 |
|
Toplam Kategori: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Ekleyen |
|
|
SİBEL ERASLAN'DAN REYHAN GÜRTUNA'YA... |
|
|
1463 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 23.03.2007
|
En Son On: 09.05.2011 - 10:25
|
Cinsiyeti: Erkek
|
|
Sibel Eraslan, geçtiğimiz hafta sonu Hürriyet'in pazar ekinde Ayşe Arman'a yaptığı açıklamalarla tekrar gündeme gelen Reyhan Gürtuna'ya dokunaklı bir mektup yazdı.
Gerçek Hayat dergisinde yayınlanan yazı Reyhan Gürtuna'nın 30 yıllık dostlarından ve manevi ikliminden kopuşunu özetliyor.

REYHAN ABLAMA… /SİBEL ERASLAN
Senden hiçbir hatıra kalmasın bende... Bu mümkün mü, tam olarak bilmiyorum. Ama seni bugün evden çıkarıyorum, bunu bil istedim.
"Oh! Dünya Varmış!" diyorsun ya, seninkisi 50'ye benimkisi 40'a dayandı yeryüzünde, bu kadar daha yaşar mıyız bunu da bilmiyorum. Yani "güzel, genç ve diri" bir imge olarak kalmak hep hafızalarda, tıpkı Nürnberg Gestaposuna hizmet eden bir SS subayı kadar sarışın, uzun, bir gram fazlası yok, pek de atletik, güçlü ve beyaz olarak, kendi genetiği üzerinden güzel olanı tanımlamak veya tanımladığını zannetmek, hayatın kendisi demek midir?
Hayatın anlamı nedir diye zor bir soru sormayacağım sana. Çünkü okuduğunu söylediğin hiçbir NLP fasikülünde anlatılmayacak kadar kazık bir sorudur bu ve yine NLP'ler aracılığıyla beyni yıkanmış hiçbir 3. Dünya Kadınına anlatılmayacak kadar sakıncalıdır hayatın ve ruhun ağırlığı. Hayat dedik de; hani bir gölgelikti dünya dedikleri. Ve ardı, sonrası, ahireti vardı hani, bundan hiç söz etmemişsin konuşmanda. .. 'Taş gibi kadın" gibi bir fotoğrafım yayınlamışlar, (iki gibi bir cümleye fazla geldi biliyorum.) "Taş"ın dışındaki her şeyi sana bırakıyorum. Zaten geriye; kutsal tartı aletlerin, kutsal rejim-reçetelerin, kutsal organik besinlerinle yüzünü yıkadığın kutsal damacana sulan ye kutsal ibadetlerin içinse yüzme havuzlan, koşu bandan ve kuaför salonlarını. Sana bırakıyorum. Ama taş'ı. Bil ki kendime saklıyorum. Ona kıyamam elbette, kâinatın dilsiz asıldandır onlar. Onlar arasında
Allah aşkıyla yerinden kopup düşenler ve yarılınca içlerinden gözyaşı akıtanlar vardır, taş deyip geçme anlayacağın!
Bugün seni ve hatıralarını evden çıkarıyorum. Bana 10 yıl önce hediye ettiğin, önemli gün ve haftalarda giyinmeye dikkat ettiğim için de hiç eskimemiş olan ceket ve gömleği, az evvel askıdan indirdim. Eflatun fuları ise zaten hiç kullanmamıştım. Her şey bıraktığın gibi... Göz kulak olacak fakir fukara senden sonra da eksilmedi, gidenlerin yerine her nasılsa yenileri geliyor, evlendirdiğimiz yetim kızların ya da askere yolladığımız işsiz çocukların yerine yenileri yetişiveriyor. Bizi merak etme! İyi ve güzel şeyler de oluyor, hayat devam ediyor. Hayat, devam eden bir şeydir biliyorsun... Doğar, büyür ve ölürüz. Ama bazen ölmeden evvel de ölebiliyor insan mesela annelerini öldürmek ne de kolaydır biz kızları için... "Kendi hallerinde tipler" diyerek sıfatlandırdığın gül yüzlü annen ve muhterem baban nasıllar, her ikisinin de ellerinden öperim, bir gün Asude'nin de çok satan bir gazetede senin için "tip" dediğini görmek istemeyiz elbette, ne sen ne de ben!
Bana 20 yıl önce hediye ettiğin kitapları da gözden geçirdim. lan Dallas'ın "Gariplerin Kitabı" mesela. "Sevgili kardeşim Sibel'e..." diye imzalamışsın, hatırladın mı? Ama hatırlamak yoktu değil mi, haklısın, bugün seni evden çıkaracağız. Neyse! Sonra beraber okuduğumuz Gazali'nin İhya'sı ile Kimya'sı, onlar da raflarındaki yerlerde şeni ve diğer arkadaşlarımızı hep hatırlayarak duruyorlar. Kitaplar çocuklar gibidir, her söylenene kanarlar, misal altını çizdiğin satırlar daha dün gibi duruyorlar. Ah seni inan çok sevmiştik!
Bana 21 yıl önce başımı örttüğüm o ilk günde verdiğin cesaretli desteği de kalbimden çıkarmak çok zor olacak biliyorum. Hâlbuki o gün korkudan bacaklarım tir tir titriyordu ve Sirkeci İskele'sinden Beyazıt'taki okula kadar hiç nefes almadan koşarak çıkmıştım o başörtülü ilk günü.
Hani gazetelere "bez parçası" demişsin ya örtümüz için, ablacım işte o bez parçasını bizler hâlâ Meryem'in örtüsü, Fatma'nın sargısı, Hatice'nin hatırası ve Asiye'nin kundağı gibi aziz ve yüksek bulmaya devam ediyoruz. O bez parçasının üzerine konuvermiş gibi geliyor bize Ahzap ve Nur surelerinin latif cemalleri. Biz tüm eksiklik ve hatalarımıza rağmen, tıpkı ilk aşkların sırrımıza sadık kitaplar arasında kurutulmuş o narin menekşeleri kadar saygıya değer buluyoruz bu eski bezleri, mahcubiyet duyuyoruz ulu ortalığa düşmesinden... Bugün bütün fotoğraflarını albümlerden, bir bir çıkartıyorum ablacım.
Sana da çok yakışırdı o eski "bez", seni tamamlar, seni yükseltirdi. Tıpkı Melike Belkıs'ın tacı gibi, tıpkı gravürlerdeki kutsal havarilerin başlarına çizili altından hareler gibi veya masallardaki Zümrüdü Ankaların kanatları gibi, Fatıma'nın Hüseyn'i sardığı pamuklu kundak gibi veya Magdalalı Meryem'in "Noli Me Tengere" diyen İsa'nın önünde yerlere kadar eğilirken sımsıkı büründüğü o uzun örtüsü gibi... "Üzülmeyin çocuklar, İsa bir gün geri inecek" diye Muallim'in döneceğini haber veren müjdeydi serim örtün...
Senin örtün Hızır'dan, senin örtün Zülkarneyn'den, senin örtün Mehdi'ye umut bağlamış en kadim haritalardan bahsederdi. Gemiye benzerdin örtünle, Nuh olup çıkardın dalgalar arasında çırpınan biz çocuklar için... Güzellik ve başarıya tapan Atlantis'in yaşadığı kıyametten bahsederdi sonra örtünün kıvrımları, hayat kadar ölüm ve ahiret de asılıydı örtünün uçlarında... Sonra Sodom, Gomore ve Pompei de en az Ankara ve İstanbul kadar tanıdık bildik heveslerdendi senin örtünün anlattığı masallarda. Ding dang dong diye vuran bir kıyamet saatiydi örtün, her baktığımızda "Tüm nefisler ölümü tadacaktır" ayetini söyleyen. Kendimizi toparlardık işittiğimizde sesini.
Biz senin örtünde Kurtuba'dan Aksa'ya yol alır, gülünü çemen sandığımız Yemen'e boş heybelerle uğurladığımız Mehmetlerin türküsünü yakardık. Çanakkale içinde vurulan çocuklarla aynı yaştaydık. Örtülüydük ve her yanımız Aynalı Çarşı'ydı. Ölmeden evvel mezara koyulanlardandık. Bir kere bile "Gençliğim Eyvah!" demeden gelmiştik oysa bu yaşlara... Sen kalk, tüm umut bağladığımız davetine Sevgili Efendimiz'in, kalk da 50 yaşlarına dayandığın şu çağında "bez parçası" de, o Peygamber ikramına-... Ne diyeyim, ne söyleyeyim sana?
Eski bir sagusun artık, edebiyattan çakmış tüm orta ikiden terk çocuklar için:
Reyhan Abla gitti mi?/ issiz acun kaldı mı?/ Şimdi yürek yırtılır...
"Kendi halinde tipler"den tüm sönük tebessümlü anneler de bilir ya; yırtık sökük demeyiz, kumaşı tersinden katlayıp iğneyle dikeriz. Yürek yırtılır dediğimize bakma be ablacım, diker geçeriz, diker geçeriz... Geçeriz. Geçeriz. Geçeriz.......
Seneler önce yapmış olduğu diğer bir açıklmasında ise bunu ben inançım gereği takmaktayım ve etrafındakilere bunu böyle bilmelerini isitiyorum diyen bu tiner akıllı bayan....
Ahmet hakan gibi ne oldu da acaba inancınımı kaybetti,yoksa dinmi değiştirdi ne garip ne tuhaf gündem oluşturmak için neler yapmakta zavallı insancıklar yazık çok yazık....

|
Ekleme Tarihi: 17.07.2008 - 04:53 |
|
|
|
328 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 18.06.2007
|
En Son On: 06.08.2009 - 15:05
|
Cinsiyeti: -----
|
|
SOLUK ALMADAN OKUDUM DESEM İNAN YALAN OLMAZ REYHANA TAKINTIM VARDI ŞİMDİ İYİCE ARTTI MENFİ ÇIKARLARI İÇİN HALKIN DİNİ DUYGULARINI İSTİSMAR EDENLERİN YÜZÜNDEN İSLAM AYAKLAR ALTINA ALINMAYA ÇALIŞILIYOR RABBİM BUNA ASLA MÜSAADE ETMEYECEK VE BU ŞAHSİYETSİZ İNSANLARDA ELBET HAKETTİKLERİ BELAYADA KAVUŞACAKLARDIR

|
Ekleme Tarihi: 22.07.2008 - 06:59 |
|
|
|
1191 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 10.05.2008
|
En Son On: 17.03.2011 - 17:14
|
Cinsiyeti: -----
|
|
maksat kelam olsun kardeşim
VAYBEEEEE!!!!
|
Ekleme Tarihi: 22.07.2008 - 11:59 |
|
|
|
86 Mesaj -
|
|
Kayıt Tarihi: 03.09.2006
|
En Son On: 22.07.2008 - 14:10
|
Cinsiyeti: Bayan
|
|
zaten bu gibi insanlar ortunme istegi olan insanalra kotu ornek oluyor zamaninda takiyorudn iyi oluyordu cikardikdan sonra neden kotuluyorsun ya ben bunu anlamiyorum kimse sana tepki vermedi sen nede illa milleti ustune kiskirtiyorsun sus bari senin dogrun sana gore dogruysa birak iicnde kalsin 
|
Ekleme Tarihi: 22.07.2008 - 13:46 |
|
|
|
 |
|
Bu üyelerimizin doğum günlerini tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu bir ömür dileriz:
joli (55), evvab (54), SoN_SaBaH (51), müberra (57), kado68 (37), cilem2 (52), ilhanyaþa.. (53), rukýyyem (42), said007 (42), NURÝ GEDÝK (75), Happy (45), temiz1 (44), ptahmos (52), nur_su (42), hattaboglu (60), mutlu_35 (46), doðukan (30), safak1 (56), Prof65 (47), hasaninci (48), gökçedam (49), arslan67 (52), Ibn Tufeyl (53), gülzeynep (45), kardelen:( (40), 63mehmet (51), nur99 (38), ankarali (42), katade (50), prettylady (39), seyfiavci (55), ferhatulu (49), Sahin_emre (39), selami1963 (62), ay_aman (44), kasim (46) |
|
|
|
 |
|
|