0
Start Giriş Üye Ol üyeler ((( RAVDATe@m))) Arama
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » tarihi elestirenlerin dikkatina

önceki konu   sonraki konu
Bu konuda 6 mesaj mevcut
Sayfa (1): (1)
Ekleyen
Mesaj
Dai su an offline Dai  
tarihi elestirenlerin dikkatina

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
tarihe màl olmus birini yada birilerini elestirmek icin cok iyi ve saglam kaynaklardan arastirilmaliyiz

kopyala-yapistir'larla reyting yapmak fayda getirmez

mustafa kemal-in cumhuriyetin kurulusundan bir-iki yil öncesine kadar vatan ve millet icin yaptiklarini milliyetciligini ve dahiliginin yani sira cesaretini kimse inkar edemez

HAK'kin adaletine varmis bir merhumu cekistirip birbirinize gireceginize
mustafa kemalin cumhuriyetten öncesini ve sonrasini ve hatta hayatinin son dönemlerinide yine iyi arastirmak lazim gelir


bu arada daha saglikli neticeler alabilmek icin ismet inönü ve tezgahlarinida beraberinde arastirmaliyiz

mustafa kemalin ölümünün halktan bir müddet saklanmasinin nedenlerini ve bu arada cikarilan kanunlarida iyi incelemeliyiz

dogrulugunu arastirmadan yazacagimiz her konu bizleri hatalara sürükler

saygilar
Ekleme Tarihi: 02.11.2008 - 00:40
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
menzil3 su an offline menzil3  
RE: tarihi elestirenlerin dikkatina

60 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 16.03.2008
En Son On: 20.03.2009 - 14:50
Cinsiyeti: ----- 
DAİ kardeşim yazının içinden alıp aşağıda verdiğim bölümler olmasa yazına tüm yüreğimle katıldığımı söyleyeceğim.

İnsanların edindikleri tarihi bilgiler genelde okudukları ile elde ettikleridir. Şayet bu kabul ettiğiniz bilgilere uygun ve altına buna kefilim anlamına gelecek yazıları yapıştırıp düşüncenizi anlatmaya çalışıyorsanız ne ala.
Çünkü burada yazı doğru sizde onu kabullenmiş olduğunuz için o konuda doğrusunuz demektir. Tersine bilginiz yanlışsa sizde o yanlış bilgiyi kabullendiğiniz için yanlışsınız anlamına gelir.

O nedenle eleştirirken bu işi doğru bilgi ile doğru olarak yapanla yanlış bilgi ile yapanı birbirine katarsak elimizle yapmaya çalıştığımızı tekmeyle yıkmış gibi oluruz. Bu nedenle eğri ve doğruyu birbirinden ayırarak kime eleştiri getiriyorsak apaçık ifade etmeliyiz diyorum.

Benim burada vakit kaybınada neden olmamak için bu son Atatürk hezeyanlarına cevaplarım kısa üst yazılarla doğru bulduğum yada bana ters olmayan bilgileride verdim. Bunun reytingle yada başka yanlış bir işle hiç bir alakası olabilirmi ?
Asıl önemli olan izahını bile yapamayacağın linkleri ve yazıları kendi zihniyetine uygun diye yansıtmak ve karşısındakinin ne yazdığını okumadan nede anlamadan körü körüne bir mücadele çıkarmak değilmi ?

Yanlışla doğru söz sahiplerini birbirine katmak aynı kefeye koymak bir anlamda ben hepinizden daha doğruyum gibi kompleksli bir yaklaşım olmazmı?

Aşağıda bu son yazıların ikisine yazdığım biri üst yazı diğeri tamamen kendi değerlendirmem olan yazıları benim yapıştırdığım yazılara neden kefil olup yansıttığımında aynası olması düşüncesiyle veriyorum. Bakın körü körüne Atatürke iftira atanların linklerini yapıştırma işine hiç uzaktan yakından benziyormu ?

Son olarak şunuda söyleyeyim. Şayet DAİ kardeşimizin dediği gibi bir doğru bilgiyi buraya yapıştırmak yanlışsa onu okumakda en az o kadar yanlıştır gibi akıl dışı bir hükmü kabul etmek gerekir.
Kişi hangi zihniyetteyse onu yansıtır. Eğri yada doğru.
Karşınızdakinin doğru bilgilimi yoksa yanlış bilgilimi olduğunu hatta ne niyette olduğunu yansıttıklarından anlamanız mümkün.
Bir eleştiri getirilecekse yazı içeriğinden getirilip bir yerlere varılmalı. Forumda yazmanın adabıda bu olsa gerek.Yoksa herkesin keyfine hareket edilecekse burada yazı yazmayada gerek yok.
Hiç kimseye (peygamberler hariç) edindiği bilgiler VAHİY yolu ile gelmiyor.Benim reytingle yada reytinge hizmetlede hiç işim olmaz. Allah rızası için ve milletimi ayrımsız sevdiğim için bu emekleri sarfediyorum.

Sözü orasından eğip burasından bükmeden dosdoğru hedefi apaçık belli söylemeli ki yanlış söz sahibi eleştirildiğini doğru söz sahibi ise onaylandığını yada en azından kendisinede bir şaibe bulaştırılmaya çalışılmadığını görebilsin.

Kalın sağlıcakla.....



Alıntı
Orijınalı DAi



kopyala-yapistir'larla reyting yapmak fayda getirmez


HAK'kin adaletine varmis bir merhumu cekistirip birbirinize gireceginize
mustafa kemalin cumhuriyetten öncesini ve sonrasini ve hatta hayatinin son dönemlerinide yine iyi arastirmak lazim gelir


saygilar



**********************************************
HAÇLI VE ATATÜRK DÜŞMANLARININ İFTİRA BELGELERİ KAMPANYALARI KANIT DEĞİLDİR...

Kardeşim hala bu ülkenin düşmanlarının düzmece yalanlarını belge diye buraya yansıtıyorsun.

Aşağıdaki yazıyı bir oku bakalım. Sonrada o inandığın yalanların çıkarılma nedenlerini bir araştır.

Tabi benim bu yalanlara inanmak işime gelir diyorsan o başka.
İşte o zamanda bu feci hatanın Allah katında hesabını vermeye razı olursun.

Ben daha önceki bir çok yazımda Atatürke ihanetin İnönü ile başladığını çeşitli şekil ve şiddetlerde bugüne kadar devam ettiğini ve Atatürkten sonra geçen yetmiş küsur senenin çarçur edildiğini defalarca anlatmıştım.

İşte mason meseleside bu acı gerçeklerdendir.
İnönü paranın üzerine bastığı kendi resmi ile içindeki Atatürk kıskançlığını ve karşıtlığını saklamamış bu şekildede açığa vurmuştur.
İnönünün Atatürke ihanetleri bunlarla bitmez. Atatürkten sonra gizlice ABD ile bugün çığırından çıkan ilişkilerin temelinide o atmıştır.
Her ne kadar pek çok Atatürkü seven İnönü için bu gerçeği kabul etmesede gerçeğin ta kendisi budur.

*****************************************************
ATATÜRK VE LAİK DEMOKRATİK CUMHURİYETİN İRADE EDİLMESİ ALLAH KATINDANDIR.

Evet, Laik Demokratik Cumhuriyet bir tesadüfün değil İlahi iradenin bir tecellisinden başka hiç bir şey değildir.
Atatürk'te bu anlamda bu büyük görevi ancak başarıya ulaştığında Allah'ın yardımıyla başardığını anlayabilecek büyük bir dehadır.

Sözün özü Atatürk ve Laik Demokratik Cumhuriyet birer tesadüf değil İlahi tecellinin birer parçasıdır. Ve bu ilahi tecellinin gerçekleşmesi için çok muaazzam olaylar vuku bulmuştur.

Bana hala Atatürk ve Cumhuriyeti yok etmeyi şiar edinmiş kişilerin dergilerin yazılarını yazıp cevap vermeniz bu muazzam gerçeği asla değiştirmez.Üstelik acı bir gerçek daha var ki oda benim yazdıklarımı okumak için zahmet bile etmeyip körü körüne aynı yalanlarla geri dönüyorsunuz.
Yazık önce bir okuyun bakın düşünün, araştırın sonra kendi düşüncenizle geri dönüp fikrinizi söyleyin. Bir şeyleri gerçek yönüyle anlamak istiyorsak gerçekleri bulmak istiyorsak yapılması gerekn budur.
Yoksa kendi nefsinize ve görüşünüze uygun yalanların arkasına sığınmak en kolay yoldur.
Allah yolunda dahi nefslerinin kabullerini din edinenler bir sürü yalan hadisler uydurdular. Ve ne acıdır ki yine aynı şekilde aynı çarpık zihniyetin sahipleride o yalanlara din diye sarılıp bunları üretenlerle birlikte yoldan çıktılar.

Şimdi Atatürk'ün Cumhuriyeti kurma nedenlerini ve bu büyük başarının arkasındaki mucizevi ve hayretler uyandırıcı olayları şöyle bir gözden geçirelim.

1 - Allah Osmanlıyı dini hurafe batağına teslim ettiği ve bu anlamda hem din adına hem dünya adına haçlının gerisinde kalmakla cezalandırmış ve bununlada bırakmayıp çok ağır bedeller ödeterek paramparça olarak bitmesine müsaade kılmıştır.Dikkat ediniz Osmanlının ilim ve fenni bırakmadığı yükselme devrinden sonra batının kiliseyi bir kenara bırakıp ilme ve fenne sarılmasıyla aynı zamanda hurafeye sarılmış ve batının çöpe attığı din adına hurafe batağına saplanmıştır.
O kafa matbaanın dörtyüz yıl Osmanlıya geç gelmesine ve bir çok ilim adamının haksızca öldürülmesine sebep olmuştur.
Allah dini karanlığa gömen bu kafayı ise ilkönce DURAKLAMA DEVRİ ve sonra ısrarla aynı çarpık zihniyete devam etmesi nedeniyle GERİLEME DEVRİ ile cezalandırmıştır.

Şöyle bir düşününüz İslamın devlet olarak gözbebeği olan Osmanlı neden Allah katından bu hale layık kılınmıştır ? Allah doğru kabul etse koskoca Osmanlıyı per perişan neden etsin neden yüzbinlerce şehit verilsin ve üstelik o şehitlerin çoğunun verildiği pek çok yerde elimizden çıksın ?
Osmanlının son dönemindeki feci bitişin tarihçesini gerçek yönleriyle bilmeyenler işte yine din adına hurafe ve yalan batağının içine saplanmış Osmanlıyı yok eden zihniyeti devam ettirmeye çalışmaktadırlar. Yani bir anlamda Allah'a bilinçsizce bu değişim için isyan edip kafa tutmaktadırlar.

2 - Allah Kurandada buyurduğu gibi yönetimler ve halklar Kuranın dışına çıkıp yanlışlara saptıklarında onların giderilip yerlerine yepyeni yöneticilerin ve zümrelerin getirileceğine işaret eder. Atatürk ve cumhuriyet bu ayetin apaçık bir zuhurudur bir anlamda.

3 - Bu ülkenin insanları Osmanlının gidişatının Allah katından gazabla bakıldığına işaret eden ve Atatürkün ise seçilmiş bir insan olarak görev yaptığını anlatan şu noktaları mutlaka anlamaları gerekir.

a - Allah isteseydi ve gidişatından razı olsaydı koskoca Osmanlı imparatorluğunun feci bir şekilde yüzbinlerce şehitle paramparça olmasına izin vermez onu bir şekilde hem toprak bütünlüğü hemde idare olarak onore ederdi.
Oysa haçlı zalimler Osmanlıyı her tarafından girerek paramparça edip esirlerini dahi feci eziyetlerle öldürdüler. Tarihin derslerde gösterilmeyen sayfalarında bu korkunç bitişin gerçekleri saklı.Osmanlı son döneminde savaşın haricinde dahi facia bir durumdaydı. Haçlılara çok büyük borç yükü altına girmişlerdi. Öyleki haçlı kendi alacağını toplamak için DUYUNU UMUMİYE denen ve Osmanlının bir anlamda fiili bitişi anlamınada gelen kendi alacağını dahi kendi (haçlının tuttuğu) vergi memurları ile topluyor geri para kalırsa Osmanlıya veriyordu. Kapitülasyonlarla adeta haçlıya bana vurma ne istersen al denip ticaretimiz tamamen bitiriliyordu. Haçlıdan borç para alınıp Kırımda Ruslara bu borç parayla alınan silahlarla karşı konmaya çalışılıyordu. Tabi savaşın sonucu yinede faciayla bitiyordu.
Osmanlı tüm cephelerden ağır yenilgilerle dönüp bir ateşin içinde yanıp yanı kül oluyordu. İşte son toprak olan Anadolunun dahi bu halde korunamayacağına inanan padişah ve İstanbul hükümeti İngilizlere bizi onbeş yıl siz yönetin diyor, İngiliz, Yunan, Fransız işgal kuvvetlerine karşı koyan bu ilkenin vatansever insanlarını Osmanlının geri kalan zaptiyeleriyle tutuklayıp içeri tıkıyordu.
Yunan Egeye çıktığında padişahın emri ile hiç karşı konmuyor hatta bir iki ilimizde Yunan askerleri yunan bayraklarıyla karşılanıyordu.
Ne zamanki yunan zulme ve tcavüzlere başladı işte o zaman yediği kazığı ve Padişah ve istanbul hükümetinden bir hayır gelmeyeceğini anladı. O zaman bir kurtarıcı olarak ortaya çıkan Aattürkün mücadelesine katılmaya başladı.
İşte bu mücadele Atatürkü hain ilan edip idama mahküm eden Padişah ve İstanbul hükümetine rağmen onların arkadan hançerlemelerine rağmen başarıya ulaştırılıp Cumhuriyet kuruldu.
Şayet Padişah ve istanbul hükümetinin elinde bir gelecek kabullenilseydi şu anda Ankara civarında küçük ve ne derece bağımsız bir devlet olduğu belli olmayan bir toprak parçası kalacaktı elimizde. Doğu Ermenilere ve bir kürt devletine bırakılacak Ege ve İstanbul yunanlıların olacaktı v.s, v.s .

Şimdi soruyorum Atatürke ve Cumhuriyete bilinçsizce bilgisizce sövenlere Allah istese ve yaptıklarından razı olsa Osmanlı devlet olarak bu hale düşürülürmüydü ? Bu kadar çırpınmaları başarı ile mükafatlandırılmazmıydı ? Israrla ve ısrarla bir çöküşe irade kılınırmıydı ?

b - Gelelim Atatürk'e daha çocukluğunda asker olmayı kafasına koyan bu büyük insan daha askeri lise yıllarında içindeki vatan sevgisinin büyüklüğünden gizlice orduya katılmaya çalışmış ve o sırada yunan ayaklanmasını bastırmak için toplanan gönüllü askerlerin arasına katılmaya çalışmıştı. Onu bir şekilde farkeden bir komutan kendisini savaşa katılamayacağını söyleyip okula geri göndermişti.
Atatürk o savaşa katılsaydı çok sayıda şehit verdiğimiz o mücadelede belkide şehit olacaktı. Oysa onun vazifesi vardı ve yaşaması için İlahi muhafaza onu koruyordu.
Subaylık yıllarında ülkesinin kötü gidişatını çok iyi gördüğünden neler yapılabileceği konusunda fikir üretiyor arkadşlarıyla tartışıyor çokça kitaplar okuyup hem ülke hem dünya tarihini devamlı inceliyordu.
Yine subaylık yıllarında çok cephede ve oldukça başarılı işlerin altına imza atan bir komutan oldu Atatürk. Yenilgiyi kabullenen padişah Atatürk Suriye cephesinde İngilizlere karşı mücadele verirken savaşı kesmesini istemiş Atatürk bunu reddettiği için görevden alınmıştı. İşte bu süreçte İstanbula gelen Atatürk ülkenin kurluşu için daha büyük teşkilatlanmanın adımlarını atmaya başlamıştı.
Çanakkalede askerlerine "Size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum. Biz ölene kadar yeni kuvvetler gelip direnişi kazanabilirler" emrini veren odur.Çanakkale zaferinin mimarı onun başarısıyla sağlanmıştır.
Çanakkalede göğsüne rastgelen şarapnel parçasının onun saatine rastgelip parçalamasınba rağmen ölümüne sebep olamamasının arkasında yatan gerçekte İlahi muhafazadan başka hiç bir şey değildir.
Samsuna doğru yola çıktığında dahi bindiği gemi ingilizler tarafından batırılmak istenmiş fakat Allah bir şekilde bu entrikayı Atatürke haber verdirmiş bir gayrimüslim vatansever vatandaşımız Atatürkü uyarmıştır.
Cumhuriyeti kurduktan sonra dahi çeşitli suikastler tertiplenmiş fakat hiç bir menfur girişim başarıya ulaşamamıştır. Cumhuriyeti kurup devrimlerini yaptıktan sonra ise öyle bir güruh tarafından ölümüne sebep olunmuştur ki acı ibrettir, Atatürkün bu taifeden olduğu ağır ve feci yalanı ile bu çirkin iftira gerçek diye yayılmaya çalışılmıştır. Tabi Atatürk düşmanı batı kuklası ve din adına bağnaz karanlık kafalar tarafından...

Osmanlının sonunda ve hatta sonrasında aslında ingiliz olan bir çok ajan daha çocukluktan bu ülkenin topraklarında hoca diye yetiştirilmiş ve Atatürke ve Cumhuriye ihanetlerin altına imza atmıştır. Gerçi türk kökenli bilinçsiz gerici öyle kafalar varki bu ülkede o ingiliz ajanlarını pek aratmazlar.İşte bugün haçlının ve yahudinin Atatürkü sevmemesinin ve yok edilmesini istemesinin bir nedenide Cumhuriyetin kurulması ve Atatürkün bu ülkeyi parçalatmayıp bağımsızlığını kazandırmasıdır.Bunca yalanın iftiranın üretilme sebebi bu ülkenin çökmesi parçalanması içindir. Çünkü dış ve iç düşmanlar şunu iyi biliyorlar ki Cumhuriyet ve onun kurucusu tasfiye edilirse bu ülke çok daha rahat parçalanabilecektir.

Şu tarihi gerçeğide devlet kayıtlarından dahi kontrol edebilirsiniz. Atatürk son nefesini ruhunu teslim almaya gelen meleklerin selamına karşılık vererek vermiştir. Ancak Allahın razı olduğu insanlar ruhlarını teslim almaya gelen meleklerin selamı ile davetle baki aleme göç ederler. Müslümanız diyorsak bu LAİLAHEİLLALLAH kelamı kadar gerçek bir haldir.

c - Şimdi bir düşünelim Osmanlının sonunda ağır ve feci gidişatın önünü hiç bir gayret kesemiyor ve doludizgin ve bir sürü faciayla Osmanlı son buluyor.
Öbür yandan ise bir deha olan Atatürk ise önündeki tüm engeller kaldırılarak ve her merhalede Allahın yardımıyla başarıya ulaşıyor. Bu takdiri ilahinin tecellisinden böyle olmasını irade kıldığından başka ne olarak yorumlanabilir ?

Yoksa Allah haşa Osmanlıya yardım edemeyecek ve Atatürkün başarısına engel olamayacak bir acz içindemiydi ? Nede güzel anlıyorlar şu Atatürk düşmanları alemlerin Rabbini.

Allahın istediğini istemeyenler ancak kendilerine zarar verirler. İnsanlar Allaha tabi olur. Allah insanlara değil.

Sonuç olarak şunları söylemek istiyorum.
Atatürk ve Laik Demokratik Cumhuriyet bir rastlantı bir tesadüf değil, Anadolu üzerinde Allahın ilahi bir tecellisi ve yine Allahın bu millete bir lütfudur.
Ülke Atatürkten sonra bu değerlerin kıymetini bilmeyen Atatürkçü sahtekarlar ve dindar geçinen din tüccarı yalancılar yüzünden yetmiş sene gibi bir zamanı çarçur edip kaybetmiş oldu maalesef.
Tabiki bunda halkın gereği gibi uyanıp bilinçlenmemeside büyük etken. Ve şüphesiz Allah yönetimde neye layıksa milletin başına onu getirir.Atatürk gibi dehalar ise çok büyük bedellerin ardından ancak bir fırsat olarak lütfedilir. Değerleri bilinmezse bir yetmiş seksen sene sonra kahır ve gazab tekrar kaçınılmaz olur.

Osmanlının sonundada bu durum ağır bedelleri getirmişti Allah katından. Şimdi yine bir kurtuluş savaşına doğru adım adım gidilmekte. Sebep ise Allahın artık geçmişteki gibi mahvolmamak için size bir deha ve yepyeni bir lider veriyorum diye hediye ettiği değerlerin köreltilmesi ve hatta yok edilmeye çalışılması.
Allahın bu gidişata çok ağır celaliyetleri aslında kendini göstermeye başladı. Çok daha ağır bedel ve ibretler ise sırada bekliyor.

Allah milletimize çok ağır bedeller ödemeye mecbur kalmadan uyanışlar nasip eylesin. Nede olsa zararın neresinden dönülse kardır.
Şüphesiz Allah bu ülkenin insanlarına ağır bir ders verdikten sonra (Osmanlının sonunda olduğu gibi) tekrar bir şahlanış için yardım edecektir. Fakat şu an başta bulunan güruh ile değil. Asla değil. Çünkü onlar bu bela sürecinin taşeronlarından başka hiç bir şey değildirler. Bu dediklerimi sabredin önümüzdeki süreçte milletçe göreceğiz.
Şahlanış Cumhuriyetin kurucu değerlerine sahip insanların gayreti ve halkı uyandırması ile gerçekleşecektir.

Kalın sağlıcakla...


YUNUS SURESİ, 100 : ALLAH GAZABI/PİSLİĞİ AKLINI KULLANMAYANLARIN ÜZERLERİNE YAĞDIRIR.

ZUMER SURESİ, 9 : BİLENLERLE BİLMEYENLER HİÇ BİR OLURMU.








Bu mesaj 1 kez ve en son menzil3 tarafından 02.11.2008 - 10:30 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 02.11.2008 - 10:25
Bu mesajı bildir   menzil3 üyenin diğer mesajları menzil3`in Profili zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
sayin menzil3 kardesim

sözüm ortaya idi ve sanirim biraz fazlaca üzerine almissin

ama bilesinki samimiyet ve acik yüreklilikle yazmis oldugun yazinin altina imza atar cesaretinden dolayida tebrik ederim

evvela bir konuda anlastigimiza sevindigimi ifade edeyim ki hangi siteye girersen gir kopyala-yapistir gercegi mevcut

haa karsi degilim begenilip yapistirilan özgür ifadelere ama okuyup anlamadan (sirf reyting amacli) yapistirmakta tabiatima aykiridir sahsen

seninde ifade ettigin gibi yapistirilan her konu (her halukarda) kisinin benimsedigi konudur ve arkasinda durmak zorundadir

tarih demek bir milletin (gururlu yada gurursuz) milli gecmisi ve hatta gelecegidir

günümüze kadar intikal ettirilen darvinizm teorileri bile bilinclidir bilirsin

masonculuk sabataycilik sövalyelik ve daha nice kurulus ve kurulumlarin amacinin ve dahi hedefinin islamiyet oldugunuda bilirsin

onun icin diyorumki (sözüm sana degil) bir milletin gecmisi hakkinda asilacak yazilara itina gösterilmelidir

mustafa kemali arastirmadan elestirmek ne kadar hata ise arastirmayip körü körüne ilahlastirmakta o kadar hatadir

aslinda bu kadar uzun yazmak sihhatime zararli ama samimiyetini görünce...

neyse

isterdimki katilim ve paylasimlar acik yüreklilikle cogunlukta olsum

ama bu ikili yazismamizinda diger ilgili kardeslerimizede yararli olmasi ve yüce Dinimiz islamin gölgesinden ayrilmayan paylasayimlar temennilerimle

saygilar
Ekleme Tarihi: 02.11.2008 - 18:26
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
kerim75 su an offline kerim75  

125 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 25.09.2007
En Son On: 20.03.2009 - 15:01
Cinsiyeti: Erkek 
..........Tarih yazanların tarihi yaşayanlarkadar ımanı olsaydı gerceklerı soylemenın degıskenlıgı dogrulugun donemler ıcerısınde yanlıslık yanlıslıgın ılerıde dogru gozuktugu herkesın kendı dogrusunun oldugu bu dunya bu vatan denılen topraklar uzerınde ıslamın gercek esamesının kırıntılar halınde kalmasının asıl sebebının gercekten gun ısıgına cıkılması gerekıyor...

ancak tarıhtekı yanlıslıkları yada yanlıs yazılanları duzeltmekten zıyade yasadıgımız zamandakı yanlısları ırdeleyıp duzeltelım....

bu gun kurucusu oldugu partının kufre ne kadar yakın oldugunu hala ıslamıyet adına ne kadar buyuk bır engel oldugunu konusalım ve tarıhtekı zorbalıklardan once bu gunku zorbalıklara bakalım...

musluman kımlıgı tasıyan ıkı kendını bılmezın yaptıgı sapıklıgı ıslama yaftalayıp kotu gosteren medyanın usaklıgını sıyası kımlıgıyle kalkan yapan bu zıhnıyet sen sabataycı de ıster mason ıster sovanıst,yada chp ne farkeder...

kulturel felaketler yasamıs herseyını butun alıskanlıklarını degıstırmesı ıstenmı(((zorlanmış))) bu ugurda cesıtlı(((işkenceler)) faalıyetlere maruz kalmış bır sonrakı neslıne korkudan baska bırsey aktaramayan 80 yıldır ne sıvılı askerı ıdare yonetımı askerı cumhurıyetle yonetılen batı ıle dogunun arasına sıkışmış,..konusmanın suc konusmamanın koyunluk sayıldıgı bu ulkede ıslamıyetten soz ederken ALLAH ın ıstedıgı Hz MUHAMMED MUSTAFA'NIN anlattııgı muslumanlık yok bunu dert etmeyelım kım neydı degıldı bunlarla ılgılı kalp kırıp gunaha gırıp olmus ınsanların hakkında ahkam keselım hemde harbıden ama harbıden gercek olup olmadıgı bellı olmayan belgelerle...

gubun turkıyenın en buyuk gazetelerının yazdıklarını ılerde belge saymak ne kadar dogru sayılabılırkı.....

selam ve dua ıle...
Ekleme Tarihi: 03.11.2008 - 10:22
Bu mesajı bildir   kerim75 üyenin diğer mesajları kerim75`in Profili kerim75 Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  
RE:

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
Alıntı
Orijınalı kerim75

..........Tarih yazanların tarihi yaşayanlar kadar ımanı olsaydı...



o zaman bugün güzellikleri paylasiyor olacaktik

demekki kimi ve neyi arastirmamiz gerek belli

saygilar


Bu mesaj 1 kez ve en son DAi tarafından 04.11.2008 - 22:50 tarihinde değiştirilmiştir.
Ekleme Tarihi: 04.11.2008 - 22:01
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Dai su an offline Dai  
Gecmis Gelecegin Aynasidir...

922 Mesaj -

Kayıt Tarihi: 06.10.2008
En Son On: 12.09.2010 - 23:07
Cinsiyeti: Erkek 
Türkiye Cumhuriyeti neden kurulmustur ?

Osmanli yikilacagindan, yerine onun yerini tutmayacak, üzerindeki insanlarida fazla uyandirmadan sömürülecek bir olusum lâzimdi.
Fakat, bu hem Osmanlinin devami olmaliydi, hemde olmamaliydi.
Yani, yeni olusumun vatandasi kendini Osmanlinin devami sanmaliydi ama diger tarafdan donla denize girilip girilmeyecegini tartismaliydi.
Ülkenin dört bir tarafina cami dikilmeli ama dinden bi haber kitleler yetistirilmeliydi.
Ülkenin basina getirilecek olanlar, siyonislerin her söyledigini hemen yerine getirmeliydi.
Halk asla zenginlesmemeliydi, ama göstermelik zenginlerde eksik olmaliydi.
Halk ac kalmamaliydi, ölmeyecek kadar nevale verilmeliydi.
Bu ülke laik olmaliydi ve icinde yasayanlar 100 sene tartisip "laikligin" ne anlama geldigini cözememeliydi.
Insanlar hem laik hemde müslüman olmanin tezatligi icinde dön baba dönmeliydi.
Bu ülke diger müslüman devletlere misal olmali ve ayni hezimeti bu müslüman devletlere yasatmak icin de bir arac yapilabilmeliydi.
Bu ülkede müslümanlara sahtekar diyenler cogaltilmali, gayrimüslümler el üstünde tutulmaliydi.
Bu ülkenin üzerinden petrol, dogal gaz batiya akitilmaliydi.
Bu ülkenin üzerindeki sular da bosuna akitilmamaliydi.
Hepsinden önemlisi, bu ülkenin sahipleri olan Müslüman Türkler`in önü alinmaliydi...

...yoksa yine Filistinden güney Afrikaya, cin sinirlarindan viyanaya kadar zulmeden sömürücülerin analarini aglatirlardi.

baki selamlar
Ekleme Tarihi: 14.03.2009 - 00:39
Bu mesajı bildir   Dai üyenin diğer mesajları Dai`in Profili Dai Özel Mesaj Gönder zum Anfang der Seite
Pozisyon düzeni - imzaları göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   sonraki konu

Kategori Seç:  
Sitemizde şu an Yok üye ve 1720 Misafir mevcut. En son üyemiz: Didem_


Admin   Moderator   Vip   Üye ]

Hayırlı ömürler dileriz.    Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
33mya (63), turkishdanger (36), LeeNa (56), avara (34), @KIN (43), Sedat KAYHAN (61), burcuburcu (49), emelim (52), yahia (49), huzur (52), nazarboncuð.. (44), fettah (42), asafusta (41), Selim54 (35), excelleron (53), SeHZaDeM (34), sofiumit (41), remzi82 (54), iskender_1 (44), Ibrahim_Kerim (43), ÝSU (31), sadozaydin (38)
24 Saatin Aktif Konuları
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.15551 saniyede açıldı