0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » MUHASEBE

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 25 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  
MUHASEBE

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Bizlerin öncelikli cozulmesi gereken meselelerimizden biri de birbirimize karşı güvensizliğimiz olsa gerek.

Herkes, kendi idealize ettiği dünyayı ve hayat anlayışını başkasına dayatıyor. Erdem ve inançla değil, inat ve heves ile..

Kimse kendi beğeni ve arzusunun haricinde farklı bir anlayış ve yaşama biçimini bir başkaya reva görmüyor.

Böyle olunca, gücü gücü yetene misali, baskıcı, dayatmacı, emr-i vakici bir uslubun hakim olduğu ilişkilerde yapmacıklık, sonuçsuzluk, güvensizlik, maksatsızlık ve aslında anarşi hakim oluyor.

Herkes aynı değerlerin saf söylemi ile, birbirinin hayatını zehir etmeye çalışıyor.

Konuşulan, anlatılan, benimsenilmesi istenilen kıymetleri, kendisine ait hayatında görmek mümkün olmayan niceler, başkalarının hayatını , özde ve sözde kabul ettiğini iddia ettiği değerlerlerle paramparça etmede yarış halinde bir portre çiziyor.

Gıybetten herkes nefret ediyor; ama herkes gıybet ediyor.

Su-i zan herkesin çirkin gördüğü bir amel olmasına rağmen, bazen İslam adına dahi gayet rahatlıkla yapılabiliyor.

Haber dolaştırma, çekişme, kin, husumet, kuyu kazma, fitne, çekememezlik, bencillik, nefret duygusu, hazımsızlık, menfaatçilik, asabiyet, riya, gösteriş, aşırı hırs, hükmetme arzusu, sözü geçer olma isteği, servet, şöhret ile başkası üzerinde nefsani duyguları tatmin etmek, beğeniyi kişisel duygulara ait değerlendirmek, tek taraflı hükümler vermek, acımamak, merhametsizlik, şefkat eksikliği, sevgi zayıflığı, tahammülsüzlük..

Bütün bu olumsuz duyguları reddettiğini söyleyen her insanda, bu zararlı duyguların aşağı yukarı hepsini görmek yer yer az cok mümkün olabiliyor.

Var mı bundan istisna? Evet var birkaç kişi. Eğer din sadece bu birkaç kişinin yükselme ve kurtulma erkinin bir aracı olarak ifade buluyorsa birilerinin gönlünde, dinin cihanşumullüğü ciddi zarar görecektir!

İnsanlar, sevmeleri dini bir vazife olan insanlara yani muslumanlara bunlardan herhangi birini yapabilmeyi kendilerine yedirebiliyorlarsa, orada dinin misyonu kişide geçersiz kalıyor ve akıllar kök hücrelere kadar karışabiliyor.

Beğenileri sahsileşmiş, değer yargısını dinden aldığını söyleyip, dinin kerih gördüğü ile meşgul olan herkesin öncelikli sorgusu, kendi iç dinamiklerine yönelik olmalı.

Din mühim bir kanundur. Pespayeliği kabul etmez.

Din ağızlarda sakız misali gevelenen bir lezzet unsuru da değildir.

Özünde dinsiz, sözünde dinli her nefs sahibi, kendine şunu sormalı:

Ben inandığımı söylediğim dine ne kadar hürmetkarım?

Yobazlığın, ham softalığın , cehaletin, kendini beğenmişliğin birinci alameti;

ne olursa olsun din adına, din dışı telkinlere, kişinin kendini kaptırıp, kraldan çok kralcı hesabınca dini tahrip noktasındaki eylemleri ve sözleri olsa gerektir.

Bilmeyen susabilmeli.

Susan suskunluğunu hazmedebilmeli
.

Susana karşı, ukalalık yapmamak erdem sayılmalı.

Söylediğini yapamayan, sukutunu din bilmeli.

Bilen ise yapmadan söyleyememeli.


Yaptığını söyleyen ise sonuç alamazsa, kendini dinin sahibi gibi görüp, malını beğenmeyen müşteriye kızan esnaf tarzı burun kıvırıcı olmamalı.

Dinine saygısı olan, dinini öncelikle ve ivedilikle kendine tebliğ edebilmeli ki dinden nasibsizlere nefes alma imkanı verilebilsin.

Din bu kadar konuşulamamalı herhangi bir ortamda.

Din olabildiğince yaşanmalı.

Müslüman, İslamdan nasibsiz olamamalı, buna müsaade edilmemeli.

İslam kof bir iddia değildir. Laf ebelerinin söz salatasında zeytinyağı mesabesinde hiç değildir.

İlla ki tatbikat görmek isteriz her hususta.

Sevgisini kaybetmiş, merhametten yoksun, Allah için buğuz kadar muhabbeti de hayatına katamamış her kişi ebede kadar sussun ancak!

Yaşam bulmayan her kaide, ancak kaidesizlik ve karmaşa ile karışık inançsızlıklara gebedir .

muhabbetle
Ekleme Tarihi: 29.12.2006 - 09:05
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
serhatozel336 su an offline serhatozel336  

4 Mesaj

Kayıt Tarihi: 29.12.2006
En Son On: 27.07.2016 - 09:05
Cinsiyeti: Erkek 
hoş sohbetin için teekkürler zevkle okudum allahın rahmeti cümle ümmet-i muhammed'in üzerine olsun
Ekleme Tarihi: 29.12.2006 - 09:17
Bu mesajı bildir   serhatozel336 üyenin diğer mesajları serhatozel336`in Profili serhatozel336 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
amin ve cumleye kardesim... bu vesile ile devam edelim...

La ilahe illallah'ın derinliklerinden biri de,

Hükmü Allah'a havale etmektir.

Kişi, kendi yargısı ile, gayrını mahkum ilan ederse , La ilahe illallah davasına ihanet etmiştir.

Buna misal:

Hüküm yetkisi olmadığı halde, hakim sıfatını iddia ile, Günah addedilen bir işi işleyeni zihinde suçlu ilan etmek ve onun hakkında ceza ifade etmektir.

Daha açığı:

Yargıçlığı Allah'a ve Allah'ın yetki verdiğine değil, kendine munhasır kılmaktır.

Bu en çok, en dindar olanların sıfatıdır.

Bunların cehennemi dünyalarındadır.

Kendi cehennemlerine dilediklerini koyarlar ve O'nun cennetinden mahrum kalırlar.
Ekleme Tarihi: 29.12.2006 - 10:47
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Namaz 1 dir. Yalan soylememek, kin duymamak, iftira atmamak guleryuzlu olmak, oruc tutmak, v.s diger butun guzel meziyetler sevap olarak 1 in yanina katsayi bakimindan 0 dir.

Namazin yanina bir de yalan soylememeyi koyarsaniz 10 olur, onun yanina şefkati koyarsaniz 100 olur. Zina da etmezseniz 1 000 olur. Icki de icmezseniz 10 000 olur ve boylece her iyi ahlak bir 0 mesabesindedir.

Namazi kilmazsaniz!

Yani 1 rakamini sifirlarin onunden kaldirirsaniz!

00000000000000000000000000000

Ne manasi var!
Ekleme Tarihi: 29.12.2006 - 10:49
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Insan vucudunun bir cok arizasi, kan dolasiminin yeterince sihhatli calismamasindandir.

Kilcal damarlar vasitasi ile beslenememeyen, gorunurde pek bir islevi olmayip, yeri geldiginde hayati onem tasiyan bir cok organ veya kucuk organizmalar, oksijen umasamamasi sebebiyle buyuk sakatliklara, felc durumlarina, ciddi hastaliklara ve hatta olumlere sebeb olurlar.

Caresi kan dolasiminin ve kandaki terkiblerin normal degerdlerine getirilmesine yonelik tedbirlerdir.

Boylece ariza giderilecek, kan ile gelen maddelerden beslenen uzuvlar, olmasi gerektigi gibi calisacaktir.

Bunun boyle olmasi icin merkezi sinir sisteminin en randimanli sekilde calismasi, beyincigin gorevini layikiyla yapabilmesi ve tikanan yollarin acilmasi icab eder.

Bunun gibi;

Bugun Islam aleminin herseyi var esasinda. Uzuvlarin hepsi yerli yerindedir.

Lakin;

Merkezi idare eksikligi ve onemsiz gorunen; ama hayati oneme haiz parcaciklarin beslenememe problemi vardir.

Merkezi idare hilafettir.

Onemsiz gorunen ama hayati onem tasiyan vazifeli mekanizmalar merhamet, digergamlilik, infak, sevgi ve samimiyettir.

Ben oleyim, sen yasa;

ben calisayim, sen ye fikridir.

Bu eksiktir.


Musluman uce ayrilir:

Ya ensardir, Allah icin, almadan verebilmistir,

Ya muhacirdir, varini yogunu Allah icin terk edebilmistir.

Ya da; ya ensara tabidir, yahud muhacire tabidir.

Baska Musluman tasniflemesi olmaz!

Geride Muslumancilik oyunu oynayan kimlik kagidi Muslumanlari, birbirlerini dine soksun soksun cikarsinlar..
Ekleme Tarihi: 29.12.2006 - 18:22
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
ben gunah islemiyorum, hatasizligi onume hedef olarak koydum demek, seytanin bir oyunudur.

Hatasiz kul olmaz.

Ve kimsenin bir baskasinin hatasini arastirmaya vakti de olmamalidir.

Ama insan cok garip bir varliktir.

Durur durur yaptigi bir seyi gider ona buna soyler!

Iste bu cehaletten kaynaklanan teshirciliktir.

Bunun telafisi zor oluyor.

Bundan sakinalim,

Ne yapti isek bizde kalmali.

Bizim dinimizde gunah cikarma muessesi yoktur.

Gunaha sahit tutmak hic yoktur.

Anne affedecek te, Allah affetmeyecek!

Bazi ham yobaz vaizler, milleti cehennemle korkuturken oyle asiri giderler ki; sanki cennet onlarin mulkudur ve Allah'i oyle bir anlatiyorlar ki: hasa dis biliyor kullarinin canina ot tikamak icin!

Rasulu Muhterem aleyhisselam ise:

Kolaylastirin, guclestirmeyin, mujdeleyici olun, korkutucu olmayin buyuruyor.

Allah teala'nin buyuk adaletini ufacik kelimelerle aktaralim:

Kullar arasindaki haklarda, kullarina olan vadi geregi yargi mekanizmasi kul hakki ile baglantili, yargisinin Kendisi'ne ait oldugunu buyurdugu her iste de , muhatabin Onun Rabbligine bakis ve anlayis acisi ile orantili bir mekanizma sunmustur bize.

O Rabbdir. Mulkunun Sahibidir.

Ve rahmetini gazabinin onune gecirendir.

Onun kulu Ondan hediye cok vasifla donanmistir.

Affetti isen affedilebilirsin!

Yokken verdi isen vardan buyuk servetler alabilirsin!

Muhatabi hakir gorup, alay etti isen, ayni muameleyi hak etmisin demektir.

Zulum etti isen, karsiligini alirsin!

Istedin de yapamadin, yapmis gibi gosterir.

Yaptin da istemedin, siler gecer.


O celle ve ala

Gunah silmek icin bin turlu muessese gelistirmistir.

O kullarinin hayat defterlerine mudahale edebilen buyuk bir silgi sahibidir.

Yani kisaca;

Onu -hasa- hafife almayalim, O bizi hic hafife almayacaktir emin olunuz!

muhabbetle
Ekleme Tarihi: 29.12.2006 - 18:32
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
İmam Gazali diyor ki:

Mahluktan gizlediğin bir şeyi Halıktan gizleyemezsin. Eğer mahluktan gizlediğin bir şeyi Rabbinden gizlemek istersen, Allah Azze ve Cellenin nigahbanlığını hafife almışsın demektir.

Binaenaleyh gizlide masiyet işlemek için ayrılan bir kimseye hayret! Cüretine hayret, cesaretine hayret, zannına hayret!..

Eğer Allah Azze ve Cellenin onu görmediğini zannediyorsa, şu büyük inkar ve küfrüne hayret! Hayret ve hayret!...

Bunun için isyan işlemek istediğin zaman iyice düşün. Mevlanın seni görmediği bir yerde işle.

Mevlanın görmediği bir yer yok, işitmediği bir avaz yok, öyle ise halkın seni görmediği yerde, hislerini ve hareketlerini koru, göz ve kulaklarını koru ki bu samimiyetin aşka dönüsün, teslimin muhabbete, tedbirin tevekküle dönsün. Maddi kulaktan başka kulaklar sana verilsin. Maddi gözlerden başka gözler sana verilsin.

İşte o zaman Onun sana verdiği gözle görürsün. Onun sana verdiği kulakla işitirsin. Onun sana verdiği ayakla yürürsün.

Hele bak! Kendini tanıyıver. Rabbini tanıyıver. Senin Onu sevmen, Onu tanıman nisbetinde olur. Ondan başka ilah yoktur..

İktibas: Ahlaki Reçeteler


Bu mesaj 1 kez ve en son Hak-dilaram tarafından 30.12.2006 - 09:47 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 09:45
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Parmak izlerinin ayri ayri olusu gibi, her insanin hemcinsinden ayri, farkli bir yasami vardir.

Kisinin, hayatini dengeli ve uyum icinde yasayabilmesinin tek yolu farkliliklari farkedip, nazarina baskasini uydurmak yerine, nazarinca gorenlerle iklim paylasmaktir.

Emelince olmayana zorlayan, dayatan, hesap soran, soven, kizan, cezalandiranlar sahte tanri tiyatrosunun figuranlaridir. O sahnede basrol oynayanlar, ahirette cife tasiyicilaridir.
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 09:48
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hadimül Islam su an offline Hadimül Islam  
RE:

618 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2005
En Son On: 04.08.2007 - 12:15
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı Hak-dilaram

Namaz 1 dir. Yalan soylememek, kin duymamak, iftira atmamak guleryuzlu olmak, oruc tutmak, v.s diger butun guzel meziyetler sevap olarak 1 in yanina katsayi bakimindan 0 dir.

Namazin yanina bir de yalan soylememeyi koyarsaniz 10 olur, onun yanina şefkati koyarsaniz 100 olur. Zina da etmezseniz 1 000 olur. Icki de icmezseniz 10 000 olur ve boylece her iyi ahlak bir 0 mesabesindedir.

Namazi kilmazsaniz!

Yani 1 rakamini sifirlarin onunden kaldirirsaniz!

00000000000000000000000000000

Ne manasi var!





selamunaleküm,

abi, actigin güzel ve bilgilendirici konular icin tesekkür ederim.

Yukaridaki yazin gercekten cok ilginc bir tespit.

Namaz dinin temelidir diye biliriz.
Temeli saglam olmiyan bir bina nasilki en ufak bir sarsintida cökmeye müsait ise, Namzini kilmiyan bir müminin'de en ufak bir sarsintida, manevi dünyasi cökmeye müsaittir.
Namzin önemini hatirlatmak noktasinda cok güzel bir mesaj verilmis.

Abi..., lakin,
bir mevzuuda seninle ayni düsünmüyorum..., belki yanlis düsünüyor olabilirim..., bu sebepten ötürü beni aydinlatirsan sevinirim.

Simdi diyelimki bir kisi gafletten dolayi bes vakit Namaz kilmiyor. Fakat ayni sahis, Ramazani Serif orucunu muntazam olarak tutuyor. Namazi 1 kabul edersek ve yukarida senin yazdigin sekliyle orucu da bu birin arkasinda bir sifir kabul edersek, o zaman söyle bir sonuc cikiyor sanirim.
Namaz kilmadigi icin o 1'i kaldirdigimiz zaman, ibadet fiil'i olan oruc 0 ( bir hic ) konumunami düsmüs oluyor???
Yani, abi bu meseleyi kisada olsa bu kardesine aciklarsan beni sevindirmis olursun. Dedim ya, belkide anlatilmak istenileni anlamamis olabilirim. Lütfen anlamama vesile olurmusun abi.
Cünki Namaz kilinmamis olsa dahi, orucun konumu bir sifir olmamasi gerekir diye düsünüyorum.

muhabbet ile


Bu mesaj 1 kez ve en son Hadimül Islam tarafından 30.12.2006 - 11:42 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 11:09
Bu mesajı bildir   Hadimül Islam üyenin diğer mesajları Hadimül Islam`in Profili Hadimül Islam Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
wa aleykumusselam we rahmetullah

aziz kardesim.

namaz fuhsuyattan alikoyandir.

namaz kilmayan veya seyrek kilan insanlar her turlu zarara ugrayabilirler.

hesapta ilk sorgu namazdandir. namaz halledilmeden cennet -ancak Allah'in bir lutfu ile olursa o baska- mumkun degildir.

kimi rivayetlerde bir vakit namaz kilmamanin cezasi 80.000 sene ahiret senesiyle azab olarak kaydedilmektedir.

kafirle mumin arasindaki en bariz fark namazdir.

namaz dinin diregidir.

adem uc harf ile telaffuz olunur.

elif kiyam, dal ruku, mim secde...

Allah teala bizi -baska hicbir sebeble degil- Kendisi'ni bilmemiz ve O'na ibadet etmemiz icin yarattigini buyurmustur.

farz olan ibadetler haddizatinda bu manada bir boyun borcudur. farz olani tekmil etmeyip, nafile ile ugrasmak ciddi bir anlayis kopukluguna alamettir.

namaz islamin en muhim saydigi Allah'i bilme ve ibadet etme fiilidir.

namazin onemine binaen bu uslub ile yazilmistir. bir tesbih vardir.

Allah Teala Kat'inda hicbir amel zayi olmaz tabi ki...

zerre kadar hayr karsiligini, zerre kadar ser karsiligini gorecektir.

namaz kilanin isledigi haseneler ise kat be kat ziyadesiyle muamele gorur.

lakin namaz yoksa, istikamet uzere yasamak ve dinde dikis tutturmak cok muskuldur.

selametle
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 11:58
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Üsve-i Hasene su an offline Üsve-i Hasene  

273 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 02.10.2006
En Son On: 04.10.2009 - 00:52
Cinsiyeti: Erkek 
Allah Razı Olsun

İbni Cevzî, (El-mugnî) ismindeki tefsîrinde buyuruyor ki, (Ebû Bekr-i Sıddîk radıyallahü anh; buyurdu ki, beş nemâz vaktleri gelince, melekler der ki, ey Âdem oğulları, kalkınız! İnsanları yakmak için hâzırlanmış olan ateşi nemâz kılarak söndürünüz).

(Zâdül-mukvîn) kitâbında diyor ki; Beş şeyi yapmıyan, beş şeyden mahrûm olur:

1.Malının zekâtını vermeyen, malının hayrını görmez.

2.Uşrunu vermeyenin, tarlasında, kazancında bereket kalmaz.

3.Sadaka vermeyenin, vücûdünde sıhhat kalmaz.

4.Düâ etmeyen, arzûsuna kavuşamaz.

5.Nemâz vakti gelince, kılmak istemeyen, son nefesde kelime-i şehâdet getiremez.


( Nemâz kılmanın birinci vazîfe olduğuna inandığı hâlde, tenbellik ederek kılmıyan fâsıkdır. Sâliha kızın küfvü değildir. Yanî o kıza lâyık ve uygun değildir).

Peygamberimiz s.a.v. buyurdularki kızını Fasık olana veren mel'undur.



Selam ve Dua ile...

Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:10
Bu mesajı bildir   Üsve-i Hasene üyenin diğer mesajları Üsve-i Hasene`in Profili Üsve-i Hasene Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Hadimül Islam su an offline Hadimül Islam  
RE:

618 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2005
En Son On: 04.08.2007 - 12:15
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı Hak-dilaram



Allah Teala Kat'inda hicbir amel zayi olmaz tabi ki...

zerre kadar hayr karsiligini, zerre kadar ser karsiligini gorecektir.

namaz kilanin isledigi haseneler ise kat be kat ziyadesiyle muamele gorur.







Evet güzel abim.

Benimde zaten vurgulamak istedigim husus buydu.
Bu aciklamalarin daha aydinlatici oldu..., Yüregin dert görmesin.

Elbet namaz ile alakali yapilan her aciklama önemlidir. Muhakkak bu noktadaki hassasiyetini anliyorum ve kesinlikle paylasiyorum. yaptigin aciklamalar icin ayrica tesekkür ediyorum.

Selametle abi.
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:15
Bu mesajı bildir   Hadimül Islam üyenin diğer mesajları Hadimül Islam`in Profili Hadimül Islam Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
utaniyorum su an offline utaniyorum  
ben yine katılmıyorum sayın HAK-DİLARAM

1942 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.04.2003
En Son On: 27.01.2007 - 01:21
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı Hak-dilaram

Allah Teala Kat'inda hicbir amel zayi olmaz tabi ki...

zerre kadar hayr karsiligini, zerre kadar ser karsiligini gorecektir.


ESSELAMÜ ALEYKÜM VE RAHMETÜLLAH....
her zaman ki gibi önce kafalArı karıştırıyor
daha sonrada düzeltme yazısı yazarak itirazlara kılıf uyduruyorsunuz..
önce sıfır dediginiz ibadetlere daha sonra tabi ki zayi olmaz diyorsunuz.
kullandıgınız yalnış ifadeleri daha sonra çok düzgün anlatımlarla kapatmaya çalışıyorsunuz.

ehli sünnet inancında namaz kılmayanın diger
ibadetlerinin hükmü yoktur demek en büyük yalnıştır.
namazı kılmamak inkar ve küfür müdür.
akaid bildigini ze göre bunu yazarsınız.

yukarıda sorulan sorunun cevabı sıraladıgınız
namazın önemine dair bilgiler degildir.


her zaman ki gibi abartılı anlatım tarzınızla kafaları karıştırıyorsunuz.

her ibadet kendi ile müstekıl öneme haizdir. birinin yapılması digerlerinin sorumlulugunu düşürmez ve birinin yapılmaması digerlerinin varlıgını etkilemez.

herbirinden sorumluluk ayrı ayrıdır.
sapla samanı birbirine karıştırmayalım.
bu anlatım tarzı ile namaz kılmıyorsanız diger ibadetleri de yapmanıza gerek yok anlamı hasıl olabilir.

namaz yoksa dışındaki ibadetler sıfırdır deme hakkınız yoktur.
bırakınız katsayıları da milletin kafası karışmasın.
gelelim zerre kadar hayr ve şerr konusuna buradaki kasıt karşılıgını görme degildir.
Rabbimiz celle celalühü isterse kabul eder istemezse kabul etmez buradaki kasıt kayıt altına alınmasıdır.
kayıtlarda karşımıza çıkacak olmasıdır. tarafınıza arz ederim.

utanıyorum

Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:25
Bu mesajı bildir   utaniyorum üyenin diğer mesajları utaniyorum`in Profili utaniyorum Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
wa aleykumusselam we rahmetullahi we berakatuhu

utaniyorum kardesim,

kast izah edilmistir.

bazen bazi cumleleri ahmet kabakli gibi, bazilarini da cemil meric gibi yazmak gerekir.

Allah selamet versin. amin

dularimizdasiniz, dualarda anilmak temennisiyle.

wesselamu aleykum
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:37
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
utaniyorum su an offline utaniyorum  
Hak-dilaram abimiz...

1942 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 13.04.2003
En Son On: 27.01.2007 - 01:21
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı Hak-dilaram


wa aleykumusselam we rahmetullahi we berakatuhu

utaniyorum kardesim,

kast izah edilmistir.

bazen bazi cumleleri ahmet kabakli gibi, bazilarini da cemil meric gibi yazmak gerekir.

Allah selamet versin. amin

dularimizdasiniz, dualarda anilmak temennisiyle.

wesselamu aleykum



dualar müşterek güzel abim...
maksadimiz tenkit degil...
çok faydali eklemelerinizi satir satir okumakla beraber uslubunuz konusundaki eleştirilerimi
eger kırılmazsanız size aktarmaya devam edecegim.
kalbimizde size sevgiden başka bir duygu var ise
Rabbimiz azze ve cele şahidimiz olsun...
...............gül.................

Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:44
Bu mesajı bildir   utaniyorum üyenin diğer mesajları utaniyorum`in Profili utaniyorum Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
SEYYİD CÜRCÂVİ ŞÖYLE DER

Cahiliyye devrine döndük; ırkçılık, taassub, akılcılık, tenkidler çoğaldı. Taşlar halimize ağlıyor.

Ey Kânûnî! Ey Selimler! Ey Fatihler! Ey Selâhaddîn-i Eyyubî! Ey Hârun-u Reşid! Ey Mervan oğlu Abdulmelik! Ey Osman-ı Zinnûreyn! Ey Hattab oğlu Ömer! Ey Sıddîk-i Ekber! Ey yüksek şeref sahibleri! Ey İilâ-i Kelimetullah için
canlarını, mallarını cihad yoluna harcayanlar!

Ey İslam Milleti! Şan, şerefiniz, cihadınız, izzet ve şevketiniz, rahmet ve şefkatiniz sizlere helal olsun...

Biz hainler, Avrupa'yı taklid ederek sizleri görmesek de, eserleriniz, kitablarınız, ilimleriniz, irfan ve kuvvetiniz, Fransa, Pers ve Roma gibi büyük devletlere meydan okuyan amirlerinizin, alimlerinizin eserleri, halen size rahmet okutmaktadırlar. Fethettiğiniz topraklar, ağaç ve taşlar, medreseler, vakıflar, hep size rahmet okutmaktadırlar.

Evet.. Şam, Konstantiniye, Irak, Buhâra, Çin'in bir kısmı ve pek çok memleketleri fethettiniz.

Kabirlerinizden bir başınızı kaldırın.

Kanlarınızla almış olduğunuz toprağa bakın.

Halimize de bakın. Hiç değilse, bize bir dua edin.

Ey Allah'ın Rasûlü! Hakkan, Sen Peygambersin. Hakkan, bunlar da ardınca gittiler.

Ey bu asırda yaşayan, bu topraklardan faydalanan, o büyük mücahidlerin evladları! Bu agır uyku nereden gözlerinize girdi, kalblerinize kadar tesir etti, bedeninizi uyuşturdu?..

Ey Müslüman gençler? Gayri müslim hesabına çarpışmayın, birbirinizi öldürmeyin. Kur'an'a sarılın. Ruhunuz Kur'an, hayatınız İslam, ebedî mülkünüz cennettir. Andolsun! Nasihatımıza kulak vermezseniz, haberiniz olsun ki gayri müslimler, sizleri büyük bir felakete götürüyor.

Haydi, birleşin, parçalanmayın. Kabile kabile, meşreb meşreb olsanız bile, kıbleniz bir, namazınız bir, ibadetiniz bir, ahlakınız bir, hükmünüz bir olduğu gibi, imamınız da bir olsun.

Bir tek merkezde toplanın. Bu, Hâlık'ımızın rahmet kapılarının anahtarıdır.

Ey umerâ, ey ulemâ cemaati! İstiklal peşine düşüp, her biriniz: Ben imamım, ben âmirim diyorsunuz. Bu, sizi dağıtmaya, dağılmaya, yok etmeye sevk etmektedir.

Haydi! Ahiretinizi, dünyanızdan daha fazla tercih edin, birleşin.

Gençlerinizi Rusya ve Amerika hesabına öldürmeyin.

Ehli kemal gibi bir araya gelin. Bir tek başınız olsun. İslam bir tek bedendir. Bu bedeni yıkmayın. Şehvetinizi bırakın, şöhretten ayrılın. Böyle yapmassanız, işiniz felakettir.

Hikmet-ut-Teşrî vel'Felsefe c.2 s.361,362,365
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:44
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
gençlerimizin altı vazifeyi yerine getirmeleri gerekir:

1- Ehli Sünnet velCemaate göre Tevhîde ehemmiyet vermektir.

2- Halkımızın birbirlerini tanıyıp, şefkat ve samimiyeti aralarına kurmaktır.

3- Hatalardan göz kapatıp, gençlerimizin gazabî kuvvetlerini dizginlemek ve öfkelerini yenmektir.

4- Dört mezhepten birine göre ameli tashih etmektir. Yani her bir müslüman gencin neyin haram olduğunu, neyin farz veyahut vacip olduğunu öğrenip yapması gerekir.

Bu itibarla talim ( öğrenmek ), teallüm ( öğretmek ) şartıyla İslamı yaşamak şarttır. Aksi takdirde huzur ve samimiyet tahsil edilmez.

5- Tatbîkî İslamı yaşamakla, yaşamayanları İslama imrendirmek vazifesidir.

Bir memleketin gençlerinin çoğu İslamî tatbikatı fiilen gösterirlerse, gayrı müslimler cemaatlerine imrenerek teslim olurlar; tatbîkî İslamın zayıf olduğu nisbette iğrenmiş olurlar ve İslamdan kaçarlar. Halihazırda gayrı müslimin çoğunun İslama saldırmasına sebeb inanıp, yaşamayan müslümanlardır.

6- Tebliğ vazifesini sözle olsun, fiille olsun ihmal etmemek vazifesidir. Buna emr-i bilma'rûf neyhi an-il münker denilmektedir.

Bu altı vazifeyi yerine getiren bir toplum, bütün dünyaya hakimdir.

iktibas
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:51
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  
RE: Hak-dilaram abimiz...

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı utaniyorum
kalbimizde size sevgiden başka bir duygu var ise
Rabbimiz azze ve cele şahidimiz olsun.



Allah azze ve celle hepimizi Rizasi'na muafik niyet ve amellerde bulustura. amin.
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 12:56
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Basa gelen bela ve musibetlerde bir lahza kendimize donmek, acaba ben ne kadar muslumanim ve Rasulu Muhterem aleyhisselam'in dinine hizmet ediyorum ; sorumluluklarimin ne kadarini yerine getirebiliyorum sorularini sormak bir boyun borcudur.

Sadece Cumadan cumaya veya bayram namazindan bayram namazina muslumanlik olunmuyor...

Musluman her zaman muslumanca yasamak mecburiyetindedir.

Namaz kilarken, alisveris yaparken, esi ile izdivac ederken, corcocugu ile muaseretteyken... arkadasi ile sohbetteyken...el hasil Islam hayatin her yonunu hicbir an eksik kalmamak kaydi ile kusatmistir.

Madem ki boyledir; oyle ise Allah Azze ve Cellenin ve Rasulu Muhterem aleyhisselamin bizlere buyurduklarini en iyi bir sekilde yasamak zorundayiz.

Soruyorlar neden Muhammed ummetine nusret gelmiyor?

Es- Seyyid Es-Seyh Abdulhakim el-Arvasi rahimehullah'a bu soru sorulmustu da o zat-i sahane, soyle cevap vermisti:

" Bana Muhammed ummetini gosterin, ben size nusreti ( yardimi ) vadedeyim.! "

Imanin sarti kactir diye sormus bir arif zat , altidir demisler.. Arif, hayir yedidir demis, " o da ne imis ki " denilince: Haddini bilmektir cevabini vermis. Hasa imanin sarti malum bu minvalde bellidir; lakin guzel bir oguttur, kisi haddini bilecek ve Yaradilis gayesi yonunde hizmet etmekten baska muradi olmayacak... Bu noktaya muradini cevirmisi kardes bilecek....

Canlarini Islam davasina feda etmis, omru mesailerini Islama hizmette gecirmis mezheb buyuklerimizin serefine mutecaviz sozler soyleyen, Kuran-i Kerimi heva ve hevesine matuf bir arac gibi gorup, sahsi hirs ve ihtiraslarinin tatmini icin, nefsleri icin, Allah Teala'nin ayetlerini ( hasa ) evirip cevirip, dine fitne sokmak ve fesat yaymaktan ote hicbir gayreti olmayan insanlara mi Allah teala nusret gonderecek!?,,,

Tasavvuf buyuklerinden nicelerine ve hatta busbutun bu meslegi - ki bu meslek, Allah Tealanin dinine hizmet etmek icin once icteki cihadi zaferle sonuclandirmayi ve ene, hirs, hased, kin, buguz, fitne, fesad, ve daha nice kalbi hastaliklara, dusmanlara karsi kesin bir galibiyet elde edilmeden nusret hayaldir davacilarinin davasidir - ve mensublarini topyekun kafir, musrik gorup, katllerine fetva verenlere mi Allah teala nusret verecek!?...

Ic hesaplasmasini bitirmeden, okudugu uc bes kitaba bir yeni telifi de kendisi ekleme gayretindeki, namazdan, niyazdan mahrum; Islamla henuz daha yeni tanismaya baslamadan, onu mudafaa kasti ile yaptigi korkunc itikad hatalarinin vebalini dahi ustlenmeyene mi? Chatlarda, koyu sohbetlerde Islami anlatirken gecen namaz vaktini umursamaya mi?

Ve misalleri cogaltiniz artik....

Cihaddan once, cihad kadar muhim mefhumlardan ikisi de sunlardir: Islama imrendirmek ve Hakk'a davet etmek yani teblig....

Biz hangi Islama davet edecegiz inanmayanlari!.

Yasamadigimiz, kendimizin kurtulusuna vesile inanmadigimiz veya dedigi gibi yasamaktan kacindigimiz Islama mi insanlari davet edecegiz!...

Bir tarafta kendi davacisina kilic kaldirip, basini govdesinden ayirmaya and icmis, asiri gorusleri ile, sahabeye, mezheb buyuklerine, ulemaya, sulehaya, tasavvuf alimlere bas kaldirmis, onlari kafir gorenlerin temsil ettigi bir Islam!

Beri yanda cumadan cumaya muslumanlik oyunu oynayan, kimlik kagidindaki Islam ibaresinden baska, Islamla alakasi yok denecek kadar zayif cuzdan Muslumanlari!

Ve diger yanda sayilari son derece azalmis, mazide dev bir ordu kadar cok ama maetteessuf eserlerine ragbet edilmeyen, ilim kalesi, takva hayatli alimler ve onlarin sahsinda Ehli Sunnet velCemaat itikadi.

Neyimizle imrendirecegiz. Neyimizi misal gosterip Musluman olun ferah bulun diyecegiz. Islamin hangi guzellikleri hayatimizi susluyor da, o inanmayan kafirler guruhu bunu gorduler de bize yanasmadilar!

Eline gecen her firsatta makam koltuk kavgasina, zenginlik ihtisam belasina, sohret , sehvet, menfaat iliskilerine Dinini alet edenleri, onlar cok oteden de olsa, bizden daha net goruyorlardir ve Asla Islam bu olamaz diyorlardir belki de.

Ne farkimiz var yasanti olarak onlardan? Var ama, dogru. Onlar dunyalarini yasiyor; ahiretleri husranda; bizimse hem dunyamiz, hem ahiretimiz husranda. Musluman da namaz kilmiyor, onlar da; musluman da icki iciyor, onlar da; Musluman da faiz yiyor, onlar da.

Muslumanda dinini yasamiyor, onlar da. Onlari neden sakindiracagiz, bizim yapmadigimiz; neye davet edecegiz, bizim yaptigimiz.

Islam sudur. Insan ise balik gibidir. Huzur ve bereket icin.. galibiyet icin... yasamak icin kisaca, Islamla tanismak ve dostlasmak gerekmektedir... Islami kurtarmaya calismayalim; Islamla kurtulmaya calisalim.... Aleyhissalatu vesselamin birbirinden mukemmel hayat tavsiyelerini, fiili olarak uygulamaya calisalim.

Afgana, Filistine, Irak'a, Turkiyeye, oraya , buraya bir de bu gozle bakmamiz temennisi ile.

Biz suna yanariz.... Bizim cigerimize od olan, Muslumanlarin Islamdan nasibsizligidir...... ne icin yasariz, ne icin oluruz, ne icin konusuruz, belli bile degil.....

Allah'in yardimi niye gelmez oldu diyoruz ya, alakasi yok... Su halimizle hala musluman olarak nefes alip veriyorsak bu Allah Tealanin bize sefkatindendir.

Daha buyuk beklentileri olanlar daha ciddi bir durus sergileyecekler....

Bir zillet bizi buldu..

Bu ezik ve perisan hal, herhangi bir Musluman zumrenin, partinin ozel gayreti ile olusmus bir hal degildir. Ortak bir kabahat sozkonusudur.

Yuzyillar suren bir - bozulmanin - tahribatin bu gunlere ve belki de otelere yansiyacak goruntusudur.

Imam Busiri ve sonrada Mevlana Celaleddin Muslumanlari inciye, Islam kardesligini ise ipe benzetmistir.

Islam kardesligi ipine dizilmis incilerin yekdigerine guc kuvvet ve kiymet oldugunu, islam kardesligi ipinin kirilmasi halinde incilerin yerlere sacilacagini ve dagilmis olan incilerden kimisinin bir tavugun kursaginda ogutucu, kiminin bir lagima dusup, cifeye bulanmis bir halde olacagindan bahsetmislerdir.

Bu gun muslumanlarin basina ne geliyorsa hepsi, Islam kardasliginin hukukunun ihlal olmasindandir .

Bu hal ne hicbir zumreye partiye cemaate tek basina yuklenmeyecek bir basiretsizligin urunudur.

Vakti zamaninda Islamin serefli ulemasinin, Ehli Sunnet velCemaatin ellerinden ipi alarak ; bati felsefeleri ile yugrulmus kiyam, cihad, siyaset unsurlarini on plana cikaran, hakiki ilimden yoksun birakilmis kitleler, kafa Avrupa, kalp musluman mantiklarinin begenisi idari bicimleri zorla morla ( zorla da olsa azicik bir karsi durus topyekun millet olarak sergilenmis mi acaba? Menfaat yasam hirsi agir basmis her zaman ) kabullenmis, son son bundan daha agir mueyyideler dahi doguracak sistemlere kucak acmis ve kabullerini onay ile ifade etmistir.

Bu sartlar dahilinde bunca zamanlik yikim ve tahribat birikimini kimsenin a partisine b iktidarina filan cemaate cemiyete yikmaya hakki yoktur. Bu yanli ve yanlis ve safdillilik olur.

Bugun Islam alemi tarumardir. Sebebi kardeslik halkasindan uzaklasmak ve cehalettir. Ben merkezli gayretlerin menfi tesirleridir.

Bu halden kurtulus yeniden Islam kardasligini tesis etmek, kalblerden muslumanin muslumana duydugu adaveti - dusmanligi - terk etmek, Ehli Sunnet velCemaat itikadi noktasinda itikadi tashih ile ferd ferd bilfiil amel hususunda da tashih-i amelle Islami tatbikattir.

Kafa Avrupa, kalp musluman cemiyetlerin idaresi ancak bu kadar olur. Kendine kizmasi gerekenlerin baskaya veryansin etmesi sonuc getirmez.

Birlesme cagrilara zaman zaman dile getirilmis ve bu cagrilar buyuk zatlar tarafindan yapilmistir. Lakin aslolan halkabaslarinin bu hususta fedakarlik ve vefadarlik ile kucaklasmalaridir. Bu olmazsa maalesef bir sel geliyor ve tum muslumanlari alip goturecek korkariz ki.

A cemaatinin b cemaatinin halkabasinin ziyaretine gittigini bu gune kadar aranizda duyaniniz var mi?

Bunu duydugunuzda buyuk bir adim atilmis olacak ve meseleler cozulmeye baslayacaktir biiznillah...

Dort Yahudi ve dort muslumani ayri ayri cukura koymuslar.

Asker muslumanlarin konuldugu cukurun ustunu kapatmak icin, toprak atmaya basladiginda, komutani:

- Hayir gerek yok! onlardan biri cikmayi basarirsa, digerleri alttan cekerler. Hicbiri cikamaz merak etme sen ! demis.

Asker, Yahudilerin cukurunun da ustunu kapatmaktan vazgecmis, kogusa dogru yoneldiginde, komutan:

- Hey sen! Nereye gidiyorsun? Bunlarin cukurunun ustunu kapatsana be adam! demis. Asker saskin haliyle, komutan devam etmis:

- Bunlardan biri es kazarakurtulursa digerlerini de cikarir! tez kapat cukurun ustunu!

Gulenesi bir durum mudur bu?

Ummetin hali bu iste.

Yok yahudi soyle , olmadi filanca boyle.. daha olmadi filan cemaat, falan cemiyet...

Dirdirla geciyor !

Cennet amma da dar bir yer! Kimse kendinden baskasini yakistiramiyor maalesef! ve hatta dunya bile oyle, elimizden gelse yekdigerimizi Merih'e gönderecegiz!

Birlesmek bu gun olmazsa ne zaman?

Allah yar ve yardimcimiz olsun
Ekleme Tarihi: 30.12.2006 - 13:12
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Bir genç oğlan, bir kızı sever ve ondan uzaklaşırsa; haliyle aşk ve sevgisinden tahammülsüz dereceye gelir; arar, arar...

Ansızın tenha bir yerde korku ve utanç olmaksızın karşı karşıya gelir.

Acaba o anda kızın istek ve arzuları, bedeni ve güzelliğinden başka bir şey aklında kalır mı?..

Elbette kalmaz..

Kalmayınca, titrer mi?..

Titrer..

Birleştik der mi?..

Der..

Yahud düşüp bayılır mı?..

Bayılır..

İşte bunu gören: " Şu genç, bu kıza meftûn olmuş. " der

Ayılınca, gençten sorsan: Nedir bu senin halin?.

" Canım onun canı için feda olmuş; istek ve buyruklarına hazırım. Onun isteği, benim isteğimdir; ben yoğum o var.. " demez mi?..

der..

Bundan daha âlî ünsiyet makamı...

Bu " O benim içime.. Ben de onun içine girdim." demek değildir.


Adamın belinde bir silah var. Cebinde kaçak bir eşya var.

Ansızın polisler etrafını sarar..

O anda, polislerin korkusundan titrer mi?

Titrer..

Şok geçirir mi?..

Geçirir..

Polisin zatından ve silahından , bir de merhametinden başka, hiçbir şey aklına gelir mi?..

Gelmez..

Korkusu ümidine galebe çalar mı?..

Çalar..

İşte bu adam, polisten meftun oldu mu?..

Oldu..

Hele hele, kendisini takatsiz ve mukavemet edemeyecek derecede görürse..

Ve bundan âlî, mahcubiyet makamı...

İşte kızı sevdiğimiz kadar Allah Teâlâ'yı seversek; arzusu için arzumuzu terk edersek; yahud polisten korktuğumuz kadar Allah'tan korkarsak, yasaları için yasaklardan kaçınırsak, fânî olmuş oluruz.
Ekleme Tarihi: 03.01.2007 - 10:14
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Iman ettigimiz Allah... Es Settâr... Gunahlari ortucu... Hazreti Omer'in gunahlarini O affetti.. Bisri Hafî'ninkini ve daha kimlerin kimlerin... Demek O, yapilan hatalarin bir daha islenmemesine imkan vermek icin , toplum huzuru , insanlik dengesi icin, ruh sagligi adina tekrar ayni ayni hatalara girilmemesi davasiyla, uzerine giydigi biricik gomlegine iseyen iki yasindaki cocugunu kaldiriverip duvara atmayan annenin sefkatinin milyar kati sefkatle tevbe makamini acti yarattigi insanogluna.....

Oncelikle birakmak lazim onun bunun yaptigi isleri, iyilikleri, kotulukleri, adam olmak icin adam gibi yasamak lazim... Kusurlarla, eksikliklerle, ivirti zivirti mevzularla gecirdigimiz her an, bizi O'ndan ve O'nun buyrugundan uzaklastiriveriyor

Islam mutedil bir dindir... Istikameti arzu eder.. Azi ama ozu, devamli olani...

Onla bunla degil; kisinin kendi iciyle savasini oncelikle onemser...

Hatalara acik kapi birakir; tovbe icin; tovbeye acik kapi birakir, hatalar icin.... Affetmedigi hata yoktur... Yuzmilyon kere tevbesini bozanin tevbesini yine de kabul eder Allah, samimiyetle doktugu gozyaslarinin hurmetine.... Islam kotude inadi sevmez, fenaligi tabiat haline getirmeden nefret eder.... Insandan hic onu Yaratanin nefreti mumkun mudur? hayir asla!... Islam insandaki kotu olan her olgudan nefreti talim eder, kisiye nefreti asilamaz...

Icki icenin icki icmekligine nefret, ickiyi icene ise rahmet ve bagislama dilemek, Ancak ve ancak duacinin yucelmesine Allah Teala katinda munevver insan olmasina vesile olur...

Acik sacik gezen kadinin tesetturu ihlal etmesinden nefret etmekle o kadindan nefret cok ayri duygulardir... Birisi aslinda o kadini aldatip, Allah'in cennetinden mustagni kilmaya calisan seytana kizginlik, Allah'in bir emrini ihlal gunahina tiksinti duymak, ki bu o gunaha kapiyi kapatmaya vesile olur... Digeri ise belki yarin yaptigi gunahtan pisman olup, hakikati itibariyla mertebelerin en yucesine birdenbire eriverecek o kadincagiza kisinin oldukca yanlis bir bicimde kendi kapilarini kapatmasina ve rahmetten uzaklasmasina vesile olur...

Sahis degil, sahsiyet davasidir Islam...

Havadis degil, ehadis olayidir Islam'in istedigi....


Hatalardan tamamen goz kapatalim, kim ne ediyorsa etsin demek degildir bu, asla oyle degil!... Yolu vardir, yordami ile halledilir bu isler... Kotulugu yaymak kadar kotu haberi yaymak da iyi degildir... Kotu yerin reklami kadar o reklami yapan da mesuldur....

Yani kisaca , sozun ozu, biraz itikad, azicik ilmihal , cok kucuk bir parca ahlak bilgilerine haiz eserler okuyalim; okudugumuzu hayatimiza tatbik ettikce , kilavuzumuz olan ilim bizi istikamet uzere, teslimiyetle, muhabbet atesine ve oradan da O'na O Refîk-i Âlâ'ya goturuverir....

Igrendirici degil; imrendirici olmak lazim...

Kul oldugumuzu , beser oldugumuzu hic akildan cikarmamamiz lazim, toplumda ne duyuyorsak bilmeliyiz ki bir gun o duyduklarimiz bir gun bizim de kapimizi caliverir... Bundan kurtulusun caresi, O'na siginmak; O'nun dinini iyice alimlerinin vasitasi ile ogrenip, samimiyetle o dini istikamet uzere tatbikattir; baska degil...

Allah Teâlâ bizi , hepimizi Kendisi'ne iyi bir kul, Habibine serefli ummet kilsin... amin.. Amin diyen emin olsun...
Ekleme Tarihi: 03.01.2007 - 10:18
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Ey rüşd yolunu talab eden !

Sana geçmiş imamlarla birlikte edeb yolunda gitmek gerek. Bazıların diğer bazıları hakkındaki sözlerine bakmaman gerek, müstesna ki apaçık bir delilin ola.

Böyle birşeye rastladığın zaman, gücün yetiyorsa hüsn-ü zan et, sözlerini tevil et; gücün yetmiyorsa, aralarında cereyan eden safhadan vazgeç, kapat.

Çünkü sen maceralarını nakletmek için yaratılmadın.

Binaenaleyh sana maksad olan şeylerle meşgul ol, sana maksad olmayanı bırak.

Nezdimde zeki olduğu halde ilim talebeleri durmadan geçmiş selef arasında cerayan eden şeylerde dalar; bazıları için diğer bazılarına hucum eder. Seni şiddetle sakındırırım.

Daldığın takdirde, Ebû Hanife'yle Süfyan Sevri, Malik ile İbnu Ebi Zîb=Züeyb, Ahmed bin Salih ile Nesâi, Ahmed bin Hanbel ile Haris el-Muhasibi ve böylece zamanımıza kadar İzzeddin bin Abdisselam ile Şeyh Takyeddin bin el-salah arasında tesadüf eden hadiselere kulak asmaktan sakın.

Çünkü sen bunlarla meşgul olsan, helak olacağından korkarım.

Bu kavim, bayraklar gibi imamlardır.


Sözleri için teviller vardır. Bazı sözleri anlaşılmayabilir.

Bundan böyle bizim için, ashabın aralarında vuku bulan hadiselerden sukut etmekten başka hiçbir çare yoktur.

Bilmiş ol ki, İmam Ahmed bin Hanbel radıyallahu anh, istenmedik şeylere sirayet edeceğinden endişe ettiği için kelam ilminde konuşanlardan yüz çevirirdi . Ve şüphesiz ihtiyac dışında bir sebeb olmadıkça kelam ilminden sükut daha evladır. Ve bu halde kelam ilmine dalmak bid'attir.

Hâris de kelam meselelerinden bazan konuşurdu.

Ebu-l Kâsım en Nasrâbâzî demiştir ki: " Ahmed bin Hanbel, bu yüzden Hâris el Muhâsibî'den yüz çevirmiştir."

Ben ( yani İmam Subkî) derim ki:

Ebû Bekr Ahmed bin İshak ed-Dadbî bana haber verdi; dedi ki: İsmail bin İshak es-Sarrâc'ın şöyle dediğini işittim:

Ahmed bin Hanbel bana: Bana ulaşan habere göre Hâris, çok senin üzerine geliyor. Beni evine alsan, görmeyeceği bir yerde otursan da sözünü dinlesem. " dedi. Ben de Hâris'e gittim; bir gece evinize arkadaşlarıyla birlikte gelmelerini ricada bulundum. bunun üzerine ricamı kabul etti ve şöyle dedi:

" Kardeşlerim çoktur, zeytinyağı ve hurmadan başka bir şeyler hazırlama, gelelim. "

İmam Ahmed'e geldim, haberdar ettim. O gecede o da geldi. Onları müşahade edecek bir pencere arkasında başka bir odada oturdu, virdine çalıştı.

Akşam olunca Hars bin Muhâsibî arkadaşlarıyla beraber geldiler, yemek yediler, yatsıyı kıldılar.

Yatsıdan sonra namaz kılmaksızın Hâris'in huzurunda oturdular.

Gecenin yarısına kadar onlardan hiçbirisi konuşmadı.

Bilahare bir adam bir meseleyi ortaya attı. Hâris söze başladı. Arkadaşlarının üzerine kuş düşmüşcesine kemal-i edeble dinlediler.

Onlardan kimisi ağlıyordu, kimisi inliyordu, kimisi bağırıyordu; o sözünden şaşırmazdı.

Ben pencereye yaklaştım, İmam Ahmed'in halini bilmek için.

Ne bakayım ki ağlamaktan kendinden geçmiştir.

Tekrar onların cemaatine döndüm. Onlar böylece sabaha kadar devam ettiler ve sabah olunca gittiler.

Tekrar Ebû Abdullah İmam Ahmed'e geldim. Bana :

" Bu kavmin benzerini gördüğümü bilmiyorum. Hakikat ilminde bu adamın sözü gibi bir söz dahi işitmedim. Hayrete düştüm. bununla beraber onlarla sohbet etmeni tavsiye etmiyorum. " dedi ve kalkıp gitti.
Bir rivayette " ve bundan hiçbir şeyi de inkar etmiyorum" da vardır.

Ben (yani İbnu Subkî) derim ki:

Basiret gözüyle bu hikayeyi düşün; ve bil ki, Ahmed bin Hanbel'in o adama onlarla sohbeti tavsiye etmesi, adamın, makamlarına ulaşmadığı bazı kusurdan dolayı mahrum kalacağını bildiği içindir.

Ve hakikaten onlar dar bir makamdadırlar ki, herkes o makamda sülûk edip yürüyemez. Aksi takdirde ağlamıştı ve Hâris'e teşekkürde de bulunmuştu.

Elbette her birisinin bir görüş ve ictihadı vardır.

Allah Teâlâ bizleri onlarla beraber Seyyid-il-mürselîn sallallahu aleyhi ve alâ âlihi ve ashabihi ve sellem'in zümresinde haşreylesin.

(Tabakât-u İbni Subkî c.2 s.275, 278,279 isim no:65 )
Ekleme Tarihi: 05.01.2007 - 10:26
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Kafasi Avrupa calisan; kalbi Musluman hisseden insanlar ulkesindeyiz; ne haldeyiz?

Bu halimizle ne Islam'a, ne de avrupa'ya yaranamayiz Allahu a'lem!

Allah subhanehu ve Teala'nin iki Ismi serifini dikkatinize istirham ediyorum:

El-Muizzu celle celaluhu

El Muzillu celle celaluhu


El-Muizzu Ismi serifi ile Allah Teala bataklarin en derinindeki alir, zirve sereflere ulastirir.

El-Muzillu Ismi serifi ile de zirvelerin bulutlu atmosferinden alir adami, diplerin dibine mahkum eder.

Bir sart olsa gerektir; el Muizzu'nun cilvelerine mazhar olmamiz icin:

Ancak Muslumanlar birbirleri ile kardestirler.

Allah icin kardes olun ey Allah'in kullari!

Musa aleyhisselam'a Kizildenizi yaran O celle ve ala, bugun yarilip ayrilmis Muslumanlarin kalblerini bir araya getirdiginde her muzafferiyet bizimdir biiznillah!
Ekleme Tarihi: 07.01.2007 - 10:45
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
Inanc isi akilla ilgilidir; ama akil, zeka ile dogru orantili olmayabilir.

Akil, vicdan ve ic sezgi ile munasebetli ozel bir kavramdir. Zeka iman etmeye yeterli olsaydi, butun dahilerin iman etmesi/etmemesi beklenirdi.

Kur'an akla davet ederken, sadece beyin hucrelerinin elektriksel calismasini kastetmiyor diye dusunuyorum. Insani, insan yapan ruha/nefse hitap ediyor. Ruh/nefs, degerlendirme ve cozumlemelerinde bircok algiyi kullanabilme erkine sahiptir.

Iman bir kabul isidir. Beyinsel zeka ile cozulme olasiligi kisiden kisiye degisen bir durumu kabulle ilisiklidir. Benim makul buldugumu baskasinin makul bulmamasi soz konusuysa, bu isi saf kuru zeka ile halletmek mumkun olmayacaktir. Akil iste tam burada devreye girecektir. Akil ise, kalpte nurani bir suurdur; hak ile batil arasini ayirt eder. Bu suur, gercek ilham ve sezgi kalbe geldikten sonraki sezgi ve duyudur.

Inanc, insan tarafindan en futursuz kullanilan araclardan biri olmus her zaman. Suistimallerin buyuk cogunlugu inanc kokenlidir. Allah, yargicligi Kendine tahsis etmesine ragmen, inanc sahipleri, inanclarindan aldiklarini iddia ettikleri yetkilerle, begenmediklerini, daha dunyadayken cennete cehenneme sokmuslardir.

La ilahe illallah, din hususunda, dinin mudahil oldugu yerlerde Allah'tan baska yargilayici, affedici, cezalandirici kabul etmiyorum demektir. Buna ragmen La ilahe illallah diyenlerin neredeyse hepsi omurlerinde onlarca kere kere yargiclik yapmis, din adina cezalandirmis veya affedici olmuslardir.

Bu kendinden menkul olaganustu yetki donanimi insani haliyle sarhos ediyor. Bu sarhoslukla insan, sinavini en basta kaybediveriyor da farkinda degil veya farkindaligi onun icin onemli degil.

Insan, insan gibi yasamadikca hicbir xxx hicbir ise yaramayacaktir. Temelde en onemli husus, insanin insanliginin geregini yerine getirmesi.

Insan olarak yasayabilmek.

Oyleyse bir din inaniri su sorulara cevap aramali her yeni gunle birlikte:

Ben neyim? Nerden geldim? Ne icin varim? Ne yapiyorum? Ne yapmaliyim? Nereye gidiyorum?

Sorularina samimi cevaplari bulanlarin, baskalarinin yasantisindaki aksaklik/eksikliklerle isi olamaz. Onlarin isi kendilerine ceki duzen vermektir en once.

Edebali'nin dedigi : 'Insani yasat ki, devlet yasasin' sozunun bir acilimi da budur. Insan, insanliktan cikinca insanca bir yasamin levazimlarina ihtiyac ta kalmayacaktir.
Ekleme Tarihi: 09.01.2007 - 12:08
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Hak-dilaram su an offline Hak-dilaram  

143 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 24.12.2006
En Son On: 25.10.2007 - 15:15
Cinsiyeti: Erkek 
ŞEHVET HAKKINDA BİR MUNAZARA

lezzet alma olmaksızın, lezzet alma, hoşlanma ve bunun sonunda şehvet duyma tehlikesi (fitne) bulunmadığında yabancı (kendileriyle evlenmek caiz olan) kadınların sesleri avret (dinlenmesi haram) değildir.

hanbelîlerden Muğnî, 1/422, şafiilerden Muğnil-muhtâc, 3/129, malikilerden Hâşyetüs-Sâvi, 1/93, H.ed.Desuki, 1/195

boyle soylenmis....

aslinda şehvete de giydirilen mana cok zannedilen degil. şehvet, erkege nazaran, erkeklik uzvunu harekete geciren, sperma salgilatan fiil/soz veya his mi, bu olmadan sadece dusunce mi? fikih bu konuda cok degişik teknik yaklaşmış hadiseye.

redd ul muhtar'da aynada veya sudaki ciplak kadina bakmanin (şehvet olmamasi kaydiyla) haramlığına dair bir ibare bulunmadiğı izah edilmiş mesela...

sehvetin ölçüsü yalnız akıldan kötü bir şey geçirmek değil erkeğin cinsel organının canlandırması kadının ve yaşlının kalbinin meyletmesidir mecmail enhur 1 - 326 diye kaydedilmis mesela

şehvetin nikah kendisine düşenler arasındaki haramlığının illeti de cinsel ilişki ve nesli koruyamama ihtimali maksadina dayandirilmis... yani aralarında nikah caiz olanların birbirlerine şehvetlenmeleri, onların seksuel ihtiyaclarini gayrimesru bicimde gidermelerine ve bunun neticesinde gayrimesru bir nesil olusmasina sebeb olabilirden dolayi bir yasaklik (mekasida gore)soz konusu...

masturbasyonun kimi yerde farz kimi yerde haram olarak ifade edilmesi de ayni mantik dahilinde bir yerlerde...

butun tali fetvalar hep bu ana tehlikeyi bertaraf etme adina veriliyor.

mesela nesli bozmaya matuf olmayan iliski turlerinde cezalar, ilişkiye verilenden son derece hafif...

bir kadini open sahabeye tavsiye edilen sadece namaz kilmasi...

cinsel iliskide duhul olmadigi zaman en agir ceza tazir ya da bir sure hapis...

cok irdelenmeyen veya irdelendigi zaman bazi aciklara vesile olmasindan endişe edilen bu konu hakkinda duzeyli ve makul dusuncelerinizi ve nakillerinizi merak ediyorum.

bu konuyu neden actim?

konu herkesin aslini astarini en fazla bilmesi gereken konulardan oldugu icin...

bir tarz tabu mahiyetine sokulan bu konu, hakkinda dogru bilgilenme soz konusu olmadigi icin, nice erkek ve kizin intiharlarina kadar onlari surukleyecek dramlara sebeb oluyor.

eski devirlerde kizlar ve erkekler bu denli ic ice degillerdi. bu konulara muteallik hukumlerin detayli ogretilmemesin bir mantigi vardi. ama zamanimizda kavramlarda iliskilerde cok olaganustu bir hareketlilik ve karmasa hakim.

kanaatimce duzeyi muhafaza ile konusulmali, ehilleri tarafindan bilgilendirilmeli muslumanlar...

Reddu'l Muhtar'da mesela diyor ki:

Kisi sehvetle tasa bile bakmis olsa gunah islemis olur. ( ciplak heykeller kastediliyor sanirim) bu fetvadan karayazi haberdar etti bizi

sehvet kelimesi bu konunun anahtar kelimesi.

ayrica sehvetin dereceleri nelerdir?

kac tur sehvet vardir?

bakisla lezzetlenmek ile, dokunarak lezzetlenmek ayni midir?

sehvet tarif edilirken olcu nedir?

bu gibi sorularin yanisira:

kadinin tek sac telinden sehvetlenerek cinsi uzuvlari harekete gecmesi gerekir fitratta yaratilmis erkeklerin, gunumuzde neredeyse cirilciplak goruntulere bile umarsiz ve duyarsiz bakislarla nazar etmesi sehvetin hangi katagorisine giriyor?

bilinen anlamda degil, gunumuzdeki tarzda hunsa kimdir? hukmu nedir? karsisindaki herhangi bir cazibeli kadina duyarsiz kalabilen ve erkekligi uyanmayan; ama bazi tetikleyici unusurlarla erkek yonunu ancak hatirlatan hormonlara sahip gunumuz erkek gorunumluleri hunsa grubunda bir alt katagoriye mi sokmak gerekiyor?

neden zina icin dort adil sahitin ayni sehadetle, fiili tam anlamiyla bir duhul ile gorur halde olmasi sarti var? 3 olsa 3 kisi de israrla gordum diye iddia etse dorduncuyu bulamadiklarindan neden onlara iftira ve kinama cezasi var? cezayi bu kadar zora sokmak neden?

cariyelik muessesinin 1300 sene devam etmesinin sebeb i hikmeti sadece cihad hukukuyla mi ilgili?

kadinin bu kadar aleni sokakta olmadigi, erkegi tahrik etmedigi zamanlarda bile erkeklerin fitri ihtiyaclarina en din icinde cozum getiren fikhin, gunumuz gayriislami metres ve flort iliskilerini ( ve bilumum haddi gerektiren haric yapiagelen cinsel iliskilerin ana sebebine objektif gorus v cozum getirme adina) islam odakli bir calisma mumkun mu?

bu konu devekusu misali kafayi kuma sokup, ortada olan bitenden habersiz kalinasi bir olay midir?

konuya degisik gorus acilari saglamak istedim...

gunumuzde cok enteresan bir kultur ile karsikarsiyayiz.

deger yargilari cok sark, az avrupa karisimli, yasam bicimi az sark, cok avrupa bir topluluktayiz.

ananevi hayat, bazi kiymetleri korumada ne kadar yeterli kaliyor, kalamiyor hepimizin malumu.

fikih cozum yeridir.

mesela sakal kesme ile ilgili hukumler belliyken, binlerce tebasi olan ve fikihta da zirve nice kanaat onderi, mensublarina/muhiblerine ilgili fetvalar arasinda en yasanabilirligi mumkun olana egiliyor.

sizi endiseye sevkeden cumlelerimizdeki maksadimiz bu ise yol verelim, olur damgasi basalim manasinda degil; ama belki o mana icinden fiskiracak bazi keskin fikhi mutalaalar verilmeli.

bugun universitelerde okuyan binlerce yuregi islam gencimizin flort veya daha baska tur iliskilerini gorup durmaktayiz. bu gencler bekareti zara endekslemisler ve birbirleri ile envai cesit zara zarar vermeyen! iliski turu deniyorlar. daha sonrasinda ise yaptiklarinin buhraninda kimisi beyin olarak fahiseligi seciyor, kimisi utanc icinde yasamayi.

ozellikle kadin tabiati bunu kaldiramiyor. surekli bir sucluluk ve ruhi problem sebebi oluveriyor yaptiklari.

tesvik icin degil...

lakin aleniligi bu kadar yaygin bu gibi durumlarda fikih neler soyluyor, bu genclerin bilmesi gerekmez mi?

kimi erkek, goz koydugu kizi muta nikahi ile, kimi opusmekten bir sey olmaz, Allah affeder ile, kimi daha baska metodlarla emeline araci kilmaya calismiyor mu?

kiz bu konuda tamamen tepkisiz ve olan bitenin cahili mi? arzulari galebe calmiyor mu?

iste gercekci olalim ve bu konulardaki sozleri gun isigina cikaralim derken isin tehlikesi maksadimiza matuf bir netice cikmayabilir. buradan ruhsatlar didiklenebilir.

ama en azindan kisiyi baglayan vicdan hukme varirken dogru normlari kullanacaktir.

daha sonra daha uzun uzun yazariz, simdilik

sehvetten baslamaliyiz bizce de...

nedir sehvet, hukmu nedir?

iman idman ister

bir mevzu dusunun ki, istisnasi yok ve herkesin belki de en cahil kalmayi tercih ettigi mevzu bu mevzu olsun, hic olur mu boyle bir sey...

eskilerin kitaplarina bir bakin, ne konularda ne fetvalar var.

ustelik o zamanlarda boylesi azgin bir fuhus aleni degil ve iliskiler bu kadar yaygin ve ozgur degil.

bu zamanin fuhsunun onunu kesecek tek sey, bilgilenme ve suurlanmadir.

yasaga, bilinmeyene merak icgudusu vurgununda at gozlugu ile 'ben ancak bunu bilir bunu soylerim'cilikten siyrilmak gerekiyor.

bu memlekette en cok satan dini kitabin Kur'an'dan sonra islamda cinsel hayat oldugunu kacimiz biliyoruz acaba?

ve ustelik o kitap ve benzerleri oldukca yavan ve sig bir duzlemde kaleme alinmis.

meraka, supheye, ilgiye vesile bir suru sacma sapan tanim anlatim oyku...

abdestin mekruhu harami farzi sunneti v.s oldugu gibi

cinsel iliskinin de hukumleri vardir.

zinanin hukmu ile, surtusmenin, opusmenin, oynasmanin hukmu ayni degildir.

dokunmanin, konusmanin, bakismanin hukmu de...

islam bir metod onerir tabisine:

bakma, konusma, dokunma, yapma!

yasaklamadan once bin evre yol gosterir.

baktin, bari konusma

konustun bari dokunma

dokundun bari sevisme

sevistin bari o isi yapma


beseri hicbir sistem bir sucu bu merhale mantigi ile engellemeyi dusunmemistir.

hirsizlik yapana kadar her turlu alet edevat serbest, yaptin al sana ceza...

mevdudi'nin bir tespiti var, son derece haklidir:

zina yollari engellenmedikce hakim devlet tarafindan, zina edenlere recm uygulanamaz!

tabular sarsıcıdır.

tabulari yikalim iddiam yok; ama en azindan konusalim...

konu bu adreslerde onemli katilimlarla devam etmektedir. farkli perspektifler icin mumkun oldugunca yaymaya calistik, birbirimizden istifade temennisiyle

http://www.islamicportal.de/thread.php?threadid=10499&sid=

http://www.misakonline.com/forum/viewtop...der=asc&start=0
Ekleme Tarihi: 16.01.2007 - 09:33
Bu mesajı bildir   Hak-dilaram üyenin diğer mesajları Hak-dilaram`in Profili zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1198 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
VuSlaT_ZaMbaK (40), HAMAS (41), cilekesh (34), Umuda_Dogru (35), muhammed yakub (53), -selenay- (38), kiciman (53), -Dushi- (37), melike_ (44), 271277sedat (47), katade_58 (42), samimikul (52), sansarselim (39), omerbicak (47), rajaahmet (48), BETÜL SULTAN (44), Toprakkiz (38), perteviyat (54), azra aksu (51), esiir (47), eminem (44), cihann4 (41), merve987 (38), ceylan (43), byberk (39), mehmetaliakti (45), serkanberber20 (50), FTK (38), p.celik (39), keklik (38), nazan (38), GREY (54), ketcapm (39), faruk1987 (37), semanurnl (54)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.63716 saniyede açıldı