşılığında istenen müslümanların kendi akrabalarına yakınlık gibi bir saçma bir istekmidir acaba ? Böyle tutarsız yersiz bir anlam olurmu ?
Tam bir EMEVİ SAPTIRMASI içler acısı bir yorum bu. Maksatta Ehlibeytin asaletini ve Allah katındaki büyüklüğünü yok etmek ve unutturmak tabi.

Burada verdiğin yoruma göre Allah önceki ayette Allah zalimlerin halini ve sonrada iman edenlerin halini irade ettikten sonra, ŞURA 23 te birdenbire Allahın Resulünün tüm yaptıklarını hatırlıyor ve bu muazzam işlerin karşılığında ise Efendimizin değilde yalnızca diğer tüm müslümanların kendi akrabalarını sevmesini karşılık olarak istiyor.
Ne mükemmel bir yorum ve ne mükemmel bir anlayış....

Buna nasıl inanabiliyorsunuz, doğrusu hayretler içindeyim. Birde bana kaynak soruyorsun. Sen aklını kullanmak yerine ARAP EMEVİ HEZEYANLARINI, rahatlıkla Allahın emri diye kabul ediyorsan benim sana kaynak göstermem ne fayda eder. Ki bunada gerek yok. Çünkü burada yazdıklarımın hepsi kaynak zaten.

Ha şunuda belirteyim. Bu mealleri yazanların hepsi Ruhban. O nedenle hiç bir kişi benim için örnek olamaz. Benim burada yaptığım yoruma aynı yorumu gösteren bir başka yerde akıl almaz derecede saçmalıyabiliyor çünkü. Bu ikazıma Diyanet de dahildir. Çünkü sonuçta Diyaneti oluşturanlarda birer ruhbandır.
O nedenle isim vermeden yalnızca ilgili bölümün anlamlarını buraya aktaracağım yalnızca.

Şayet yazanlarıyla görüp ayetleri tümüyle incelemek istiyorsanız, en çok meal veren site olarak bildiğim ve benimde kullandığım sitelerden biri olan "kuranmeali.com" dan yararlanabilirsiniz.

Şimdi sana ŞURA 23 ün öncelikle benim yorumuma yakın meallerden bir kaç örnek vereceğim. Sonrada seninde inandığın yorumların olduğu hepsi ayrı içler acısı sapmaya uğramış meallerden örnekler tabi...

"De ki: Sizden, tebliğime karşılık bir ücret istemiyorum, istediğim, ancak yakınlarıma (Ehlibeytime) sevgidir."

"De ki: "Ben, buna karşılık sizden, yakın akrabamı/Ehlibeytimi sevmeniz dışında bir ücret istemiyorum."

Aslında ŞURA 23 ile ilgili benim yorumumla yani gerçek yorumla ilgili daha çok meal bulmak mümkün fakat bunların çoğunluğu internet ortamına aktarılmadığı için, bende kısıtlı bir sayıda yani iki ayrı mealden örnek verebildim.

Senin buraya aktardığın ve daha ne ibretler içeren meallerden ilgili kısımlar için ise örnekler gani.
Verdiğim örneklere bir bak ne anlama geliyor ve hiç birinin birbiriyle ve gerçekle hiç alakası varmı ?
Ayetlerin altlarında bu muhteşem yorumlar için benim düşüncelerimi göreceksin. Şüphesiz Allah bu ifadelerle ne anlatmaya çalıştığımıda, benim Kuranın aslına ne kadar sadık olduğumuda en iyi bilendir.

* "De ki: 'Ben buna karşı yakınlıkta sevgi dışında sizden hiç bir ücret istemiyorum."

(Yakınlıkta sevgi ne demekse. Sevgi zaten yakınlık demek. Bu "tatlıda şeker isterim", yada "turşuda tuz isterim" gibi çok saçma bir anlam olmuyormu ?)

* "De ki: "Ben buna karşılık sizden yakınlıktan dolayı olan sevgiden başka bir ücret istemiyorum."

(Bu yorumda ayrı bir harika. Beni yakından sev uzaktan sevme iyi olmuyor demek oluyor herhalde.)

* "Ben sizden buna karşı yakınlara sevgiden (veya Allah'a yaklaşmaktan) başka bir ücret istemem."

[Bu vatandaş epey yaklaşmış gerçeğe. Fakat ya bilgisi yetmemiş yada Ehlibeyt düşmanları tam anlamını yazdırmamışlar. Yani yakınlarada hangi yakınlara ve kimin yakınlarına ?)

* "De ki: “Ben buna (yaptığım tebliğ görevine) karşılık sizden, akrabalıktan doğan sevgiden başka bir ücret istemiyorum.”

(Bu vatandaşımızda ayetin anlamını iyice dolamış. İyide hangi akrabalıktan doğduğu belli olmayan sevgiyi Efendimiz neden istesin ? Haa Ehlibeyt ise kastetdiğin tamam. Ama onu söylemiyorsun. Bunun dışında her kesin akrabasıda sevgiside kendisine. Ya senin akraban beş para etmiyorsa bu kadar ucuzamı gidecek Efendimizin verdikleri ?)

* "Deki: Ben buna karşılık sizden akrabalık sevgisinden başka bir ücret istemiyorum. "

( E kardeşim şu akrabanın özelliği nedir ve kimindir ne kadar yakın akrabadır onuda bir anlayıp söyleyebilsen. Allah müslümanların akrabaları ile ilişkileri için özellikle pek çok ayet indirmişken bu ayeti nasılda herkesin akrabasına indirgemek gibi bir faciaya imza atarsın ?)

* "Ben bu tebliğime karşı sizden akrabalıkta sevgiden başka hiçbir ücret istemiyorum."

(Buradada aynı tekerleme. AKRABALIKTA SEVGİDEN. Ah birde bu iki kelimenin bu halde hiç bir anlam ifade etmediğini hele hele ayetin içinde yorumlanırken tam bir facia olarak göründüğünü bir anlayabilsen.)

* "De ki, [ey Muhammed]: “Bu [mesaj] karşılığında sizden yol arkadaşlarınızı sevmenizden 29 başka bir şey beklemiyorum”

(Bu vatandaş herhalde farklı bir yorum yapayımda ne olursa olsun demiş olmalı.)

* "Ben bunu karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Ancak (Allah'a) yaklaşmayı arzu ediyorum."

(Bu mealin sahibide akrabayı bir kenara koyup o şekilde Allaha yaklaşmaktan bahsetmiş. Çok acelesi olmalı.)

* "De ki:-Buna karşılık sizden, yakınlık arzu etmekten başka bir ücret istemiyorum."

(İşte bu meal okuduğumda "olamaz Yarabbi" dediğim meallerden biridir. Kimse bir şey anlamasın ve kafasıda karışsın diye bayağı bir uğraşmış doğrusu. Bu arada kendiside kördüğüm olmuş olabilir.)

Burada verdiğim örnekler internette bulduğum meallerin birbirinden farklı yorumlar içeren örnekleri olarak verilmiştir. Bunların her birinin sayısız benzerleri var. Zaten çoğu birbirinin mealini ölçü almış, birebir yada bir kaç meali birleştirip kendisinin yorumu olarak ortaya koymuş yani.

Oysa tüm müslümanların akrabalık ilişkileri için Allahın ayetleri zaten mevcuttur. ŞURA 23 ü bunların arasına katmak bilerek yada bilmeyerek Ehlibeyti Allahın ayetinden silmek yada karalamakla aynı anlamdadır. Allah muhafaza eylesin.

Örnek olarak akraba ile ilgili bir kaç ayet veriyorum ki ŞURA 23 teki bu anlam saptırmasını daha iyi gözlemleyebilelim.


Nisâ 1 : Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üretip yayan Rabbinizden sakının. Adını kullanarak birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah'tan ve akrabalık haklarına riayetsizlikten de sakının. Şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözetleyicidir.

Nisâ 33 : Erkek ve kadından) her biri için, ana, baba ve akrabanın bıraktığından (hisselerini alacak olan) varisler kıldık. Yeminlerinizin bağladığı kimselere de paylarını verin. Çünkü Allah her şeyi görmektedir.

Nisâ 36 : Allah'a ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlar (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez.

Nisâ 135 : Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutan, kendini, ana-babanız ve akrabanız aleyhinde de olsa Allah için şahitlik eden kimseler olun. (Haklarında şahitlik ettikleriniz) zengin olsunlar, fakir olsunlar Allah onlara (sizden) daha yakındır. Hislerinize uyup adaletten sapmayın, (şahitliği) eğer, büker (doğru şahitlik etmez), yahut şahidlik etmekten kaçınırsanız (biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Mâide 106 : Ey iman edenler! Birinize ölüm gelip çatınca vasiyet esnasında içinizden iki adalet sahibi kişi aranızda şahitlik etsin. Yahut seferde iken başınıza ölüm musibeti gelmişse sizden olmayan, başka iki kişi (şahit olsun). Eğer şüpheye düşerseniz o iki şahidi namazdan sonra alıkor, "Bu vasiyet karşılığında hiçbir şeyi satın almayacağız, akraba (menfaatine) de olsa; Allah (için yaptığımız) şahitliği gizlemiyeceğiz, (aksini yaparsak) bu takdirde biz elbette günahkarlardan oluruz" diye Allah üzerine yemin ettirirsiniz.

Enfâl 41 : Eğer Allah'a ve hak ile batılın ayrıldığı gün, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı gün (Bedir savaşında) kulumuza indirdiğimize inanmışsanız, bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resulüne, onun akrabalarına yetimlere, yoksullara ve yolcuya aittir. Allah her şeye hakkıyla kadirdir.

Enfâl 75 : Sonradan iman eden ve hicret edip de sizinle beraber cihad edenler de sizdendir. Allah'ın kitabına göre yakın akrabalar birbirlerine (varis olmağa) daha uygundur. Şüphesiz ki Allah her şeyi bilendir.

Tevbe 24 : De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah'tan, Resulünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez.

Tevbe 113 : Kafir olarak ölüp) cehennem ehli oldukları onlara açıkça belli olduktan sonra, akraba dahi olsalar, (Allah'a) ortak koşanlar için af dilemek ne peygambere yaraşır ne de inananlara.

Yûsuf 26 : Yusuf: "Asıl kendisi benim nefsimden murat almak istedi" dedi. Kadının akrabasından biri şöyle şahitlik etti: "Eğer gömleği önden yırtılmışsa, kadın doğru söylemiştir, bu ise yalancılardandır."

Ra’d 25 : Allah'a verdikleri sözü kuvvetle pekiştirdikten sonra bozanlar, Allah'ın riayet edilmesini emrettiği şeyleri (akrabalık bağlarını) terk edenler ve yeryüzünde fesat çıkaranlar; işte lanet onlar içindir. Ve kötü yurt (cehennem) onlarındır.

Nahl 90 : Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.

İsrâ 26 : Bir de akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını ver. Gereksiz yere de saçıp savurma.

Fâtır 18 : Hiçbir günahkar başkasının günahını yüklenmez. Yükü (günahı) ağır gelen kimse onu taşımak için (başkasını) çağırsa, bu çağırdığı akrabası da olsa, onun yükünden bir şey yüklenmez. Sen ancak görmeden Rablerinden korkanları ve namazı kılanları uyarabilirsin. Kim temizlenirse o, kendi menfaatine temizlenmiş olur. Dönüş Allah'adır.

Bakara 83 : Vaktiyle biz, İsrailoğullarından: Yalnızca Allah'a kulluk edeceksiniz, ana-babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz diye söz almış ve "İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekatı verin" diye de emretmiştik. Sonunda azınız müstesna, yüz çevirerek dönüp gittiniz.

Mü’minûn 101 : Sura üflendiği zaman artık aralarında akrabalık bağları kalmamıştır; birbirlerini de arayıp sormazlar.

Nûr 22 : İçinizden faziletli ve servet sahibi kimseler akrabaya, yoksullara, Allah yolunda göç edenlere (mallarından) vermeyeceklerine yemin etmesinler; bağışlasınlar; feragat göstersinler. Allah'ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir.

Şu’arâ 214 : (Önce) en yakın akrabanı uyar.

Rûm 38 : O halde sen, akrabaya, yoksula, yolda kalmışa hakkını ver. Allah'ın rızasını isteyenler için bu, en iyisidir. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.

Ahzâb 6 : Peygamber, müminlere kendi canlarından daha yakındır. Eşleri, onların analarıdır. Akraba olanlar, Allah'ın Kitabına göre, (mirasçılık bakımından) birbirlerine diğer müminlerden ve muhacirlerden daha yakındırlar; ancak, dostlarınıza uygun bir vasiyet yapmanız müstesnadır. Bunlar Kitap'ta yazılı bulunmaktadır.

Muhammed 22 : Geri dönerseniz, yeryüzünde bozgunculuk yapmaya ve akrabalık bağlarını kesmeye dönmüş olmaz mısınız?

Mücâdele 22 : Allah'a ve ahiret gününe inanan bir toplumun -babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa- Allah'a ve Resulüne düşman olanlarla dostluk ettiğini göremezsin. İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedi kalacaklardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. İşte onlar, Allah'ın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, kurtuluşa erecekler de sadece Allah'ın tarafında olanlardır.

Bu tablo bana Allahın başka ayetlerinide hatırlatıyor. Bunlardan birinide vermeden geçmek istemiyorum.

Âl-i İmrân 7 : Sana Kitab'ı indiren O'dur. Onun (Kur'an'ın) bazı ayetleri muhkemdir ki, bunlar Kitab'ın esasıdır. Diğerleri de müteşabihtir. Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak ve onu tevil etmek için ondaki müteşabih ayetlerin peşine düşerler. Halbuki Onun tevilini ancak Allah bilir. İlimde yüksek payeye erişenler ise: Ona inandık; hepsi Rabbimiz tarafındandır, derler. (Bu inceliği) ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar.

Dai yazımı bitirirken benden istediğin kaynak meselesinede bir değineyim. Sen ilkönce kendi kaynaklarını bir incele şayet gerekli incelemeyi yaparsan hala benden kaynak sormak gibi bir saçmalığın içinden mutlaka kurtulmuş olursun.
Kaldı ki verdiğim linkte senin istediğin gibi kaynaklarda var. Fakat işin acı yanı senin hala Efendimizin ağzından sayısız yalanı her yana dağıtanların altlarına yine binbir yalanla raviler taktığını anlayamamış olman.

YALANIN HADİSİDE YALANDIR RİVAYET EDENİDE. BUGÜN VİDEOYA ALINAN OLAYLARDA DAHİ BİR SÜRÜ DÜZMECE YAŞANIRKEN 1400 SENE ÖNCE BU SÖYLENDİ DİYE ALLAHIN RESULÜNE ATFEDİLENLERİ NASIL KURANA DANIŞMADAN KÖRÜ KÖRÜNE KABUL EDERSİN ???

İSLAM COĞRAFYASI NEYİN KAHRINI YAŞIYOR HALA ANLAMAYACAKMISIN ????

HELE HELE ASLI SAPASAĞLAM ORTADA OLAN KURAN AYETLERİNDE BİLE ŞURA 23 TE OLDUĞU GİBİ AKIL ALMAZ ANLAM SAPTIRMALARI YAPILDIĞI GERÇEĞİ APAÇIK ORTADAYKEN.


Kalın sağlıcakla.....



Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 30.04.2010 - 20:46 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 30.04.2010 - 12:57
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 


Kolye demis: ALLAHIN LANETİ YALAN SÖYLEYENİN VE HAK OLANI SAPTIRANIN ÜZERİNE OLSUN desene.
NİYE KÖŞE BUCAK KAÇIYORSUN, MÜBAHELE AYETİNE BENİM GİBİ TABİ OLMAKTAN ????

Koye ückere su israrla istedigini yapacaktim. Ama bir sey durmadan engeliyor beni. Oda sudur bu lanetde zarar sadece sana dokunmayacak belki ailenede dokunacak. Bela geldimi yanliz o sahsa minhasiran kalmiyor etrafindakilerede sirayet ediyor. Onun icin git isine Allah sana hidayet versin, dogruluklari görecek hakiki iman nasip etsin insaallah.....




Bu mesaj 3 kez ve en son vaha1972 tarafından 01.05.2010 - 04:32 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 00:55
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
kolye kardes
bir konuda cok haklisin
Kur'an'i Kerimi meallendiren o kadar cok sahsiyetsizler oldu/oluyorki
bunu uzuuunca yazip kanitlamaya calismana gerek yok
senden sadece (her mesajinda) verdigin Ayet ve Hadislerin kaynagini iatemistim
vermemene ragmen yinede tesekkür ederim

lakin, mkemalin getirdigi gayri islami sistemi tartisirken
konuyu evirip cevirip yine baska alanlara tasidin

mesajindan alintiladigim Ayet mealindeki bir noktaya deginip
neden kaynak istedigimi belirtmek boynumun borcu oldu

Alıntı
Orijınalı kolye7

ŞURA SURESİ, 23 : EY HABİBİM DEKİ, SİZE VERDİKLERİM İÇİN BİR KARŞILIK BEKLEMEM. YALNIZCA EHLİBEYTİME YAKINLIK/SEVGİ İSTERİM.



kirmizi olarak isaretledigim YALNIZCA kelimesi estetik olup
Ehl-i Beytten baskasinin sevilmemesi gerekir anlamida cikiyor

simdi kolye kardes
bi konunun tekrardan altini cizerek son kez yaziyorum
iman edip islama gönül veren hic bir mü'min Ehl-i Beyt'e dil uzatmaz
inaniyorumki Ehl-i Beyti sevdigini sananlardan cok daha fazla sever
ve öyle severki, Ehl-i Beyt'i asla siyasi platformlara tasimaz ve tartismaz
insaAllah bundan sonraki siyasi münazaralarimizda gündeme getirmezsin

vaha kardesim
kisiler hakkinda yazarken yakisiksiz, abes kelimeler kullanmasan
lütfen... rica ediyorum

selametle
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 02:07
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  
Themenicon    RE:

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı Dai


vaha kardesim
kisiler hakkinda yazarken yakisiksiz, abes kelimeler kullanmasan
lütfen... rica ediyorum

selametle






Dai Kardesim Tesekür ederim. Kas yapayim derken göz cikariyordum.


Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 01.05.2010 - 04:34 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 04:19
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı vaha1972

Kolye demis: ALLAHIN LANETİ YALAN SÖYLEYENİN VE HAK OLANI SAPTIRANIN ÜZERİNE OLSUN desene.
NİYE KÖŞE BUCAK KAÇIYORSUN, MÜBAHELE AYETİNE BENİM GİBİ TABİ OLMAKTAN ????

Koye ückere su israrla istedigini yapacaktim. Ama bir sey durmadan engeliyor beni. Oda sudur bu lanetde zarar sadece sana dokunmayacak belki ailenede dokunacak. Bela geldimi yanliz o sahsa minhasiran kalmiyor etrafindakilerede sirayet ediyor. Onun icin git isine Allah sana hidayet versin, dogruluklari görecek hakiki iman nasip etsin insaallah.....



Saat sabah 03.25 Dai yazmış ve sonra saat 05.34 Vaha yazmış daha doğrusu bu versiyon dün içinde birikenleri bu sabah tasfiye edivermiş. Daha öncede söylemiştim bu iki isimli vatandaşı şeytan yada ecinniler gece yarısından sonra ve sabah namazından önce elektrik vererek benim karşımda zırvalamaları için baskı altında tutuyorlar diye.
Aslında Dai işin ne berbat hale geldiğini farkedip başka birine söylüyormuş gibi kendine nasihat edip sözde pisliklerine fren koymaya çalışıyor, işi biraz düzeltmeye çalışıyor ama şeytanın freni yok, ecinnilerin de....

Vaha versiyonu şimdi anlayabildinmi seni nasıl çözdüğümü. Efendim neymiş MÜBAHELE AYETİNE tabi olursa yalnız bana değil aileme ve ailemede zarar dokunacakmış.

Vaaah vaha vah meğer ne kadarda merhametli bir insanmış bu Vaha vatandaşta biz bir türlü anlayamamışız.

Senin burada bana hitaben yazdığın yazıların şöyle bir kısmına bakan en safdilli insan bile senin bu yazdıklarına artık değil gülmek gözlerinden gülmekten yaş gelir.

Sen daha türkçeyi bile daha doğru dürüst konuşamıyorken, arapça hakaret ve küfürün her türlüsünü yapacaksın üstelik burada seni yalanlayan bir şeyi her yazında tekrarlayacaksın YANİ HER YAZINDA BANA LANET OKUYACAKSIN sonrada neymiş yalnız bana değilde aileme bile zarar gelecek diye MÜBAHELE AYETİNE katılmıyormuş...
Şimdi kim inanır bu rezalet yalana ???

Hem sana vahy falanmı indi bu ayetin hükmüne katılırsan bu adam ailece mahvolur diye ????

BENDE TAM TERSİNİ SÖYLÜYORUM. MERAK ETME SEN BU AYETİN HÜKMÜNE KATIL BU İŞ YALNIZ SEN VE BENİM ARAMDA BİRİNİ MAHVEDECEK. ÇÜNKÜ MÜBAHELEYİ BEN YALNIZCA İKİMİZ İÇİN BELİRLEYEREK SÖYLEDİM. AİLELERİ KESİNLİKLE KARIŞTIRMADIM. O ALLAHIN RESULÜNÜN YAPTIĞI ÇOK ÖZEL VE MUAZZAM BİR HAL.
BUNA RAĞMEN, ŞAYET BENİM AİLEME BİR ŞEY OLACAKSA Kİ SÖZ KONUSU BİLE DEĞİL, ZATEN BEN BUNU HAK ETMİŞİM DEMEKTİR VE RAZIYIM.
YOKSA SENMİ AİLENLE BİRLİKTE TOPYEKÜN MAHVOLACAKSINIZ DİYE EKLEKTRİK VERİLMİŞ GİBİ BU AYETİN HÜKMÜ KARŞISINDA TİR TİR TİTREMEKTE VE BU AYETE TABİ OLMAKTAN KÖŞE BUCAK KAÇMAKTASIN ?????

MADEM HİÇ BİR ŞEYİNE GÜVENMİYORSUN, KORKUYORSUN NEDEN HER ALLAHIN GÜNÜ AĞZINDAN HER TÜRLÜ PİSLİĞİ ORTAYA DÖKÜYORSUN KARŞIMDA ???

Birde yazının sonunda kendini kamufle etmek için tamamen samimiyetsizlik kokan bir dua eklemişsin.

Alıntı
Onun icin git isine Allah sana hidayet versin, dogruluklari görecek hakiki iman nasip etsin insaallah....



Aşağıda verdiğim ve senin bana cevap diye yazdığın bir çok facianın başlangıcı olan yazıyı sen değilde senin dışında birimi yazının başına ekledi.

Alıntı
Selam ve Selamet Hideyete tabi olanlar üstüne olsun.
Bütün levm ve itab ve nefret, heva ve hevese tâbi olanlara olsun. AMIN....



levm : Kınama
İtab : Azarlama
Nefret : Buradaki anlamıyla karşındakinin kötülüğünü istemek

Sen ağzından her türlü iğrenç ifadeyi kullanarak ve her türlü yalan ve iftiraya başvurarak hemde senin yazdıkların karşısında son derece düzgün bir üslup ve gerçeklerin ta kendisi olan yazılara rağmen NEYİ KINAYIP AZARLAMA VE NEFRETE DAVETİ VE GAYRETİ İÇİNDESİN ???
HAK OLANIMI ?? YOKSA SENİN SAVAŞIN HAKLAMI ???

HİDAYET ve NEFRET aynı anda nasıl dilenir ?? Sen hiç nimet yediğin sofraya, tezek kovasıda koyarmısın ???
Yada mutfağını hem mutfak, hemde WC olarak kullanırmısın ?
Senin bu dileğinde zerre kadar samimiyet ve normal bir insanın dileyeceği bir hal varmı ???

Aslında farkında olmadan bana niyetlenerek tastamam sana ait olan sıfatlara lanet ettiğininde hiç farkında değilsin. İşte Allah azmış, sapmışa elindeki TEZEĞİ, KEK diye kabul ettirmek için gözüne perdeyi böyle çeker. Bu senin bu cezayı hak etmek için azgınlığın peşini ısrarla bırakmaman nedeniyledir.

Dikkat edersen ben sana hiç lanet okumadım. Davet ettiğim duada bile senin onayını bekledim. SAMİMİYET budur.

Şimdi anlayabildinmi sana son bir kaç yazımda eklediğim linkteki KÖÇEKÇE HAVASI ile ne mesaj vermeye çalıştığımı ?????

Şimdi yine vereceğim. Ki belki sana artık bir şeyleri düşündürmeye sebep olur.

VE SANA ÖNCEKİ YAZIMDA HEDİYE ETMİŞ OLDUĞUM KÖÇEKÇEYİ ONBEŞ YİRMİ DEFA KULAKLIKLA DİNLE RAHATLAYACAKSIN DİYE GARANTİ VERİYORUM. BELKİ DEDİKLERİMİ YAPARSAN BUNDAN SONRA DAHA AZ SALLAYIP DAHA AZ İĞRENÇ HATALAR YAPARSIN.

http://www.zaplat.com/video/turkiye_videolari/18796/Murat_Bal_ve_Cilgin_K%C3%B6cekler

HAKSIZLIK, YALAN, VE İFTİRA İHTİVA EDEN SÖZLER SAHİBİNİNDİR. SAHİBİNİN AYNASI, KİMLİĞİDİR.

Kalın sağlıcakla....






Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 01.05.2010 - 11:25 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 11:20
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Dai, bu benim ayet meali olarak verdiğim yazıdan senin aktardığın bölüm.

Alıntı

Orijınalı kolye7
ŞURA SURESİ, 23 : EY HABİBİM DEKİ, SİZE VERDİKLERİM İÇİN BİR KARŞILIK BEKLEMEM. YALNIZCA EHLİBEYTİME YAKINLIK/SEVGİ İSTERİM.



Buda senin gerçekle alakası olmayan yorumundaki cümlelerden biri.

Alıntı
kirmizi olarak isaretledigim YALNIZCA kelimesi estetik olup
Ehl-i Beytten baskasinin sevilmemesi gerekir anlamida cikiyor



YALNIZCA kelimesi AKRABA kelimesi yanlış anlaşılıp EHLİBEYT dışında bir akraba anlamı çıkmasın diye konulmuştur. Ki onu kaldırsanız dahi anlam birebir aynıdır. Ayette o kelime olmaması bizim kendi dilimizde bunu arapçadaki vurgulamasındaki özellikle örtüştürmek içindir.

Onun için hiç bir değişiklik ve başka anlam çıkarmayan bu buluşun çok gereksizdi diyorum.

Ayrıca bu ayetteki "SİZDEN VERDİKLERİM İÇİN HİÇ BİR ÜCRET İSTEMEM " hükmü başka bir kaç ayettede geçiyor ve o ayetlerde bu hükmün peşinde hiç bir istek ve talep belirtilmiyor. İşte YALNIZCA kelimesi bu anlamda bambaşka bir özellik ve anlam kazanıyor.

Şimdi bu ayetlerden bir kaçını veriyorum ki bu anlamda ÜCRET içeren ayetler hep aşağıda verdiğim ayetlerin hükmünü taşır. Yani Efendimizin verdiklerin karşılığında kullardan hiç bire şey beklenmez.

Bir tek ŞURA 23 te Efendimizn verdiklerinin karşılığında KURBA yani EHLİBEYT için MEVEDDET yani SEVGİ VE MUHABBET beklenir.

Yûnus 72 : "Yüz çevirdiyseniz çevirin. Ben sizden bir ücret istemedim. Benim ücretim, Allah'tan gelecektir. Bana, müslümanlardan/Allah'a teslim olanlardan olmam emredildi."

Hûd 29 : "Hem ben sizden buna karşı bir mal da istemiyorum. Benim ücretim Allah'tandır. Ama ben iman edenleri paylayıp kovamam. Çünkü onlar Rablerine varacaklar. Ama sizin cehalete batmış bir toplum olduğunuzu görüyorum."

Hûd 51 : "Ey toplumum! Bu tebliğime karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, beni yaratandan başkasına düşmez. Hâlâ aklınızı çalıştırmayacak mısınız?"

Yusuf 104 : Sen, bu tebliğin için onlardan bir ücret istemiyorsun. O, bütün âlemler için bir hatırlatmadan başka şey değildir.

Furkan 57 : De ki: "Onun karşılığında sizden bir ücret istemiyorum; ancak Rabbine varmak için bir yol tutmayı dileyenler istiyorum."

Şu'ara 109 : "Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. Benim ödülüm sadece âlemlerin Rabbi'ndedir.

Şu'ara 127 : "Ben sizden bu iş için bir ücret istemiyorum. Benim ödülüm âlemlerin Rabbi'ndendir."

Şu'ara 145 : "Ben bu iş için sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim yalnız âlemlerin Rabbi'ndendir."

Sebe' 47 : De ki: "Ben sizden herhangi bir ücret istemedim; o sizin olsun. Benim ödülüm yalnız Allah'tandır. Ve O, her şey üzerinde bir Şehîd, gerçek bir tanık..."

Sad 86De ki: "Tebliğime karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Ben size kendiliğimden/zorlamayla yükümlülük getirenlerden de değilim."

Kalem 46 : Bir ücret mi istiyorsun kendilerinden de onlar, bir borç altında eziliyorlar!

DAİ hala kaynak göstermedin deyip duruyorsun. Bunca veriye ve kanıta rağmen. İstersen öbür tarafa gidip Efendimizi ve sahabeyide yanına getirmeye çalışayım. Belki o zaman ikna olursun. Ama sanmıyorum. Bu seferde kimlik sorarsın iş yatar. Çünkü o zaman nüfus cüzdanı falan yoktu.
Sen inanmak istemedikten sonra elbette ÖKÜZ ALTINDA BUZAĞI ARAMA halinde son bulmayacaktır.

Ehlibeytin hukukunu bildiğin içinmi MUAVİYE denen peygamber soyunun katillerinin en başına ve HZ.Hasanın katiline HAZRET VE SAHABE diyorsun. Gittiğin yerde o kafanın Ehlibeyti anlayışının yerinide öğrenirsin. Hiç merak etme. Sözlerinden senin bu TEZEKLE KEKİ aynı teraziye koyma faciasından asla kurtulamayacağında apaçık belli olduğundan benim bu konuda daha fazla bir şey söylememde gerekmiyor.

Ben bu bilgilendirme konusunda üzerime düşeni fazlasıyla yaptım. Nasibi olan anlar yoksa zaten nasibi olmayana bir şey yapabilmemde mümkün değil.

Selametle...




Bu mesaj 3 kez ve en son kolye7 tarafından 01.05.2010 - 13:51 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 12:02
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
sen belani ariyorsun, exra bir lanete gerek yok kolye su halinle zaten naletlenmissin.
Aslinda sen hertürlü igrenc kelimeye layik merkebin birisin. Sana yazdiklarimin hepsinin arkasindayim.
ama artik sana cevap vermekten vaz geciyorum. 54 yasanina gelmis merkepligin en alt mertebesine inmis senin gibi bir seytanla bosuna vakit gecirdigimi sandigim icin yazmaktan vaz geciyorum.
sen böyle devam et cünki sana merkeplik yakisiyor 54 yasindaki merkep kolye


Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 01.05.2010 - 12:14 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 12:10
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı vaha1972

sen belani ariyorsun, exra bir lanete gerek yok kolye su halinle zaten naletlenmissin.
Aslinda sen hertürlü igrenc kelimeye layik merkebin birisin. Sana yazdiklarimin hepsinin arkasindayim.
ama artik sana cevap vermekten vaz geciyorum. 54 yasanina gelmis merkepligin en alt mertebesine inmis senin gibi bir seytanla bosuna vakit gecirdigimi sandigim icin yazmaktan vaz geciyorum.
sen böyle devam et cünki sana merkeplik yakisiyor 54 yasindaki merkep kolye



Evet Vaha sanırım Alemlerin Rabbi buu konuda sana bir vekaletde vermiş olmalı ki benim ne aradığım ve sonunda neyi bulacağım konusunda bu kadar eminsin.

Bu arada sahip olduğun o mükemmel sıfatı durmadan haykırmanada gerek yok. Zaten yazını her tıkladığımda o sevimli mahlukatın tüyler ürperten namelerini dinlemek mecburiyetinde kalıyorum.

Son ve en feci pisliği yapıp artık sana cevap vermeyeceğim diyerek davetimden kaçmansa tam sana yakışan bir hareket. Artık bu yazıları okuyanlar senin kişiliğinide ne yapmaya çalıştığınıda her halde tastamam öğrenmişlerdir.

Birde diyorumki Dai bu Vaha işinden istediğini elde edemediği içinmi bu son numarayı çekip işe Dai ile devam etmeye karar verdi. Böyle bile olsa tumanı bu şekilde sıyırıp ortalığı mahvetmeye hiç gerek yoktu. Anlayan anladı kimin ne yaptığını KÖÇEK örneği videosu bile bu son manzara karşısında hafif kaldı doğrusu.

Ve diyorumki sonunda Allah katında da bu işin sonu VAAAH DAYI VAH olacaktır.


Selametle..



HAKSIZLIK, KÜFÜR, HAKARET, YALAN, VE İFTİRA İHTİVA EDEN SÖZLER YALNIZCA SAHİBİNİNDİR. SAHİBİNİN AYNASI VE KİMLİĞİDİR.




Bu mesaj 4 kez ve en son kolye7 tarafından 01.05.2010 - 13:54 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 12:18
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Dogru söylüyorsun kolye sarlatani sana hakaret ediyorum cünki sen daha fazlasinada laik ahmagin tekisin. Sen ise Alemi islama hakaret ediyorsun. Sahabeye hakaret ediyorsun. Mezhep imamlarina hakaret ediyorsun. Suanda din görevlisi olan insanlara hakaret ediyorsun, Dini baglarla bir birine baglanmis müslümanlarin bu Dini baglarina hakaret ediyorsun. Kürtlere ve Araplara hakaret ediyorsun. Sen öyle birisinki bizim surada senin bütün yalanlarini ortaya delilleriyle koydugumuz halde... bir tek söyledigin hezayanlarin delilini getiremiyorsun. Getiremiyorsun cünki yalancinin tekisin.
Alim ve ayni zaman da cahil ahmak bu yazinin altina bak, yazdiklarinin delini getirir kendini kurtar.

Eger Ciddi bir konuda tartisiyorsan delillerinde o kadar ciddi olmali, hezeyanli hikayeler degil...

Firavun kolye demis: Benim özelim olan bir bilgiyi bu anlamda buraya aktarmak istiyorum. Bu eşim tarafından bana nakledilen Atatürk'ün daha genç bir subay olduğu döneme ait hatırattır. Eşime babası, babasınada babasından anlatıla gelmiştir.
Osmanlının çalkantılı dönemi gittikçe tırmanmaktadır. Genç bir subay olan Mustafa Kemal eşimin dedesinin o zaman Atatürkten daha yüksek bir subay olan bir yakın akrabasında (Selanikte) bir gece kalıp misafir olma durumu hasıl olur.
İşte burada biri yüksek rütbeli biri çok genç iki subay arasındaki konuşmaların içeriği anlatılmaz ama bu yüksek rütbeli subay genç Mustafa Kemal için çevresine daha sonra şu sözleri söyler,
"GELECEKTE BU DELİKANLIYI İYİ TAKİP EDİN. ÇOK YÜKSEK YERLERDE BU VATANA HİZMET EDECEK BÜYÜK BİR KABİLİYET TANIMIŞ OLDUM ÇÜNKÜ"


Sermayesi yalan ve yalancilik olan bu Keferenin propagandacisi kolye, su hikayesine ne demeli acaba. Yalan ile beslenen bir ahmagin sözünemi inanalim mi simdi? Babasinin bilmeme nesi anlatmis mis keferenin yanina gelende kolye merkebine göre hasa sümme hasa Melek oluyor.


Birde Efendimizden bir örnek verelim. Sahabeden bir zat vardır. Hatırımda kaldığı kadarıyla adıda NOAYMAN'dır. Bu zat Allah'ı ve Resul'ünü çok sevdiği halde içki içmekte ve bundan kesinlikle vazgeçememektedir. Hatta bu zata içki içmesi nedeniyle had dahi uygulanmaktadır.
Allah'ın Resul'ü bu kişiyi bu halini çok iyi bildiği halde öyle sevmektedir ki bu zat ne zaman Efendimizin yanına gelse Efendimiz onu sevgi ile karşılamaktadır.
Bir gün bu zat yine Efendimizi ziyarete gelir ve üstelik içkilidir. Şu an adını vermeyeceğim tanınmış bir sahabe onu görünce hemen Efendimizin yanına gelir ve "İzin ver ya Allah'ın Resul'ü bu kafirin boynunu hemen vurayım" der.

İşte o an hiç kimsenin beklemediği bir davranışta bulunur Efendimiz. Çok mütevazı olduğu ve sesini hiç bir zaman yükseltmediği çok iyi bilinen Allah'ın Resul'ü büyük bir celaliyetle ayağa kalkar ve sesinide yükselterek "SENİ NOAYMAN'A BU ŞEKİLDE HİTAP ETMEKTEN MEN EDERİM. EVET O İÇKİ İÇER. FAKAT ALLAH'I VE RESUL'ÜNÜDE (GERÇEK ANLAMDA) SEVER"

Bu olaya yalan demeye kalkışmamanı peşinen tavsiye ederim. Çünkü bu olay hem verdiğim ayetin hükmüne uygundur. Hemde kaynaklarım çok sağlamdır.


NOAYMAN DIYE BIR SAHABE YOK VE HADISDE KOLYENIN ABARTMASI
MADEM KAYNAKLARIN COK SAGLAM BU SAHABENIN KIM OLDUGUNU VE HADISI KIM RIVAYET ETTINIGI SÖYLE




YALAN VE YALANCILIK SERMAYESI OLAN 54 YASINDAKI KOLYE NE DEMIS: O nedenle kimse etnik kimliğinden gocunmasın, tarihiyle yüzleşsin, barışsın: Evet Kürtler Kurtuluş Savaşı’na katıldı ama Türk Ordusu’nda değil Yunan Ordusu’nda savaştılar!
Bir şey daha ekleyelim, yıllardır Araplar Osmanlı’yı arkadan vurdu diyenler aynı şeyi Kürtler için de söylemeliler; Kürtler Kurtuluş Savaşı’nı arkadan vurmuştur.
Osmanlı-Rus Harbi’nde
Osmanlı’yı arkadan vuran Kürtler
Yani Birinci Dünya Savaşı’ndan Kurtuluş Savaşı’na giden dönemde Kürtler hep Türkiye’yi işgal eden kuvvetlerle birlikte hareket eder.
Ankara’da Millet Meclisi’nin kuruluşu 23 Nisan 1920’dir. Bu tarihten itibaren TBMM Ordusu da kurulmuş ve Kurtuluş Savaşı’nı vermiştir.

O dönemki mecliste de bugünkü Mecliste olduğu gibi bölücü Kürt milletvekilleri vardır. İşte bu Kürt milletvekilleri Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı’na yardım etmemiş, tam tersine bu Kurtuluş Savaşı’na karşı bir ayaklanma örgütlemişlerdir.



Yalanlarinla bir birini kardeslik duygulariyla samimane seven Müslümanlari bölmek icin bu kadar yalan söylemek zorundamisin merkep. Bide bana hakaret ediyorsun diyorsun. Yoksa senin yalanlarina dogrumu deseydim beyinsiz.

EGER DOGRU SÖYLÜYORSAN BU IDDIALARINI ISBAT EDERSIN VE MÜSEYLIME OLMAKTAN KURTULURSUN.


Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 01.05.2010 - 19:21 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 16:15
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  
RE: RE:

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
[quote]Orijınalı kolye7

Kolye demis: ALLAHIN LANETİ YALAN SÖYLEYENİN VE HAK OLANI SAPTIRANIN ÜZERİNE OLSUN desene.
NİYE KÖŞE BUCAK KAÇIYORSUN, MÜBAHELE AYETİNE BENİM GİBİ TABİ OLMAKTAN ????



BENDE TAM TERSİNİ SÖYLÜYORUM. MERAK ETME SEN BU AYETİN HÜKMÜNE KATIL BU İŞ YALNIZ SEN VE BENİM ARAMDA BİRİNİ MAHVEDECEK. ÇÜNKÜ MÜBAHELEYİ BEN YALNIZCA İKİMİZ İÇİN BELİRLEYEREK SÖYLEDİM. AİLELERİ KESİNLİKLE KARIŞTIRMADIM. O ALLAHIN RESULÜNÜN YAPTIĞI ÇOK ÖZEL VE MUAZZAM BİR HAL.
BUNA RAĞMEN, ŞAYET BENİM AİLEME BİR ŞEY OLACAKSA Kİ SÖZ KONUSU BİLE DEĞİL, ZATEN BEN BUNU HAK ETMİŞİM DEMEKTİR VE RAZIYIM.
YOKSA SENMİ AİLENLE BİRLİKTE TOPYEKÜN MAHVOLACAKSINIZ DİYE EKLEKTRİK VERİLMİŞ GİBİ BU AYETİN HÜKMÜ KARŞISINDA TİR TİR TİTREMEKTE VE BU AYETE TABİ OLMAKTAN KÖŞE BUCAK KAÇMAKTASIN ?????

MADEM HİÇ BİR ŞEYİNE GÜVENMİYORSUN, KORKUYORSUN NEDEN HER ALLAHIN GÜNÜ AĞZINDAN HER TÜRLÜ PİSLİĞİ ORTAYA DÖKÜYORSUN KARŞIMDA ??



YERLERIN VE GÖKLERIN RABBI! KUSUR VE EKSIKLIKLERDEN MÜNEZEH RABBIM! EGER BEN SENIN AYETLERINI KENDI NEFSIM VE HEVAMA TABI KILIYORSAM VE RESULULLAH EFENDIMIZIN HADISLERINI KENDINIMI KURTARMAK ICIN VE YALANLARIMI HAKLI CIKARTMAK ICIN KULLANIYORSAM VE SAHABEYE VE EHLI BEYTE HASA MILYONLAR KERE HASA KÜFÜR ASAGILAMAK ONLARI YALAN ILE ITHAM ETMEK VE DÖRT MEZHEP IMAMLARINI VE SALIH KULLARINA RUHBAN DIYIP YAHUDI VE HIRISTIYAN BENZETMESI GIBI SIFATLAR YAKISTIRIYORSAM VE HADIS IMAMLARINI YALANCILIK ILE ITHAM EDIYORSAM: RABBIM BELAMI VER.
RABBIM EGER BEN BÖYLE SEYLERDEN UZAKSAM BUNLARA DIL UZATAN VE YUKARIDA YAZDIKLARIMA HAKARETLER SAVURAN KOLYE'NIN VE HER KIM YALANLARINA SENIN AYETLERINI SAHIT GETIRIP.... HADISLERI KENDI KAFASINA NEFIS VE HEVASINA GÖRE YORUMLUYORSA, ALLAH'IM ISMI AZAMA HÜRMETINE VE ISMININ AZAMLIK MERTEBESI HÜRMETINE. SENIN LANETIN VE BÜTÜN PEYGAMBERLERIN LANETI VE CÜMLE MELAIKENIN LANETI VE YARATTIGIN BÜTÜN MAHLUKATIN LANETI ÜSTÜNE OLSUN. VE KIM YALAN SÖYLÜYORSA ONA CENNETINI HARAM CEHENNEMI HELAL KIL AMIN AMIN AMIN AMIN




Bu mesaj 2 kez ve en son vaha1972 tarafından 01.05.2010 - 19:16 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 16:29
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
keskinmetal su an offline keskinmetal  

655 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2008
En Son On: 10.10.2014 - 14:55
Cinsiyeti: ----- 
arkadaşlar yeter diyorumbu tartışmaları artık kesiniz takip ediyorum ama cevap yazmak istemiyordum

ama bakıyorum bir birinize üstünlük sağlamaya calışılıyor denileni tutalım lütfen senin dinin sana benim dinim bana diyerek böyle tartışmalardan kaçınalım allah c.c.her şeyi bilen ve görendir burda demek istediğim

islamın bir cizgisi vardır ve tartışılmaz oysa şu hale bakın güya müslümanlar olarak neyi niçin tartışıyorsunuz
kendi dinimizimi böyle olaylarla oyuna geliyorsunuz ve bir çok yanlışı doğru olarak göstermeye çalışıyorsunuz
kuru yanarkende yaşı beraber yakar

burda şunuda söylemek istiyorum kolye efendi açılan konulara cevaplar yazarak olayı başka yönlere çekiyor ve o konun önünü kesiyor bunu daha öncede yapmıştı ama ben cevp vermeyerek o hevesini kursağında koydum

bundan sonraki açılan konularda eğer kolye efendi cevap yazarsa o konuyu kolye efendinin isteği doğrultusunda deyilde konunun durmuna göre cevaplayınız yani bi yerde muhattap almama konusu diyorum

şunuda ekleyeyim islam hiç birzaman güzelliğe karşı olmamıştır bilakis nerde güzellik varsa islam orda olmuştur e kolye efendi benim şahsen mustafa kemale karşı bir tavrım yok tavrım onun ilahlaştırılmasına
putlaştırılmasınadır sana şu soruyu sorayım fatih sultan mehmet kimdir

cevaben istanbulu fed eden osmanlı padişahı öyle deyilmi peki bu olaya ne kadar olmuş 557 sene
şimdi sana desemki bu şahsın 7 ceddi bellimi belli peki doksan senelik bir kişinin cedini saya bilirmisin
saya bilirsin peki hayatını lütfen bu konuları konuşmak için önce osmanlı arşivinin olması gerek peki osmanlı arşivi nerde kağıt hurdası olarak bulgaristanda e o halde nasıl bu kadar emin konuşuyorsun

ya bırakın artık bu işleri ben şunu şöyle söyleyeyimde herkes ne demek istediğimi anlasın o işgal zamanında
allah c.c.birdaha o günleri bu millete yaşatmasın kim bu aziz ve her karış toprağı kanla sulanmış vatanın kurtuluşunda allah c.c.rızasını kazanmış ve gerçek gazi ve şehitlerimizden allah c.c.razı olsun şehitlerimize yaşayan ve vefat edmiş gazilerimizin önünde saygıyla eğilmekten gurur vede onur duyarım

şunuda belirteyim olumlu yada olumsuz bu konuda bir daha görüş belirmeyeceğim çünkü yukarda yazdıklarımın konumuna düşmek istemiyorum ve asla ve asla dinimi tartışmam tartışma konusuda yapmam
çünkü hiristiyanında yahudininde musevininde ve peygamberi olan bütün dinlerinde kavimlerinde bütün peygamberleri benin resulü ekremimdens.a.v. efendimden allahın c.c.izniyle şefaat isteyeceklerini
bilmeyen bir müslüman kardeşim yoktur her halde hal böyleyken nasıl başka birilerinin aklına ve mantığına
uyarak dinimizi tartışıyorsunuz size denileni yapın ve senin dinin sana benim dinim bana deyin ve sorumlu olmayın bir birlerinizden helallık alın ve bu konuyu bitirin ve sevgi ve saygı içerisinde konuları cevaplayın

allah c.c. doğrunun yanındadır eğri zaten baştan eğriyse onu doğrultamazsın doğrultmaya çalışırsanda
kırarsın çünkü malesef her eğri doğrulmuyor
selam ve saygılar olumsuzluklar içinde hakkınızı helal ediniz
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 19:37
Bu mesajı bildir   keskinmetal üyenin diğer mesajları keskinmetal`in Profili keskinmetal Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

Önce Keskinmetal kardeşimizin yazısına bir değinelim.
Kardeşimiz bir tartışmanın uzun sürmesi nedeniyle devreye girmiş gibi görünüyor. Fakat keşke öyle olsaydı denecek ifadelerle devam edip adeta burada bir küfür, hakaret ve iftira imalatçısına destek veriyor.

Keskinmetalin aşağıda vermiş olduğum sözlerinin ne derece doğru olduğunu araştırmak için burada var olan ve Keskinmetalde dahil üç kişilik bir grubun akıl almaz haksız saldırılarının içinde olduğu silinmiş yazıların RAVDA yönetiminden ricayla tekrar verilmesi ile anlamak gayet mümkün.
Benimmi hevesim kursağımda kaldı yoksa Keskinmetalin kovasındamı atacak çamur kalmadı. İşte bütün mesele burada.

Kaldıki ben ne kavga için nede üste çıkmak için bir tek kelime yazmış değilim. Nede bunun için yazılanlara aynı şekilde karşılık verdim.

Aşağıda kutu içinde VAHA1972 nin yazılarında tamamen saldırmak, aşağılamak ve hakaret ve küfür egosunu gidermek için yazmış olduğu yazılardan bir demet vereceğim. Şayet benim yazılarımda bütün bu rezil hitaplara ve saldırılara rağmen buna benzer bir tek ifade görürseniz, ben haklısınız deyip artık size cevap vermeyeceğim.

Şu anda yapmış olduğunuz ise Allahın Kuranda uyardığı bir ayetin hükmüne tam anlamıyla savaş açmaktadır. "İYİLİKTE VE HAYIRDA YARDIMLAŞINIZ, FİTNEDE VE KÖTÜLÜKTE YARDIMLAŞMAYINIZ"

Kaldı ki ben ne kendi yazılarımda nede altına yorum yaptığım yazılarda kendiliğimden bir başka konuya asla geçmedim. Yazılarım bunun ispatıdır.


Alıntı
keskinmetal
burda şunuda söylemek istiyorum kolye efendi açılan konulara cevaplar yazarak olayı başka yönlere çekiyor ve o konun önünü kesiyor bunu daha öncede yapmıştı ama ben cevp vermeyerek o hevesini kursağında koydum.



Alıntı
vaha1972

*Dogru söylüyorsun kolye sarlatani sana hakaret ediyorum cünki sen daha fazlasinada laik ahmagin tekisin.

*Sermayesi yalan ve yalancilik olan bu Keferenin propagandacisi kolye, su hikayesine ne demeli acaba. Yalan ile beslenen bir ahmagin sözünemi inanalim mi simdi? Babasinin bilmeme nesi anlatmis mis keferenin yanina gelende kolye merkebine göre hasa sümme hasa Melek oluyor.

*Yalanlarinla bir birini kardeslik duygulariyla samimane seven Müslümanlari bölmek icin bu kadar yalan söylemek zorundamisin merkep.

*Ey "sadık ahmak" Ey sarhoş hamiyet-füruş! ıtlakına mâsadak bîçare ülema-üs sû' veya meczub, akılsız, cahil Kolye! Hakikat-ı kâinat içinde kökü yerleşmiş ve hakaik-i kâinata kökler salmış olan Şecere-i Tûbâ-i İslâmiyet; mevhum, muvakkat, cüz'î, hususî, menfî, belki esassız, garazkâr, zulümkâr, zulmanî Milliyet toprağına dikilmez! Onu oraya dikmeye çalışman, ahmakane ve tahribkârane, bid'akârane bir teşebbüstür.

*Simkik Sahte veli kolyenin kendisini nasil bir veli ve alim oldugunu ve bu sarlatanliklarini Ayetler ile isbat etmeye calistigini daha önceki yazlarina bakip göreceğiz..

*SIMDIK ESFELI SAFILIN BATAKLIGINDAN RAVDA YÖNETIMINE BAGIRIYORSUN BENI KURTARIN VAHA'NIN ELINDEN DIYE BAGIR BAGIRA BILDIGIN KADAR SARLATAN SEYTAN

*Ey sarhoş hamiyet-füruş kolye! Sana verdigim cevablarin yalan olduguna dair birtane örnek getir.

*Ahlaksizin kim oldugunu birazdan yine senin ahlaksiz yazilarindan görcegiz.

*Cok iyi anlattin asalik mahluk. Peki buna ne diyeceksin simdi!

*Müseylime misal Kolye, hem bu iki (Hz. Ebu Hureyre ve Hz. Muaviye) hasa sümme hasa..hakaret edeceksin, yalanci, fitne ehli diyeceksin hemde O'nlardan Hadis nakl edecesin. Iste sen böyle adi bir mahluksun. Bundan dolayi sana nekadar hakaret etsem azdir ahmak kolye...

*Sarlatan mahluk sen kimsin? RAFIZIMISIN, SIA'MISIN NESIN? NASIL BIR AHMAK OLDUGUNU SÖYLE SANA ÖYLE HITAP EDIM ama bunu söyleyecek yürek yok sende ibni sebe'nin talabesi kim oldugunu söylemeye mangal gibi yürek gerek oda sende yok malesef...

*Önceki yazimda degim gibi: Camuru miski amber deyip yüzüne gözüne durmadan sürüyorsun. Senin icine batmis oldugun o batakliktan cekip cirmayacam, tam aksine ayaklarim pislenmesin diye basina basip gececem...

*Simdik su 54 yasina gelmis yasinin özelliklerinden mahrum Keferenin merkebinin kendisini nasil övdügünü, firavunlastirdiginina bakalim. Tabiki kendi yazdiklariyla bakacagiz bu zavalliya.

*Not: Kirmizi yazilar Firavun kolyeye aittir.

*Keferenin merkebi kolye demis:
Haşa ben ne bir veliyim nede bir vazifem var fakat Allah huzurunda bu tip ibretler çok yaşanıyor.

*Her ne Hikmetse bu saglam delilerin hic birisini görmedim. Keferinin merkebi sallayip duruyor. Neyse devam edeli

*BAK BAK FIRAVUNA BAK; BAK DA TÜKÜR YÜZÜNE
Keferin Merkebi kolye Demek istedigi sudur:

*Keferenin Merkebi kolyenin Demek istedigi sudur:

*Haysiyetsiz sahsiyet seni cok iyi anladik. Yani diyorsun ki; bu kendi hakkimda yazdiklarim esekte kulak mesabesinde, bir de esegin kendisini görün demeye getiryorsun.

*Keferenin merkebi kolye gibi insan süretindeki sarlatan iblisler.



Bu yukarda VAHA1972 den naklen verdiğim iğrenç hakaretler ve küfürler karşılığında ben KESKİNMETAL den beklerdimki "VAHA ya kardeşim senin evinde tuvalet yokmu mahvettin burayı"
Fakat demek din diye sapmışlığın ortak fikre sahip olanları birlikte TEZEĞE KEK diyorlarmış.

ALLAHA AND OLSUN VAHA1972 NİN BANA ATFEN ORTAYA DÖKTÜĞÜ BU PİSLİKLERİN İFTİRALARIN VE YALANLARIN BİR TEKİ DAHİ DOĞRU İSE BEN ALLAHIN LANETİNİ KENDİ ÜZERİME KABUL EDİYORUM.
KARŞIMDAKİNEDE ALLAH NEYE LAYIKSA ONU VERSİN DİYORUM.

Vaha birde MÜBAHELE ayetinden bahsime ancak yaşlı çaçaron, cazgır mahalle kadınlarının yapacağı cinsten son derece cahilane ve içi iğrençlik kokan bir beddua küpü ile cevap vermiş.

Oysa ben KİM ALLAH YOLUNDA YALAN SÖYLÜYOR, HAK OLANI SAPTIRIYOR, ONA KATIYORSA ALLAHIN LANETİ ONUN ÜZERİNE OLSUN misali ve MÜBAHELE ayetinin özüne ve asaletine uygun bir yol teklif etmiştim.

Şüphesiz yaptığı bunca hakaret, pislik ve iftiradan sonra bu Vaha adlı vatandaşı hiç ummadığı bir zamanda bu işin karşılığı bulacaktır. İşin birde öbür tarafı varki onu hiç kimse hayal bile edemez.

Yukarda Vahaya ait verdiğim sözler onun ortaya döktüğü iğrençliklerin yüzde biri bile ancak olabilir.
İsteyen kardeşim yazılara tekrar bakbilir. O zaman daha gerçekçi olarak benim deiklerim ispat edilmiş olur.


Ve isterseniz burada olmayan aklı başında birine bu Vaha adlı vatandaşın ve benim yazılarımı gösterin. Şayet bu şahısa değil müslüman insan bile derlerse ben ondan özür dileyeceğim.



Vaha adlı bu ruhsal sorunlu vatandaşın sözde din diye yazdığı bu kazurat akıntlarını daha önceleri kesmek istedim. RAVDA yönetimini dahi uyardım. Fakat bu sefer cevap yazmayacağımı öğrenince başka türlü hakaretler edip beni bilgisizlikle ve korkaklıkla itham etti. Önceki yazıları incelerseniz nasıl bir aşağılık oyun oynadığını apaçık görürsünüz.

Vaha adlı vatandaşın birde YAVUZ HIRSIZ EV SAHİBİNE BASKIN ÇIKAR misali VAHA + DAİ ortak yapımı işleri ise RAVDA yönetimince bence çok iyi incelenmeli. Yoksa burası iki üye adı kullanan bir ruhsal sorunlunun cirit attığı oyun sahası haline dönme tehlikesi yaşayabilir.

DEĞERLİ RAVDA YÖNETİMİ LÜTFEN ARTIK VAHA ADLI VATANDAŞIN İĞRENÇ CEVAPLARINI BUNDAN SONRA SİLİNİZ Kİ BENDE BUNLAR KARŞISINDA KENDİMİ SAVUNMAK ZORUNDA KALMAYAYIM.

Kalın sağlıcakla.....





Bu mesaj 2 kez ve en son kolye7 tarafından 01.05.2010 - 22:03 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 01.05.2010 - 21:59
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
kolye acizi demis: YALAN VE YALANCILIK SERMAYESI OLAN 54 YASINDAKI KOLYE NE DEMIS: O nedenle kimse etnik kimliğinden gocunmasın, tarihiyle yüzleşsin, barışsın: Evet Kürtler Kurtuluş Savaşı’na katıldı ama Türk Ordusu’nda değil Yunan Ordusu’nda savaştılar!
Bir şey daha ekleyelim, yıllardır Araplar Osmanlı’yı arkadan vurdu diyenler aynı şeyi Kürtler için de söylemeliler; Kürtler Kurtuluş Savaşı’nı arkadan vurmuştur.
Osmanlı-Rus Harbi’nde
Osmanlı’yı arkadan vuran Kürtler
Yani Birinci Dünya Savaşı’ndan Kurtuluş Savaşı’na giden dönemde Kürtler hep Türkiye’yi işgal eden kuvvetlerle birlikte hareket eder.
Ankara’da Millet Meclisi’nin kuruluşu 23 Nisan 1920’dir. Bu tarihten itibaren TBMM Ordusu da kurulmuş ve Kurtuluş Savaşı’nı vermiştir.

O dönemki mecliste de bugünkü Mecliste olduğu gibi bölücü Kürt milletvekilleri vardır. İşte bu Kürt milletvekilleri Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı’na yardım etmemiş, tam tersine bu Kurtuluş Savaşı’na karşı bir ayaklanma örgütlemişlerdir.



Eger mertsen bu yazdigin kazuratin cevabini verirsin. Kimse yokken iyi atiyorsun merkep eger bu iddianda delil getirmezsen ahlaksizsin, mahlukatin en edepsizisin.

Hic bir soruya (bu sorular senin yazindan soruluyor) cevap vermiyorsuz. Sahabeye hasa sümme hasa küfr edip asagiliyorsun. Mezhep imamlarini Yahudi, Hiristiyan alimlerine bezetiyorsun bunlar gibi bir cok seye iftira ediyorsun. Ben sana merkep ve buna benzer bazi seyler diyorum diye küplere biniyorsun. asagilik

Ciyak ciyak bagirma Ravda yönetimine, eger yazilari silinecek birisi var oda senin palavralarin iftiraci yalanci museylime...

Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 00:20
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
sanirim iyice cikmaza girdin kolye efendi
kisileri birbirlerine düsürmeyide beceremedin
müslüman mahallesindeki salyangoz satislarin pek kesat
sen en iyisi vazgec bu sevdadan

bu arada konuyla baglantili mkamalin ingiliz sevgilisine yazdigi mektubunda
inancli müslümanlar hakkindaki görüslerinide paylasmis olalim

Mustafa FIlminde, Mustafa Kemal’in 2 Temmuz 1915’te Çanakkale’de çarpisirken sevgilisi Madam Corinne’e yazdigi mektuba yer verildi.
Büyük Önder, bu mektubunda söyle diyor:

“Askerlerimin hususi inançlari çok defa ölüme sevk eden emirlerimi yerine getirmelerini çok kolaylastiriyor.
Filhakika onlara göre iki semavi netice mümkün ya gazi veya sehit olmak.
Bu sonuncusu nedir bilir misiniz?
Dosdogru cennete gitmek.
Orada Allah’in en güzel kadinlari hurileri onlari karsilayacak ve ebediyen onlarin arzusuna tabi olacaklar.
Yüce saadet...”

Dalkavuklar gizledi

Filmin çarpici bölümlerinden biri de Atatürk’ün halkla temasi..

Atatürk 1930’da halkin arasina karistiginda herkesin mutsuz ve karnini doyuramaz durumda oldugunu görüyor.
Elinde dilekçelerle Ata’ya kosanlarin görüntüsü geliyor... Su yorum ekleniyor
“Çevresindeki dalkavuklar halkin izdaraplarini Atatürk’ten gizleyip iyi göstermeye çalistilar.
Atatürk gerçekle yüzlesince çok üzüldü. Sabaha kadar uyuyamadi.”

Açliktan ölenler var

Filmde yayinlanmamis günlükler de yer aliyor.

Günlüklerin 7 Kasim 1916’tarihli sayfasinda Tümgeneral Mustafa Kemal,
Diyarbakir’dan Silvan’a giderken gördükleri inanilmaz sahneleri anlatiyor.
Yollarda açliktan ölen insanlar, aglasan çocuklar.
Mustafa Kemal “Yalniz kalmis 12 yasindaki Ömer’i yanima aldim.
Bir çifte, diger çocuklari almasini istedim, almayinca azarladim.
O çocuklara da para verdim” diye not düsüyor defterine...

PC de
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 03:44
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  
RE:

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı kolye7

Ve isterseniz burada olmayan aklı başında birine bu Vaha adlı vatandaşın ve benim yazılarımı gösterin. Şayet bu şahısa değil müslüman insan bile derlerse ben ondan özür dileyeceğim.

DEĞERLİ RAVDA YÖNETİMİ LÜTFEN ARTIK VAHA ADLI VATANDAŞIN İĞRENÇ CEVAPLARINI BUNDAN SONRA SİLİNİZ Kİ BENDE BUNLAR KARŞISINDA KENDİMİ SAVUNMAK ZORUNDA KALMAYAYIM.





KORKU ECELE CARE DEGIL ACIZ KOLYE. YANLIZ BENIMDE BIR RICAM VAR: EGER BENIM YAZIKLARIMI OKUYUP BENIM HAKKIMDA BIRISI KARAR VERECEKSE. BU KISI SIA, RAFIZI, VE BUNA BENZER SARLATANLARDAN OLMASIN RICA EDERIM Güle Güle Güle Güle


DURMADAN KUYU DIBINDEN BAGIRIYORSUN, SESIN COK CILIZ GELIYOR, O KADAR KÜCÜLDÜN KI; SENI GÖRMEK ICIN TELESKOPLA BAKMAK GEREKIYOR.
Güle Güle Güle Güle
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 04:04
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı vaha1972

kolye acizi demis: YALAN VE YALANCILIK SERMAYESI OLAN 54 YASINDAKI KOLYE NE DEMIS: O nedenle kimse etnik kimliğinden gocunmasın, tarihiyle yüzleşsin, barışsın: Evet Kürtler Kurtuluş Savaşı’na katıldı ama Türk Ordusu’nda değil Yunan Ordusu’nda savaştılar!
Bir şey daha ekleyelim, yıllardır Araplar Osmanlı’yı arkadan vurdu diyenler aynı şeyi Kürtler için de söylemeliler; Kürtler Kurtuluş Savaşı’nı arkadan vurmuştur.
Osmanlı-Rus Harbi’nde
Osmanlı’yı arkadan vuran Kürtler
Yani Birinci Dünya Savaşı’ndan Kurtuluş Savaşı’na giden dönemde Kürtler hep Türkiye’yi işgal eden kuvvetlerle birlikte hareket eder.
Ankara’da Millet Meclisi’nin kuruluşu 23 Nisan 1920’dir. Bu tarihten itibaren TBMM Ordusu da kurulmuş ve Kurtuluş Savaşı’nı vermiştir.

O dönemki mecliste de bugünkü Mecliste olduğu gibi bölücü Kürt milletvekilleri vardır. İşte bu Kürt milletvekilleri Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı’na yardım etmemiş, tam tersine bu Kurtuluş Savaşı’na karşı bir ayaklanma örgütlemişlerdir.



Eger mertsen bu yazdigin kazuratin cevabini verirsin. Kimse yokken iyi atiyorsun merkep eger bu iddianda delil getirmezsen ahlaksizsin, mahlukatin en edepsizisin.

Hic bir soruya (bu sorular senin yazindan soruluyor) cevap vermiyorsuz. Sahabeye hasa sümme hasa küfr edip asagiliyorsun. Mezhep imamlarini Yahudi, Hiristiyan alimlerine bezetiyorsun bunlar gibi bir cok seye iftira ediyorsun. Ben sana merkep ve buna benzer bazi seyler diyorum diye küplere biniyorsun. asagilik

Ciyak ciyak bagirma Ravda yönetimine, eger yazilari silinecek birisi var oda senin palavralarin iftiraci yalanci museylime...



Vaha, son yazımda ancak yüzde birini vermiş olduğum burcu burcu islamın güzel ahlak kokan özüne çok uygun o mükemmel hitaplarından hiç bahsetmeden geçip yeni yeni türküler okumaya başlamışsın.

Merak etme senin okuduğun her makamda ne olduğunu ve nasıl bir cehalet kuyusuna yuvarlanmış olduğunu ispat etmek benim için en kolay iştir. Tabi ahlaken ne feci halde olduğunuda.

Şunları ispatlamazsan şöylesin, böylesin diye eski bir yazımdan alıntının arkasına saklanmışsın bu sefer.
O yazı gerçek olduğuna inandığım bir alıntı yazı. Yani yazı aslen benim değil. Fakat ben yine o ve onun gibi bu anlamda acı gerçeklerin içinde olduğu başka linklerde vereceğim. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.

Bugün PKK bu kafayla binlerce insanımızın canına kıymadımı. Daha dün PKK nın hain saldırıları neticesinde ölenler bu vatanın evladı olan askerlerimiz değilmi idi??? Bu askerlerin ölümüne sebep olanlar kürt kökenli bu ülkenin vatandaşları değimi ??? PKK denen hain kanlı bölücüörgüt değilmi ???

Elbetteki ben benim gibi aklıselim bu vatanın evlatları vatana sadık kürt vatandaşlarla, bu vatan hainlerini birbirinden kesinlikle ayırıyorlar. İşte bu verdiğim yazılarda o günlerin versiyonları. Onca isyanı bu ülkede Çinliler, Japonlar falanmı yaptı yoksa ?

ÖYLE DEVEKUŞU GİBİ KAFAYI KUMA GÖMEREK TARİHİN GERÇEKLERİNE BAKILMAZ.

Şimdi vereceğim linklerede bu anlamda iyi bak ve ondan sonra sen tersini ispat et, edebilirsen tabi.
Bu arada istersen PKK diye bir kürt kökenli, vatana ihanet şebekesinin otuz yıldır bu millete kan ağlattığınıda inkar etmeyede kalkış istersen. Geçmişteki kanlı ihanetlerle birlikte tam inandırıcı olur yani. Sanada pek yakışır doğrusu.

Bu arada senin kürt kökenli olduğun gibi bir kokuda alıyorum. Önemlide değil.. Şunu hemen belirteyim. Benim en yakın ve sadık arkadaşlarımın önemli kısmını kürt kökenli vatandaşlarım oluşturuyor. Özellikle akrabamda kürt kökenli gelinler ve damatlarda mevcut. O nedenle sakın kürt düşmanlığı gibi bir iftira ile yani yepyeni bir pislikle sakın ortaya çıkma.

Gerçekler acıdır fakat yüzleşmek gerekir. Bunca kaynak yalan söylüyor demek, kendi yalanının arkasına saklanmak demektir.

http://www.angelfire.com/tn3/tahir/trk29z.html

http://www.turksolu.org/sehit/secmekurtulus2.htm

http://www.internetajans.com/default.asp?nid=83999

http://www.haber3.com/yunan-ordusundaki-kurtler-i-105441y.htm

http://skyturkvngenc.wordpress.com/2009/08/09/turkiye%E2%80%99de-kurt-isyanlari/

http://yuekselmetin.blogcu.com/insanlik-bunu-bilmeli-kurt-toplumuda/6331743

http://www.msxlabs.org/forum/osmanli-imparatorlugu/27608-osmanlidan-gunumuze-isyanlar.html


***Behey utanmaz, arlanmaz hala ve hala feci yalanlar söylüyorsun, iğrenç iftiralar atıyorsun. Buda yetmiyormuş gibi atık borusundan hiç bir farkı kalmayan o ağzınla pis pis hakaretler ve küfürler yağdırmayada devam ediyorsun. Sadık sahabeye saygılı olan ve onu gerçek seven benim. Sen MUVİYE ve YEZİD gibi EHLİBEYT ve SAHABE katillerine ve namus düşmanlarına SAHABE ve HAZRET diyerek asıl SAHABEYE söven ve hakaret edensin.

Bu söylediklerimin doğruluğunu anlamak isteyenler, yalnızca önceki yazılarımıza baksınlar yeter.

***Ruhban kelimesi ne anlama geliyor diye bilmezsen ve Kuranla ilgili hiç bir bilgin olmazsa işte böyle mezhep imamlarına papaz diyorsun gibicehaletin en rezili bir ifade ile burada sefil duruma düşerdurursun.

RUHBAN : ALLAH KATINDAN KENDİLERİNE BİR VAZİFE VERİLMEDİĞİ HALDE İNSANLARA DİN KONUSUNDA YARDIMCI OLMAK İÇİN DİN ADAMI GİBİ BİR VAZİFE ORTAYA KOYAN İNSANLARDIR. BUNLAR EHLİKİTAP TÜM DİNLERDEMEVCUTTUR.

MİSAL : PAPAZ, RAHİP, HAHAM, HOCA, MÜFTÜ, DİNİ LİDER V.B.

***ALLAHIN TÜM LANETİ YALAN SÖYLEYENLERİN, İFTİRA ATANLARIN VE KURANI SAPTIRANLARIN ÜZERİNE OLSUN....KABULMÜ ??? BEN EYVALLAH DİYORUM....



Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 02.05.2010 - 11:01 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 10:59
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
RE: RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı vaha1972

Alıntı
Orijınalı kolye7

Ve isterseniz burada olmayan aklı başında birine bu Vaha adlı vatandaşın ve benim yazılarımı gösterin. Şayet bu şahısa değil müslüman insan bile derlerse ben ondan özür dileyeceğim.

DEĞERLİ RAVDA YÖNETİMİ LÜTFEN ARTIK VAHA ADLI VATANDAŞIN İĞRENÇ CEVAPLARINI BUNDAN SONRA SİLİNİZ Kİ BENDE BUNLAR KARŞISINDA KENDİMİ SAVUNMAK ZORUNDA KALMAYAYIM.





KORKU ECELE CARE DEGIL ACIZ KOLYE. YANLIZ BENIMDE BIR RICAM VAR: EGER BENIM YAZIKLARIMI OKUYUP BENIM HAKKIMDA BIRISI KARAR VERECEKSE. BU KISI SIA, RAFIZI, VE BUNA BENZER SARLATANLARDAN OLMASIN RICA EDERIM Güle Güle Güle Güle


DURMADAN KUYU DIBINDEN BAGIRIYORSUN, SESIN COK CILIZ GELIYOR, O KADAR KÜCÜLDÜN KI; SENI GÖRMEK ICIN TELESKOPLA BAKMAK GEREKIYOR.
Güle Güle Güle Güle




Ben Efendimiz, Ehlibeyt ve Dört halife hangi inanç üzerinde yaşamışsa o inanç halindeyim. Mezheplerin hiç biriyle bunun dışında onlara Allahın istediği saygılı olmak dışında bir alakam yoktur. Bu konuda devamlı aşağılık ve iğrenç yalanlar kusmaktasın Vaha.

VE ALLAHA AND OLSUN SEN BU HALİNLE YARIN DİN GÜNÜNDE YEZİD'İN BULUNDUĞU YERE SORGUSUZ SUALSİZ POSTALANACAK OLAN ZALİMLERDENSİN. ÇÜNKÜ ZULÜM YALNIZ CİNAYET İŞLEMEKLE OLMAZ. İSLAMIN GERÇEKLERİNE KARŞI ÇIKIP, SÖVÜP KÜFREDENLERDE YEZİD'İN YAPTIKLARINI BİR ANLAMDA YAPIYOR DEMEKTİR.
ŞAYET BEN SENİN İÇİN BU HÜKMÜMDE YANILIYORSAM, ALLAH BANA DİN GÜNÜNDE SANA ATFETTİĞİMİ NASİP EYLESİN.

*** Bu katran karası cehaletinlede ey VAHA daha bana çook Rafizi, hafizi, taftazani, şia, mia diye saldırır durursun.
Kapasiten yokki yazılanı anlayasın. Bir tek arapça sövüp küfretmeyi hakaret etmeyi öğretmişler sana.
Hemde islam budur diyerek.
Durumun bu kadar acı ve facia yani. Şimdi git yeni yeni arapça küfürler, hakaretler ve beddualar öğren, sonra ağzından burnundan köpükler saçarak burada kusarsın nasıl olsa. Tabi sahip olduğun islam dini dışı din anlayışın gereği olarak.

*** Ben bayağı yüksek irtifadan sesleniyorum çok şükür. Fakat sen düşmüş olduğun fosseptik çukurunda bayağıda derinlerde olman, yani çukurun çok derin olması ve senin dibinde olman nedeniyle farklı algılıyorsun. Normaldir yani. Sorun senin olduğun ve beni dinlediğin yerde. Bende değil yani. Anladınmı KATRAN KARASI KÜFÜRBAZ cahil.

yemek yemek yemek


HAKSIZLIK, KÜFÜR, HAKARET, YALAN VE İFTİRA İHTİVA EDEN SÖZLER YALNIZCA SAHİBİNİNDİR. SAHİBİNİN AYNASI VE KİMLİĞİDİR.



Vaha o bana atfettiğin uzun kulaklı, güzelgözlü ve inatçı mahlukun hala kim olduğunu anlayamadıysan, yakında bir aynaya bak göreceksin. Hatta kimliğine bile bu halinin resmini koyabilirsin. Biraz kulakları ve burnu uzun olacak ama. Artık durumu idare edersin.


Aşağıdaki klip için sana söylediklerimi ya yapmadın yada çok ters tepti. Bana bu konuda doğruyu söylersen senin için yeni çareler üretmeye çalışacağım Vaha. Dediklerimi yap mutlaka iyi sonuç alacaksın diye düşünüyorum.

http://www.zaplat.com/video/turkiye_videolari/18796/Murat_Bal_ve_Cilgin_K%C3%B6cekler

Tabi Yunus Emrenin din adına azgınlığın ve sapkınlığın zirvesine ulaştğı zavallılar için yazmış olduğu şu nefeside bir daha ve sade bir dille tekrar verelim....


Aşksızlara Verme Öğüt

Âşksızlara verme öğüt,
Öğüdünden alır değil.
Âşksız âdem hayvan olur,
Hayvan öğüt bilir değil.

Eksik olman ehillerden,
Kaçagörün cahillerden,
Tanrı bîzâr bahîllerden,
Bahîl didâr görür değil.

Kara taşa su koyarsan,
Elli yıl ıslatır isen,
Hemen taş gene bayağı,
Hünerli taş olur değil.

Taştan çıkar türlü sular,
Ayağında biter neler,
Câhil gönlü taştan beter,
Câhil gelmez gelir değil.

Boz yapalak, devlengece,
Emek yime erte gece,
Anın işi gözsepektir,
Salıp ördek alır değil.

Şah balaban, şahin, doğan,
Zihî övmüş onu öven.
Doğan zaif olur ise
Doğanlıktan kalır değil.

Ol ‘iki cihân güneşi’
Zâhir dünyasın değşirdi.
Câhil onu öldü sanır,
Ol hod ölmez öldü değil.

Yunus olma câhillerden,
Irak kalma ehillerden,
Câhil ne var mü’min ise,
Câhillikten kalır değil.


Kalın sağlıcakla.......




Bu mesaj 4 kez ve en son kolye7 tarafından 02.05.2010 - 12:49 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 11:21
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Hak hiç bir zaman çıkmaza girmez Dai efendi yada Dai+Vaha efendi.

Batıl hep o rüyayla yaşar fakat Hak her zaman galiptir.

Kişileri birbirine düşürme şeytani fikri ancak şeytanla işbirliğinde olup dine hizmet ediyorum faciasının içine yuvarlanmışlarda görünür. Allaha and olsun ben burada ve her yerde ancak Hak olanı ve gerçekleri savundum. Fitne ile hiç bir zaman işim olmadı. Kendi marifetini ve mesleğini bana yaftalamaya çalışma. Bunu Allahta biliyor buradaki yazıları okuyan ve gerçekleri anlayabilen herkeste biliyor.

Senin başına silahmı dayayan var Dai. İstemiyorsan cevap vermezsin olur biter. Ben neden vazgeçeceğim. Senin diğer versiyonunla burada tumanını indirip din için konuşuyorum diye benim burcu burcu hak kokan yazılarıma saldırcak halin kalmadı diyemi ? Böyle bir hataya düşmekten Allaha sığınırım. Benim işim senle değil çünkü sen asla ve asla anlamayacaksın. Çünkü kalbindeki kararmışlık nedeniyle Allah nasip etmiyor.

Benim işim burada bu yazıları okuyan diğer pek çok vatandaşımıza doğruları anlatmak. Tabi senin gibilerin hezeyanlarına karşı susmak gibi bir yanlışla hakkın örtülmesine neden olmadan ve azimle.

Atatürkü akıllarınca küçük düşürmek isteyenlerin arkasına saklandıkları hezeyanları anlatacağına kendilerine halife dediğin EMEVİ ve ABBASİ zalimlerinden bir çoğunun İŞLEDİĞİ PEYGAMBER EVLADI CİNAYETLERİNİ ve SAHABE KATLİAMINI anlatsan çok daha uygun olmazmı ?

Mesela yine o HALİFE dediğin, yani,PEYGAMBER VEKİLİ diye saygı gösterdiğin EMEVİ ve ABBASİ hükümdarlarından bir çoğunun nasıl cami içinde cariyeleriyle işret edip namaz kılmaya çalıştıklarını hemde sarhoş kadına HADİ SEN İMAM OL BİZE NAMAZ KILDIR diye minbere geçirdiklerini falan.

Atatürkün ingiliz mingiliz sevgilisi falanın bu ülkenin idaresiyle ne alakası var ?Hani bayan olsan Atatürkü kıskandın diyeceğim.

Rahmetli Adnan Menderesinde bir sevgilisi vardı. İstersen ondanda bahset. Ama bahsetmezsin değilmi. Çünkü işine gelmez. O iş ancak Atatürke pislik atmak için kullanılmalı....
Bak sana Rahmetli Adnan Menderesin bu özel yaşamıyla ilgili bir linkte vereyim. Sonra bana okuduktan sonra Adnan Menderesin devlet adamlığıyla bu işin ne bağlantısı olabilir onu bir güzel anlatırsın.

http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=208914

Şunda haklısın ki bunu bende her fırsatta ifade ediyorum, Atatürkün çevresinde ne kadar vatansever ve ona gerçek anlamda yardımcı varsa bir o kadarda ona yanlış bilgiler veren yada gerçekleri saklayan dalkavuklarda maalesef mevcuttu. Bu işin doğasında bu var. Tarihte tüm büyük liderlerin etrafında bu tür dalkavuklar olmuştur. Ve dahası buna bağlı olarak zararlarıda olmuştur.

Dikkat et bu ülkeyi bölmek için TATÜRK sevgisinin mutlaka ortadan kalkması gerekir kannatiyle işte içerdeki GAFLET VE DELALET güruhları ile birlikte senindeyaptığın gibi ÖKÜZ ALTINDA BUZAĞI ARAYARAK Atatürkü bu milletin gözündeküçük düşürmek için her türlü aşağılık yolu deniyor.

Sen kurtuluş savaşının hangi koşullarda verildiğini hala öğrenemediysen elbette o yazdıklarının arkasına saklanacaksın. Milletin savaş bittiğinde ayağına giyecek çarığı bile kalmamıştı.

Behey dünyadan habersiz. Aynı ortam üstelikte savaş yokken bugün benzer haliyle yaşanıyor. Basın korkudan hiçbirini veremiyor. Yaşamlarını sürdürebilmek için kredi kartı v.s.lerle borçlanarak mahvolmuş binlerce aile bir çorba ile bile akşamı etmeye razı olmuş durumdalar. Bunların pekçoğuna ben şahidim.

Halk ekmeklerin önündeki kuyruklar sana ne anlatıyor ? Ya marketlerde aldığı elzem ihtiyaç için hemde on liranın altında rakamlar nedeniyle aldıklarının bir kısmını geri iade edip alamayanlar ? Ben içim sızlaya sızlaya pek çoğuna şahit oldum bunların.

Doğuda ve güneydoğuda yoksul halka bir iki kilo un veya on lira para v.s. dağıtmak için gidenler oluşan feci izdihamla hem kendi canlarını bile zor kurtarıyorlar. Halk bu üçbeş kuruşluk yardım için birbirini ezip öldürebilecek kadar canhıraş bunlara uğraşmaya çalışmıyormu ?? Bu tablo üstelik gittikçedeartıyor.

Sen hiç ülkede olup biteni izlemiyormusun. Yada Atatürk konusunda olduğu gibi yalnızcaişine gelenimi bakıp izliyorsun.

Ülkedeki işsizlik ve açlığın boyutlarını bir araştır. O aktardığın yazıyla ne farkı kaldığını sonra anlatırsın. Hemde savaş falan yokken....

Belki o zaman Atatürkün nasıl bir mücadele verdiğini ve hele hele o günlerde her şeyi görmesinin ne kadar mümkün olduğunu. Bugün ulaşım ve iletişim nerede malum. Bu halde açlıktan ve geçim bunalımından intihar edenlerin sorumlusu kim ? Ki bunların sayısı gittikçe artıyor. Bununlada kalmıyor tabi yuvalar geçim sıkıntısından dağılığ mahvoluyor. Peki suçlusu kim? Vene yapıyorlar bu sorunu çözmek için?


PC de PC de göz kırpma
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 12:10
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
VAHA vatandaşım bana arapça yada türkçe arapça karışık sövüp hakaret etmeyi bırakmazsan, Allah seni bu arapça küfretmek halinden daha üst bir cezaya çarptırıp aşağıda verdiğim videodaki şakacı arapın o taklit halini sende daim kılabilir. Dikkat et diye uyarıyorum. Okuduğun bela sende bu şekilde zuhur edebilir.

O nedenle bu uyarımı lütfen dikkate al diyorum.

Vaha vatandaşımız bana pek çok kere merkep diye hitap edince ben bu feci yanılgısını düzeltmek gereğini duydum ne yapayım. Yanlışlar her zaman düzeltilmeli.

Umarım Vaha kardeşimiz ve Ravda yönetimi benim bu şakacı güldür düşündür yönümü hoş karşılarlar.

Vaha vatandaşımız rahatsız olursa silebilirimde sorun değil. Maksat gönüller hoş olsun, bu çok gergin ortamdan kurtulmak için birazda gülelim. Değilmi ???

Kal sağlıcakla.


http://www.izlesene.com/video/komik-videolar-essek-gibi-aniran-adam/275707
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 13:06
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
hanzade3 su an offline hanzade3  
NE BU TERBİYESİZLİK BU ADARMI DÜŞTÜNÜZ

975 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 15.11.2006
En Son On: 11.06.2010 - 18:28
Cinsiyeti: Bayan 

NE BU TERBİYESİZLİK BU ADARMI DÜŞTÜNÜZ
o kadar iğrençleştinizki sayenizde yönetimdeklerde sizin gibi iğrenç olmaya mahküm kaldılar sizi görmezliken kaldıkları için
terbiyesiz terbiyesiz yazılarınızla küfür ve hakaretlerinizle gittikçe iğrençleştiniz
piiiiiiislik oldunuz çevrenize sıçratmaya başladınız
zavallılar haline geldiniz elinizden tutan bile olmamış.
birbirinizi yediniz sözde hepinizde müslümanlığı savunuyorsunuz hiç alakası yok bence saçma sapan isimlerle değişik kılıklara girip küfürler hakaretler etmeye başladınız saygısız ve terbiyesizleştiniz. Merkepliği terbiyesizliği birbirinize yakıştırır oldunuz.

Pekiii sizleeeeer yahudi hiristiyan kafirlerin yanında çalışıyor onlara para kazandırıyorsunuz ve ekmeğinizi onlardan alıyorsunuz.
müslüman ülkeler varken nedeeeen? kafirleri kalkındırıyor kafirlerin yemeğini ekmeğini yiyorsunuz.
atatürkü eleştirmek sizin gibi merkeplere kalmadı herkez kendi hayatına baksın.
mademkiii bu kadar duyarlısınız gidipte hiristiyanları kalkındıracağınıza güçlendireceğinize müslüman insanlara yapınız kalkındırınız lafla değil önce yaşantınıza bakın.
Hiç kimse altındaki merkebi görmez
konu her ne olursa olsun arkadaşlar sitresinizi atacaksınız diye. Hz Muhammedi ve Ehlibeyti abuk subuk şeyler için ortaya koymayın mevzunuz atatürkse sadece atatürkü eleştirin Allahı peygamberi değil.
hepiniz aynı pisliksiniz üzüm üzüme baka baka kararmış içiniz dışınız pislik olmuş sizi gönül rahatlığıyla izleyen site yöneticilerine de yazıklar olsun Allah bu ayırımcılığı mutlaka görüyor.
ASIL SİZİ BURADA PROTESTO EDİYORUZ




Bu mesaj 1 kez ve en son hanzade3 tarafından 02.05.2010 - 13:57 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 13:56
Bu mesajı bildir   hanzade3 üyenin diğer mesajları hanzade3`in Profili zum Anfang der Seite
vaha1972 su an offline vaha1972  
RE: NE BU TERBİYESİZLİK BU ADARMI DÜŞTÜNÜZ

69 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2010
En Son On: 10.08.2010 - 00:23
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijınalı hanzade3


atatürkü eleştirmek sizin gibi merkeplere kalmadı herkez kendi hayatına baksın.

hepiniz aynı pisliksiniz üzüm üzüme baka baka kararmış içiniz dışınız pislik olmuş sizi gönül rahatlığıyla izleyen site yöneticilerine de yazıklar olsun Allah bu ayırımcılığı mutlaka görüyor.
ASIL SİZİ BURADA PROTESTO EDİYORUZ[/B][/H2]



M.Kemalin bi mekebi daha cikti, Eger onu elestirmek bize kalmadiysa, savunmasida sana kalmadi demektir. Gelir gelmez etrafina camur saciyorsun. Bilmiyrum ki; sizin gibiler hep camurdan lezzemi alir.
Bakiyorumda pisligimiz senin üzerine bulasmiski sende geldin. Bi sen eksiktin sende geldin tam oldu. Önce bi yazilanlari oku ondan sonra varsa bir katkin yaz. Bunu yapamiyorsan uzakdur.


Bu mesaj 1 kez ve en son vaha1972 tarafından 02.05.2010 - 16:05 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 16:00
Bu mesajı bildir   vaha1972 üyenin diğer mesajları vaha1972`in Profili zum Anfang der Seite
hanzade3 su an offline hanzade3  
RE: RE: M.KemaLin Merkebi sen ve senin Annendir Şerefsiiiiz

975 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 15.11.2006
En Son On: 11.06.2010 - 18:28
Cinsiyeti: Bayan 
Alıntı
Orijınalı vaha1972

M.Kemalin bi mekebi daha cikti, Eger onu elestirmek bize kalmadiysa, savunmasida sana kalmadi demektir. Gelir gelmez etrafina camur saciyorsun. Bilmiyrum ki; sizin gibiler hep camurdan lezzemi alir.
Bakiyorumda pisligimiz senin üzerine bulasmiski sende geldin. Bi sen eksiktin sende geldin tam oldu. Önce bi yazilanlari oku ondan sonra varsa bir katkin yaz. Bunu yapamiyorsan uzakdur.



M.KemaLin Merkebi sen ve senin Annendir Şerefsiiiiz ben ne eleştiririm nede savunurum ne eleştirilmeye nede savunulmaya ihtiyacı var adam ölmüş gitmiş illede merkep dedin milleti merkep ettin bak ne güzel dimi merkep senin sülalendir şerefsiiiiiiiiz
bir bak bakalım yeni gelen benmiyim senmisin diye şerefsiz senii
defol git işine gelmiyorsa ne işin var TR de
ortalığı karıştırmaktan başka ne bokaaa yarıyorsunuz bu kargaşayamı katkı sağlıyorsun vaybeee Türkiyeyi sen kurtarmış oldun kendinizi ne bog görüyorsanız piiislikler şerefsizler sizi burada tutanlarda suç sizler her zaman köpek gibi havlar durursunuz ermeni tohumları


Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 17:34
Bu mesajı bildir   hanzade3 üyenin diğer mesajları hanzade3`in Profili zum Anfang der Seite
RAVDA® su an offline RAVDA®  

Admin
53 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 22.09.2004
En Son On: 29.12.2024 - 11:46
Cinsiyeti: ----- 
((( RAVDATE@M )))

Konu haddini aşan tartışmalara vardığından kapatılmıştır.


((( RAVDATE@M )))


Ekleme Tarihi: 02.05.2010 - 19:33
Bu mesajı bildir   RAVDA® üyenin diğer mesajları RAVDA®`in Profili RAVDA® Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

geschlossen Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1233 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
zec (53), yesil07 (39), volkansav52 (40), bebecik1974 (50), mcamlica (38), serdar414 (47), musoylemez (56), KalpYapalim (32), gurbat (62), yasen (47), yilmaz (63), kenzularsh (40), srknsrt (51), puma (54), mazpolat (67), pskofb (38), akaasa (49), oguzy (74), arkadasim (51), Mecnun2000 (55), sarenge (44), SarCopTeS (43), halil40 (36), belan08 (47), halil_10 (37)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.17687 saniyede açıldı