|
|
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Ekleyen |
|
|
islama uygun isim ariyorum...?? |
|
|
80 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 31.08.2005
|
En Son On: 24.04.2010 - 15:23
|
Cinsiyeti: Bayan
|
|
Selamun aleyküm kardeslerim,abilerim,ablalarim ve sevgili Allah dostlarim!
Ben ablam icin, dogacak bebegine isim ariyorum.
Rabbim nasip ederse kisa zaman sonra bir evladi olacak..Henuz cinsiyet belli degil, ama biz heycanla isim arayisina girdik.
Sizlerinde aklina gelen, islama uygun olan isimleri benimle ve diger okuyucularla paylasmanizi sizlerden rica ediyorum.
InsaAllah dualarinizida eksik etmezsiniz....
En guzele ve tek Baki olana bagli kalmaniz duasiyla..
Korumasi altindan bir an bile uzak olmamaniz duasiyla.
Allaha emanet olun, Allahin nurlu yolunun yolcusu olun insaAllah...
(Amin)
Aleykumselam!
|
Ekleme Tarihi: 18.09.2009 - 22:36 |
|
|
|
70 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 30.07.2009
|
En Son On: 27.08.2010 - 23:42
|
Cinsiyeti: -----
|
|
kardeşim Allah yeğenine hayırlısıyla doğmak nasip etsin..
hele bir cinsiyeti belli olsun sen buraya yazasın ki öyle cevap alasın,çünkü güzel dinimizde o kadar güzel isim var ki hem kız hem erkek için..
Allah'ın selamı üzerine olsun..
|
Ekleme Tarihi: 19.09.2009 - 01:42 |
|
|
Bebek İsimleri A'dan Z' ye {Kız İsimleri} |
|
|
Moderator 4254 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 04.06.2007
|
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
|
Cinsiyeti: Erkek
|
|
ABİDE: Anıt - Değerli eser
AÇELYA: Fundagiller familyasından, kokusuz ama güzel renkli çiçek.
ADALET: Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetmek.
ADİLE: Adaletli olan, doğruluktan ayrılmayan.
AFET: İnsanlığın önleyemediği büyük doğal felaket
AFİFE: Namuslu, iffetli, temiz ve dürüst
AFİTAP: Güneş / Çok güzel
AFŞAR: Atak, uyumlu, Oğuz boylarından birinin adı (Avşar)
AHSEN: En güzel, Çok güzel
AHU: Ceylan, karaca, maral - Güzel kadın
AJDA: Filiz, sürgün - Üzeri çentik çentik olan şey
AKASYA: Küçük sıra yapraklı, süs için yetiştirilen bir ağaç.Salkımağacı
AKGÜL: Beyaz gül, gül gibi
AKGÜN: Aydınlık gün
AKİFE: Sebatlı, kararlı - İbadet eden
ALARA: Al + ara. Al=Kırmızı, ara=bezeyen, süsleyen , Kırmızı süs anlamında bir tamlama
ALARCIN: Güzelliğini ateşin kırmızılığından alan
ALÇİN: Kırmızı renkli küçük bir kuş türü
ALEV: Ateşin çıkardığı yalım
ALEYNA: Esenlik ve güzelliklere sahip, esenlik içinde olan
ALİYE: Yüce, yüksek
ALTAN: Kızıl Şafak
ALTIN: Değerli bir metal (Paslanmayan, en iyi iletken)
ANDAÇ: Bir kimseyi hatırlamak için saklanan şey, hatıra
ARİFE: Tecrübeli, bilgili, sezgi ve anlayışa sahip
ARZU: İstek, özlem eğilim
ASENA: Türk Mitolojisinde Ergenekon destanında adı geçen dişi kurt
ASİYE: Acılı kadın / Direk
ASLI: Kök, köken - Aşık Kerem'in sevgilisi
ASLIHAN: Kökeni soylu han soyundan
ASRIN: Çağdaş, bu asıra ait olan, asıra uygun olan
ASU: Asi, ehlileşmeyen huysuz at - İsyankar
ASUDE: Sessiz, sakin dinlendirici
ASUMAN: Gök, gökkubbe, sema
ASYA: Yeryüzünün anakaralarından (kıta) birinin adı
AŞKIN: Aşmış, ileri, üstün/ Senin aşkın
ATEŞ: Yanıcı maddelerin yanmasıyla ısı ve ışığın ortaya çıkması
ATIFET: Karşılık beklemeden gösterilen sevgi, iyilik sever
ATİKE: Özgür - Soylu - Güzel, genç kız
AYBEL: Ay gibi dikkat çeken, aya benzeyen güzelliğiyle farkedilen, seçilen
AYBEN: Ay gibi. Ayın kendisi
AYBÜKE: Ay gibi parlak, aynı zamanda zeki, akıllı
AYCA: Ay gibi parlak ve aydınlık
AYCAN: İçi aydınlık
AYÇA: Ayın ilk günlerde aldığı biçim, hilal
AYÇİN: Ayçın, ay gibi, aya benzer
AYDA: Dere kıyılarında yetişen bir bitki - Parmakları, endamı güzel kadın
AYDAN: Aya benzer ay gibi
AYDİL: Güzel, parlak, aydınlık gönül
AYFER: Ayışığı
AYGEN: Gönül dostu
AYGÜL: Ay gibi güzel ve parlak renkli
AYLA: Kadın, eş zevce /Ayın çevresindeki ışıklı daire
AYLİN: Ayın çevresinde görülen ışıklı daire
AYNUR: Ay gibi ışıklı, pırıl pırıl
AYPARE: Ay parçası
AYSEL: Ay gibi parlak ve güzel
AYSEN: Aydan farksız, ayın yerdeki benzeri, güzel sevimli
AYSU: Ay gibi parlak, berrak su
AYSUN: Ay gibi güzel ve parlaksın
AYŞAN: Şanı ay gibi parlak olan
AYŞE: Yaşam, dirlik,
AYŞEGÜL: Güleç, güler yüzlü
AYŞEM: Ay ışığı - Benim Ayşem
AYŞEN: Ay gibi neşeli, parlak ve aydınlık
AYŞENUR: Nur gibi parlak, pırıl pırıl, ay gibi güzel
AYŞİN: Ay gibi, aya benzeyen
AYTAÇ: Ay gibi taçlı
AYTEN: Ay gibi beyaz tenli
AYTÜL: Tül gibi şeffaf ve ince ay ışığı gibi parlak
AZİME: Azmeden, yapmak için kesin kararlı / iri, kemikli yapılı
AZİZE: Kutsal, ermiş kadın - Sevgi hitabı
AZMİYE: Niyetli, kararlı
AZRA: Bakire, el değmemiş
BAHAR: Doğanın canlandığı mevsim
BAHRİYE: Donanma ve denizle ilgili
BALCA: Bal damlası, bal gibi
BALIM: Benim balım, tatlım - Çok sevgili, samimi arkadaş
BANU: Ev kadını , bayan
BARAN: Yağmur
BAŞAK: Tahılların tanelerinin bulunduğu kısım
BAŞAR: Başarılı ol anlamında
BEDİA: Güzellik, üstün değerli olan
BEDİHE: Başlangıç - Güzel söz
BEDRİYE: Ayın ondürdüncü geceki haliyle ilgili
BEGÜM: Saygıdeğer kadın, hanımefendi - Hint prenseslerine verilen san
BEHİCE: Şen güleryüzlü
BEHİRE: Güzel, asil
BEHİYE: Güzel ve alımlı kadın
BELGİN: Açık. belirli, farkedilen
BELİN: Şaşkınlık, hayret
BELKIS: Yunanca asıllı olup Arapçaya geçen tarihi bir isim
BELMA: Sakin, yumuşak
BENAN: Parmakla gösterilecek kadar güzel
BENGİ: Sonsuz, sonsuzluk
BENGİSU: İnsana ölmezlik verdiğine inanılan su / Abıhayat
BENGÜ: Sonu olmayan, ebedi
BENGÜL: Üzerinde benekler bulunan gül
BENSU: Su gibi aziz benlik
BERAY: Ayın en ışıltılı, en parlak hali
BERFİN: Kar toplayan
BERİA: Güzellik ve olgunlukta akranlarından üstün olan
BERİL: Mücevher olarak da kullanılan bir tür maden
BERİN: Manen çok yüksek
BERNA: Genç, delikanlı
BERRA: Bereketli olan
BERRAK: Temiz, saf, arınmış
BERRİN: Manen çok yüksek, yüce yaradılışlı
BERŞAN: Bir peygamberin din ve kitabını kabul eden
BESTE: Ezgilerin özgün dizimi,
BESTEGÜL: Gül demeti
BETİGÜN: Beti:Yüz (Bet benizdeki gibi) Gün: Aydınlık, Aydınlık yüz
BETİL/BETÜL: Temiz, iffetli
BETÜL: Ayrı kök salmış fidan - Hz.Meryem'in lakabı - Bakire
BEYHAN: Bey soyundan
BEYZA: En beyaz, en ak - Günahtan kaçınmış
BİHTER: En iyi
BİKE / BİKEM: Kadın, hanım
BİLGE: Çok bilen ve bildiklerini başkalarının yararına sunan
BİLLUR: Pek duru ve temiz cam
BİLUN: Yarım Ay
BİNGÜL: Bin gülün güzelliğinde
BİNNAZ: Çok nazlı
BİNNUR: Çok nurlu
BİRCAN: Herksçe sevilen, candan
BİRGÜL: Tek ve benzersiz gül
BİRİCİK: Tek, bir tane, emsalsiz
BİRSEN: Yalnız Sen anlamında
BİRSU: Özel bir su biricik su gibi
BUCAK: Genellikle, geniş verimli bakımlı alanlara verilen ad (Köşe bucaktaki anlamı gibi)
BUKET: Çiçek demeti
BURCU: Güzel ve etkileyici kokunun salgılanışı
BURÇAK: Tohumları kullanılan bir bitki türü
BURÇİN: Dişigeyik
BUSE: Öpmek, öpüşmek, öpücük
BÜŞRA: İyi haber
CAHİDE: Çalışan, çaba gösteren
CANAN: Sevgili, yar
CANDAN: Yürekten, içten
CANEL: İçten, candan uzatılan dostluk eli
CANKAT: Yaşamına can ekle, sevinçle dol
CANSEL: Cana dair, canla ilgili
CANSIN: İçten, gönüldensin
CANSU: Cana benzer değerde
CAVİDAN: Ebedi, sonsuz
CELİLE: Büyük, ulu
CEMİLE: Hoşa giden davranış
CEMRE: Önce havada, sonra suda ve toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi
CENNET: Dinsel inançlara göre iyilerin ölünce gideceğine inanılan yer
CEREN: Ceylan, ahu
CEVHER: Bir şeyin özü - Güç, enerji - Değerli taşlar
CEVRİYE: Eziyet, cefa, sıkıntı
CEYDA: Yararlı, herkese iyilik yapan
CEYLA: Bu isim de çok istek almasına rağmen ben anlamını bulamadım. Bilen varsa lütfen yazsın.
CEYLAN: Geyik cinsinden gözlerinin güzelliğiyle ünlü hayvan
CİHAN: Evren, alem
CİHANNUR: Alemi aydınlatan nurlu ışık
CİLVENAZ: Nazı özellikle yapan / Cilveyle nazı birarada bulunduran
ÇAĞLA: Badem, erik ve Kaysı gibi meyvaların ham hali
ÇAĞRI: Davet
ÇİÇEK: Bitkilerin üreme organlarını taşıyan renkli bölümü
ÇİĞDEM: Zambakgillerden bir tür kır bitkisi
ÇİLAY: Ayın üzerinde beliren açık renkli lekeler
ÇİLER: Güzel öten, güzel ötüşlü
ÇİSEM: Çiseleyen yağmur
DAMLA: Bir sıvının küçük parçacığı
DEFNE: Yaprakları güzel kokulu, yaz kış yeşil olan bir ağaç türü
DELFİN: Yunus balığı
DEMET: Sapları bir araya getirilip bağlanan bitki ya da çiçek
DENİZ: Yeryüzünün 3/4'ünü oluşturan tuzlusu tabakası
DEREN: Derleyen, toplayan
DERİN: Yüzeyi, tabanından uzak olan
DERYA: Deniz, çok bol, gönül
DESTAN: Kahramanlık olaylarını konu alan şiir
DESTE: Cinsleri aynı ya da birbirine yakın şeylerin birarada bağlanması
DEVRAN: Talih, kader
DİBA: Çiçek desenli ipek kumaş - Sevgilinin yüzü
DİCLE: Güneydoğu bölgemizde bir nehir
DİCLEHAN: Dicle ve han kelimelerinden oluşan isim
DİDE: Göz (Arapça)
DİDEM: Dide ,Göz: Didem= Gözüm
DİLAN: Gönül dostu, gönüldaş
DİLARA: Gönül alıcı, sevgili
DİLAY: Gönlü ay gibi parlak, ışıklı olan / ışıl ışıl berrak konuşan
DİLBERAN: Dilberler, güzeller
DİLBERAY: Ay gibi güzel kadın
DİLDAR: Birinin gönlünü almış, sevgili
DİLEK: İstek, arzu
DİLER: İsteyen, dileyen
DİLHAN: İçten, samimi söylenen
DİLRUBA: Gönül kapan, herkesi kendine bağlayan
DİLŞAD: Gönlü hoş
DOLUNAY: Ayın tam olarak görünen biçimi,
DÖNDÜ: Henüz evlenmemiş kız
DURU: Saf, berrak
DUYGU: His, gönülde uyanan yankı ya da tepki
DÜNYA: Yeryüzü
DÜRDANE: İnci tanesi
DÜRRİYE: İnci gibi parlayan
EBRU: Kaşe / Hare gibi dalgalı kumaş
ECE: Reis / Ulu / İlerigelen
ECEHAN: Yönetici konumundaki ece,kraliçe
ECEM: Kraliçem, benim sultanım
EDA: Anlatış yolu ve biçimi / Sevimli olma hali
EDİBE: Edepli, terbiyeli - Edebiyatla uğraşan, yazar
EDİS: Benzerlerinden üstün, yüce
EFSER: Taç
EFTALYA: Bir dönemin ünlü gayrimüslim ses sanatçısı Denizkızı Eftalya'dan
EGE: Bir çocuğu koruyan, ondan sorumlu olan - Bir deniz
EKİM: Ekme, yetiştirme - Yılın onuncu ayı
EKİN: Buğday / Tahılın ekimden harman dönemine kadarki hali / Kültür
ELA: Sarıya çalar kestane rengi
ELÇİN: Deste / Demet / Bir kerede ele alınabilecek kadar az olan nesne
ELİF: Arap alfabesinin ilk harfi / dost tanıdık / ışık saçan güzel kız
ELMAS: Billurlaşmış karbondan oluşan sert değerli taş
ELVAN: Renkli, renk renk / güzel kokuların yayılması
EMEL: Güçlü istek / Umulan ve beklenen şey
EMİNE: Güvenilir, inanılır kimse
ENGİN: Uçsuz bucaksız genişlikte - Denizin karadan uzak geniş bölümü
ENİSE: Sevimli / Dost / Cana yakın arkadaş
ERDEN: Bakire - El sürülmemiş yer
ERGÜL: Erler içinde seçkinleşen, erlerin gülü
ERTAÇ: Erkeklerin baştacı olmuş güzel
ESEN: Sağ salim, rahat, mutlu sağlıklı
ESER: Rüzgarın esmesi/ Ortaya konan yapıt
ESİN: Rüzgar / İlham /İçe doğan duyguve düşünce
ESMA: Adlar , isimler
ESMERAY: Ay güzelliğinde esmerlik
ESRA: Arapça seri kelimesinden (ardarda sıralanan)'den esra
EVREN: Var olan şeylerin tümü - Felek, cihan
EVRİM: Değişim ve gelişmeler dizisi
EVŞEN: Hafif / Şen olan ev gibi de tanımlanabilir
EYLEM: Değişiklikdoğuran davranış, iş
EYLÜL: Yılın 30 gün süren 9. ayı (Güz'ün başlangıcı)
EYŞAN: Şanlı güzel, güzelliği ile ünlü
EZGİ: Belli bir kuralla yaratılan, duygu meydana getiren ses dizisi, şarkı, türkü
EZRA: Sözü, konuşması düzgün
FADİK: Fatma adının bir söyleniş biçimi
FADİME: Fatma adının bir söyleniş biçimi (Fa-tı-ma)
FADİŞ: Fatma adının bir söyleniş biçimi
FAHİRE: Övünülecek, iftihar edilecek - Kıymetli - Parlak, güzel, mükemmel FAHRİYE Bir karşılık beklemeden yapılan iş - Bir şiir türü
FAHRİYE: Bir işi çıkar beklemeden yapan
FAHRÜNİSSA: Övünülecek değerde kadın
FATMA: Sütten kesme / Aslı Fatima
FATMANUR: Fatma ve nur kelimelerinden türetilen isim
FATOŞ: Fatma adının halk arasında birbaşka söyleniş biçimi
FAZİLET: Erdem / İyi huyların tümü
FEHİME: Anlayışlı, çabuk kavrayan
FERAH: Bol geniş / Rahatlık veren / Gönlü şenlendiren
FERAY: Aydınlık, parlak
FERAYE: Ay ışığı
FERDA: Yarın / Gelecek zaman/ mecazi anlamda kıyamet günü
FERHAN: Sevinçli, mesut
FERHUNDE: Mübarek, kutlu, uğurlu
FERİDE: Tek eşsiz, benzeri olmayan
FERİHA: Sevinçli, ferah
FERZAN: Bilim
FEVZİYE: Galip gelen üstün - Tanrının bereketiyle ilgili
FEYMAN: Ahlaki olgunluk
FEYZA: Başarılı, refah içinde, mutlu
FEZA: Uzay, evrenin genişliği
FİDAN: Ağaçların genç ve yeni yetişeni
FİGEN: Çiçek demeti / Gölge yapan, gölge düşüren
FİKRET: Fikir, düşünce - Amaç, niyet
FİKRİYE: Düşünce ile fikir ile ilgili
FİLİZ: Ağaçtan süren taze dalcıklar
FİRDEVS: Cennetteki altıncı bahçenin adı
FİRUZE: Mesut, mutlu - Açık yeşille gök mavisi renkleri arasında kıymetli taş
FULDEM: Her zaman geniş açık görüşlü
FULDEN: Her zaman geniş açık görüşlü
FULYA: Nergislerden soğan köklü bir bitki
FUNDA: Küçük çalılık / Süpürge otu
FÜREYYA: Parlak, ışıltılı günler
FÜRUZAN: Çok parlak, parlayıcı, aydınlık
FÜSUN: Efsun / Büyü, sihir
GAMZE: Çene ya da yanakta gülümserken beliren çukurluk
GAYE: Amaç , erek, varılmak istenen hedef
GAZAL: Ceylan, geyik - Güzel, iri göz
GENCAY: Hilal
GİZEM: Sır / bilinmeyen şeyler, esrarengizlik
GONCA: Açılmamış, tomurcuk halinde gül
GÖKBEN: Özü genç olan
GÖKÇE: Sevimli güzel / Gök rengi, mavimsi
GÖKÇEN: Mavi gözlü
GÖKNİL: Gökyüzüne ait olan, Gök + Nil olarak da düşünülebilir
GÖKNUR: Nurlu, ışıklı, aydınlık gökyüzü
GÖKSU: Mavi su, akarsulara verilen ad
GÖKŞİN: Gök gibi mavi gözlü / Sonsuz mavi derinlik
GÖNÜL: Kalp, eğilim, sevgi arzu heyecan gibi duyguların bulunduğu yer
GÖRKEM: İhtişam, gösteriş
GÖZDE: Göze girmiş, birince sevilip beğenilen
GÜHER: İnci / Soy sop
GÜL: Gülgillerin örneği olan bitki ve bunun çiçeği
GÜLAY: Güllerin açtığı ay, mayıs
GÜLBAHAR: Ebru yapmakta kullanılan koyu kırmızıboya
GÜLBEN: Ben, gül'üm anlamında
GÜLBİZ: Bizim gülümüz
GÜLCAN: Gül gibi güzel canlı
GÜLÇİN: Gül derleyen, gül toplayan
GÜLDEM: Hiç solmayan her dem gül, her dem gülen
GÜLDEN: Gül gibi, güle ait, gülden yapılmış
GÜLDEREN: Gül toplayan
GÜLDESTE: Gül destesi
GÜLEN: Güleç yüzlü
GÜLENDAM: Gül gibi endamlı, zarif görünümlü
GÜLER: Gülen, sevinçli
GÜLFEM: Gül dudaklı, gül ağızlı
GÜLFİDAN: Gül fidanı gibi endamlı
GÜLGÜN: Gül renginde, kırmızı, pembe
GÜLHANIM: Gül gibi güzel kadın
GÜLİN: Güle ait olan, gülden gelen
GÜLİSTAN: Gül bahçesi
GÜLİZ: Gül gibi güzel iz bırakan
GÜLİZAR: Gül yanaklı
GÜLLÜ: Güzel kadın / Gülü olan
GÜLNAZ: Gül gibi ince ve narin
GÜLNİHAL: Gül fidanı
GÜLNUR: Çevresini aydınlatan gül
GÜLPEMBE: Gül pembesi / Gül gibi pembe yanaklı
GÜLRİZ: Gül saçan, gül serpen
GÜLSELİ: Gül seli
GÜLSEN: Gül gibi güzel
GÜLSEREN: Gül toplayan, dağıtan
GÜLSOY: Gül gibi güzel bir soydan gelen
GÜLSÜM: Yuvarlak yüzlü, güzel
GÜLSÜN: Yaşam boyu yüzü hep gülsün anlamında
GÜLŞAH: Gül dalı, güllerin kraliçesi
GÜLŞEN: Gülistan / Gül bahçesi
GÜLTEN: Gül gibi pembe tenli
GÜLÜMSER: Her zaman gülümseyen
GÜN: Gündüz vakti / Aydınlık
GÜNAL: Gün al yaşa, kızıl renkli güneş
GÜNER: Güneşin doğma zamanı - Fecr
GÜNEŞ: Kendi sistemi içindeki gezegenlere ısı ışık veren gökcismi
GÜNGÖR: İyi günler yaşa anlamında
GÜNİZ: Günün başlangıcını belirleyen görüntü
GÜNNUR: Güneş ışığının aydınlığı, nuru
GÜNSEL: Günle ilgili güne ait
GÜNSELİ: Işık seli, bol parlak ışık demeti
GÜRCAN: Herkesi seven, özveride bulunan
GÜVEN: Birşeyden beklenen niteliğe inanıp ona göre davranmak
GÜZİDE: Seçkin, seçme, seçilmiş
GÜZİN: Seçici, beğenici
HABİBE: Seven, sevgili, dost
HACER: Taş, kaya parçası, çakıl
HAFİZE: Koruyucu, esirgeyici
HALE: Ayın çevresinde görülen ışıklı halka
HALENUR: Ayın ya da güneşin çevresindeki halkadan geçen ışık
HALİDE: Sürüp gelen, sürekli, geç yaşlanan
HALİME: Sakin, sessiz
HAMİDE: Şükredici, hamd edici
HAMİYET: İnsanın aile ve ülkesini koruma çabası, iyilik severlik
HANDAN: Gülen, şen
HANDE: Gülüş, gülme / alay etme, eğlenme
HANIM: Soylu kadın, bayan
HANİFE: Allah'ın birliğine inanan, iman eden
HARİKA: Eşyanın tabiatı dışında, doğa üstü, garip şey, olağanüstü
HASİBE: Kişisel değeri olan, ünlü soydan gelen
HASRET: Ele geçirilemeyen bir şeye üzülmek - İç çekme, inleme
HATIRA: Anı, andaç
HATİCE: Erken doğan kız çocuğu
HAVVA: Allah'ın yarattığı ilk kadın
HAYAL: İnsanın beyninde kurduğu düşünceler , kesitler, olaylar
HAYAT: Yaşam, doğumdan ölüme kadar geçen süre
HAYRİYE: Hayr'la, iyilikle ilgili
HAYRÜNİSSA: Kadınların hayırlısı
HAZAL: Haz duy, tad al anlamında
HAZAN: Güz, sonbahar
HAZER: Deniz, büyük su
HEDİYE: Armağan, bahşiş
HİCRAN: Ayrılık - Unutulmaz acı, keder
HİLAL: Gül yanaklı
HURİ: Cennet kızı, melek
HURİYE: Melekle ilgili, melek gibi
HÜLYA: Kuruntu, hayal
HÜMEYRA: Aklık, beyazlık
HÜNER: Marifet, beceri, herkesin yapamadığı şeyleri yapmak
HÜRMÜZ: Zerdüşt dininde, iyilik ve hayır tanrısı
HÜRREM: Sevinçli, hoş vakit geçiren
HÜRRİYET: Özgürlük
HÜSNİYE: Güzellikle ilgili, güzelliğe ait
ILGAZ: Hücum, akın - Bir dağ
ILGIN: Akdeniz bölgesinde yetişen birtür ağaç
IRMAK: En büyük akarsu, nehir
IŞIK: Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
IŞIL: Aydınlık, parlak ışık
IŞILAY: Ay ışığı, mehtap
IŞILTI: Parıltı, titrek ışık
IŞIN: Bir ışık kaynağından çıkan ışık demeti
ITIR: Güzel koku / Çiçek
İCLAL: Azamet, büyüklük, ağırlama, ikram
İDİL: Kır hayatını anlatan şiir, ya da yazı - İçten, saf aşk
İFFET: Temizlik, namuslu olmak
İKBAL: Baht açıklığı, işlerin doğru gitmesi
İLAYDA: Su perisi
İLCAN: Ülkenin canı, sevdiği
İLGİN: Yabancı, gurbette yaşayan
İLHAN: Moğol hükümdarı
İLKAY: Ayın ilk hali
İLKBEN: Ben ilk'im anlamında
İLKCAN: İlk doğan çocuklara verilen ad
İLKE: Temel düşünce, ana görüş ve inanış
İLKİN: Önce, öncelikle
İLKNUR: Ayın ilk hali
İLKSEN: Önce sen anlamında
İLKYAZ: Bahar sonu, Yaz başlangıcı
İLSU: lkenin suyu, bereketi
İLTER: Yurdunu seven, koruyan
İMGE: Zihinde tasarlanan /düş hayal gibi gerçekleşmesi özlenen şey
İMRAN : Bayındırlık, mutluluk, bolluk,bereket
İMREN: Görünen bir şeyi ya da bir isteği elde etme isteği
İNCİ: İstiridyede oluşan küçük değerli süs tanesi
İNCİNUR: İnci gibi ışıklı, parlak
İPEK: İpek böceği kozası çözülerek çıkarılan ince parlak tel
İREM: Cennet / Şam ya da Yemende bulunduğu ileri sürülen eski ünlü bahçe
İSMİHAN: Hükümdar ismi
İYEM: Güzellik
İZEL: İz + El /El izi anlamında
İZGİ: İyi, güzel, adaletli
JALE: Kırağı, çiğ, şebnem
JALENUR: Parlayan, ışıldayan çiy
JÜLİDE: Karışık, dağınık saç
KADER: Değişmez bir karar ile iyilik yada kötülük hazırladığına inanılan olağan üstü güç
KADRİYE: Değerle ilgili / İtibar, onur
KAMELYA: Çaygillerden büyük çiçekler açan bir bitki - Yabangülü
KAMİLE: Tam, eksiksiz - Kemale ermiş - Bilgin, bilgili
KAMURAN: İstediğine ulaşmış, mutlu
KARANFİL: Kokulu bir çiçek
KARDELEN: Baharda çok erken açan bir çiçek - Çiğdem
KARMEN: Parlak kırmızı
KAYRA: Büyük birinden gelen iyilik - İhsan
KERİMAN: Cömert - Ulu, büyük
KERİME: Cömert - Ulu, büyük - Kız çocuk
KEVSER: Cennette bir akarsuyun adı
KEZBAN: Aslı Kedbanu - vekilharç kadın (evi çekip çeviren)
KISMET : Talih, nasip, kader
KIVILCIM: Yanan bir maddeden sıçrayan ateş parçası
KIYMET: Değer, paha (baha), bedel
KİBARİYE: İnce, zarif - Cömert, asil
KİRAZ: Gülgillerden bir meyva ağacının sulu
KÖSEM: Sürülere rehberlik eden - Cildi temiz, pürüzsüz
KUMRU: Güvercinden küçük boz renkli kuş
KÜBRA: En büyük
LALE: Yaprakları uzun, çiçekleri kadeh biçiminde çeşitli renkleri olan soğanlı bir süs bitkisi
LALEHAN: Lalelerin sultanı
LAMİA: Parlak, parlayan
LATİFE: Yumuşak, hoş,güzel,nazik - Güldüren güzel söz , şaka
LEMAN: Parlama, parıltı
LEMİDE : Parlak, parıldayan
LERZAN: Titreyiş, titrek
LETAFET: Latiflik, hoşluk - Güzellik
LEYLA: Uzun ve karanlık gece
LÜTFİYE: İyi muamele, güzellik ve hoşlukla ilgili
LÜTUF: İyilik, güzellik, hoşluk - İhsan, bağış
MACİDE: Şan ve şeref sahibi
MAHİNUR: Ay ışığı - Ay yüzlü güzel
MAHMURE: Uyku basmış, yarı baygın göz
MAKBULE: Alınan, kabul olunan, beğenilen
MANOLYA: Beyaz, güzel kokulu ağaç ve çiçekleri
MARAL: Dişi geyik, ceylan, karaca
MEDİHA: Övülmeye neden olan
MEFHARET : Övünç, övünme, kıvanç
MEFKURE: Ulaşılmak istenilen en yüce amaç
MEFTUN: Gönül vermiş, tutkun
MEHPARE: Ay parçası
MEHTAP: Ay ışığı, Dolunay
MEHVEŞ: Ay yüzlü güzel
MELAHAT: Güzellik, güzel yüzlülük, yüzünde tatlı ifade olmak
MELDA: İnce ve taze vücutlu
MELEK: Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi yaratık
MELİHA: Güzel, Şirin
MELİKE: Kadın hükümdar, hükümdarın karısı
MELİS: Bal arısı
MELİSA: Baklagillerden, yaprakları liomu andıran kokulu bir bitki
MELODİ : Ezgi, müzik parçası
MELTEM: Yazın, karadan denize doğru esen mevsim rüzgarı
MENEKŞE: İnce saplı, ufak mavi çiçekli güzel kokulu bitki
MENGÜ: Ebedi, ölümsüz
MERİÇ: Bulgaristanla olan sınırımızda bulunan bir nehir
MERİH: Dokuz gezegenden biri (Mars)
MERVE: Mekke yakınlarında bir dağ
MERYEM: Dinine bağlı kadın
MESUDE: Mutlu, bahtiyar
MISRA: Şiirin bir satırı
MİHRİBAN: Seven, şefkatli
MİMOZA: İnce sarı yapraklı çiçek açan bir süs bitkisi
MİNE: Maden eşya üstündeki renkli sır tabakası
MİRAY: Yılın ilk aylarında doğan / Güneş gibi ay gibi parlayan
MUALLA: Makam ve rütbece yüksek olan
MUAZZEZ: Saygı uyandıran, kıymetli - İzzet, şeref sahibi
MUHTEREM: Saygın, saygıdeğer
MUKADDER: Tanrı hükmü, kader, alın yazısı
MUKADDES: Kutsal olan , mübarek olan Mukaddes Kutsal olan , mübarek olan
MUNİSE: Sıcak kanlı, sevimli
MUZAFFER: Zafer kazanan, üstün gelen
MÜBERRA: Aklanmış, temize çıkarılmış
MÜCELLA: Parlak, cilalanmış
MÜESSER: Eser bırakan, eser sahibi
MÜGE: İnci çiçeği,
MÜJDE: İyi haber, sevinçli haber
MÜJGAN: Kirpik
MÜKRİME: İkramı bol olan
MÜNEVVER: Aydınlatılmış, parlak ışıklı, bilgili
MÜNİRE: Işık veren, aydınlatan
MÜRÜVVET: Kişilik, şahsiyet, insanlık
MÜŞERREF: Onurlandırılmış, şerefli kılınmış
MÜYESSER: Kolaylıkla yapılan
MÜZEYYEN: Süslü, süslenmiş, bezenmiş
NACİYE: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
NADİDE: Görülmemiş, görülmedik, ender bulunan
NADİRE : Az bulunur, seyrek, ender bulunan
NAFİA: Bir yeri güzelleştirmek için yapılan çalışmalar
NAGEHAN: Ansızın
NAĞME: Ezgi, uyumlu ses
NAHİDE: Venüs - Ergenlik çağındaki kız
NAİLE: İsteğine ulaşmış
NALAN: İnleyen
NAME: Mektup - Aşk mektubu
NARİN: Zarif, ince yapılı
NAŞİDE: Şiir okuyan , yazan
NAZ: Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış
NAZAN: Nazlanan, işve yapan, cilve yapan
NAZENDE: Nazlanan - Sevgili
NAZİFE: Zarif, kibar - Temiz
NAZLI: Naz eden, cilveli, işveli
NAZMİYE: Şiirle ilgili, düzenli
NEBAHAT: Onur, şeref, ün
NECLA: Çocuk, evlat, oğul, kuşak, sülale,nesil
NECMİYE: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
NEDİME: Hoş sohbet, kadın - Kadın arkadaş
NEDRET: Az bulunan
NEFİSE: Beğenilen, hoş, güzel
NEHİR : Irmak, büyük akarsu
NERGİS: Çiçekleri ayrı ayrı ya da bir kök üzerinde sarı ve beyaz renkte bir bitki
NERİMAN: Pehlivan, yiğit
NERMİN: Nazik, ince
NESLİHAN: Han soyundan gelen
NESLİŞAH: Şah soyundan gelen
NESRİN: Bir tür yaban gülü
NEŞE: Sevinç, gönül ferahlığı
NEVAL: Talih - Bağış, ihsan
NEVCAN: Yeni doğmuş
NEVİN: Yeni
NEVRA: Işıklı parlak, çiçek
NEZAHAT: İç temizliği, paklık
NEZAKET: Naziklik, zariflik, incelik ç
NEZİHE: Temiz, pak
NİDA: Seslenme, çağırma, seslenen
NİGAR: Resim, resim gibi güzel
NİHAL: İnce ve düzgün vücutlu, fidan gibi
NİHAN: Gizli, saklanmış, görünmeyen, sır, giz
NİL: Afrika kıtasında bir nehir
NİLAY: Nil'e ışık saçan
NİLGÜN: Mavi renkte, çivit rengi
NİLÜFER: Geniş yapraklı, durgun sularda yetişen bir su bitkisi
NİMET: İyilik, iyi bir yaşantı için gerekli şeyler
NİSA: Kadın
NİSAN: Yılın dördüncü ayı
NUR: Işık, parıltı aydınlık, Allah'ın gönderdiği ışık
NURAL: Kutsal ışık
NURAN: Işıklı, nurlu, aydın
NURAY: Ay ışığı gibi nurlu
NURCAN: Işık canlı, can ışığı
NURÇİN: Işık derleyen
NURDAN: Işıklı, parlak
NURGÜL: Işıklı gül, gül gibi güzel ve aydınlık
NURHAN: Aydın hükümdar
NURİYE: Işıklı, ışıktan gelme
NURPERİ: Peri kadar aydınlık, güzel
NURSEL: Sel gibi ışık
NURSELİ: Işık seli
NURSEN: Işık gibi nurlu
NURŞEN: Işık gibi şen ve güler yüzlü
NURTEN: Teni ışık gibi beyaz olan
NÜKHET: Güzel ve hoş kokulu
OKŞAN: Sevil, sevgiye değer ol
OLCA: Düşmandan ele geçirilen mal, ganimet
OLCAY: Talih, baht, ikbal
ORKİDE: Az bulunup zor yetiştirilen değerli bir çiçek
OYA: İpek ibrişim kullanılarak iğne, fırkete gibi şeylerle yapılan ince dantel
ÖĞÜN: Kendini yücelt,gurur duy - Zaman - Kez, defa - Önde gelen
ÖĞÜT: Birisine ne yapıp ne yapmaması gerektiğini belirten söz
ÖMÜR: Yaşama süresi - Hayat
ÖNGÜL: Direnen, inatçı - Kılavuz - Öncü, teşvik eden
ÖVGÜ: Övmek için kullanılan söz
ÖVGÜL: Övülmeye değer
ÖVÜN: Başarılarınla, niteliklerinle yücel
ÖYKÜ : Hikaye / Masal
ÖZDEN: Özgür, özle ilgili
ÖZGE: Başka, yabancı, iyi güzel
ÖZGEN: Özü geniş, rahat
ÖZGÜL: Bir türe ait olan - Özü gül gibi olan
ÖZLEM: Hasret, birine ya dabir yere duyulan görme arzusu
ÖZLEN: Görülmek istenilen ol, hasreti çekilen ol
ÖZNUR: Özü ışıklı, aydınlık
ÖZÜN: Şiir - Hak edilmiş ün
PAKİZE: Çok temiz, hoş ve güzel
PAPATYA: Taç yaprakları beyaz, ortası sarı baharda açan bir kır çiçeği
PARLA: Parlamak fiilinin emir kipi, 3. tekil şahıs
PELİN: Siyah ve beyaz renkte acı kokulu bir tür bitki
PELİNSU : Pelin + Su (Bkz Pelin)
PEMBE : Açık kırmızı renk
PERÇEM: Kakül - Mızrak, bayrak gibi şeylerin üzerine konulan püskül
PEREN: Ülker yıldızı
PERİ : Çok güzel, çekici, dişi cin
PERİHAN: Peri padişahı, perilerin başı
PERRAN: Uçan, uçucu
PERVİN: Ülker yıldız takımı (Süreyya)
PETEK: Arıların bal depoladığı yuvacık
PINAR: Suyun topraktan kaynayıp geldiği yer
PIRILTI: Parıldayan şeylerin çıkardığı ışık
PİRAYE: Süs, bezek
PÜREN: Sarı, kırmızı renkte açan küçük yapraklı bir tür ot
RABİA: Dördüncü
RAHİME: Acıyan, esirgeyen
RAHŞAN: Işıltı
RANA: Güzel, hoş
RAZİYE: Kabul eden, boyun eğen
REBİA: Bahar
REFAH: Bolluk, rahatlık
REFİKA: Eş, zevce
REMZİYE: Sembolik, simgesel
RENAN: İnleyen
RENGİN: Parlak renkli - Hoş süslü
REŞİDE: İyiyi, doğruyu seçebilen, ergin
REVAN: Su gibi akan - Ruh, can
REYHAN: Fesleğen, güzel kokulu bitki
REZZAN: Ağır başlı, vakur, ciddi
RUHAN: Güzel kokulu
RUHSAR: Yüz, çehre
RUHŞEN: Neşeli, canlı
RÜYA: Düş / Uyku anında bilinç altında oluşan kurgular
RÜYET: Görme.Kalp gözüyle görme
SAADET: Mutluluk
SABAH: Günün başlangıcı
SABAHAT: Güzellik
SABİHA: Güzel, şirin
SABİTE : Yerinde duran, kımıldamayan
SABRİYE: Sabırlı, dayanıklı
SACİDE: Secdeye varan, yere yüz süren
SADRİYE: Göğüsle ilgili
SAFİYE: Katıksız, katışıksız saf
SAHİBA: Bir şeyi elde etmiş olan
SAHURE: Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad
SAİME : Oruç tutan, oruçlu
SAKİNE: Oynamayan, kımıldamayan, durgun
SALİHA: İyi, yarar, yetkili, hakkı olan
SALİME: Eksiksiz, sağ, sağlam
SAMİME: Bir şeyin temeli, en köklü yeri
SAMİYE: Yüksek, ulu
SANAY: Ay gibi güzel
SANEM: Put - Güzel kadın
SANİA: Sanat eseri yaratan - Yapan , oluşturan
SANİYE: Dakikanın 60'ta biri süresinde zaman birimi
SATI: Düğün alışverişi - Satış, alışveriş
SEBLA: Uzun kirpikli göz
SEÇİL: Beğenilen, seçilen
SEDA: Yankı, ses
SEDEF: Midye ve istiridye gibi hayvanların beyaz ışıltılı parlak kabuğu
SEDEN: (Sedan) sesin, seslenişin
SEHER: Tan ağartısı, ortalığın aydınlandığı an
SELCAN: Hareketli, coşkulu
SELDA: (Seldağ) Dağ seli, dağdan inensel
SELEN: Haber, havadis, kulakla duyulan,işitilen
SELİN: Senin Sel'in, Sana ait sel
SELMA: Doğru ve iyi yolda, selamette olma
SELVİ: Yaz kış yeşil kalan ince uzun birağaç
SEMA: Gökyüzü
SEMAHAT: Cömertlik, el açıklığı
SEMİHA: Cömert gönüllü, eli bol
SEMİN: Değerli, pahalı
SEMİRAMİS: Asur kraliçesinin adı
SEMRA: Esmer
SENA: Övme, övüş - Şimşek parıltısı
SENAY: Ay gibisin sen anlamında
SENEM: Tapılacak kadar güzel kadın, sevgili
SENİHA: Yüce, yüksek
SERAP: Çölde uzaktan su gibi görünen ışık yanıltmacı
SERAY: Ay gibi güzel
SEREN: Yelken gerilmek üzere direğe çapraz takılan ağaç
SERİN: Ilıkla soğuk arası
SERPİL: Serpilmiş, gelişmiş
SERRA: Rahatlık, kolaylık
SERTAP: İnatçı
SERVA: Masal
SEVAL: Severek alınan
SEVCAN: Sevgili insan
SEVDA: Aşk, sevgi, tutku tutkunluk
SEVGİ: Aşk, sevme duygusu
SEVİL: Sevgiye değer, sevilen
SEVİLAY: Ay gibi hep sevilen
SEVİM: Birine yakınlık duymak, sempati
SEVİN: Memnun ol, neşelen
SEVİNÇ: Neşe, iç ferahlığı
SEVTAP: Aşırı, tapacak kadar sevgi duyan
SEYHAN: Kenten kente yolculuk
SEYRAN: Gezinme
SEYYAL: Akışkan, sıvı, yerinde duramayan
SEZA: Uygun, yaraşan
SEZAL: Sezgili
SEZEN: Sezgisi güçlü olan
SEZER: Sezgisi güçlü olan
SEZGİ: Anlama, sezme yeteneği
SEZGİN: Duygulu, anlayışlı
SICAK: Sıcakkanlı, cana yakın
SIDIKA: Çok içten ve doğru kimse
SILA: Gurbete çıkanın doğup büyüdüğü yer
SIRMA: Altın yaldızlı, ya da yaldızsız ince gümüş tel
SİBEL: Bulutla yer arasında yere düşmeyen yağmur damlası / Buğday başağı
SİMA: Düz, çehre - İnsan, tip
SİMGE: Alamet, sembol, birşeyi anlatan im, imge
SİNEM: Benim tenim, benim vücudum, göğsüm
SOLMAZ: Güzelliğini, tazeliğini uzun süre koruyan
SONAT: Bir veya iki çalgı için yazılmış 3-4 bölümlü müzik eseri
SONAY: Yılın son ayı
SONGÜL: Son açan gül
SONNUR: Son ışık
SU: Rengi kokusu ve tadı olmayan saydam sıvı madde
SUAT: Mutlu, mutlulukla ilgili
SULTAN: Hükümdar ailesinden, anne, kızkardeş
SUNA: Boylu poslu endamlı / Erkek ördek
SUNAY: Ay sun, ay ışığı sun
SUZAN: Adak ayı
SÜHANDAN: Güzel konuşan
SÜHEYLA: Güney yönünde görünen parlak yıldızlar
ŞADİYE: Sevinç, neşe, mutluluk
ŞAFAK: Gündoğumundan önceki aydınlık
ŞAHİKA: Yüksek, yüce, dağın zirvesi
ŞAZİMENT: Allah'ın adamı- Allah'a ait olan,onun yolundan giden kişi
ŞAZİYE: Özellikleri kimseye benzemeyen
ŞEBNEM: Çiğ, gece nemi, jale
ŞEFİKA: Şefkatli, acıması, esirgemesi bol olan
ŞEHNAZ: Doğu müziğinde bir makam / Çoknazlı
ŞEHRAZAT: Özgür
ŞEHRİBAN: Şehrin ileri geleni
ŞELALE: Büyük çağlayan, çavlan, akarsunun yüksekten yere düştüğü bölümü
ŞENAY: Mutlu geçen ay
ŞENGÜL: İnsanın içini açan gül / hep şen olup hep gülmek
ŞENİZ: Mutlu, sevindiren iz, hatıra
ŞENNUR: Işık saçan, neşe saçan
ŞERİFE: Şerefli, kutsal
ŞERMİN: Utangaç
ŞEVKİYE: Neşeyle, istekle ilgili
ŞEVVAL: Arap takviminin onuncu ayı
ŞEYDA: Çılgın, deli divane
ŞEYMA: Eski Türk adlarından
ŞİİR: Zengin sembollerle uyumlu seslerle ortaya çıkan edebi anlatım biçimi
ŞİRİN: Cana yakın, sevimli
ŞÖLEN: Eğlence, kutlama, şenlik
ŞULE: Alev, ateş alevi
ŞÜKRAN: İyilik bilme, minnettarlık
ŞÜKRİYE: Görülen iyiliğe karşı şükretmek , hoşnut olmak
TAÇNUR: Mutluluk
TAHİRE: Gündoğusundan esen rüzgar
TAHSİNE: Günün başlangıcı
TALHA: Güzellik
TALİA: Güzel, şirin
TAMAY: Sabırlı, dayanıklı
TANAY: Secde eden
TANSU: Şafak rengi vurmuş su
TANYEL: Katıksız, arı - Seçilmiş
TARA: Sahur zamanı doğan kız çocuğuna verilen ad
TAYYİBE : İyi, hoş, çok temiz
TEKGÜL: Durgun - Kendi halinde sessiz
TENAY: Uygun, yakışan - Yetkili olan - Dine uygun hareket eden
TENDÜ: Öz, asıl
TENNUR: Yüksek, ulu
TEZER : Çabuk ve erken
TİJEN: Ay gibi güzel
TİLBE: Put - Güzel kadın
TUBA: Sanat eseri yaratan - Yapan , oluşturan
TUĞÇE: Dakikanın altmışta biri
TURNA: Avrupa ve Kuzey Afrika'da yaşayan göçmen kuş türü
TUTAM: Bir desteden daha / parmak uçlarıyla alınabilen / Tutmaktan tutam
TUTKU: İradeyi aşan güçlü coşku, ihtiras
TÜLAY: İncelikle, düşünce ile ilgili
TÜLİN: Uzun kirpikli göz
TÜNAY / TUNAY: Mehtap, ay ışığı, gece görülen aydınlık
TÜRKAN: Hakana saltanatta ortaklık edeneşi
TÜRKÜ: Yankı, ses
ULVİYE: Yüce, yüksek, gökle ilgili
UMAY: Üzerinden geçtiği kişilere mutluluk getirdiğine inanılan kuş, Devlet kuşu
UMUR: Görgü, deneyim
UMUT: Ümit, geleceğe güven duygusu
UZAY: Bütün varlıkları kaplayan sonsuz boşluk
UZEL: Usta, becerikli
ÜLFER: Irmak, büyük su
ÜLKER : Gökyüzünün kuzey kıyısında bir yıldız takımının adı
ÜLKÜ: Amaç, ideal
ÜMMİYE : Okur yazar olmayan kadın
ÜMRAN: Mutluluk bolluk bereket / Bayındırlık
ÜNSEL: Ünü sel gibi aşan
ÜNSELİ: Ünü sellere benzeyen
ÜNZİLE: Gönderilmiş
VAHİDE: Tek, bir
VARİDE: Gelen, erişen - Söylenti
VASFİYE: Nitelikli
VEDİA: Korunması için bırakılan emanet
VEFİKA: Uygun, aynı fikirde, yoldaş
VELİDE: Yeni doğmuş çocuk
VERDA: Verdane (merdane Osm.) / Verd (Ar.)'den Verda, gül anlamında
VESİLE: Neden, sebep - Kavuşma
VİCDAN: İyiyi kötüden ayırmaya yarayan şuur, ahlak
VİLDAN: Yeni doğmuş çocuklar
VUSLAT : Kavuşma, yetişme, ulaşma
YAĞMUR: Yeryüzüne düşen yağışın sıvı halinde olanı
YAKUT: Aliminyum oksit, yapısında parlak kırmızı renkli değerli taş
YANKI: Sesin bir yere çarpıp geri dönmesi ile oluşan ikinci ses, ses yansıması
YAPRAK: Ağaç ve bitkilerin yeşil kısımları
YAREN: Dost, arkadaş
YASEMİN: Kokulu çiçekler açan bir tür ağaççık
YAŞAM: Hayat
YAZGÜLÜ : Yaz ve Gül tamlaması / Yazın açan gül "şimdilerde bir de güz gülleri var"
YELDA: Uzun ve siyah / Yılın en uzun gecesi
YELİZ: Yel ve iz rüzgar ve izi anlamında
YEŞİM: Yeşil renkli değerli taş
YETER : Kafi, tamam, gereksinimi karşılayacaknitelikte olan
YILDIZ: Güneş ve ay dışında gökyüzündeki ışıklı cisimlerden her biri
YONCA: Birçok türü bulunan bitki
YOSUN: Çiçeksiz bitkilerin, suların yüzünde ve dibinde bulunan bir türü
YUDUM: Bir içimlik sıvı
YURDAGÜL: Yurduna güller saçan, güzellik getiren
YURDANUR : Yurduna nur getiren
YÜKSEL: Özellikle manevi anlamda yüce ol
ZAHİDE: Dinin yasak ettiği şeylerden sakınan
ZAMBAK: Güzel iri çiçekli bir süs bitkisi
ZARAFET: İncelik, güzellik
ZEHRA: Beyaz ve parlak yüzlü olan
ZEKİYE: Zeka sahibi, kavrayışlı
ZELİHA: Züleyha, su perisi
ZENNAN: Kadınlar
ZENNUR: Zinnur, nurlu, ışıklı
ZEREN: Anlayışlı, zeki
ZERRİN: Altından yapılmış - Altın renginde - Bir cins çiçek - Fulya
ZEYNEP: Değerli taşlar, mücevherler
ZEYNO: Zeynep'in halk dilindeki söylenişi
ZİNNUR: Nurlu, ışıklı
ZİŞAN: Şanlı, ünlü, çok tanınmış
ZİYNET: Süs, süs eşyası
ZUHAL: Satürn
ZÜBEYDE: Öz, asıl
ZÜHAL: Dokuz gezegenden altıncısı (Satürn)
ZÜHRE: Çiçek açan / Çoban yıldızı (Venüs)
ZÜLAL: Berrak, saf, tatlı, soğuk su
ZÜLEYHA: Hz. Yusuf'un karısının adı
ZÜLFİYE: Saçları çok güzel olan
ZÜMRA: Güzel, iyi ahlaklı - Zeki, bilgili kadın
ZÜMRÜT: Yeşil renkli bir değerli taş
|
Ekleme Tarihi: 19.09.2009 - 02:14 |
|
|
Erkek Bebek İsimleri.. A dan Z ye Kadar |
|
|
Moderator 4254 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 04.06.2007
|
En Son On: 30.07.2020 - 23:50
|
Cinsiyeti: Erkek
|
|
Aba: bazı yörelerdeki yaşlı kadın
baba kardeşi, amca
Abad: şen, bayındır
sonsuz gelecek zamanlar
Abadi: şen, bayındır, mamurlukla ilgili
Abak: eski Türklerde ölmüş ataların tapınılan heykelleri
şamda hükümet kurmuş bir Türk beyi
Abaka: bir tür iplik
Abakahan: ilhanlı hükümdarı hülagu' nun oğlu
Abakan: yenisey ırmağının bir kolu
Abamüslim: islamiyete inananların ulusu, yücesi
Abat: şen, rahat, mutlu olmuş
Abay: sezgi, anlayış, dikkat
ustalık, beceri, hüner
ayın suya akseden yansıması, hünerli
Abaza: karaçay
çerkes özerk bölgesinde yaşayan müslüman bir halk
Abbad: Allaha itaat ve ibadet eden, kulluğunu hakkıyla yerine getiren
yasaklarından kaçınan
Abbas: sert ve çatık kaşlı arslan
Abbaz: yüzgeç, yüzücü
Abdal: tarikat mensubu
Abdu' l-melik: her şey üzerinde tasarruf ve hükmeden tek hükümdar Allah' ın kulu
el-melik, Allah' ın isimlerindendir
Abdulaziz: izzet, kudret, şeref sahibi Allahın kulu.
Abdulbaki: ezelden ebede varolan Allah'ın kulu
Abdulcemal: güzellikleri kendinde toplayan Allah' ın kulu
Abdulhamit: hamd olunan Allah'ın kulu
Abdulkerim: çok cömert olan Allah'ın kulu
Abdullah: Allah' a ait olan, onun yolundan giden kişi
Abdulmuiz: muiz' in, izzet veren, şereflendiren Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerindendir
Abdurrahman: rahmet sahibi Allah'ın kulu
rahman; dünyada her canlıya, mü' min-kafir ayırdedilmeksizin herkese merhamet eden
Allah' ın isimlerindendir
Abdurrauf: rauf olan Allah' ın kulu
Abdussabur: sonsuz sabır ve genişlik sahibi Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdi: kulluk, kölelikle ilgili
Abdüddar: zararlı şeyleri ve sebeblerini bir hikmete mebni olarak yaratan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerindendir
Abdüla'la: en yüksek, en yüce ve yücelikte eşi olmayan Allah' ın kulu
a' la kelimesi kur'an-kerim' in sıfatı olarak geçmektedir.
ünlü bir islam bilgini
Abdülafuv: geniş avf ve mağfiret sahibi yüce Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülali: yüce, ulu, şan ve şeref sahibi Allah' ın kulu
ali kelimesi kur'an' da Allah' ın yüceliğini vasfetme anlamında kullanılmıştır
Abdülalim: herşeyi bilen tanrının kulu
alim ve mükemmel bilgiyi uhdesinde bulunduran Allah' ın kulu. alim kelimesi Allah' ın 99 isminden birisidir
Abdülazim: azamet ve büyüklük sahibi Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülaziz: tanrının sevgili kulu
büyük ve aziz olan, izzet ve şeref sahibi Allah' ın kulu
aziz Allah' ın isimlerindendir
32. osmanlı padişahının adı
Abdülbaki: var olan, kalan
sonsuz, ebedi olan ve ölmenin kendisi için sözkonusu olmadığı
Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülbari: yaratan, yaratıcı Allah' ın kulu
bari ismi, Allah' ın isimlerindendir "abd" takısı almadan kullanılmaz
Abdülbasıt: genişlik, ferahlık ve kolaylık verici olan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülbasir: her şeyi görüp gözeen ve gizliliğin kendisi için söz konusu olmadığı yüce Allah' ın kulu
Abdülbedi: Allah' ın isimlerinden
bedi' nin kulu
Abdülberr: berr' in kulu
cömert ve ihsan edicinin kulu
berr, Allah' ın isimlerindendir
Abdülcebbar: zorlayıcı, cebredici
cebredici, zorlayıcı, kuvvet ve kudret sahibi Allah' ın kulu
cebbar, Allah' ın isimlerindendir
Abdülcelil: pek büyük, ulu
büyük, ulu, yüce Allah' ın kulu
celil, Allah' ın isimlerindendir
Abdülcemal: dürüstlüğü, güzelliği olan tanrının kulu
Abdülcevat: eli açık tanrının kulu
cömert olan Allah' ın kulu
Abdülehad: şeriki ve ortağı bulunmayan, tek olan Allah' ın kulu
ehad, Allah' ın isimlerindendir
Abdülesed: aslan' ın kulu
hz. rasulullah (s.a.s)'m reddettiği isimlerdendir
müslümanlar kullanmazlar
Abdülevvel: herşeyin evveli, ilk olan, varlığının başlangıcı bulunmayan Allah' ın kulu
Abdülezel: sonsuzlardan beri var olan kul
ezelden beri var olan varlığı için başlangıç söz konusu olmayan Allah' ın kulu
Abdülferid: tek, eşsiz, eşi olmayan, kıyas kabul etmez, üstün olan
Allah' ın kulu
Abdülfettah: karışık şeyleri çözen
zafer kazanmış, üstün gelmiş, fetheden-açan, kullarının kapalı-müşkil işlerini açan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerindendir
Abdülgaffar: merhametli, tanrının kulu
kullarının günahlarını affeden allıh' ın kulu
Allah' ın isimlerindendir
"abd" takısı almadan kullanılmaz
Abdülgafur: günahları bağışlayıcı
kullarının günahlarını tekrar tekrar bağışlayıcı olan Allah' ın kulu
"abd" takısı almadan kullanılmaz
Abdülgani: zengin, varlıklı, bol, doygun olan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülhabir: her şeyin iç yüzünden, gizli ve saklılıklarından haberdar olan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülhadi: hidayet eden, doğru yolu gösteren Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülhafız: herşeyi bütün ayrıntı ve inceliğiyle kaytılayıp tutan ve dilediği zamana kadar bela ve afetlerden koruyan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülhak: yüce tanrının kulu
hak ve gerçek olan, varlığı hiç değişmeden duran Allah' ın kulu
hak, esmau'l-hüsna' dandır
Abdülhakem: bütün işlerin kendisine döndürüldüğü, onun adalet ve kararına baş vurulduğu yüce hakem Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülhakim: her şeye hükmeden Allah' ın kulu
hakim, Allahın isimlerindendir "abd" takısı almadan kullanılmaz
Abdülhalik: halk eden, yaratan tanrının kulu
yaratan, yoktan vareden, yaratıcı Allah' ın kulu
halik, Allah' ın isimlerinden "abd" takısı olmadan kullanılmaz
Abdülhalim: halim, yumuşak huylu
tabiatı yavaş olan, yumuşak huylu, hikmetli Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülhamid: hamdolunmuş, övülmüş, bütün varlığın diliyle övülmüş Allah' ın kulu
hamid; Allah' ın isimlerindendir
Türk dil kuralları açısından "d/t" olarak kullanılır
Abdülhamit: övülmeye değer
Abdülhasib: bütün varlıkların takdir edilen hayatları boyunca yaptıkları bütün işlerin ayrıntılarıyla hesabını en iyi bilen hasib' in kulu
hasib; Allah' ın isimlerinden
Abdülhay: daima diri olan, ebedi hayat sahibi, her şeye gücü yeten cenab-ı Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdülkadir: övülmeye değer
bitmez tükenmez kuvvet sahibi olan, herşeyi yapmaya gücü yeten Allah' ın kulu
kadir; Allah' ın isimlerindendir
Abdülkaviy: sonsuz güç ve kuvvet sahibi Allah' ın kulu
kaviy kelimesi esmau'l-hüsna' dandır
Abdülkayyum: bu isim her şeyin bir varlık olarak durabilmesi için neye ihtiyacı varsa onu veren, gökleri, yeri ve her şeyi tutan, baki, kaim Allah' ın kulu
kayyum, Allah' ın isimlerindendir
Abdülkebir: kebir' in büyüklük ve azamette eşsiz olan Allah' ın kulu
kebir; Allah' ın isimlerindendir
Abdülkerim: cömertlik sahibi olan
keremi bol, cömert olan aziz ve celil Allah' ın kulu
kebir; Allah' ın isimlerindendir
Abdüllatif: yumuşaklık sahibi
latif, güzel, yumuşak, hoş, nazik olan bütün olayların ve eşyanın inceliklerini bilen Allah' ın kulu
el-latif; Allah' ın isimlerindendi
Abdüllazim: büyük, yüce, yüksek
Abdülmacid: kadru şanı büyük, cömertlik ve keremi bol olan Allah' ın kulu
macid kelimesi, Allah' ın isimlerindendi
Abdülmalik: sahip olan, herşeyin mülkiyetinin sahibi olan Allah' ın kulu
malik; Allah' ın isimlerindendi "abd" takısı almadan kullanılmaz
Abdülmecid: şanı büyük ve yüksek olan, şan ve onur sahibi yüce Allah' ın kulu
mecid kelimesi Allah' ın 99 isminden biridir
31. osmanlı padişahı
Abdülmecit: şan ve şeref sahibi
Abdülmelik: tüm evrene egemen olan tanrının kulu
Abdülmennan: çok ihsan eden, ihsanı bol olan Allah' ın kulu
mennan kelimesi, Allah' ın sıfatlarındandır
Abdülmesih: hastalara şifa veren, mesih isa' nın kulu
isim olarak kullanılmaz
Abdülmetin: metanetli, sağlam, dayanıklı olan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerindendir
Abdülmucib: kendisine yönelip yalvaranların isteklerine cevap veren, onların dua ve tevbelerine cevap veren, onların dua ve tevbelerine icabet eden yüce Allah' ın kulu
mucib, esmau'l-hüsna' dandır
Abdülmuhsi: bütün varlıkların sayısını tek tek bilen Allah' ın kulu
muhsi, esmau'l-hüsna'dandır
Abdülmuhyi: hayat veren, can ve ruh veren, bütün canlıları ve hayatı diri tutan Allah' ın kulu
muhyi, Allah' ın 99 isminden birisidir
Abdülmuid: yaratılmışları yokettikten sonra tekrar dirilten Allah' ın kulu
muid Allah' ın 99 isminden birisidir
Abdülmümin: gönüllerde iman nurunu yerleştiren, kendisine yönelenlere, iman nasib ederek onları hidayetine alan, koruyan yüce Allah' ın kulu
mü' min, Allah' ın isimlerindendir
Abdülrahim: bağışlayan, affeden
Abdülrezzak: tüm yaratıklara rızkını veren tanrının kulu
Abdülreşit: iyilikler sahibi
Abdülvacid: yoktan vareden, meydana getiren, dilediğini anında elde eden, zenginlik ve servetine nihayet bulunmayan vacid' in kulu
vacid, Allah' ın isimlerindendir
Abdülvahid: tek ve eşsiz olan, zatında sıfatlarında, hükümlerinde, işlerinde asla benzeri olmayan Allah' ın kulu
vahid kelimesi cenab-ı hakk' ın kur' an' da zikredilen 99 isminden birisidir
Abdülvali: bütün alemleri ve meydana gelen bütün olayları tedbir ve idare eden Allah' ın kulu
vali esmau'l-hüsna' dandır
Abdülvaris: gerçek servet ve zenginliklerin mutlak sahibi.
bütün zenginliklerin son ve asıl sahibi olan yüce Allah' ın kulu
varis kelimesi Allah' ın isimlerindendir
Abdülvasi: vasi' nin kulu
genişlik sahibi ve müsade edici, darlık, fakirlik ve sıkıntıdan münezzeh olan Allah' ın kulu
vasi kelimesi Allah' ın isimlerindendir
Abdülvedud: vedud' un kulu
Allah' ın isimlerinden
vedud; iyi amel sahibi kullarını seven, onlara rahmet ve rızasını yönelten, sevilmeye ve sayılmaya, dostluğu kazanılmaya yegane layık olan yüce Allah anlamındadır
Abdülvehhab: çok çeşitli nimetleri daima bağışlayan Allah' ın kulu
Allah' ın isimlerindendir.
"abd" takısı almadan kullanılmaz
Abdülvekil: kendisine tevekkül edilen, kudretiyle kullarının işlerini halleden, onlara yardımcı olan yüce Allah' ın kulu
vekil
Allah' ın isimlerindendir
Abdülveli: kendisine iman edenlerin dostu ve yardımcısı
yarattıklarına mütevelli ve nazar edici olan Allah' ın kulu
el-veliyy kelimesi Allah' ın isimlerindendir
Abdünnafi: yararlı şeyleri ve sebeplerini kudretiyle yaratan Allah' ın kulu
nafi kelimesi, Allah' ın isimlerindendir
Abdünnasır: yardımcı, yardım eden Allah' ın kulu
Abdünnur: nur sahibi, aydınlık, parlaklık sahibi olan Allah' ın kulu
nur, Allah' ın isimlerindendir
Abdürrafi: rafi' nin kulu
Allah' ın isimlerinden
Abdürrahim: merhametli, esirgeyen, koruyan, acıyan, ahirette mümin kullarına merhamet eden Allah' ın kulu
er-rahim, Allah' ın isimlerindendir
Abdürrauf: çok lütuf, şevkat ve rahmet eden
onları belli nimetlerle dengeli yaşatan, seviyelendiren Allah' ın kulu
Abdürrezzak: bütün mahlukların rızkını veren Allah' ın kulu
rezzak, Allah' ın isimlerindendir
"abd" takısı almadan kullanılmaz
Abdürreşid: Allah' ın isimlerinden
reşid' in kulu
Abdüssamed: kimseye, hiçbir şeye muhtaç olmayan, Allah' ın kulu
samed, Allah' ın isimlerindendir
"abd" taısı almadan kullanılmaz.
Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır
Abdüsselam: barış, rahatlık, selamete çıkaran, selam eden, zevalsiz ebedi olan Allah' ın kulu
es-selam kelimesi, Allah' ın isimlerindendir
"abd" takısı almadan kullanılamaz
Abdüssemi: her şeyden arınmış olarak bütün sesleri, sözleri ve kelimeleri işitip ayırdeden yüce Allah' ın kulu
Abdüssettar: günahları örten, gizleyen Allah' ın kulu
Abdüzzahir: varlık ve birliği sonsuz sayıda eserler ve delillerle belli olan Allah' ın kulu
ez-zahir, Allah' ın isimlerindendir
Abdüşşahid: şahid' in kulu
görünen ve görünmeyen eşyanın hepsini görücü ve tasarruf edici olan ve her şeyi müşahade altında bulunduran Allah' ın kulu
şahid, Allah' ın isimlerindendir
Abdüşşekür: emrine uyan, yasaklarından sakınan kullarını seven ve çok ikramda bulunan Allah' ın kulu
şekür, Allah' ın isimlerindendir
"abd" takısı almadan kullanılmaz
Aber: hz. nuh' un erkek torunu
Abgun: mavi renk
gök
parlak
nişasta
Abher: nergis çiçeği
yasemin
zerrin kadehi çiçeği
dolu kab
Abhiz: büyük dalga
kaynak
su yolu
Abıhayat: hayat suyu, sonsuz yaşam sağlayan su
Abılayhan: orta cüz kazak hanı
ülkesini çinlilere, hive hanlıklarına karşı ustaca savundu
Abır: huzur, barış
Abışka noyan: ilhanlı komutan (xııı-xıv. yy.)
abuşga
Ablak: dolgun, yuvarlak, dairesel
Abraş: alacalı, benekli yüz
Abuzer: altın suyu, altın suyu gibi parlak
Abuzettin: dindar
Abuşka: koca ihtiyar erkek
Abid: Allah' a ibadet eden, çok ibadet eden, zahid
kullar, köleler
Abide: anıt, çok değerli yapıt
anıt
önemli ve değerli yapıt
Abidin: dua eden, duacı
imanlı, inançlı, çok ibadet eden
ibadet edenler
zeyne'l-abidin' den kısaltma isim ad
zeynelabidin: hz. alinin torunlarından biri. ibadet edenlerin ziyneti
Abir: güzel kokan, mis
A-Ç
Açık: uygur yazılarında geçen Türk adı
Açıkalın: dürüst olan kimse
Açıkel: cömert insan
A-D
Ad: çok eskiden yemen taraflarında bulunan ve hud peygamber tarafından imana getirilemediği için Allah tarafından yok edildiğine inanılan bir kavmin adı
A-F
Afer: çok beyez, bembeyaz
Affan: kötü şeylerden kaçınan kötülüklerden uzaklaşan
Afgan: heyecanlı, çabuk öfkelenen
orta asya' da yaşayan müslüman bir kavim
Afuv: daima affeden, merhametli
esmaü'l-hüsna'dandır "abd" takısı alarak kullanılır
Afif: namuslu
Afil: uful eden, grup eden, batan (güneş, yıldız)
görünmez olan, kaybolan
Afşar: atak, uyumlu, oğuz boylarından birinin adı (avşar)
Afşin: zırh, silah
sultan alparslan'ın komutanlarından biri
savaşta kulanılan giysi
A-G
Agah: bilgili
bilen
haberli
uyanık
Ager: doğru ve temiz kimse
Agra: çok sevimli, yakışıklı
A-H
Ahad: bir, kişi, kimse
birler, birden dokuza kadar olan sayılar
ünlü Türk denizcilerinden
Ahavi: kardeşçe, dostça, kardeş gibi
Ahbari: haber veren, rivayet eden
Ahdi: ahd, and icabı veya ahd ve ahda müteallik
Ahen: demir gibi sert
Ahfa: kalp, ruh, sır
Ahfaz: belleği çok kuvvetli
kur' an' ı en iyi hıfzetmiş kişi
alçak gönüllü
Ahfeş: geceleri kuvvetli görebilen kimse
Ahkaf: kum fırtınası
kur' an-ı kerim' in 6. suresi
araplar bu ismi, arabistan' ın güneyinde, kimsenin bilmediği ve giremediği çöle vermişlerdir
Ahlas: saf, halis, karışımsız
iyi yürekli, temiz kimse
kur' ani ıstılahta, Allah' a halis olarak yönelip ihlaslılıkta ileri bir dereceye varmış kul
Ahmed: öğülmüş, hamd eden
Ahmer: kırmızı kızıl
Ahmet: övülmeye değer
beğenilmiş
Allah' a şükreden
Ahnef: ayakları çarpık ve eğri büğrü olan. daha çok lakap olarak kullanılır
Ahnes: basık ve sivri burunlu
daha çok lakap olarak kullanılır
Ahsa: arabistan' ın kuveyt-katar kısmına verilen isim
Ahter: yıldız
Ahver: müşteri yüzlü, güzel gözlü adam
zeki, akıllı
Ahves: cesur, kahraman, yiğit
Ahi: erkek kardeş, dost canlısı
Ahid: bir şeyin yerine getirilmesini emretmek
söz vermek. emir, talimat, taahhüt, anlaşma, yükümlülük
Ahzen: çok hüzünlü, çok kederli
Akabe: sarp geçit, çıkılması zor yokuş
tehlike
atlatılması zor güçlük, muhtıra
Akabey: varlıklı, güçlü kişi
Akad: mezopotamya'da kurulmuş çok eski bir devlet, temiz ad, iyi ad
soyluluk
onurlu bir kişiliğe sahip olmak
Akadlı: haysiyet sahibi
Akal: beyaz ve kırmızı
Akalın: yüzü ak olmak
Akalp: dürüst ve yiğit insan
Akan: akmakta olan
Akanay: akıp giden ay
Akansel: uzun mesafeler geçerek denize dökülen akarsu
Akar: "akmak" eylemini yapan
Akarca: akıp giden su, akan su, akarsu
Akarsa: akarsu
Akarsel: akıp giden sel
Akarsu: dere, çay, ırmak gibi akıp giden suların genel adı
sürekli akıp giden su
Akasma: asmagillerden
Akasoy: saygıdeğer soydan gelen
Akata: temiz ve namuslu soy
Akay: kuzey Türklerinde erkek çocuklarından büyüğe verilen ad, ağa
ışıklı ay, parıltılı ay
dolunay
Akba: sazlık, bataklık, ağba
Akbaran: temiz, dürüst güç
Akbatu: güçlü erkek
Akbatun: yiğit cesur insan
Akbatur: namuslu ve yiğit
Akbay: varlıklı, temiz, saygıdeğer kimse
Akbaş: mısır darısı
Akbehmen: peygamber çiçeğinin eşanlamlısı
Akbek: ak insan, temiz, dürüst
Akbey: temiz ve güvenilir kişi
Akboğa: yaban koçu
Akbora: ak fırtına, ak yel
Akbuğ: saçı sakalı savaşlarda ağarmış
Akbudun: temiz, tanınmış soydan gelen
Akbulut: uğurlu olduğuna inanılan beyaz bulut
Akburak: berk-yıldırımdan türetilmiştir
hz. muhammedin mirac' daki bineği
kur' an' da böyle bir isim geçmemekle beraber, islam kaynaklarında böyle bir binitin olduğuna dair rivayetler vardır
Akburçak: baklagiller
Akbilge: alim, bilgili, dürüst kimse
Akçakoca: temiz ve namuslu erkek
osman gazi ve orhan gazi' nin silah arkadaşı
Akçalı: zengin
varlıklı, zengin
Akçam: çamın bir çeşidi
Akçar: iyi ruhlar
Akçay: temiz, duru çay
Akcebe: beyaz zırh giyen
Akçıl: aka çalan renk
Akçınar: çınarın bir türü
Akçora: iyi ruhlar
Akçit: güneş, aydınlık yüz
Akdemir: dövme demir
Akdeniz: deniz
Akdes: en kutsal
Akdoğan: kısa gagalı bir kuş
Akdora: karlı dağın doruk noktası
Akdoru: karla kaplı zirve
Akel: eli uğurlu anlamında
doğru, dürüst işler yapan kimse
temiz işlerle uğraşan kişi
Aker: namuslu yiğit
dürüst adam
Akergin: dürüst ve olgun adam
Akerman: dürüst adam
Akersan: temiz, yiğit, adı şanı olan
Akgüç: namuslu ve güçlü
Akgün: parlak gün, uğurlu gün, ışıklı gün
mutlu,sevinçli gün
Akgiray: temiz insan, uygun insan
Akgöl: göğün üçüncü katında bulunduğu varsayılan süt gölü
Akhan: soyu temiz sevilen adil hakan
temiz ve güvenilir hükümdar
Akhun: güney hun devleti
Akı: yiğit
Akıalp: yiğit kişi
Akıman: eli açık, yiğit, yiğit kimse
Akın: arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olmak
hızlı bir biçimde düşmana yapılan saldırı
Akınalp: akıncı
savaşan yiğit kişi
Akıncı: savaşçı
Akıner: saldıran yiğit
Akınsoy: savaşçı soyu
Akıntan: tan yeri ağarırken yapılan akın
AkınTürk: akıncı Türkler
Akıska: yeni kale
Akış: akma olayı
Akkan: soyu temiz insan
Akkerman: beyaz, yüksek burçları olan kale
Akkın: arzulu, aşık
Akköz: ak renkte göz, ak kor
Aklan: dağ yamacı, uzun boylu genç erkek
Akman: güzel iffetli, temiz kimse
yaşlı
Akmaner: temiz, beyaz, güzel insan
yaşlı kimse
Akna: kanaatkar
Akozan: içten, duygulu şair
Akpolat: manas destanında geçen Türk adı
Aksal: temizlik, dürüstlük temsilcisi
Aksan: temiz, lekesiz ün
Aksoy: temizsoy, paksoy
uğurlu soy, kutlu soy
asil
Aksul: aka çalar
Aksuner: doğan cinsinden bir nevi av kuşu
Aksungur: kartalgillerden
Aksümer: Türk kavimi
Aksüyek: soylu
Aksöğüt: söğüt ağacının bir çeşidi
Aktaç: beyaz taç, gelin tacı
Aktan: ak renkli tan
aydınlık gece
avlu
Aktar: parlak, aydınlık sabah
Aktay: beyaz renkli at
Aktaş: beyaz renkli taş
Aktekin: itibarlı, ahlak temiz, yiğit kişi
Aktemür: beyaz demir
Aktolga: uğurlu savaş başlığı
Aktuğ: beyaz renkli tuğ
kutlu tuğ, uğurlu tuğ
Aktuna: duru, berrak akan tuna nehri
Aktunç: temiz, beyaz tunç
Aktimur: akdemir
Aktün: aydınlık, ışıklı gece
Akyel: güneyden esen yel, lodos, (kimi yerde) doğudan esen yel, (kimi yerlerde) kuzeyden esen yel, poyraz
Akif: dünya işlerinden uzaklaşıp, ibadet için Allah' a yönelen
Akyıl: temiz, güzel sene
erkek ve kadın adı olarak da kullanılır
Akyıldız: akşama doğru doğan parlak yıldız
çoban yıldızı, sabah yıldızı
Akil: akıllı
rüştünü kanıtlama konumuna gelmiş
yaptıklarının farkında olan
Akimaş: şelale
Akyiğit: dürüstlüğü ve temizliğiyle tanınmış yiğit
Akyürek: içi dışı bir
Akyüz: temiz yüzlü
Aköz: özü temiz olan
soylu, güvenilir lider
Akşemseddin: dinin güneşi
Türk din bilgini ve hekim
Akşın: teni ak renkli kimse
akımsı
Akşit: aydınlık yüz
Alaaddin: din uğruna çalışan
Alaaddin: din uğruna çalışan
Alaatin: dini yükseltmek, yüceltmek için çalışan
Alabora: teknenin ters dönmesi
Alaçam: çam ağacının değişik renkler gösteren bir çeşidi
Aladoğan: bir kuş türü
Alakoç: benekli koç
Alakurt: değişik renkli kurt
Alan: kır, ova
Alanalp: ülke alan, fetheden, fatih
Alaner: alan eri, meydan yiğidi
Alangu: altın renkli geyik
Alas: ateş tanrısı
Alasay: ateş tanrısı
Alatan: güneşin doğuşundan önceki vakit
güneş doğmadan önce ufukta beliren karışık renkler
Alatay: derisinde benekler olan tay
Alataş: köz
Alatuğ: alaca renkli tuğ
Alav: ışık veren gazların bir türü
Alay: bir yiğit
Alaz: yanan ve ışık veren nesnelerin türlü biçimlerde de uzanan dili, yalaz, yalım alev
dalga dalga, yol yol, yer yer
Albora: kırmızı fırtına
Alçın: al, kırmızı, kırmızıya çalan küçük bir kuş
Aldemir: ateşte kıpkırmızı hale getirilen demir
al+demir
Aldeniz: kızıldeniz, al renkli deniz
Aldıbay: ilk doğan erkek çocuklara genelde verilir
Aldoğan: al renkli doğan kuşu
Aldoğan: al renkli doğan kuşu
Alemdar: sancak ya da bayrak taşıyan
Alemşah: cihanın şahı
Alevi: hz. ali soyundan, hz. ali' ye hususi ilgi gösteren, ona taraftar olan
şii mezhebinin kollarından biri
Algan: ele geçiren, alan, kentleri, ülkeleri ele geçiren
Algıl: vergi
Algın: sevdalı, tutkun, vurgun, aşık, güçlü, al renkli güneş, kızıl güneş
birine gönül vermiş, vurgun, tutkun
toplantı
Alguhan: çağatay hanlığı hükümdarı
Algun: yüksek, güçlü
Algur: acele
Algün: kızıl renkli güneş
güneş doğmadan önce ufukta beliren karışık renkler
Alhan: han, kırmızı, kızıl ve egemen
Alıç: aşık oyunu oynayan kimse
Alınak: doğru, güvenilir
Alışan: şan ve şerefi yüce ve yüksek olan çok değerli
Alkan: kızıl kan
Alkan: al renkli kan, temiz kan
Alkanalp: al kanlı yiğit
Alkaş: alkış
Alkım: gökkuşağı
Alkın: korkusuz yiğit, delicesine aşık olan
Alkor: al renk kalmış kor ateş
Alkun: halk
Alkur: hep, bütün, herkes
Allahverdi: Allahın inayetiyle anlamında
Alnıaçık: namuslu
Alnıak: namuslu
Alp: yiğit, soylu, kahraman Türkçe adlarda bazen başa ya da sona da konulan ek
kahraman,cesur,savaşçı
yiğit
Alpağan: cesaret sahibi, kahraman kişi
Alpagu: kurt
Alpagut: mal mülk sahibi, çiftlik sahibi, kurt seçkin yiğit
Alpak: doğan kuşunun boynuna takılan halka, kahraman kişi
Alpar: yiğit, cesur
Alparslan: korkusuz,yiğit, soylu, aslan gibi anlamında
Alpartun: bileğinin gücünden emin olan
Alpartur: kendine güveni olan yiğit
Alpas: kızıl pas
Alpaslan: aslan gibi cesur,savaşçı beyi
Alpay: yiğit ve ay gibi ışıklı
Alpaydın: yiğit ve aydın
Alpayer: yiğit ve güçlü, delikanlı olan
Alpbike: genç, delikanlı
Alpbilge: yiğit ve güçlü aynı zamanda akıllı olan kimse
Alpçetin: yiğit ve zorlu kişi
Alpdemir: cesur, yiğit kimse
Alpdoğan: doğtan yiğit, doğan kuşu gibi yiğit
Alper: alp+er
cesur erkek
soylu erkek
Alperen: bilge, ermiş ve yiğit savaşçı
Alpergin: yiğit ve olgun, ermiş
Alpertunga: sakaların son hükümdarı
Alpgiray: kahramanlık sanı almış olan bir hükümdar
Alphan: yiğit, hükümdar
Alphun: yiğit
Alpkan: yiğit soyundan gelen
Alpkın: keskin kılıç
Alpman: yiğit kişi
Alpsoy: yiğit soyundan gelen
Alpsu: yiğit ve su gibi
Alptekin: alp+tekin
soylu prens
güvenilir ve soylu
Alptuğ: yiğitlik simgesi
Alpyürek: kimseden korkmayan
Alsoy: soyu sıcak insanlardan olan
Altan: kızıl şafak
al + tan kırmızı + şafak, güneşin şafaktaki kırmızı rengi
tatar hanlarına verilan ünvan
hakanlara verilen san
Altaner: kızıl tan eri, kızıl şafak yiğidi, altın renkli şafak
Altay: orta asya' da tanrı dağı, bir Türk boyu
Altay: yüksek orman anlamında.
orta asya'da bir sıradağ
Altaş: kırmızı renkli taş
Altemur: demirin kızmış hali
Altınbaran: altın gibi kıymetli
Altınel: altın gibi kişiliğe sahip olan
Altıner: altın değerinde erkek
Altınhan: çok değerli kahraman
Altınsoy: değerli bir soydan gelen
Altınöz: değerli bir geçmişe sahip olan
Altış: dua
Altmay: altın gibi değerli ve ay gibi ışıklı
Altuğ: al+tuğ
kırmızı+tuğ
değerli taşlarla süslü tuğ
Altuna: tuna ırmağının gün batarten aldığı durum için osmanlılar' ın verdiği ad
Altunbeşik: fergane hanlarına verilen ad
Altunç: kızıl tunç
Altunçağ: bir topluluğun en parlak dönemi
Altuner: çok değerli kimse, altın yiğit
Altunhan: tatarların en ünlü hükümdarı
Altuntaş: özel isim
Altutmuş: özel isim
Aluç: gülgiller familyasından beyaz çiçek
Alumur: edige destanından bir hakan adı
Ali: yüce, yüksek, şanlı, onurlu kimse
Alican: ali+can
üstün yaradılışlı yüce kişi
cana yakın, içtenlikli, candan, sıcakkanlı
girişken
Alicengiz: akla gelmez, şeytanca, beklenmedik ve umulmadık tarzda anlamları ile "alicengiz oyunu" deyiminde geçer
Aligüher: yaratılışı ve mayası yüce ve değerli olan
Alihan: ali+han
Alikadr: yüksek kıymette olan, çok kıymetli, çok takdir edilen, çok saygıdeğer
meşhur bir çeşit lale
Alim: bilim adamı
bilgin, ilim bilen
Alimşah: özel isim
Alinur: ali+nur
ışık saçan yüce kişi
Aliyar: candan sevgili, dost
Alize: bir rüzgar adı
Aliş: alinin halk dilinde bozulmuş hali
Alişah: şahların en ulusu
Alişan: şanı şerefi en yüksek olan
Alişir: arslan ali
Amanullah: Allah' ın bağışlaması
Allah' ın koruması
Ammar: memur eden
bayındırlaştıran
Amr: uzun yaşamak, uzun ömürlü olmak
Amuz: bilen, öğrenmiş, öğreten
Amid: çok hasta
aşk hastası
başlıca nokta
önder, şef, komutan
diyarbakır' ın eski adı
ortaçağ' da islam Türk devletlerinde kullanılan bazı unvanlar ve memuriyet isimleri
Amil: etken, etmen
yapan, yapıcı
Amir: buyuran, emreden
A-N
Anak: kibar, zarif bey, soyu temiz olan
Anapa: temel, esas, köken
Andaç: bir kimseyi hatırlamak için saklanan şey, hatıra
armağan,hediye
Andak: hemen
temiz yemin, diken
Andıç: armağan
Angı: ün, şöhret
hatıra
Angın: ünlü, bellekte yer etmiş
Angıt: yaban ördeği
Anı: yaşanmış olgulardan belleğin sakladığı her türlü iz, bir olguyu anımsatan şey, hatıra
Anık: hazır
Anıl: ölçülü davranan, hoşa giden kimse
"başkaları tarafından sözün edilsin", sakin, yavaş, ağır
Anıl: başkaları tarafından sözün edilsin
amaç, erek, hatırlanmak
ölçülü davranan, hoşa giden kimse
adın hep anılsın
Anıt: abide
Anlı: namı yürümüş olan
Annak: hatırlanmak için verilen şey
Ant: tanrıyı, kutsal bilinen şeyleri tanık göstererek yapılan onama ya da yansıma, söz verme
yemin
Anter: arap edebiyatında kahraman
Anif: sert, şiddetli
haşin
geçmişte, pek yakında, burnun ucu denecek kadar yakından geçen
biraz önce, belirtilen, bahsedilen
A-R
Arabul: keşif yapan asker kıtası
Aracı: hakim, yargıç
Araf: cennet ile cehennem arasındaki yer
sert, tepe
adetler, usuller
Arafat: mekke' de bir dağ
Aral: takımada, sıradağlar
asya'da bir göl, iki şey arasındaki göl ya da deniz
Aram: sabır, sebat, dinlenme
Aramdil: gönül rahatı
sevilen güzel
yer, mekan
Aras: sahip çıkılan buluntu, doğu anadoluda bir ırmağın adı
kalın yün
at kılı anlamında (aras nehri)
yorgun bitkin
Arat: yürekli kişi, yüreklilik
Araz: saadet
Arca: çam ağacı
tahta kutu veya sandık
namuslu temiz
Arcem: ar+cem (namuslu, arlı hükümdar, padişah)
Arda: meriç ırmağının bir kolu
sonra gelen
işaret olarak yere dikilen nişan değneği
hükümdar asası
sonra gelen, halef, hükümdar asası
Ardahan: arda+han
doğu anadolu' da bir ilimiz
Ardalı: eli değnekli çavuş
Ardan: an gibi çalışkan kimse
Ardıç: güzel kokulu yapraklarını kışın da dökmeyen bir ağaç, dağ servisi, çamgillerden kokulu bir ot
yemişleri ilaç olarak kullanılan ağaç
Ardıl: arkadan gelen, sonra gelen (ilk ya da birkaç çocuktan sonra doğan), öncekinden sonra, ardından gelen
Aref: pek maruf, çok bilinen
arif, anlayışlı ve bilgili
Arel: temiz ve güvenilir kişi
Arer: temiz ve güvenilir kişi
Argan: erganun sözcüğünün bozulmuş şekli
Argın: yorgun
Argıt: dağın geçit verdiği yer
Argon: ateş rengi
Argu: iki dağ arası, uçurum
orta asya' da ıssık gölü çevresinde çu ve talaş havzalarında yaşamış kırgızların en büyük boyu
Arguç: gurur
Argun: zayıf, güçsüz, dermansız
gizli, saklı, arınmış
kamıştan yapılmış bir çalgı
vahşi hayvan
temiz, arınmış
Argunşah: zayıf, güçsüz, düşkün, dermansız, zebun
yanyana iki kamış düdüğünden veya kartal kemiğinden yapılmış kaval
Argün: temiz gün
günlük güneşlik
yaşama sevinci veren gün
erdem peşinde olan
Arhan: namuslu, dürüst, hükümdar br>
temiz, arınmış hükümdar
Arı: katışık olmayan, temiz, çiçeklerden bal yapan, iğnesiyle sokan böcek
Arıbaş: yorulmak bilmez
Arıç: dirlik, düzenlik, barış
barış, asayiş
Arıca: temiz, saf, hilesiz
Arıcan: temiz ve sevilen kişi
Arığ: halis, iffetli
Arıer: temiz, katışıksız er
Arıhan: üstün nitelikli, gururlu bakan
Arık: eti yağı erimiş zayıf
Arıkal: temiz, doğru, dürüst kal
Arıkan: saf kan, temiz kan, soylu kan
Arıkbağ: yabani otlardan temizlenmiş bağ
Arıker: temiz ve iyi kimse
Arıkhan: üstün nitelikli, gururlu bakan
Arıman: dürüst
Arın: temiz, saf
alın
arınmak eyleminden arın
sade ol
Arınç: erinç, huzur, barış
Arınık: şeffaf
Arısal: arı gibi
Arısan: adı sanı temiz kimse
Arısoy: katışıksız, temiz soy
Arıt: temizlenmek, saflaştırmak
Arıtan: temizleyen, berrak
Arkan: temiz kandan gelen
üstün, galip
arıkan, temizkan
Arkay: yükselmek, göğe doğru çıkmak
her yana çıkık durmak
Arkın: yavaş, ağır, sakin
arkada, geride
Arkış: kafile
Arkoç: temiz ve güçlü
Arkun: yavaş, geri kalan
Arkut: temiz ve kutlu
Armağan: birine karşılıksız olarak verilen şey, birini sevindirmek, gönlünü hoş etmek için verilen şey ödül
hediye
Arman: kutsal rüya, ermek istenilen şey, arzu
hasret, özlem
sıkıntı
Arol: çalışkan, saf ol
Arpağ: efsun
Arpak: büyü, sihir
Arpat: hun-uygar halkının önderi, arpatlar hanedanının kurucusu
Arpınar: su gibi temiz
Arraf: falcı, kahin, müneccim
hekim
göçebe arap aşiretlerinin örfe vakıf umumi bilgileri
Arsebük: temiz ruhlu ve çabuk
toy
namus konusunda titiz
Arsen: kurtuluş, özgürlük
Arslan: yırtıcı, güçlü, yiğit
Türklerin, güçlü insan tanımlarında genellikle seçtikleri ormanlar kralı
Arslaner: güçlü kimse
Arslangiray: cesur, korkusuz han
Arslanşah: arslan gibi cesur ve yiğit şah, kral
Artaç: ar+taç
utanma duygusunu baş tacı eden
dost, aynı meslekten olan
Artam: meziyet
Artan: fazlalık üstünlük
Artanç: ince ruhlu
Artaş: arkadaş
Artık: çok üstün, ziyade
Artış: beddua
Artuç: ucu sivri demirle donanmış mızrak
Artuk: artuk beyliğini kuran bir selçuklu komutanı
artan, kalan, üstün, selçuklu emiri
Artukmaç: bir çok şeyler arasında en değerli olanı
Artun: kendine güvenen, onurlu, ağırbaşlı
haysiyetli
Artunç: arı tunç, katışıksız tunç
mızrak
Aruz: Türk edebiyatında kullanılan ölçü
Ari: iran' dan geçerek kuzey hindistan' a yerleşen halk
Arif: anlayışlı, tanınmış, meşhur, bilgi sahibi
Arzık: dinine çok bağlı
As: mersin ağacı
değirmen
Asaf: vezir
Asal: temel, esas
Asan: kolay, rahat
sağlıklı
Asfa: çok saf, en temiz, halis
Asgar: en küçük, daha küçük
Ashab: sahib' in çoğulu
hz. muhammed (s.a.s)' i görüp ona tabi olan kişiler
Ası: menfaat
Asıf: çok sert esen rüzgar
Asım: temiz, namuslu, sağlam karakterli
Asker: ordu, ordu örgülüyle ilgili
vazife yapan
ülke savunmasında istihdam edilmek üzere eğitilip donatılan kimse
rütbesiz asker, er
Askeri: orduya mensup, orduyla alakalı
Aslan: gürbüz ve yiğit kişi
Türklerin, güçlü insan tanımlarında genellikle seçtikleri ormanlar kralı
Aslaner: yiğit kimse
Aslanhan: aslanların aslanı
Aslıbey: bey soyundan gelen
Asrın: çağdaş bu asıra ait olan, asıra uygun olan
asır' dan türemiş isim
modern
Asri: modern
Asutay: hırçın tay
Asil: soylu
soylu bir aileden gelen
seçkin insan
Asime: akılsız, beyinsiz, şaşkın, sersem
isim olarak kullanılmaz
Aşam: mertebe
Aşan: öte yana geçip giden, yüksek bir yerin ötesine geçen
uygur yazıtlarında geçen ad
Aşar: aşıp giden, öte yana geçen
Aşık: seven
Aşkan: yüz rengi
Aşkar: savaş atı
Aşkın: benzerlerinden daha üstün
coşkun
aşmış, ileri, üstün
senin aşkın
Aşkınay: ayın çok değişik ve çok güzel görünmesi
Aşkıner: üstün er, üstün gelen
Aşula: müzikte melodi
Aşir: kervanları koruyan memur
A-T
Ata: baba, ced, ecdat, büyükbaba, bilge
verme, bağışlama
Atabek: devlet yetkilisi
selçuklularda şehzadelerin eğitimcisi
Ataberk: şehzade eğitmeni
devlet yetkilisi
Atabey: selçuklularda şehzadeleri eğitmekle görevli kişilere verilen ünvan
Atabörü: erkek kurt
Ataç: atalardan gelen
Atacan: hoşgörülü, babacan
Ataergin: baba
soyun geçmişte yaşamış ferdi
vermiş, veriş
bağışlama, ihsan
yesevi tarikatında mürşid
Atahan: soyu hükümdarlardan gelen
Atak: canlı, girişken
cömert
nişancı
Atakan: düşünmeden cesurca işe girişen
atasının kanını taşıyan, atasının kanından gelen gücü barındıran
Ataker: atılgan, yiğit, hızlı
Ataklı: namlı, ünlü
Atakol: atılgan ol
Atakul: atalarına saygı duyan
Atakurt: kurt soyundan gelen
Atala: bulamaç
Atalay: ünlü, soylu, tanınmış
Ataman: ata kişi, önder
Atamer: soyu yiğit, atası er
Ataner: baban, atan, soyun, yiğit anlamında
Atanur: atasından aldığı nuru taşıyan
Ataol: yüce bir insan ol
gelecek kuşaklara olan, geleceği olan
Atasagun: doktor, hekim
Atasan: soyuyla ünlü olan, övünen kişi
Ataseven: baba
soyun geçmişte yaşamış ferdi
vermiş, veriş
bağışlama, ihsan
yesevi tarikatında mürşid
Atasoy: ataların soyundan gelen
Atatuğ: baba
soyun geçmişte yaşamış ferdi
vermiş, veriş
bağışlama, ihsan
yesevi tarikatında mürşid
AtaTürk: Türklerin atası
Atatöre: atalardan kalma adet
Atay: herkesçe bilinen, tanınmış, ünlü
maruf
Ataş: arkadaş
Atıf: eğilimli, birine şefkatle eğilen, sevgi duyan
bir şeye yönlendirilen
birini beğenen kimse, içten, samimi
Atıl: bir amaca doğru hızla ilerleme (a harfi uzatılarak okunmalıdır, aksi halde atıl durağan anlamına gelir)
atılmaktan emir
Atılay: ileri atılan
atik ve aydınlık
Atılay/atalay: kolaylıkla ileri atılabilen cesur kimse
atınç, atılgan, atak
Atılgan: engelleri aşan
korkusu olmayan
girişken, hevesli
Atılhan: dinamik hükümdar
Atım: fırlatılan birşeyin gideceği uzaklık
Atınç: atılgan
atak
Atız: uzak
Atkın: atılmış
kumaş dokumada kullanılan tabir
Atlam: hatve, adım
Atlan: şöhret, ünvan
Atlığ: namlı, şöhretli
Atlıhan: at+han kelimelerinden iyi ata binen yiğit han
Atom: bir elementin kimyasal tepkimeye giren en küçük parçası
Attab: yumuşak huylu
sertlik yanlısı olmayan
uyumlu
Attar: güzel kokulu bitki özleri, yağlan vb. satan, güzel koku ticareti yapan kimse
ilaç maddeleri vb. şeyler satan adam
mahalle aralarında bazı baharatlar ile iğne, iplik vb. satan dükkan sahibi
Atuf: çok esirgeyen, aşık olan
Atik: çabuk davranan, çevik
Atilla: hun hükümdarı (atilla olarak yazılan şekli de Türkçedir.)
savaşçı, fatih
büyük, ünlü
meşhur, ünlü kişi
Atilla/attila: hunların "tanrının kırbacı" denilen büyük hükümdarı
A-V
Avcı: avlanan, av sporu yapan kişi
bir şeyi elde etmeye uğraşan
osmanlı sarayında şikariler diye adlandırılan askeri grup
Avfi: arap düşünür
Avıl: memleket
Avınç: yakınlık
Avnullah: Allah' ın yardımı
birleşik isim
Avni: yardım etmek, yardımda bulunmak, yardımla ilgili
Avvad: ud çalan, udçu
Avşar: işi peşin gören, bir Türkmen boyu
A-Y
Ayaba: muhammed tapar' ın oğlu
Ayalp: ay gibi güzel ve yiğit
Ayana: saygı
Ayanç: saygı
Ayanoğlu: açık, belirli
ayan' ın oğlu
Ayata: eski Türklerde ay tanrısı
Ayaydın: ay ışığı
Ayaz: duru ve dingin havada çıkan kuru soğuk, bulutsuz ve ay ışıklı gecede çıkan soğuk
Aybar: insanda saygı uyandıran görünüş, görkem
gösterişli, heybetli
heybet
Aybars: ay gibi parlak, pars gibi çevik ve güçlü
hun hükümdarı atilla'nın amcası
özel isim
Aybay: ay gibi parlak, zengin ve saygıdeğer
Aybeg: ay gibi temiz ve aydın yönetici, ileri gelen, bey
Aybek: hindistan komutanı
Ayber: ay meyvası
Ayberk: sağlam kişilik
ayın parlaklığı
Aybora: ay kadar güzel, fırtına gibi hızlı
Aybige: büyük ay, dolunay
Ayçetin: güzel ve zorlu
Aydar: perçem, manas destanındaki kahraman
Aydemir: yüzü kavisli bir çeşit keser
Ayderusi: güney arabistan' ın eski ve tanınmış bir derviş
Aydın: ışıklı
aylı gece
açık, belli
uğurlu
beyni çağdaş düşüncelerle aydınlanmış, bilgili kişi
Aydınalp: cesur ve güçlü olduğu kadar bilgili de olan insan
Aydınay: ayın çok parlak hali
Aydınel: aydınlık yer, ışıklı yer
Aydıner: aydınlık yüzlü, mert
Aydınol: okumuş ve bilgili biri ol
Aydıntan: aydınlık, sabah vakti
Aydıntuğ: üzerine ışık düşmüş tuğ
Aydoğa: ay doğsun anlamında
Aydoğan: ay gibi doğmuş olan
Aydonat: ışık donat, parlaklık donat anlamında
Aydinç: ay gibi güzel, ışıklı ve dinç
Ayerdem: ay+erdem
Ayet: kuran surelerini meydana getiren cümlecikler
Ayetullah: Allah' ın ayetleri
özellikle şii mollalarının kullandığı isimlerdendir
Allah' ın göndermiş olduğu yasalar ve emirler
mucizeler, hikmetler
iz, nişan
Aygut: karşılık, mükafat
Aygutalp: Türk komutan
Ayhan: ay hakimi
ay gibi güzel yüzlü hakan
ay+han
oğuz han'ın ikinci oğlu
Ayık: uygarlık
Ayırbas: değiştirme
Aykaç: şair
Aykal: ay gibi parlak ve ışıklı kal
Aykan: kanı ay gibi parlak ve temiz ay kanlı
Aykın: ışıltılı kın
Aykon: ay+kon
Aykul: güzel insan
Aykut: kutlu ay, uğurlu ay
armağan, ödül
Aykutalp: özel isim
Ayman: ay gibi
Aymete: hun imparatoru mete' nin bir adı
Aymutlu: ay gibi güzel ve mutlu
Ayni: gözle ilgili
ayn' a ait
pınar, kaynak, göz
karşılığı mal olarak ödenmiş
Aynüddevle: devletin gözü
devletin kaynağı
Aynşems: güneş kaynağı
mısır' da bir kasaba
bir cins değerli taş
Aypar: görkem, saygı
Aypars: ay gibi güzel ve pars gibi yırtıcı
Aypolat: ay gibi ışıltılı ve cesur
Ayrıç: taksim etme
Aysal: ay'la ilgili, ay gibi
Aysar: ayın evrelerine göre huyu değişen kimse
Aysungur: ay gibi sakin olan
Aytaç: başında ay gibi ışıklı taç bulunan
ay+taç
Aytar: haberci
Aytaş: ay gibi parlak ve sert
Aytekin: ay şehzadesi, prensi
ay gibi parlak ve biricik
çok değerli
ay+tek
tek ay, uğur getiren ay
Aytış: söz, nutuk
Aytop: ayın dolun hali gibi
Aytuğ: ay gibi parlak tuğ
kralın başına taktığı tuğ şeklindeki taç
Aytun: ay ve gece, aylı gece
Aytunç: ay gibi güzel, tunç kadar sağlam
Aytunca: tunca ırmağı gibi görkemli
Aytigin: özel isim
Aytimur: ay gibi ışıklı, demir gibi sağlam
Aytün: ay ve gece
AyTürk: aydın ve gelecek vaadeden Türk
Ayvaz: savaş gemilerinde cerrah yamağı
ermeni ve kürt uşaklar (eskiden), yakışıklı, sırım gibi
arapça ivez kelimesinin bozulmuş şekli
eskiden kibar konaklarda yemek servisi yapan ve sokak işlerinde kullanılan vanlı ermenilere verilen ad, ermeni uşak
karagöz perdesinin belli başlı tiplerinden biri
köroğlu destanında bir kahraman
Ayverdi: özel isim
Ayyıldız: Türk bayrağı
Ayyüce: ay gibi aydınlık nurlu ve yüce olan er
özel isim
Ayzer: 1- altın renginde olan 2- ay' ın altın renginde olduğu zaman
A-Z
Azad: özgür, kurtulmuş, başına buyruk
hür, serbest
kimseye bağımlı olmayan
kurtulmuş
müberra
zarif, nazik
Azadi: bağımsızlık, özgürlük
Azam: en büyük, daha büyük, ulu
Azameddin: dinin ululuğu, emaneti
Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır
Azamet: maddi ve manevi anlamda büyüklük
Azamettin: dinin yüceliği
Azer: ateş
azerbaycan kelimesinin kökü olan azer' den
Azmun: deneme, sınama, tecrübe
Azmi: kararlılık
güçlü, kuvvetli
kemikli, kemikle ilgili
azim sahibi
Aznavur: sergerde, yiğit
Azraf: zarif
pek ince, pek nazik
çok zeki
Azrak: çok az bulunan, değerli
Aztekin: özel isim
Azim: bir şeyler yapmak için kararlı kişi
azmeden, azimli
büyük, ulu, cesim, iri muhteşem
kuvvetli, şiddetli, derecesi yüksek
ehemmiyetli, mühim, müthiş
Aziz: sevgili
az bulunur
muhterem
onur sahibi
yüce
saygıdeğer
Azizi: aziz' e ait
Azzam: en büyük, en ulu
Babür, A. Kaplan
Bahadır, T. Kahraman, yiğit
Bahaeddin, A. Dinin güzelliği
Bahtiyar, F. Mutlu, mesut.
Baki, A. Allah'ın isimlerinden,Varlığının sonu olmayan
Balaban, T. Çocuk bekçisi, iri yapılı gürbüz insan
Balamir, T. Gürbüz iri yapılı
Balkan, T. Sık ormanlık, sıradağlar
Barak, T. Ağaçlara saran büyük asma.
Bârân, T. Yağmur seli
Barbaros, İ. Kızıl sakallı.
Barış, T. İki yanın uzlaşması, anlaşması
Barkın, T. Gezgin
Barlas, T. Kahraman, yürekli, savaşçı, bir türk boyu
Bartu, T. Eski bir Türk kağanı
Basri, A. Basra ahalisinden
Battal, A. Hantal, çok büyük. Yürekli, cesur
Batur, T. Yiğit, kahraman,
Baybora, T. Büyük fırtına
Bayhan, T. Zengin, cömert, güçlü hükümdar
Bayram, T. Toplu halde sevinilen gün
Bedir, A. Ayın ondördü tolunay
Bedreddin, A. Dinin aydınlığı
Bedri, A. Dolunay gibi güzel, dolu altın kesesi
Behçet, A. Güleryüzlülük, sevinçli olma.
Behlül, A. Hayırlı işlere koşan, cmert
Behram, F. Her ayın yirminci günü, Merih gezegeni
Bekir, A. Yeni doğmuş olan, erken kalkan
Berkant, T. Bozulmaz, sağlam yemin
Berke, T. Kama, hançer
Berksu, T. Kaynağı kurumayan soğuk su.
Beşir, A. Müjdeleyici
Bilal, A. Islak, ıslatan. İlk müezzin Bilal-i Habeşi
Binali, A. Ali'nin oğlu
Birol, T. Tek ol
Bora, İ. Ansızın çıkan şiddetli rüzgar
Boran, İ. Rüzgar,şimşek ve yağmurlı bozuk hava
Buğra, T. Erkek deve, erkek turna
Buhari, A. Buharalı
Bumin, T. Göktürk hakanı
Burak, Peyhamberimizin binitinin ismi
Burhan, A. Delil, ispat
Burhaneddin, A. Dinin delili
Bülend, F. Yüksek, uzun
Bünyamin, A. Yakup A.S.'ın küçük oğlu
Cabir, A. Zor kullanan
Cafer, A. Dere, çay.
Cahid, A. Gayretli, çalışan. Cihad eden
Can, F. Ruh.Cesedin diriliğini sağlayan öz.
Canib, A. Yabancı, garip
Cavid, F. Devamlı, sonsuz
Celaleddin, A. Din için öfkelenme
Celil, A. Ululuk ve büyüklük sahbi, Allah'ın isimlerinden
Cem, A. Toplanma, bir araya getirmr
Cemal, A. Yüz, yüz güzelliği
Cemaleddin, Dinin nuru, yüzü.
Cemil, A. Erkeğin güzel, hoş olanı.
Cenab, A. Şerefli, hürmetli
Cengiz, T. Türk Moğol Hanı, Güçlü, kuvvetli
Cenk, F. Savaş
Cevad, A. Cömert, bağışlayan
Cevdet, A. Olgunluk, güzellik
Ceyhun, T. Tevrata göre Cennetteki dört ırmaktan biri
Cezmi, A. Sözünden dönmez, kararlı.
Cihad, A. Din uğruna savaşmak.
Cihan, F. Dünya
Cihangir, F, Dünyaya hükmeden
Cumali, A. Cuma günü doğan çocuk
Cumhur, A. Millet, halk.
Cüneyd, A. Genç savaşçı
Çağlar, T. Çağlayan
Çağrı, T. Bir Selçuklu komutanı. Çakır gözlü, seslenme
Çetin, T. Sert, inatçı, erişilmez.
Dağhan, T. Oğuz Han'ın beşinci oğlu
Dalokay, T. Herkesin beğendiği, hoşa giden
Danişmend, F. Akıl danışılan. Bir Selçuklu komutanı.
Davud, IB. Peygamber ismi
Derviş, F. Kendisini Allah'a ibadete vermiş
Devlet, A. Talih, büyük rütbe
Devran, A. Kader, talih, Dünya
Dilaver, F. Cesur, yiğit, yürekli
Dilhan, F. Samimi, içten konuşan
Dilmaç, T. Tercüman
Dinç, T. Sağlıklı, güçlü, kuvvetli
Doğan, T. Yırtıcı bir kuş
Durmuş, T. Çoçuk yaşasın diye ailelerin verilen isim
Dursun, T.Çoçuk yaşasın diye ailelerin verilen isim
Dündar, F. İnci, sevgili
Edib, A. Edebiyatla uğraşan.
Ediz, T. Dağların tepesi, doruk.
Efekan, T. Efe soyundan gelen
Ekmel, A. Mükemmel olan, en kamil
Ekrem, A. Çok şeref sahibi
Emin, A. Korkusuz kimse
Emrah, F. Erzurum ve Ercişli şairlerin adı
Emre, T. Hak aşığı
Ender, T. Seyrek bulunan
Enes, A. İnsan
Engin, T.Açık deniz, alçak ve çukur yer
Enis, A. Dost, sevgili
Enver, A. Çok parlak, daha nurlu
Eray, T. İlk ay
Erbek, T. Yiğit, cesur
Ercan, T. Korkusuz kişi
Ercüment, F. Haysiyetli, seçkin, saygın, şerefli
Erdal, T. Erken yeşeren dal
Erdem, T. Fazilet, liyakat
Erdinç, T. Kuvvetli erkek
Erdoğan, T. Erken doğan erkek çocuğu
Eren, T. Ermiş
Ergün, T. Uysal kişi, Sulu saf kar, iyi koşan at
Erhan, T. Adil iyi hükümdar
Erkan, T. Yiğit, soylu
Erman, T. Pişman olma, istek
Erol, T. Yiğit erkek ol, sözünde dur
Ersan, T. Adıyla, sanıyla ünlenmiş kişi
Ertan, T. İlk tan ağarması
Ertuğrul, T. Temiz yürekli doğru erkek.
Esad, A. Çok hayırlı, çok mutlu
Eser, A. Tesir, etki, gitmiş veya geçmişten izler
Eşref, A. Şerefli, aziz
Ethem, A. Karayağız
Fadıl, A. Erdemli, faziletli
Fahreddin, A. Dinin övdüğü, seçkin
Fahri, A. Karşılık beklemeden yapılan iş
Faik, A. Manevi olarak üstün, seçkin
Faruk, A. Doğruyu yanlıştan ayıran
Fatih, A. Fetheden
Fazlı, A. Erdemlilik, iyilik
Fecri, A. Tan yeri ağarması
Ferdi, A. Özel, şahsi
Ferhad, A. Rahatlık, sevinç
Feridun, A. Kıymetli cevher, sekizinci gök
Ferit, A. Avcı kuş, katılaşmış şey
Ferruh, F. Aydın insan, nur yüzlü
Fethi, A. Fetihle ilgili
Fethullah, Allah'ın fetih kısmet ettiği, dinin açılması
Fevzi, A. Zafer kazanan
Feyiz, A. Nimet, ihsan, bereket
Feyzullah, A. Allah'ın bereketi, bolluğu, ilim verdiği
Feyyaz, A. Çok feyizli, bolluk bereket veren
Fırat, A. Tatlı su, bir nehir ismi
Fikret, A. Murat, maksat, idrak, düşünme
Fuad, A. Gönül, yürek
Gaffar, A. Günahları affedici,Allah'ın isimlerinden
Gafur , A.Bağışlayıcı, örten, Allah'ın isimlerinden
Gani , A. Çok zengin, Allah'ın isimlerinden
Gazanfer, A. Aslan, yiğit, korkusuz
Gediz, T. Su birikintisi
Gevheri, F. Pırlanta gibi, cevher kimse
Gıyaseddin, A. Dinin yayılmasında yardımcı olan
Giray, T. Kudretli, Kırım Hanları sülalesinin adı
Gökmen, T. Mavi gözlü ve sarışın
Göktürk, T. Tarihte adı Türk olan ilk devlet
Görkem, T. İhtişam, gösteriş, heybet
Gültekin, T. Bilge Kağanın ağabeyi, güvenilir, faydalı
Günhan, T. Mete Han'ın birinci oğlu
Gürhan, T. Han, hükümdar
Güvenç, T. Kendine itimat, güvenme,
Habib, A. Seven, sevgili dost, sevilen dost
Hakan, T. Eski Türk hükümdarlarına verilen ünvan.
Hakkı, A. Doğruluk ve insaf sahibi
Haldun, A. Sürekli olanlar
Halid, A. Kolay yıpranmayan, yaşından küçük görünen
Halil, A. Allah'ın dostu
Halim, A.Yumuşaklık gösterici, Allah'ın isimlerinden
Halis, A. Saf, hilesiz
Haluk, A. İyi huylu, insaniyetli, geçimli
Hamdi, A. Şükreden. Allah'ı sevmek ve övmek
Hami, A. Koruyan, sahip çıkan, gözeten
Hamîd,, A.Hamd edilen, övülen, Allah'ın isimlerinden
Hamza, A. Heybetli, aslan, azametli
Harun, A. Peygamber ismi.
Hâris, A. Bekçi, gözcü, kollayıcı
Hasan, A. Güzellik, iyilik, hoşluk
Hasbi, A. İsteyerek ve karşılık beklemeden yapılan
Hasib, Hesap görücü, Allah'ın isimlerinden
Haşim, A. Muhteşem, gösterişli, doğrulayan
Haşmet, A. Büyüklük, ihtişam, alçak gönüllülük
Hayati, A. Canlılık, önemli olan
Haydar, A. Arslan, Hz.Ali'nin (r.a.) lakabı
Hayreddin, A. Mübarek insan, dinde hayırlı olan
Hayri, A. İyiliksever, hayırsever
Hızır, A. Bir peygamber veya evliya ismi
Hidayet, A. Allah'ın ilhamı ile doğru yolu bulmak
Hikmet, A. Ahlaki söz, Eşyanın hakikatına vakıf olmak
Hulagü, A. Abbasi devletini yıkan İlhanlı hülkümdarı
Hud, A. Peygamber ismi, Çok saygı ,hürmet, ululuk
Hulusi, A. Candan davranan, samimi
Hurşid, F. Güneş
Hüdai, A. Hidayete ermiş
Hüsameddin, A. Dinin keskin kılıcı
Hüseyin, A. Sevilen küçük çocuk
Hüsnü, A. Güzel, iyilik sahibi
Hüsrev, F. Padişah
Ilgaz, T. Düşmana süvari hücumu
Iraz, T. Kahraman, yiğit
Itri, A. Koku satıcısı
İbrahim, A. Bir peygamber ismi
İdris,A. Bir peygamber ismi
İhsan, A. İyilik etme, cömertlik
İlbey, T. Eski Türklerde askeri ve idari vali
İlhami, A. Kalbine ilahi feyiz doğan
İlhan, T. Türk Moğol hükümdarlarının ünvanı
İlkay, T. Ayın ilk günlerinde doğan çocuk
İlyas, IB.. Sulara hükmeden. Bir peygamber ismi
İmran, A. Evine bağlı kalan.
İrfan, A. Tecrübe ve zekadan oluşan manevi olgunluk
İsa, A. Bir peygamber ismi
İshak, IB. Gülme. Bir peygamber ismi
İskender, F. Eski Makedonya kralı.
İsmail, A. Bir peygamber ismi
İsmet, A. Namuslu, temiz, günahsız
İsrafil, A. Dört büyük melekten biri
İzzet, A. Kiymet, değer, saygı, ikram
Levend, i. Denizci, yiğit, cüsseli
Lokman, A. Sure adı, nebi veya peygamber adı
Lut, A. Peygamber adı
Lütfi, A. Hoşluk, iyi davranış
Lütfullah, A. Allah'ın iyi hoş kıldığı kişi, Allah'ın lütfu
Macit, A. Allah'ın (c.c.) isimlerinden. Cömert
Mahir, A. Hünerli, elinden iyi iş gelen
Mahmud, A. Övülmüş, övülmeye layık
Maksud, A. İstenilen, murat edilen
Malik, A. Sahip, elinde bulunduran
Malkoç, A. Akıncı ocağı reisi
Mansur, A. Allah'ın (c.c.) yardımı ile üstün gelen
Mazhar, A. Nail olmuş, kavuşmuş
Mecid, A. Allah'ın (c.c.) isimlerinden. İkramı çok.
Mehmet, T.Peygamberimizin isminin Türkçe kullanılışı
Melih, A. Güzel, sevimli
Melik, A. Allah'ın (c.c.) isimlerinden. Her şeyin hakimi
Melikşah, F. Büyük Selçuklu Hükümdarı
Memduh, A. Övülmüş, övülmeye değer.
Memluk, A. Köle
Menderes, Y. Akarsu yataklarının dolambaçlı kısmı
Meriç, T. Bir nehir ismi
Mert, F. Erkek sözünde duran
Mesud, A. Mutlu, bahtiyar
Mete, Büyük Türk Hun İmparatoru
Metin, A. Allah'ın (c.c.) isimlerinden. Kuvvvetli
Mevlud, A. Yeni doğmuş bebek
Mikail, A. Dört büyük melekten biri
Mirac, A. Kandil gecesi
Mirkelam, F. Güzel konuşan
Mirsat, A. Gemi çapası
Muammer, A. Uzun ömür süren, talihli, kısmetli
Muhammed, A. P Çok methedilmiş
Muhammer, A. Mayalanmış
Muharrem, A. Aşure ayı, yasak edilmiş
Muhiddin, A. Dini ihya eden
Muhlis, A. Samimi, ihlas sahibi, inancı doğru
Muhsin, A. Bağışta iyilikte bulanan
Murat, A. Dilek, meram, arzu
Murtaza, A. Allah'ın (c.c.) razı olduğu kişi
Musa, A. Sudan gelme, peygamber ismi
Mustafa, A. Seçilmiş, temizlenmiş
Muttalib, A. İsteyen, talepte bulunan
Muzaffer, A. Zafer kazanmış
Müfid, A. İfade eden, manalı, anlatan
Müjdat, F. Müjde vermek
Mükerrem, A. Hürmet edilen, saygı değer
Mükremin, A. ağırlanmış, ikram olunmuş
Mümtaz, A. Ayrıcalıklı, imtiyazlı, seçkin
Münir, A. Parlak ışık verici
Müşfik, A. Sevecan, şefkatli, merhametli
Naci, A. Cennetlik, selamete eren
Nadi, A, Haykıran, çağıran
Nadir, A. Ender, seyrek bulunan
Nafi, A. Allah'ın (c.c.) isimlerinden. Fayda sağlayan
Nafiz, A. Sözü geçen, tesirli, kendine itaat edilen
Nail, A. Ele geçiren, muradına eren
Naim, A. Yumuşak, nimetli yaşayış
Namık, A. Yazar,katip
Nami, F. Ünlü, tanınmış
Nâsır, A. İmdada yetişen, yardımcı
Naşid, A. Şiir yazan, söyleyen ve okuyan
Nazım, A. Dizi dizilen, düzenleyen, tanzim eden
Nazif, A. Şık giyimli, zarif, temiz
Nazmi, A. Sıraya koyma, tertipli, düzenli
Necat, A. Kurtuluş, selamet
Necati, A. Kurtulan, selamete eren
Necdet, A. Kahramanlık, yiğitlik
Necmeddin, A. Dinin yıldızı
Necmi, A. Yıldızla ilgili
Nedim, A. Sohbet arkadaşı
Nejad, F. Nesil, soy
Nesim, A. Hoş mülayim insan
Neşad, A. Sevinç, keyif
Neşet, A. Doğma meydana çıkma, kaynak olma
Nevzad, F. Yeni doğan erkek çocuk.
Neyzen, F. Ney çalan kişi
Nezihi, A. İncelikle ilgili, temiz
Nihat, F. Huy, tabiat, kişilik
Niyazi, F. Dua eden
Nizam, A. Dinin düzeni, sıra
Nizami, A. Usüle uygun
Nuh, A. Bir peygamber ismi
Numan, A. Gelincik, kan
Nureddin, A. Dinin ışığı
Nuri, A. Nurla ilgili
Nurullah, A. Allah'ın (c.c.) nuru
Nusret, A. Allah'ın (c.c.) yardımı
Ogün, T - Anımsanan, belirli bir günde doğan
Oğuz, T. Sağlam, gürbüz, güçlü delikanlı
Okan, T. Anlayışlı, Tanrı
Okay, T.1. Ok-ay. 2. Satürn gezegeni. 3. Beğenme.
Olca, Moğ. Ganimet
Olcay, Moğ. Bahtlı, talihli
Olgun, T. Bilgi, görgü ve hoşgörüsü gelişmiş insan.
Omay, T. Seçkin, seçilmiş.
Orbay, T. Or-bay. Ordu komutanı.
Orçun, T. Ardıllar, halefler
Orhan, T. Or-han. Şehrin yöneticisi, hâkimi.
Orkun, T. Çoban beyi.
Osman, A. Bir tür kuş ya da ejderha, 3.Halife
Ozan, T. Şiir yazan, şair.
Ökmen, T. Akıllı, zeki, bilgili kimse
Ökten, T. Akıllı, bilgili, fazıl; kahraman, cesur.
Ömer, A . Hayat,yaşama,canlılık. İkinci halife.
Önder, T. Önde giden, yol gösteren, kılavuz
Pehlivan, F. Güreşçi
Pertev, F.Işık, alev
Peyami, F. Bilgi toplayıcı
Piruz, F. Uğurlu, hayırlı
Polat, F. Kuvvet, güç
Poyraz, Y. Kuzeydoğudan esen soğuk rüzgar.
KIZ ÇOCUK İSİMLERİ
Pakize, F. Günahsız,lekesiz
Papatya, Y. Bir çiçek
Parla, T. Işık saç, parlak ol
Parule, F. Şakacı, latifeci
Pedme, F. Kısmet
Pelin, Y. Hekimlikte kullanılan bir bitki
Perihan, F. Büyücü, peri padişahı
Perran, F. Uçucu, uçan
Pervin, F. Bir yıldız
Pezire, F. Karşılama, karşılanış
Pınar, T. Suyun çıktığı yer
Pırnal, Y. Bir ağaç türü
Piraye, F. Takı, zinnet
Piruze, F. Mavi renkli değerli bir süsü taşı
Piyale, F. Kadeh
Pürçin, F. Çok düşünceli, öfkesi kabarmış
Radi, A. Rıza gösteren, kabul eden
Rafet, A. Acıma, merhamet etme, esirgeme
Rahim A. Allah'ın isimlerinden. Acıyıcı
Rahman A. Allah'ın isimlerinden.Nimet veren
Rahmi, A. Acımayla ilgili
Raif, A. Acıma ve merhameti olan
Ramiz, A. İşaretle konuşan
Ramazan, A. Oruç tutulan ay
Rasim, A. Resim yapan
Raşid, A. Hak yolunu kabul etmiş olan
Rauf, A. Allah'ın isimlerinden.Çok esirgeyen
Recai, A. İsteyen, rica eden, yalvaran.
Recep, A. Üç aylardan birincisi, gösterişli, heybetli
Refik, A. Arkadaş, yoldaş. Koca-eş.
Remzi, A. İşaretle, simgeyle ilgili,
Resul, A. Elçi, Peygamber
Reşat, A. Hak yolunda ilerleme
Reşid, A. Allah'ın isimlerinden.Hayra delalet eden
Rıdvan, A. Cennetin kapıcısı olan büyük melek
Rıfkı, A.Yumuşak huylu
Rifat, A.Yükseklik, yücelik
Ruhi, A. Ruhsal, ruhla ilgili.
Ruşen, F. Işıklı, aydın, parlak
Rüçhan, A.Üstünlük, üstün olma
Rükneddin, A. Dinin temel direği
Rüstem, F. Yiğit, kahraman
Rüştü, A. Doğru yolda olan
Sabahaddin, A. Dinin güzelliği.
Sabri, A. Sabırla ilgili
Sacit, A. Secde eden
Saadeddin, A. Dinin mutluluğu
Sadık, A. İçten bağlı, doğru, gerçek dost
Sadi, A. Mutlulukla, uğurla ilgili,
Sadri, A. Göğüsle ilgili.
Sadun, A. Mübarek
Saffet, A. Saflık, temizlik.
Sait, A. İbadet etmiş, uğurlu
Salim, A. Sağ, salim, sağlıklı, korkusuz, kusursuz
Samet, A. Allah'ın (c.c.) isimlerinden,muhtaç olunan
Sami, A. Yüksek, yüce.
Sancar, T. Kısa kama, saplar, batırır, yener.
Sargın, T. Candan, çekici, cazibeli, hevesli
Sedat, A. Doğruluk, hatasızlık
Sefa, A. Gönül rahatlığı, eğlence, zevk, neşe
Sefer, A. Yolculuk, savaş
Selahaddin, A. Dinine bağlı kimse
Selâmi, A. İyilik, barış ve rahatlıkla ilgili
Selçuk, T. Güzel konuşma yeteneği o
Selim, A.Sağlam, kusursuz, doğru
Selman, A. Barış içinde bulunma, huzur
Semih, A.Cömert, eli açık, çok değerli
Serbülent, F.Başı yüksek, yüce
Sergen, T. Raf, tepelerdeki düzlük yerler, yorgun
Serhat , F.Sınır, hudut.
Serkan, F+T, Ser-kan. Baş kan, soylu kan.
Sermet, A. Sürekli ve sonsuz olma
Sertaç, F.Baş tacı, çok sevilen, sayılan kimse.
Server, F. Baş, başkan, reis, ulu.
Seyfettin, A. Dinin kılıcı; dinin askeri
Seyfi, A. Kılıçla ilgili, askerliğe ait
Seyfullah, A. Allah'ın kılıcı
Simavi, F. Yüz, çehre, beniz ile ilgili
Sinan, A. Mızrak, süngü, sıkılgan, saklanacak yer
Suat, A. Mutlulukla, saadetle ilgili; mutlu
Suavi, A. Herkesin işine koşan, yardım eden
Sungur, T. Soğukkanlı, sakin kimse. 2. Akdoğan.
Süheyl, A. Güney yarımküresinde yer alan parlak yıldız
Süleyman, IB. Huzur, sükûn
Şaban, A. Ramazandan önce gelen ay.
Şadi, F. Sevinç, memnunluk
Şakir, A. Şükreden, durumundan memnun olan
Şamil, A. İçine alan, kapsayan
Şarık, A.Parlak, parlayan
Şefik, A. Şefkatli, acıması olan, esirgeyici
Şehmuz, F. Şah, hükümdar soyundan gelen
Şemseddin, A. Dinin güneşi
Şemsi, A. Güneşle ilgili, güneşe özgü
Şerafeddin, A. Dinlerin en şereflisi, en büyüğü.
Şeref, A. Büyüklük, ululuk, üstünlük
Şerif, A. Şerefli, kutsal, soylu, temiz
Şevket, A. Büyüklük, heybet
Şevki, A. Şevkle, neşeyle ilgili
Şinasi, F. Tanımak, bilmekle ilgili.
Şükrü, A. Şükretme, minnettarlıkla ilgili
Tâbâver, F. Güç yetiren, dayanan
Taceddin, A. Dinin tacı.
Taha, A. Kur´an´ın 20. suresi
Tahir, A.Temiz, pak.
Tahsin, A. Beğenme, güzelleştirme
Talat, A. Yüz, çehre, güzellik
Talay, Moğ. Deniz, büyük nehir, çok
Talip, A. İsteyen, istekli, öğrenci.
Tanju, T.Türk hükümdarına Çinlilerce verilen şan.
Tanzer, T+F. Sarı altın renginde tan yeri.
Târık, A. Sabah yıldızı, venüs
Tarkan, T. Ayrıcalıklı, saygın kişi ,vezir
Tayfun, T. Şiddetli fırtına
Tayfur, A. Küçük bir kuş türü
Taylan, T. İnce, kibar, güzel, uzun ve düzgün boylu
Tayyar, A. Uçucu, uçan.
Tayyip, A .İyi, güzel, hoş, çok temiz
Tekin, T. Uyanık, tetikte, şehzade, prens.
Teoman, T. Hun İmparatoru Mete´nin babası
Tevfik, A. Uygun düşürme, başarıya ulaştırma
Timur, T. Demir, Türk Moğol İmparatoru
Toktamış, T.Bir yere yerleşmiş, oturmuş
Tolga, T. Savaşçıların başlarına giydikleri demir başlık
Tuğrul, T. Yırtıcı bir kuş. Selçuklu Devleti´nin kurucusu
Tuna,T. Çok, bol, gösterişli
Tunca, F. Tur-can. Genç, delikanlı.
Tunç, T. Bakır, çinko ve kalay alaşımı
Turan, T. Türklerin en eski yurtlarına verilen ad.
Turgay, T. Tarlalarda yuva yapan bir tür serçe
Turgut, T. Konut, oturulacak yer
Ubeydullah, A. Allah'ın kulu.
Ufuk, A. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü.
Uğur, T.İyilik, şans, talih, baht.
Uluç, T. Selçukluların beylere verdiği ünvan.
Uluçkan, T. Bey soyundan gelen
Uluğ, T.Ulu, büyük, saygın
Ulvi, A. Yüksek, yüce
Umur, T. Saruhan beyi Aydın beyin oğlu, Muktedir.
Umut, T. Ümit etmek, beklemek, zannetmek
Urve, A. Aslan, kışın yeşil kalan ağaç
Utbe, A. Bir sahabi adı
Uygur, T. Uygar, medenî
Ümit, F. Umut
Ünal, T. Ün-al. Adın duyulsun, tanın, ün kazan
Ünsal, T.Ün-sal. Adın duyulsun, ünlen
Üzeyir, A. Bir peygamber ismi
Vahap, A. Bağışlayan, ihsan eden
Vahdeddin, A. Dinin tekliği, birliği
Vahid, A. Tek ve eşşiz, Allah'ın isimlerinden
Vakkas, A. Ağırbaşlı, temkinli
Varol, T. Var-ol .Yaşa
Vedat, A. Sevgi, dostluk
Vehbi, A. Allah (c.c.) vergisi olan
Veli, A. Müminlere dost, Allah'ın isimlerinden
Veysel, A. (Veyis) Yoksulluk, muhtaçlık
Volkan, Fr. Yanardağ
Vural, T. Vur-al
Yafes, T. Nuh Peygamber'in üçüncü oğlu, Türklerin atası
Yahya, A. Bir peygamber adı, Canlı olan, yaşayan
Yakub, IB. Bir peygamber adı, İzleyen, takib eden.
Yalçın, T. Sarp, dik, yüksek, çıplak ve kaygan yer
Yaman, T. Cesur, güçlü
Yasin, A. Bir sure adı.
Yaser, A. Bolluk, berekt, varlık, zenginlik
Yavuz, T. Yaman, güçlü, Osmanlı Padişahı 1.Selim'in lakabı
Yekser, F. Tek başına, bir baştan bir başa aniden
Yekta, F. Tek, benzersiz, eşi olmayan
Yerhum, A. Erkek kartal
Yesari, A. Zenginlikle ilgili, sola ait
Yıldırım, T. Osmanlı Padişahı 1.Bayezid'in lakabı
Yunus, A. Bir peygamber adı
Yusuf, A. Bir peygamber adı
Yümni, A. Her işi sağ eli ile yapan, uğurlu
Zafer, A. Mücadele sonunda ele geçen
Zafir, A . Zafer kazanan, üstün gelen.
Zakir, A. Zikreden
Zekai, A. Keskin zekalı, çabuk anlayışlı
Zekeriya, A. Bir peygamber adı
Zeki, A Zeka varlığını belirten, çabuk anlayışlı
Zeyd, A. Ziyadeleşmek, çoğalmak
Zeynel, A. Süslü, ziynetli
Zihni, A. Akıllı, düşünceli kimse
Ziya, A. Aydınlık, ışık, nur
Zübeyir, A. Akıl, yazılı küçük şey,
Zühtü, A. Takva ehli
Zülfi, A. Kılıcın kabzasına iliştirilen süsü
Zülkarneyn, A. İki boynuzlu, Ku'an'da adı geçen nebi veya peygamber.
|
Ekleme Tarihi: 19.09.2009 - 02:38 |
|
|
|
1191 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 10.05.2008
|
En Son On: 17.03.2011 - 17:14
|
Cinsiyeti: -----
|
|
BENİM İSMİMİ DE KOYABİLİRSİN
|
Ekleme Tarihi: 19.09.2009 - 13:52 |
|
|
|
80 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 31.08.2005
|
En Son On: 24.04.2010 - 15:23
|
Cinsiyeti: Bayan
|
|
hepinize çok tesekkur ederim, Allah sizlerden razi olsun
Muhtazaf, liste harikaaa
isimlerin hepsi cok guzel, insaAllah layikiyla bir isim vermek nasip olur. Guzel temenileriniz icin ayrica tesekkur ederim
Sagolun...
|
Ekleme Tarihi: 19.09.2009 - 16:26 |
|
|
|
|
|
Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
bidenem2727 (51), seyma köse (32), Frankfurtlu (58), Rahmetli (54), adem hoca (39), Fatihcrs (39), miractas (52), kadir isik (57), semiz55 (50), huseyinkoymen (54), a.zade (46), burakcan42 (47), YETÝMKIZ (38), demir19 (48), Yusuf KALE (64), enis1616 (34), m.tarik (23), a.erbil (50), cerdogan53 (38), sefaköylü (61), cihat78 (33), dursuni (40), ademylmz (62), Eternity (50), fatmas (35), rayiha (44), metinyuksel (42), biat (48), MuhammedBurak (57), atahoca (43), nsarikilic (85), nurleyla (61), ercomert (66), yselimk (47), salipazari_55 (47), mukreminabi (59), yaman55 (53), hanedar (53), serwtac (51), zeycan.T (48), Hamdi SEM&Yacut.. (50), nurcemalin55 (45), suyuti (46), kayýpcicek (39), kobra28 (50), z_ates (49), a_hisar (35), nihade (49), Sehle (53), hacer (50), Ayhan75 (50), meliksah (), s_mavus (49), gulum58 (39), delikanli55 (49), masterkan84 (41), Safiye_ (43), aktas1 (45), rahmana_kulum (41), nuraniyüz (37), nevra_nevra (37), mbildir (53), mg_ali61 (41), fatmasurek (50), cemalettin (44), beylik (46), tiryakiyim (55), oliverim (48), ibrahimer (61), ahmetmeydan&yac.. (32), gezgintas (33), emrullahasik (42), inces (63), ahmetzg (32), halvet (59), werker (57), meliksahgazi (45), hizan (53), halit 2 (), EFSU (41), esnur@ (38), tutukluyurek1 (43), kadir.46 (50), akin (56), Abdulaziz1 (57), arslan71 (54), hakan252525 (48), abdulvekil (41), celalim (43), cingirt (45), ahmethira (61), atasever (35), syfbeyhan (47), bladenfr (53), Bulduklu (53), zeynep73 (52), ülkücü genc 67 (41), ruhat (41), kubi187 (36), ateþ_su (44), Hanedaroglu (53), 0455 (49), uveyk (52), yesevi06 (49), civansirli (65), Yusuf 55 (43), sehid_2000 (42), carizma55 (45), ismail61 (50), kazakh65 (60), inansumer (47), miro_can (45), mavibirölüm (41), Tuncay20 (48), Cennetim (34), KIVILCIM (59) |
|
|
|
|
|
|