0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » MAKALELER » YENİDEN İNŞA DÖNEMİ

önceki konu   diğer konu
4 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  
YENİDEN İNŞA DÖNEMİ
843 Mesaj -
Hepimizin bir yeniden inþa dönemine ihtiyacýmýz var. Yeni bir baþlangýç yapmak, yeniden besmele çekip yola koyulmaktýr. Kendimizi, ailemizi, ülkemizi, bölgemizi ve dünyamýzý yeniden kurmak için ayaða kalkmak, ufuklara göz atmak, sonra YA ALLAH! demektir. Ýki günü bir olan ziyandadýr.ikazýna kulak vermek için harekete geçmek, üzerimizdeki mahmurluðu atmaktýr.

Hz. Mevlâna Dünle gitti düne ait ne varsa cancaðýzým / Þimdi yeni þeyler söylemek lazým. dediðinde, bizleri bir yolculuða çýkmaya davet ediyordu. Maddi hayat her gün yeniden kuruluyor. Moleküller yok oluyor, tekrar varlýk buluyor. Güneþ batýyor, sonra tekrar doðuyor. Toprak ölüyor, sonra tekrar diriliyor. Bir insan ölürken, onlarcasý hayata gözlerini açýyor. Evrendeki muazzam dinamizm, Cenab-ý Hakk ýn rahmet nefesinin varlýða her an üflendiðini gösteriyor.

Her yeni doðan gün, yeni baþlangýçlar için bir fýrsattýr. Aðaçlarýn her baharda güneþle, suyla, rüzgârla raksetmesi gibi, insana da her gün yeni imkanlar, fýrsatlar bahþedilir. Kendini yeniden kurmasý için ona iþaretler verilir. Gündelik hayat denen rutinin dýþýna çýkmasý için ona taze rahmet kapýlarý açýlýr. Günde beþ defa diz çökmesi, secdeye varmasý, dualar terennüm etmesi için önüne sofralar kurulur.

Duymasýný bilene bütün varlýk bir þeyler fýsýldar. Kuþlarýn ötüþü, kedinin miyavlayýþý, karýncalarýn ayak sesleri duyulur. Açan bir gülün nazenin kývrýlýþý, o kývrýlýþýn hýþýrtýsý kulaðýmýza gelir.

Görmesini bilene güneþ her gün bir renk cümbüþü sunar. Ay, gecemizin kandili olur. Yýldýzlar, gecenin sultaný ayýn etrafýnda pervane olur, ona yakýnlaþmak için kaymayý bile göze alýr. Kar, beyazýn güzelliðini anlatýr; yaðmur, gökkuþaðýnýn. Ýlâhi ressamýn paletinden çýkan renkler, göz dediðimiz organa yeni bir hayat bahþeder.

Koklamasýný bilene nice güzel kokular verilir. Yeni doðan bir bebeðin temiz kokusu bizi kendi safiyetimizi aramaya sevkeder. Topraða düþmüþ çiðin kokusu içimizi ferahlatýr. Gülün kokusu, Efendilerin Efendisi ni hatýrlatýr bize. Gül mevsimi geçince de o kokuyu duymak için tedbir almamýzý öðütler.

Ruh dünyamýzdaki tortular

Demek ki sorun bu rahmet kapýlarýnýn açýk olup olmamasýndan deðil -çünkü onlar her zaman açýk- bizim onlara dikkat kesilip kesilmememizden kaynaklanýyor. Peki insan kendini neden hep yenilemeli? Yaþadýðýmýz hayatý hep murakabe, kontrol ile mi geçireceðiz? Bu baþlýbaþýna bir gerginlik deðil mi? Ýnsanýn þöyle kendini salmasý, dertten, tasadan uzak yaþamasý gerekmez mi?

Çoðumuzun sorunu, iþte bu psikolojik eþiðe takýlýp kalmak. Ýnsanýn stressiz, tasasýz bir hayat yaþamasý için her gün yeni bir baþlangýç yapmasý gerekiyor. Hayatý boðucu bir sýradanlýk içinde yaþamak, ruhumuzda tortular biriktirmek demek. Hayat biz istesek de istemesek de bu tortularý, külleri, tozlarý savuruyor. Onlarý almaya teþne olanlarýn iç dünyalarý zaman içinde tozlanýyor, isleniyor, kirleniyor.

Býrakýn da tasasýz kedersiz yaþayalým! derken, iç dünyalarýmýz kararýyor. Asýl kasvet o zaman çöküyor üzerimize. Fakat bunun farkýna varmakta geç kalýyoruz. Ýçimizdeki karartý dýþýmýza vuruyor. Elimize, dilimize, yüzümüze yansýyor. Elimiz sertleþiyor, dilimiz kabalaþýyor, yüzümüz kararýyor. Allah korusun, nurumuz alýnýyor. Geriye kendisiyle kavgalý, kasvetli, daralmýþ bir beþer kalýyor.

Bir gün Hz. Peygamber s.a.v. Efendimiz in küçük çocuklarýný öptüðünü gören Bedevîler ona maðrurane bir þekilde Biz çocuklarý öpmeyiz! derler. Efendimiz in gözleri dolar ve þöyle der: Allah sizin kalplerinizden merhameti söküp aldýysa ben ne yapayým...

Ýþte bu merhametin kaybolmasýdýr, asýl kasvet ve tasa. Biz bugün öyle bir dünya inþa ettik ki biz çocuklarý öpmeyiz cümlesinin onlarca türevini her gün defalarca söylüyoruz, duyuyoruz, yaþýyoruz. Bana ne! diyoruz. Defol git! diyoruz. Biraz da sen yan! diyoruz. Altta kalanýn caný çýksýn! diyoruz. Muhtaç durumdakine Yürü git! diyoruz. Kalplerimizden merhamet, kýrýk testiden dökülen su gibi akýp gidiyor. Dudaklarýmýz kuruyor, tenimiz kavruluyor.

Neyi kaybettiðimizi bilmek

Ama farkýnda deðiliz. Çünkü sahte dünyamýzda mutlu olduðumuzu zannediyoruz. Çünkü altýmýzdaki arabanýn markasý, konforu, hýzý bizi mutlu ediyor sanýyoruz. Çünkü plazma TV alýnca daha kâmil insanlar olacaðýmýzý zannediyoruz. Mutluluðu yanlýþ yerde arýyoruz. Ama farkýnda deðiliz.

Bu farkýnda olmama hali yüzünden ne bedeller ödüyoruz! Soluduðumuz hava, içtiðimiz su, bastýðýmýz toprak safiyetini yitirmiþ. Geceleri yýldýzlarý göremez olmuþuz. Kýr çiçeklerini çoktan unutmuþuz. Aðaç gölgesinde oturmayalý yýllar olmuþ. Bir kuþ öldüðünde yüreðimiz cýzlýyor mu, bilmiyoruz. Ya bir insan öldüðünde?..

Bunlarýn da farkýnda deðiliz. Yani sýradanlaþarak, banallaþarak neler kaybettiðimizin de farkýnda deðiliz. Eskilerin tabiriyle sadece cehalet içinde deðiliz; cehalet içinde olduðumuzu idrak edemediðimiz için cehl-i mürekkep halindeyiz.

Ýþte bu yüzden her gün yeni bir baþlangýca ihtiyacýmýz var. Çorak topraðýn Nisan yaðmurlarýyla buluþmasý gibi her gün yeniden dirilmeye ihtiyacýmýz var. Beþer makamýndan insan makamýna yükselmek için her gün yeni bir baþlangýca ihtiyacýmýz var. Ýþle, tozla, tortuyla dolmuþ ruhumuzu temizlemek için her sabah silkinmeye ihtiyacýmýz var.

Sadece bireyler olarak deðil, toplum olarak da bir rehabilitasyon sürecine girmek zorundayýz. Sokak kavgalarýnýn, cinayetlerin, kapkaçlarýn, fuhuþun, intiharýn, boþanmanýn rutin haline geldiði bir Türkiye de yaþýyoruz. Kendinden korkan, dinden, milletten bîhaber bir sistemin içinde geriliyoruz, daralýyoruz.

Toplumsal yeniden inþa için birbirimize güvenmemiz, birbirimizle tekrar konuþmaya baþlamamýz gerekiyor. Türkçe de konuþmak kon-uþ-mak kökünden türetiliyor ve karþýlýklý kon-mak anlamýna geliyor. Yani konuþmak demek, konu-komþu olmak demek. Konuþmak demek, ayný zeminde buluþmak, ayný dala konmak demek. Dalýn sallanýp kimsenin düþmemesi için de herkesin o dalýn üstünde nasýl davranacaðýný bilmesi gerekiyor. Yani konuþmasýný, komþu olmayý bilmesi gerekiyor.

Bizim bir sohbete ihtiyacýmýz var. Derin, uzun soluklu bir sohbete. Bazen konuþtuðumuz, bazen sustuðumuz; bazen kelimelerin, bazen sadece kalplerimizin konuþtuðu bir sohbete.. Sohbet demek, gürültü çýkarmak demek deðil. Sohbet demek, birbirine dost olmak, ashab olmak demek. Bizim birbirimize ashab olabilmek için toplumsal bir sohbete ihtiyacýmýz var.

Sohbet demek, tartýþma progamý demek deðil. Siyasi nutuk, münazara demek hiç deðil. Sohbet ayný halýnýn üstünde diz dize oturmak demek. Herkesin ayný seviyede oturduðu bir yerde bulunmak demek. Kimsenin kimseye baðýrmadýðý, herkesin herkese hizmet ettiði; ama doðru söz sahibine de kulak kesildiði yer demek.

Yeni bir baþlangýç mümkündür

Türkiye uzun bir süredir ne konuþabiliyor, ne de sohbet edebiliyor. Konuþma yetimizi yitirdik çünkü, konu komþumuza, dostumuza söyleyecek sözümüz kalmadý. Kendi kendimizle sohbet etmeyelim diye onlarca anons, reklam, uyarý, korna beynimizin içinde zonkluyor. Birbirimizle sohbet etmeyelim diye televizyon, sinema, müzik, ne varsa seferber edilmiþ durumda.

Ýþte bunun için yeni bir baþlangýca ihtiyacýmýz var. Her gün yeniden nefes almaya, her gün yeni bir sefere çýkmaya ihtiyacýmýz var. Bu, kimliðimizi yitirmek demek deðil. Çünkü bu dinamik yeniden inþa süreci, süreklilik içinde tekâmüldür. Ýlkelerin rehberliðinde karanlýktan aydýnlýða çýkmaktýr. Yaratýcý nýn muhteþem eserini her gün yeniden okumak, her gün yeni bir sýrrýný keþfetmektir.

Bu yüzden manevi hayat statik ve donuk deðil, dinamik bir hayattýr. Orada banallýk, sýradanlýk deðil, ruh tazeliði ve ferahlýðý vardýr. Orasý týpký meltemin baþaklarý bir orkestra düzeni içinde dansa davet etmesi gibi, bütün ruhlarýn ayný rahmet nefesine cevap verdiði yerdir. Burada ruhlar sýradanlaþmaz, kendilerini bulur.

Kendimizi ve çevremizi yeniden inþa etmek için, güçlü bir kaynaða ihtiyacýmýz var. Ýnþaatýn ortasýnda malzemenin tükenmesi, bizim de tükenmemiz demektir. O yüzden tükenmeyen, her an taze kalan bir kaynaktan beslenmek zorundayýz. Bunu beþer-insan karýþýmý varlýklar olarak kendi baþýmýza yapamayýz. Seküler ve hümanist modern dünya bunun yapýlamayacaðýný defalarca ispatladý. Baþýmýzý yukarý kaldýrýp o kaynakla yeniden rabýtalanmamýz gerekiyor.

Yeniden inþa dönemi, bizi hem birey hem de toplum olarak kendiyle barýþýk, kendinden emin, iç dünyasýnda huzurlu, dýþ dünyasýnda istikrarlý bir ülke haline getirecek. Ýnsanlýðýn ortak iyi arayýþýnýn sýnýrlar ötesi nitelik kazandýðý bu dönemde, bu en büyük cihad a canýmýzla, malýmýzla katýlmamýz gerekiyor.
Gönderen: 22.06.2007 - 16:34
Bu Mesaji Bildir   YALNIZ_KURT üyenin diger mesajlarini ara YALNIZ_KURT üyenin Profiline bak YALNIZ_KURT üyeye özel mesaj gönder YALNIZ_KURT üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
~Vervo~ su an offline ~Vervo~  
274 Mesaj -
gülAllah Razı OlsungülHepimizin bir yeniden inþa dönemine ihtiyacýmýz var.
Gönderen: 22.06.2007 - 16:46
Bu Mesaji Bildir   ~Vervo~ üyenin diger mesajlarini ara ~Vervo~ üyenin Profiline bak ~Vervo~ üyeye özel mesaj gönder ~Vervo~ üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Gast uhut  
yürüyüşler
Misafir
sel.aley.yalnýz kurt kardeþ...meltem radyoda OKAN EGESEL
in sundugu GECE YÜRÜYÜÞLERÝ adlý proðramý takip edebilmiþmiydiniz.
Gönderen: 05.07.2007 - 13:29
Bu Mesaji Bildir   Yukari
YALNIZ_KURT su an offline YALNIZ_KURT  
843 Mesaj -
ALEYKÜM SELAM

UHUT KARDEÞ BASETTEÐÝNÝZ PROGRAMA BÝRKAÇ KERE DENK GELDÝM

BEÐENÝYLE DÝNLEDÝM...
Gönderen: 07.07.2007 - 00:09
Bu Mesaji Bildir   YALNIZ_KURT üyenin diger mesajlarini ara YALNIZ_KURT üyenin Profiline bak YALNIZ_KURT üyeye özel mesaj gönder YALNIZ_KURT üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1745 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
bedirde (44), guvendag (42), beyza-nur (52), Mustafa_Ogras (39), TANATAR (40), arasat (65), mustafaaa (39), DaYMoN_38 (40), ben kimim (65), suskun_amedli (41), yakubu (38), yagmuralp (46), tatoglu (45), saygýlý (48), beguum (46), semih1973 (51), BERDAN13 (50), merve70 (33), xxxakrepxxx (43), damlanur (39), emsal (37), nisa Nur (26), FEYZAferhan (46), aliihsan (43), fatih_kull (41), halisseker (40), r.yildiz (43), Taskin70 (41), NaMaz_iM (48), baran4735 (43), simurg_anka (59), feride_özen (47), igci (43), ihvancan (45), civan (46), hakan_20 (55), lnxwise (41), ~~Esinti~~ (39), kent (52), veyselgün (52), drakula514 (33), sahhaf (54), hüdayi_yolu (48), eyy_yolcu (48), ravza30 (51), epikon (44), dursun bektas (58), shacird (39), ohme (62), HakanKA (36), abdülbari (32), aliasik (60), datedock (37), Kar çiçeði (38), luicin79 (45), yusuf_ali (43), pcpcpc (43), meryem_ (38), meryem.im (38), abuzer (43), EBRUEBSUDE (43), burak_1 (50), öznur (45), esinti34_69 (51), h mükremin (52), dogutrade (60), esinti69 (51), nired (51), Ensar 66 (58), ABDULLAH FURKAN (), akýn (65), tungaeralp (53), bykilic (50), canisi (58), sedatsen (46), kocaahmet79 (45), esselam (42), kirrli (37), ismey (53), xxxemrexxx (51), seida (43), blueangel_ahmet (50), cesum (58), dhan (49), eschra (34), tamerr70 (51), resul asigi (38), yusuf163 (47), Misafiir (45), Zeynep..66 (39), hüseyin _k (34), vizyon (55)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.08168 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.