*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI - Kitleler Psikolojisi

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1217 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cuma, 15. Kasım 2024 - 08:46

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » A I L E / E Ğ İ T İ M / S A Ğ L I K » KISILIK GELISIMI » Kitleler Psikolojisi - Gustave Le BON

önceki konu diğer konu

2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	HaNCI

Kitleler Psikolojisi - Gustave Le BON

102 Mesaj -

KÝTABIN ÖZETÝ :

Çaðýmýz insan düþüncesi sürekli olarak deðiþen, nazik ve buhranlarla dolu bir devre içinde bulunmaktadýr. Bu deðiþmelerin temelinde iki esaslý sebep vardýr; Birincisi, uygarlýðýmýz bütün öðelerinin kaynaðý olan dini, politik ve toplum inançlarýnýn yýkýlmýþ olmasýdýr. Ýkincisi, bilimlerin ve tekniðin yeni buluþlarýnýn doðurduðu yepyeni yaþama ve düþünce þartlarýnýn meydana gelmesidir. Eski inançlarýmýzýn sarsýldýðý ve kaybolduðu toplumumuzun eski direkleri birer birer yýkýldýðý halde, kalabalýklarýn baskýsý ve nüfuzu, hiçbir þeyin baskýsý altýnda olmadan, hükmü daima büyüyen bir güç haline gelmiþtir. Bu bakýmdan içine girmekte olduðumuz çað, gerçekten kelimenin tam anlamýyla ?Kitleler Çaðý? olacaktýr.?

Kitlelerin Psikolojisini anlamak onlarý yönetmeyi bilmek deðil; hiç olmazsa bütünüyle onlar tarafýndan yönetilmemek isteyen devlet adamlarýnýn sermayesini oluþturur. Doðrusunu söylemek gerekirse; dünyayý yönetenler, dinlerin ve imparatorluklarýn kurucularý, bütün inanýþlarýn peygamberleri, tanýnmýþ devlet adamlarý ve bunlarýn yanýnda daha alçak gönüllü insan topluluklarýnýn liderleri, kitlelerin ruhlarý hakkýnda çok zaman gayet kesin bir bilgiye sahip psikologlardýr. Psikolog olduklarýný bilmeyen bu kiþiler, kitlelerin ruhunu iyi tanýdýklarýndan, onlara kolaylýkla hükmetmiþlerdir.

1. KALABALIKLARIN RUHU :

Kitle kelimesi rastgele bir bireyler topluluðunu ifade eder. Bu toplulukta bilinçli kiþilik ortadan silinir. Bütün bu birleþmiþ fertlerin düþünce ve duygularý tek bir tarafa yönelir. Þüphesiz geçici fakat pek açýk özellikler gösteren bir kolektif bilinç oluþur. Kitle bir tek varlýk haline gelir ve ?Kitlelerdeki zihniyetin tekleþmesi kanunu? na uyar.

Kitleyi meydana getiren bireyler kimler olursa olsun; yaþama biçimleri, iþ güçleri, karakterleri yahut zekalarý ister benzer, ister ayrý olsun kalabalýk haline gelmiþ olmalarý onlara bir nevi kolektif ruh aþýlar. Kolektif bilinç içerisinde, bireylerin akli yetenekleri ve kiþilikleri silinir. Ayný cinsten olmayan ayný cinsten olanýn içinde boðulur, kaybolur ve bilinç altý özellikleri üstün duruma gelir. Kitleler, zekayý deðil, orta þeyleri bir araya toplarlar.

Kitleler halinde bulunan bireyin baþlýca özellikleri:

a. Bilinçli kiþiliðin kaybolmasý.

b. Bilinçaltý ile hareket eden kiþiliðin hakimiyeti,

c. Düþüncelerin, duygularýn sirayet yoluyla ayný yola yöneliþi,

ç. Telkin edilen düþüncelerin uygulamasýnýn hemen baþlama isteði.

2. KÝTLELERÝN DUYGULARI VE AHLAKÇILIÐI :

Kolay kýþkýrtýlmak, kýzgýnlýk, muhakeme yeteneksizlikleri, hüküm verme ve eleþtiri yeteneklerinin olmamasý, duygulardaki mübalaða gibi kitlelere has karakterlerin bir çoðunu, olgunluðun aþaðýdaki þekillerine baðlý olanlarda mesela çocuk ve vahþilerde de görmek mümkündür.

a. Kitlelerin kýþkýrtýlma yeteneði hareketliliði ve kýzgýnlýðý : Fizyolojik tabirle yalnýz bulunan birey, tepkilerine hakim olmak yeteneðine sahip olduðu halde, kitle bu yetenekten mahrumdur.

b. Kitlelerin telkine kapýlma yeteneði ve çabuk inanýrlýðý : Ne kadar yansýz olduðu sanýlýrsa sanýlsýn kitleler çoðu zaman telkine hazýr bir dikkat ve bekleme durumu içerisinde bulunurlar. Ýlk yapýlan telkin derhal sirayet yoluyla bütün zihinlere kendisini kabul ettirir ve hemen yönünü belirler. Telkin olunan kimselerde sabit fikir fiil haline gelmeye hazýrdýr. Kolektif gözlemler gözlemlerin en fazla yanlýþ olanýdýr ve çoðu defa sirayet yoluyla baþkalarýna telkinde bulunan bir birey sadece vehim ve hayalinden baþka bir þey deðildir.

c. Kitle duygularýnýn abartýlýðý ve basitliði: Telkin ve yayýlma yoluyla duygular büyük bir hýzla yayýldýðýndan, katýlma sonucunda o duygunun gücü büyük oranda artmýþ olur. Kitle duygularýnýn abartýlmasý ve sadeliði, onlarý þüpheden ve kararsýzlýktan uzak bulundurur. Kitlelerdeki abartýcýlýðýn hiçbir þekilde zekaya deðil duygulara ait olduðunu eklemeye gerek yok.

d. Kitlelerin taassubu, baskýcýlýðý ve muhafazakarcýlýðý: Kitleler basit ve bireylik duygularý kavrar. Onlara aþýlanan görüþler ve inançlar genel olarak ya kabul veya red olunur ve kesin gerçekler veya kesin hatalar olarak kabul edilir. Akýl ve yargýlama yoluyla deðil de telkin yoluyla meydana gelen inançlarda durum hep aynýdýr. Dini inançlarýn ne kadar hoþ görüþsüz olduðunu ve insanlar üzerinde ne kadar baskýcý etki uyguladýklarýný herkes bilir. Kitleler zayýflamayan muhafazakarlýk iç güdülerine sahiptirler ve geleneklere puta taparcasýna saygý duyarlar. Hayatlarýnýn gerçek þartlarýný deðiþtirecek her yenilikten, bilinçsiz olarak nefret ederler.

e. Kitlelerin Ahlaklýlýðý : Ahlaklýlýða bazý toplumun deðerlerine saygý ve bencil eðilimlere devamlý bir baský anlamýný verirsek; kitlelerin ahlaklýlýða yetenekli olmayacak derecede eðilimlere fazla baðlý ve kararsýz olduklarý açýkça görünür. Fakat bu ahlaklýlýða fedakarlýk, baðlýlýk, çýkarýný düþünmemek, nefsini feda etmek, hak severlik gibi bazý özelliklerin geçici olarak ortaya çýkmasý anlamýný verirsek aksine, kitleler bazý defa pek yüksek bir ahlaklýlýða yeteneklidirler, diyebiliriz.

3. KÝTLELERÝN DÜÞÜNCELERÝ, MUHAKEMELERÝ VE HAYAL GÜÇLERÝ

a. Kitlelerin Fikirleri : Kitleler için kavranmasý mümkün düþünceler iki bölüme ayrýlýr. Birinci sýnýf, bir kiþi veya bir inanç hakkýnda gösterilen fazla ilgi gibi o aný meydana getiren tesadüfi ve geçici fikirlerdir. Ýkinci sýnýf ise çevrenin, kalýtýmcýlýðýn ve kanýlarýn büyük ve derin kesinlik verdiði asýl düþünceler oluþturmaktadýr. Eski dini düþünceler, bugünkü demokratik ve toplum düþünceleri örnek olarak verilebilir.

b. Kitlelerin Yargýlamalarý : Kitlelerin yargýlama yoluyla kesin olarak etki altýna alýnamayacaklarý söylenemez Ancak onlarýn kullandýklarý ve onlar üzerinde etki eden kanýtlar, mantýk bakýmýndan o derece aþaðý görünür ki, yalnýz benzerlik bakýmýndan yargýlama sýfatý verilebilir. Bu düþünceler, þeffaf bir cisim olan buzun aðzýnda eridiðini pratik deneyimiyle bildiðinden, buz gibi þeffaf olan camýnda aðzýnda erimesi lazým geldiðini delillendiren Eskimonun düþünceleri gibi bir çaðrýþým yasasýna baðlýdýrlar.

c. Kitlelerin Hayal Gücü : Kitlelerin hayal gücü, bütün ilkel kimselerde olduðu gibi yargýlamanýn ve aklýn kontrolünden uzak bulunduðu için etki altýnda býrakýlmaya uygundur. Halkýn hayal gücüne en çok etki eden manzara tiyatrodur. Bütün dönemlerin ve memleketlerin devlet adamlarý, bunlarýn en baskýcýlarý da içlerinde olmak üzere hepsi kitlelerin hayal gücünü kudretlerinin destekleri diye tanýmýþlardýr. Bunlar hiçbir zaman kitle hayal gücüne aykýrý olarak hükümet yönetmeyi denememiþlerdir.

4. KÝTLELERÝN KANAATLERÝNÝN DÝNÝ ÞEKÝLLERÝ

Kitlelerde yargýlama gücünün bulunmadýðý düþünceleri bütünüyle ya kabul veya red ettiklerini, münakaþaya ve itiraza dayanma güçlerinin olmadýðýný, onlarýn üzerine etki eden telkinlerin bütün kavrama alanlarýný kapladýðýný ve derhal fiil haline geçmeye eðilimli olduklarýný ve kendilerine uygun þekilde telkin olunan bir ideal uðruna canlarýný fedaya hazýr olduklarýný biliyoruz. Kitlelerin kanaatleri, körü körüne itaat, korkunç hoþ görmezlik, dini duygulara baðlý þiddetli propaganda ihtiyacýný taþýr. Bu bakýmdan denebilir ki onlarýn bütün inançlarý bir dini þekle sahiptir. Onlarýn alkýþladýklarý bir kahraman onlar için gerçekten bir ilah gibidir.

5. KÝTLELERÝN DÜÞÜNCELERÝ VE ÝNANÇLARI

Kitlelerin düþünce ve inançlarýnýn uzak etkenleri : Düþünce ve inançlarý belirleyen etkenler iki sýnýftýr: 1. Uzak Etkenler, 2. Yakýn Etkenler. Uzak etkenler arasýnda kitlelerin bütün düþünce ve inançlarýnda bulduðumuz ýrk, gelenekler, zaman, kurumlar, eðitim gibi genel olanlarý vardýr.

Irk : Irkýn gücü o derecedir ki, çok derin deðiþikliðe uðramadan hiç bir unsur bir kavimden baþka bir kavime geçmez.

Gelenekler : Ýnsan var olduðu günden beri þu iki þeyle uðraþmýþtýr.

1. Kendisine bir ananeler zinciri meydana getirmek.

2. Bunlarýn faydalý etkileri aþýnmaya uðradýktan sonra bu gelenekleri yýkmak.

Zaman : Zaman en büyük oluþturucu ve en büyük yýkýcýdýr.

Politik ve Toplum Konularý : Kitlelerin ruhuna derin bir þekilde etki edebilmek için sebebi kurumlarda aramamak lazým ABD gibi bazý ülkeler demokrat özellikle idare altýnda þaþkýnlýk meydana getiren bir ilerleme gösterir. Kavimler her zaman karakterleriyle yönetilirler. Bu karakter üzerine tamamýyla uymayan bütün kurumlar ödünç bir elbise altýnda geçici bir kýyafet deðiþtirmektir.

Öðretim ve Eðitim : Öðretim ve eðitimin kesin sonucu insanlarý iyileþtirmek ve hatta eþit kýlmaktýr. Bir çok ünlü filozoflar öðretimin insaný ne daha ahlaklý, nede daha bahtiyar kýldýðýný ve insanýn iç güdülerini kalýtýmsal hýrslarýný deðiþtirmediðini, fena bir yön verilmesi durumunda eðitimin faydalý olmaktan çok tehlikeli olduðunu göstermiþtir.

6. KÝTLELERÝN DÜÞÜNCELERÝNÝ ETKÝLEYEN ETKENLER

a. Hayaller, Kelimeler, Formüller : Kelimeler çeþitli bilinçaltý isteklerini ve bunlarýn hareket altýna çýkma ümitlerini sinelerinde toplarlar. Kelimeler hayallerin görünmesine vasýta olan ve bunlarý çaðýrmak için üzerine basýlan elektrik düðmelerinden baþka bir þey deðillerdir.

b. Rehinler, Hayaller: Kavimler için kuruntular, hayaller gerekli olduðundan, böceklerin ýþýða doðru gittikleri gibi, onlarda kendilerine bu kuruntularý sunan hatiplere doðru iç güdüsel bir hareketle koþarlar. Kitleler hiçbir zaman gerçeðe susamamýþtýr. Onlarý hayallere çekmesini bilenler onlara hakim olurlar ve hülyalarýný ortadan kaldýranlarda onlarýn kurbaný olurlar.

c. Tecrübe: Bir gerçeðin kitlelerin ruhuna saðlam olarak yerleþtirmek ve fazla tehlikeli olmuþ kuruntularý yýkmak için hemen hemen biricik usul tecrübedir.

d. Akýl : Aklý filozoflara býrakmalý ve insanlarýn iradelerine karýþmasýný akýldan istemeyelim.

7. KÝTLELERÝ YÖNETENLER VE ÝNANDIRMA ARAÇLARI

a. Kalabalýklarýn Önderleri : Kitle çobanýndan vazgeçmeyen bir sürüdür. Önderler çoðu defa düþünce adamý deðil aksiyon adamýdýrlar. Onlar yarý aydýndýrlar. Halk, güçlü iradeye sahip olan adamý daima dinler. Önderlerin ikinci sýnýfý yani devamlý bir iradeye sahip olanlar, daha az parlak görünüþlere raðmen çok daha önemli çok daha etkili hareket eden örneklerdir.

b. Önderlerin Hareket Ve Uygulama Araçlarý ( Ýddia-Tekrar-Sirayet) : Kitlelerin ruhuna bazý düþünce ve inançlarý örneðin toplumsal teorileri yavaþ yavaþ sindirmek söz konusu olduðu zaman önderler tarafýndan deðiþik usuller kullanýlýr. Onlar baþlýca þu üç usule baþvururlar: Ýddia-tekrar-sirayet.

8. KÝTLELERÝN DÜÞÜNCE VE ÝNANÇLARINDAKÝ DEÐÝÞÝKLÝÐÝN SINIRLARI

a. Sabit Ýnanýþlar : Kitlelerin düþünce ve inançlarý birbirinden farklý iki sýnýf oluþturur. Bir tarafta üzerine bütün bir uygarlýðýn kurulduðu ve yüzyýllarca yaþayan devamlý inanýþlarý : Bir zamanlar derebeylik kavramlarý, dini düþünceler zamanýmýzdaki milliyetler prensibi demokratik ve toplumsal fikirler bu gibi sabit büyük inançlardýr. Öte yandan her dönemin doðuþunun ölümünü gördüðü genel kavramlardan, anlayýþlardan çýkma geçici ve deðiþken düþünceler bulunur.

b. Kitlelerin Deðiþen Düþünceleri : Gücünü göstermiþ olduðumuz sabit düþünceler üzerinde daima doðan ölen düþünceler tabakasý bulunacaktýr. Bunlardan bazýlarýnýn ömürleri pek kýsadýr ve en önemlilerinin ömrü bir kuþaðýn ömrünü hemen hemen geçmez.

9. KÝTLELERÝN DEÐÝÞÝK TABAKALARININ VASIFLANDIRILMASI VE SINIFLANDIRILMASI

a. Kitlelerin Sýnýflandýrýlmasý : Her Kavimde gözlenmesi mümkün olan deðiþik kitle tabakalarý þöyle sýnýflandýrýlabilir.

(1) Gayri Mütecanis Kitleler.

(a) Ýsimsiz (mesela sokak kalabalýklarý göz kırpma

(b) Ýsimli (jüriler, parlamentolar)

(2) Mütecanis Kitleler

(a) Mezhepler (dini, siyasi)

(b) Kastlar (askeri kastlar, kilise kastlarý göz kırpma

(c) Sýnýflar (burjuvalar, köylüler)

10. CANÝ DÝYE ADLANDIRILAN KÝTLELER

Kolektif olduðu ölçüde güçlü bulunan bir telkine uymakla yaptýðý kötü hareketin beðenildiði, vatandaþlarýnýn genel tasvibiyle karþýlaþtýðý þekilde fiili icrada en doðru hareket ettiði kanaati. Bu gibi haller ve þartlar ortasýnda iþlenen bir fiile kanun bakýmýndan cinayet denir. Fakat psikolojik bakýmdan böyle bir vasýf verilemez. Cani denen kitlelerin genel karakterleri, bütün kitlelerde gördüðümüz karakterlerin tamamýyla aynýdýr. Telkine elveriþlilik, çabuk inanýrlýk, hareketlilik, iyi veya kötü duygularda mübalaða ve aþýrýlýk, bazý ahlaki hallerin belirmesi.

11. CÝNAYET MAHKEMESÝ JÜRÝLERÝ

Bilim veya sanat adamlarýndan kurulu bir meclisin genel mevzular hakkýndaki kararlarý duvarcýlar meclisinin vereceði kararlardan pek farklý olmaz. Jüriler diðer kitleler gibi nüfusun etkisi altýnda kalýrlar. Teþekkülleri bakýmýndan demokratik olan bu heyet, temayüllerinde aristokrattýr. Ünvan, aile, servet, þöhret, meþhur bir avukatýn hazýr bulunuþu gibi birbirlerinden þu ve bu suretle parlak görünen þeyler suçlularýn ellerinde ehemmiyetli kurtuluþ vasýtalarýdýr.

12. SEÇÝM KÝTLELERÝ

Adayýn sahip olmasý gereken özelliklerin baþlýcasý nüfus ve itibardýr. Kiþisel nüfus ancak servetle saðlanabilir. Zeka ve hatta deha bile baþarý faktörü deðildir. Ýþçi ve köylülerden oluþan seçmenler kendilerini temsil etmek üzere kendi aralarýndan birini pek seyrek durumlarda seçerler, zira bu kimselerin onlar üzerinde nüfusu yoktur. Fakat adaya yalnýz nüfusta yetmez, seçmenler düþüncelerinin ve gururlarýnýn beðenildiði okþanýldýðýný görmek isterler. Aday olan kimse seçmenlerini fazla övmeli ve en olmayacak þeyleri adamaktan çekinmemelidir.

13. PARLAMENTO TOPLANTILARI

Her mecliste üyenin bir kýsmý sabit düþünceli diðerleri kararsýzdýr. Esasýnda genel konular daha çok olduðundan kararsýzlýk egemendir. Bu kararsýzlýk seçmenlere yaranamamak korkusu ile birlikte önderler tarafýndan gelen telkinler ortasýnda bir denge kurmak endiþesinden doðar. Yine de daha layýkiyle kararlaþtýrýlmýþ düþünceler bulunmayan bir topluluktaki münakaþalara egemen bulunanlar kuþkusuzdur ki önderlerdir. Grup baþkaný namý altýnda her ülkede mevcut bulunan önderleri bir gereksinimi karþýladýðý açýk görünen bir durumdur. Onlar meclislerin gerçek hakimleridir. Siyasi meclisler dahilerin þöhretlerini en az tanýttýran yerlerdir. Orada zaman ve mekana uygun zekalar itibar görür ve vatana deðil partilere hizmet deðer kazanýr. Önder bazen zeki ve bilgili olabilir, fakat bu durum onun için genellikle faydalý olmaktan çok zararlýdýr. Olaylar arasýndaki giriftliði göstererek açýklayan ve anlatan zeka, insaný þefkatli yapar, yeni bir düþünceyi yayan önderler için gerekli þiddet ve hiddeti zeka körletir. Her dönemin özellikle devrimin en büyük önderleri pek dar kafalý olmalarýna karþýlýk büyük etkiler meydana getirmiþlerdir. Fazla heyecanlý bir duruma gelen parlamento meclisleri gayri mütecanis halk kitlelerinin seviyesine düþer ve hisleri de çok abartýlý bir hususiyet gösterir. Bunlarda kahramanca olduðu kadar zalimce hareketlerde görülür. Dertler kendilerini kaybederler ve þahsi menfaatlerine taban tabana zýt kararlar lehine oy kullanýrlar.

Meclis çalýþmalarýnda görülen bütün zorluklara raðmen, kavimlerin kendi kendilerini yönetmek ve özellikle kiþisel baskýlarýn boyunduruðundan mümkün olduðu kadar kurtulmak için bulmuþ olduklarý þekillerin bugün dahi en iyisidir.

Gönderen: 25.12.2003 - 18:37

	HaNCI

102 Mesaj -

yukardaki kitapbin kaynagi icin tiklayiniz

cok mukemmel bir kitap okumaniza tavsiye ederim ,,

satin almak icin
tiklayiniz

Gönderen: 25.12.2003 - 18:40

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1217 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
aliye72 (49), maliyeter (45), Mehmet Ögretmis (66), REHBER2 (60), meltem35 (54), banazli (48), kardelen55 (53), rojda (39), yakobus (48), ibo13 (47), zeyd82 (42), erhan baker (50), seferistan (53), rufat (43), KAMCILI_MIZRAK (52), ejderha (57), Sofican (44), ofluenes61 (39), manly (51), boncell (53), zümer (44), ferdi33 (54), recai (47), Hidayet Demir (67), yelizyagci (48), doxan1 (45), imparator_57 (43), DELÝVELÝOGLU (60), KURTBEY66 (47), Murtaza GÜRSOY (38), yalovalifurkan7.. (34), durak1 (69), sinos (52), isik_67 (38), DaMLaM (47), EnDeRuN (53), Baha_RIP (35), cristor (46), AVLAYANHASAN (51), seyyid_emin (46), beyzanur61 (45), sekkos (42), necla caltekin (72), ekrem1992 (32), MuhammetColak (42)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.96082 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.