 |
|
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Ekleyen |
|
|
 |
|
ARILARIN KORUDUGU ŞEHIT..ALLAHUEKBER! |
|
|
875 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 07.05.2007
|
En Son On: 22.01.2010 - 17:46
|
Cinsiyeti: -----
|
|
Arıların Koruduğu ŞEHİT
Medineli olan Âsim b. Sabit, İslam'ın Medine'de yayıldığı ilk günlerde Müslüman oldu. Yetmiş beş arkadaşı ile birlikte Mekke'ye giderek, Allah Resulü'ne (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)biat etti. Çok iyi bir savaşçı ve okçu olan Âsim b. Sabit, Bedir savaşında en ön saflardaydı. Savaş başlamadan hemen önce Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), sahabelerine dönerek: - Nasıl savaşırsınız? diye sordu. Âsim, okunu ve mızrağını alarak anlattı:
- Düşman iki yüz zir'a yaklaşıncaya kadar bekleriz. İki yüz zir'a yaklaşınca ok atmaya başlarız. Daha da yaklaşır, mızraklarımızın menziline girerse mızrak atarız. Onları da geçip yanımıza kadar gelirse ok ve mızraklarımızı bir kenara koyar, kılıçlarımızla savaşırız.
Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)onun bu taktiğini çok beğendi. Sahabelerine dönerek buyurdu: - Savaş işte böyle yapılır. Siz de Âsim gibi savaşın! Attığı oklarla Bedir savaşında düşmana aman vermeyenÂsim b. Sabit, Uhud'da da düşmanın korkulu rüyasıydı. Attığı ok ile bir Müşrik'i öldürdü. Kardeşinin öldüğünü gören müşriklerden Haris, Âsim Efendimize (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yöneldi. Ancak o Hâ-ris'ten önce davranarak onu ağır yaraladı. Haris Mekke'ye getirildiğinde ölmek üzereydi. Oğlunu bu şekilde gören annesi Sülâfe feryat etti.- Seni kim bu hale getirdi? Haris:- Tanımıyorum. Ama ok atarken "Al! Ben Eklah'ın oğluyum" deyince annesi, onun "Yalnızca Rabbim Allah'tır" dedikleri için Müslümanları yok etmeye gittiğini unutarak avazı çıktığı kadar bağırdı - Yemin olsun ki Âsım'ı elime geçirirsem, onun kafatasıile içki içeceğim.Düşman saflarına en yakın savaşan on dört kahramandan biriydi Âsim. Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yaralandığı sıralarda, müşrikler onu öldürmek için durmaksızın akın etmeye başladılar. Müşriklerin saldırılarını görece ölüm biati yapan sekiz sahabeden biri de Âsim b. Sâbit'ti.Uhud'dan sonra İslam'a davet için yollara düştü. Rec'i'ye geldiklerinde pusuya düşürüldüler. Pusu kuran hainler, o ve arkadaşlarına dokunmayacaklarına yemin ettiler. Ancak o, müşriklere de hainlere de güvenmiyordu. Hainlere bağırarak emanlarını reddetti:- Müşriklerin emanını asla kabul etmem! Tam yedi oku vardı. Onların her biri ile bir müşrik öldürmeden şehit olmaya niyeti yoktu.Duygulanmıştı... Ama duygularını kime anlatacaktı? Onlar şehit olursa Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) durumlarını kimden dinleyecekti? Ellerini ve gönlünü Rabbine açtı; en içten duygularla yalvararak duaya durdu:
- Allah'ım! Halimizi Resulüne bildir! O dua ederken perdeler açılmış, Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) olanları gözyaşları içinde seyrediyor ve ağlayarak sahabelerine anlatıyordu.
Sadağından oklarını çıkararak tek tek atmaya başladı. Attığı her ok hedefine ulaşıyordu. Okları bitince mızrağını aldı. Şaşkına dönen hainler korkudan yanına yaklaşamıyorlardı. Biraz yaklaşan birini görünce, mızrağı ile onu yere serdi. Bundan sonra kılıcını eline aldı. Kınını kırdıktan sonra ellerini açarak Rabbine yalvardı:
- Allah'ım! Günün başında Senin dinini koruduğum gibi, günün sonunda da Sen benim cesedimi onlardan koru!
Hainlerin arasına daldı. Bir kişiyi öldürdü, ikisini yaraladı. Bunu gören hainler hep beraber Âsim Efendimizin (Radıyallâhu Anh) üzerine atılarak onu şehit ettiler.
Âsim Efendimiz müşriklere yaklaştığında bazıları onu tanımıştı. Onlardan biri arkadaşlarına bağırdı:- Bu, Sülafe'nin başına ıoo deve vaat ettiği adam.Onu duyan hainlerin gözleri parladı. Âsim Efendimizin (Radıyallâhu Anh) başını kesip Mekke'ye götürmek için ona yöneldiler. Ama o Rabbine:
- Allah'ım! Elimi hiçbir müşrike dokundurmayacağım, hiçbir müşrikte bana dokunmayacak! diye söz vermişti.
Hayatı boyunca bu sözünü tutmaya çalışmıştı. İşte şimdi şehit olmuş, müşrikler onun üzerine üşüşmek üzereydi. Rab-bi onun bu sözünü boşa çıkarmadı. Bir anda vücudunun üzeri sayılamayacak kadar çok arıyla kaplandı. Hainler ne kadar uğraştılarsa da Âsım'ın cansız bedenine yaklaşamadılar. Arılar yaklaşanı soktu. Sonunda içlerinden biri akıl verdi:
- Şimdi bırakın, gece olunca arılar çekilir, o zaman istediğimizi yaparız.
Ancak bilmedikleri bir şey vardı, onu Rabbi koruyordu. Havada hiç bulut yokken gece bu kez şiddetli bir yağmur başladı. Yağmur damlalarını indiren melekler Âsim Efendimizin (Radıyallâhu Anh) vücudunu alıp yağmur suları ile birlikte götürdüler. Sabah olunca Âsim b. Sâbit'i arayan hainler, aramaktan bitap düştükleri halde onu hiçbir yerde bulamadılar.
RABBIM ŞEFAATINE NAIL EYLE..
|
Ekleme Tarihi: 02.06.2008 - 18:26 |
|
|
|
Admin 1760 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 25.09.2004
|
En Son On: 24.01.2016 - 02:39
|
Cinsiyeti: Bayan
|
|
Allah razı olsun.Rabbim bizlerede böylesi
bir teslimiyet nasip etsin inşaAllah
Paylastiginiz icin tesekkür ederim
|
Ekleme Tarihi: 03.06.2008 - 00:10 |
|
|
|
 |
|
Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
kalehisar (48), yusuf 81 (51), alimoglu77 (48), memetfatih (57), özlem27 (43), kasfa (42), HUZZUR (37), ki51 (51), türkananne06 (50), koray_20 (39), temhaltd (45), muzaffer ercan (40), Ayfer Yaba (59), gecegezen53 (45), xyasinx (38), sERDEL2961 (39), serra77 (51), SADO.BULBUL (76), suna1981 (44), KadeRiim (35), serix (49), sakaryali54 (40), ORBAYKIHL (40), caner (49), idris379 (35), sodak (48), bedrunnisa (38), gokcehmet (62), omerfarukmete (43), baþbakan (35), yekucuk (47), gülündikeni (38), hüseyin köse (53), tufankaya (51), Hudaverdi Tekta.. (53), ermis_68 (49), GUNDEM2000 (52), m.ikbal (42) |
|
|
|
 |
|
|