*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1369 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Perşembe, 26. Aralık 2024 - 14:53

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Hesabı dünyada ödemeyen ahirette öder..

önceki konu diğer konu

2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Muhtazaf

Hesabı dünyada ödemeyen ahirette öder..

Moderator

4254 Mesaj -

Hesabý dünyada ödemeyen ahirette öder..
Þeyh Eþref Efendi Berlin
Cenabý Hak: ``Benim iznim ve haberim olmadan yere bir yaprak bile düþmez``
buyuruyor. Yani Ben varlýða bir hareket kabiliyeti vermesem, o nasýl harekete geçecek
manasýna.
Cahil insan!
Fizik kanunlarý diyor. Soruyorum: yapraðý dalýndan aþaðýya indiren fizik kanunlarýný tabiata
kim koydu? Kim yeryüzünde yürüyen ve havada uçuþan her maddeyi bu kanunlara ellerini
kollarýný baðlayýp itaate teslim kýldý?
Eðer madde bu aleme kendi kendine geldiyse ve kendi kendine hareket ediyorsa, o halde
neye bildiði gibi hareket edemiyor, kendisini belli kanunlarýn zincirle baðlý prangalarýndan
kurtaramýyor?
Hayýr! Þüphesiz maddeyi fizik ve kimya kanunlarý içine hapseden ve baðýmlý kýlan bir yüksek
Ýrade var. Ve bu yüce Ýrade yerleri ve gökleri kim belli bir nizam ve intizam içinde yarattýysa
yine O`nun Ýradesidir. Ve O yüksek Ýrade buyuruyor: `Haberim olmadan yaprak
kýmýldamaz.`
Ey Ýnsanlar!
Bu dünyada hiç bir þeyin baþý boþ deðildir. Her þey belli bir hesap ve kitap üzerine döner.
Sen baktýðýn zaman havada uçuþan bir Polenin geliþi güzel hareket ettiðini düþünürsün, lakin
2
o küçük Polencik dahi rotasý daha evvelden belirlenmiþ, Ýlahi Navigasyonlarla yönlendirilen
Tayyareye benzer.Hareketi kendinden deðildir, düþeceði yere kadar önceden belirlenmiþtir.
Peki kimin hareketi kendi kendinedir?
Kim kendi kendine varlýða geldiyse, kim herhangi bir kanuna tabi deðilse, kimin varlýðý bir
diðerine mahkum ve borçlu deðilse iþte ancak o kimse bu alemde Kraldýr ve bildiði ve istediði
gibi hareket etme hürriyetine vakýftýr. Ondan maada hiç kimsede bu hürriyet, bu Ýrade, bu
kudret yoktur, olamaz! Çünkü borçlu olan hür olamaz.
`ALLAH O`dur ki, O herkese hesap sorar, kimse Ondan hesap soramaz,` diyor ALLAH CC.
Bu halde kim hesap sorar? ALLAH hesap sorar. Çünkü her vakit alacaklý verecekliye hesap
sorar. Yahut hesabý borçlu olan öder manasýna. Ve bu alemde borçsuz insan yok, biz
hepimiz borçluyuz.
En evvela kimedir borcumuz?
Bizi yoktan var eden kimse borcumuz O`nadýr. Onun için belki O bize hesap sorar da biz
O`na asla hesap soramayýz.
Çünkü O Yaratandýr, Alacaklýdýr. Bizim ise O`na bir hayat borcumuz vardýr ki, bir þekilde
bunu O`na ödememiz lüzum eder.
ALLAHa borcumuzu nasýl öderiz?
Þükürle. Çünkü varlýkta ALLAHa ödeyebileceðimiz, ulaþtýrabileceðimiz tek ödeme þekli Þükür
ve Teþekkür yoludur. Bu alemde olan herþey bizim içindir. ALLAHa göre deðildir, ALLAHa
yaramaz. Ýlahi Huzurda iþe yarar tek þey kulun Rabbisine verdiði can borcuna karþýlýk tevazu
ile yapýlan teþekkürüdür.
Lakin insan, bu dünyada küçük hesaplar peþinde. Belki en dürüstü yediði ekmeði öder.
Giydiði elbiseyi öder. Bindiði Eþeðe, arabaya öder. Envai çeþit kosmetikle gizlediði yüzünün
makyajýna öder.
Hapur hupur nefes almadan yer, içer. Sonra orasýndan burasýndan aldýrmak zorunda kaldýðý
yaðlara öder.
Sinemaya gider, öder. Tiyatroya gider, öder. Hatta sinemaya 10 ödese, tiyatroya 50 öder.
Nereden biliyorsun deme! Geçen gün bir Tiyatroya davet edildim de fiyatlarý görünce
gözlerim yuvalarýndan fýrladý. Oradan biliyorum.
`ALLAH, ALLAH`, dedim. `Niye böyle pahalý? 100 milyon, 200 milyon dolara çevrilmiþ tek
filme 10 veriyoruz da belki aylýk gideri en fazla 100 bin olan bir Tiyatroya niye 50
veriyoruz?`
`Þeyh`, dediler. `Çünkü Tiyatroda Live gösteri var. Hata kabul etmez. Her babayiðit Live
gösteri beceremez.`
-`Yahu`diyorum, ` her Cuma akþamý bizim burada da tiyatro var hem de en babasýndan
ne gelmezsiniz?`
_`Parasýz Þeyh, giriþ parasýz da onun için`, diyorlar. `Senin tiyatro beleþ olduðu için
gelmiyoruz. Çünkü bizim kanýmýzda, Genlerimizde, karakterimizde var, illa borçlu olma
mecburiyeti, ödeme zarureti. Binaenaleyh, Biz üstüne ödemediðimiz hiç bir þeyi kabul
etmeyiz, beðenmeyiz. Öyle ya, kalite dediðin vakit üzerine ödeyeceksin`.
El Hak! Ýnsan beleþ için yaratýlmadý. Çalýþýp, kazanarak, elde etmek istediði her bir þeyin
karþýlýðýný ödemek için, hak ederek elde etmek üzere yaratýldý. Yoksa Cennete hiç karþýlýksýz
girdi de karþýlýðýnda bir þey ödemediði cihetten, Cennet gibi harikulade bir yerin kýymetini
anlayamadý ve tekrar hak ederek girmek üzere bu dünyaya indirildi.
----------------------------------------------
Ne için çoðu insanlar evde yemek yerine lüks bir Restaurantta yemek yemeyi ister? Alýþ
veriþi bu kadar sevmemizin sebebi ne acaba?
3
Her gün yemeðini orda burda, sokakta yiyen çok kimse görüyorum. `Be`, diyorum. `Ne evde
yemezsin? Þurada yediðin 100 kuruþluk makarnayý evinde 10 kuruþa yiyemezmeydin.
Ne bu israf ?`
_ `Doðru da Þeyh`, diyorlar. ` Evdeki tat dýsardakini tutmuyor. Çünkü evde ödediðimiz
hesapla dýþarda ödediðimiz arasýnda söylediðin gibi 90 kuruþ fark var. Onun için
makarnayý dýþarda yemek daha lezzetli. Farký hesabý!`
Bu anlattýðýmýz bugün bize açýlan billinmeyen yeni bir sýrdýr ve Ýlahi hikmetlerdendir. Can
kulaðýyla dinle ki, kendi kendinin farkýna varasýn. Kendi kendinin farkýna varan oda da baþka
bir kimseyi göremez. Lakin bizim bu söylediðimiz nefsaniyet cihetinden olmayýp ruhaniyet için
geçerli sözdür. Iyi anla!
Her ruh, yaradanýna borçludur ve bu borç ruha bir aðýrlýk da vermez, bilakis belki ruh, ALLAHa
olan bu borcundan tarifsiz zevk alýr. Hiç Can borcundan daha hafif daha zevkli, daha hayat
veren amma asla öldürmeyen bir borc olabilir mi?
ALLAH kuluna ne için: `Ben onlarý bana ibadet etsinler diye yarattým`buyuruyor?
Kuluna bir mükellefiyet yahut zorluk olsun diye mi? Kim öyle anladýysa bugüne kadar hep
yanlýþ anlamýþ demektir.
Hayýr, asla! Lakin ibadet, insanýn can borcuna karþýn Rabbisine verebileceði tek karþýlýktýr.
Ve her ruhaniyet bu karþýlýktan sonsuz zevk alýr. Çünkü adý üzerinde yaradýlýþý ibadet içindir
ve ruhun tek gýdasý, tatlýsi, pastasý hepsi bu ibadetin içinde gizlidir.
Bunun içindir ki, en beleþci insan dahi üzerine ödeyerek elde ettiðinden aldýðý zevki üzerine
ödemeden elde ettiðinden almaz.
Çünkü insan fiziksel varlýðýyla, nefsiyle bilemese bile, ruhani varlýðýyla her insan, bu hakikatýn
ve zevkin farkýndadýr. Bu adý konulmamýþ tarifi mümkün olmayan zevkin sýrrý bu anlattýðýmýz
Ayette ve yaradýlýþ sýrrýnda gizlidir iþte.
Ýlahi Huzurda, borclunun yani vereceklinin hali Alacaklýsýna karþý borcunu ödedikçe, týpký
sevdiði bir kadýnla vuslata eripte gerdeðe giren adamýn haline benzer.
Nasýl ki, erkek bir kadýnla gerdeðe girdiðinde acaip tarifsiz bir zevk alýr, bu misal, insanlarýn
ruhaniyetlerinin de böyle bir zevke ve gerdeðe her an var olabilmeleri açýsýndan ihtiyaclarý
vardýr.
Her insan sevdiðinin adýný anmaktan ve ona hizmetini sunmaktan büyük zevk alýr.
Ruhaniyetlerde ancak kendisini yaratan Rabbýn adýný anmakla ve O`nun karþýsýnda tazimle
eðilmekle kanar ve mutlu olabilir.
Iþte bu garip zevki ve lezzeti, ALLAH hakikata ve ibadet lezzetine dair bir misal olsun diye
bizlere dünya hayatýnda yaþadýðýmýz alýþveriþlerde yasatýyor ki anlayalým ve üzerinde
tefekkür edelim.
Ey Ýnsanlar! Ýnsan kimin mahkumudur?
Kendisini borçlu hissettiðinin.
ALLAH CC insanýn bu halini bildiði cihetten, Peygamberleri ve Evliyalarý üzerinden insana,
Yaratýcýsýna olan hayat borcunu hatýrlatýyor ve: ` Ey Insan, sana gün içinde 24 saati, 24
saat içinde 5 vakti veren Rabbinin önünde saygýyla ve tevazuyla eðil ve sana hiç
çalýþmadan elde ettiðin bir hayat veren Yaradanýna teþekkür et.`
ALLAHýn insandan beklediði nedir?
4
Sadece bir Teþekkür.
Hesaba gelmez, hakký hiç bir servetle ödenmez bir hayata karþýlýk ödeyeceðin bütün hesap
sadece küçücük bir Teþekkür. Bunu bizi yoktan var edene karþý nasýl çok görebiliriz?
Lakin insan nankör! Yiyipte pislik olacak, giyipte eski olacak, her nesneye bir þeyler öder de
iþ Rabbisine karþý olan hayat borcuna gelince pintileþir, cimrileþir, ve dahi zalimleþir,
nankörleþir.
`Yok`, der. `Benim ALLAH diye bir kimseye hiç bir borcum yok. Neye teþekkür edeyim?
Beni tabiat yarattý varsa borcum onadýr.`
Ve sonra gider teþekkür olarak hayatýný borclu olduðu tabiatýn içine eder.
Ýnsanlarda bu zamanda ne þükür kaldý ne de teþekkür. Topu nankör! Þimdi bu
nankörlükleri karþýlýðýnda baþlarýna ne yaðacaðýný zannediyorlar, gül mü?
Gülü çýktýðý sahnede rolünü güzel oynayanlara ve bir beðeni kazananlara atar seyirci. Ve
þimdi sen bu üzerinde tepindiðin dünya sahnesini seyircisiz zannetme.
Yukarýdan seyredenler var. Ve onlar not veriyorlar þimdi. Bu kadar azgýnlýðýmýza ve
nankörlüðümüze herhalde gül atacak deðiller kafamýzdan aþaðýya.
Ey insanlar! Borçluyuz, ve en büyük borcumuz Rabbimizedir, bizi hiç yoktan var edenedir.
Ayaðýmýz kayýpta yere düþtüðümüz vakit koþupta lütfen bizi yerden kaldýran ele bir teþekkürü
çok görmüyoruz da, bütün varlýðýmýzý, hayatýmýzý borçlu olduðumuz kimseye niye bir
teþekkürü fazla buluyoruz?
Kabul etsen de etmesen de senin borçlu olduðun seni bir Yaratan var. Ve sen O`na bu
hesabý ya bu dünyada ya öteki dünyada kapatacaksýn. Hiç, bir lokantada yiyip içipte hesabý
ödemeden kalkabilirmisin?
Öyle yerde babayiðidlik, küstahlýk söker mi? Adama yediðini burnundan çýkarttýrýrlar. Beleþ
niyetle yediðinin üzerine tatlý yerine adama dayak yedirirler. En iyi ihtimalle adama bulaþýk
yýkatýrlar.
Daha üç beþ kuruþ borcunu ödemeyen adamý taptýðý bu dünyada ya hapse ya ayaðýnda
beton kanala atarlarsa, ebedi bir hayat borcunu insana nasýl ödetirler acaba, düþünen var
mý?
Bazýlarý zora gelince þöyle diyolar: `Ne yani, ben mi istedim dünyaya gelmeyi?´
Anladýk sen istemedin amma gitmeye de hiç niyetin yok. Ne lüksünden vazgeçersin, ne
rahatýndan amma iþ ödemeye geldimi: Ben mi istedim?
ALLAHýn en sevmediði kul kimdir?
Nankör kuldur. Bunun için o kadar varlýk içinde çoðu insan bugün yaþadýðý hayattan zevk
almaz. `Hayattan hiç zevk almýyorum`der.
_ ` Ee, Rabbine olan borcunu ödermisin yani hiç yoktan sana bir Can bahþeden Yaradanýna
bu can karþýlýðýnda bir kuru teþekkür de olsa yaparmýsýn` diyorum, cevap yok.
Eh o halde senin bu derdine de bir çare yok, olamaz. Yeri göðü birbirine katsan çare
bulamazsýn. Yok! Çünkü elde ettiðin her zevkin karþýlýðýný nasýl ödemek zorunda isen, sana
bahþedilmiþ bu hayatýn sana bir zevk vermesi için sen de bir þeyler ödeyeceksin. Baþka yolu
baþka çaresi yok.
Iki aleminde yaratýlýþ sebebi ve hakikat güneþi Hazreti Peygamber ASV efendimiz, geceleri
sabahlara kadar ibadet eder hatta bu sebebten ayaklarý þiþer, dizleri tutmaz olurdu…

Anlayana ne mutlu!
Alýntý.

Gönderen: 25.09.2008 - 08:08

	seher gülü

112 Mesaj -

ELÝNE SAGLIK ÇOK GÜZEL

Gönderen: 25.09.2008 - 08:49

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1369 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
bahar61 (48), ebrar22 (52), muzo 02 (53), abdulberr (57), Sakarya5461 (54), canan85 (39), Abdulkadir056 (27), Alaaddin_E (51), betus86 (38), zeynepcik (41), halebi (40), ammarh. (58), hatice gönül (39), karamurad (57), erens (42), ZeYD-CaN (37), pazarci (40), bkaya85 (39), can38 ()

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.61471 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.