0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » SERBEST KÜRSÜ » Su savaşları başlıyor

önceki konu   diğer konu
5 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  
Su savaşları başlıyor
1463 Mesaj -

Ýstanbul'a getirilmesi planlanan Melen suyunun "buharlaþtýðý" açýklanýrken, özel þirketler kaynaðý buluyor ve devletten kiralayýp, paketleyip satýyor.




.Birleþmiþ Milletler "Su, insan hakkýdýr" diyor ama, Türkiye'de suyun arsenikli ya da pis olmasý bir yana, musluktan akmasý bile mucize sayýlýyor. Öte yandan "paketlenmiþ su pazarý" hýzla büyüyor. Devlet kamu hizmeti olarak vatandaþýn musluðundan akýtacak su bulamazken, örneðin milyonlarca lira harcanarak Ýstanbul'a getirilmesi planlanan Melen suyunun "buharlaþtýðý" açýklanýrken, özel þirketler kaynaðý buluyor ve devletten kiralayýp, paketleyip satýyor. Enerji Bakaný Hilmi Güler akarsularýn da özelleþtirilmesinin gündemde olduðunu açýkladý. 2009 mart ayýnda Ýstanbul'da yapýlacak Dünya Su Forumu'nun konusu "suyun özelleþtirilmesi." Bolivya ve Hindistan örneklerin suyun özelleþtirilmesinin vahim sonuçlarýný gösteriyor. Bolivya'da suyu özelleþtiren devlet, halkýn yaðmur suyu biriktirmesini bile yasakladý. Hindistan'daki suyun sahibi de akarsuyu polis gücüyle koruyor, "su hýrsýzlarýna" karþý. Bir yanda susuzluk, diðer yanda "özel su"...

Dünyada insanlarýn yüzde 5'i paketlenmiþ su kullanýyor. Türkiye'deki paketlenmiþ su pazarýnýn 2008 bütçesinin 10 milyar litreye ulaþacaðý, mali boyutunun 1 milyar 300 milyon YTL olacaðý belirtiliyor. Günde 400 bin damacana suyun tüketildiði Ýstanbul ise, su pazarýnýn yüzde 80'ini oluþturuyor.

Türkiye'de paketlenmiþ su pazarý her yýl yüzde 10 büyüyor. 300'e yakýn damacana, 100'den fazla pet þiþe üreticisi var. Pazar payý Nestle'nin yüzde 29, Coca Cola'nýn 18.4, Danone'nin 10.5, Yaþar Holding'in 13.7, Aytaç'ýn 14.3. Piyasanýn yüzde 70'i ise yabancý þirketlerin...

SU KAYNAKLARI KÝRALANIYOR

Su þirketleri, su kaynaðýný iþletmek için devletten "iþletme ruhsatý" almak için baþvuruyor. Devlet Su Ýþleri Genel Müdürlüðü, su kaynaðýnýn bulunduðu bölge orman alaný içindeyse Orman Bakanlýðý, Sanayi ve Ticaret Bakanlýðý, Saðlýk Bakanlýðý ayrý ayrý onay verdikten sonra, Maliye Bakanlýðý'na parasý yatýrýlýp su kaynaðý kiralanýyor.

500 litre/saniyenin üstündeki kaynaklar Devlet Su Ýþleri envanterinde yer alýyor. 500 litre/saniyenin altýndaki kaynaklar Devlet Su Ýþleri'nin envanterinde olmadýðý için, kiþi veya þirketler kendileri "kaynak" bulup, bu kaynaðý Maliye Bakanlýðý'ndan kiralýyorlar. Kaynaðýn etrafýna þiþeleme tesisi yapýlýyor, Saðlýk Bakanlýðý da "kaynaðýnda örnek alma" (sample) yöntemiyle denetim yapýyor.

Paketlenmiþ su sektörü dünyada da hýzla büyüyor ve özellikle azgeliþmiþ ülkelerde buna ek olarak akarsular da özelleþtiriliyor. "Özel su", kuraklýk ve susuzluk sorunu karþýsýnda çözüm mü, yoksa sorunun daha da büyümesine mi yol açacak? NTVMSNBC'nin konuþtuðu uzmanlar, paketlenmiþ suyun kýsýtlanamayacaðýný, parasý olanýn "su" alabilmesinin önüne geçilemeyeceðini söylüyor, ama devletin üzerine düþen görevleri hatýrlatýyorlar.

ANKARA'DA ÇEÞMEDEN BÝRÝNCÝ SINIF SU AKARDI

Su Stratejileri Uzmaný Dursun Yýldýz, Çevre ve Orman Bakaný'nýn "7 þehirde çok büyük oranda acil su temini ihtiyacý" açýklamasýndan sonra, paketlenmiþ su sektörünün daha da büyüyeceðini söylüyor. "3 sene önce Ankara'nýn çeþmelerinden birinci sýnýf su akardý. Þu anda akan su, yapýlan analizlere göre, ikinci sýnýf su" diyen Yýldýz, bu suyu içmek istemeyenlerin de hýzla büyüyen "paketlenmiþ su" almaya baþladýðýný anlatýyor. Halkýn hazýr su almaya yönlendirildiðini söyleyen Yýldýz, talep hýzla artýnca, denetim zaafýnýn da büyük bir sorun olarak ortaya çýktýðýna dikkat çekiyor.

BELÇÝKA'DA SU ANAYASAL HAK

Suyun bir insan hakký olduðunu vurgulayan Yýldýz, Belçika gibi bazý ülkelerde bu hakkýn anayasada yer aldýðýný, her insanýn yaþayabilecek oranda suya sahip olmasýnýn anayasal garanti altýna alýndýðýný söyledi. Türkiye'nin de bu hakký tanýmasý gerektiðini vurgulayan Dursun Yýldýz, NTVMSNBC'ye þunlarý söyledi:

"Suyu bir insanýn yaþamasý için doðal ve vazgeçilmez bir hak olarak ele alýrsak, bir insaný bundan mahrum býrakmanýn mümkün olmadýðýný düþünmek zorundayýz. Su, sosyal devlet anlayýþýyla, alabildiðince düþük bir fiyatlandýrmayla toplumun tüm kesimlerine sunulmasý gereken bir kamu hizmetidir. Eðer bunu bu hizmet anlayýþýnýn dýþýna çýkartýp ticarileþtirirseniz, bu kýsýr döngüyü daha da geniþletirsiniz.

AYÞE TEYZE NE YAPACAK?

"Yapýlmasý gerek, su konusuna kamu hizmeti yönetimi anlayýþýyla bakmak. Çünkü bu kadar yaþamsal olan bir doðal kaynaðý ticari alana koyup da bunun üzerinden kâr etme sistemi, birçok kiþinin suya ulaþma hakkýný engelleyebilir. Yani þu anda olduðu gibi. Açýkça soruyorum, eþinden kalan 300 YTL maaþla Ayþe Teyze gecekonduda nasýl geçinecek? Bu paranýn yüzde 20'sini suya nasýl yatýracak? En azýndan Ayþe Teyze'ye içmesi ve kullanmasý için sürekli ve güvenilir su saðlama zorunluluðu olmalý. Belçika gibi bazý ülkeler suyun bir insan hakký olduðunu ve her insanýn yaþayabilecek oranda suya sahip olmasý gerektiðini anayasalarýna koyuyorlar. Biz de Türkiye'de hazýrlanan Su Yasa Tasarýsý'na suyun bir insan hakký olduðunu koymak ve gereðini yapmak zorundayýz. Türkiye'deki su yönetimi, geçmiþteki merkezi yapýlanma sistemiyle bugünkü yerelleþme arasýnda bir yere sýkýþtý. Bu sýkýþmýþlýktan kaynaklanan idari, teknik, planlama, inþaat ve yatýrým açýsýndan sorunlar yaþýyor."

SU YASASI NEDEN ÇIKMIYOR?

DSÝ'nin eski hukuk müþavirlerinden Özdemir Özbay, paketlenmiþ su sektörünün büyümesinin kentlerdeki içme suyu sorununa çözüm olmadýðýnýn altýný çiziyor. Su yönetiminin üniter olmasý gerektiðini vurgulayan Özbay, eskiden kamuya ait suyun tek merkezden, Devlet Su Ýþleri'nden yönetildiðini, oysa þimdi yerel yönetimlere baðlandýðýný söylüyor ve sorunun burada baþladýðýný belirtiyor. 2006 yýlý baþýnda AB direktifleri ve 11 ülkenin su kanunlarý dikkate alýnarak hazýrlanan Su Yasasý Tasarýsý'nýn, 2006 sonunda yürürlüðe geçirileceði sözü verildiðini hatýrlatan Özbay, ancak tasarýnýn Enerji Bakanlýðý'ndan öteye geçemediðini, bunun anlaþýlabilir olmadýðýný söylüyor.

MELEN'ÝN SUYU NASIL BUHARLAÞIYOR?

Susuzluk sorunu büyüdükçe, yerel yönetimler arasýnda su savaþý baþladý. Ýstanbul ve Kocaeli büyükþehir belediyeleri arasýnda Sapanca'nýn suyu için baþlayan kavga, mahkemede. Ýstanbul, Melen'in suyunu getirmek için proje hazýrlayýp milyonlarca dolar harcadý. Ama bir "talihsizlik" oldu. Büyükþehir Belediyesi Baþkaný Kadir Topbaþ, Melen'in kuruduðunu, barajlardaki suyun buharlaþtýðýný söyleyip "Tehlikeli çizgideyiz" açýklamasý yaptý. Oysa Türkiye Ziraat Mühendisleri Odasý Ýstanbul Þube Baþkaný Ahmet Atalýk'a göre bu durum "kader" deðil; barajdaki suyun buharlaþmasý tüm dünyada karþýlaþýlan bir sorun ve çaresi de var. Atalýk, dünyada buharlaþmayý önlemek için, suyun üzerine solüsyon konduðunu ya da yüzer cisimler koyduðunu söylüyor, Melen için bu yöntemin düþünülememiþ olmasý nedeniyle þaþkýnlýðýný gizlemiyor.

ÇÝFTÇÝ BORÇ KARÞILIÐI HAPÝS CEZASI ÝÇÝN TORPÝL ARIYOR

Mayýs ayýnda yap-iþlet-devret ile DSÝ'nin kimi görevlerinin deðiþtirilmesi hakkýnda bir kanun çýktý. Kanun sulama yatýrýmlarý ile ilgili borçlarýn tahsiline iliþkin. Atalýk'a göre, bu kanunla sulama iþi artýk özel þirketlere verilecek. Enerji Bakaný'nýn söylediði gibi akarsular da özelleþtirilirse, þirket, tarlaya su saati takacak. Oysa bugün borcunu ödeyemeyen çiftçi, kýþ aylarýnda cezaevine girmek için torpil arýyor. Þimdi bir de su parasý çýkýnca, altýndan kalkamayacak.

VE DÜNYA SU KONSEYÝ ÝSTANBUL'A GELÝYOR

2009 mart ayýnda, Dünya Su Konseyi üyeleri, önemli kararlar için Ýstanbul'a geliyor. 5. Dünya Su Forumu, Ýstanbul'da toplanacak. Türkiye, Forum organizasyonuna katýlým anlaþmasýný, TBMM'den þubat ayý baþýnda çýkan kanunla onayladý. Ve Türkiye'deki Dünya Su Forumu toplantýsýnýn gündemi suyun özelleþtirilmesi. Suyun artýk çokuluslu þirketlerin eline geçeceðini, su savaþlarýnýn baþladýðýný söyleyen Atalýk, Dünya Su Konseyi Baþkaný Loic Fauchon'un þu sözlerine dikkat çekiyor: "Ýnsanlar su faturasýna cep telefonu kadar ödeme yapmaya razý olursa hiçbir sýkýntý kalmayacak. Ýnsanlar cep telefonu kullanmadan da yaþabilirler, ama su kullanmadan yaþayamazlar. Arabalarýn vergilerine harcadýðýmýz vergilerin yüzde 5'ini suya harcamazsak su sorununu çözemeyiz."


Kaynak: Yasemin Arpa / NTV

Gönderen: 17.07.2008 - 10:47
Bu Mesaji Bildir   Maksat kelam olsun üyenin diger mesajlarini ara Maksat kelam olsun üyenin Profiline bak Maksat kelam olsun üyeye özel mesaj gönder Maksat kelam olsun üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Moderator


4254 Mesaj -

Yeni savaþlar geleceðin petrolü sudan mý çýkar?
(Radikal)
Bugün 1.5 milyar dünyalý temiz içme suyundan yoksun. Su hayatýn kaynaðý ama ona eriþmek için önce paraya sahip olmak gerekiyor. Somut olarak 'susuzluk'la tanýþan Türkiye de en pahalý doðal kaynak yüzünden köþeye sýkýþtý. Çözüm olarak ortaya atýlan suyun özelleþtirilmesi, sýkýntýyý gerçekten giderebilir mi? Meseleye kafa yoran yerli ve yabancý uzmanlara fikirlerini sorduk
Milyonlar yeni çaðýn petrolü için ölüyor
Dünyanýn yüzde 97'si suyla kaplý. Ancak bu miktarýn büyük çoðunluðu kirli ve tuzlu olduðu için sadece yüzde 2.8'i kullanýlabilir durumda.
Bu kýsýtlý temiz suyun da yüzde 2'lik kýsmý kutuplarda, 16 kilometre kalýnlýðýnda buz kütleleri halinde... Yani dörtte üçü sularla kaplý olan Dünya gezegeninde kullanýlabilir su, ancak yüzde 0.8'lik oranda.
20. yüzyýlda dünya nüfusu geçmiþe oranla üç kat, su kullanýmý ise yedi kat arttý. Bu artýþýn nedeni, sosyoekonomik kalkýnmaya baðlý yaþam tarzýndaki deðiþiklikler. Sanayileþme, su kullanýmýný tüm insanlýk tarihi boyunca daha önce hiç görülmemiþ bir seviyeye çýkardý. Bu artýþla birlikte su kullanýmýndaki alýþkanlýklar, olmasý gerekenin aksine bir þekilde, verimli yönde geliþmedi.
Su, canlý yaþamý için en temel ihtiyaçlardan biri. Ancak su kaynaklarýnýn artan nüfusla birlikte tükenmeye baþlamasý ve temiz suya eriþimde yaþanan sorunlar, 'su yoksulluðu' olarak tarif edilen bir olguyu ortaya çýkardý. Öte yandan neoliberal politikalarýn bir yansýmasý olarak su, bir 'meta' olarak görülmeye baþlandý. Yani artýk satýlabilir bir mal haline geldi.
Öyle ki uluslararasý arenada su meselesi, enerjinin paylaþýmý kadar önemli bir soruna dönüþtü. Suyu metalaþtýran yaklaþým sonucunda da yepyeni bir kavramla tanýþtýk: 'Suyun özelleþtirilmesi'.
'Yap-iþlet-devret' modeli
Türkiye'de de susuzluk ve kuraklýk tehlikesini yaný baþýnda hisseden siyasiler þimdi soruna bir çözüm bulma yarýþýnda. Önerilen çözümlerden biri de özelleþtirme... Hükümet yetkilileri, bu su sýkýntýsý sürecinde suyun özelleþebileceðinin sinyallerini vermeye baþladý.
Geçtiðimiz ayýn popüler tartýþma konularýndan biri, yetkililer tarafýndan nehirlerin özelleþtirileceðine dair yapýlan çeþitli açýklamalardý. Enerji Bakanlýðý'nýn mücadelede seçtiði yöntemlerden biri buydu.
Hükümetin planý, kapýya dayanan su krizini çözmek için akarsu ve göletleri 'yap-iþlet-devret' modeliyle özel sektöre açmak... Burada bahsedilen özelleþtirme tipi, 'kamu-özel sektör ortaklýðý' diye adlandýrýlan kýsmi özelleþtirme. Yani suyun kamusal mülkiyeti saklý kalmak koþuluyla hizmetin saðlanmasý ve daðýtýlmasýnda özel sektörün rol almasý önerilmekte.
Özelleþtirmeyi savunanlara göre, su hizmetinin yaygýnlaþtýrýlmasý için hükümetlerin gerekli sermayeleri yetersiz kalýyor ve bu boþluðun þirketler tarafýndan doldurulmasý gerek.
Yani diðer kamu alanlarýnda olduðu gibi devlet, hantal yapýlanma, kaynaksýzlýk ve yolsuzluk gibi nedenlerle su iþini becerememekte...
Ýþte bu noktada þu soru akla geliyor: Özelleþtirme, kalite ve verimlilik açýsýndan su daðýtýmýnda yarar saðlar mý?
Ýþtah açan bir pasta
Bugün dünya nüfusunun yaklaþýk olarak yüzde 5'inin kullandýðý suyun yönetimi, ulusötesi þirketler tarafýndan yapýlmakta. Bu þirketlerin yýllýk gelirleriyse, þimdiden dünya petrol ticaretinin yýllýk gelirinin yarýsýna ulaþmýþ durumda. Dikkat edilmesi gereken nokta, suyun satýþýndan elde edilen bu devasa gelirin dünya nüfusunun yalnýzca yüzde 5'inden elde ediliyor olmasý.
Ýþte bu durum, su özelleþtirmesini, iþtah kabartan bir pasta haline getiriyor.
Zaten kýsýtlý olan su kaynaklarýnýn yönetilmesinin özel þirketlerin eline býrakýlmasý, politik aktivistler ve akademisyenler tarafýndan þüpheyle yaklaþýlan bir konu.
Konu hakkýnda çalýþan birçok uzmana göre, su hizmetlerinden elde edilecek gelirin kamu finansman mekanizmasý içinde kalmasý, böylece hizmetin sürekliliði ve geniþletilmesi için kullanýlabilir kýlýnmasý çok önemli.
Bunun için de su hizmetlerinin, özel þirketler deðil, kamu kurum ve kuruluþlarý tarafýndan görülmesi gerekiyor.
Özel su sektörünün yüzde 45'i çokuluslu iki þirketin elinde bulunuyor. 100 ülkede etkinlik gösteren Vivendi-Generale Des Faux ile 130 ülkede etkinlik gösteren Suez-Lyonnaisse Des Faus.
Bu haber hazýrlanýrken, konu hakkýnda her iki þirketin de görüþlerine baþvurduk, ancak olumlu veya olumsuz, hiçbir yanýt alamadýk.
2009'da Ýstanbul'da toplanýlýyor
Dünya Su Konseyi, uluslararasý bir kuruluþ... Her üç yýlda bir, su meselesindeki sorunlarý çözmek üzere Dünya Su Forumu'nu topluyor.
En son 2006'da Meksika'da düzenlenen forum, halkýn protestolarýyla karþýlaþtý. Çünkü suyun en verimli kullanýmýnýn özel sektör tarafýndan yönetilebileceði sonucu öne çýkarken, dünya su þirketlerinin talepleri doðrultusunda özelleþtirme de sorunun çözümünde tek reçete olarak ortaya koyuluyordu.
Dünya Su Forumu, 2009 yýlýnda Ýstanbul'da toplanacak. Bir araya gelecek kiþi, kuruluþ ve örgütler, iþte bu reçetenin uygulanma alanlarýný tartýþacaklar.
Kimilerine göre mekân seçimi ve þu an gündemde olan özelleþtirme tartýþmalarý bir tesadüf deðil.
Birleþmiþ Milletler'e baðlý Dünya Su Komisyonu, Dünya Su Forumu çerçevesinde kurulan yapýlardan biri. Komisyonun hazýrladýðý bir rapora göre, nüfus artýþýna baðlý gýda gereksiniminin karþýlanabilmesi için günümüzde kullanýlan su miktarýnýn yüzde 17 oranýnda artmasý gerekiyor.
Bunun için de mevcut yýllýk yatýrým, 70-80 milyar dolardan en az 180 milyar dolara çýkarýlmalý.
Komisyon, bu ölçüdeki bir yatýrýmýn ancak çokuluslu þirketler tarafýndan yapýlabileceðini, ayrýca suyun devlet eliyle yönetilmesinin ve ucuz fiyata satýlmasýnýn israfa neden olduðunu vurgulayarak, özelleþtirmenin faydalý olacaðýný duyurmuþtu.
Dünya Su Konseyi'nin faaliyetleri, su kaynaklarýnýn korunmasý için dünya çapýnda mücadele eden birçok örgütü tatmin etmiyor. Konsey Baþkaný Loic Fauchon, ayný zamanda su alanýnda faaliyet gösteren Groupe des Eaux de Marseille adlý þirketin baþkaný olmasý nedeniyle eleþtiriliyor. Çünkü bu þirket, dünyanýn pek çok yerinde su daðýtýmý ve arýtýmý iþlerini yürütüyor. Yani su hakkýnda karar alan bir konseyin baþkaný su üzerinden para kazanýyor.
Haberimizin hazýrlýk aþamasýnda Dünya Su Konseyi ve Loic Fauchon'dan da konu hakkýnda görüþlerini belirtmelerini istedik ancak bu talebimize herhangi bir yanýt alamadýk.
Satýn almaya alýþtýk bile...
Suyun satýlýk bir mal olmasý artýk dünyanýn birçok yerinde kabul edilebilir bir durum. Türkiye'de yýllardýr içme suyunun damacanalarda satýlýyor olmasý, çok kiþi için üzerine düþünmeye deðecek bir öneme bile sahip deðil. Ancak geliþmiþliðin ve medeniyetin kaynaðý kabul edilen suyun maddi bir karþýlýðý olmasý hayatý sandýðýmýzdan daha fazla etkileyecek olabilir.
Hindistan'ýn Yeni Delhi kenti, su özelleþtirmesi kavramýyla 2000'li yýllarýn baþýnda tanýþtý. Özelleþtirmenin ardýndan kentte su tarifesi 78 kat arttý. Öyle ki, su faturalarýnda yazan rakamlar, nüfusun büyük bir bölümünün aylýk gelirinin üçte birine denk gelir oldu.
Böyle bir durumda geriye yapýlacak iki þey kalýyor: Ya daha düþük bir bedel ödeyebilmek için eskiye oranla çok daha az su kullanmak ya da diðer yaþamsal harcamalarda bir kýsýntýya gitmek... Yani ya kiþisel hijyenden taviz verip hastalýklara davetiye çýkarmak ya da daha fakir bir yaþama razý olmak!
Su kýtlýðýna karþý
Gelelim Türkiye'ye...
Bir ülkede su kaynaklarýnýn yeterli olup olmadýðý yýllýk yenilenebilir tatlý su miktarýna bakýlarak anlaþýlýyor. Bu miktar, 1000 metreküpün altýndaysa, o ülkenin su kýtlýðý çektiði kabul ediliyor.
Buna göre, Türkiye su kýtlýðý çeken bir ülke deðil. Ancak su kaynaklarýnýn yönetimi ve planlanmasýna dair yaþanan sorunlar, sanayileþme ve kentleþme süreçlerinin plansýz seyri, yenilenebilir su miktarýnda olumsuz deðiþimlere yol açmýþ durumda.
Türkiye'de yýllýk yenilenebilir tatlý su miktarý 1995 yýlýnda 8 bin 500 metreküpken 2000 yýlýnda 3 bin 250 metreküpe kadar geriledi. 2025 yýlýnda da bu deðerin 2 bin 186 metreküpe kadar ineceði tahmin edilmekte.
Gelecekte büyük sorunlar doðuracak su kýtlýðýnýn önüne geçilebilmesi için, acil olarak dünya çapýnda su kaynaklarýnýn kullanýmýnda daha olumlu sonuçlar verecek alternatif çözümler bulunmasý gerekiyor. Aksi takdirde, karmaþa dolu bir geleceðe de hazýrlýklý olmalýyýz.
Ne kadar su lazým?
1 otomobil üretimi için 300-400 ton
1 ton çelik üretimi için 240 ton
1 varil (yaklaþýk 200 lt) ham petrolün rafine edilmesi için 7 ton,
1 kg kumaþ (baskýlý boyalýgöz kırpma üretimi için 200 litre
Ne kadar su harcýyoruz?
Banyo yaparken (asgari) 50-60 litre
Üç dakika musluk açýk bir þekilde diþ fýrçalarken 4 -5 litre
Tuvalet için (asgari) 25 litre
Bulaþýk ve çamaþýr makinesi (1 yýkamada) 100 - 120 litre
Kardesim

Gönderen: 17.07.2008 - 11:18
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
rahil su an offline rahil  
1191 Mesaj -
ALLAH'IM BÝZLERÝ SUSUZ BIRAKMA! HAYIRLI BEREKET YAÐMURLARI YAÐDIR! (amin)
Gönderen: 17.07.2008 - 11:46
Bu Mesaji Bildir   rahil üyenin diger mesajlarini ara rahil üyenin Profiline bak rahil üyeye özel mesaj gönder rahil üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  
Toprağın 200 metre altında bile su yok
1463 Mesaj -
Baþta Doðu ve Güneydoðu Anadolu’dakiler olmak üzere birçok il, ilçe ve köy susuzluktan kavruluyor. Batman’da zehirli laðým suyu içen 5’i büyükbaþ, 20 hayvan zehirlenerek öldü. Su bulmak için topraðýn 200 metre derinliðine inen sondaj makineleri, hiçbir kaynaða rastlayamýyor.

BATMAN’ýn Beþiri Ýlçesi’nden sonra Gercüþ Ýlçesi’nin 52 köyünde de susuzluk hayatý olumsuz etkilemeye baþladý. Su sýkýntýsýnýn en fazla yaþandýðý köylerden olan Konak ve Öteyaka köylerinde su olmadýðý için, köyden geçen laðým sularýný içen 5’i büyükbaþ 20 hayvan hastalýk kaparak telef oldu. Köylülerden Sabri Þimþek, Salih Turan ve Abdulkerim Kýzmaz, iki köyün de kaynak sularýnýn bol olduðu dað eteðinde bulunmasýna raðmen bu yýl yeterli yaðýþ düþmediði için, su kaynaklarýnýn kurumaya baþladýðýný söyledi. Yýllardýr ilk kez böylesine etkili bir kuraklýk yaþadýklarýný belirten köylüler, "Ýçme suyu pýnarlarý kurumak üzere. Hayvanlar için Ziraat Odasý tankerlerle su taþýmasa hepsi de telef olacak. Bir çok hayvanýmýz da hastalýða yakalandý. Kalan hayvanlarýn telef olamamasý için kilometrelerce uzaktan su taþýyoruz" dedi.

Gerçüþ Ziraat Odasý görevlileri, kiraladýklarý traktörle su seviyesi yüzde 30’lara düþen Gercüþ Göleti’nden tankerlerle hayvanlara su taþýyor. Gercüþ Belediye Baþkaný Esat Önen ise, içme suyu sýkýntýsýný çeken köylülere.
arazözlerle aralýksýz su taþýdýklarýný belirtti. Konak ve Öteyaka köylerinde su sondajlarýyla 200 metre derine inilmesine raðmen su çýkmamasý köylüleri kara kara düþündürüyor.

Su yasasý acilen çýkmalý

DSP, "Küresel Isýnma, Toprak ve Su Kaynaklarýmýzýn Kullaným Durumu, Sorunlarý ve Çözümleri" baþlýklý bir rapor hazýrladý. Raporda Türkiye’de su yönetiminin birçok kurum ve bakanlýðýn sorumluluðunda olmasýnýn sakýncalarýna dikkat çekilerek, "bütünsel su yönetim anlayýþý"nýn uygulanabilmesi için acilen "Su Yasasý"nýn çýkarýlmasý gerektiði vurgulandý. Su kaynaklarýmýzýn tümünden yararlanabilmek için gereken bütün yatýrýmlarýn acil olarak baþlanýp bitirilmesi gerektiði belirtilen raporda "Toprak ve su kamunun malýdýr. Yönetimi, merkezi otoritelere baðlý havza hudutlarýna göre örgütlenmiþ taþra üniteleri tarafýndan yürütülmelidir" ifadesi yer aldý.

Gönderen: 20.07.2008 - 10:18
Bu Mesaji Bildir   Maksat kelam olsun üyenin diger mesajlarini ara Maksat kelam olsun üyenin Profiline bak Maksat kelam olsun üyeye özel mesaj gönder Maksat kelam olsun üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Maksat kelam olsun su an offline Maksat kelam olsun  
Su çekildi! Dev çukurlar oluştu
1463 Mesaj -



Konya'da yeraltý sularý çekilince dev çukurlar oluþtu. Çukurlardan Konya'da, irili ufaklý 60 tane var. Ýnsaný dehþete düþüren çukurlar:




Konya'da yeraltý sularý çekilince dev çukurlar oluþtu.

Obruk adý verilen bu çukurlardan Konya'da, irili ufaklý 60 tane var.

Samanyolu Haber, gören herkesi hayretler içerisinde býrakan bu çukurlarý görüntüledi. Uzmanlar, bölge yöneticileri ve korku içinde yaþayan vatandaþlarla görüþtü.


Gönderen: 20.07.2008 - 20:17
Bu Mesaji Bildir   Maksat kelam olsun üyenin diger mesajlarini ara Maksat kelam olsun üyenin Profiline bak Maksat kelam olsun üyeye özel mesaj gönder Maksat kelam olsun üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1325 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
hicran_50 (37), usri_yusraa (37), DÝYARBAKIR.. (33), ahmet_erdogan33.. (38), eryal (62), ((-AySeNuR-)) (29), Memet (43), berfo2004 (44), HÜKÜM (54), nerro_22 (34), engin03 (39), cenngiz (55), apo28 (41), KalbiGüzelKiz (41), ismail36 (38), hakikat_nuru (46), gencolhan (48), roket (39), yasarozdemir (44), harbi (55), yusuf_k9 (44), bhdr_84 (40), tugbali (37), orhan yurt (53), mehmet balaca (43), Mehmet Balaca (43), serkantokmak (49), rabiaaslan (39)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.79738 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.