0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » M E A L » *-*-*-*- YUSUF SURESI *-*-*-*-

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 9 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
MeLiH su an offline MeLiH  
Themenicon    *-*-*-*- YUSUF SURESI *-*-*-*-

Admin
280 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 18.09.2003
En Son On: 23.03.2020 - 16:17
Cinsiyeti: Erkek 
Mekke'de inmiştir. 111 ayet, 1706 kelime. 7166 harftir.
Bismillahirrahmanirrahim


1-Elif. Lam, Ra. İşte bunlar, sana apaçık kitabın ayetleridir!

2-Biz onu akıl erdirebilesiniz diye. bir Kur'an olmak üzere Arapça olarak indirdik.

3-Biz sana bu Kuran'ı vahyetmekle kıssaların en güzelini anlatıyoruz. Doğrusu, senin bundan önce hiç haberin yoktu.

4-Bir vakit Yusuf babasına: "Babacığım, ben rüyada onbir yıldızla güneşi ve ayı gördüm. Gördüm ki, onlar bana secde ediyorlar.''dedi.

5-Babası: "Yavrum, rüyanı kardeşlerine anlatma, sonra sana bir tuzak kurarlar; çünkü şeytan, insana belli bir düşmandır.

6-İşte böyle. Rabbin seni seçecek, sana olayların yorumuna ait bilgiler öğretecek ve hem sana ve hem de Ya'kub soyuna, bundan önce ataların İbrahim ve İshak' a tamamladığı gibi nimetini tamamlayacaktır. Şüphe yok ki, Rabbin herşeyi bilendir, hikmet sahibidir." dedi.

7-Yüceliğim hakkı için Yusuf ve kardeşlerinde soranlara ibret olacak deliller vardı.

8-Çünkü kardeşleri: "Kesinlikle Yusuf ve kardeşi, babamıza bizden daha sevgilidir. Oysa biz birbirine sargın bir topluluğuz. Doğrusu babamız belli ki, yanılıyor.

9-Yusuf'u öldürün veya bir yere atın ki, babanızın yüzü size katsın ve ondan sonra doğru dürüst bir topluluk basınız! "dediler.

10-İçlerinden biri: "Yusuf'u öldürmeyin de bir kuyu dibinde bırakın ki, onu geçen bir kervan bulup alsın; eğer yapacaksınız böyle yapın!" dedi.

11-Vardılar babalarına: "Ey babamız, neden sen, Yusuf hakkında bize güvenmiyorsun? Oysa biz onun iyiliğini isteyenleriz.

12-Yarın onu bizimle gönder, gezsin oynasın. şüphesiz biz onu gözetiriz." dediler.

13-Babası: "Onu götürmeniz, beni mutlaka üzer ve korkarım, onu kurt yer, haberiniz olmaz!" dedi.

14-Onlar: "Andolsun, biz böylesine birbirine sargın bir topluluk iken onu kurt yerse, o taktirde biz hüsran çekeriz!" dediler.

15-Yusuf'u alıp götürdükleri ve onu kuyunun dibine koymaya karar verdikleri zaman, Biz ona: "Andolsun ki, sen onlara, hiç tartanda değillerken, bu işlerini haber vereceksin!" diye vahyettik.

16-Yatsı vaktinde ağlayarak babalarına geldiler.

17-"Ey babamız, biz gittik yarışıyorduk, Yusuf'u eşyamızın yanında bırakmıştık; bir de baktık ki, onu kurt yemiş. Şimdi biz doğru da söylesek sen bize inanmazsın!" dediler.

18-Bir de gömleğinin üzerinde yalan bir kan getirdiler. Babaları:"Hayır, nefisleriniz sizi aldatmış, böyle bir işe sevketmiştir. Artık bana düşen güzelce sabretmektir. Sizin söyledikleriniz karşısında yardımına sığınılacak Allah'tır ancak!" dedi.

19-Öteden bir kervan gelmiş, sucularını göndermişlerdi; vardı, kovasını saldı ve:"A, müjde, bu bir erkek çocuk!" dedi. Onu tutup bir ticaret malı olarak gizlediler. Allah ise, ne yapacaklarım biliyordu.

20-Onu ucuz bir fiatla birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında tutmaya isteksiz bulunuyorlardı.

21-Mısırda onu satın alan kişi karısına: "Ona iyi bak, belki bize yararı olur, ya da onu evlat ediniriz." dedi.Bu şekilde Yusuf'u orada yerleştirdik, kendisine olayların yorumuna dair bilgiler öğretelim diye. Allah, yaptığı işte üstün bir güce sahiptir, fakat insanların çoğu bilmezler.

22-Kıvamına geldiği zaman, Biz ona bir nüfuz ve peygamberlik bilgisi verdik. işte Biz, iyi hareket edenlere böyle karşılık veririz.

23-Derken evinde bulunduğu hanım, bunun nefsinden kam almak istedi (onu birlikte olmaya çağırdı) ve kapıları kilitledi;"Haydi gel, seninim!"dedi. O:"Allah'a sığınırım, doğrusu O, benim efendim, bana iyi baktı ve gerçek şu ki, zalimler iflah olmaz." dedi.

24-Hanım gerçekten ona niyetini kurmuştu, eğer Rabbinin açık delilini görmeseydi o da ona kurmuş gitmişti. Biz ondan kötülüğü ve fuhuşu uzaklaştıralım diye, böyle oldu. Gerçekten o, Bizim ihlasa mazhar edilmiş has kullarımızdandır.

25-İkisi de kapıya koşuştular, hanım onun gömleğini arkasından yırttı ve kapının yanında hanımın beyine rastladılar. Hanım: "Senin karina fenalık yapmak isteyenin cezası, zindana konulmaktan veya acı bir azaptan başka ne olabilir?" dedi.

26-Yusuf : "O, kendisi beni birlikte olmaya çağırdı!" dedi. Hanımın akrabasından bir şahit şöyle şahitlik etti:"Eğer gömleği önden yırtılmış ise, hanım doğru söylemiştir, bu yalancılardandır.

27-Yok eğer gömleği arkadan yırtılmışsa hanım yalan söylemiştir, bu doğrulardandır."

28-Gömleğinin arkadan yırtılmış olduğunu görünce: "Anlaşıldı, o, siz kadınların tuzaklarından biridir; gerçekten sizin tuzağınız çok büyüktür!

29-Yusuf, sakın bundan söz etme; sen de kadın, günahının bağışlanmasını dile; sen gerçekten büyük günahkarlardan oldun!" dedi.

30-Şehirdeki bir takım kadınlar da: "Azizin karısı delikanlısının nefsinden murat istiyormuş (onunla birlikte olmak istiyormuş), onun aşkından yüreğinin zarı çatlamış; kan besbelli çıldırmış!" dediler.

31-Onların gizliden gizliye dedikodularını duyunca, onlara bir davetçi gönderdi, onlar için dayalı döşeli bir sofra hazırladı, her birine bir bıçak verdi ve: "Çık karşılarına!" dedi. Kadınlar onu görür görmez çok büyüttüler, kendi ellerini doğradılar ve: "Haşa, Allah için bu bir insan değil, ancak değerli bir melektir!" dediler.

32-Dedi ki: "İşte beni, hakkında kınadığınız, bu delikanlı! Yemin ederim ki, ben onunla birlikte olmak istedim de o, iffetini koruyup bana yanaşmadı. Yine yemin ederim ki, eğer emrimi yerine getirmezse mutlaka zindana atılacak ve mutlaka zillete uğrayanlardan olacaktır!"

33-Yusuf: "Ey Rabbim, zindan bana bunların davet ettikleri işten daha sevimlidir. Eğer sen, bu kadınların tuzaklarını benden uzaklaştırmazsan, ben onlerin sevdasına düşer, cahillerden olurum." dedi.

34-Bunun üzerine Rabbi duasını kabul buyurup onların tuzaklarım ondan uzaklaştırdı. Muhakkak O, herşeyi işiten, herşeyi bilendir.

35-Sonra bu kadar delili gördekleri hakte onlar, onu mutlaka bir sure için zindana atma görüşüne vardılar.

36- Onunla birlikte zindana iki delikanlı daha girdi. Birisi: "Rüyada kendimi şarap sıkarken görüyorum." dedi. Diğeri: "Ben, rüyada kendimi basımın üstünde bir ekmek götürürken görüyorum, ondan kuşlar yiyor. Bize bunun tabirim haber ver; çünkü biz seni iyilik sevenlerden görüyoruz." dedi.

37-Yusuf şöyle dedi: "Size yiyeceğiniz bir yemek gelecek ya, işte, o gelmeden önce kesinlikle ben size bunun tabirin! bildirmiş olurum. Bu, bana Rabbimin öğrettiklerindendir. Çünkü ben, Allaha inanmayan ve hepsi ahireti inkar eden bir toplululuğun dinini bıraktım."

38-Ve atalarım İbrahim, İshak ve Ya'kub'un dinine uydum. Bizim Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamız olamaz. Bu, Allah'ın bize ve insanlara bir lütfudur, fakat insanların çoğu şükretmezler.

39-Ey zindan arkadaşlarım, birbirinden ayrı birçok tanrılar mı, yoksa hepsinden üstün kahredici bir Allah mı daha hayırlıdır?

40-O'ndan başka taptıklarınız, sizin ve atalarınızın takmış olduğu bir takım kuru isimlerden ibarettir; yoksa Allah, onlara öyle bir saltanat indirmemiştir. Hüküm ancak Allah'ındır. O, size kendisinden başkasına tapmamanızı emretti. Doğru ve sabit din budur, fakat insanların çoğu bilmezler.

41-Ey zindan arkadaşlarım, gelelim rüyanıza: "Biriniz, efendisine yine şarap sunacak, diğeri asılacak ve kuşlar basından yiyecek; işte fetvasını istediğiniz mesele halledildi!" dedi.

42-Birde bu ikisinden kurtulacağım sandığı kişiye: "Efendinin yanında beni an!" dedi. Ona da şeytan, efendisinin yanında anmayı unutturdu da yıllarca zindanda kaldı.

43-Bir gün hükümdar: "Rüyamda yedi arık ineğin yemekte olduğu yedi semiz inek ve yedi yeşil başakla diğer yedi kuru başak görüyorum. Ey efendiler, eğer rüya tabir ediyorsanız, bana rüyamı halledin!" dedi.

44-Dediler ki: "Rüya dediğin, demet demet hayallerdir, biz ise hayallerin tabirini bilmiyoruz."

45-İki zindan arkadaşından kurtulmuş olan, uzun süre sonra hatırladı ve: "Ben size onun tabirini haber veririm, hemen beni gönderin!" dedi.

46-Gelip: "Yusuf, ey dosdoğru kişi, "yedi semiz inek. bunları yedi arık inek yiyor ve yedi yeşil başakla diğer yedi kuru başak" rüyasını bize tabir et, ümit ederim ki, o insanların yanına cevapla dönerim, ola ki, değerini bilirler dedi.

47-Dedi ki: "Yedi yıl adetiniz üzere ekeceksiniz, biçtiklerinizi biraz yiyeceğiniz hariç olmak üzere, başağında bırakın!

48-Sonra onun arkasından yedi kurak yıl gelecek, saklayacağınız az bir miktar hariç, önce biriktirdiklerinizi yiyip bitirecek.

49-Sonra onun arkasından hakin sıkıntıdan kurtulacağı, sıkıp sağacağı bir yıl gelecek."

50-Bunu duyan hükümdar: "Getirin bana onur dedi. Bunun üzerine ona gönderilen adam gelince Yusuf:"Haydi efendine dönde sor ona, ellerini doğrayan kadınların maksatları neymiş? Şüphesiz ki, Rabbin onların hilelerini çok iyi bilir." dedi.

51-Hükümdar o kadınlara: "Derdiniz neydi ki, o zaman Yusuf'un nefsinden murad almağa, onunla birlikte olmaya kalkıştınız?" dedi. Onlar: "Haşa, Allah için biz onun aleyhine bir kötülük bilmiyoruz!" dediler. Azizin karısı: "Şimdi gerçek ortaya çıktı; onun nefsinden ben kam almak istedim. O ise kesinlikle doğru söyleyenlerdendir." dedi.

52-"Bundan maksadım, benim ona gerçekten gıyabında hıyanet etmediğimi ve Allah'ın kesinlikle hainlerin hilesini başarıya ulaştırmayacağını bilmesini sağlamaktı.

53-Nefsimi temize de çıkarmıyorum, çünkü nefis kötülüğü emreder; meğer Rabbim rahmetiyle bağışlaya, çünkü Rabbim çok bağışlayan, çok merhamet edendir."

54-Hükümdar da dedi ki: "Onu bana getirin, kendime müşavir yapayım." Bunun üzerine onunla konusunca da: "Sen bugün yanımızda gerçekten bir mevki sahibi ve güvenilir bir kişisin." dedi.

55-Dedi ki: "Beni ülke hazineleri üzerine memur et, çünkü ben iyi korur, iyi bilirim!"

56-Ve işte böylece Yusuf'u o ülkede yerleştirdik; neresinde isterse makam tutuyordu. Biz rahmetimizi dilediğimize nasip ederiz. Ve iyi davrananların mükafatım zayi etmeyiz.

57-Ahiret mükafatı, iman edip takva yolunu tutanlar için elbette daha hayırlıdır.

58-Birden Yusuf'un kardeşleri çıkageldiler; gelip yanıma girdiler; hemen onları tanıdı, onlar ise onu tanımıyorlardı.

59-Onların bütün hazırlıklarım tamamladığında dedi ki: "Bana sizin baba bir kardeşinizi getirin! Görüyorsunuz ya, ben ölçeği tam ölçüyorum ve ben konukseverlerin en yaranışıyım!

60-Eğer onu bana getirmezseniz, artık benim yanımda size zahire yok ve bana da yaklaşmayım"

61-Dediler ki: "Herhalde onun için babasından izin almaya çalışırız ve muhakkak bunu yaparız."

62-Yusuf uşaklarına: "Sermayelerini yüklerinin içine koyuverin, belki ailelerine döndüklerinde anlarlar, belki yine gelirler." dedi.

63-Böylece babalarına döndükleri vakit: "Ey babamız, bizden zahire yasaklandı. Bu kere kardeşimizi bizimle beraber gönder ki ölçüp alalım ve muhakkak biz onu koruruz." dediler.

64-Babaları dedi ki: "Hiç ben onu size inanır mıyım? Ya bundan önce size kardeşini İnandığım gibi olursa! En hayırlı koruyucu da Allah'tır. Ve O, merhamet edenlerin en merhametlisidir."

65-Derken yüklerini açtıklarında sermayelerim kendilerine iade edilmiş buldular. Dediler ki: "Ey babamız, daha ne isteriz, işte sermayemiz de bize iade edilmiş! Yine ailemize erzak getiririz, kardeşimizi de koruruz, belki bir deve yükü fazla alırız ki bu (aldığımız zaten) az bir şey!

66-Dedi ki: " Kesinlikle onu sizinle beraber göndermem, ta ki hepiniz her taraftan kuşatılmadıkça, onu mutlaka bana getireceğinize dair Allah'a yemin edesiniz! Söz verdikleri vakit dedi ki:"Allah söylediklerimize karşı vekildir!"

67-Dedi ki: "Yavrularım! Bir kapıdan girmeyin de ayrı ayrı kapılardan girin! Gerçi ne yapsam, hiçbir şeyde Allah' in takdirini sizden sayamam! Hüküm ancak Allah'ındır! Ben O'na tevekkül kıldım. Onun için bütün tevekkül edenler O'na tevekkül etmelidirler!"

68-Babalarının emrettiği yerden girdiklerinde o, onlardan Allah'ın takdirinden hiçbir şeyi savuşturmuyordu; bu sadece Yak'ub'un içindeki bir isteği yerine getirmişti. Şüphesiz o bir bilgiye sahipli, çünkü Biz kendisine öğretmiştik. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler.

69-Yusuf'un yanma girdikleri vakit, kardeşini yanına aldı ve: "Haberin olsun ben senin kardeşinim, sakın yapacaklarına göcürgenme (üzülme)!" dedi.

70-Sonra onların bütün hazırlıklarım yaptığı vakit, su kabım kardeşinin yükü içine koydu, sonra da bir çağırıcı: "Ey kafile, siz kesinlikle hırsızlık yapmışsınız!" diye seslendi.

71-Bunlara döndüler ve: "Ne arıyorsunuz?" dediler.

72-Dediler ki "Hükümdarın su kabını arıyoruz. Onu getirene bir deve yükü bahşiş var ve ben ona kefilim."

73-"Allah'a yemin ederiz, kesin olarak bilirsiniz ki, biz bu ülkede fesat çıkarmak için gelmedik; hırsız da değiliz!" dediler.

74-"Şimdi yalancı çıkarsanız cezası ne?" dediler.

75-Dediler ki "Cezası kimin yükünde çıkarsa, işte o onun cezası! Biz zalimlere böyle ceza veririz!"

76-Bunun üzerine (Yusuf) kardeşinin kabından önce, onların kaplarını aramaya başladı, sonra onu kardeşinin kabından çıkardı, işte Yusuf için böyle bir tedbir yaptık! Melik'in kanununa göre kardeşini alıkoymasına çare yoktu. Ancak Allah'ın dilemesi başka! Biz dilediğimizi derecelerle yükseltiriz ve her ilim sahibinin üstünde bir bilen vardır.

77-Dediler ki: "Eğer o çalmışsa, bundan önce bir kardeşi de çalmıştı." O vakit Yusuf bunu içine attı ve onlara belli etmeden:"Siz çok kötü bir durumdasınız, ne isnat ettiğiniz! Allah çok iyi biliyor." dedi.

78-Dediler ki: "Ey şanlı Aziz, emin ol ki, bunun çok yaşlı bir babası var; onun için yerine birimizi al: çünkü biz seni iyilik edenlerden görüyoruz!"

79-Dedi ki: "Allah saklasın, eşyamızı yanında bulduğumuz kişiden başkasını tutmamızdan Allah korusun! Çünkü biz o takdirde zulmetmiş oluruz."

80-Ne zaman ki ondan ümit kestiler, fısıldaşarak çekildiler. Büyükleri dedi ki: "Babanızın, aleyhinizde Allah'tan söz almış olduğunu, bundan öncede Yusuf hakkında yaptığınız kusuru bilmiyor musunuz? Ben artık babam izin verinceye veya Allah hakkımda bir hüküm verinceye kadar buradan ayrılmam; O, hükümverenlerin en hayırlısıdır."

81-Siz donun de babanıza deyin ki: "Ey babamız, inan ki oğlun hırsızlık yaptı. Biz ancak bildiğimize şahitlik ediyoruz, yoksa gaybın bekçileri değiliz.

82-Hem bulunduğumuz şehir halkına, hem de içinde geldiğimiz kafileye sor. Ve emin ol ki biz, kesinlikle doğru söylüyoruz."

83-Babaları dedi ki: "Yok sizi nefsiniz aldatmış; artık (bana düşen) güzel bir sabır! Umulur ki Allah bana hepsin! birden getirir. Gerçek şu ki, herşeyi bilen O'dur, her yaptığım bir hikmete göre yapan O'dur."

84-Ve onlardan yüzünü çevirdi de: "Ey Yusuf'un üstünde titreyen tasam!" dedi ve üzüntüden gözlerine ak düştü; artık yutkunuyor, yutkunuyordu.

85-Dediler ki: "Hala Yusuf'u anıp duruyorsun, vallahi sonunda kederden eriyeceksin veya helak olanlara karışacaksın!"

86-Dedi ki: "Ben dolgunluğumu ve üzüntümü ancak Allah'a şikayet ederim ve Allah tarafından sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim!

87-Ey oğullarım, haydi gidiniz de Yusuf ile kardeşini bulmak için araştırınız; Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyiniz; çünkü Allah'ın rahmetinden ümidin! kesen ancak kafirler güruhudur."

88-Bunun üzerine Yusuf'un huzuruna girdikleri vakit dediler ki: "Ey şanlı Aziz. bize ve ailemize darlık ve sıkıntı bastırıverdi, önemsiz bir sermaye ile de geldik. Yine bize erzakımızı tam ölçü ver ve bize biraz da sadaka ver; çünkü Allah sadaka verenlere mükafatım verir!"

89-Dedi ki: "Cahilliğinizde siz Yusuf ile kardeşine ne yaptığınızı biliyor musunuz?"

90- "A a.! Sen Yusuf musun?" dediler. Ben Yusuf'um, bu da kardeşim! Allah bize lütfuyla iyilikte bulundu;bir gerçektir ki, kim Allah' tan korkar ve sabrederse, muhakkak Allah iyilerin mükafatım zayi etmez." dedi.

91- Dediler ki: "Vallahii seni Allah bize üstün kıldı. biz doğrusu büyük suç işlemiştik!"

92-Yusuf dedi ki : "Bugün size karşı kınama yok; Allah sizi mağfiretiyle bağışlar! O, merhamet edenlerin en merhametlisidir.

93 -Şimdi siz benim şu gömleğim! götürün de babamın yüzüne bırakın, gözü açılır. Ve bütün ailenizle toplanıp bana gelin!"

94-Ne zaman ki, bu taraftan kervan ayrıldı, öteden babaları dedi ki: "Doğrusu ben bana bunaklık yakıştırmasına kalkamazsanız gerçekten Yusuf'un kokusunu duyuyorum, eğer bunak demezseniz!"

95-Dediler ki: "Vallahi sen gerçekten eski şaşkınlığında devam ediyorsun!"

96-Fakat ne zaman ki gerçekten müjdeci geldi, gömleği yüzüne bıraktı, gözü açılıverdi. "Ben size demedim mi, ben Allah tarafından sizin bilmeyeceklerinizi bilirim ?" dedi.

97-Dediler ki:"Ey bizim şefkatli babamız, bizim için günahlarımızın bağışlanmasın) dile, bizler gerçekten büyük günah işlemiştik!"

98-Dedi ki: "Sonra sizin için Rabbime istiğfar edeceğim. Gerçek şu ki, çok bağışlayan O'dur, merhameteden O'dur.

99-Yusuf'un yanma vardıklarında, ana ve babasını kucakladı, yanma aldı ve: "Buyurun Allah'ın dilemesiyle Mısır'a güvenle girin!" dedi.

100-Ana ve babasını taht üzerine çıkardı, hepsi Yusuf için secdeye kapandılar. Yusuf da:"Ey babacığım, işte bundan önceki rüyamın yorumu bu; gerçekten Rabbim onu gerçekleştirdi, cidden bana iyilikte bulundu;çünkü beni zindandan çıkardı; şeytan benimle kardeşlerimin arasını dürtüştürdükten (bozduktan) sonra sizi çölden buraya getirdi. Gerçekten Rabbim, dilediği şey için aldığı tedbirde çok hoş davranır. Gerçek şu ki, O, herşeyi çok iyi bilen, her yaptığın bir hikmete göre yapandır!

101-Ey Rabbim, Sen bana mülkten bir nasip verdin ve bana rüyaların tabirinden bir ilim öğrettin. Gökleri ve yeri yaratan Rabbim, dünya ve ahirette benim velim Sensin! Benim ruhumu müslüman olarak al ve beni iyiler arasına kat!" dedi.

102-İşte bu gayb haberlerindendir ki sana onu vahiy yolu ile bildiriyoruz. Yoksa onlar yapacaklarına karar verip hile yaparlarken sen yanlarında değildin.

103-Ve insanların çoğu sen ne kadar çok arzu etsen de mümin değillerdir!

104-Buna karşı onlardan bir ücret de istemiyorsun; O Kur'an bütün alemlere ancak ilahi bir uyarıdır.

105-Bununla beraber göklerde, yerde nice deliller vardır ki, yüz yüze gelirler de onlardan yüzlerini çevirerek geçerler.

106-Onların pek çoğu Allah'a ortak koşmaksızın iman etmezler.

107-Yoksa bunlar, Allah'ın azabından; hepsini saracak bir belanın gelivermesinden veya farkında değillerken kendilerine ansızın kıyametin gelivermesinden güven içinde midirler?

108-De ki: "İşte benim yolum budur; basiret üzere Allah'a davet ederim, ben ve bana uyanlar; Allah'ı tenzih ederim ve ben ortak koşanlardan değilim."

109-Senden önce gönderdiğimiz peygamberler de ancak şehirler halkından kendilerine vahyettiğimiz birtakım erkeklerdi. Şimdi o yerde dolaşmıyorlar mı? Kendilerinden önce gelip geçenlerin akibetlerinin nasıl olduğuna bir baksalar ya! Elbette ahiret evi korunanlar için daha hayırlıdır. Hala aklınızı kullanmayacak mısınız?

110-Nihayet peygamberler ümitlerim kesecek hale geldikleri ve kendilerinin yalancı çıkarılmış oldukları zannına kapıldıkları zaman, onlara yardımımız geldi ve dilediklerimiz kurtuluşa erdirildi. Suçlular topluluğundan ise azabımız geri çevrilmez!

111-Gerçekten onların kıssalarında akıllılar için bir ibret vardır! Bu Ku'ran uydurulur bir söz değil, ancak kendi önündekinin tasdiki, herşeyin açıklayıcısı ve iman edecek topluluk için bir hidayet, bir rahmettir!
Ekleme Tarihi: 06.12.2004 - 21:58
Bu mesajı bildir   MeLiH üyenin diğer mesajları MeLiH`in Profili MeLiH Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
KIRMIZIGuL su an offline KIRMIZIGuL  

540 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.03.2004
En Son On: 20.07.2007 - 21:39
Cinsiyeti: Bayan 
Allah razi olsun...

selam ve dua ile...
Ekleme Tarihi: 21.04.2005 - 15:08
Bu mesajı bildir   KIRMIZIGuL üyenin diğer mesajları KIRMIZIGuL`in Profili KIRMIZIGuL Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Gast günes1  
RE: *-*-*-*- YUSUF SURESI *-*-*-*-

Misafir

Kayıt Tarihi: 23.12.2024
En Son On: 20.07.2007 - 21:39
Cinsiyeti: ----- 
Alıntı
Orijinali MeLiH


101-Ey Rabbim, Sen bana mülkten bir nasip verdin ve bana rüyaların tabirinden bir ilim öğrettin. Gökleri ve yeri yaratan Rabbim, dünya ve ahirette benim velim Sensin! Benim ruhumu müslüman olarak al ve beni iyiler arasına kat!" dedi.


108-De ki: "İşte benim yolum budur; basiret üzere Allah'a davet ederim, ben ve bana uyanlar; Allah'ı tenzih ederim ve ben ortak koşanlardan değilim."




rabbim razı olsun ...
Ekleme Tarihi: 21.04.2005 - 15:37
Bu mesajı bildir   zum Anfang der Seite
Ebu Huzeyfe su an offline Ebu Huzeyfe  
Themenicon    Allah razi olsun

236 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 03.03.2004
En Son On: 21.01.2007 - 21:33
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
53-Nefsimi temize de çıkarmıyorum, çünkü nefis kötülüğü emreder; meğer Rabbim rahmetiyle bağışlaya, çünkü Rabbim çok bağışlayan, çok merhamet edendir."


Bazen bu ayeti Yusuf'un a.s. sözü olarak tercüme edenler oluyor. Maalesef bu cahil çevrelerce de yaygın olarak gündeme getiriliyor.

Hata, bununla da kalmayıp üstüne nice kritik hükümler ilave ediliyor.

Melih Kardeş, hangi meali kullanmış bilmiyorum ama gerçekten de güzel ve do doğru meali yazmış.

Allah razı olsun.

Ekleme Tarihi: 27.05.2005 - 09:59
Bu mesajı bildir   Ebu Huzeyfe üyenin diğer mesajları Ebu Huzeyfe`in Profili Ebu Huzeyfe Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
_Resul_ su an offline _Resul_  

627 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.05.2005
En Son On: 18.11.2005 - 11:51
Cinsiyeti: Erkek 
İlginçtir, ben de dün gece Yusuf Suresini baştan sona okuyup anladığım kadarını anladım, bugün yeni mesajları göster deyince bu konu çıktı, çok ilginç bir şeyler dikkatimi çekti bu surede, kısmet olursa buraya nakledeceğim...
Ekleme Tarihi: 27.05.2005 - 14:25
Bu mesajı bildir   _Resul_ üyenin diğer mesajları _Resul_`in Profili _Resul_ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Ebu Huzeyfe su an offline Ebu Huzeyfe  
RE:

236 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 03.03.2004
En Son On: 21.01.2007 - 21:33
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijinali _Resul_

İlginçtir, ben de dün gece Yusuf Suresini baştan sona okuyup anladığım kadarını anladım, bugün yeni mesajları göster deyince bu konu çıktı, çok ilginç bir şeyler dikkatimi çekti bu surede, kısmet olursa buraya nakledeceğim...


Bekliyoruz kardeş.

Mü'minin duası bazı şartlarda hakikatten başka bir mana taşımaz.

Keşke bütün Mü'minlerde böyle Kur'an hassasiyeti olsa... sıkıntılı

Ekleme Tarihi: 27.05.2005 - 14:59
Bu mesajı bildir   Ebu Huzeyfe üyenin diğer mesajları Ebu Huzeyfe`in Profili Ebu Huzeyfe Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
_Resul_ su an offline _Resul_  

627 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.05.2005
En Son On: 18.11.2005 - 11:51
Cinsiyeti: Erkek 
Pek düzenli değil yazacaklarım, çünkü notlar şeklinde almıştım bunları. Gözümden kaçan ya da bilmediğim şeyler için şimdiden özür dilerim, ben gördüğüm kadarını yazıyorum, bütün ayetleri yorumlama gibi bir gayretim de olmadı, yalnızca diğerlerine göre daha dikkatlice bakılması gereken ayetler üzerinde durdum. Zaten Yusuf Suresinin geneli herkesin anlayabileceği mesajlar içeren bir kıssayı anlatıyor. Benim dikkatimi özellikle çeken noktalar ise şunlar (notlardan aktarıyorum):
"Yusuf Suresi genel olarak bakıldığında şu iki şeyi anlatıyor; a) İnsanların şer sandığı şeylerin Allah'ın hükmü dahilinde olduğu ve Allah'ın bu şer sanılan şeyleri arka arkaya getirerek hayra ulaştırabileceği (Hz. Yusuf'un başından geçen olaylar başlı başına bunun üzerine kurulu) b) Birinci durumla bağlantılı olarak insanın yaşadığı kötü olaylar yüzünden ümidini kesmemesi gerektiği, sabırlı ve ümitvar olmak gerektiği (Hz. Yakup bu karakteri gözteriyor kıssada, Bkz. 83. ve 87. ayetler). Bu iki ana hat surenin geneline hakim olan sureye münhasır özellikler, bunların dışında elbette Allah'tan başkasına kulluk etmemek gerektiği gibi öğütler de var (36. ile 41. ayetler arasına bkz) Bunun dışında surede dikkatimi çeken bir takım ayrıntılar var;

1. 2. ayette iyice idrak edesiniz diye Arapça bir Kur'an indirdik diyor, demek ki Kur'an'ı önce anlamak için okuyacağız, bu da Arapça bilmeyenlerimiz için Kur'an'ın öncelikle Türkçesinin okunup anlaşılması anlamına geliyor. Çünkü Kur'an'ın öncelikle anlaşılması gerekiyor, okumuş olmak için okunması ilahi amaç değil.

2. 36-41 ayetlerin 102-104 ve 105-108 arasındaki ayetlerle bir ilişkisi olduğuna dikkat edelim, burada Allah'ın bizi yalnız kendisine kul etmesinin bütün insanlara bir lütfu olduğu belirtiliyor ardından 102 ve 104 ayetler arasında ise Hz. Muhammed'e hitaben Yusuf kıssası bir gayb haberiydi deniliyor ve Hz. Muhammed'in dahi gaybı bilemeyeceği açıklanıyor ve muhteşem bir biçimde insanların pekçoğunun ALLAH'A ŞİRK KOŞARAK İMAN ETTİKLERİ söyleniyor 105 ve 108. ayetler arasında. Dikkat buyurun, parçaları bir araya getirelim, gaybı yalnız Allah bilir, Allah'tan başkasına kulluk emredilmemiştir, ALLAH'A ŞİRK KOŞARAK İMAN ETMİŞ olanlar vardır, yani imanda yanılmış olanlar... (Çok dikkat edelim buna, çok, Allah'a inanmayanlar değil söz konusu olanlar)

3. Allah Yusuf'u dünya hayatında mükafatlandırıyor, ancak bunu dilediğine veriyor, takva sahiplerine ise ahiretin mükafatlarının daha hayırlı olduğu müjdeleniyor. (Bu belki herkes için çok açık bilinen bir şey ama ben daha yeni idrak ettim bu konuyla ilgili bir şeyi...)

4. 52-53'te Allah rahmet etmedikçe nefsin kötülüğe teşvik ettiği anlatılıyor, ve 23-25 arasında Hz. Yusuf'un dahi Rabbinin delilini görmeseydi nefsinin niyeti bozulmuş o kadına uyacağı söyleniyor, demek ki nefis Allah hikmet vermedikçe Yusuf düzeyindeki kimseleri dahi saptıracak kadar güçlü ve dinde ne kadar ileride olduğumuza bakmadan daima uyanık olmamız gerekli.

5. 102 ve 104 arasında 3. maddede yazdıklarımla ilintili olduğunu düşündüğüm; "Peygamber'in hizmet ve nasihatine karşılık ücret beklememesi" husus açıklanıyor".

6. 109-110 arasında Allah'ın bir topluluğu cezalandırdığı zaman dilediği kişileri kurtardığı, ancak suçlular üzerinden azabın kaldırılmayacak olduğu bildiriliyor. Bu hepimizce bilinen bir gerçek, ancak idrak etmek lazım iyice, bilmek anlamak değildir (bu sözü çok seviyorumsevinçli ) Hepinize selam olsun, ha bir de pekçok ayette geçen "gökler" tabiri yanılmıyorsam 105. ayette de geçiyor, malumunuz mevcut olan "gök" değil "gökler'dir", bu da ince bir ayrıntı, Kur'an mucizesi olsa gerek...Güle Güle
Ekleme Tarihi: 27.05.2005 - 21:12
Bu mesajı bildir   _Resul_ üyenin diğer mesajları _Resul_`in Profili _Resul_ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Ebu Huzeyfe su an offline Ebu Huzeyfe  
Themenicon    GUZEL YORUMLAR

236 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 03.03.2004
En Son On: 21.01.2007 - 21:33
Cinsiyeti: Erkek 
Genel olarak güzel yorumlardı. Allah razı olsun.

Ben sadece Kur'anın tercümesinden de anlaşılacağı kısmına katılmıyorum ancak mantık olarak anlaşılması için gerekirse Türkçesinden bile okunması gerektiği fikrini kabul ediyorum.

Selam ve Dua ile...

Ekleme Tarihi: 27.05.2005 - 21:40
Bu mesajı bildir   Ebu Huzeyfe üyenin diğer mesajları Ebu Huzeyfe`in Profili Ebu Huzeyfe Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
_Resul_ su an offline _Resul_  

627 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 20.05.2005
En Son On: 18.11.2005 - 11:51
Cinsiyeti: Erkek 
Kimlerin gaybi bildiğini iddia ettiğini ve kimlerin bunlara kanıp farkında olmadan da olsa Allah'a şirk koştuklarını tekrar, tekrar düşünelim, çünkü içimize kadar girmiş bulunuyor, o gaybi bildiğini iddia eden ve bunu da İslami kılıfta yapanlar...
Ekleme Tarihi: 27.05.2005 - 21:59
Bu mesajı bildir   _Resul_ üyenin diğer mesajları _Resul_`in Profili _Resul_ Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1295 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.55971 saniyede açıldı