0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » ÖZEL HABER-Haberakit

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Evrensel su an offline Evrensel  
ÖZEL HABER-Haberakit
237 Mesaj -
ÖZEL HABER: Büyükanýt olay günü hastaneye neden koþtu?



Güvenilir bir kaynaktan Haberakit'e ulaþan þok bilgi:

Orgeneral Büyükanýt olay günü baþbakanýn hastaneye kaldýrýldýðý haberi kendisine ulaþtýðýnda bütün programýný iptal ederek doðruca hastaneye koþtu. Büyükanýt'ýn hastaneye gidiþ sebebi Erdoðan'ýn gerçek hastalýðýný öðrenmekti. Baþbakan eþiyle bile görüþtürülmeyecek durumda olduðu için doktorlarýn karþý çýkmasýna raðmen zorla hasta odasýna girdi. Amacý baþbakanýn o halini bizzat görmekti. Büyükanýt herkes kadar Erdoðan'ýn da sahip olduðu 'hasta haklarý'na raðmen doktorlarý baský ile ikna etme pahasýna bütün tahlil ve raporlarý almayý da ihmal etmedi.

Olaydan sonra Büyükanýt'ýn emri ile oluþturulan özel bir istihbarat ekibi olay anýnda çekilen resimleri tahlil ederek olayý en yakýndan gören kiþileri tesbit ederek tek tek görüþtüler. Bunlar arasýnda inþaat iþçilerinden hastane müstahtemlerine kadar onlarca kiþi vardý. Ayný ekip baþbakanýn hastaneye giriþinden itibaren kendisine müdahale eden bütün saðlýk görevlileriyle de istisnasýz görüþtü.

Bu kiþilere sorulan sorulardan en önemlileri þunlardý: Baþbakanýn aðzýndan köpük çýkýyor muydu? Diþleri kilitlenmiþ miydi? Bacak ve kollarýný bilinçsizde hareket ettiriyor muydu? Erdoðan'ýn durumunda olaðandýþýlýk var mýydý?

Elde edilen bilgiler Baþbakanýn sara hastasý olduðuna dair bilgileri toplayarak Erdoðan'ýn kamuoyu üstündeki etkisi karizmasýný sarsmak için kullanýlacaktý zira Türk toplumunun makamý ne olursa olsun sara hastalarýna karþý hoþgörü göstermeyeðini herkes biliyordu.

Bizzat müþahadeler ve elde edilen bilgiler sonunda baþbakanýn sara hastasý olduðuna dair hiçbir emare görülmemesine raðmen embedded -besleme- basýndan bazýlarýna bu bilgi üfürüldü. Böylelikle en azýndan sara þüphesi ile de olsa Baþbakanýn rahatsýzlýðý kullanýlmak istendi. CHP'li bazý milletvekillerine de bu olayýn Erdoðanýn imajýný zedelemek için malzeme yapýlabileceði tavsiye edildi.

Bazý yazarlar baþbakanýn sara olduðuna hiç inanmadýklarýný öyle olsa bile bunun bir mahsuru olmadýðýný yazmalarýna raðmen asýl maksatlarý bu þüpheyi kamuoyunda yaymaktan baþka bir þey deðildi. Bazý gazete ve yazarlar ise saklamaya gerek duymadan bu iddilarý açýkça dile getirerek sara hastasý bir baþbakan istemediklerini ifade ettiler. Böylelikle Erdoðan'ýn sara hastasý olduðu iddiasý bir þehir efsanesi olarak belleklere yerleþtirilmek istendi.


Baþbakan’la ilgili rapor…


Memduh Bayraktar




Baþbakan sabah evden çýkmadan önce öfkeliydi çünkü basýn sözcüsünün aktardýklarý canýný sýkmýþtý. Sýkmaktan öte sinirlerini bozmuþtu. Üst düzey komutanlardan birinin emir subayý, Baþbakan’ýn basýn sözcüsüne telefon ederek:
“Sayýn Baþbakaný dün gece TV’de dinledim. Seçtiði cümleler Hz. Muhammed’in veda hutbesi gibiydi. Baþbakan býrakýyor mu?” diye sormuþtu. Ve bu konuþmasýnýn Baþbakan’a mutlaka iletilmesinin rica edildiðini özenle belirtmiþti.

Sözcü bu hatýrlatmaya raðmen bu söylenenleri Baþbakan’a anlatýp anlatmama konusunda uzun süre düþünmüþ, sonunda aktarmaya karar vermiþti.

“Nereden çýkarmýþ o komutan bunu” diye sormuþtu Baþbakan… Sözcü ise “kýzlarýnýzla ve torunlarýnýzla ilgili yaptýðýnýz konuþma sýrasýnda takýndýðýnýz tavýrdan” diye yanýt vermiþti..

Baþbakan, sabahýn erken saatlerinde duyduðu bu tatsýz haber yüzünden öfkelenmiþti. Tam da o sýrada danýþmanlarýndan biri telefon ederek, Avrupa’da bir toplantýya gitmek için hazýrlanan Dýþiþleri Bakaný’nýn Kýbrýs konusunda kapalý kapýlar ardýnda bir þeyler çevirdiðini ima ederek görüþme talebinde bulunmuþtu.

“Gel, yolda anlatýrsýn” demiþti danýþmanýna…

Danýþmaný, Dýþiþleri Bakaný ile ilgili öyle þeyler anlatýyordu ki; dinlemek bile istemiyordu. Yetmezmiþ gibi bu kez de iþ dünyasýnýn, sahillerin ve hava limanlarýnýn Güney Kýbrýs gemilerine ve uçaklarýna bir an önce açýlmasýna iliþkin taleplerini iletti.. Tam o sýrada Meclis’in Çankaya kapýsýna gelmiþlerdi..

Baþbakan þoförüne:

“Dur þurada” dedi…

Þoför frene basarak zaten pek de hýzlý gitmeyen otomobili durdurdu. Baþbakan Danýþmanýna döndü:

“Ýn aþaðý” diye baðýrdý…

Danýþmaný ne olduðunu anlayamamýþtý…

“Ýn aþaðý” diyorum sana diyerek bir kez daha emretti Baþbakan…

Danýþman inmemekte direnirken, kendisini dinlemesinde fayda olduðunu bir kez daha tekrarladý. Baþbakan, aþýrý öfkelendiðinde ve epilepsi krizine tutulmak üzere olduðunu anladýðýnda yaptýðý gibi baþýný hýzla salladý. Alnýnýn sað tarafý, otomobilin kýrýlmaz camdan yapýlmýþ sað penceresine çarptý. Vücudu titremeye baþladý. Danýþmaný, korumalarý ve þoförü, Baþbakaný ilk kez böyle görüyorlardý. Paniðe kapýldýlar…

Danýþman hemen en yakýn hastaneye gitmesi için þoföre talimat verdi.. Þoför otomobilin yüzünü çevirip en yakýn hastanenin yolunu tuttu.. Baþbakan’ý hastaneye getirirlerken hastane yönetimini bundan haberdar etmek akýllarýna gelmedi. Otomobil hastane önde durunca ilk olarak baþ koruma aþaðý indi. Otomobilin kapýsýný hýzla itti. Aðýr kapý hemen kapanmýþtý. Acele sedye getirilmesini istedi. Herkes telaþlanmýþtý. Ayný anda danýþman da aþaðý indi. Ýnerken o d kapýyý kapattý. Onu þoför takip etti.. Þoför de dalgýnlýkla kapýyý kapattý. Otomobil çalýþýyordu. Bilgisayarlý kapý, otomobilin boþaldýðýný anlayýnca dört kapýyý da otomatik olarak kilitledi. Bu kez panik daha da arttý. Hastane personeli dahi gelenin kim olduðunu anlayamamýþtý ve ne koruma ne de danýþmaný, gelenin baþbakan olduðunu söylemiþlerdi. Bu sýrada diðer korumalar da hastanenin önüne gelmiþlerdi. Yandaki inþattan bir balyoz alýndý. Korumalar ön camý balyozla parçaladýlar. Bu iþ tam yedi dakika sürdü. Baþbakan baygýn bir þekilde yatýyordu. Olan bitenden haberi bile olmadý. Kýrýlan camdan otomobilin içire girildi. Otomobilin motoru durduruldu. Anahtar alýnarak merkezi kilit sistemi açýldý. Baþbakan sedye ile acil yardým servisine götürüldü. Baþýnda takkesi ile, inþaatta çalýþýrken elini kesmiþ ve ilk müdahale yapýlmasý için ayný hastanenin acil yardým servisine gelmiþ inþaat iþçisi, yeni getirilen bu uzun boylu adama þaþkýnlýkla bakýyordu.. Yüzünü tam olarak seçemediði bu hastayý bir an için Baþbakan’a benzetti ama sonradan, Türkiye devletinin baþbakanýnýn böylesine sýradan bir acil servise getirilmiþ olabileceðini düþündüðü için kendisine kýzdý. Az sonra acil servis kalabalýklaþtý.

Ayný saatlerde, Cumhurbaþkaný, hastaneyi aradý. Doktorlar, Baþbakan’ýn zihninin bulanýk olduðunu, konuþacak durumda olmadýðýný söylediler. Cumhurbaþkaný bunun üzerine Genel Kurmay Baþkaný ile bir telefon görüþmesi yaptý. Genel kurmay Baþkaný görüþme üzerine hemen hastaneye gitti. Baþhekim ile görüþtü, Baþbakan’ýn saðlýk durumu ile ilgili raporun bir suretinin de kendilerine verilmesini istedi. Baþhekim. “Hasta Haklarý”ný ileri sürerek, raporu komutana veremeyeceðini belirtti. Genel Kurmay Baþkaný hem Baþbakan’ý bizzat görme ve hem de raporun bir suretinin kendisine verilmesi konusunda ýsrarcý oldu. Bunu isteyen þahsý deðil, Devlet’ti… Bunun üzerine Genel Kurmay Baþkaný, Baþbakan’ýn bulunduðu odaya alýndý. Baþbakan uyuyordu. Ayný zamanda, Baþbakan’la ilgili rapor da Genel Kurmay Baþkaný’na takdim edildi. Genel Kurmay Baþkaný raporu alarak hastaneden ayrýldý.

Bu arada hatalý olduðu ileri sürülen þoförden iþine devam etmesi ancak otomobilde gördüðü Baþbakan görüntülerini hafýzasýndan silmesi istendi. Keza ayný þeyler baþ koruma ve danýþmana da hatýrlatýldý. Nitekim ne danýþman, ne baþ koruma ve ne de þoför, hiçbir surette gazetecilerle görüþtürülmedi. Bunun üzerine, Baþbakan’ýn ev sahibi ve ayný zamanda iktidar partisi milletvekili olan þahýs, otomobilde baþbakan danýþmanýnýn deðil, kendisinin olduðunu açýkladý..

Bu açýklama ise kafalarý daha da karýþtýrdý…

Þimdi…

Diyorum ki…

Benim senaryom böyle…

“Hasta haklarý” elbette hepimizin saygý duymasý gereken bir hak ve bu nedenle sýradan bir kiþinin hastalýðý ile ilgili bilgi talep hakkýmýz yok ama…

Burada söz konusu olan kiþi Baþbakan…

Genel Kurmay Baþkaný’nýn (elbette Cumhurbaþkaný, kendisinden raporun bir suretini almýþtýr) öðrendiði raporu Türk kamuoyunun da öðrenmesi en doðal haktýr..

Þimdi soruyorum:

Baþbakan’ýn gerçek rahatsýzlýðý nedir?..

Kandaki þeker oranýnýn aþýrý derecede düþmesi mi?..

Epilepsi krizi mi?..

Yoksa çok daha baþka bir þey mi?..

Hürriyet Gazetesi’nin, 18.Ekim.2006 tarihli nüshasýnýn birinci sayfasýnda yayýmlanan fotoðraf, Baþbakan’ýn asla bir tür þeker komasýna girmediðinin iþaretidir.. O bakýþlar ve o duruþ, þekeri düþmüþ bir hastanýn bakýþlarý ve duruþu deðildir..

Allah, Baþbakan’a acil þifalar versin.. Hiçbir ulus, saðlýðý bozulmuþ bir Baþbakan’ýn en geniþ yetkilerini kullanarak iþ baþýnda kalmasýný hak etmez..

Daha da önemlisi, ortada bir insanýn hayatý vardýr..

Baþbakan öncelikle bir eþtir, babadýr…

Bir insandýr yani…

Saðlýðý, her türlü deðerin üstündedir…

Cevap bekliyorum…

Baþbakan’ýn saðlýðý ile ilgili olarak Genel Kurmay Baþkaný’na verilen raporda neler yazmaktadýr?..

Ecevit’in saklanan raporundan sonra bu rapor da kamuoyundan gizlenecek midir?..

Gizlenecek ise neden?.

Cevap bekliyorum…




Ertuðrul ÖZKÖK

Epilepsi olsa manþet yapar mýydýk


ÖNCEKÝ gün CHP Grup Baþkanvekili Haluk Koç aradý.Telefonu açtým.

Öfkeli, kuru ve buyurgan bir sesle "Bugünkü manþetiniz yanlýþ" dedi.

Kastettiði Baþbakan’ýn "latan diyabet" olduðunu anlatan haberdi.

Önce anlayamadým.

"Gizli þekeri yok muymuþ" diye sordum.

"Týp dilinde latan diyabet diye bir kavram yoktur. Latent diyabet vardýr" dedi.

"Peki Fransýz doktorlar da latent diyabet mi derler" diye sordum.

Israr etti ve kapattý.

* * *

Telefonu kapandýktan sonra düþündüm.

Bir milletvekili takýldýðý kelimeyi düzeltmek için bu kadar öfkeli bir sesle konuþur muydu?

Kendi kendime "Acaba öfkesinin asýl nedeni baþka bir þey mi" diye sordum.

CHP çevreleri hastalýðýn ilk gününden beri etrafa "Baþbakan’da epilepsi yani sara hastalýðý saptandýðý" bilgisini yayýyor.

Galiba bunu siyasi açýdan da kullanma eðilimindeler.

Biz o gün "gizli þeker" tespitinde bulunca, acaba buna içerlediler mi diye düþünmedim deðil.

Tavsiyem þu. Bu konu, üzerinden siyaset yapmaya uygun deðil. Geri tepebilir.

* * *

Ayný gün akþamüzeri Ankara’ya gitmek üzere havaalaný otobüsüne bindiðimde bir doktor yanýma gelerek kendini tanýttý:

"Ben sizleri çok iyi haber alan gazeteciler sanýrdým. Oysa hiç iyi haber alamýyormuþsunuz" dedi.

Nereye geleceðini anladým ve öncelik aldým:

"Baþbakan’ýn epilepsi olduðu meselesi mi" dedim.

"Evet, kesinlikle epilepsi" dedi.

"Bu dedikodular bize de yoðun biçimde geliyor ama elimizde ne bir açýklama ne de bir belge var" dedim.

"Olsa basar mýsýnýz" diye sordu.

Hiç tereddüt etmeden "Elbette basarýz" dedim.

Baþbakan’ýn kan tahlillerini yayýnlamaktan çekinmeyen bir gazete, hastalýðý ile ilgili teþhisi neden yayýnlamasýn?

Benim için hastalýk hastalýktýr.

Gizli þekerle sara hastalýðý arasýnda da hiçbir fark yoktur.

Günümüzde sara hastalýðý ilaçla gayet iyi kontrol altýna alýnabiliyor.

Ayrýca dünkü yazýmý okuyanlar Prof. Osman Müftüoðlu’nu bir dedektif gibi ne kadar derinine sorguladýðýmý da fark etmiþlerdir.

* * *

Dünkü Radikal Gazetesi’nde Baþbakan’ýn kan tahlili sonuçlarýnýn "sýzdýrýlmasý" bir skandal olarak niteleniyordu.

Bunun "hasta haklarýný ihlal" anlamýna geldiði belirtiliyordu.

Gerçi haberi yayýnlayan Hürriyet’e yönelik bir eleþtiri yoktu, daha çok sýzdýranlar eleþtiriliyordu.

O haberin altýnda 10-12 saatlik bir gazetecilik araþtýrmasý vardý.

Arkadaþýmýz Nuray Babacan çok titiz bir çalýþma yapmýþtý.

Hastane yetkilileri bunu önlemek için ellerinden gelen çabayý harcamýþtý.

Gazeteciliði gerçekten seven, bu iþin hakkýný vermeye çalýþan gazetecilere, editörlere, genel yayýn yönetmenlerine sormak istiyorum.

Böyle bir haber ellerine gelse basmazlar mýydý?

* * *

Biz hiç tereddüt etmedik.

Söz konusu olan kiþi sýradan bir vatandaþ deðil.

Ülkenin baþbakaný.

Hepimizin sorumluluðunu taþýyor.

Ülke adýna kararlar alýyor, icraat yapýyor.

Onun saðlýk durumu ile ilgili bilgiler hepimizi ilgilendiriyor.

Dahasý bunu bilme hakkýmýz var.

Þimdi yine baþtaki soruya geliyorum.

Baþbakan’ýn "epilepsi" olduðunu öðrenseydik bunu manþet yapar mýydýk?

Hiç þüpheniz olmasýn.

* * *

Bu arada haberimizle ilgili küçük bir düzeltme yapayým.

Trigiliserit miktarýný 300 olarak vermiþtik.

300 deðil 302’ymiþ.





Atýlgan Bayar
Habertürk
Baþbakan'ýn sara olmasý Türkiye'yi yönetmesine engel deðil
21.10.2006 12:14

ATILGAN BAYAR

atilganbayar@haberturk.com

Dün hastane önünde bir muhabir doktora sordu:



‘Baþbakan sara (epilepsi) hastasý mý?’



Rivayet bu kadar yayýlmýþken artýk konuþmakta mahsur yok.



Þimdi Genç Parti milletvekili olan Emin Þirin, Baþbakan’ýn hem diyabet, hem de Epilepsi hastasý olduðunu iddia etmiþti.



Yalçýn Küçük de, zamanýnda, ‘Dr. Haberal’a sorun’ diyerek, bu konuyu gündeme getirmeye çalýþmýþtý.



CHP Grup Baþkanvekili Haluk Koç’ta baþbakanýn hasta olduðunu ve acilen tedavi edilmesi gerektiðini söylemiþti.



Þimdi bu dedikodular dalga dalga yayýlýyor. Hemen hemen her kuliste baþbakanýn sara hastasý olduðu konuþuluyor.



Ýddialar birbirini kovalýyor. Hastalýk duyulmasýn diye Hintli bir doktora ‘alternatif yöntemlerle’ tedavi olduðu söyleniyor.



Diyarbakýr Milletvekili Ýhsan Arslan’ýn konuya vakýf olduðu ve tedaviye aracýlýk ettiði iddia ediliyor.



Erdoðan’a muhalifliðiyle bilinen Turan Çömez’in de hastalýða vakýf olduðu, dün bu konuda televizyonlara demeç vermesinin sebebinin bu olduðu fýsýldanýyor.



Her mahfilde, her kuliste bir sara iddiasý.



Doðru veya yanlýþ olabilir. Bilmiyorum.



Bilmiyoruz.



Ancak, ilginç aðýzlardan seslendirilen bu iddialar, ‘baþbakan ülkeyi yönetemez halde’ kampanyasý þeklinde týnlýyor.



Ýþte bundan tiksiniyorum.



Kinini bileyip, düþmanýna vurabilmek için, hasta olmasýný bekleyenlerden, sinip ayaðýnýn sürçmesini gözleyenlerden rahatsýzlýk duyuyorum.



Baþbakan sara olabilir. Mümkündür.



Bu saklanýyor da olabilir. Bu da mümkündür.



Ancak bu asla, Baþbakan ‘sara’ yüzünden bu ülkeyi yönetemez anlamýna gelemez.



Beni takip edenler, AKP kadrolarýna ne kadar sert muhalefet ettiðimi bilirler.



Ancak bu iþ farklý. Burada burnuma ‘centilmenlik dýþý’, ‘pis’ bir koku geliyor.



O kokuyu çýkartanlara, dünya tarihinde kaç tane saralý devlet adamý, kaç tane lider var saysam; antrapologlarýn kaç tane saralý peygamber olduðunu yazdýklarýný söylesem, kötücül yarým-akýllarý tavana vurur!



Ben bu iktidarýn pek çok kadrosuna muhalifim. Ama baþbakan ‘sara hastasý’ olabileceði için deðil. Siyaseten muhalifim.



Hastalýðýnýz her neyse, geçmiþ olsun baþbakaným.



Çabuk iyileþin ki, didiþelim.


http://www.haberakit.com/index.php?news=45
Gönderen: 24.10.2006 - 14:55
Bu Mesaji Bildir   Evrensel üyenin diger mesajlarini ara Evrensel üyenin Profiline bak Evrensel üyeye özel mesaj gönder Evrensel üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1680 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
33mya (63), turkishdanger (36), LeeNa (56), avara (34), @KIN (43), Sedat KAYHAN (61), burcuburcu (49), emelim (52), yahia (49), huzur (52), nazarboncuð.. (44), fettah (42), asafusta (41), Selim54 (35), excelleron (53), SeHZaDeM (34), sofiumit (41), remzi82 (54), iskender_1 (44), Ibrahim_Kerim (43), ÝSU (31), sadozaydin (38)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.25780 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.