0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » TÜRKiYE-nin BUGÜN-ü YARIN-i

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 20 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Dai su an offline Dai  
TÜRKiYE-nin BUGÜN-ü YARIN-i

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
selamun aleyküm
ravdanet siyaset severleri...!
(ve aleyküm selam)

bir milletin yikimi dillerini parcalamakla baslar !
sonrada dinsel ve kültürel etkenlerle devam eder !

siyaset konularindaki gecmise ait tartismalarimiza bakildiginda
bir yerlere gelemeyecegimiz de anlasilmaktadir !

tamam...
osmanli imparatorlugumuz yikilmistir !
cumhuriyetimiz cikmaza girmistir !

sahip oldugumuz (illede) alinti kanunlar ile de
toparlanamayacagimiz kesin !

malum kanunlar ile müslümanlari (genellikle bayanlari) egitimsiz birakmak
ve eve kapatmak istenilmeside bir baska gercek !

peki nedir müslümanlardan istenilen ?

Türkiye müslümanlari nasil davranmalidir ?

dünya müslümanlarinin durumu ne ve nasil olmalidir ?

hacli seferlerine karsi neler yapabiliriz ?

selametle
Ekleme Tarihi: 21.12.2009 - 01:00
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
gizlizor su an offline gizlizor  

70 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 21.10.2009
En Son On: 12.09.2010 - 21:26
Cinsiyeti: ----- 
hiçkimse bir başkası için dini dili ırkı hakkında bişey isteme lüksüne sahip değildir bence.

eğer bir insan müslümansa kendine başka bir dine sahipse yine kendine.kimsenin yaşayış tarzını sorgulamaya hakkımız yok yada müslüman böyle yapmalıdır diye dayatmalar çıkarmayada gerek yok.
herkez Allah c.c ile başbaşa herkez kendi hesabını verecektir.bizim burda hesap vermemiz saçma.

böyle sorgulamalar yanlıştır bence.zamanımızda kim müslüman kim değil belli değil.

çok türbanlı gördüm dininden haberi yok.çok başı açık gördüm 5 vakit namazında

onun için bu zamanda bunları sormak pek mantıklı değil bence.

fikrimdir.

aleykümselam...
Ekleme Tarihi: 21.12.2009 - 02:39
Bu mesajı bildir   gizlizor üyenin diğer mesajları gizlizor`in Profili gizlizor Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı gizlizor

hiçkimse bir başkası için dini dili ırkı hakkında bişey isteme lüksüne sahip değildir bence.
bir müslüman; kendisi icin istedigini, müslüman kardesi icin istemedikce tam iman etmis olmaz diye ögrendik!

eğer bir insan müslümansa kendine başka bir dine sahipse yine kendine.kimsenin yaşayış tarzını sorgulamaya hakkımız yok yada müslüman böyle yapmalıdır diye dayatmalar çıkarmayada gerek yok.
herkez Allah c.c ile başbaşa herkez kendi hesabını verecektir.bizim burda hesap vermemiz saçma.
muhakkakki haklisin.. kimse kimsenin inancina karisamaz ve herkes kendi hesabini verecektir.. kimseye bisii dayattigimiz yok kardes.., fikir teatisidirmaksat! bu celallenme niyedir?

böyle sorgulamalar yanlıştır bence.zamanımızda kim müslüman kim değil belli değil.
haklisin.. belli degil.. zaten biz de müslüman kardeslerimizin fikirlerini sormustuk

çok türbanlı gördüm dininden haberi yok.çok başı açık gördüm 5 vakit namazında
maksadimizda müslüman kardeslerimizi bilinclendirmek ya iste!

onun için bu zamanda bunları sormak pek mantıklı değil bence.
peki müslümanlar olarak neyi soralim yada paylasalim sence?

fikrimdir.
saygi duyariz!

aleykümselam...


Ekleme Tarihi: 24.12.2009 - 02:22
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  

Moderator
4254 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 04.06.2007
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
Cinsiyeti: Erkek 
selamun aleyküm
ravdanet siyaset severleri...!
(ve aleyküm selam)
Ve Aleyküm Selam.

bir milletin yikimi dillerini parcalamakla baslar !
Dilimizdeki osmanlicalari temizledik simdi batili terimleri koyduk
levhalarimizla avrupa sehirlerine dönüstük onlar istemesede.

sonrada dinsel ve kültürel etkenlerle devam eder !
EEE parayla degil sirayla kardesim.

siyaset konularindaki gecmise ait tartismalarimiza bakildiginda
bir yerlere gelemeyecegimiz de anlasilmaktadir !
Aynen öyle taklit adama birsey kazandirmaz.

tamam...
osmanli imparatorlugumuz yikilmistir !
kendi ellerimizle oturduguz evin temelini kazdik

cumhuriyetimiz cikmaza girmistir !
Taklid oldugu icin-

sahip oldugumuz (illede) alinti kanunlar ile de
toparlanamayacagimiz kesin !
Evet.

malum kanunlar ile müslümanlari (genellikle bayanlari) egitimsiz birakmak
ve eve kapatmak istenilmeside bir baska gercek !
Müslüman kesim cahil kalsin.

peki nedir müslümanlardan istenilen ?
Dedim ya cahil kalinca devlette onlara kalir pasa pasa yönetirler.

Türkiye müslümanlari nasil davranmalidir ?
Ah bir anlayabilseler.

dünya müslümanlarinin durumu ne ve nasil olmalidir ?
Birlikten güc dogar.

hacli seferlerine karsi neler yapabiliriz ?
Kendi üretimimizle.

selametle
Bilmukabil kardes.
Ekleme Tarihi: 24.12.2009 - 09:03
Bu mesajı bildir   Muhtazaf üyenin diğer mesajları Muhtazaf`in Profili Muhtazaf Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
TÜRKİYE'NİN İÇİNDE BULUNDUĞU SÜREÇ.

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

Şayet Ravda yönetimindeki kardeşlerimiz hoşgörü ile karşılarsa aşağıda verdiğim, bu yılın başlarında yazmış olduğum ve medyanın tüm kesimlerinde siyasetle ilgili yazılar yazan pek çok medya mensubumuza gönderdiğim ve içeriğine, doğruluğuna tüm yüreğimle inandığım yazımı okuyup üzerinde düşünün derim.

Aşağıdaki yazımda bu ülkenin dünü bugünü ve yarınını SAMİMİ bir yorumla pek çok yönüyle gözler önüne serdiğimi düşünüyorum.

*********************************************************************************************

Bu yazıyı, sözde din eksenli hükümet yanlısı medyadan ve (sözde) batı yanlısı (dayatması) politikaları nedeniyle hükümeti destekleyen ve hükümetin karşısında muhalefeti oluşturan ulusalcı, milliyetçi veya orta çizgide yer alan pek çok basın mensubumuza göndermek maksadıyla yazdım.

Nedeni ise tam bir cambaza bak oyununa dönen süreçte, ülkenin bir faciaya doğru gidişinin nasıl gözardı edildiğinin anlaşılması ve Türkiyeyi hangi büyük tehlikelerin beklediğini daha açık ortaya koyabilmek.

Burada yazdıklarımı lütfen sonuna kadar okuyunuz. Çünkü bu satırlarda ülkenin bugüne gelişi, bugünü ve yarınını tam ve objektif olarak fakat özetin özeti bir halde bu satırlarda bulacaksınız. Bu yazıların bir bölümü ülkenin dünü ve bugününü anlatıyor, bir bölümü ise bundan sonra yaşanacakları ve final bölümünü.

Bu yazılanların bugün doğruluğunu olduğu kadar yarın yaşanacaklar bölümünüde şayet yaşıyorsak hep birlikte göreceğiz.

Dikkat ettiğim bir husus basın yoluyla olaylar ülkenin yaşadıklarının tümünü değil gündemi belirleyenlerin (hükümet ve yandaşlarının) istekleri doğrultusunda veriliyor ve çoğunlukla bir uyutma özelliği taşıyor. O nedenle halkımız ülkenin tüm hayati konularda nasıl bir facianın eğiğine getirildiğini bir türlü gereği gibi anlayamıyor. Türkiye her alanda tam anlamıyla bir kuşatma altında ve Cumhuriyet hiç bir dönemde olmadığı kadar büyük bir faciaya doğru giden, bir tehlike süreci içinde.

Bugün ülkede yaşanan süreç ABD nin senaryosunu yazdığı, AB ninde desteklediği çirkin oyunların ülkeye yaşattığı ve daha çok ağırlarını yaşatacağı tehlikeli bir süreçten başka hiç bir şey değildir.

Konuyu anlatmaya Osmanlı'yı feci bir çöküşle bitiren faktörlerden başlayalım.

Batıdan, duraklama ve peşinden gerileme devri sürecinde, çağdaşlık ve teknoloji bakımından tamamıyla geri kalan, kopan Osmanlı, son dönemlerinde kapitülasyon ve diğer bir çok tavizle batıya tam anlamıyla teslim oldu. Batıya ağır bir borç yükü altına girdi. Bu borçlanma ve sonrasında ülkede vergi toplama öyle içler acısı hale geldi ki, yabancılar "DUYUNU UMUMİYE" denen teşkilatla kendi alacaklarını kendileri tahsil edip kalanını Osmanlıya verir oldular.

Sözün özü Rusyanın da dediği gibi "hasta adam" haline gelen Osmanlı zaten birinci dünya savaşı öncesi her açıdan iflas etmişti. Savaş aslında bu can çekişme döneminin bir an önce tamamlanmasına sebep oldu. Allahın takdiri ilahisi olarak bu çöküş Çanakkale başta olmak üzere, ödenen çok ağır bedellerle bu ülke insanlarına çok ağır bir ders verilmiş oldu.

Bu dersi en iyi okuyanların başında şüphesiz Atatürk geliyordu. Padişaha ve İstanbul hükümetine rağmen bir kurtuluş savaşı başlattı ve onun sonucunda kurulan cumhuriyeti, Osmanlının mahvolmasına neden olan içinde din adına geriliğinde sebep olduğu tüm faktörleri göz önüne alarak devrimleri büyük bir cesaretle yaşama kattı.

Lozanda, batılı galip ülkelerle varılan LOZAN antlaşması aslında yeni Cumhuriyetin büyük zaferlerinden biriydi. İşte bu safhada ABD nin Lozan'ı kabul etmemesi ve "Osmanlının mirası gereği gibi paylaşılamadı" düşüncesini bugünde koruyarak taşıması maalesef ülkemizin tüm insanlarının dikkatinden kaçan en önemli nokta oldu.

Bugün karşımıza BOP, ILIMLI İSLAM, DİNLER ARASI DİYALOG diye çıkan safsatalar aslında ABD nin kafasında kalan ve hayata geçirmek için fırsat kolladığı Türkiye'yi ve Ortadoğuyu parçalama politikasının, bir sinsi oyuna dönüştürülerek, uyuştura uyuştura uygulamaya sokulduğu bir entrikalar silsilesinden başka hiç bir şey değildir.

ABD, BOP un en büyük adımı olan Irak saldırısı için Türkiye'nin yardımına muhtaç olduğu için, dönemin başbakanı Ecevitten onay almak istedi. Fakat Ecevit Irak müdahalesine yardımı reddetti. Bunun üzerine yedekte tutulan ve aslında bir projenin eseri olan AKP yi iktidara getirmek için tüm senaryolar ortaya konuldu.Türkiyede sinsi bir ekonomik kriz çıkarılıp Ecevit hükümeti zayıf düşürüldü. MHP ninde bu süreçte ABD yanlısı bir tutum izlemesi nedeniyle "erken seçim" gibi bir oldu bittiyle birdenbire ülke seçime gitti.

İşte burada AKP'nin kurulma safhasında, AKP kurmayları sık sık ABD ye gidip "ILIMLI İSLAM" projesi konusunda ABD'nin yanında yer alacaklarını ve BOP projesi için ABD nin tüm Ortadoğu operasyonlarına katkıda bulunacaklarına söz verip ABD den icazet ve destek aldılar.

Erken seçimin ana nedenide işte ABD ye hizmete hazır bu yeni partiyi iktidara getirmek idi. Böylece büyük bir iç ve dış destekle AKP iktidara taşındı. Akabinde ABD'nin Irak operasyonu hazırlıkları hızlandı. Türkiyeden operasyon için destek verecekleri konusunda tezkerenin geçmesini ivedilikle istediler. AKP nin kurmayları ABD ye daha önce sözünü verdikleri tezkerenin geçeceğinden o kadar emindiler ki, ABD yetkililerine ve kamuoyuna tezkerenin geçmiş sayılması izlenimini rahatlıkla verdiler.

Ama işler böyle olmadı. Sonuçta parti içinde sağ duyulu milletvekillerininde tepkisiyle tezkere reddedildi. Ben çok iyi hatırlıyorum. Sn. R.Tayyip Erdoğan ve Sn. Abdullah Gül bu tezkere olayı sonunda çok fena hayal kırıklığına uğramışlardı. Yüzlerindeki acı ifade, çok korktukları bir yere verdikleri sözü tutamayan insanların endişelerini ve üzüntülerini taşıyordu. Hemde apaçık.

ABD bu olaydan sonra AKP'yi silip silmeme konusunda bir bocalama sürecine girdi. Türkiye kara listeye alındı. İşte bu süreçte Sn. Cüneyd Zapsu'nun bizzat Başbakan Erdoğan tarafından ABD ye gönderilip adeta af edilmek için yalvarması "Bu adamı (Erdoğan'ı) deliğe süpürmeyin, kullanın" sözleri aslında AKP'nin nasıl ve kimler tarafından bu ülkenin başına getirildiğinin bir cümleyle özetidir.
Fakat ülkemizin insanları bu faciayı maalesef çoğunlukla okuyamamışlardır.

AKP kurmaylarının parti kuruluşunda ABD yi bu kadar ilahlaştırmalarının nedenini söylemezsek konu eksik kalır. Erbakan'ın Çillerle yaptığı koalisyon hükümetinde M.G.K da döktüğü soğuk terlerin nedenini yazmama sanırım gerek yok. İşte bu AKP kurmayları Erbakan'ın paşalar karşısında bu geri adım atması meselesini o günlerde çok ağır eleştirenlerdendi. Yeni partiyi kurarkende bu hale düşmemek için tedbir olarak ABD ve AB ye sırtlarını yaslamayı ve bu şekilde onlara her türlü tavizi vererek ayakta kalmayı kendileri için başka alternatifi olmayan bir yol ve bir garanti olarak gördüler.

AB için AKP hükümeti döneminde çırpınıp duran Abdullah Gül'ün 1995 yılında mecliste yaptığı ve gerçeğin ta kendisi olan AB karşıtı konuşmalarının kayıtları internette rahatlıkla bulunup izlenebilir. Peki nedir birdenbire AB nin en sadık taraftarı olma nedeni. Tabiki bir darbe endişesinden kurtulmak için karşılıklı ödünlerle istikballerini teminat altına almak.

Parti kurucularının bu parti kurulmadan apaçık ve kurulduktan sonra dolaylı şekillerde pek çok defalar Atatürk ve Laik Demokratik cumhuriyeti tasfiye etme niyetinde olduklarını anlayamayanların ben akıl ve idrak hallerine şaşarım doğrusu.

Bugün ABD, AB ve AKP ile bu konuda emellerini birleştirmişlerdir. Ve yaptıklarının bir adıda Atatürk ve Laik Demokratik Cumhuriyeti tasfiye harekatıdır. Bu harekat içinde ILIMLI İSLAM denen ABD uydurması, İslamla hiç bir alakası olmayan ABD köleliğini kabul etme anlayışı türetilmiş ve devreye sokulmuştur.

Tabi bu arada dinsel bazı kavramlarda AKP'nin yükselişi için acımasızca sömürüldü. Hala da sömürülüyor ya. İşte bu kavramlardan BAŞÖRTÜSÜ/TÜRBAN olayı ise Atatürk ve Cumhuriyeti tasfiye harekatının sembolü ve bayrağı haline getirildi. Sıkıya gelincede bu gerçek inkar edildi.
Daha pek çok acı gerçeğin inkar edildiği gibi.

BAŞÖRTÜSÜ/TÜRBAN örtünüp AKP'nin emelleriyle hiç alakası olmayan çoğunluklar bile kendileri gibi Cumhuriyet düşmanı olarak gösterilmeye çalışıldı. Tıpkı kendilerine oy verenlerin neredeyse hepsinin Cumhuriyetin yıkılmasını irade ettiklerini ve bu anlamda AKP'yi görevlendirdikleri yalanını iddia ettikleri gibi.

Bu arada benim BAŞÖRTÜSÜ/TÜRBAN olayının bir problem olduğunu onayladığımı fakat bu hükümetle kesinlikle bu problemin çözülemeyeceğinide belirtmem gerekiyor. Çünkü bu problemi oluşturanda bu konuda kutuplaşmaya sebep olanda AKP hükümetidir.

AKP bu çarpık amacı yani kafasındaki çarpık siyasal islamı oturtmak için yaptığı bu ağır yanlışlarla ülkeyi maalesef bir facianın eşiğine getirmiştir.

* Ülkenin toplam borcu sahte istikrar programları uğruna Cumhuriyet tarihi boyunca geldiği 220 milyar dolardan, bu hükümet döneminde 500 milyar dolara dayandı.
* Cari açık Cumhuriyet tarihi rakamlarını defalarca katladı.
* İthalat ihracat arasındaki dengesizlik gittikçe büyüdü.
* Ülkenin stratejik olan, olmayan bir çok kurumu, limanları, madenleri, bankalarının yarısı yabancılara satıldı. Bunların içinde öyle satışlar varki, bir kaç yıllık geliri karşılığında resmen peşkeş çekilmiş oldu. Şimdide yabancıya toplu toprak satışını meclisten geçirdiler.
* Borsadaki 100 milyar doların üzerindeki yabancı para dünyanın hiç bir yerinde % 8 den fazla gelir alamazken, döviz ihtiyacını karşılamak ve sahte istikrarın foyasının meydana çıkmaması için % 18-19 faizler verildi ve üstelik yabancılardan buna karşılık vergi dahi alınmadı.Borsadaki para ülkenin kanını emen bir vampir vazifesini halen doludizgin devam ettirmektedir.
* Tarım çökertildi.
* İşsizlik büyük oranda arttı
* Devlet gibi halkda gırtlağına kadar borca batırıldı.

Bütün bu satışlara, peşkeşlere ve borsa oyunlarına rağmen ülkede hiç bir şey iyiye gitmedi ve gitmemekte, aksine günden güne duvara toslanacak zamanın işaretleri ortaya çıkmaktadır.
Zaten bu tabloyla ülkenin iyiye gideceğini kabullenmek en azından hiç hesap bilmemek anlamına gelir. Yada körü körüne bir ideal uğruna faciayı dahi kabullenmek anlamına....

Ülkede ekonomik durum bu haldeyken, dış siyasetimizde durum farklımı ? Hayır. İlkönce Kuzey Iraktaki kırmızı çizgilerimiz yok oldu. Sonrada ABD istediği gibi kullanamadığı tezkere nedeniyle intikam için başlangıç olarak K.Irakta görevli askerlerimizin başına çuval geçirdi.

Bugün ERGENEKON denen ucube operasyonun gerçek maksadıda bir kaç densizi cezalandırmak değil yine askerin, fakat tümüyle TSK nın başına çuval geçirme oyunudur.Yani sonuçta Türkiyeyi çuvala sokma oyunudur.
Yargı, Ergenekon davası için gerçek anlamda çetecilik ifade eden suçlar için yanlış yapanları cezalandırma işini böyle bir yaygaraya meydan bırakmadanda yapabilirdi.Oysa maksat bu değildi ve bu operasyonun yapılma şeklide amacıda bambaşka olduğu apaçık ortaya çıktı.
ERGENEKON uydurmasının senaryosunu ABD yaptı ve 5 Kasım 2007 de Erdoğanın ABD ziyaretinde bunun startı Bush tarafından verilmiş oldu. AB de bu dalaverenin takipçisi oldu. "Ergenekonda sonuna kadar gidin" diyede AKP ye talimat verildi. Tabi biz arkanızdayız güvencesinide vererek.

Peki nedir ABD nin AB nin Ergenekonu başlatmalarında ve sonuna kadar gidin demelerindeki amaç ve hedef ?
ABD ve AB'nin bir daha hiç bir zaman bu kadar kendilerine teslim olmuş ve her türlü tavizi veren ve vermeye hazır olan bir parti daha bulamayacakları kesindir. Bunu en iyi bilende kendileridir ve AKP dir.
ABD nin AB nin Türkiyeyi sömürme ve bölüp parçalama niyetlerinin gerçekleşmesi için, Ergenekon uydurması gereği olarak,
* İlk önce bu operasyon yaygınlaştırılarak, halkı uyandıracak ulusal ve milliyetçi seslerin susturulması gerekmektedir.
* Yine bu yolda TSK çok önemli bir engeldir. O nedenle mümkün olduğu kadar yıpratılıp pasifize edilmesi hatta içinde bölünmeler yaratılması gerekmektedir. Emekli paşalarla ilgili bu derece yaygaranın çıkarılması, alıştıra alıştıra TSK yada mümkünse operasyonlar çekmek, Ergenekon düzmecesine dahil olabilecek en makbul oyunlardan olacaktır.

Bu çilekeş milletin şu noktayı çok iyi bilmesi ve hiç unutmaması gereklidir. O da Atatürk ve Laik Demokratik Cumhuriyetin bir tesadüfün eseri değil Allah'ın iradesiyle bu ülkeye bahşedilen değerler olduğu gerçeğidir.
Bu değerleri yok etmek altını oymak isteyenlerin sonu, ağır bir hüsran ve yenilgidir.

AKP'yi bu nedenle çok ağır bir final beklemektedir diye düşünüyorum.
Bakmayın, İlahi tecellide AKP ye bu kadar tölerans tanınmasına. Allah'ın zalimlere dahi müsaadesi bir yere kadardır. Sonra o zulmün ve yıkımın temsilcilerininin başına hiç ummadıkları bir anda peşpeşe balyozlar indirilir.
Osmanlı'nın sonunda olanda işte budur.

Galip gelecek olan yine bu Cumhuriyetin kuruluş anlayışıdır. Fakat bu ülke insanı Osmanlı'nın sonunda kendisine yaşatılan ağır ve kahırlı derslerden ibret almamanın bedelini bir daha ve bir istiklal mücadelesi daha vererek ödeyecektir.
Bu bedellerden sonrada tıpkı Cumhuriyetin hiç yoktan var ediliş şahlanışında olduğu gibi tekrar bir şahlanış söz konusu olacaktır.

ABD ve AB (kesin zamanını bilen Allahtır) mutlaka darmadağın olacaktır. Yalnızca zamanlarını beklemektedirler. SSCB nin bir ayakkabı ilmiği gibi çözülüp dağılacağını bu birlik dağılmadan sizlere söyleseler inanırmıydınız ?

Bekleyiniz çok daha ğır işler var bu ülkenin önünde. İran savaşı ve ABD ile kapışmak dahi söz konusu.
ABD nin Ortadoğudan büyük bir bozgunla defolup gideceği günler uzak değildir.
Onların ipini çekenlerde bu günlerde halen gaflet içinde yaşadığı süreci okuyamayan fakat yaşayacağı ibretlerle uyanışa geçecek olan bu ülke halkı olacaktır.

Bu defa birilerinin Ergenekon mergenekonla ortalığı yaygaraya verdiği gibi Ordudan direk bir darbe gelmeyecektir. Aksine içerde ve dışarda patlak veren bir sürü ötelenmiş facia nedeniyle halkın patlaması ve sonrasında olmazsa olmaz olan ordunun katkısı ancak söz konusu olacaktır. Yani bu sefer halk ön plandadır.

Hepimizin anlaması gereken şudur. Hiç öyle ordunun darbesi, ordunun kışkırtılması gibi hukuk dışı girişim ve olaylardan bir şey çıkmayacaktır. Hatta AKP'nin deliğe süpürür diye korktuğu ABD dahi AKP için olumsuz bir şey yapmayacaktır.

AKP'nin tamamıyle kendi çarpık zihniyetini destekliyor olarak gösterdiği ve sömürdüğü "o milli irade" kendi elleriyle AKP'yi çok feci şekilde tasfiye edecektir.

Şu anki gidişat, sahte istikrarın ( o bile artık söylenemez) son demleridir.Yanlış hesabın Bağdattan döneceği ve yalancının mumunun yatsıya kadar yanacağının ispatlarının görülmesi hiçte öyle uzak bir zamanda değildir.
En çok üç beş yıl içinde bu işin nereye vardığını milletçe görürüz diye düşünüyorum. Şüphesiz her şeyin en doğrusunu Allah bilir.

Bu son yazdıklarım sizlere hayal olarak gelebilir. Bir kenara kaydediniz. Bu ilahi senaryonun noktasına kadar tecellisini göreceğiz milletçe.Bir tek neyin hangi zaman olacağı gaiptir. Fakat önümüzdeki üç, beş yıllık süreçte değil Türkiyede Dünyada dahi çok değişik işler olacaktır.

Ben AKP'nin peşine takılan ve tıpkı bu partinin genel anlayışındaki gibi öncelikle ABD'yi ve sonra AB'yi ilahlaştıran zavallı zihniyetlere hayretle bakıyorum. AKP kurmayları kendi ağızları ile "Ankara'nın şerrinden Brüksel'in şefaatine sığındık" sözleriyle aslında Allah'a değil "HAÇLI AĞABABALARINA" İlah gözüyle baktıklarını apaçık ortaya koydular.

Halk arasında ise şu sözleri, malum partinin savunucularından çok duydum. Mesela BOP konusundaki şu tüyler ürperten sözlere bir bakın "ABD karar vermişse ona teslim olmaktan ve yanında yer almaktan başka çare yok." Bende diyorumki yazıklar olsun bu zihniyete. Çünkü bugün dinci ve ABD ve AB yanlısı ve bu anlamda AKP'nin savunucusu medyada dahi bu sapkın anlayış genellikle hakim.

Alemlerin ve gerçek hüküm sahibinin kim olduğunu milletçe göreceğiz. Uzak değildir. İşte o zaman bugün ülkeyi seven vatanseverlerin üzerine bilinçsizce ve ayrımsızca hiç acımadan çullanan ve ABD'nin, AB'nin isteklerine boyun eğen zavallıların halkın içine dahi çıkamadıklarını tespit edeceğiz.

Bu utancı yalnız yalnız AKP ve yardımcıları değil, onu çok ağır yanlışlarına rağmen körü körüne ve bilinçsizce destekleyen ve onlara destek uğruna yalanlar iftiralar üreten başta medya olmak üzere diğer kuruluşlar da yaşayacaklardır.

Hukuku yanıltmak ve birilerinin isteklerine taraf yapmak hukukun yok edilmesi demektir. Hukukun bittiği yerde o ülkede biter.

AKP'yi kurtarma ve bu anlamda Türkiye'yi parçalama projesinin (BOP'un) bir besleyici dalı olan Ergenekon davasını savunanlar çok merak ediyorum, şu soruların cevaplarını hiç aradılarmı.

* AKP rejimle bir sorunu olmadığını söylüyor her yerde. Peki bunca veri bunun tersini söylemiyormu ? Bu halkın önemli kesimi halisünasyonmu görüyor ? AKP bağıra bağıra ve milletin gözünün içine baka baka yalan söylemiyormu ?
* Ekonomik açıdan verdiğim tablonun hiç bir çıkışı yok. Bunu yalnız benim gibi düşünenlermi görüyor, yada yanlış görüyor ki, bu partinin taraftarları bu konuyu ağızlarına bile almıyorlar ?
* ABD ve AB bizi sevdikleri içinmi yoksa darmadağın etmek içinmi AKP'yi destekliyorlar ?
* Bu Ergenekon davasının asıl maksadı öncelikle TSK'yı ypratmak ve sonrada halkdaki uyanışı sindirmek değilmidir ? Sonuç olarakda Türkiye'yi bölmek değilmidir ?
* BOP'un eş başkanı olmak, Türkiye'nin etnik anlamda parçalanmasını daha en başta kabul etmek değilmidir ?
* ABD ve AB'nin bu ülke için hiç bir iyi düşüncesi olmadığını öğrenmek için illede apaçık onlarla savaş yapıyor olmakmı gerekiyor ? Onlar sıcak savaşla bu milletin alt edilemeyeceğini bildikleri için bu hileli yolları seçmiş değillermi ?
* Ulusunu Atatürk'ü ve Laik Demokratik Cumhuriyeti seven insanların hiç bir iddia ortada olmadan onüç ay hapiste beklemelerinin hatta suçunu öğrenmeden hapiste ölmelerinin nedeni kimlerin isteğidir ve bunda amaçlanan nelerdir ?
* Sn, R.T.E nin ve dava arkadaşlarının vede iç ve dış yandaşlarının DARBE endişelerinin ve korkularınının arkasında yatan, Cumhuriyeti ve Atatürkü tasfiye etmek için her şeyi yapanların suçluluk duygusu içindeki beklentileri değilmidir ?

En büyük ahmak yada ahmaklar, karşısındaki insanları ahmak yerine koyanlardır. Bu atasözünün ibretleri ve ispatı halk içinde çok rastlanan bir ibrettir. Fakat en ağırı ülkeyi yönetenlerin bunu yapmasıdır ki halkın içindeki gibi küçük çaplı ibretlerle son bulmaz.
Tarihe şöyle bir bakarsanız, ülkeleri yönetenlerin yanlış hesaplarla karşılarındaki halk kitlelerini ahmak yerine koymalarının ve hele hele ülke yönetiminde kendi menfaat ve görüşleri doğrultusunda oyunlara, oldu bittilere kalkışmalarının kendileri için başarı değil ancak facialarla sonlanmış olduğunu görürsünüz.

AKP'yi ise istikbalde çok büyük bir hüsran ve mahvoluş beklemektedir. Yukardaki sözlerimdende rahatlıkla çıkarabileceğiniz gibi. Haçlıyla işbirliği yapıp emellerini birleştirenlerin ve bu uğurda ülke değerlerini bile (babalar gibi satıp) elden çıkaranların mahvolacağını ilk KURAN söylüyor. Hemde çok ağır hükümlerle.
Sonrada akıl ve onun gösterdiği yol tabi.



Bu mesaj 2 kez ve en son kolye7 tarafından 25.12.2009 - 12:21 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 24.12.2009 - 11:10
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  
kim nasil yönetmeli ?

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
Türkiye gibi devlet icinde devlet-LER olan bir ülkeyi yönetmek kolay olmasa gerek

entrikalarin döndügü kesin !

rahmetli bülent ecevit farketmisti bu olusumlari ama...!

ilginc olan
abd kendi kurdugu bir olusumu
kendi elleriyle niye yiksinki ?
Ekleme Tarihi: 28.12.2009 - 01:22
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
ABD, AKP İLE BİRLİKTE YAPMAKTA OLDUĞU TSK OPERASYONUNA HIZ VERDİ..

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Demokrasinin özellikle halkı tarafından doksan yıl gibi bir süreçte gereği gibi anlaşılamayan, gerçek Atatürk çizgisinin maalesef gereği gibi anlaşılamadığı ve sömürüldüğü ve bundanda daha ağırı din adına çok kolay kandırılan bir çoğunluğu olan bir milletin devlet yapılanması içinde sürtüşmelerin çıkması kaçınılmazdır. Geçmişte ve zirveye çıkmış halde bugün olduğu gibi.

Bugün ülkeyi din eksenli sömürüyle iktidarı sekizinci yılına giren AKP hükümeti yönetmektedir.
Ve yola çıkışında taa en baştan ABD ile gizli gizli masaya oturulup kararlaştırılan ve yine ABD'nin kendi belirlediği zamanlarda AKP hükümetine dikte ettiği emirleri yürürlüğe geçirdiği ağır bir süreç yaşanıyor bu ülkede.

Bugün AKP ile Cumhuriyetin bütün kurumları arasında çetin bir savaş vardır. AKP'nin böyle bir savaşa kendisinin tek başına kalkışması söz konusu bile değildir, olamaz. Bu ülkede tüm darbelerin ABD onaylı ve emirli olduğunu düşünürseniz başarılan tüm darbeler bu şekilde başarılmıştır. Lafta kalan son dönemdeki darbe görüntülü tüm çıkışlar ise ABD onayı olmadığı için sönmüş gitmiştir.

Çünkü hükümette olan parti ABD'nin bizzat oluşturup iktidara gelmesi için her türlü zemini hazırladığı ve sekiz yıldırda karşılıklı menfaatler nedeniyle ayakta duran bir parti olarak hükümet etmektedir.

Diyeceksinizki karşılıklı menfaatler sözkonusuysa bunda ne kötülük var ? İşte tüm faciada burada. AKP sırf kafasındaki çarpık siyasal din anlayışı ve onun getireceği cukka dolgunluğu uğruna bu ülkenin tüm değerlerini haraç mezat babasının malı gibi elden çıkarmakta haçlıya satmaktadır.

AKP bu nedenle BOP denen ortadoğuda Türkiyede dahil yirmiüç ülkenin sınırlarını değiştirecek olan aşağılık ABD projesinin EŞ BAŞKANI olmayı dahi kabullenmiştir. Açılım saçılımlar ise bu projenin besleyici yan ürünleridir. Yani ayrı düşünülemez, düşünülmemesi gerekir.

Bu sinsi savaşın yapılması ve başarıya ulaşması için yalnızca ABD ve AKP'nin gizli ve açık dayanışması ile dahi yetinilmeyip, öncelikle bir YANDAŞ MEDYA oluşturulmuş, ERGENEKON operasyonu ile birlikte bu sefer YANDAŞ YARGI oluşturma safhası tamamlanmıştır. Emniyet içinde tam anlamıyla olmasa birlikte bir F TİPİ yapılanma adamakıllı oturtulmuş durumdadır.

Bugün savaşı devam edilenler içinde maalesef fitneler çıkarılmasına rağmen ele geçiremedikleri ve tam anlamıyla sindiremedikleri TSK, ancak alt bölümünü ele geçirdikleri yargının yüksek bölümü ile kıyasıya kapışma ise devam etmektedir.

Başbakan diyor ki "Kurumlar arasında çatışma yok"
İşte ben Başbakanın bağıra bağıra söylediği bu gerçek dışı ifadeye inananların aklınada fikrinede herşeyinede şaşarım.

Birde "Bu süreç tarihi bir süreçtir" diyor Başbakanımız. Çok doğru. Fakat o sözün altında onun düşündükleri olmayınca. Yani ABD ile birlikte Türkiye'yi öyle bir felakete sürüklüyorlar ki, bu söze kendi fikrim açısından katılmamam mümkün değil.

ABD'nin Türkiye'nin Nato'ya girmesi ile TSK da oluşturduğu kendine bağlı gizli oluşum, Kıvrıkoğlu ve Karadayı paşalar zamanında tasfiye edilince ABD telaşa düşüp "BU TSK BİZİM HÜKMÜMÜZDEN ÇIKTI. ACİL BİR ŞEYLER YAPMAMIZ LAZIM." demişti...

İşte o acil şeyler AKP ile adım adım devreye sokulmaya başlandı. AKP hükümetinin ilk yıllarında Cumhuriyet mitingleri ve ABD karşıtlığı ön plana çıkıp, ABD karşıtlığı % 80 lere varınca ABD, AKP ye apaçık talimat verdi "BU AMERİKA KARŞITLIĞINI DURDURUN" diye. Fakat bu işlerin bir emirle olmayacağını iyi bildiği içinde sinsi sinsi planlar kurmaya devam etti.

ABD bu TSK düşmanlığı nedeniyle gözdağı vermek için Kuzey Irakta askerimizin başına çuval geçirdi. Bir tatbikatta göz göre göre MUAVENET zırhlımızı batırdı. Ve bize karşı yapılan daha pek çok pisliğin altına imza attı.

İşte ERGENEKON operasyonu bu amaçla Bush tarafından 5.Kasım.2007 de oval ofiste Erdoğana emredildi.

"ERGENEKON'U BAŞLATIN VE SONUNA KADARDA GİDİN"
Ve birde güvence verildi "KORKMAYIN SONUNA KADAR HEM İSTİHBARAT, HEMDE GÜÇ OLARAK ARKANIZDAYIZ" diye.

Böyle istedi ABD, çünkü artık TSK içinde hiç bir hükmü kalmadığı için aslında kendi ile birlikte filizlenen tüm yanlış oluşumları temizlemek ayaklarına TSK yı yıpratma, tüm kurumları kuşatma ve halkdaki Cumhuriyet haykırışını ve ABD karşıtlığını susturma ve sindirme amacı için bu en uygun ve en şeytani yoldu.

Yani sizin anlayacağınız o gün bu gün ABD ve AKP işbirlikçiliği var gücüyle Atatürk ve onun kurduğu Cumhuriyetin tüm savunucuları ile birlikte ve özellikle TSK ve sonrada YÜKSEK YARGI ile sinsi ve amansız bir savaş yapmaktadırlar.

Bugün gördüğünüz anlaşılmaz zannedilen ve gittikçe tırmanan bu olayların arkasında işte bu acı gerçek vardır.

Bu kadar karışık bir ortamda TSK'nın içindede bazı işler dönmemesi mümkün değil. Düşünün, birileri sekiz yıldır bu kurumla aralıksız savaşırken, bu kurumun içinde bu saldırılara karşı durumdan kendine vazife çıkaranların olması gayet normal değilmi ?
Kimse AKP ye ABD ile birlikte TSK ya neden saldırdığını hiç soruyormu, bu sorunun cevabı nedir acaba ?
Önce saldırana karşı refleks gelişmesi insanın doğasında var. Kimse AKP yi haklı çıkarmaya çalışmasın diyorum. Ortamı bu hale getiren kesinlikle AKP ve dış ortağı ABD'dir çünkü.

Halkımızın kafası karmakarışık edilmiş vaziyette. Fakat gerçek şudur ki bugün iktidarda olmaması gerken bir parti aslında hiç bir hukuki dayanağıda olmayan dış bağlantıları ile Türkiyede çok tehlikeli bir operasyon yaptırmaktadır.

Bu işin sonunda öncelikle AKP'nin ve sonrada onun destekçisi ABD'nin bozguna uğrayacağı bir gerçektir.
Nedenmi ? Ülkenin gerçek sorunların abir bakın.

*İşsizlik çığ gibi büyüyor.

*Teröristbaşı özel adasından mecliste parti yönetiyor.

*Tarım can çekişiyor.

*İşyerleri bir bir kapanıyor.

*Zam yağmurları hiç bir dönemde olmadığı kadar bunaltmak üzere yeni yılda geliyor.

*Tüm devlet kurumları karlı karsız bilinçsizce satılıp ortadan kaldırılıyor.

*Hükümet artık gelir elde etmek için merkezi yerlerdeki okulları satmaya bile başladı. Yarın nelere sıra gelecek Allah bilir.

*Halkın çok büyük çoğunluğu borç batağında ve açlık sınırında çırpınıyor. Bu anlamda sosyal patlamalar sınırınada gittikçe yaklaşmaktayız.

Sonuç olarak ülkeler rejimleri ile barışık partiler ile yönetilmeyince, hele hele birde dış yapım bir parti iktidar olunca, maalesef bu acı ve kötü tablolar ortaya çıkmaktadır.
Bu yanlış partilerin yanlış hükümetleri ise o ülkelere ancak çok büyük bedeller ödenen ağır imtihanlar getirir başka hiç bir şey değil.

*Bu ülkenin ABD de kurulan ve göbekten oraya bağlı olan, onun kızdığı bir işte "BU ADAMI DELİĞE SÜPÜRMEYİN KULLANIN" diye yalvar yakar olup iktidarı kurtarmak için, bu onur dışı halde kalmayı dahi helal görenlerle...

*BOP denen aşağılık projenin eş başkanıyla ve ILIMLI İSLAM adı verilen HAÇLI İCADI DİN ile bu ülkeyi yönetenlerle.

*Cumhuriyetin tüm değerleri ve kurumları ile savaş halinde olanlarla...

*Ülkenin evlatlarının istikbali demek olan tüm kuruluşları haraç mezat satanlarla....

*Devleti ve milleti borç batağının içine saplayanlarla varabileceği hiç bir iyi nokta yoktur.
Ve asla olmayacaktır.

Bu işin sonunun feci şekilde duvara toslamak ve uyanan halkın AKP'yi deliğe süpürmesi ile biteceği mutlaktır.

Biraz sabrediniz. Bu üç dört yıl içinde öyle şeyler göreceğiz ki bunların hepsi, beni adım adım doğrulayacak ve dediğim sonuçları ortaya koyacaktır.

Gerçi Allah bu halde bırakmaz. Çünkü Anadolu Allah katında özeldir. Fakat bu halk büyük bedeller ödemedikçe ve AKP hükümetinden kurtulup gerçek hizmet erleri bu ülkeyi rayına oturtmadıkça işler düzelmeyecektir.

Daha önümüzdeki çok daha çetin ve maalesef üzgünüm söylerken fakat AKP'nin ağır yanlışları ile kanla ödenecek bedeller dahi söz konusudur.
Bugünler aslında büyük kasırgadan önceki rüzgar yoklamalarından başka hiç bir şey değildir.

UNUTMAYINIZ, BİR VÜCUDA KAN VERİLİRKEN UYGUN KAN GRUBUNDAN BİR KAN VERİLİR. YANLIŞ KAN GRUBUNDAN BİR KANI, ŞAYET BUDA KAN NE OLACAK DİYE O VÜCUDA ENJEKTE ETMEYE KALKARSANIZ, O İNSANIN YAŞAMINA SON VERMİŞ OLURSUNUZ.
NE HAZİN DEĞİLMİ ? OYSA DIŞ GÖRÜNÜŞTE İKİSİDE KAN OLARAK GÖRÜNÜYOR, HİÇ BİR FARK YOK.

TIPKI AKP'NİN DEMOKRASİYİ KENDİLERİNİN İFADESİ İLE SAVUNAN BİR PARTİ OLMASI GİBİ. OYSA AKP DEMOKRASİNİN VE ONUN KURUCUSUNUN EN BÜYÜK DÜŞMANI.

ALLAH BU ÜLKEYİ SAHİP OLDUĞU REJİMİN DÜŞMANLARININ ŞERRİNDEN MUHAFAZA EYLESİN.



Bu mesaj 6 kez ve en son kolye7 tarafından 28.12.2009 - 11:30 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 28.12.2009 - 11:02
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
keskinmetal su an offline keskinmetal  

655 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2008
En Son On: 10.10.2014 - 14:55
Cinsiyeti: ----- 
müslümanların yapacağı

1}yılbaşıyı nasıl kutlamalıyız

2}magazin köşeleriyle baya ilgi alanımız olmalı
3}imam hatipler açılsada kapansada müslümanı ilgilendirmemeli
4}müslüman cocuğunu yetiştirirken dini eğitimleri alması için illa ilk öğretimi tamamlamalı
5}bana dokunmayan yılan bin yaşasın kavramını iyi anlamalı ve bilmeli
6}bol bol laf üretmeli ama içraat yapmamalı
6}ilk öğretimde din derslerinin tamamen kaldırılması için milli eğitim bakanlığına dilekce yazmalı
7}bu ülkenin asilleridururken müslümanların asla karar almamaları
8}alınan kararlarda azınlıkların ne denirse kabül görmeleri
9}camilerde bol bol diyanetin yazdığı hutbelerin okunmaları
ve o hutbelerde yapılacak yardımların ne kadar sevap olduğu anlatılmalı
10}hurafelerle neler yapılıp neler yapılmayacağı bir fetba gibi verilmeli
11}ben elhamdülüllah müslümanım demeli ama hiç bir zaman dini vecibeler tam ve bilncli olarak yapılmamalı
12}dünyanın en ücra köşesindeki müslümana yapılan zulmü hiç duymamalı
13}genclere tv eğlence ve hoş görü sınırsız olmalı
14}bilgisayarda genclere bol bol cet ve arkadaşlık siteleri rehber gösterilmeli
15}bilgi ve tennolojiyi iyi yönde kullanmanın sakıncalarını öğrenmeli
16}darvin gerceklerini okullarda ders haline getirip doğanın ne kadar faydalı olduğunu öğrenmeli
17}laiklik uğruna din ve devlet işinin birbirinden ayrılıp devletin diyanet başkanlığını hep alkışlamalı
18}yök başkanları baro başkanları vesayri kendi başkanlarını seçmeli ama diyanet başkanını imamlar deyilde
hükümet atamalı
19}bu ülkede herkes konuşmalı ama bir alim asla konuşmamlı
20}dini bayramlar geldiğinde bil hassa kurban derileri hava kurumuna bağışlanmalı
21 bu konuda daha yazacak cok şey var ama eğer müslümanlar en azından bu yazdıklarıma uyarlarsa
ve banene demeye devam aderlerse bakın sorun kalıyormuymuş o zaman görün ama bu yazdıklarımıda iyice bir tartın diyorum ve banene demeye devam diyorum

işte dai kardeş müslümanların yapması gerekenler yazıyı yazar yazmaz hemen bir iki mualefet oluşmuş bile
sana biz bu mualefete devam baneneye devam boş tartışmalara devam icraatda bir şey yok herkes
kendini bilgin zannediyor ne kadar acı bir durumda olduğumuzun farkında bile deyiliz neyi tartışıyoruz kendi dinimizimi yazık yazık dini bilgiler tartışılırken aralara nerelerden neler giriyor ama kimsa gık çıkarmıyor
isteyen yazar istediği gibi dini kitaplar bastırıyor ve sonrada hurafelerle uğraşmak zorunda kalıyoruz ve bizim diyanetimiz bu kitapları şöyle bir okutupda toplatma gereği bile duymuyor ve isteyende istediği gibikonuşup yazıyor sana bir şey daha söyleyeyimhani yüzde doksan dokuz diyoruzya hele bir soralım amentü billahiyi kaç kişi bilirde iman eder ah kardeşim ah yine yüreğimi dağladın ama ne diyeyimki allah c.c.ümmeti muhammedi
hidayete erdirsin benide en başa yazsın hidayete ermek için burada yazdıklarımı hiç bir kardeşim için baz almadım ve bireysel olarak yazmadım yalnızca toplum olarak nereden nereye geldiğimizi ve ne halerde olduğumuzu görmek ve bir katkım olsun diye birazda mizahsal olarak yazdım
sanırım ne demek istediğimi anlamışsındır
selam ve saygılar
Ekleme Tarihi: 28.12.2009 - 20:34
Bu mesajı bildir   keskinmetal üyenin diğer mesajları keskinmetal`in Profili keskinmetal Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
keskinmetal su an offline keskinmetal  

655 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2008
En Son On: 10.10.2014 - 14:55
Cinsiyeti: ----- 
bu arada kolye kardeşimede bir şey sormak istiyorum
kolye kaderdeş niçin bütün bu olşumları akp ye mal etmekte acaba
cumhuriyet kurulalı seksen küsür sene olmuş akp şunun şurasında yedi sekiz senelik bir iktidar
hadi bunca senedir hatalı peki geri kalan yıllarda neler deyiğişmiş acaba niçin abd bağımlılığından yetmiş senedir kurtulamamışız ve türkiye hiç bir zaman kendi bağımsızlığını kazanamamış ve sürekli kendini bir yerlere dayanma ihtiyacında hissetmiş acaba
be biz halk olarak neye niçin direnmişiz yalnızca oyları verdikten sonra seçilenlere niçin bu kadar geniş olanaklar sağlanmış ve bizler bunun hangisinin hesabını soracak durumdayız kardeş daha öncede yazdım sistem kim gelirse gelsin aynı 73 milyon nufusun 60 milyonu çalışacak çabalayacak 13 milyonu huzur ve rafah ortamında yaşatacak işte sistemim abdsi de bu abcside bu kim ne derse desin benim aklım başka bir şeye ermez bu gün abdde bile 6 milyon insanın aşlık sınırında olduğu yazılıyor ve çiziliyor ama burda görünüş
süper devlet beslenecek ve besleyecekler belli sistem bu sanki cumhurriyet kurulduda ne deyişti hangi paşanın oğlu hangi kışlada hangi millet vekilinin oğlu hangi kışlada her zaman halk cepede olur ama
nedense bu ülkede bazı tuzu kuruların savunmasıda yin bizler tarafından yapılır 30 yıldır yapılan terör savaşında bir siyasinin bir bürokratın bir paşanın bir valinin kısacası devletin başında olupta birinin evladının şehit haberini
duyan bilen varmı acaba sakın yanlış anlaşılmasın olmaması elbette güzel olsunda istemiyoruz ama bu halk
30 bin şehit vermiş ama hala haktan huhukdan bassediyoruz hani yüce atatürk hani silah arkadaşları onlar cephelerde savaşmıyormuydu cumhuriyet kurulurken bazılarına özellikler ve imkanlarmı sunuldu ama şu anki cumhuriyet bazılarına bu olanakları sağlıyor ve o yüzden 73 milyonun 60 milyonu sefalet ve perişan olarak yaşarken 13 milyonu refah ve huzur içinde gününü gün ediyor siz hala akp nin bunları yapmış gibi bir izlenlm sunuyorsunuz oysa sistemin ne olduğunu iyi çözseydiniz bunun böyle olmadığını sizde görecektiniz
öyle uzun uzadıyada yazmanıza gerek kalmayacaktı ben halkım ve içinde yaşıyorum tahsilimde ilk okul mevzunu
öyle tahsilli deyilim bu oyunlar oynanıyorsa elbette gerçek oynanmakta sorumlusu kim yönetimlermi
hayır bizleriz çünkü attığımız oyun hesabını soramayacak kadar aciz ve bilgisiziz biz hep tartışır konuşur ama kuzu kuzuda her yapılanı destekler ve onaylarız çünkü biz ne bilek beğim büyükler bilir izi bize çok güzel öğretmişler kal sağlıcakla kardeşim
selam ve saygılar
Ekleme Tarihi: 28.12.2009 - 21:19
Bu mesajı bildir   keskinmetal üyenin diğer mesajları keskinmetal`in Profili keskinmetal Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Keskinmetal kardeşim,

Öncelikle şunu belirtmeliyim. Yazılarımın uzun olması gerekliliğindendir. Keyfi değil. Yoksa benim boşa harcayacak bir tek dakikam bile yoktur.

Ki bu kadar detaylı anlattığım halde, burada yazdıklarınızın herbirinin en mükemmel cevapları olduğu halde hem yazımı olumsuz ve uzun buluyorsunuz, hemde hala AKP gerçeğini anlayamadığınızı ifade ediyorsunuz.

O halde çok daha kısa ifadelerle anlatayım.

*Cumhuriyet tarihinde AKP hariç hiç bir parti ABD de onaylanıp, BOP gibi aşağılık bir proje karşılığında kurulup desteklenip iktidar olmadı.

*Cumhuriyet tarihinde hiç bir parti kafasındaki çarpık siyasi anlayış nedeniyle darbeye maruz kalmayayım diye haçlılara sırtını yaslayıp AKP gibi "ANKARANIN ŞERRİNDEN BRÜKSELİN ŞEFAATİNE SIĞINDIK" deyip düşmanla işbirliği ile istikbalini sağlama alma yoluna gitmedi.

*Cumhuriyet tarihinin AKP ye kadar olan 79 senesinde 220 milyar dolar olan toplam ülke borcu yedi senede 500 milyar doların üzerine çıktı.

*Cumhuriyet tarihinin hiç bir döneminde ülke bankalarının yarısından fazlası yabancıların eline geçmedi. Gelişmiş hiç bir ülkede buna kendi ülkesinde onay vermemiştir.

* Dünyada, hiç bir liman sahibi ülkenin tüm limanları yabancılara satılmamıştır. Fakat AKP döneminde tüm limanlarımız yabancılara satılmıştır.

*Ülkenin bugün ve yarının çocuklarının istikbali olan TELEKOM gibi kuruluşlar sahte istikrar uğruna 5 milyar dolar gibi bir rakama satılmıştır. Oysa o TELEKOMUN bugünkü satılan kısmının değeri 20 milyar dolardır.

*Cumhuriyet tarihinin hiç bir döneminde halk bugün olduğunun yarısı kadar dahi borç altına girmemiştir.

*Cumhuriyet tarihinin hiç bir hükümet başkanı ABD ye "BU ADAMI (ERDOĞANI) DELİĞE SÜPÜRMEYİN KULLANIN" diye yalvaracak bir göbekten bağlı olma hali yaşamamıştır.

*Cumhuriyet tarihinin hiç bir döneminde gelir adaleti ve dengesizliği son yedi senede olduğu kadar çığırından çıkmamıştır.

*Cumhuriyet tarihinin hiç bir döneminde hem din hemde etnik bölünme tehlikesi AKP nin döneminde olduğu kadar asla olmamıştır. Bugün Diyarbakırın belediye başkanı bile ortamı uygun bulduğu için affedersin HAS.... bile çekiyor devlete. Her taraf yangın yerine dönüyor gün geçtikçe.

KESKİNMETAL kardeşim, daha saymayayım istersen. Sonra uzunluğundan şikayet ediyorsun. Şimdi bu verdiğim bilgileri Cumhuriyetin tüm hükümetlerinin dönemleriyle kıyasla bakalım nasıl bir tablo göreceksin.
Hangisinde bu facianın onda biri bile ortaya çıkmış diyebilirsin.

Üstelik bu sefer iş çok daha vahim. ABD nin tüm dediklerinin harfiyen yapılması nedeniyle savaşa mecbur kalmamız dahi söz konusu. Yazılarımı şayet gereği gibi okuyabilseydin ne demek istediğimi çok iyi anlamış olurdun.

Gelelim Cumhuriyetin önceki dönemlerine. Ben bu dönemleride apaçık anlattım.

Ne dedim ? Atatürkten sonra gelen İnönü Atatürke ilk ihanet edendir ve Amerika ile gizli anlaşmlar yapandır dedim. Daha sonraki hükümetlerinde kiminin daha az kiminin daha fazla olarak hükümet ettikleri süreçleri çar çur ettiklerini söyledim.

Ve sonunda da şunları söyledim. Tüm Atatürkten sonra yapılan hatalar yanyana toplansa AKP nin yaptığı şu anda bir kısmı görülen ve asıl facia olan kısmı önümüzdeki süreçte çok daha açık ve net görülecek olan yanlışları yapmamıştır.

Sistemden şikayet ediyorsun kardeşim. Siz kullanmasını beceremiyorsanız sistem ne yapsın ?

Öyle kanunlarla yürütülen ülkeler vardır ki kanunları yetersizdir. Fakat halkı ve yöneticileri uyanıktır ve bu nedenle başarılı olurlar.

Öyle kanunlarla yönetilen yine ülkelerde vardır ki kanunları iyi sayılır. Fakat hem yöneticileri samimi değildir, hem halkı kanunların değerinin farkında değildir, bilgisizdir ve yetersizdir. O nedenle kanunlara uymayı değilde onların köşesinden bucağından işler yapıp uyanıklık yapmayı marifet sandıklarından oldukları yerde sayarlar. Hatta perişan olurlar.

İşte bütün meselede budur.

Örnekmi istiyorsun ?

En mükemmel dinin kitabı, Kuranın fertlerinin haline bir bak, birde aslı ortada olmayan İncilin fertlerinin haline bak.
Peki sence nedir bu tablonun izahı ?

Ben şimdi KESKİNMETAL kardeşime bazı surelerden ayetlerin numaralarını vereceğim. Bir bakıp AKP'nin haçlılarla muamelatı ile ayetleri karşılaştırdığında nasıl bir hükme varıyor hem bana hemde kardeşlerimize bir açıklayıversin diye. Ve bu yolun sonunda nasıl bir başarı umduğunuda bize anlatsın diye tabi.

AL-İ İMRAN SURESİ 100 , BAKARA SURESİ 120 , MAİDE SURESİ 51 52

Haa unutmadan bana birde şu sayın Başbakanımızın EŞ BAŞKANI olmakla övündüğü BOP projesinden ne anladığınada kısaca bir anlatırmısın ?

Tabi birde ILIMLI İSLAM'ın Kuran'ın hangi ayetinde geçtiğini ve neden Bush tarafından ortaya atılıp AKP tarafından kabul edildiğinide.

Kalın sağlıcakla......







Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 28.12.2009 - 22:58 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 28.12.2009 - 22:37
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
selamun aleyküm

belliki cogu kardeslerimizin yürekleri bi sekilde yaniyo
ve sagolsunlar gercekten güzel tesbitler gelmis kardeslerimizden !
lakin "hastaliklarin teshisi hastaligi tadavi etmez!"

tamam... cumhuriyet bir yönetim seklidir... bir sistemdir
lakin, tabani saglam olmayan bir yapinin tavani cürük olur !
buyrun atatürkün sözlerine bi bakalim
"hakimiyet kayitsiz sartsiz! milletindir"
"köylü, milletin efendisidir"
gel gelelim, ne millette hakimiyet var, ne de köylüde efendilik !
ac birakilan milletler hükümetlere,
borclandirilan hükümetler de ona buna suna mahkumdurlar...!
inaniyorumki ne demek istedigimi anladiniz...!

gözardi etmememiz gereken bir nokta da
ister sagci olsun, ister solcu... isterse ortaci
hükümetin basina gelen her yöneticinin evladi,
evladi yokda en yakin akrabasi hemen abd ye yerlestirilir !
ama tahsil ama bir baska sebepten !
yani santaj icin ellerinde koz bulundurmak !
amma ve lakin,
abd+israilin emirleri yerine getirildiginde, para musluklari da sonuna kadar acilir !!!
sanirim burada da hemfikiriz !


askerligin kutsalligi kadar askeriye de kutsal kalmalidir... ve tarafsiz !
en az zararli bir hükümete tanklarla gözdagi veren
ve nihayetinde öylesi hükümetlere yasama sansi vermeyenler
günümüz hükümetinin kökten yikimlarina neden ses etmiyorlar ?

kanuni olarak imam hatipler ve Kuran kurslari gözetim altina alinabilirdi !
ama kapatilmamaliydi !

televizyon denen tek disli canavar öldürülemedigine göre
yine kanuni kurallar ile gözetim altinda olmali !

yukaridaki aglamalar sizlamalar, kisilerin kendi görüslerine göre cogaltilabilinir
ama care degildir "ah"lar "vah"lar... olmayacaktirda

ilimli islam, dinler arasi diyalog, vesaire, vesaire
gibi uyutma ve avutma politikalarinada asla kanmamaliyiz...!
hele bir büyük israil projesi (BOP) varki
yahudi inanisina göre "vaad edilmis topraklar"dir ve sahipleri yahudilerdir !
ve bop yolunda hersey mübahtir yahudiler icin...!

konu basligi dün bugün yarin
dün'lerin icinden cikamayiz
bugün'ler karmakarisik
bize lazim olan yarin'larimiz !!!

bence bazi kanunlar ve "egitim sistemi" degismeli...
hemde en kisa zamanda

selametle
Ekleme Tarihi: 29.12.2009 - 02:19
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
keskinmetal su an offline keskinmetal  

655 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2008
En Son On: 10.10.2014 - 14:55
Cinsiyeti: ----- 
evet kolye kardeşbana ayetlerden bahsetmişsin

ali imran
ayet 100} ey iman edenlereğer kendilerine kitap verilenlerdenher hangibir kısmına uyarsanız sonra cevirirler kafir yaparlar

bakara 120}yahudiler ne zaman ahit ile bağlandılarsada içlerinden bazıları
sözlerinden dönmedilermi zaten onların çoğu iman etmezler

maide 51} ey iman edenler yahudi ve hiristiyanlarla dost edinmeyiniz onlar birbirlerinin dostudurlar
içinizden kim onlarla dost olursa oda onlardandır şüphesiz allah o zalimleri doğru yola eriştirmez

maide 52}onun için nifak hastalığı bulunan kimselerin bir felakete uğramaktan korkuyoruz
onlara koşuşturduklarını görürsün olurki allah bir zafer veya kendi katındabir emir getirirde
onlar yüreklerinde gizlediklerine pişman olurlar

kardeşim bumların bir harfini bir şeddesini bir esresini vesari inkar insanı dinden imandan eder
yüce kitabımız kurani kerim ne demişse ne yazılmışsa dosdoğrudur bunlarda zaten hem fikir olmamak bir müslümana asla yakışmaz
benim sorduklarımı anlamamış gibi davranıyorsun ne yani şimdi natoya üye olurken akpmi vardı peki nato bir hiristiyan veya gayri müslüm topluluğu deyilmi osmanlı yönetiminin parlak döneminde acaba diyorum onlar bizemi sığınıyordu biz nato misali onlaramı ayrıca kurtuluş savaşından sonra acaba anlaşmaları ne şekilde ve hangi ülkelerle yapılmış şimdi o anlaşmalara bakarsak mağlup olupda mecburiyettenmi imzaladık yoksa osmanlıyı içten içe yıkan o bahselin toplumlarlar yüzündenmi imzaladık bizim ceddimiz islam ahlakıyla idare yönetimimi sürdürüyorlardı ve adınada şeriaat deniyordu oysa bu günkü toplum şeriaat deyince sanki bir öcü misali aman ha asarlar keserler diye olmadık yaygaralar koparmıyorlarmı osa şeriaat demek bir yönetim şekli deyilmi ha cumhuriyet ha dikta ha krallık ha hanadanlık yani hepsi eşittir şeriaat türkcesi bu deyilmi benim asıl yorumum sanki bunların cumhuriyet kuruldu kurulalı hepsini akp yapmış gibi algılamandır bu düzenden her kesim ve herkes sorumludur bütcelerden bahsetmişsin olaki doğru daha bunda önceki ecevit dönemine ait kırizde iki buçuk milyar dolar için çalmadık kapı mı bırakıldımıki bu günü sorguluyoruz gölcük depreminde yapılan yardımları o zamanki yönetim acaba nerde ve nasıl kullandı bu ülkede baş bakan olupda amarikanın dediğini yapmayan bir kişi göstere bilrmisin peki bu ları dost edinenler kimlermiş yalnızca akpmi yapmayın be kardeşlerim daha dün iktidara gelebilmek uğruna apo denen leş kargasını tutuklayıp türkiyeye getirenler ne çabuk unutuluyor adam dağdayken bir can korkusu taşıyordu şimdi bir eli yağda bir eli balda istediği gibi yine emirlerini yağdırmıyormu kardeşim eğer doğruyu arıyorsak mutlaka buluruz ama bazılarının yılar önce imzaladıklarını bir kesime yüklemek istiyorsakki bilenle bilmeyen orada ayrılır ben bahsettim ama anlayan nerdeeeee bizim işimiz sadece ve sadece birilrini haklı birilerin haksız cıkarmak öyle olmamalı eğer biz hakkı arıyorsak doğruları ve dosdoğruları yazmak zorundayız sakın beni akpcide sanmayın benim bir oyum var ve bir aklım bir fikrim bir vijdanım var hangisine el verirsem ona atarım daha dün davosta olanlar unutulmuş konyada israilin tatbikatta katımasına izin verilmeyişler unutulmuş suriyeyle iranla ırakla komşuluk ilişkilerimizin bu noktalara gelişinde acaba kimler yapmış daha düne kadar cumhuriyet kuruldu kurulalı komşularımızla olan düşmanlıklar bitmiş ama göz ardı ediliyor
ayrıca satılan bir ülkeden bahsediyorsunneyi satmışlar pek anlamadım eğer kanunsuz bir olay olsa buna en başta
ana yasamız müsade etmez çünkü sende bende bilyoruzki vatantoprakları satılamaz çünkü kanlarımızla sulanmıştırha eğer yapılan özelleştirmelerden bahsediyosan eğriside doğrusuda olabilr onların doğrularını tasvip eder eğrilrinidekabullenmeyiz bencede bir coğu doğru çünkü bir zamanlar iflas eden ama her nedense özelleştikten sonra kar eden bir kuruluş oldular onlarında açıklamalarını yaparım ama uzatmak istemiyorum

yani kardeş uzun lafın kısası bunların hepsini bir akpye mal edemeyiz sana söyleyeceğim son kelime şu madem herşey o kadar açık ve netse açsınlar osmanlı arşivini aşsınlar cumhuriyet kurulduktan sonraki arşivleri

bizlerde görelim bizlerde öğrenelim daha bazı durumlar varki cumhuriyet kurulduktan sonra yazılan kitaplar bile yalan yanlış şeylerle dolu dediğim gibi açarlar arşivleri öğreniriz buda bizin en doğal hakımız tabi o arşivler kalmışsa bulgaristana kağıt hurdaları diye satılmamışsa ben ancak yaşadığım gün ve tarihleri bilyorum

çünkü olanlar en azından gözümün önünde geçmişide ancakki ancak arşivler bilir tarihçilerde o arşivlere bakarak ve okuyarak tarihi yazarlar tabi yaşananlar hariç yaşayanlarda hariç anlatabildimmi kardeşim

uslubun bana bira cahil muamelesi gibi geldi yani bana sorduğun sorulardan anlaşılıyorki bilgimi öğrenmek ve ona göre hareket etmek istiyor olabilrsin ben başta yazdım sen alimde olabilrsin velide üniversilide hatta filozofda ama ben yaşıyor ve görüyorum aldığım her nefesinde bir ipreti alem sayfası olduğunuda biliyorum
tahsilim ilk öğretim diyede belirtmiştim ama eğer inşaallah ben yanılıyorsamda kardeşime bir özür borcum olsun

kal sağlıcakla selam ve saygılar


Bu mesaj 1 kez ve en son keskinmetal tarafından 29.12.2009 - 21:19 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 29.12.2009 - 21:10
Bu mesajı bildir   keskinmetal üyenin diğer mesajları keskinmetal`in Profili keskinmetal Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
keskinmetal su an offline keskinmetal  

655 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2008
En Son On: 10.10.2014 - 14:55
Cinsiyeti: ----- 
evet kolye kardeş gerçektende bazı şeyleri anlamakta zorlanıyorum

abdnin natoya giriş sonrası kıvrık oğlu ve karadayı paşalarınve ergenekonu başlatın diye biten yazınız daha vahim deyilmi ordumuzun içine nasıl ve neşekilde sızmışlar ve buna bu güne kadar neden müdahele edilmemişte şimdi edilmiş acaba tabi bir önceki yazınızdan bahsediyorumyani abd ordu içinde kalsaydı dahamı iyi olurdu demek istiyorsunuz bu nasıl bir düşünce pek anlamadım yazdıklarızla bağdaşmıyorsunuz peki ordunun görevi nedir darbe yapmakmı yoksa sınırlarımızı korumakmı ve ordu siyasetin içine çekilrse olacağı bu deyilmi bu ülkede asilerin olduğuna inanıyormusunuz yani bir kesim diyorya biz bu ülkenin asileriyiz diye
peki asiler olunca acaba asil olmayanlar ne kölemi işte benim değindiğim sistem buydu yani 13 milyon asil 60milyon köle öylemi acaba sistemi nasıl yaşayamdığımızada bir açıklık getirirmisin bizde öğrenelimde bizlerde asillerden olalım yani ordumuz amarikanın dediklerini uygulamış olsaydı ters düşmeseydi bu düzen sürüp gidecekti ters düşünce tayyip diye birini icad edip orduyu saf dışı mı yaptılar anlamıyorum anlayan varsa bana da anlatsın kardeşler bir not çok bilen çok yanılır ama bazen yanılgılarda bazılarına bir şeyler öğretir


inşaallah yanlış anlamışımdır

a b d
orduda kalaydı ses seda yok ama işler sivil oteritede olunca ver yansın öylemi başka izahı olanlar lütfen bana anlatsın eğer olay böyleyse daha vahim
hadi kal sağlıcakla
selam ve saygılar
Ekleme Tarihi: 29.12.2009 - 22:01
Bu mesajı bildir   keskinmetal üyenin diğer mesajları keskinmetal`in Profili keskinmetal Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Merhabalar,

Keskinmetal kardeşim, ayetlerin inkarının dinden çıkmak olduğunu ben müslümanım diyen herkes biliyorda, iş onları yaşama katmaya gelince bunda sorunlar ve pürüzler çıkmaya başlıyor. Okumak ve bilmek yetmiyor yani.

Keskinmetal kardeşim, öncelikle senden bir ricam olacak. Konuları yazarken benim gibi paragraf değiştirirsen, hem benim, hemde bu yazıları okuyan kardeşlerimizin yazılarının içinde kaybolmamasını sağlamış olursun.

NATO'ya üyelik başvurusunu 11 Mayıs 1950 de CHP yaptı. Aynı ay seçimleri DP kazanınca bu işin takibide DP'ye kaldı. Bundan sonra Türkiye Nato'ya girmek için tekrar müracaat etti, fakat kabul edilmedi. Ancak Kore savaşında Birleşmiş Milletler üyesi olarak gösterdiğimiz fedakarlıktan sonra ABD, Türkiyenin üyeliğini ciddiye almaya başladı.
16-20 Eylül 1951 dede DP iktidarında üyeliğimiz kabul edildi.

Aktardıklarımdanda anlayacağın gibi müracaatı yapan CHP, takibini CHP den daha ciddi yapan ve üyeliği imzalayanda DP'dir.

Bunuda Nato'ya haçlılara, ABD ye aşık oldukları için değil, Sovyet tehdidi nedeniyle mecburen yapmışlardır. Çünkü bu sıralar Sovyetler bizden Kars ve Ardahan'ı istemeye başlamışlardı. Dahası boğazlara saldırmayı dahi düşünüyorlardı.

Sonra bu bir savaş bir güvenlik anlaşmasıydı ve bir anlamda mantıkda kaldırıyordu. Asıl zaafiyet Sovyetlerin çökmesinden (1991) sonra hala Nato'ya üyeliğin devam ettirilmesi idi. Çünkü artık bir Sovyet tehlikesi söz konusu değildi ve tehdit tamamen ortadan kalkmıştı.

TSK'nın Kıvrıkoğlu ve Karadayı paşalarla gösterdiği dik duruş maalesef bugüne kadar iktidara gelen hiç bir hükümet tarafından gösterilemediği için NATO süreci bitmedi, bitirilemedi.
Son yedi yıllık süreçte hukuksuz ABD tuzağı BOP projesine dahi eş başkan olmayı marifet zanneden AKP'den ise böyle bir şey hiç ama hiç beklenemezdi.

Birinci cihan harbinde Osmanlı'yı mahveden savaşta birlikte olduğumuz Almanlar müslümanmıydı ki bu savaşta 300.000 in üzerinde şehit verdiğimiz gibi Osmanlı tarihinin en büyük felaketinide yaşadık.
Asıl facia bu değilmi ? Padişah müslüman değilmiydi, Enver ve Talat paşalar v.s tüm devletin ileri gelenleri müslüman değilmi idi ?
Peki ne diye girdik Almanların yanında bu savaşa ?
Söyleyeyim. Haçlılar Osmanlı'yı nasıl olsa bitireceklerdi. Çünkü Osmanlı iflas bayrağını zaten çoktan çekmişti. Malum paşalar artık işin feci halinden öyle umut kesmişlerdi ki belki Almanların yanında olursak savaşıda Almanlar kazanırsa paçamızı kurtarırız diye hesap etmişlerdi.

Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Allah bu yanlış hesabı zaten vereceği dersler içinde sebep kılıp Osmanlı'ya hayatının en ağır ve kanlı imtihanını ve dersini verdi. Hatta bu ders feci bir bitişinde sebebi oldu.

Daha önce Cumhuriyetin kuruluşu ve bugüne gelişi hakkında yazdıklarımı biraz zahmet edip okusaydın, Türkiye Cumhuriyetinin tam bağımsız olarak yaşadığı dönemin yalnızca Atatürk'ün sağlığında yani onbeş yıl olarak ortaya çıktığını görürdün. Haçlı bu kadar enayimiydi ve istediği gibi parçalayabileceği bir durumda olsa böyle bağımsız bir ülke kurulmasına hiç müsaade edermiydi ?
Haçlının en ön planda tuttuğu işi zaten sömürgecilik değilmiydi ? Osmanlı'yı olabildiğince parçalamak ve yönetmek değilmiydi?

Bu anlamda haçlının derdi SEVR'di. Sen hiç SEVR haritası gördünmü kardeşim ? LOZAN'ın çizdiği bugünkü haritaya hiç benziyormu ? Atatürk'ün bu zaferi kazanmak için yada haçlıyı kandırmak için ne gibi bir ödün ya da ödünler verdiğini düşünüyor yada biliyorsunki gizli anlaşmalar imzalandığını iddia ediyorsun ?

Atatürk Cumhuriyetin kurulmasından sonra onbeş yıl bu ülkeyi yönetti ve aramızdan ayrıldı. Onbeş yılda tambağımsız Cumhuriyetin tüm kurumlarını yerli yerine oturttu ve sanayileşme yolunda dahi çok önemli adımlar attı.

Oysa Padişah Vahdettin işgal altındaki İstanbulda bu ülkenin kurtulacağına inancını öyle kaybetmişti ki ingilizlere "BİZ BU DURUMDA KENDİMİZİ KESİNLİKLE TOPARLAYAMAYIZ. BİZİ ONBEŞ YIL SÜREYLE SİZ YÖNETİN" diye ricada bulunuyordu. Ki bu teklifin içinde Ankara'nın etrafında ufak bir toprak parçasına razı olmak dahi vardı. Oda bağımsız değil haçlı güdüğü bir ülke olmak şartıyla.

Senin demene göre Allah Osmanlı'ya çok ama çok büyük haksızlık yapmış durumda. Ya da haçlı Allah'tan daha büyük bir güç ortaya koymuş olmalı ki Osmanlı'yı kurtarmak Allah'a nasip olmadı. HAŞA....

"MİNAREYİ ÇALAN KILIFINI HAZIRLAR" diye bir atasözünü hiç duymadınmı Keskinmetal kardeşim ? Özelleştirmelerde kanunların boşluğundan ve zayıflığından sınırsızca yararlanıldığını hiç duymadınmı ? Elbette kanunların müsaade ettiğince bazı özelleştirmeler durduruldu. Fakat çoğunda kanunların boşlukları nedeniyle bunlar yapılamadı.

Başka bir nedende AKP'nin iktidarda olması nedeniyle yargının gereği gibi çalışamaması yada çalıştırılmamasıdır. AKP hükümeti değiştiğinde, gittiğinde yüce mahkemelik çok işi olacaktır bu partinin. Hiç şüpheniz olmasın.

Evet Türkiye'nin komşuluk ilişkilerinde önemli ataklar var. Fakat öylede hatalarda yapılıyor ki senin o İran'la komşuluk ilişkileri dediğin işin, ABD'nin Kuzey Iraktaki kukla devletin hamiliğini AKP'ye nimet diye yutturması nedeniyle sonrakisafhalarda çok feci bir Türkiye, İran kapışmasını sağlayabileceğini hiç düşündünmü ?
Bütün araplar kürtlere saldırmak için ABD'nin bölgeden çekilmesini bekliyorlar. Yani bölgede tehlike kesinlikle geçmiş,bitmiş değil. Aksine önümüzdeki süreçte çok daha büyük tehlikeli işlerin patlak vermesi söz konusu.

Bir düşün Şii araplar kürtlerle kapışırsa ve buna Türkiye müdahil olursa sanıyormusunki İran hiç sesini çıkarmadan oturduğu yerde bekler ? Biliyormusun ki ABD'nin ve İSRAİL'in sümen altında tuttuğu önümüzdeki süreçteki en büyük tezgahlardan bir TÜRKİYE - İRAN savaşının sağlanmasıdır ? Şu veya bu şekilde.....

Ben Cumhuriyet döneminde yapılan bütün hataları bir tek AKP'yede mal etmiş değilim. Üstelik içinde bulunduğumuz facianın tamamınıda yazmış değilim.

Söylediğim şudur. AKP Cumhuriyet tarihinin tüm hatalarını defalarca katlayıp Türkiye'yi bir uçurumun kenarına kadar getirmiştir. Hem siyasi açıdan hemde ekonomik açıdan.

* Peki ben sana bir kaç soru sorayım. AKP'nin limanların tamamını haçlılara satması için ne gibi acil bir gerekçe vardı ?

* Bankaların yarısını yabancılara satmanın acil gereksinimi neydi ?

* AKP, neden halka gerçeği söyleyip bir fedakarlık dönemi başlatmak yerine borcu defalarca takla attırarak haçlının ekmeğine yağ sürüp bizi onların karşısında güçsüz bıraktı ?
Bu ülkeyi düze çıkarmak içinmi ? Oysa Türkiye adım adım bir batağın içine daha çok saplanıyor.

*AKP'ye BOP gibi aşağılık bir projenin eş başkanı olmasını haşa Allah'ın Resulümü emretti ?
Bu iş hiç Nato işine zerre kadar benziyormu kardeşim? Nato Türkiyenin güvenliği nedeniyle mecliste kabul edilip resmi olarak devreye girdi. Oysa BOP eş başkanlığının kabulü tamamen hukuksuz ve kanunsuz bir iştir ve YÜCE DİVANLIK bir iştir.
YÜCE DİVAN safhası içinde AKP'nin iktidardan uzaklaşmış olması gerektir.

Arzu edersen bunu sana daha detaylıda izah edebilirim. Öyle Osmanlı'nın arşivine girmek falan benim burada verdiklerimi hiç, ama hiç değiştirmez. Oralarda neler olduğunun asılhatlarıyla bilen bir insanım çünkü.

Benim üslubum asla ve asla ne seni, nede başka bir kardeşimizi cahil yerine koymak cihetinde olamaz. Olmamıştırda. Fakat olayların gerçek yüzünü bilmeden şartlanmış bir şekilde tüm verilerin üzerine apaçık bilgisizlik ifade eden yazılar ortaya konulduğunda, bunuda lisanı münasiple anlatmak gerekir diye düşünüyorum.

Bundada alınacak hiç bir şey olmamalı diye düşünüyorum. Sonuçta ben burada Allah rızası için ve ülkem için bir şeylere emek sarfediyorum. Yoksa aynı vatanın evlatlarını aşağılamak küçük düşürmek için değil.
Bunu kafama silah dayasalar bile yapmam.

Keskinmetal kardeşim senden bir ricam daha var. Lütfen benim yazılarımı iyice okuduktan sonra düşüncelerini yansıt. Yoksa sanki "ne yazarsan yaz, nasılsa yanlıştır" düşüncesini taşıyor gibi bir görünüm ortaya çıkarsa, işte böyle bir kısır döngünün içinde hiç bir yere varamadan uğraşır uğraşır dururuz.

Sağlıcakla kalın......



Bu mesaj 1 kez ve en son kolye7 tarafından 30.12.2009 - 11:01 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 29.12.2009 - 22:44
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  
RE:

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı keskinmetal

evet kolye kardeş gerçektende bazı şeyleri anlamakta zorlanıyorum

abdnin natoya giriş sonrası kıvrık oğlu ve karadayı paşalarınve ergenekonu başlatın diye biten yazınız daha vahim deyilmi ordumuzun içine nasıl ve neşekilde sızmışlar ve buna bu güne kadar neden müdahele edilmemişte şimdi edilmiş acaba tabi bir önceki yazınızdan bahsediyorumyani abd ordu içinde kalsaydı dahamı iyi olurdu demek istiyorsunuz bu nasıl bir düşünce pek anlamadım yazdıklarızla bağdaşmıyorsunuz peki ordunun görevi nedir darbe yapmakmı yoksa sınırlarımızı korumakmı ve ordu siyasetin içine çekilrse olacağı bu deyilmi bu ülkede asilerin olduğuna inanıyormusunuz yani bir kesim diyorya biz bu ülkenin asileriyiz diye
peki asiler olunca acaba asil olmayanlar ne kölemi işte benim değindiğim sistem buydu yani 13 milyon asil 60milyon köle öylemi acaba sistemi nasıl yaşayamdığımızada bir açıklık getirirmisin bizde öğrenelimde bizlerde asillerden olalım yani ordumuz amarikanın dediklerini uygulamış olsaydı ters düşmeseydi bu düzen sürüp gidecekti ters düşünce tayyip diye birini icad edip orduyu saf dışı mı yaptılar anlamıyorum anlayan varsa bana da anlatsın kardeşler bir not çok bilen çok yanılır ama bazen yanılgılarda bazılarına bir şeyler öğretir


inşaallah yanlış anlamışımdır

a b d
orduda kalaydı ses seda yok ama işler sivil oteritede olunca ver yansın öylemi başka izahı olanlar lütfen bana anlatsın eğer olay böyleyse daha vahim
hadi kal sağlıcakla
selam ve saygılar



ÖNCEKİ YAZIMDADA RİCA ETTİĞİM GİBİ KESKİNMETAL KARDEŞİM. LÜTFEN YAZILARIMI İYİCE VE ŞARTLANMAMIŞ OLARAK OKUYUVER. YOKSA İŞTE BÖYLE BENİM SÖYLEDİKLERİMLE ZERRE KADAR ALAKASI OLMAYAN YAKIŞTIRMALAR, ANLAM ÇIKARMALAR VE KARŞILIKLAR VERMEK DURUMUNDA KALIYORSUN.

ABD ORDUNUN İÇİNE SIZMAMIŞ, TÜM NATO ÜYESİ ÜLKELERDE OLDUĞU GİBİ BELLİ BİR ÖZEL HARP DAİRELERİ OLUŞTURULUP ABD VE NATO ÜYESİ ÜLKENİN TEMSİLCİLERİ NATO İÇİN ÇALIŞMALAR YAPMIŞLAR. FAKAT BUNDA MAALESEF ABD'NİN KENDİ ÇIKARLARI BASKIN ÇIKMIŞ. YALNIZ BİZDE DEĞİL, TÜM NATO ÜYESİ ÜLKELERDE......

İŞTE KIVRIKOĞLU VE KARADAYI PAŞALARINDA SİLKELEYİP KAPATTIKLARI OLUŞUMDA BU. O NEDENLE ABD TSK'YI DÜŞMAN İLAN ETMİŞ VE ONA KARŞI HER TÜRLÜ OPERASYONU PLANLAYIP DEVREYE SOKMUŞTUR.

ABD'NİN AKP YE ÖZELLİKLE ERGENEKON OPERASYONUNU VE EN SON OPERASYONLARI EMRETMESİNİN ASIL NEDENİDE ANLATTIĞIM GİBİ BU OLUŞUMUN KALINTILARININ ARTIK KENDİSİNE HİÇ YARAMADIĞI GİBİ ÜSTÜNE ÜSTLÜK KARŞIT OLMASIDIR.

FAKAT BURADA YAPILMAK İSTENEN BU KALINTILARI TEMİZLEMEK DEĞİL, BU BAHANE İLE TÜRKİYEDE TSK BAŞTA OLMAK ÜZERE CUMHURİYETİ VE TAM BAĞIMSIZLIĞI SAVUNAN TÜM KURUMLAR VE HALK ÜZERİNDE BİR SİNDİRME VE YOLA GETİRME HAREKATIDIR.

BENİM DARBELERİ SAVUNAN SÖZÜMÜ NERDE OKUDUN KARDEŞİM. BÖYLE BİR ŞEY BENİM İÇİN SÖZ KONUSU DAHİ OLAMAZ.

BUGÜN DARBE DİYE BİR TEHLİKE OLMADIĞI HALDE BİR PARTİNİN DARBE KORKUSUYLA YATIP KALKMASI NEDENİYLE YAŞANILAN VE BU KORKUDAN KURTULMAK İÇİN ABD İLE YAPILAN ÇARPIK İŞLERİN KAOSUNU YAŞIYOR TÜRKİYE.

YALNIZ DARBE KONUSUNDA DEĞİL. AÇILIM, SAÇILIM NE VARSA HEPSİNİN ARKASINDA ABD VAR. VE BU İŞLERİN HİÇBİRİ TÜRKİYENİN HAYRINA DEĞİL.

BİRAZ SABRET ÇOK ŞEY GÖRECEKSİN. GÖRECEĞİZ.....

ABD DENEN EN BÜYÜK TERÖRİSTİ İSTEYEN VE SAVUNAN KİM, O BENMİYİM ? NEREDEN ÇIKARDIN BU HÜKMÜ KARDEŞİM ? BİR SÖZ, BİR İFADE ANCAK BU KADAR YANLIŞ ANLAŞILABİLİR.
ABD'NİN ÜZERİNE HER FIRSATTA LANET YAĞDIRAN BİR VATANSEVERİ İTHAM ETTİĞİN ŞEYLERE BİR BAK KARDEŞİM. EL İNSAF YANİ.....

SAĞLICAKLA KAL....



Bu mesaj 3 kez ve en son kolye7 tarafından 30.12.2009 - 10:19 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 29.12.2009 - 23:00
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
keskinmetal su an offline keskinmetal  

655 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 12.06.2008
En Son On: 10.10.2014 - 14:55
Cinsiyeti: ----- 
ne diyeyim kolye kardeş senin doğrun sana benim doğrumda bana

ama bir konuda haklısın kısır döngülerle bu işler olmuyor ben yazıyorum sen anlamıyorsun
sen yazıyorsun ben anlıyorum ama size şunu söylemek istiyorum sizler belki okuyarak
bilgileniyorsunuz oysaşahsi olarak yazıyorum ben yaşayarak öğreniyorum

hani bir öğrenci nin makina mühendisi olduğunu düşün ne kadar okusada mutlaka
mutlaka bir yelerde sitajer olarak o okuduklarını da yaşayarak ve görerek öğrenmesi lazım

demek ki bazen okumak yetmiyor bir hemşireyi düşün o kadar okur ama
yinede bir sağlık kuruluşunda mutlaka sitajerlik yapar çünkü okumayla uygulama bir olmuyor
bunlara bir çok meslekleri dahil edebiliriz bir avukat olsun bir doktor olsun iletişim olsun yani ne olursa olsun illa onu tatbik edecek ve öğrenecek

benim eksiğim okumak olabilir ama yokdencek kadar deyil sonucta medya ve basın yoluyla
bir çok şeyleri okuyor ve duyuyoruz yani ben doğuştan sitajerlik bölümünü bitirmişim demekki
oda benimde en az sizin kadar bilgim olduğunu gösterir

ben arşivler açılsın derken atatürkün 15 yılından bahsetmiyorum olaki doğrudur ama bazen böyle açık

açık her şeyi konuşamıyoruz buda türkiyedeki demokrasiden ve cumhuriyetten olsa gerek mümkün olsada bazı şeyleri açık açık konuşa bilsek yani uzun lafın kısası mizahsal olarak eğitim şart
uslubunla yanılmadığımı yine güzel bir üslubla anlatmışsın ama ben daha öncede söylemiştim
çok bilen çok yanılır biz ne bilek beğim büyükler bilir kavramını beynimize kazımışlar

ayrıca bildiklerinizin ve yazdıklarınızın birçoğuna katılmıyorum şartlanan acaba benmiyim iyi düşünmenizi istiyorum kaçamak cevaplarla olayı başka yönlere çekiyorsun
tekrar sormak istiyorum bu ülkede asiller diye bir toplum varmı
paşaların başbakanların milletvekillerinin bürokratların ayrıcalık konumunda düşünceniz nedir
bunların özel kişiler olmasını temenni ediyormusun
bir kısa örnek
bir paşa bir bürokrat bir milletvekili emekli olduktan sonra devletin kesesinden geçinmesine rıza gösteriyormusun

bunları hiç düşündünmü bu kanburların halkın üzerinden kalkması için acaba akpyi karalamak amaçlı
sarf ettiğin zamanın ne kadarını sarf ettin bence diyorum acaba bu yazılanlarda
benim yazdıklarım onlara yaşamak bizlere tartışmak düştüğünü kanıtlamıyormu icratın ne aynı soru
benim içinde geçerli icratım ne sen kendi fikrini doğrulamaya çalışıyorsun bende kendiminkini
sonuç kocaman birrrrrrrrrrrrr hiç ben böyle görüyorum yinede emeğine sağlık diyecek kadarda
centinmenliğimi serğiliyorum

hadi kal sağlıcakla yaratılanı seviyorum yaratandan dolayı
selam ve saygılar
Ekleme Tarihi: 30.12.2009 - 21:22
Bu mesajı bildir   keskinmetal üyenin diğer mesajları keskinmetal`in Profili keskinmetal Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Keskinmetal kardeşim, yazımdada belirttiğim gibi şartlanmış olarak baktığın yazılarımdan hiç bir şey anlayamadığın apaçık belli oluyor.

Üstelik birde kendi durumunu bana atfedecek kadar gerçek dışı bir muhakeme ile geri dönmen gibi üzücü bir durumda cabası....

Bir daha tekrarlayayımda kimin karşısında ne kadar bilgi sahibi olduğunu daha iyi anlamana yardımcı olayım diyorum.
Yalnız sıkılmadan oku ki daha sonra bu son yazılarında yaptığın gibi hiç bir yere konamayacak hezeyanlarla geri dönmek durumunda kalmayasın kardeşim.

Yaşım elliüç demiştim. Çocukluğum büyük sıkıntılar ve tecrübelerle geçti. Okumam dahi kendi büyük gayretlerimle gerçekleşti.
Hayatın getirdiği zorluklar beni çok ama çok erken yaşlarda olgunlaşmaya ve büyümeye mecbur bıraktı.
Hiç unutmam çevremin ve akrabamın bilgili insanları benim bu yönümü öyle sever ve takdir ederlerdi ki ancak belli olgunluğa erişmiş insanların konuştuğu yaşamsal konuları bile benimle çok rahatça konuşurlardı.

Babamın tüm zorluklarda en büyük yardımcısı bendim. Benden yedi yaş büyük ağabeyim dahi ortaya koyduğu fikir ve becerileriyle benim arkamda kalmıştı. Bu görünüşte gurur okşayıcı gibi görünür fakat tam tersine ağabeyimin ta evlendiği yıllara kadar havalarda uçması evdeki ortamı normale çekmek için beni fedakarlığa ve erken olgunlaşmaya ve büyümeye mecbur bıraktı.
Bunları yaşadığım hayattan şikayet için anlatmıyorum tabi. Ben Allahtan gelen tüm zorluklara tevekkülle boyun eğerek bugüne gelmiş bir insanım çünkü.

Şu an itibari ile üç yıllık emekliyim. Otuziki yıllık çalışma hayatımda çalışmadığım sektör ve tadına bakmadığım zorluk kalmamıştır.

Siyasi anlamda en çalkantılı ve kanlı dönemler benim gençlik yıllarımda yaşanmıştır. Pek çok tanıdığım genç benim gayretlerimle oniki Eylül öncesinin sağ sol bataklarından ve cinayetlerinden kurtulmuştur. Hiç bir oluşuma katılmadan hepsinin ciğerini bile bilecek konumda geçirdim o yılları. Ta o yıllardan tanıdım, tanımaya başladım bu ülkeyi parçalamak için her türlü pisliği yiyenleri ve işbirlikçilerini.

Din konusunda çok büyük donanıma sahip oluşumda liseyi bitirip yüksek okula adım attığım yıllara rast gelir. Yani yaklaşık otuz yıllık bir süreç ve bir günü bir gününe eşit olmayan devamlı üzerine inşa yapılan bir süreçten bahsediyorum.
Çevremde öyle bir mozaik vardır ki ilginç bir rastlantı olarak her türlü dinde aşırılığın ve her türlü dinsizlikte aşırılığın fertlerinide bunların siyasi yansımalarınıda çok iyi gözlemleme ve tanıma fırsatım olmuştur bu nedenle.

En büyük ve şaşmaz donanımlarımdan biride bu ülkenin hem geçmişte Osmanlı döneminin tümünü hemde Cumhuriyet döneminin tamamını çok iyi etüd eden ve yorumlayan bir birikime sahip oluşumdur.
Zaten adım gibi emin olmadığım sağlam delillere dayandırmadığım hiç bir bilgiyi savunmam söz konusu dahi olamaz.

Aynı derecede sağlam donanım sahibi olduğum bir konu ise islam tarihini çok sağlam delillerle biliyor oluşumdur.
Allah kelamını bilmeyi ise Efendimiz dahi ben biliyorum demediği için hiç bir zaman her şeyi biliyorum anlamında iddia etmedim, etmem. Fakat şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Benimle çatışmaya giren bir kişi kesinlikle din adına cehalet ve gaflet içindedir.

Çok cocuklu bir babayım. Onları yetiştirirken kazandığım tecrübeler ve o çocukların benden yararlanmalarıda ayrı bir konu tabi. Seni üzmemek için senin onlarla kıyasını yapmayacağım.

Bu satırlar dahi beni bilgi ve ilim açısından, yaşamsal tecrübe açısından ifade etmek için çok aciz, yetersiz kalır. Fakat sanırım ne demek istediğimi artık biraz anlayabilmişsindir.
Kendimi methettiğimi sakın düşünme. Allaha and olsun hayatımda en sevmediğim işlerden biri kendimi methetmek ve birinin beni yüzüme karşı methetmesidir. Ve Allahın şu kelamı her zaman kulağımdadır.
"KENDİ KADRİNİ (ALLAHIN LÜTFEFETTİĞİNİN DEĞERİNİ) BİLMEYENİN DEĞERİNİ ALLAH'DA BİLMEZ"

Gelelim son yazındaki bazı ifadelerine kardeşim.

Devamlı olarak yazılarımdan hiç birine işaret etmeden yada edemeden yuvarlak laflarla sözlerimi pasifize etmeye çalışıyorsun. Senin yaşayarak öğrendiğin şeylerden biri kabullenmediğin konu karşına çıkınca binbir dereden su getirip karşındaki apaçık gerçeği inkar edip, üzerini balçıkla sıvamaya çalışmakmıdır kardeşim ?

Özellikle şu son yazına bakıyorumda Allah rızası için ne, ne anlattığı belli, ne hükmü doğru, ne itiraz ettiğin bir konu var ortada.

Söylermisin keskinmetal kardeşim senin kabul etmediğin yada etmediklerin nelerdir, delillerin nelerdir ? Öyle arşive marşive girmeden elindekini bir gösterde, sonra gerekirse ben sana arşivide gezdiririm istersen.

Tarihin en eski sayfalarından bu yana değişmeyen bir gerçek vardır. Daima varlıklı bir zümre yada zümreler yönetimin başındadır, yada onu yönlendiren taife olarak çevresindedir. Bunu Kuran'da dahi ibretleriyle görmek mümkün. Hikmetide yine Allah kelamında açıkça ortaya konmuştur. Önemli olan bu çevrenin baskısı altında yok olmamaktır. Yoksa o çevre her tür rejimde mevcuttur. İşte bu dengeyi kurabiliyorsanız ne ala. Bunu yapabilmek içinde öncelikle halkların uyanık ve bilgili olması gerekmektedir.

Misal verelim.
*Firavun dönemi hem firavunun hemde yakın yüksek çevrenin kaymak yediği halkın ezildiği dönemdir.
*Roma dönemi yine yine seçkin Roma komuta taifesinin ve meclisinin her şeyin kaymağını yediği fakat halkların ezildiği dönemdir.
*Emevi ve Abbasilerin dönemleri yine bu zalimlerin kendi akrabalarının ve yüksek yalakalarının her şeyin kaymağını yediği halkın ise ezilip horlandığı dönemdir
*Hitler ki hesapta seçimle gelmiştir. Almanyanın kaymağını yüksek subay ve politik çevreyle yemiştir. İşin kırıntılarını halka bırakmıştır. Birde büyük felaketi tabi...
*Sovyetlerin komünist yönetimindede durum aynıdır. Yüksek komünist yönetim çevresi saltanat sürerken, eşitlik palavrasına halka bir tek kemik yedirilmediği kalmıştır.
*Bugünün yine sözde seçimle liderlerini belirleyen ülkelerin hemen hepsindede durum aynıdır.
Bir tek farkla kimi bunu daha adil çizgiye yakın yapıp yönetir, kimide alabildiğine sömürür fırsat fırsattır diyerek.

Erdoğan'ın ve AKP üst zümresinin siyasete atılmadan mal varlığına bir bak, birde bugün bak bakalım ne göreceksin. Tabi iktidara gelen tüm partiler için aynı derecede olmasada bu söz konusu.

Dedim ya halklar uyanık olmayıp, uyutulduklarını anlamadıkça sömürülmeye mahkümdurlar. Ne buyuruyor Allah "Neye layıksanız öyle yönetilirsiniz."

Açık açık konuşamıyoruz diyorsun. Neyi apaçık konuşamıyorsun ? Ben konuşuyorum. Hemde gerçek olduğuna inandığım her şeyi konuşuyorum. Sakın sana gerçek diye kabul ettirilmiş yalan ve iftiralar olmasın konuşamadıkların ? Öyle ise konuşamaman konuşmandan zaten bin kat daha hayırlıdır kardeşim.
Çünkü kötü ve yanlış düşünce ağızdan çıkana kadar sahibine bir şey yok ama, bir kere ağızdan çıkmaya görsün cehennemin tapusunu bile erken teslimat olarak o kişinin eline teslim edebilirler.

Ne buyuruyor alemlerin Rab'bi ? Zerrece şer, zerrece hayır.

AKP'yi karalamak diye yaftaladığın yazıları şayet gönül gözüyle okuyabilseydin, orada yalnız AKP'nin gerçek yüzü değil onun on katı, yirmi katı tarihsel, dinsel, ekonomik ve yaşamsal çok acı gerçeklerin dahi apaçık yansız, tarafsız gözler önüne serildiğini görmüş olurdun.

Demekki bir yazıyı okurken "bu kişi nasılsa doğru söylemez, yazmaz" deyip peşin görüşle kara gözlük takarak o yazıları okumamak gerekiyor.

AKP ile ilgili sorduğum soruları cevaplamak yerine AKP yi karaladığımı ifade ediyorsun. O yazılarımda bir tek gerçek dışı ifademi söyle, ispatını yap, sana söz veriyorum eski Denizli AKP il başkanının yaptığı sapkınlığı, uçmuşluğu yapacağım burada herkesin önünde yani Erdoğan'a haşa "İKİNCİ PEYGAMBER" diyeceğim.

Sana benim yazılarımla ilgili bakış açın için en son ve en doğru olarakda Mevlana'nın ünlü sözü "SEN NE KADAR BİLİRSEN BİL, NE SÖYLERSEN SÖYLE.." diye başlayan sözlerini iyi düşün derim. Benimle senin tartışmamızı en güzel bu sözler açıklayabilir bence.
Artık bundan geriside teferruatdır diye düşünüyorum.

Kimse kimseyi anlamak ve kabullenmek zorundada değildir zaten. O nedenle kendini beni anlamak ve karşılık vermek içinde üzme ve zorlama. Faydasız uğraşın ne sana faydası olur, ne bana, nede bu tür tıkanmışlık ifade eden finalleri okuyanlara.

Benim yazılarım, içindeki muazzam mesajları ve tüm gerçekliğiyle ortadadır. Allahın huzurunda onların her kelimesinede kefilim.

Kal sağlıcakla....



Bu mesaj 4 kez ve en son kolye7 tarafından 31.12.2009 - 21:34 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 31.12.2009 - 11:12
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
ŞÖYLE SAYFAYA BİR BAKTIMDA FORUMDA. BENİM GİBİ SİZLERDE DAHA ÖNCE BU SAYFAYA YAZILANLARI ŞU KÜÇÜK ESPRİMLE BİRLİKTE TEKRAR HATIRLAYIN İSTEDİM.



Merhabalar,

Keskinmetal kardeşim, ayetlerin inkarının dinden çıkmak olduğunu ben müslümanım diyen herkes biliyorda, iş onları yaşama katmaya gelince bunda sorunlar ve pürüzler çıkmaya başlıyor. Okumak ve bilmek yetmiyor yani.

Keskinmetal kardeşim, öncelikle senden bir ricam olacak. Konuları yazarken benim gibi paragraf değiştirirsen, hem benim, hemde bu yazıları okuyan kardeşlerimizin yazılarının içinde kaybolmamasını sağlamış olursun.

NATO'ya üyelik başvurusunu 11 Mayıs 1950 de CHP yaptı. Aynı ay seçimleri DP kazanınca bu işin takibide DP'ye kaldı. Bundan sonra Türkiye Nato'ya girmek için tekrar müracaat etti, fakat kabul edilmedi. Ancak Kore savaşında Birleşmiş Milletler üyesi olarak gösterdiğimiz fedakarlıktan sonra ABD, Türkiyenin üyeliğini ciddiye almaya başladı.
16-20 Eylül 1951 dede DP iktidarında üyeliğimiz kabul edildi.

Aktardıklarımdanda anlayacağın gibi müracaatı yapan CHP, takibini CHP den daha ciddi yapan ve üyeliği imzalayanda DP'dir.

Bunuda Nato'ya haçlılara, ABD ye aşık oldukları için değil, Sovyet tehdidi nedeniyle mecburen yapmışlardır. Çünkü bu sıralar Sovyetler bizden Kars ve Ardahan'ı istemeye başlamışlardı. Dahası boğazlara saldırmayı dahi düşünüyorlardı.

Sonra bu bir savaş bir güvenlik anlaşmasıydı ve bir anlamda mantıkda kaldırıyordu. Asıl zaafiyet Sovyetlerin çökmesinden (1991) sonra hala Nato'ya üyeliğin devam ettirilmesi idi. Çünkü artık bir Sovyet tehlikesi söz konusu değildi ve tehdit tamamen ortadan kalkmıştı.

TSK'nın Kıvrıkoğlu ve Karadayı paşalarla gösterdiği dik duruş maalesef bugüne kadar iktidara gelen hiç bir hükümet tarafından gösterilemediği için NATO süreci bitmedi, bitirilemedi.
Son yedi yıllık süreçte hukuksuz ABD tuzağı BOP projesine dahi eş başkan olmayı marifet zanneden AKP'den ise böyle bir şey hiç ama hiç beklenemezdi.

Birinci cihan harbinde Osmanlı'yı mahveden savaşta birlikte olduğumuz Almanlar müslümanmıydı ki bu savaşta 300.000 in üzerinde şehit verdiğimiz gibi Osmanlı tarihinin en büyük felaketinide yaşadık.
Asıl facia bu değilmi ? Padişah müslüman değilmiydi, Enver ve Talat paşalar v.s tüm devletin ileri gelenleri müslüman değilmi idi ?
Peki ne diye girdik Almanların yanında bu savaşa ?
Söyleyeyim. Haçlılar Osmanlı'yı nasıl olsa bitireceklerdi. Çünkü Osmanlı iflas bayrağını zaten çoktan çekmişti. Malum paşalar artık işin feci halinden öyle umut kesmişlerdi ki belki Almanların yanında olursak savaşıda Almanlar kazanırsa paçamızı kurtarırız diye hesap etmişlerdi.

Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Allah bu yanlış hesabı zaten vereceği dersler içinde sebep kılıp Osmanlı'ya hayatının en ağır ve kanlı imtihanını ve dersini verdi. Hatta bu ders feci bir bitişinde sebebi oldu.

Daha önce Cumhuriyetin kuruluşu ve bugüne gelişi hakkında yazdıklarımı biraz zahmet edip okusaydın, Türkiye Cumhuriyetinin tam bağımsız olarak yaşadığı dönemin yalnızca Atatürk'ün sağlığında yani onbeş yıl olarak ortaya çıktığını görürdün. Haçlı bu kadar enayimiydi ve istediği gibi parçalayabileceği bir durumda olsa böyle bağımsız bir ülke kurulmasına hiç müsaade edermiydi ?
Haçlının en ön planda tuttuğu işi zaten sömürgecilik değilmiydi ? Osmanlı'yı olabildiğince parçalamak ve yönetmek değilmiydi?

Bu anlamda haçlının derdi SEVR'di. Sen hiç SEVR haritası gördünmü kardeşim ? LOZAN'ın çizdiği bugünkü haritaya hiç benziyormu ? Atatürk'ün bu zaferi kazanmak için yada haçlıyı kandırmak için ne gibi bir ödün ya da ödünler verdiğini düşünüyor yada biliyorsunki gizli anlaşmalar imzalandığını iddia ediyorsun ?

Atatürk Cumhuriyetin kurulmasından sonra onbeş yıl bu ülkeyi yönetti ve aramızdan ayrıldı. Onbeş yılda tambağımsız Cumhuriyetin tüm kurumlarını yerli yerine oturttu ve sanayileşme yolunda dahi çok önemli adımlar attı.

Oysa Padişah Vahdettin işgal altındaki İstanbulda bu ülkenin kurtulacağına inancını öyle kaybetmişti ki ingilizlere "BİZ BU DURUMDA KENDİMİZİ KESİNLİKLE TOPARLAYAMAYIZ. BİZİ ONBEŞ YIL SÜREYLE SİZ YÖNETİN" diye ricada bulunuyordu. Ki bu teklifin içinde Ankara'nın etrafında ufak bir toprak parçasına razı olmak dahi vardı. Oda bağımsız değil haçlı güdüğü bir ülke olmak şartıyla.

Senin demene göre Allah Osmanlı'ya çok ama çok büyük haksızlık yapmış durumda. Ya da haçlı Allah'tan daha büyük bir güç ortaya koymuş olmalı ki Osmanlı'yı kurtarmak Allah'a nasip olmadı. HAŞA....

"MİNAREYİ ÇALAN KILIFINI HAZIRLAR" diye bir atasözünü hiç duymadınmı Keskinmetal kardeşim ? Özelleştirmelerde kanunların boşluğundan ve zayıflığından sınırsızca yararlanıldığını hiç duymadınmı ? Elbette kanunların müsaade ettiğince bazı özelleştirmeler durduruldu. Fakat çoğunda kanunların boşlukları nedeniyle bunlar yapılamadı.

Başka bir nedende AKP'nin iktidarda olması nedeniyle yargının gereği gibi çalışamaması yada çalıştırılmamasıdır. AKP hükümeti değiştiğinde, gittiğinde yüce mahkemelik çok işi olacaktır bu partinin. Hiç şüpheniz olmasın.

Evet Türkiye'nin komşuluk ilişkilerinde önemli ataklar var. Fakat öylede hatalarda yapılıyor ki senin o İran'la komşuluk ilişkileri dediğin işin, ABD'nin Kuzey Iraktaki kukla devletin hamiliğini AKP'ye nimet diye yutturması nedeniyle sonrakisafhalarda çok feci bir Türkiye, İran kapışmasını sağlayabileceğini hiç düşündünmü ?
Bütün araplar kürtlere saldırmak için ABD'nin bölgeden çekilmesini bekliyorlar. Yani bölgede tehlike kesinlikle geçmiş,bitmiş değil. Aksine önümüzdeki süreçte çok daha büyük tehlikeli işlerin patlak vermesi söz konusu.

Bir düşün Şii araplar kürtlerle kapışırsa ve buna Türkiye müdahil olursa sanıyormusunki İran hiç sesini çıkarmadan oturduğu yerde bekler ? Biliyormusun ki ABD'nin ve İSRAİL'in sümen altında tuttuğu önümüzdeki süreçteki en büyük tezgahlardan bir TÜRKİYE - İRAN savaşının sağlanmasıdır ? Şu veya bu şekilde.....

Ben Cumhuriyet döneminde yapılan bütün hataları bir tek AKP'yede mal etmiş değilim. Üstelik içinde bulunduğumuz facianın tamamınıda yazmış değilim.

Söylediğim şudur. AKP Cumhuriyet tarihinin tüm hatalarını defalarca katlayıp Türkiye'yi bir uçurumun kenarına kadar getirmiştir. Hem siyasi açıdan hemde ekonomik açıdan.

* Peki ben sana bir kaç soru sorayım. AKP'nin limanların tamamını haçlılara satması için ne gibi acil bir gerekçe vardı ?

* Bankaların yarısını yabancılara satmanın acil gereksinimi neydi ?

* AKP, neden halka gerçeği söyleyip bir fedakarlık dönemi başlatmak yerine borcu defalarca takla attırarak haçlının ekmeğine yağ sürüp bizi onların karşısında güçsüz bıraktı ?
Bu ülkeyi düze çıkarmak içinmi ? Oysa Türkiye adım adım bir batağın içine daha çok saplanıyor.

*AKP'ye BOP gibi aşağılık bir projenin eş başkanı olmasını haşa Allah'ın Resulümü emretti ?
Bu iş hiç Nato işine zerre kadar benziyormu kardeşim? Nato Türkiyenin güvenliği nedeniyle mecliste kabul edilip resmi olarak devreye girdi. Oysa BOP eş başkanlığının kabulü tamamen hukuksuz ve kanunsuz bir iştir ve YÜCE DİVANLIK bir iştir.
YÜCE DİVAN safhası içinde AKP'nin iktidardan uzaklaşmış olması gerektir.

Arzu edersen bunu sana daha detaylıda izah edebilirim. Öyle Osmanlı'nın arşivine girmek falan benim burada verdiklerimi hiç, ama hiç değiştirmez. Oralarda neler olduğunun asılhatlarıyla bilen bir insanım çünkü.

Benim üslubum asla ve asla ne seni, nede başka bir kardeşimizi cahil yerine koymak cihetinde olamaz. Olmamıştırda. Fakat olayların gerçek yüzünü bilmeden şartlanmış bir şekilde tüm verilerin üzerine apaçık bilgisizlik ifade eden yazılar ortaya konulduğunda, bunuda lisanı münasiple anlatmak gerekir diye düşünüyorum.

Bundada alınacak hiç bir şey olmamalı diye düşünüyorum. Sonuçta ben burada Allah rızası için ve ülkem için bir şeylere emek sarfediyorum. Yoksa aynı vatanın evlatlarını aşağılamak küçük düşürmek için değil.
Bunu kafama silah dayasalar bile yapmam.

Keskinmetal kardeşim senden bir ricam daha var. Lütfen benim yazılarımı iyice okuduktan sonra düşüncelerini yansıt. Yoksa sanki "ne yazarsan yaz, nasılsa yanlıştır" düşüncesini taşıyor gibi bir görünüm ortaya çıkarsa, işte böyle bir kısır döngünün içinde hiç bir yere varamadan uğraşır uğraşır dururuz.

Sağlıcakla kalın......

Ekleme Tarihi: 29.09.2010 - 11:19
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
_farandag_ su an offline _farandag_  

65 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 14.09.2010
En Son On: 03.05.2012 - 13:40
Cinsiyeti: ----- 
......senın zıhnıyetını anlıyorum ve yargılıyorum bu gunkı ergenekon zıhnıyetınden bır farkı yok belkıde sorusturma sonucu belkı sanada dokunacaklar bu kadar yandas gozuktugune gore bu bılgılerı onlarkadar savunduguna gore....

dusunku bır daıren var hemde guzelbırkatta gunas goren bır yerde manzaralı...yan komsun hırsız karsı komsun canı alt komsun tecavuzcu ust komsun arsız ve vurdumduymaz ınsanlıgı yok gırıstekıler zaten yol kesıcı senın malında evınde ve evının ıcındekılerde gozu olan bırı sen bu psıkolojı ıle ne yaparsın...???

cok cesur yada delı ısen burda bu sekılde bunları bılerek yasamaya devam eder kafan atıtıgında Allah YASANA YA BANA DERSIN...YADA ...yada dersınkı paranoya ıcınde sabah ıse gıdemez aksam donemez olursun herantetıktesındır ve ıcerdekılerede huzur vermezssın,hele ıcerdekılerden sureklı sen bızı satacan bızı mahvedencen bunlar bızı yok edecek sunu yapacak bunu yapacak psıkolojısınde ınsanlar varsa sen bu halde bır aıle yı nasıl yoneteceksın yonetırsın yonetırsınde mutlu edemezsın huzuru saglayamazssın....oyle mı degılmı...

yapacak baska sekıller cozumler bulunmalıdır,bunlardan bırı uzlasmadır olgun sartları ıc huzuru sagladıktan sonra dısarda sana guvenen bır kalabalıgın verdıgı gucle bır pazarlık bır anlasma zemındır....bırıncısı serv ıkıncısı lozan aradakı ucurum kadar fark ıste halkın gucunu arkanıza alırsanız pazarlık ve anlasma sartları lehınıze doner ...ıste ıcerdekı ver yansıncılar asla hukumetlerın bu guce sahıp olmasını ıstemezler cunku onların halk uzerındekı baskı polıtıkası ulkesını dıs araneda hep yanlız bırakacagı psıkolojısı ıle elını kolunu baglattırır...

bu zumre bu gunergenekon denılen zumrede osmanlıyı yıkan zumrenın devamı nıtelıgınde o taktıkle ulke ıcındekı onemlı sınırmerkezlerını etkı altına almıs halkla hukumetı bırbırıne guvensız ve dusman hale getırmıstır ve herturlu yontemle ulkenın yonetımınde soz sahıbı olurlar...bu gun bızlerde bılıyoruz kı 10-15 yıl once ımf bıle borc verırken zengın ıs adamlarından ulke ıcın temınat ıstıyorlar onların temınatları sayesınde borc verıyorlar bu ıs adamlarıda bunu ulke yonetımene karsı koz olarak kullanıyorlardı...dugusunda ayrı bır derdı batısında ayrı bır derdı olan bu ulkede yıkılmamasının tek nedenı yıne dınıne baglı devletıne baglı hala polısını askerını gordugunde saygıdan onunu ılıkleyen ogretmen meslegıne hala kutsal gozu ıle bakıp camı hocalarına bır coguna uymasada baglı kalan bır mılletın olmasından dır ıman ve baglılık....


60 yıl once chp basvurmus sonra dp uslenmıs 91 yıkılmısta nıye cıkmamısız 2000 su olmus bu olmus bunlar ulke ınsanın aklını bulandırmak ıcın yazılmıs cızılmıs seyler...

dunyada bılıyor abd ve hatta ısraılde turkıyenın bolgedekı yerı konumu ıtıbarı ıle elınde tutmak ısteyen bırcok guc var ama bu ulkenın dınıne baglı ınsanlarına soz gecıremıyorlar...bu gunku 58 kastedmıyorum sadece ama ulke yonetımıne gelemeyenlerın ıyı yonetenlere karsı acımasızca elestırılerı hakarete varan uslupları ıgrenc bence yahu sende bu ulkenın ıyılıgı ıcın aday degılmısın de bu ulke ıcın mesaı harcamak ıcı ugrasmıyormusun bırak ıyıseylerın onunu kesmeyı yanlıslıkvarsa duzeltmeye ornek goster tesfık et yol goster bakıs acını anlat...sadece halka dusman gosterııp halkı devletıne karsı haınlık ıcerısınde gostermek gercektende bu vatana bu mıllete bu bayraga ıhanetttır...

Allah celle celaluhu osmanlıya buyuk bır nımet vermıs osmanlı buyuk nımetın sukrunu son bırkac yuzyıla kadar etmıs sonra ıcerısınde sızan munafıklar kafırler yuzunden yıkılmaya yuz tutmustur..herseyın bır suresı vardır Allah celle celaluhu osmanlıya 700 omur vermıs o dabırcok devletler gıbı ızlerı kalacak sekılde basladıgı gıbı kuculmus ve bıtmıstır ama osmanlı bıttı dedıgı yerdekı halk bır gun once osmalı adı altında osmanlı olarak yasayanlardı bır gecede kesıp atmak dılını dınını kıyafetı orfunu ananelerını ve bırcok seyını degıstırmek osmanlının butun ızlerını sılıp tarıhını yakmak utanılacak bır tarıh varmıs gıbı yapmak ıste bu ulkeyı kuranların degıl bu ulkeyı gecmısınden koparıp bazı emellerı uzerıne kurmak ısteyenlerın ısı olabılır....

akp nın sucu oldugunda halk bırcok sıyaset partısıne yaptıgını yapar ve ındırı asagıya 80 yıldakı bozulmayı 8 senede duzeltmeyı beklemekte ınsafsızlık olur...


selam ve dua ıle
Ekleme Tarihi: 29.09.2010 - 12:13
Bu mesajı bildir   _farandag_ üyenin diğer mesajları _farandag_`in Profili zum Anfang der Seite
kolye7 su an offline kolye7  

309 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 01.12.2004
En Son On: 04.10.2010 - 20:47
Cinsiyeti: Erkek 
Farandag sen ilkönce şu BOP projesi ve ERGENEKON konusunda bilmediklerini iyice bir öğren, sonra benim ERGENEKONDANmı neye konmaktan endişem olduğunu halin kalırsa sorarsın. Bendende gerekli cevabı alırsın.

Hale bak. Öyle bir beyin yıkama operasyonu geçirmişsin ki daha bu ERGENEKON işinin ta en başından hem yapımı, hemde devamının ABD nin gayretleri ile ayakta durduğunu bir türlü akıl hafzalan almıyor.
Daha o operasyona ABD karar vermeden internetten ordan buradan tüm tehditlere vantirilog gibi karnından konuşarak cevap veren AKP birden SÜPERMENMİ olduda TSK kevgire döndü ? Bunudamı düşünmekten acizsin ???

Erdoğanın bir yakın çevresi bu Ergenekonu biraz yavaşlat tavsiyesi dahi ABD den vu buradaki ABD uşağı bir kalemle yani AHMET ALTANla Tayyip tehdit bile edildi.
YANİ ABD ERGENEKONU YAVAŞLATIRSAN ÖLÜRSÜN DİYE TARAF GAZETESİNDEKİ UŞAĞI İLE ERDOĞANI TEHDİT BİLE ETTİ. NEDEN ACABA.

Ahmet Altanın o yazısınıda verdiğim linkten oku. Bak bakalım haçlı AKP yi ve liderini nasıl her taraftan kuşatmış.
Birde vermiş olduğum bu alıntı yazıyı okuyuverirsen...CHP MHP diye bahane aramadan tabi...Bunları benim babamın inceleyip AKP ye soracak hali yok çünkü.

http://www.bagimsizgundem.com/analiz/ahmet-altan-tayyip-erdogani-olumle-tehdit-etti.html

==================================================

CIA ajanları nerede..???



CHP Milletvekili Ali Rıza Öztürk soruyor:
"5 Kasım 2007 Erdoğan-Buş Oval Ofis görüşmesinden sonra Ankara'ya gelen 35 kişilik üst düzey ABD subay ya da istihbaratçıları, üç aylığına Türkiye'ye gelmiş oldukları iddia edildiği halde, bunlar geriye dönmüşler mi? Dönmemişlerse neden dönmemişlerdir?"
İçişleri Bakanı Beşir Atalay cevap veriyor:
"Bende bir bilgi yok o konuda, bir bilgim yok"
Konuşma şöyle devam ediyor:
ÖZTÜRK: O zaman "yok" deyin
ATALAY: Bilgim yok ki cevap vereyim
ÖZTÜRK: İçişleri Bakanı olarak sizin bilginiz yok???
ATALAY: Bak, o konuda bir bilgim yok, size vereceğim bir cevap yok.
ÖZTÜRK: Kimin bilgisi olacak Sayın Bakan?
ATALAY: Yani geldiyse, gelmediyse bilmiyorum.
ÖZTÜRK: Yalansa tekzip et, değilse açıkla.
Bu konuyu bile bilmeyen bir Bakana Kamu Düzeni ve Güvenliği'nin emanet edilmesini kamuoyunun takdirine bırakıyorum.
CHP Milletvekili Atilla Kart soruyor:
"Bu 35 kişi konusu çok önemli. Islak imzadan darbeye geldik.
İhbar mektupları postaneden gönderiliyor. Ama kim? MİT bilmiyor, İçişleri bilmiyor, Dışişleri bilmiyor.
Türkiye illegal bir karargahtan mı yönetiliyor?"
Sağır sultanın duyduğu Amerikalı istihbarat subaylarından Sayın Bakan'ın haberi yok. :
----------------
Aydınlık Dergisi, Bakan Atalay'ın bilmediği (!) 35 CIA ajanının yerini açıklıyor:
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbaratının Yıldız Bürosu (Ankara)
(Uydu fotoğrafı)
Ergenekon tertipleri, operasyonlar, silah cephane gömme işleri, sahte belgeler, 5000 sayfalık darbe planları burada hazırlanıyor.
---------------
5 Kasım 2007'de Oval Ofis'teki buluşmada Tayyip Erdoğan, Buch'tan Ergenekon'un düğmesine basılması talimatını aldı.
Yandaş gazeteci Fehmi Koru, Yeni Şafak'taki köşesinde bunu açıkladı, Kanal 7 TV'de tekrar etti.
Ergenekon tertibinde, yani Türk Ordusu'na saldırıda Emniyet içindeki Fethullahçı ekibe yardımcı olmak üzere 35 üst düzey CIA-Pentagon yetkilisi Ankara'ya geldi.
Aydınlık Dergisi, 16 Mart 2008 tarihli sayısında bu olayı haberleştirdi.
35 kişilik ekip, başında bir Amerikalı Tümgeneralin bulunduğu ODC ile irtibat halinde çalışmaya başladı.
Daha sonra Yıldız Bürosu'na yerleştiler.
-------------
Genelkurmay, 18 Mart 2009'da İçişleri Bakanlığı'na "Özel Büro'nun Faaliyetleri" başlıklı bir yazı gönderdi.
Yazıda, Amerikan ajanlarının yetki ve görev sahası dışına çıkarak bazı yerel yöneticileri ziyaret ettikleri, bilgi istedikleri bildirildi.
28 Mayıs 2008 tarihli Bartın Halk Gazetesi, Bartın'ı ziyaret eden Jason White adlı bir Amerikalının kimliğini açıklıyor. Bir Emniyet yetkilisinin verdiği bilgiye göre, rütbesi Yüzbaşı ve kendisine Terörle Mücadele Şube Müdürü eşlik ediyor. Bu sadece buzdağının görülen bir kısmı. Adamlar tüm yurtta faaliyet gösteriyor.
Örneğin Poyrazköy'de kazılar başlamadan 17 gün önce ABD Konsolosluğu'na ait bir aracın askeri bölgede dolaşıp fotoğraflar çektiği ve bu durumun jandarmaya ihbar edildiği belgelendi. Bu konu, kabul edilen iddianameye de girdi.
Poyrazköy'de bulunan silah ve mühimat üzerindeki parmak izleri SAT Gurup Komutanlığı'ndaki tüm personelin parmak izleriyle karşılaştırıldı. İzlerin 203 personelin hiç birisine ait olmadığı ortaya çıktı.
------------------
Atilla Kart şöyle diyor:
"Bilmiyorum ne demek? Kendisi Bakan değil mi? Sorumluluğunun bilincinde değil mi? Taşeron bir Bakan mı?
Bu uzmanların sayısının 35 olduğu ifade ediliyor. Ancak bu sayı 85'e çıktı mı, bilmiyoruz, açıklanmalı.
Bunlar illegal bir karargahta mı görev yapıyorlar, Türkiye'yi kimler yönetiyor.
Soyut darbe iddiaları, yargıya baskı gibi son günlerde sıkça tartışılan konuların cevap anahtarı işte bu sorularda gizli.



Bu mesaj 4 kez ve en son kolye7 tarafından 29.09.2010 - 12:55 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 29.09.2010 - 12:46
Bu mesajı bildir   kolye7 üyenin diğer mesajları kolye7`in Profili zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1302 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.92373 saniyede açıldı