|
![0](images/blank.gif) |
![0](images/blank.gif) |
|
Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Gönderen |
|
|
HZ. PEYGAMBER'İN KİŞİSEL BAKIMI |
|
|
1686 Mesaj -
|
|
|
Saçlarý
Yazýlý vesîkalara göre Hz. Peygamber, ustura týraþlý deðil, uzun saçlýdýr. Saç biçimi ise, uzunluk kýsalýk durumuna göre, üç þekil arzetmektedir. En kýsa þekli kulak yumuþaðýna kadar olup, en uzun þekli de omuzlarýna dokunacak derecede olandýr ki, her durum için üç ayrý tâbir kullanýlmýþtýr. Kýsadan uzuna doðru, kaynaklardaki ifâdeler þöyledir:
Kulak yumuþaklarýna kadar olan haline, "vefre", kulak yumuþaðýný biraz geçene, "limme", omuzlarýna dokunacak kadar olan haline de "cümme" denmiþtir. Rivâyetler arasýndaki deðiþiklik ise son derece normaldir. Her râvî, kendi gördüðü andaki hâlini anlatmýþ olacaðýna göre, rivâyetler arasýndaki farklýlýðý, bir çeliþki olarak deðerlendirmemek gerekecektir.
Hz. Peygamber'in saç tarama þekline gelince: Ýbn Abbâs (r.a)'ýn rivâyetinden anlaþýldýðýna göre, Hz. Peygamber döneminde Hicaz bölgesinde iki türlü saç tarama biçimi yaygýndý. Ehl-i kitap olanlar, kâküllerini önlerine düz tararlardý. O günün putperestleri ise perçemlerini ortadan ikiye ayýrarak yanlara býrakýrlardý.
Yeni bir model getirme yoluna gitmemiþler; baþlangýçta ehl-i kitâbýn uygulamasýný benimseyerek, onlar gibi perçemlerini önüne düz taramýþlar; Hicaz bölgesinde putperestliðin kökü kazýnýp toplumda taraftarý kalmayýnca, bu def'a da, saçlarýný önden ikiye ayýrarak sað sola býrakýr olmuþlardýr.
Saç Bakýmý
Peygamber Efendimiz, saç bakýmý husûsunda, umûmî bir tavsiyede bulunmuþlardýr: "Kim saç býrakmýþsa, onun bakýmýna dikkat etsin". " Saçý olan, saçýna ikrâm etsin".
Ýslâmî kaynaklar, Hz. Peygamber'in dâimâ yanlarýnda bulundurduklarý bazý zâti eþyalarýný da kaydetmiþlerdir. Bunlar; tarak, ayna, misvâk, kürdan, makas, sürmedân gibi eþyalardýr.
Peygamber Efendimiz, üst-baþ temizliðine son derece dikkat ettiði gibi, üstlerinin baþlarýnýn tertipli olmasýna da o ölçüde itinâ gösterirlerdi.
Üst baþýn tertipli olmasýný ve buna titizlik gösterilmesini isteyen Peygamber Efendimiz, sadece süslenmekle vakit geçirmeyi ise hoþ karþýlamamýþlar; þýk ve sâde olmakla, süslenmeyi bir meþgale haline getirmeyi birbirinden ayýrmýþlardýr.
Bize ulaþan bilgilerden anlaþýlacaðý üzere, Rasûlullah Efendimiz'in mübârek saçlarý ve sakal-ý þerîfleri, göze batacak kadar aðarmamýþtý. Esâsen, Kâinâtýn Efendisi'nin vücûd yapýlarýnda, son nefeslerine kadar bir deðiþiklik husûle gelmemiþtir: Ýhtiyarlýk belirtileri, diþ dökülmesi, az görme, yavaþ iþitme, saç dökülmesi, sakal aðarmasý, ve benzer ârýzî durumlar, O'nda görülmemiþtir.
Mevcut metinlere göre, ak düþen yerler; sakal baþlarý, yâni gözle kulak arasýndaki favori yerleri, alt dudakla çene arasýndaki bölge ile saçlarýnýn daðýnýk yerlerinde olup, sakal-ý þerîflerindekilerin sayýsý, saçlarýndakinden fazla idi. Bunlar da, karþýdan fark edilecek cinsten deðildi. Aðarmaya yol açan sebepler ise, yine kendilerince þöyle îzâh edilmektedir: "Benim saçýmý sakalýmý, Hûd ve benzeri sûrelerdeki âyet-i kerîmeler aðarttý".
Peygamber Efendimiz, saç boyasý kullanmamýþlar; ancak baþlarýný zaman zaman zeytinyaðý ile yaðlamýþlardýr. Yaðý baþlarýna sürdükten sonra, sarýklarýna bulaþmamasý için, sarýðýn altýna bir tülbend koyarlardý. Bu tülbend, yaðýn fazlasýný emer ve sarýklarýný yaðlanmaktan korurdu.
Ýbn Sa'd'ýn kaydettiði bir vesîkadan anlaþýldýðýna göre, Hz. Peygamber, baþlarýný, sidr aðacý yapraðýnýn kaynatýlmasýyla elde edilen bir karýþýmla yýkardý. Mü'minlerin Annesi Ümmü Seleme (r.a) baþta olmak üzere, ashâb-ý kirâm'dan pek çoðu, Hz. Peygamber'in mübârek saçlarýný ve sakal-ý þerîflerinin kýllarýný, teberrüken saklamýþlardýr. Bunlarýn, bir kutsal mîras ciddiyetiyle, nesilden nesile intikal ettiðini de biliyoruz.
Güzel Koku Sürünmeleri
Hz. Âiþe (r.a), Rasûlullah Efendimiz'in giyim kuþamý ve kýlýk kýyâfeti ile birinci derecede ilgilenen güzîde hanýmlarýndandý. Kendisi, hayatýnýn her safhasýnda Rasûlullah Efendimiz'i, "bulabildiði en güzel kokular" sürerek giydirirdi.
Peygamber Efendimiz, yanýnda "sükke" tâbir edilen bir koku bulundurur ve gerektikçe ondan sürünürdü. Özellikle yolculuklarýnda birlikte götürülmesi mûtad olan eþyalarý arasýnda bir de "koku þiþesi" yer almaktadýr. Hz. Peygamber'in güzel koku ile ilgili davranýþlarýndan biri de, O'nun ikrâm edilen kokuyu reddetmemesi idi.
"Zîrâ koku, külfetsiz bir ikrâmdýr!" (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 320; Ebu Dâvûd ve Nesaî .
"Dünyâda bana, kadýn ve güzel koku sevdirildi; namaz da, gözümün nûru kýlýndý" (Nesâî, VII,61,62; Ýbn Sa'd, 1, 398; el-Hâkim, el-Müstedrek).
Peygamber Efendimiz sokaða çýktýklarý zaman, kokularýnýn o kendine has güzelliði ile çevredeki insanlar tarafýndan hemen farkedilirdi. Bu durumu, Enes b. Mâlik (r.a) þöyle ifâde etmektedir: "Rasûlullah Efendimiz Medîne sokaklarýnýn birinden geçtiðinde O'nun misk gibi kokusu hemen sezildiðinden, halk, o yoldan Hazreti Peygamber'in geçtiðini söylerdi. Bizler, Peygamber Efendimiz'in geliþini, kokusunun güzelliðinden anlardýk" (Ýbn Sa'd, Tabakât, 398-399; Mecme'uz-Zevâid, VIII, 282; el-Metalib'ül-Âliye, IV,25; Behcetül-Mehafil, II, 254).
Gözlerine Sürme Çekmesi
Peygamber Efendimiz, hýfzýsýhha dediðimiz koruyucu hekimliðe son derece önem verirlerdi: Saçlarýný yaðlamasý, diþlerini misvakla temizlemesi, gözüne sürme çekmesi, suyu dinlene dinlene içmesi, fazla kireçli ve kalitesiz sularý içmeyip Medîne dýþýndaki pýnar ve kuyulardan içme suyu getirtmesi, yediði gýdalarýn vücut ihtiyaçlarýna göre ayarlanmasý ve daha pek çok tatbîkatý, hep sýhhati korumak için almýþ olduðu tedbîrlerdendi.
Hz. Peygamber, sürmeyi, gece yatacaðý zaman kullanýrlardý. Yatmadan önce, üç def'a sað gözlerine, üç def'a sol gözlerine çekerler; ondan sonra yataklarýna girerlerdi. Gerek sürmeyi kullanma zamaný, gerek sürmenin faydalarýna dâir bilgilerden, sürmenin, süslenmek için deðil, gözün sýhhatini korumak için kullanýldýðý anlaþýlýyor.
Ýbn Abbâs rivâyet ediyor:
Peygamber Efendimiz: "Gözlerinizi ismid ile sürmeleyiniz. Zîrâ ismid ile sürmelemek göze cilâ verir ve kirpik bitirir" buyurmuþlardýr. Ýbn Abbâs der ki: "Hattâ Rasûlullah Efendimiz'in bir sürmedan'ý olup, her gece yatmadan önce bu sürmedandan üç kere sað gözlerine, üç kere de sol gözlerine sürme çekerlerdi".
Prof. Dr. Ali Yardým
Sonpeygamber.info
Arkadaslar bu son kismi bende ilk defa okudum...bu konuyla ilgili bilgisi olan bu fakir kardesiyle paylassin ..... insallah... selam ve dua ile... (sürme konusu)
|
Gönderen: 17.11.2007 - 22:11 |
|
|
|
253 Mesaj -
|
|
|
Ablam ben daha önce duymuþtum sürme meselesini var böyle biþey...
|
Gönderen: 17.11.2007 - 22:14 |
|
|
|
1686 Mesaj -
|
|
|
Alıntı Orijýnalý EK1453
Ablam ben daha önce duymuþtum sürme meselesini var böyle biþey... |
sagolasin ablam ...ya ben ilk defa okudum böyle bir sey o yüzden sasirdim...gerci sayfa güvenilir bir sayfa....Allah razi olsun selam ve dua ile kardesim...
|
Gönderen: 17.11.2007 - 22:24 |
|
|
|
210 Mesaj -
|
|
|
Nebevî Tedavi Usullerinden ÝSMÝD’LE SÜRMELENMEK
Câbir (radiyallahu anh) þöyle demiþtir:
Ben Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) den þöyle iþittim:
“Yatacaðýnýz zaman ismid (denilen sürmeyi gözünüze çekmeye) devam ediniz. Çünkü o gözü temizleyip görme gücünü artýrýr ve kýllarý (yani kirpikleri) yetiþtirir.” (Ýbn-i Mâce, Týbb, 25)
Ýbn-i Abbas (radiyallahu anh)’dan gelen rivayette ise Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) þöyle buyurmuþtur:
“Ýsmid’i kullanmaya devam edin, zira o, sürmelerinizin en hayýrlýsýdýr. Göze parlaklýk verip (görmeyi netleþtirip), saçý (kirpiði) bitirir.” (Tirmizî, Libâs 23)
Günümüzde birçok hastalýðýn ilacýnýn bitkilerden üretildiðini biliyoruz. Hadîs-i þeriflerde Efendimiz’in bildirdiði týbb-ý nebevîye dair birçok örnek vardýr; ancak üzülerek ifade etmek lazýmdýr ki Müslümanlar olarak bizlerin, bunun çok da kýymetini bildiðimiz, bu tavsiyeleri günümüzün imkânlarý ölçüsünde araþtýrýp onlardaki þifa unsurlarýný açýða çýkararak insanlarýn istifadesine sunduðumuz söylenemez. Doðrusu bu husustaki gayretimiz de diðer sünnetlere uymadaki gayretimiz mesabesindedir.
Hadislerde çeþitli hastalýklara ilaç olarak tavsiye edilen maddelerin bir kýsmýnýn bitkisel maddeler olduðu, bunlarýn dýþýndaki hastalýklar içinse bir takým ilaçlar aranmasý gerektiði zikredilmektedir. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’in göz için tavsiye ettiði ismid taþýný da bu baðlamda ele almak gerekir. Ýsmid, sürme taþýdýr. Siyah renkli olup kýrmýzýya çalar. En iyisinin Ýsfahan’da çýktýðý zikredilmektedir. Parçalanmasý kolay ve parlak bir taþtýr. Temiz olduðu zaman beyaz gümüþ rengindedir.
Parmaklar arasýnda ovuþturulduðunda etrafa koku saçmaktadýr. (Ali Rýza KARABULUT, Týbb-ý Nebevî Ansiklopedisi, Mektebe Yay., c.2, s.624)
Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem)’in özellikle yatmazdan evvel sürmeyi tavsiye ettiði ismidin bazý faydalarý þöyle sýralanmaktadýr:
• Sürme, göze parlaklýk verir ve gözün net görmesini saðlar.
• Göz sinirlerini kuvvetlendirir.
• Sürme, gözdeki yaþý ve cerahati emer, çapaðý giderir.
• Kirpikleri yeniden bitirir, çoðalmasýný saðlar.
• Göz damarlarýný -bilhassa yaþlý ve çocuklarda- takviye eder.
• Ýnce sývý halindeki balla birlikte sürüldüðünde baþ aðrýsýný giderir.
• Ýçine biraz misk katýlan sürme taþý özellikle yaþlýlar ve gözleri zayýf olanlar için sürmelerin en güzelidir. (Ýbn-i Kayyim, Týbb, s.459)
• Sürmenin ana maddesi ‘antimon’ olmasý sebebi ile kirpikleri siyahlatýr.
• Sürmenin siyah olmasý nedeni ile güneþten gelen ýsý ýþýnlarýný tutar. Çünkü ýsý ýþýnlarýnýn göze fazla sirayeti, gözdeki lens ve retinaya zarar verdiði de zikredilir.
Sürme hakkýndaki bazý hükümler ise þöyledir:
• Erkeklerin sürmeyi sadece süslenmek için çekmeleri mekruhtur.
• Sürme yatmadan önce çekilir. Sürme olarak “ismid” taþýndan mamul sürme kullanýlýr.
• Cuma günleri; koku sürünmek, yýkanmak vs. sünnet olduðu gibi sürme çekmek de sünnettir.
• Sürme; üç defa saða, üç defa sola (her çekiþte sayýnýn tek olmasý için) veya üç defa saða iki defa sola (toplamda sayýnýn tek olmasý için) çekmek sureti ile sürülür.
• Sürme çekmek, tadý boðazda hissedilse veya tükürdüðünde tükürüðünü renkli görse bile orucu bozmaz.
• Gümüþ sürmedanlýk kullanmak mekruhtur.
(Rehber Dergisi)
|
Gönderen: 17.11.2007 - 22:27 |
|
|
|
1686 Mesaj -
|
|
|
Allah razi olsun bu cahili bilgilendirdiginiz icin....selam ve dua ile kardesiniz
|
Gönderen: 17.11.2007 - 22:32 |
|
|
|
210 Mesaj -
|
|
|
Alıntı Orijýnalý cananberraramazan
Allah razi olsun bu cahili bilgilendirdiginiz icin....selam ve dua ile kardesiniz |
estagfurullah bitanem sayende biz bilgileniyoruz![gül](images/smilies/gul.gif)
|
Gönderen: 17.11.2007 - 22:35 |
|
|
|
330 Mesaj -
|
|
|
bende bilmiyordum..
hep günah sanirdim - cünkü göze carpiyor diye..
ama bazilarida var cok abartiyorlar sürmeyi...
ama ALLAH RAZI OLSUN ablalarim..
selam ve dua ile
|
Gönderen: 17.11.2007 - 22:57 |
|
|
Şu an Yok üye ve 1577 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
![Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz](images/birthday.gif) |
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
tahahalit (49), karaca (50), sevgi-gülü (44), Taner40 (36), saidnur (43), muhammet04 (52), orak (37), metintikik (42), Bilimsel1956 (69), volkan1907 (40), kral25 (51), yt_25 (57), baþelelek.. (52), gülo (75), hafsaes (29), zeybek52 (72), halidesultan (53), erdem_li (40), nurudilara (44), gull (51), acengiz (57), onkon (47), sado16 (45), CELAL SAKALLI (60), ebukatade (43), necmettinaltunc (61), enescelik (27), erhan11_ (28), temelbalki (53), ibrahim millet (37), Anti_saron (43), ayddem (50), ELBISTANLI (63), okyanuss (51), omer.y (31), ShirPenche (47), safiyenur (35), degisik15 (42), muhammed esat (30), salihzeki (70), furkanim (48), ~okyanus~ (51), zulkarneyn (), kul_olamad&yacu.. (37), samed42 (46), kudret67 (58), Sila_70 (55), Metin kose (46), gguldiken (74), yurtbasi (62), ilahi-nur (58), ronal32 (62), minanur (43), ahanilci (44), nernek (49), le kurde (40), fransalý.. (44), usame83 (42), Kazim (37), drnedim35 (56), huseyin6 (63), dinvar (53), mistik (50), kulliseyintevle.. (46), ceremonial (53), °-MercandedE-° (1025), bilgili (58), ilhamibayram (59), idris11 (), msahin71 (53), mücahid54 (46) |
|
|
|
![0](images/blank.gif) |
|