*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1293 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Cumartesi, 9. Kasım 2024 - 03:16

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » Hz Muhammed (s.a.v)

önceki konu diğer konu

9 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	halk yolcusu

Hz Muhammed (s.a.v)

1504 Mesaj -

Haberin yok mu Ey Ýnsanoðlu!
Zifiri karanlýklar arasýnda bir nur doðdu.
…Ötenin ötesinden…
Mahvolmuþ,cehaletle kavrulmuþ bir asýrda
Ummanlarda,yedi kýtada esti o muazzam kasýrga
Haykýrýyordu yer,gök geldi “Muhammed-ül Emin”
Ayaklarý altýnda eriyordu dað,taþ,zemin
Mevsim…dört mevsimden farklý
Mekan-ý Ýslam aydýnlatýyordu tüm âfâký
Enginlerde ki sýr kapýsýnda peygamberim çilingir
Dilinden gönüllere uzanan naðme “Allah Bir”
…Ey Sevgili Nebi…
Sürme çektiðin o gözler vahþete perde
Allah’ý anan kalpler daim siperde
Varlýðýn Resulüm ezelde ve ebediyet de
…Sana olan bu aþk sayfalarla olunmaz ifade…

Gönderen: 08.07.2008 - 19:04

halk yolcusu üyenin diger mesajlarini ara

	kanayan gül

YERDE GÖKTE ÖVÜLEN

215 Mesaj -

Yerde Gökte Övülen

Ýsmi söylenecek dillerde ebed

Muhammed Mustafa, Mahmud Ahmed

(Muallim m. Receb efendi)

Büyükbaba Abdülmuttalip, doðum sýrasýnda Kabe-i þerif'te Allahü teala'ya dua ile meþguldür. Kabe'nin birden bire makam-ý Ýbrahim'e doðru secde edip doðrulduktan sonra düzgün bir lisan ile:

-Allahü ekber! Muhammed, beni putlardan temizliyecektir! dediðine ve bu konuþmadan sonra da Hübel ismindeki en iri putun yüzüstü yere düþtüðüne þahid oldu.

KulaImageðýna hafiften bir ses geliyor:

-Bu gece Amine'nin oðlu oldu. Çocuðun üzerine rahmet bulutlarý indi. Kudüs'ten bir leðen getirerek O'nu yýkadýlar. Muhammed, insanlarý inkar kanlýðýndan hidayet aydýnlýðýna kavuþturacaktýr. Hak teala, O'nu, alemlere rahmet olarak gönderdi. Ey melekler! Þahid olun ki, O'na bütün hazinelerin anahtarý verildi. Doðduðu günü unutmayýn.O gün, kýyamete kadar bayramýnýz olsun!

Görüp, iþttiklerinden þaþkýnn dönen Abdülmuttalib, kendini bir an uykuda sanýr ama; deðildir. Bir süre dili tutulur. Derhal dýþarý fýrlar. Safa'dadýr. Safa tepesini yükselmiþ, Merve tepesini hareketli olarak görür. Bir ses duyuyor:

-Ey Kureyþ'in efendisi, neden korkuyorsun?

Ama cevap verecek mecal nerede? O þaþkýnlýkla yola koyulur. Eve yaklaþtýðýnda damda kanatlarý ile çatýyý örtmüþ bir beyaz kuþ görür. öyle beyaz ki, nurundan Mekke daðlarý parlýyor.

Garip olaylar... gariplik üstüne geriplik. Kapýda ise bir beyaz bulut. Bulutta kim bilir ne var? Abdülmuttalib içeri giremiyor. Çaresiz bir müddet oturup bekleyecektir. Yakýcý bir güzel koku genzine dolmakta. Ancak bu bekleme nereye kadar? Kapýya yönelir ve bir kaç kere hýzla vurur:

-Çabuk aç Amine! olanlardan aklýmý kaybedeceðim! Kapý açýlýr! Abdülmuttalib, Aminenin alnýnda nuru göremeyince sorar!

-Nura ne oldu kýzým?

-Doðum yaptým; nur, oðluma geçti babacýðým. Ve doðum esnasýnda çok tuhaf þeyler yaþadým.

-Ama sende doðum yapmýþ bir kadýn hali yok ki!!.

-Evet doðru. Baþtan baþa inanýlmaz hadiseler içindeyim. Mesela damda gördüðün o beyaz kuþ, bebeðe süt vermek için benimle mücadele etti...

-Öyleyse torunumu getir göreyim!..

-Þimdilik imkansýz!.. Demin biri gelerek O'nu zümrüt bir leðende yýkadý ve "Üç gün kimseye gösterme" diye emir verdi...

Yaþadýklarý ve duyduklarý ile Abdülmuttalib, kendini kaybetmiþ gibi idi; kýlýcýna davrandý.

-Çabuk çocuðu göster yoksa ya seni ya kendimi helak edeceðim, diye hiddetlendi.

Amine, kayýnpederinin ýsrarý üzerine çocuðunun götürüldüðü evi tarif etti. Abdülmuttalib, elinde kýlýç ve heybetli biri duruyodu; niyetini anlayýnca Abdülmuttalib'in üzerine yürüdü ve:

-Çabuk buradan savuþ! Hiç kimse üç günden önce O'nu göremez. Çünkü bütün meleklerin ziyaret etmesi lazým, diiyerek büyükbabayý geldiði gibi geri çevirdi.

Abdülmuttalib'i; o cesur insaný korku ve titreme kapladý ve hatta kýlýç, elinden kayýp yere düþtü. Hemen Kureyþ'e gidip baþýndan geçenleri nakletmek istedi ise de yedi gün dili tutuldu ve tek kelime konuþamadý. Ayný þekilde bu yedi gün içinde dünyanýn diðer idarecileri de lal olacak ve onlar da konuþamayacaktýr.

........................

Mekke'de Safa tepesi civarýndaki Haþimoðullarý mahallesi; bugün "Mevlid Sokaðý" denilen baba evinde yaradýlmýþlarýn en üstünü alemi aydýnlatýrken bu mes'ud anýn þahidleri de vardýr:

Doðumdaki hanýmlarýn biri, Peygamberimizin halasý Safiye hadun'du.

-O'nun doðumunda Amine'nin evinde idim. Altý ayrý mucizeyi yaþadým.

-Doðar doðmaz baþýný yere koyup Rabbine secde etti.

-La ilahe illallah ini Resulullah, dedi.

-Sacdede bir þey söylüyordu sanki. Yaklaþýp dinlediðimde "Ümmetim, ümmetim" dediðini iþittim.

-Orada öyle bir nur parladý ki her taraf ýþýk içinde kaldý. Yavruyu yýkamak istediðimde; "ey Safiye zahmet etme; biz O'nu yýkanmýþ olarak gönderdik.!" þeklinde meçhul bir duydum.

-Sünnet olmuþ ve göbeði kesik idi.

-Kundak yapacaðým sýrada sýrdýnda bir mühür gördüm. Kürek kemiklerinin arasýnda ve iri bir ben büyüklüðünde olan bu mühürde tüylerle.

"La ilahe illallah Muhammedün Resulullah" yazýlýyordu.

.....................
O gece ben de Amine'nin yanýndaydým. Doðum sýrasýnda bir an semaya baktým. Yýldýzlar yeryüzüne el uzatýp toplanacak kadar yakýndý. Doðumu takiben dört yanýmýzdan öyle bir nur fýþkýrdýki her þey kayboldu; bir nur denizinde gibi idik". Bunlar da Osman bin ebi As'ýn annesi Fatýma-i Sekafi hanýma ait cümleler.
þifa hatun ise efendimizin ebesi... elime geldiðinde yalvarýp durmaya baþladý. Bu sýrada gaibden bir ses duydum: (Yerhümüke Rabbüke) hitabý ile bebeðe dua etti. Ve derhal bur nur zuhur etti. Bu nur sebebi ile bir anda çatý ve duvarlar yok oldu. Dünyanýn bir ucundan öbür ucuna her þey gözümüzün önünde idi. Binlerce kilometrelik uzaklýktaki Þam'ýn köþkleri açýk-seçik görülüyordu. Korkup titremeye baþladým Ötelerden sesler geliyordu:

-Bu güzeller güzeli çocuðu nereye götürelim?

-Bir tahtý revana bindirerek bir göz kýrpacak zamanda bütün bürek yerleri gezdirip getirelim.

Bu konuþmanýn ardýndan sakinleþtim. Biraz sonra yeniden sesler duyuyordum:

-Bu göz nuru çocuðu nereye götürdünüz?

-Doðunun bütün kudsi makamlarýný gezdirdik. Ýbrahim aleyhisselam, O'nu baðrýna basýp dua ettikten sonra þöyle dedi: "Ey evladým! dünya ve ahiretin izzet ve þerefi sana verildi. Sana ne mutlu. Peygamberliðini tasdik ve yolunu tercih edenler kýyamet günü seninle birlikte dirilecektir." Bu iþaretlerin ilahi manalar taþýðý belli idi... "Acaba ne olacak?" diye yýllarca merak ettim. Nihayet peygamberliðini açýklayýnca o ihtiyar yaþýmda hiç duraksamadan teblið ettiði dini kabul ettim ve ilk mü'minlerden oldum.

Abdulmüttalib, eve geldiðinde doðumun üzerinden üç gün geçmiþti. Çocuðu görüp sevdi ve gelini ile hangi ismi koyacaklarýný konuþtu... Amine, hamile iken gödügü rüyada:

"-Sen, insanlarýn en hayýrlýsý ve kainatýn efendisine hamilesin. O dünyayý zinetlendirdiði zaman "hasedçilerin þerrinden korunmasý için bir olan Allah'a sýðýným" diye dua et ve Ahmed ve Muhammed ismini ver" dendiðini anlattý ve kindisinin Ahmed'i tercih ettiðini söyledi; anne, devamla doðum sýrasýnda gördüðü harikuladelikeri naklediyor: O anda her taraf nurla dolu ve gözümden perde kalkmýþ; uzaklar yakýn olmuþtu. Þam ve Busra'nýn çarþý ve saraylarý; hatta Busra'nýn develeri gözler önünde.

Dede ise yavruya Muhammed ismini koydu. Böylece ilahi murad yerini buldu ve O'na o güne kadar kimseye nasip olmamýþ bir isim verildi.

Abdülmuttalib, torununun doðumu þerefine yedinci gün bütün Mekke halkýna üç gün süreyle ziyafet verdi. Bu ziyafetten baþka bir de her mahallede develer kestirdi. Yemeðe gelenler "Muhammed" ismini duyunca atalarýnda böyle bir geleneðe tesadüf edilmediði için sebebini sormaktan kendilerini alamadýlar. Dede:

-Yerlerde ve göklerde tanýnsýn ve övülsün istidim; ve bu ismi koydum.

Daha sonra torununu alarak Kabe-i þerif'e götürdü. Yavrucak dedenin kollarýnda mýþýl mýþýl uyuyor. Abdülmuttalib, ziyaret ve duadan sonra yetime içli bir þiir söyleyerek sevgili efenidimizi annesine getirdi ve gelinine:

-Ey benim asil gelinim, çocuðu iyi koru! torunumun þaný yüce olacaktýr. Dikkatin hep üzerinde olsun! Aman gafil olmayasýn! tenbihinde bulundu.

Peygamberimizin dünyayý teþrif etmelerinin ertesinde yahudilerde telaþ ve üzüntü müþahede ediliyordu. Ýsmi "Ahmed" olan ahir zaman peygamberinin doðacaðýný tevratta okuyor, alimlerinden dinliyor, kahinlerden haber alýyor ve doðumun vukuuna dair emareleri gözlüyorlardý...

Beklenen yýldýz doðmuþtu. Acaba dünyaya gelen bebekte öbür iþaretler de varmýydý?

... evet onlar da vardý. Gelen haberlerde çocuðun, nur yüzlü, sünnet olmuþ ve göbeði kesik oldu4u bildiriliyor; bir bulutun gelerek kendisini götürdüðü ve üç gün halka gösterilmediði ilave ediliyordu...

-Tevratýn yazdýklarý doðru çýktý, dedi yahudi alimleri...

Bir musevi ise çocuðu görmek istedi... Hane-i saadete geldiler. Bebeðin gözlerine bakar bakmaz adam, kendini kaybetti. Aklý baþýna gelip yerden doðrulurken hazýr bulunan Kureyþlilerin alaylý alaylý güldüklerini görünce öfke iele baðýrdý:

-Ey Kureyþ mensuplarý! Ey Kureyþliler! Tevrat hakký için söylüyorum; bana kulak verin! Gördüðünüz bu çocuk iþte o peygamberdir. Ýsmi maþrýktan maðribe kadar yayýlacak ve sizi... evet, sizi kýlýçla yola getirecektir! Nübüvvet, israiloðullarýndan gitti artýk, kahkahalarýnýza devam edebilirsiniz!. diyerek orayý terketti.

Yine ayný günlerde bir sabahýn er vaktinde bir tepede bir grup yahudinin feryadu-figanýna þahid olunuyordu... ortada bir yadi, çevresinde dindaþlarý bir söylüyor, bin döküyorlardý. Görenler þaþkýn:

-Hayrola, ne oldu, ne var böyle kendinizi paralýyorsunuz?

-Ah, aah!.. beklenen gün geldi; kýzýl yýldýz göründü. Bu yýldýz ne zaman doðsa bir peygamber dünyaya gelir. Demek ki, Muhammed doðdu. Daha ne olsun? Peygamberlik bizden gitti.

Soranlar gülüþerek yanlarýndan ayrýldýlar.

Musevilerin aðýzlarýný býçak açmýyordu. Bir yahudi, yolda Abdülmuttalib'i gördü:

-Ey Kureyþ reisi, çocuða ne isim verdiniz?

-Muhammed...

-Öyle mi! demek öyle? diyerek mýrýldandý... Paygamber olduðuna dair üç delil bir araya geldi; kýzýl yýldýzýn doðmasý, isminin Muhammed konmasý ve üçüncüsü de asil bir aileden olmasý.

Ayný günlerde Medine sokaklarýnda da bir yahudi saçýný baþýný yoluyordu.

Evet, O ebedi sultan doðdu....

O doðdu; Þam'da bin seneden bu yana akmayan Save nehrinin kuru yataðý su ile doldu, taþtý.

O doðdu; ateþgedenin söndüðü gece Ýran hükümdarý Kisra'nýn eþsiz güzellikteki sarayýnýn ondört kulesi yýkýldý.

O doðdu; doðduðu gece Kisra'nýn sarayýnýn kulelerinden baþka Dicle kýyýsýndaki nefis sulara battý ve Kisra, canýný zor kurtardý.

O doðdu; devrin ileri gelenleri garip garip rüyalar gördüler.

Rüyalarýn, Þam'an Irak'ýn, Ýran'ýn,Dicle'nin, Fýrat'ýn Ýslamýn mülkü olacaðýný haber verdiðine dair en namlý kahinler yorumlar yaptý.

O doðdu; insandan gayri bütün mahlukat O'nu emzirmek için yarýþa girdi.

...Ve O doðdu; büyücüler gelecekten haber vermezler oldular.

Aleyhissalatü vesselam.

Doðumu ile cihaný aydýnlatan o nura selam olsun. O doðmasaydý;

Ya O doðmasaydý!..

Biz ne olurduk....
ALINTIDIR
ağlar

Gönderen: 08.07.2008 - 19:54

kanayan gül üyenin diger mesajlarini ara

	halk yolcusu

1504 Mesaj -

MASALLAH NE GÜZEL KONU

Gönderen: 08.07.2008 - 20:20

	kanayan gül

215 Mesaj -

okuduðun için kardeþim,saðol. Te$ekkürler

Gönderen: 09.07.2008 - 00:05

	Muhtazaf

Moderator

4254 Mesaj -

Kardesim

Peygamberler, Allah (c.c.) ile insanlar arasýnda elçidirler. Allah (c.c.) bu göreve en layýk olan kullarýný seçmiþtir. Yüce Allah (c.c.) insanlara yol gösterici olarak zaman zaman Peygamberler göndermiþ, onlarýn vasýtasýyla emirlerini ve yasaklarýný duyurmuþtur. Hz. Muhammed (A.S.), Yüce Allah (c.c.) 'ýn insanlar arasýndan seçip gönderdiði son peygamberdir. O, bütün insanlýða gönderilmiþtir. Bütün iyi huylarý ve faziletleri kendisinde toplayan en güzel örnektir.

Gönderen: 09.07.2008 - 00:48

	uçanterlik

147 Mesaj -

Es-selamu aleykum Elinize Saglik

ne güzel yazmýþsýnýz

Binlerce kez þükürler olsun Allah 'ýma ki Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) ümmetinden olduðumuz için

Rabbim O yüce sevgiliye hayýrlý ümmet olmayý nasip etsin
Selam ve dua ile...

Gönderen: 09.07.2008 - 14:56

	halk yolcusu

1504 Mesaj -

AMÝN KARDEÞÝMMM

Gönderen: 09.07.2008 - 15:48

	rahil

1191 Mesaj -

amin.. binlerce kez þükürler olsunki Muhammed Mustafa(sav)in ümmetiyiz. gül

Halimize bin þükür.. gül

Gönderen: 09.07.2008 - 17:19

	halk yolcusu

1504 Mesaj -

MASALLAH MASALLAH BÝZLERE

Gönderen: 09.07.2008 - 23:31

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1293 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
mervenur (39), rabianur ihl (35), muhammed ümmeti (38), delikan63 (39), 2900 (70), Furkan_68_Cetin (32), manitu_76 (48), hamido 33 (53), mudure (50), elektroman (52), murbe (44), KARAHÝSA.. (31), alp.eren.bilge (34), bluesaint (50), merwe (34), reca (42), metkaya (49), MeDiNeLi** (41), algin (34), hüzün_r (38), s.faruk (49), tolgacan (56), sahalo (43), mustafa timur k.. (52), galatasaray (32), tolgaexp (52)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 1.04071 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.