*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1193 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cuma, 27. Aralık 2024 - 09:44

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Anne Bana O'nu Anlat

önceki konu diğer konu

2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	der_ya

Anne Bana O'nu Anlat

875 Mesaj -

Çocuk annesine dedi ki:
"Allah nasýl bir þeydir? O'nu bana anlatýr mýsýn, anne?"
Anne çocuðunu kucakladý, öptü ve:
"Bana sarýl, sýkýca sarýl yavrum." dedi.
Çocuk kollarýný açarak annesine sýkýca sarýldý. Anne:
"Þimdi ne hissediyorsun yavrum?" diye sordu çocuðuna.
"Seni çok sevdiðimi hissediyorum, anne!"
"Yavrum, iþte Allah Celle Celaluhu da böyledir; O, sevilir, hissedilerek sevilir. Sevgi, avuçta deðil ki, onu baþkalarýna verelim."

Çocuklukta, bir insanýn ruh bahçesine sevgi tohumu ekilmemiþse, o insanýn hem kendisi mutsuz yaþayacak, hem de baþkalarýný mutsuz edecektir. Eðitim, herkese kývamýnca sevgi daðýtmaktýr. Sevgi verdiðimiz insanlarý kendimize köle etmeye kalkýþmamalýyýz, çünkü sevgi toprak gibidir, tohumuna göre, aðaca dönüþür. Yeryüzündeki tüm farklýlýklar, Allah Celle Celaluhunun âyetlerinden birer âyettir, bu farklýlýklarý idrak etmek, kul bilincine ulaþmaktýr. Bu bilinci ancak sevgi doðurur. Çünkü sevginin girdiði gönülden, kin, tasýný taraðýný toplar ve çýkar. Sevmemekle aslýnda kendi zindanýmýzý oluþturmuþ oluyoruz.

Yýllar önce, yaramaz mý yaramaz bir öðrencim vardý, Ýsmail. Sýnýfta herkesi döver, okulun eþyalarýný kýrar, nasihatlerimize "bana mýsýn" demezdi. Bir gün, sýnýftaki tüm çocuklara sordum:
"Çocuklar, büyüyünce ne olmak istiyorsunuz?" Herkesin cevabý farklýydý:
"Doktor, öðretmen, mühendis…" Sýra Ýsmail'e gelmiþti. O zamana kadar yüzü hiç kýzarmayan Ýsmail'in yüzü kýzarmýþ, baþý yere düþmüþ ve titrek bir sesle:
"Ben aþçý olmak istiyorum, öðretmenim!" deyiþi var ki, hiç sevilmediði sýnýftaki tüm arkadaþlarýnýn ve benim gözlerimizi yaþartmýþtý, bu cevabý. Çünkü Ýsmail daha iki aylýkken, babalarý bir cinayete kurban gitmiþ, o yaþlý dede ve babaanne tarafýndan büyütülmüþtü. Annesi de Ýsmail'i beþikte býrakarak evlenmiþti, bir baþkasýyla ve uzak diyarlara gitmiþti. Hepimizin þaþkýnlýðý geçtikten sonra:
"Neden Ýsmail, niçin aþçý olmak istiyorsun?" dedim. Verdiði cevap onun da sýnýfýn da kurtuluþu olmuþtu; çünkü Ýsmail, içindeki zehri boþaltmýþ ve rahatlamýþtý.
"Ee, öðretmenim, þimdiye kadar bir sýcak çorba içemedim ki!" Ondan sonra bütün sýnýf Ýsmail'e sevgi ve þefkatle yaklaþtý; Ýsmail düzeldi. Ve dediðini yaptý, aþçý oldu, þimdi mutlu bir hayat yaþýyor.

Ýnsan, fýtrat bahçesini dengede tutabilirse, nefis, o bahçeye gübre olur. O bahçeyi dengede tutan Ýslâm'dýr. Ýslâm'sýz ne sevgi olur, ne hayat. Tebessümü sadaka olarak niteleyen bir dinin mensuplarý, hayatlarýnýn tüm safhalarýnda tebessümü deðil de, kin ve nefreti kuþanarak yola çýkýyorlarsa, karanlýk uçurumlara doðru yuvarlanmalarý kaçýnýlmaz olmaz mý?

Hayatýmýzý yönlendiren sevginin sebepleri, türleri var mýdýr? Gönüllerimizi yoklayalým:
Her canlý önce kendi nefsini, zatýný sever. Kiþinin kendi kendini sevmesi demek, varlýðýnýn devamýný saðlamasý demektir ki, bu tabi-î bir þeydir. Ýnsan, varlýðýnýn devamýný sevdiði gibi, varlýðýnýn kemalini de sever. Nedir o? Vücudunun organlarý, evlad–ü iyalý, yakýnlarý, malý–mülküdür.
Sevmenin ikinci nedeni, ihsandýr, iyiliktir. Çünkü "insan, ihsanýn kuludur." Bununla ilgili olarak Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimizin çok hoþ bir duasý vardýr.
"Allah'ým, kötü insanýn, kalbimin kendisini seveceði bir iyiliði bana yapmasýný nasip etme." Evet, iyiliðe karþý sevgi, zorunlu olarak doðar ve bunu yok etmek çoðu zaman elimizde deðildir.
Sevginin üçüncüsü, sevdiðini zatýndan ötürü sevmektir. Yani herhangi bir iyiliðinden dolayý deðil, zatýndan hoþlandýðý için onu sevmektir. Gerçek sevgi budur. Güzeli tanýmak da bir baþka zevktir.
Mutlak sevginin Allah Celle Celaluhu olduðunu bilen insan, yalnýzca O'nu sever. Aslýnda O'nu sevmekle mahlûkunu da sevmiþ olur. Varlýða, kalbindeki Allah'ýn nuruyla bakmayan insanýn bakýþýndan zehir damlar. Mü'min ise, Allah'ýn nuruyla baktýðý için, onun bakýþýnda öldürücülük yok, olduruculuk vardýr.

Mecnun'un içinde bulunduðu bir topluluða doðru, çirkin mi çirkin bir köpek gelmektedir. Oradakiler, ellerine taþý alarak köpeði taþlamak isterler. Mecnun birden ayaða fýrlar ve:
"Durun!" der. "Umulur ki bu köpek Leyla'nýn mahallesinden geliyordur, onu taþlamayýn." Orada bulunanlar:
"Leyla'nýn mahallesinden geliyorsa, ne var bunda, köpek iþte!" derler. Mecnun:
"Öyle demeyin, Leyla'nýn gözü ona deðmiþse, bu köpek benim için çok mübarektir."
Ten sevgisine düþenler þehvet kanýnda boðuldular da, can sevgisini kuþananlar, kanatlanýp sonsuzluða uçtular.
Can dostu, hediye olarak Yusuf'a ayna götürmüþtü. Yusuf'a götürülecek en güzel hediye aynadan baþka ne olabilirdi? Yusuf'u Yusuf'a sundu.
Can aynama düþendir, sevgili. "Beni âlemlerim almadý, ama mü'min kulumun kalbi aldý." diyen Rabbimiz deðil midir? Mü'min, Rabbini kalbinde taþýyan insan! Mü'mine bakarken gözün kamaþmýyor, gönlün ürpermiyorsa, sen aynaný kýrmýþsýn.

Ebû Cehil, Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in de içinde bulunduðu bir topluluða gelerek:
"Sen ne çirkin adamsýn, seni hiç sevmiyorum ya Muhammed!" der. Resûlullah:
"Doðru söylüyorsun ey Ýbni Hiþam!" diye karþýlýk verir ona. Biraz sonra Ebû Bekir RadýyALLAHu Anh gelir huzura:
"Ya Resûl! Sen ne güzel insansýn, seni çok seviyorum." demekten kendini alamaz. Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem de:
"Doðru söylüyorsun, ey Ebû Bekir." diye mukabelede bulunur. O sýrada orada bulunan ashab–ý kiram merakla:
"Bu ne iþtir ya Resûl! Her ikisine de ayný cevabý verdiniz" derler. Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Evet! Ben sizin aynanýzým, bana bakan, orada kendini görür." diyerek olayý aydýnlatýverir.

Yarýn herkes sevgilisiyle dirilecektir. Düþünebiliyor muyuz, yanýmýzda kimler ve neler vardýr? Gözünden ay damlatan, güneþ doðuran, nice erler vardýr. Güneþi, avuçlarýnýn içinde donduran mâna, aþk ehli yanýmýzdan süzülüp giderken, onu tanýmamak ne büyük gaflettir.
Öyleyse canýný uçur yücelere. Bulutlarýn üzerine yaðmur olmadýðýný göreceksin, güneþ sana hep gülecek.

Küçükken okuldan kaçýyordun, þimdi hayattan yani sevgiden kaçýyorsun. Hayattan sonsuzluða açýlan çok kapý vardýr. Herkesin kapýsý kendi sevgisince ve yeteneðincedir. Yusuf dostu, Yusuf'a ayna götürmüþ. Hayatýmýzýn, ayný zamanda aynamýz olduðunu da biliyor muyuz? Yoksa senin aynaný, nefsinin nefesi buðulatmýþ mýdýr? Bunun için mi göremiyorsun kendini?
Ayna yalnýzca gözü olana sunulur, ayna sadece güzellere verilir.
"Anne, bana sevgiyi anlat!" diyen çocuk, sen adam olacaksýn!

Gönderen: 27.07.2008 - 19:09

	rahil

1191 Mesaj -

ÇOK GÜZEL Bi EKLEMEYDÝ, BÝR SOLUKTA OKUDUM.. Allah Razı Olsun

kardeþim

Gönderen: 28.07.2008 - 11:22

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1193 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
VuSlaT_ZaMbaK (40), HAMAS (41), cilekesh (34), Umuda_Dogru (35), muhammed yakub (53), -selenay- (38), kiciman (53), -Dushi- (37), melike_ (44), 271277sedat (47), katade_58 (42), samimikul (52), sansarselim (39), omerbicak (47), rajaahmet (48), BETÜL SULTAN (44), Toprakkiz (38), perteviyat (54), azra aksu (51), esiir (47), eminem (44), cihann4 (41), merve987 (38), ceylan (43), byberk (39), mehmetaliakti (45), serkanberber20 (50), FTK (38), p.celik (39), keklik (38), nazan (38), GREY (54), ketcapm (39), faruk1987 (37), semanurnl (54)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 1.55657 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.