0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » HADİS / SÜNNET » İNSANIN ANNE KARNINDA OLUŞUMU

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
zafer571 su an offline zafer571  
İNSANIN ANNE KARNINDA OLUŞUMU
232 Mesaj -
ÝNSANIN ANNE KARNINDA OLUÞUMU



397. Ýbni Mes'ud radýyallahu anh dedi ki :

Bize, doðru söyleyen, doðruluðu tasdik ve kabul edilmiþ olan Resülullah sallallahu aleyhi ve sellem haber verdi ve þöyle buyurdu :

"Sizden birinizin yaratýlýþýnýn baþlangýcý, annesinin karnýnda kýrk günde derlenir toplanýr. Sonra ikinci kýrk günlük süre içinde pýhtý haline döner. Sonra da bir o kadar zaman içinde bir parça et olur. Daha sonra Allah bir melek gönderir ve melek, ona ruh üfler. Bu melek dört þeyle; anne rahmindeki canlýnýn rýzkýný, ecelini, amelini, iyi biri mi, yoksa kötü biri mi olacaðýný yazmakla emrolunur."

Abdullah Ýbni Mes'ud der ki: Kendisinden baþka ilah olmayan Allah'a yemin ederim ki, sizden biri, cennetliklerin yaptýðý iþleri yapar ve kendisi ile cennet arasýnda sadece bir arþýn mesafe kalýr da, sonra anne karnýnda yazýlan yazýnýn hükmü öne geçer, cehennemliklerin yaptýðý iþleri yapar ve cehenneme girer. Yine sizden biri cehennemliklerin yaptýðý iþleri yapar ve kendisi ile cehennem arasýnda bir arþýn mesafe kalýr; sonra anne karnýnda yazýlan yazýnýn hükmü öne geçer ve o kiþi cennetliklerin yaptýðý iþleri yapmaya devam eder de, neticede cennete girer.[1]

Açýklamalar

Hadisimizin ravisi Abdullah Ýbni Mes'ud, Peygamber Efendimiz'in doðruluk hususundaki seçkin niteliklerini belirterek bu hadisi nakletmiþtir. Çünkü hadiste verilen bu haberi, insanlar anlamakta güçlük çekebilirler, akýllarýnýn yetmediði bu konuyu kabul etmeme gibi bir hataya düþebilirlerdi. Oysa, Resülullah'ýn verdiði bir haberi reddetmek mü'mine yakýþmaz. Çünkü her akýl her þeyi kavrayamaz. Kavrayamadýðý þeyi reddetmek, akýllý bir insanýn yapacaðý þey deðildir. Ona düþen vazife, kendisinin anlayamadýðýný bir anlayanýn bulunacaðýný düþünerek, doðru haberi baþkalarýna ulaþtýrmaktýr. Nitekim Kur'an'ýn bir çok ayeti zaman içinde, ilmin ve fennin geliþmesiyle daha iyi anlaþýlmýþtýr. Peygamber Efendimiz'in hadislerinin bir kýsmý için de durum aynýdýr. Hadisleri nakleden raviler, anlamasalar da iþittiklerini aynen nakletmiþ, bu rivayetleri kitaplarýna alan musannifler de onlarý ayný sadakatla kaydetmiþ ve günümüze ulaþmasýný saðlamýþlardýr. Bu durum, hadis rivayetinin ne kadar büyük bir hassasiyetle ele alýndýðýnýn da önemli bir delilidir.

Bu hadisin ortaya koyduðu gerçek, günümüzün geliþmiþ týbbýnýn deneylerle ortaya çýkardýðý gerçekle uyum içindedir. Anne rahmine düþen bir çocuk, kýrkar günlük üç devreden sonra tam olarak teþekkül eder ve ilk canlýlýk belirtisi bu sürenin sonunda görülür. Ýlk kýrk günlük süre, orada mayalanma ve þekillenmeye müsait hale gelme dönemidir. Ýþte bu dönem nutfe diye adlandýrýlmaktadýr ki, meni demektir. Meni ise az su anlamýna gelir. Nutfe denilmesinin bir baþka sebebi de, bu maddenin akýcý ve yapýþkan olmasýndandýr. Anne rahmindeki ikinci kýrk günlük süre ise, nutfenin bir pýhtý haline dönüþme dönemidir. Alak kelimesi kan pýhtýsý anlamýna gelirse de, burada kastedilen anlam döllenmiþ yumurta yani embriodur. Çünkü embrio canlý olup, geliþmeyi bünyesinde barýndýrýr. Kan pýhtýsý tabiri, cansýzlýða delalet eder. Böyle bir anlam ise buraya uygun düþmemektedir. Ýkinci kýrk günlük süre bu þekilde geçer ve oluþumunu tamamlar. Üçüncü kýrk günlük süre, anne rahmine düþen canlýnýn bir et parçasý haline dönüþme ve bu þekilde geliþme dönemidir. Bu kademeli oluþum ve geliþimin pek çok hikmet ve faydalarý vardýr. Þayet çocuk bir anda teþekkül etseydi, muhtemelen anne buna tahammül edemez, bedenen ve ruhen hastalanýrdý. Bu safhalar, anneyi yavaþ yavaþ dünyaya getireceði canlýyý taþýmaya alýþtýrýr, çocuðun da anne karnýndaki geliþimi tamamlanýr. Çocuk doðuncaya kadar, bu geliþme seyri devam eder. Öte yandan bu durum, insanlarýn Cenab-ý Hakk'ýn gücünü ve kudretini, kendisine gerçek manada kulluk edip þükretmelerine vesile olacak nimetlerini, insan olarak en güzel surette yaratýlýþlarýný, akýl ve ruh gibi üstün hasletlere sahip oluþlarýný anlamalarýna da bir vesiledir.

Bu safhalardan sonra, bütün uzuvlarýyla teþekkül etmiþ olan cenine can verilir ve Allah tarafýndan gönderilen görevli bir melek önce ona ruh üfler. Daha sonra, doðacak olan çocuðun ölümüne kadar, hayattaki her türlü davranýþý demek olan amelinin nasýl olacaðýný, hayat süresini, rýzkýný veya cennetlik cehennemlik olacaðýný yazar. Kiþinin ameli, onun iþlediði her çeþit hayýr ve þerri, iyilik ve kötülüðü kapsar. Her insan, bu davranýþlarýna göre iyi ve kötü olarak nitelendirilir. Ýnsanýn hayatýnýn ne kadar devam edeceðini, ömrünün nasýl sona ereceðini de bu görevli melek yazar. Meleðin yazdýðý bir baþka þey, insanýn rýzkýdýr. Rýzký az mý yoksa çok mu olacak, helal mi yoksa haram mý yiyecek, rýzkýný hangi yollardan temin edecek? Bütün bunlar levh-i mahfuz denilen ve bilgisi sadece Allah katýnda olan bir kitapta yazýlýdýr. Netice itibariyle kiþinin cennet veya cehennem ehlinden olacaðý da görevli melek tarafýndan kaydedilir. Cenab-ý Hakk'ýn bunlarý meleðe yazdýrmasý, her þeyin bilgisinin kendi katýnda bulunduðunu onlara göstermek, bu durumu insanlara da öðretmek gayesiyledir. Herkesin yazýsý boynunda asýlýdýr; fakat bunu ne insanýn kendisi ne de baþkasý bilme ve görme imkanýna sahip deðildir. Kur'an-ý Kerim'de þöyle buyurulur: "Her insanýn amelini boynuna doladýk. Kýyamet günü onun için, açýlmýþ olarak bulacaðý bir kitap çýkarýrýz: Kitabýný oku, bugün nefsin sana hesapçý olarak yeter, deriz"[2]. Ýnsanýn boynunda asýlý olan bu kitap, bir nevi onun zimmetinde olan eþya gibidir. Çünkü onda yazýlý olanlar, kiþinin hayatý boyunca yaptýklarýdýr.

Burada çok kere yanlýþ anlaþýlan bir konuyu kýsaca açýklamamýz gerekir. Yukarýda anlatýlanlar, halk arasýnda kader veya alýn yazýsý olarak bilinip adlandýrýlan hususlardýr. Bu adlandýrma doðrudur; yanlýþ olan, kendisini baþýna gelenlere mahkum hissetmesi, azim ve gayreti, çalýþýp çabalamayý terketme hissine kapýlmasýdýr. Oysa kiþinin baþýna ne geleceðini, akibetinin nasýl olacaðýný Allah'tan baþka kimse bilemez. Kiþi, Allah kendisi hakkýnda öyle yazdýðý için bu þekilde hareket ediyor deðildir. Bu anlayýþýn aksine, kiþinin nasýl hareket edeceðini Cenab-ý Hak ilm-i ezelisi, sonsuz olan ilmi ile bildiði için öyle yazmýþtýr. Böyle olmasaydý, kiþinin iradesi olmaz, neticede yaptýklarýndan da sorumlu tutulmazdý. Halbuki insan, her yaptýðýndan sorumludur. Sadece aklý ve idraki olmayanlar sorumlu deðildir. O halde kader, akýl ve irade sahibi insanýn, üzerine düþen görevleri eksiksiz yerine getirmesinden sonra ortaya çýkan neticeye rýza göstermesi, vazifesini yapmýþ olmanýn huzuru içinde olmasý ve isyan etmemesidir.

Peygamber Efendimiz'in bu hadisini yorumlayan Ýbni Mes'ud, yaygýn olarak meydana gelmese bile, bazý kere herkesin dikkatini çeken bir hususa açýklýk getirmektedir. Bu husus, hayatý boyunca cehenneme girmeye sebep olacak iþleri yapýp sonunda cennetlik olmak veya cennete girmeye vesile olacak iþleri yapýp sonunda cehennemlik olmaktýr. Allah'ýn bir lütfü olmak üzere, birinciler çok görülürse de ikinci sýnýfa girenler son derece azdýr. Ömrünü küfür ve isyan bataklýðýnda geçirmiþ veya günahlara dalmýþ nice insanýn, hayatýnýn sonunda hakikati seçtiði ve Allah'ýn hoþnutluðunu kazanacak iyi iþler yaptýðý bilinen ve görülen bir gerçektir. Hadisimiz, insan ile cennet veya cehennem arasýndaki mesafeyi arþýn gibi kýsa bir uzunluk birimiyle açýklarken, bu ikisine girmede davranýþlarýmýzýn önemini ortaya koymuþ, iyi ve güzel iþler yapmamýz, kötü ve çirkin iþler yapmaktan da sakýnmamýz gerektiðine dikkatimizi çekmiþtir.

Bazý rivayetlerde, Ýbni Mes'ud'a ait olan kýsým da Peygamberimiz'in sözü gibi nakledildiðinden, biz bunu tercümede parantezle belirtme ihtiyacý hissettik.[3]

Bu hadis, insanýn yaptýðý iyi ve güzel amellerle gururlanmamasýný, kendini beðenme, kibirlenme ve kötü huy gibi sevilmeyen hallerden uzak durmasýný tavsiye etmekte, öte yandan iþlediði bir takým günahlar sebebiyle Allah'tan ümit kesmeyip korku ile ümit arasýnda bir hayat sürmesi icab ettiðini bize öðretmektedir. Ayrýca, dünyada insanlar hakkýnda cennetlik cehennemlik gibi kesin hükümler vermenin mümkün olmadýðýný da göstermektedir.

Hadisten Öðrendiklerimiz

1. Kaza ve kadere iman etmek, hayrýn ve þerrin Allah'tan olduðuna inanmak farzdýr.

2. Ýlk bakýþta anlaþýlmasý mümkün olmayan doðru haberleri reddetmek caiz deðildir.

3. Çocuðun anne karnýnda bir geliþim safhasý vardýr. Bu safhalarýn bilinmesi gerekir. Çünkü anne karnýndaki çocuðun da haklarý vardýr.

4. Ýyi iþler iþlemeye özen göstermeli ve bunlarý sürekli hale getirmeliyiz. Buna karþýlýk, kötü ve çirkin iþlerden de uzak durmalýyýz.

5. Hiç kimse sadece iþlediði iyi amellere güvenmemeli, yaptýðý kötülükler sebebiyle de Allah'tan ümit kesmemelidir.

6. Ýnsanlar hakkýnda cennetlik ve cehennemlik gibi kesin hükümler vermekten kaçýnmak gerekir.

7. Kiþinin dünyadaki son haline göre hakkýnda mü'min veya kafir muamelesi yapýlýr.


--------------------------------------------------------------------------------

[1] Buharî, Bed'ü'l-halk 6, Enbiya 1. Kader 1; Müslim, Kader 1. Ayrýca bk. Ebu Davud, Sünnet 16; Tirmizî, Kader 4; Ýbni Mace, Mukaddime 10
[2] Ýsra süresi (17), 13-14
[3] bk. Bagavî, Þerhu's-sünne, l, 128 vd.; Tecrid-i Sarih Tercümesi, IX, 18 vd.
Gönderen: 05.09.2005 - 19:00
Bu Mesaji Bildir   zafer571 üyenin diger mesajlarini ara zafer571 üyenin Profiline bak zafer571 üyeye özel mesaj gönder zafer571 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1324 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
aliye72 (49), maliyeter (45), Mehmet Ögretmis (66), REHBER2 (60), meltem35 (54), banazli (48), kardelen55 (53), rojda (39), yakobus (48), ibo13 (47), zeyd82 (42), erhan baker (50), seferistan (53), rufat (43), KAMCILI_MIZRAK (52), ejderha (57), Sofican (44), ofluenes61 (39), manly (51), boncell (53), zümer (44), ferdi33 (54), recai (47), Hidayet Demir (67), yelizyagci (48), doxan1 (45), imparator_57 (43), DELÝVELÝOGLU (60), KURTBEY66 (47), Murtaza GÜRSOY (38), yalovalifurkan7.. (34), durak1 (69), sinos (52), isik_67 (38), DaMLaM (47), EnDeRuN (53), Baha_RIP (35), cristor (46), AVLAYANHASAN (51), seyyid_emin (46), beyzanur61 (45), sekkos (42), necla caltekin (72), ekrem1992 (32), MuhammetColak (42)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 1.13757 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.