*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 850 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Çarşamba, 4. Haziran 2025 - 16:44

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » iSLAMi ADABLAR........

önceki konu diğer konu
7 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Gönderen

Mesaj

	Muhtazaf

iSLAMi ADABLAR........

Moderator

4254 Mesaj -

Ýslam'da Misafirlik Adabý Ýnsanlara güzel ahlakýn yanýsýra hal ve tavýr olarak da nasýl mükemmel olunacaðý Kuran'da bildirilir. Kuran'a tam olarak riayet eden bir insan konuþmalarýyla, bakýþlarýyla, sevgi ve saygý anlayýþýyla, görünümüyle, aklýyla, tüm davranýþlarýyla olabilecek en kusursuz hale gelir. Elbette ki hiçbir insanýn tam anlamýyla kusursuz olmasý mümkün deðildir. Çünkü kusursuzluk sadece Allah'a mahsus bir üstünlüktür. Ancak Kur'an'a tabiyet bir insana maddi ve manevi anlamda bir mükemmellik ve güzellik verir. Allah bir ayetinde iman eden kullarý için "...Bizden kendilerine güzellik geçmiþ bulunanlar" (Enbiya Suresi, 101) diye bildirmektedir. Allah, Kuran'da elçilerin üstün ahlak ve tavýrlarýnýn yanýsýra, geçmiþteki insanlarýn bozuk tavýr ve konuþmalarýndan da örnekler vererek, beðendiði ahlaký bizlere tanýtmaktadýr. Misafire Ýkram Adabý Bir misafirin Ýslam ahlakýna göre nasýl aðýrlanmasý gerektiði Kur'an'da Hz. Ýbrahim örnek verilerek açýklanýr. Çünkü peygamberler Allah'ýn insanlara ahlak ve tavýr güzelliðinde örnek olarak yarattýðý çok deðerli insanlardýr. Ve bizler bu konuda mükemmelliðin nasýl olmasý gerektiðini peygamberlerin hayatlarýna bakarak öðrenebiliriz. Aþaðýdaki ayetlerde bütün hayatý müminlere güzel bir örnek olan Hz. Ýbrahim’in, üstün ahlakýnýn görüldüðü olaylardan bir tanesi anlatýlmaktadýr: Sana Ýbrahim'in aðýrlanan konuklarýnýn haberi geldi mi? Hani, yanýna girdiklerinde: "Selam" demiþlerdi. O da: "Selam" demiþti. "Haklarýnda bilgim olmayan) Yabancý bir topluluk." Hemen (onlara) sezdirmeden ailesine gidip, çok geçmeden semiz bir buzaðý ile (geri) geldi. Derken onlara yaklaþtýrýp (ikram etti); "Yemez misiniz?" dedi. (Zariyat Suresi, 24-27) Kuran'da bahsi geçen Hz. Ýbrahim'in konuklarýný aðýrlama þekli Ýslam ahlakýnýn günlük hayata yansýyan en güzel örneklerinden bir tanesidir. Hz. Ýbrahim’in, evine gelen konuklara herhangi bir istekleri olup olmadýklarýný sormadan, hemen kýzarmýþ bir buzaðý hazýrlattýrýp ikram etmiþtir. Konuklarýn aç olduklarý halde kendilerine yapýlan yemek ikramýný nezaket icabý geri çevirmelerini engelleyen bu incelik, Ýslam ahlakýnýn kiþiye kazandýrdýðý aklýn, ince düþüncenin ve merhamet anlayýþýnýn bir tecellisidir. Misafirliðe Gitme Adabý Bir kiþinin evine misafir olarak gidildiðinde en güzel, en rahatlatýcý ve en asil tavrýn nasýl olmasý gerektiði de Kuran ayetlerinde bize açýklanmaktadýr. Ayetlerde Peygamberin evine nasýl girilmesi gerektiði örnek verilerek misafirlik adabýnýn nasýl olmasý gerektiði bildirilir. Bu konuyla ilgili ayet, Ahzab Suresi’nin 53. ayetidir: Ey iman edenler (rastgele) Peygamberin evlerine girmeyin, (Bir baþka iþ için girmiþseniz ille de) yemek vaktini beklemeyin. (Ama yemeðe) çaðrýldýðýnýz zaman girin, yemeði yiyince daðýlýn ve (uzun) söze dalmayýn. (Ahzab Suresi, 53) Misafirliðe gidildiðinde karþý tarafa eza ve sýkýntý vermemek için Kur'an'da dikkat çekilen hususlar þunlardýr: Misafirliðe gidildiðinde bu ziyaretin yemek vaktine denk gelmemesine itina ederek, karþý tarafý zor durumda býrakmamak. Eðer yemek vaktinden evvel gidilmiþse yemek vaktine kadar beklememek. Ancak ev sahibinden bir davet olduðu zaman yemeðe kalmak. Yemeðin yenmesinden sonra gerekmedikçe söze dalýp, karþý tarafýn vaktini boþ yere alarak oturup kalmamak. Bütün bunlar Ýslam ahlakýnýn bir kiþiye kazandýrdýðý insaniyetin ve üstün ahlak anlayýþýnýn günlük hayata yansýyan örnekleridir.
Evlere Girildiðinde Selam Verilmesi Müminler cennetin kapýsýnda meleklerin esenlik dilekleriyle ve selamlarýyla karþýlanýrlar. Ayrýca Kuran'da cennet halkýnýn kendi aralarýndaki konuþmalarýndan örnek verilirken birbirlerine dirlik temennisi olarak selam verdikleri bildirilir: Ýman edenler ve salih amellerde bulunanlar da, Rableri onlarý imanlarý dolayýsýyla altýndan ýrmaklar akan, nimetlerle donatýlmýþ cennetlere yöneltip-iletir (hidayet eder). Oradaki dualarý: "Allah'ým, Sen ne Yücesin"dir ve oradaki dirlik temennileri: "Selam"dýr; dualarýnýn sonu da: "Gerçekten, hamd alemlerin Rabbi olan Allah'ýndýr." (Yunus Suresi, 9-10) Bu nedenle evlere girilirken selam vererek girmek, orada bulunan insanlara cennet ahlakýný hatýrlatacaðý için ruha hoþnutluk verir. Ayrýca selam verilerek içeri girilmesi, eve giren kiþinin mümin olduðuna iþaret ettiði için bir güvenilirlik alametidir. Allah evlere girerken selam verilmesi gerektiðini bir ayetinde þu þekilde bildirmektedir: Ey iman edenler, evlerinizden baþka evlere, yakýnlýk kurup (izin almadan) ve (ev halkýna) selam vermeden girmeyin. Bu sizin için daha hayýrlýdýr; umulur ki öðüt alýp düþünürsünüz. (Nur Suresi, 27)
Selam Vermenin ve Almanýn Adabý
Cahiliye ahlakýný yaþayan insanlar genellikle önce selam verenin karþý taraf olmasýný bekler ve ilk selam veren olmayý küçük düþürücü olarak görürler. Halbuki dirlik ve güzellik temennisi olan selam, müminlerin ibadet olarak yerine getirdiði bir ahlak özelliðidir. Bu nedenle müminler selam vermek için sýra beklemez ve Allah'ýn bu emrini gerektiði an yerine getirirler. Kendilerine selam verenlere ise daha güzeliyle karþýlýk verirler.
Allah'a iman insanlarý bir çok konuda mükemmelleþtirdiði gibi hal ve tavýr olarak da mükemmele götürür.
Din ahlakýnýn bir gereði olarak sürekli vicdanýna uyan bir mümin her yerde en güzel, en rahatlatýcý, ince düþünceli ve en hoþnut edici tavrý bulmayý umabilir.
Bir selamla selamlandýðýnýzda, siz ondan daha güzeliyle selam verin ya da aynýyla karþýlýk verin. Þüphesiz, Allah her þeyin hesabýný tam olarak yapandýr. (Nisa Suresi, 86)
Bu makale, Ýlmi Araþtýrma Dergisi 29. sayý (Kasým 2006) 24. sayfada yayýnlanmýþtýr.

Gönderen: 10.05.2009 - 01:13

Pozisyon - İmzalar göster

önceki konu diğer konu

Mesajlar

Gönderen

Tarih

iSLAMi ADABLAR........

Muhtazaf

10.05.2009 - 01:13

iSLAMi ADABLAR........

ReYYaN

10.05.2009 - 22:24

iSLAMi ADABLAR........

Muhtazaf

11.05.2009 - 00:44

iSLAMi ADABLAR........

Muhtazaf

11.05.2009 - 00:50

iSLAMi ADABLAR........

Muhtazaf

11.05.2009 - 00:51

iSLAMi ADABLAR........

Muhtazaf

11.05.2009 - 00:53

iSLAMi ADABLAR........

Muhtazaf

11.05.2009 - 01:06

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 850 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
ay_sakini (50), iyibirinsan (66), emin27 (44), mirsat (47), alican_1982 (43), ~Leyla~ (41), merve (25), ebrar. (41), hakan78 (47), 26kRal26 (53), seyitcengiz (46), black_pearl (37), macup54 (49), rana_80 (45), emreali (44), bekirsahin (48), mustafatv38 (39), By.Kanka® (50), lee (47), alaz (40), piri_reis (41), bkaya75 (50), ruh (50), yasmin61 (45), veznematik (66), arkadas55 (50), Nuray (43), MaRaLiM (61), garip_mucahit (38), kemal celebi (57), zihni (60), yolcu79 (44), AlwaysHAK (45), iyibiri (66), ..::ABRE::.. (45), Yusuf-Islamx61 (53), Hayri_58 (38), lamek67 (53), osman0101 (43), 20fevzi (43), CeMoKa (42), sýla1979 (46), Kati210 (48), yakamoz362 (40), enes76 (49), Ufki (71), ismail03 (49), yellowstone (52)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.54333 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.