0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » ZEHRA...........

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 1 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
muhammed yusa su an offline muhammed yusa  
ZEHRA...........

944 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.03.2005
En Son On: 07.06.2007 - 21:48
Cinsiyeti: Erkek 
-Hocam, bugün anlatın, ne olur bugün anlatın uğultuları yükselince Fatma;
-Çok merak ediyorsanız yarın gelmezlik yapmayın, dedikten sonra cami hocalarına dönüp;
-Unutmayın! Öğleden sonra ziyaretlerimiz var. Biz de …. Yerde buluşuruz, diyerek Hatice ile oradan ayrılırlar.
-Mevlüde abla geleceksin değil mi? Diye sordu Sümeyye.
-İnşallah böyle bir hayırdan mahrum kalmak ister miyim hiç?
-Ya çocuklar?..
-Onları kardeşime teslim ederim. Zaten şu anda evde. Onu evine yollamam olur biter.
-Sizler de ayrıca cami komşularını ziyaret edecektiniz değil mi?
-Evet, ayrıca bu gün Zeyneb teyze de bize katılacak. Böylece ben, Sultan ve Zeyneb teyze, inşallah ziyaretlerimizi gerçekleştireceğiz, dedi Zehra.
Zehra evlenmiş, sade bir düğün ile dünya evine girmişti. Hasan’ın muhacir olması, bu yüzden de maddi durumunun düşük olmasından arkadaşlarının yardımıyla aldığı düşük kalitede iki halı, iki kilim, pencereleri kapatacak kadar perde, bir masa, birkaç sandalye, set üstü bir ocak, küçük bir gardırop ve Zehra’nın çeyiz olarak getirdiği birkaç parça mutfak eşyası ile iki odalı, mütevazi bir ev kurmuşlardı.
Zehra mehir olarak hiçbir şey istememiş, ne verirlerse razı olacağını söylemişti. Bunun için Hasan’ın aldığı bir bilezik ve nişan yüzüğü mehir olarak sayılmıştı.
Her ikisi de camiye gidip Kur'an-ı Kerim derslerini vermeye devam ediyorlardı. Allah’ın bir lütfu olarak kısa sürede birbirlerine ünsiyet sağlamış, kalplerinde güzel bir sevgi oluşmuştu. Yaşadıkları ev zamane evlerine göre yoksul olsa da, kalplerindeki sevgi ve Allah için hizmet aşklarından bu onları hiç etkilemiyor, bilakis daha çok İslam’a ve İslami çalışmaya sarılmalarına sebep oluyordu. “Dünya malı gelip geçicidir.” Şeklindeki Allah’ın kesin hükmüne imanları, onları bu yaşamdan dolayı hüzünlendirmiyordu. Tam aksine ahiretin sonsuz nimetlerini kazanmaya bir basamak yapmak için ellerinden geleni yapıyorlardı.
Zehra, sözüne sadık çıkmış, dünya malına tamah etmeyip eşini bu konuda hiç zorlamamıştı. Düğünde kendisine gelen hediyelerden, paraya çevrilebilenleri paraya çevirerek eksiklerini onlar ile tamamlamaya çalışmıştı. Takılarının bir kısmını da eşine vererek, Hasan’ın bir iş kurmasına yardımcı olmuştu. Böylece Hz. Hatice (r.anha) annemizin misyonunu sürdürmeye layık bir mü’mine olmuştu.
Hasan evlendikten sonra bir seyyar arabası satın almış ve bu araba ile seyyar satıcılık yapmaya başlamıştı. Bu arada camideki Kur'an-ı Kerim derslerini ve tebliğ çalışmalarını hiç aksatmadan yerine getiriyor, muvahhid Müslümanların yol göstermesi ile elindeki tüm imkanları kullanarak, İslami çalışmalarını tüm hızıyla sürdürmeye çalışıyordu.
Camide ders verdiği için bir-iki kez yakalanmış, günlerce göz altında çeşitli işkencelerden geçirilmiş, sonuçta serbest bırakılmıştı. Polis tarafından bir daha camiye gitmemesi konusunda tehdit edilip baskı yapılmasına rağmen o yine de camideki dersinden geri kalmamış, kaldığı yerden devam etmişti. İslami çalışmaları, mürted örgüt elemanlarını rahatsız ediyor olmasından, onların da hedefi olmuştu. Çünkü, çalışmaları birçok gencin İslam’a dönmesine, caminin çocuklar ile dolmasına sebep olmuştu. Sosyal ilişkileri çok güçlü olduğundan cami ahalisi ve çevresi tarafından da çok seviliyordu. Hasan dendi mi, akan sular dururdu. Ziyaret ettiği aileler onu dinlemekten zevk alıyor, bu nedenle de bir çok aile muvahhid Müslümanları sevmeye başlamış ve çocuklarını camiye göndermişti.
Hasan’ın tüm bu güzel haslet ve çalışmaları gözden kaçmamış olacak ki bir gün cami çıkışı eve giderken saldırıya uğramış, vücudundan aldığı çok sayıdaki kurşun yarası ile oracıkta ruhunu rabbine teslim edip şehadet şerbetini içmişti. Kafirler, İslam’ın hiçbir zaman kalplere girmesini istemez. İstemediği için de ahlakları gereği iman dolu kalplerin sahiplerine olmadık baskı ve işkencelere başvururlar. Bunun faydasız olduğunu görünce de öldürmekten, Müslüman kanı akıtmaktan bir an bile geri durmazlar. Tarih sayfaları zalim, tağut, kafirlerin vahşet, işkence ve katliamları ile doludur. Kimileri diri diri yakılmış, kimilerinin çocukları öldürülüp kendileri, kızları ve eşleri köleleştirilmiş, kimileri çarmıha gerilmiş, Hazreti Zekeriyya testere ile ikiye ayrılmış, Bilal, Habbab, Ammar, Sümeyye, Yasir, Hubeyb ve daha niceleri… işkence, baskı, talan, hicret… Bunlar yetmeyince öldürülmüşlerdi. Bugün de tevhid erleri baskıya uğruyor, zulüm ve işkencelerden geçiriliyor, bu da yetmeyince aziz, pak kanları dökülüyordu. Mazlum beldenin toprakları kana doymuştu.
Küfür tek millettir. Adı, rengi, şekli ne olursa osun fark etmez. Hedef İslam oldu mu düşmanlıkta birleşirler. Kimisi tevhid erlerini yakalayıp işkencelerden geçirerek zindanlara atıyor, kimisi de kadın, çocuk, yaşlı, genç demeden katlediyor. Tarih tekrar şanlı bir İslami mücadeleye tanık oluyor. “Önceki ümmetlerin başlarına gelenler sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?”
Eğer önceki ümmetlerin başlarına gelenler, sizin de başınıza geliyor ise bilin ki doğru yoldasınız. Çünkü, küfrün, zulmün, tuğyanın saltanatını sarsıyorsunuz demektir. Düşmanınızın acizliği ve korkaklığı onun zulme ve işkenceye başvurmasına sebep oluyor.
Peki ya Zehra… Şehadet haberini alınca “Allah-u Ekber, Allah’tan geldik ona döneceğiz. Davamız sağ olsun. Bir şehid daha kazandık. Bana şehid hanımı olmayı nasip eden Allah’a hamd olsun. Evet, onun ayrılığı için ağlıyorum, ama bu ağlayışımın sebebi, gözlerimin önünden kaybolmasından, onu özleyecek olmamdandır. O, çok arzuladığı ve hiçbir zaman dilinden düşürmediği şehadete kavuştu. Tüm Müslümanların başı sağ olsun. Cami öğrencilerinin başı sağ olsun. Kendilerine çok faydalı olacak hocalarını kaybettiler. Üzüntümün çoğu davanın bir yiğit erini kaybetmesinden, yoksa benim yalnız kalmamdan değildir. Hiçbir dava şehidsiz olmaz. Yıllardır şehid olan yüzlerce yiğitten daha iyi değildi o. Çok sevdiği ve özlediği dostlarına kavuştu. Hepsinden önemlisi tek maşuku olan Allah’a kavuştu. Selam söyle bizden ey şehid se….” Bitirememiş, kelimeler boğazına düğümlenmişti.
Her Perşembe ziyaret vardı. Şehid mezarları ziyaret edilip, unutulmadıkları, asla unutulmayacaklarını dile getirmek ve Yasin okuyup dualar etmek için… Her gidişinde Hasan’ı da ziyaret ederdi Zehra. Özlüyordu onu. Çarşafının altından gözyaşı dökerdi hep. Kısa sürmüştü evlilikleri, ama Hasan kalbinde yer etmişti.
Zehra, evliliğinin altıncı ayında dul kalmıştı. Bir başka sarılmıştı hizmete. Hasan’ın şehadeti onu daha çok İslam’a hizmet etmeye yöneltmişti. İslami cemaatin çalışmalarına eskisinden daha çok iştirak etmeye başlamıştı. Hasan’ı şehid edenlerin hesabı tutmamıştı. Şehadet Müslümanları daha çok gayrete getiriyordu çünkü…


YETERKİ KURAN SUSMASINDAN ALINTI......
Ekleme Tarihi: 19.05.2007 - 09:20
Bu mesajı bildir   muhammed yusa üyenin diğer mesajları muhammed yusa`in Profili muhammed yusa Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1581 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
israfil2007 (37), kardelen06 (38), irfa76 (49), *hülya* (38), zulfu (57), eðitimci (61), Hakka_A$ik (36), berke038 (44), fuzulli (43), bozog (62), farukii (48), ((AySe)) (38), fatýmanu.. (38), isamert (41), DIPLOMAT (40), BeyazLale (38), volkan_bollu (44), irfan35 (50), strongman (38), Sevgi_58 (40), Halit Ercan (56), nucan (53), Osmanlitorun (44), safinazcan (54), metin_66 (50), eledagli (49), ozguri (44), akan54 (54), alis (49), Hülya (38), life-hurts (41), BURAK20 (52), milenyumkomando (45), Gülümüz74 (38), saki (40), yaramaz_31 (38), Abdurrahman571 (44), rüfeyde (40), arazbekir (43), teknikbilgim (50), yigitahmet (44), kartanesibeyaz (43), cemocan (44), osmannafiz (47), ufuk 43 (48)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.67654 saniyede açıldı