0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Allah'ın Resulü ne kadar müslüman olduğumuzun en açık delilidir

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
sumeyye_z su an offline sumeyye_z  
Allah'ın Resulü ne kadar müslüman olduğumuzun en açık delilidir
20 Mesaj -
Selamlar

Ülkemizde ve islam ülkelerinde müslümanlýk nedir nasýl olmalýdýr sorusuna çok çeþitli yaklaþýmlar var ben güzel bulduðum alýntýlarla ne anladýðýmý anlatmaya çalýþacaðým.
Yazý biraz uzun ama çok güzel.
Özellikle görüntüyle müslüman olmanýn peygamberimiz tarafýndan hiç kale alýnýp alýnmadýðý konusu açýsýndan ibret verici.

Hayýrlara vesile olmasý dileðiyle.

Alýntýdýr...

Peygamber Efendimiz'in davranýþlarýnýn ahlakî olarak dayandýðý esaslar araþtýrýldýðýnda bunlarýn en baþýnda; O'nun engin alçakgönüllülüðü, yumuþak huyla muamelede bulunmasý, cömertliði, sabrý, merhamet ve þefkati gelir.
Ýnsanlýða yeni bir hayat modeli getiren Peygamberimiz, hayatýn her alanýnda olduðu gibi, sosyal hayatý da yenileyen ve þekillendiren prensipler getirmiþtir. Hz. Peygamber teklif edeceði her konuyu önce kendisi bizzat tatbik ettiði gibi, -ayný zamanda Allah'ýn razý olduðu hayat tarzý olan- kendi hayat tarzýna ulaþýlmasý konusunda da toplumu eðitmeyi ihmal etmemiþtir. Peygamberimiz'in ortaya koyduðu esaslar, insan iliþkilerinin daha bir önem kazandýðý günümüzde, baþta insanlarý idare etme konumunda olan kimseler olmak üzere, bütün insanlar için örnek olacak prensiplerdir. Bunlardan bazýlarýný -kaynaklarýný vermeden, fakat zikredilen hemen her hadisin kütüb-i tis'a diye meþhur olan dokuz hadis kitabýnda olduðunu belirterek- ele alalým:


Habîbullah* (sas) insana deðer verirdi
(*) Allah'ýn sevgilisi



Ýnsanlarla baþarýlý bir iliþki kurmanýn temelinde muhatabý ciddiye alma ve ona deðer verme vardýr. Herkes, sevilmek ve sayýlmak ister. Peygamberimiz insanlara çok deðer verir, insanlarla iç içe yaþar, onlardan biri gibi hayatýný devam ettirirdi. Ýnsanlarla karþýlaþtýðý zaman ilk selam veren kendisi olurdu; tokalaþýr, hal ve hatýrýný sorardý. Söylenenleri dikkatle dinler, muhatabý ayrýlmadýkça yüzünü ondan çevirmezdi. Enes b. Mâlik, Peygamberimiz'in bu özelliðini þöyle ifade eder: ; Hz. Peygamber biriyle karþýlaþýp konuþmaya baþlayýnca o zat yüzünü çevirmedikçe o kimseden yüzünü çevirmezdi. Biri ile karþýlaþýp da elini tutunca, adam elini býrakmadýkça, elini çekmezdi. Ashabý ile otururken ayaklarýný asla uzatmazdý.

Peygamberimiz, insana öncelikle insan olduðu için deðer veriyordu. Bunun en güzel ve çarpýcý örneklerinden biri þudur: Bir gün Hz. Peygamber sahabeden bir grupla otururken yakýnlarýndan bir cenaze geçmiþ ve Peygamberimiz (sas) cenazeyi görünce ayaða kalkmýþtý. Yanýnda bulunanlar, onun bir Müslüman cenazesi olmadýðýný, Yahudi cenazesi olduðunu söyleyerek, ayaða kalkmanýz gerekmezdi demek istemiþlerdi. Onlarýn bu sözü üzerine Hz. Peygamber, 0;Müslüman deðilse insan da mý deðil; cevabýný vermiþti. O, insana verdiði önemin bir göstergesi olarak, ölülerin arkasýndan olumsuz konuþulmasýný ve kabirlerin üzerlerine oturulmasýný yasaklamýþtýr.


Efendimiz (sas) insanlarýn dertleriyle ilgilenirdi

Peygamberimiz (sas), ashabýnýn dertleriyle ilgilenir, onlardan yakýn ilgisini esirgemezdi. Peygamberimiz, genel meselelerin yanýnda detaylarý da ihmal etmemiþ ve insanlarýn en küçük dertleriyle bile ilgilenmiþtir. Resûlullah, yardým ederken bile muhatabýný rencide edecek, üzecek ve minnet altýnda býrakacak en küçük bir tavýrda bulunmamýþtýr.

Ýnsanlarýn iþlerine özen göstermeyenleri ciddi bir þekilde uyaran Efendimiz þöyle buyurmuþtur: 0;Kim bir Müslümanr;ýn dünyadaki sýkýntýlarýndan birini giderirse, Allah da onun kýyamet günü sýkýntýlarýndan birini giderir. Kim darda kalmýþ birine kolaylýk gösterirse, Allah da ona dünya ve ahirette kolaylýk gösterir. Kim bir Müslümanr;ýn kusurunu gizlerse, Allah da onun dünya ve ahiretteki kusurlarýný örter. Kul, din kardeþine yardýmcý olduðu müddetçe Allah da ona yardýmcý olmaya devam eder.


Ufuk insan (sas) güler yüzlü idi

Gülümseme, tek kelimeyle 0;sevgi;dir ve 0;seninleyim; demektir. Peygamber Efendimiz sürekli güler yüzlü idi. O, hiç kahkaha atýp gülmemiþti. Abdullah b. Hâris, 0;Resûlullah;tan daha çok tebessüm eden/O;nun kadar güleç yüzlü hiçbir kimseyi görmedim.; diyerek bu hususu anlatýr.

Cerir b. Abdullah da þöyle demiþtir: 0;Resûlullah (sas) Müslüman olduðum günden beri beni yanýna girmekten men etmedi. Beni görüp yüzüme karþý tebessüm etmediði de olmadý.

Hz. Âiþe;nin anlattýðýna göre, bir adam Hz. Peygamber;le konuþmak istemiþti. Adamýn geldiðini uzaktan görünce, 0;Kavminin en menfur adamý.; buyurdu. Adam huzuruna gelip oturunca Resûlullah, iyi davranýp güler yüz gösterdi. Adam gidince Hz. Âiþe bu tezadýn sebebini sordu. Peygamberimiz, 0;Ey Âiþe! Benim kaba davrandýðýmý hiç gördün mü? Kýyamet günü, Allah nazarýnda en fena kiþi, þer ve belasýndan korkarak kendinden insanlarýn kaçtýðý kimsedir.; buyurdular. 0;Kardeþinin yüzüne gülümsemenden ötürü sana sadaka sevabý verilir. Ýyiliðin hiçbir çeþidini sakýn küçümseme. Hatta kardeþini güler yüzle karþýlaman bile olsa.; mübarek sözleri de Efendimiz;e aittir.


Nebiler Serveri (sas) selamlaþmaya önem verirdi


Ýnsanlara ilgi göstermenin, onlara önem ve deðer vermenin en kolay, en etkili yolu selam vermektir. 0;Allah katýnda en makbul insan, karþýlaþmada selama önce davranandýr.; buyurarak konuþmaya selamla baþlamayý tavsiye eden Peygamberimiz karþýlaþtýðý insanlara selam verirdi. Çocuklara ve kadýnlara da selam vermiþ, ehl-i kitaptan olan kimselerin de selamýný almýþtýr. 0;Selam, Allah;ýn isimlerinden biridir. Onu yeryüzüne koymuþtur. O halde onu aranýzda yayýnýz.; buyurarak selamýn önemine dikkat çekmiþ ve Ýman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de olgun mümin olamazsýnýz. Size yaptýðýnýzda birbirinizi seveceðiniz bir þeyi haber vereyim mi? Aranýzda selamý yayýnýz.; diyerek de selamlaþmanýn toplum içerisindeki fertleri birbiriyle kaynaþtýrýp, merhamet, þefkat ve sevgi duygularýný geliþtireceðine iþaret etmiþtir.


Allah Resulü (sas) zengin fakir ayrýmý yapmazdý

Peygamberimiz;in insanlarla münasebetlerinde dikkat çekici yönlerinden biri de kesinlikle zengin fakir ayrýmý yapmamasýydý. O;nun nazarýnda zengin-fakir, büyük-küçük, efendi-köle; herkes eþitti.

Ýslam;ýn ilk yýllarýnda Peygamberimiz;in çevresinde genellikle genç ve fakir kimseler bulunuyordu. Ýki Cihan Serveri, etrafýný alan bu ilk kadronun, bu fakir insanlarýn bir gün cihan çapýnda bir inkýlap yapacak kadro olduðunu daha iþin baþýnda biliyor ve attýðý her adýmý ona göre atýyordu. Nitekim bir hadislerinde þöyle buyurmuþtur: ;Fakirleri arayýnýz, onlarý görüp gözetiniz. Zira siz ancak fakirler sayesinde yardým görüyor ve rýzýklandýrýlýyorsunuz.; Sahabeden Ebû Zer, Peygamberimiz;in kendisine tavsiyelerini anlatýrken, bunlardan birinin, yoksullarý sevip onlara yakýn olmak olduðunu söylemiþtir.

Peygamberimiz, o dönemde toplumda yaygýn olarak bulunan köle ve cariyelere ;kölem, cariyem; diye hitap edilmemesini, ;delikanlým, gencim, oðlum; gibi ifadelerle hitap edilmesini istemiþtir. Yine dikkat çekici bir hadiste, ;Nice saçý baþý daðýnýk, kapý kapý kovulan ve asla önemsenmeyen kimse vardýr ki, (herhangi bir hususla ilgili) Allah;a yemin etse, Allah onu yemininde yalancý çýkarmaz.; buyurarak fakir bir dýþ görünüþün altýnda Allah katýnda deðerli bir kalbin bulunabileceði hususunda uyarýda bulunmuþ ve bizi dikkatli olmaya çaðýrmýþtýr. ;Ýnsanlar Âdem;in oðullarýdýr. Âdem;i de Allah topraktan yaratmýþtýr.; diyerek temelde insanlar arasýnda bir farkýn olmadýðýný vurgulamýþtýr.



* "Fakirleri arayýnýz, onlarý görüp gözetiniz. Zira siz ancak fakirler sayesinde yardým görüyor ve rýzýklandýrýlýyorsunuz." (Hadis-i Þerif)



Fahr-i kâinat (sas) kimseyi incitmezdi

Peygamberimiz incelik, zarafet ve nezaket insanýydý. O;nun çevresine rahatsýzlýk verecek bir tavýr ve davranýþý yoktu. O, insanlarýn gönüllerini alýr, onlarý nefret ettirmezdi. Ýnsanlara güler yüzlü davranýr, güzel muamele ederdi. Kötü huylu, kaba dilli ve katý kalpli deðildi. Kimseyle çekiþmez, kötü söz söylemez, kimseyi ayýplamazdý. Cimrilikten uzaktý. Hoþlanmadýðý þeyle ilgilenmezdi.

O, son derece edepliydi. Çünkü ilahi terbiyeye mazhar olmuþtu. O, insanlýk için en mükemmel örnektir. Bu, O;nun gönderiliþ gayesidir. Çünkü bizzat kendisi, 0;Ben güzel ahlaký tamamlamak için gönderildim; buyurmuþtur. Kur;ân da, 0;Þüphesiz ki sen yüce bir ahlak üzeresin.; diyerek bu hususu teyit eder.

Hz. Âiþe diyor ki: Bir gün Allah Rasûlü odama girdi, kýbleye döndü ve ellerini açarak þöyle dua etti: ;Allah;ým! Ben bir beþerim, þayet kullarýndan birini üzüp incitmiþsem, beni bu yüzden cezalandýrma.;

Peygamberimize yakýnlýðýyla bilinen Enes b. Mâlik anlatýyor: Allah Rasûlü;ne on yýl hizmet ettim, bana hiç öf demedi. Yaptýðým bir þey için 0;bunu niye yaptýn; yapmadýðým bir þey için de ;bunu niye yapmadýn; demedi.; Çünkü O, yine Enes b. Mâlik;in ifadesiyle, insanlarýn en güzel ahlaklýsý idi.

Peygamberimiz, ideal Müslüman;ý þöyle tarif etmiþtir: Müslüman, dilinden ve elinden, diðer Müslümanlarýn zarar görmediði (incinmediði) kimsedir.

Rasûlullah (sas) ayrýca, bir Müslüman;ý inciten/eziyet eden kimsenin kendisine eziyet etmiþ olacaðýný, kendisine eziyet edenin de Allah;a eziyet etmiþ olacaðýný belirterek, Müslümanlarý incitmeme konusunda uyarmýþtýr.


Efendimiz (sas) vefalý idi

Vefakârlýk, Resûl-i Ekrem Efendimiz;in en önde gelen özelliklerinden biriydi. Onun bu özelliði, ilk eþi ve çile yoldaþý Hz. Hatice;nin þahsýnda âdetâ billurlaþýr. Ýþte bu sebeple Nebiyy-i Muhterem Efendimiz onu her fýrsatta anar, hatýrasýný yâd ederdi.

Peygamberimiz;in Hz. Hatice;ye olan vefasýný Hz. Âiþe;den nakledilen þu hadisten anlýyoruz. Hz. Âiþe þöyle demiþtir: ;Peygamber aleyhisselâm;ýn hanýmlarýndan hiçbirini Hatice;yi kýskandýðým kadar kýskanmadým. Üstelik onu (Resûl-i Ekrem;in yanýnda) hiç görmedim. Fakat Resûl-i Ekrem onu sýk sýk anardý. Bir koyun kesip etini parçaladýðýnda, çoðu zaman Hatice;nin dostlarýna gönderirdi. Bazen (dayanamayýp) Resûlullah;a: Sanki dünyada Hatice;den baþka kadýn kalmadý!; derdim. Resûl-i Ekrem. ;O þöyle þöyleydi; diye özelliklerini sayar ve; Çocuklarým ondan oldu.; derdi.

Peygamberimiz, sütannesine karþý da vefalý davranmýþtýr. Yýllar sonra, Mekke fethinden sonra, süt annesi Halime ziyarete gelince üstüne oturmasý için ridasýný sermiþ ve ona hürmet etmiþtir. Sütkardeþi Abdullah gelince de ayaða kalkmýþ ve onu da elbisesinin üzerine oturtmuþtur. Yine Hevazin esirleri arasýnda getirilen sütkardeþi Þeyma;ya da ikramda bulunmuþ, onunla ilgilenmiþ ve kavmine dönerken deðiþik hediyeler vererek uðurlamýþtýr.

Yine o, kendisine evlerini ve yurtlarýn açan Ensar;ý her vesileyle sitayiþle anar ve onlara hayýr duada bulunurdu. Mekke fethedilince Resûlullah;ýn Mekke;de kalacaðý endiþesine kapýlan Ensar;a, ;Hayatým da ölümüm de sizin yanýnýzda olacaktýr.; demiþtir. Peygamberimiz;in vefasýný gösteren bu sözler Medineli Müslümanlarýn endiþelerini gidermiþ ve gönüllerini rahatlatmýþtýr.


Beyân Sultaný misafire ikram ederdi

Ýbn Sar;ýn kaydettiði bir rivayete göre Ebû Hureyre, ;Resûlullah da aç kalýyordu.; diye bahsedince A;rec, bu açlýðýn nasýl olduðunu sorar. Ebû Hureyre de, gelip gidenin ve misafirin çok olmasýndan dolayý ve ondan hiç ayrýlmayan bir grup insanlarýn bulunmasýndan kaynaklandýðýný, ayrýca, Resûlullah;ýn beraberinde ashabý ve ehl-i suffa olmadan hiç yemek yemediðini söyler.

Peygamberimiz, fakirlik ve sýkýntý çeken ashabýna karþý her fýrsatta ikramda bulunurdu. Peygamberimiz;e Arabistan;ýn her tarafýndan ziyaretçiler ve elçiler gelirdi. Peygamberimiz onlarla mutlaka ilgilenir ve eldeki mevcut imkanlarla onlarýn aðýrlanmasýný temin ederdi.

Peygamberimiz Medine;ye gelen heyetlerin aðýrlanmasý için bazý sahabîleri görevlendirmiþ, onlar için yol azýðý hazýrlatmýþ ve hediyeler vermiþtir.

Misafirlerini en iyi þekilde aðýrlayan ve onlara ikramda bulunan Peygamberimiz, misafire ikram etmeye teþvik etmiþ ve misafirini aðýrlamayanda hayýr olmadýðýný söylemiþtir. ;Misafirin bulunduðu eve hayýr, býçaðýn devenin hörgücüne ulaþmasýndan daha çabuk ulaþýr.; buyurarak misafir olan evde hayýr ve bereket olacaðýna iþaret etmiþtir.


Çocuklarý çok severdi

Peygamberimiz, çocuklarýný ve torunlarýný öper, okþar ve çok severdi. Çocuklara karþý þefkat ve merhametle muamele ederdi. Bu anlayýþýn bütün Müslümanlar tarafýndan benimsenmesi ve hayat tarzý haline getirilmesi için de ;Küçüklerimize merhamet etmeyen ve büyüklerimize saygý göstermeyen bizden deðildir.; buyurmuþtur.

Peygamberimiz, Arap kadýnlarýnýn en hayýrlýlarýnýn saliha Kureyþ kadýnlarý olduðunu belirtmiþtir. Bunun gerekçesini de, ;Onlar çocuklarýna karþý son derece þefkatli ve düþkündürler, kocalarýnýn sahip olduðu þeyleri de en iyi þekilde korurlar.; þeklinde ifade etmiþtir. Peygamberimiz çocuklara karþý son derece þefkatli davranmýþ ve onlarla yakýndan ilgilenmiþtir. Peygamberimiz;in bu konudaki uygulamalarý, çocuklarýn þahsiyet oluþumuna, topluma uyum saðlamalarýna ve küçük yaþtan itibaren eðitilmelerine de katký saðlamaktadýr. Modern psikolojinin önemle üzerinde durduðu konularýn baþýnda, insan þahsiyetinin çocuk yaþtan itibaren oluþtuðu gerçeðinin geldiði düþünülecek olursa, Peygamberimiz;in davranýþ tarzýnýn önemi daha iyi anlaþýlmaktadýr.


Habib-i Ekrem (sas) hastalarý ziyaret ederdi

Peygamberimiz hasta ziyaretine önem verirdi. Sahabe-i Kiram;ýn büyük küçük hepsiyle ilgilenir, durumlarýný sorar ve hasta olanlarý ziyaret ederdi. Hasta ziyaretinde kadýn, erkek ve çocuk ayrýmý yapmazdý.

Hz. Peygamber (sas) hastalandýðý zaman torunu Ümame;yi ziyaret etmiþ ve gözlerinden yaþlar akmýþtý. Aðlamasýný yadýrgayan bir sahabîye de, ;Bu bir rahmettir ki, Allah onu kullarýndan dilediðinin kalbine koyar. Allah ancak kullarýndan merhametli olan kimselere merhamet eder.1; diye cevap vermiþtir.

Peygamberimiz;in Müslümanlarýn yaný sýra gayrimüslim hastalarý da ziyaret ettiði olurdu. Kendisine hizmet eden bir Yahudi çocuðunu ziyaret etmiþ, ondan Müslüman olmasýný istemiþ, çocuk da Müslüman olmuþtur. Peygamberimiz, münafýklarýn reisi Abdullah b. Übey b. Selûl;ü de hastalandýðý zaman ziyarete gitmiþtir.

Peygamberimiz kendisi hastalarý ziyaret ettiði gibi sahabîlere de hasta ziyaretini tavsiye etmiþtir. Hasta ziyaretlerinde hastalara dua etmiþ ve moral vermiþtir. Ümmetine de hasta ziyaretlerinde moral vermeyi tavsiye etmiþtir. Bunlarýn yaný sýra hastalardan tedavi olmalarýný istemiþtir.



* Hastalarý ziyaret eder, bunda çocuk kadýn erkek ayrýmý yapmazdý. O bu haliyle ashabýna da hasta ziyareti yapmasýný isterdi.


Kutlu Nebi (sas) hediyeleþirdi

Peygamberimiz, hediyeleþme üzerinde ýsrarla durmuþtur. Hediyeleþmenin sevgiyi artýrdýðýna dikkat çeken Peygamberimiz (sas) hem hediye alýr hem de karþýlýðýnda bir þeyler hediye ederdi. Hediyeleþmenin insanlarý nasýl birbirine yaklaþtýrýp sevdirdiðini anlatmak için de: ;Hediyeleþiniz; zira hediye, kalpteki kin ve nefreti yok eder.; buyurmuþtur. Verilen hediyenin küçük görülmemesini ve kabul edilmesini istemiþtir.

Peygamberimiz, hediyeye mutlaka karþýlýk verilmesini tavsiye etmiþtir: ;Kime bir hediye gelirse, karþýlýkta bulunsun. Verecek bir þeyi olmazsa senâda bulunsun. Kim senâda bulunursa teþekkür etmiþ olur. Kim de (senâ etmez) ketmederse nankörlük etmiþ olur.

Peygamberimiz özellikle kendisine gelen heyetlere hediye vermeyi ihmal etmezdi. Bu tarz hediyelerin öneminden dolayý ölüm döþeðinde þu tavsiyede bulunmuþtu: ;Size gelecek heyetlere, benim yaptýðým þekilde hediye verin.; Çünkü kendisi hediyeyle pek çok gönle girmiþ ve hediyeyi Ýslam;ýn anlatýlmasý ve sevdirilmesinde önemli bir vesile olarak kullanmýþtýr.

Her konuda olduðu gibi insanlarla iliþkilerin nasýl olmasý gerektiði hususunda da en güzel örnek olan Efendimiz;den (sas), O;nun sünnetinden, sözlerinden ve hayatýndan alýnacak çok dersler vardýr.
Gönderen: 20.09.2007 - 11:48
Bu Mesaji Bildir   sumeyye_z üyenin diger mesajlarini ara sumeyye_z üyenin Profiline bak sumeyye_z üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 756 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
muhammedebrar (49), dilos (51), ebruu (35), tayfuntarik (51), hak_yol (37), gndg (50), acizname (29), Yolcu_58 (50), Amine1987 (38), neke79 (46), Pertev (63), Islamnuru (40), aliihsanozturk (50), bir yolcu (49), maho023 (55), kucuk_sofi (35), Hakk66 (59), hayrunnisa_seda.. (39), karaca adnan (59), muhammedeebrar (49), muz29 (59), haksar27 (45), ABDULHAKEM (56), Gencturk1 (60), Amine17 (38), zeynel karaca (43), sweet (42), Kral Memocan (39), MoI}epse (45), minem (37), matyav (55), denizli-horozu (36), ravza001 (50), alnoor (50), izmirli (55), irfanturk (45), zeynep_1204 (38), ozerib (49), rana vuslat (38), cihat_atakan (42), Sümeyra Demirda.. (36), Azize66 (38)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.54601 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.