|
 |
 |
|
Toplam Forum: 69
*** Toplam Konu: 30100
*** Toplam Mesaj: 148193 |
|
|
|
|
|
Gönderen |
|
|
HZ. ABBÂS İBN ABDULMUTTALİB (r.anh) !! |
|
|
465 Mesaj -
|
|
|
Hz. Peygamber'in amcasý. Künyesi Ebu'l-Fazl. Babasý Abdulmuttalib, annesi Nuteyle'dir. Abbas Rasûlullah'tan bir iki yaþ büyüktü.
Abbas, çocukluðunda kaybolmuþtu. Annesi onu bulunca Kâbe'nin örtülerini ipeklilerle yenilemiþti. Rasûlullah çocukken annesi ölünce dedesi Abdulmuttalib'in himayesine geçtikten sonra Abbas'la çocukluklarý beraber geçti. Gençliðinde Hz. Abbas ticaretle uðraþýp, zengin oldu. Araplar arasýnda Kâbe'ye hizmet büyük bir þeref sayýlýrdý. Kâbe hizmetleri Kureyþ'in ileri gelenleri arasýnda bölüþülmüþtü. Hz. Abbas da sikâye görevini yapýyordu. Hac günlerinde Abbas ile kardeþleri Zemzem kuyusundan su çekerek hacýlara daðýtýrlardý. Hz. Abbas su daðýtma görevini Ýslâm'dan sonra da sürdürdü. Peygamberimiz Veda Haccý'nda Zemzem kuyusunun baþýna gelip Hz. Abbas'tan su istemiþtir.
Hz. Abbas, Peygamberimiz (s.a.s.) Ýslâm'ý yaymaya baþladýðýnda tarafsýz bir tavýr takýnmýþtý. Ne iman etmiþ, ne de karþý koymuþtu. Hatta kabul etmemesine raðmen Ýslâm davetinde Hz. Peygamber'e yardýmcý olmuþtur. Medineliler Akabe'de Hz. Peygamber'e bey'at ettiklerinde Hz. Abbas da orada bulunmuþtu. Bey'at sýrasýnda Rasûlullah'ýn elini tutmuþ, Medinelilerle bey'atin gerçekleþmesinde önemli bir rol oynamýþtýr. Hz. Abbas, müslüman görünmese de, ticârî ve idârî nüfûzundan Hz. Peygamber'i yararlandýrmýþtýr. Öte yandan hanýmý Ümmü'l Fazl ise, ilk müslümanlardandýr. Müþrikler Bedir'e giderken zorla Hz. Abbas'ý da götürdüler. Hz. Abbas'ýn kerhen müþriklerle Bedir savaþýna katýlmasý üzerine Rasûlullah þöyle dedi:
Abbas'a her kim rastgelirse sakýn öldürmesin. O, müþriklerin zoru ile yurdundan gönülsüz çýkmýþtýr. Fakat Hz. Abbas, Bedir'de esir düþtü ve Rasûlullah'ýn huzuruna çýkarýldý. Rasûlullah ona kendisi, kardeþleri ve müttefiki olan Utbe b. Amr için fidye vermesini söyledi. O ise yalnýz kendisi için yüz, Akil için seksen ukiyye -takriben yedi bin dirhem-altýn vermekle yetindi. Ötekiler kendi mallarýndan fidye verip kurtuldular. Abbas, fidyeleri verdikten sonra Rasûlullah'a þöyle dedi: Beni Kureyþ'in fakiri dedirtecek hâle koydun. Hayatým boyunca ötekine berikine avuç açacak hâle getirdin. Rasûlullah da cevaben: Peki Ümmü'l-Fazl'e emanet ettiðin mallar ne oldu? Buraya gelirken, 'Þayet kazaya uðrarsam iþte bunlarý oðullarým Fazl, Abdullah ve Kusem için sakla, seni kendimden sonra zengin býrakýyorum' diyerek gösterip gömdüðün altýnlar ne oldu? buyurdu. Abbas þaþýrdý ve Vallahi senin Rasûlullah olduðuna þehadet ederim. Bunu benden, bir de Ümmü'l- Fazl'dan baþka hiçbir kimse bilmiyordu. dedi ve o anda hemen iman etti. Daha sonra Hz. Abbas Mekke'ye döndü. Müslümanlýðýný gizledi ve Mekke'deki müslümanlarý korudu; Mekke ve müþriklerle ilgili Peygamberimize haberler yolluyordu. Hz. Abbas, Mekke'nin fethinden kýsa bir süre önce Medine'ye hicret etti. Hatta yolda Mekke'yi fethe gelmekte olan Hz. Peygamber ile karþýlaþtýðýnda Rasûlullah ona, Ben peygamberlerin sonuncusu, sen de muhacirlerin sonuncususun demiþtir. Abbas Mekke'nin fethinden sonra Peygamber'in yanýnda yer aldý; Huneyn'de Ýslâm ordusu daðýlýp çok az kiþi kalmýþken Abbas, Peygamberimizin atýnýn dizginlerini tutmuþ ve çaðrýsýyla müslümanlarý çözülmekten kurtararak tekrar toplanmalarýný saðlamýþ ve savaþýn kazanýlmasýna sebep olmuþtur. Böylelikle onun gür sesi sayesinde büyük bir bozgun önlenmiþ oldu .
Hz. Peygamber, Vedâ Hutbesi'nde, fâizin her türlüsünün ayaðý altýnda olduðunu ve ilk kaldýrdýðý fâizin amcasý Abbas'a ait olan fâiz borçlarý olduðunu söylemiþtir. Hz. Abbas çok zengindi ve faizle borç para veriyor, yani tefecilik yapýyordu; ancak fâizin kaldýrýlmasýndan sonra bir daha fâiz alýþ-veriþiyle uðraþmamýþtýr. Bizans seferlerinde müslüman ordularýn silah ve teçhizatýnýn mâli kaynaðýný da Hz. Abbas karþýlamýþtýr.
Hz. Abbas'ý, Rasûlullah'ýn vefatý sýrasýnda hilâfet meselesiyle uðraþýrken bulmanýn anlamý, onun, halifeliðin Hâþimoðullarýnda kalmasýný istediði þeklinde yorumlanabilir. Hz. Peygamber rahatsýzlanýnca Hz. Abbas, Hz. Ali'ye, Görmüyor musun? Rasûlullah vefât etmek üzeredir. Ben Abdulmuttalib oðullarýnýn ölecekleri sýrada yüzlerinin ne hâle geldiðini bilirim. Haydi Allah Rasûlü'nün yanýna gidelim de halifeliði kime býrakacaðýný soralým. Bize býrakýrsa bunu bilelim. Bizden baþkasýna býrakýyorsa kendisiyle konuþalým, bize gerekli tavsiyelerde bulunsun dedi. Hz. Ali bu teklifi reddederek, Allah'ýn elçisinden bunu sorar da, o baþkanlýðýn bize ait olmadýðýný söylerse millet bizi hiçbir zaman baþkan yapmaz, onun için ben bunu soramam dedi.
Hz. Âiþe'den rivâyete göre, Rasûlullah hastalandýðýnda burnuna burun otu damlatýldý. Hz. Peygamber ayýldýktan sonra þöyle dedi: Abbas'tan baþka her birinizin burnuna bu ilaç damlatýlacaktýr. Çünkü Abbas ilaç damlatýlýrken hazýr deðildi. Baþka bir rivâyete göre, Hz. Abbas, Rasûlullah'ýn burnuna ilaç damlatmýþ, Peygamberimiz ayýldýðýnda Ýlacý kim damlattý? demiþ; Abbas'ýn damlattýðý söylendiðinde Rasûlullah (s.a.s.) Habeþistan'ý iþaret ederek, Bu ilacý kadýnlar iþte þu memleket tarafýndan getirdiler. Niçin bu ilacý damlattýnýz? diye sormuþtur. Abbas da Biz senin zatülcenb hastalýðýna tutulmandan korktuk demiþ. Rasûlullah da þu cevabý vermiþ: Allah beni bu hastalýkla cezalandýrmaz. Amcam hariç olmak üzere evde bulunanlarýn hepsinin burnuna bu ilaç damlatýlacaktýr.
Hz. Abbas üç halife zamanýnda da yaþadý. Hicretin otuziki'nci yýlýnda Medine'de seksen sekiz yaþýnda vefat etti. Cenâze namazýný Hz. Osman kýldýrdý. 653 yýlýnda öldüðünde arkasýnda on erkek çocuk ile bir çok kýz çocuðu býrakmýþtýr. Hudeybiye barýþý sýrasýnda Hz. Abbas'la görüþen Hz. Peygamber onun baldýzý Meymûne ile evlenmiþti. Hz. Abbas'ýn soyundan gelenler sonradan Abbâsîler devletini kurdular. Rasûlullah, amcasý Hz. Abbas'a saygý gösterir, onu övücü sözler söylerdi. Abbas bendendir, ben de ondaným. Bir gün sarhoþun biri yakalanmýþ götürülürken Abbas'ýn evine kaçmýþtý. Tekrar yakalandýktan sonra olay Rasûlullah'a anlatýlýnca o gülümsemiþ ve bir þey söylememiþti. Rasûlullah, Abdulmuttalib oðlu Abbas, bu Kureyþ'in en cömerdi ve akrabalýk baðlarýna en saygýlýsý demiþti. Hz. Abbas köle azâd etmeyi çok severdi. Devlet iþlerinde halifeler onun fikrini alýrlardý. Hz. Ömer onu yaðmur dualarýna alýr götürürdü. Dürüst, geniþ düþünceli, cömert, yardýmsever bir sahabeydi. Nesli alabildiðine çoðalmýþtýr. Buhârî ve Müslim'de ondan otuzbeþ hadis rivayet edilmektedir. Hz. Abbas Medine'de el-Bakî kabristanýnda medfundur.
saygi ve dua ile 
|
Gönderen: 05.05.2006 - 22:38 |
|
|
Şu an Yok üye ve 737 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 12:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.
[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye] |
|
 |
|
Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve
afiyet dolu ömür dileriz:
erol27 (49), Yusuf (58), NuR DaMLaSI (39), ercan37 (38), hazardenizi (55), nesli35 (51), beyza57 (66), Levent UTKUBAS (59), ceyyid (48), latif27 (48), elifim12 (42), eifalla (44), sefaceylan (43), ligarba_6105 (55), sevdasi_rasul_ (41), IMAMI AZAM (40), türk_intikam_tu.. (43), mehmetyuvali (40), kuantum (42), aysegulsirma (40), sesiz_can (43), Gülistan (40), Duran52 (56), 487 (36), gurlers55 (39), sys54 (43), alper18 (56), hsnync (51), karakay (41), birkardes (40), _ahmedim (47), ertekin66 (44), mustafa967 (47), sanalprens06 (43), Hisar (44), Atmaca (38), met (46), bahar (40), himmettopkara (38) |
|
|
|
 |
|