*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1677 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Perşembe, 14. Kasım 2024 - 08:28

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » DİĞER DİNİ KONULAR » BIDAT VE HURAFELER

önceki konu diğer konu

12 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Cihan-63

BIDAT VE HURAFELER

582 Mesaj -

NAZAR ÝÇÝN TEMÝME

TEMÝME: Nazar deðmesin diye takýlan nazarlýk, muska ve týlsým gibi þeylerdir.

Ýslam toplumu içerisine giren bu hastalýk çýðýrýndan çýkarak önem teþkil edecek þekilde yerleþmiþ ve insanlarýn bilmeden þirk’e düþmelerine neden olmuþtur. Ýnsanlar nazar deðmemesi, belalarýn def olmasý ve kendisine isabet edecek musibetlere karþý geleceðini düþünerek kendisine temime gibi sýðýntýlar aramaktadýr.Temime’nin çocuklara,hayvanlara, evlere, arabalara vs. eþyaya gelebilecek zararlara karþý kalkan olacaðýna inanýlmaktadýr. Bu nedenle nazarýn isabetinden ve etkisinden korunmak üzere bazý tedbirlere baþvurulmaktadýr.

Korunma tedbirleri olarak çocuklara, at, dana, inek,ev, dükkan, otomobil vb. gibi eþyaya nazar boncuðu, at nalý, üzerlik otundan yapýlan kolyeler takýlmakta özellikle çocuklara kurt, ayý, kartal, leylek gibi hayvanlarýn diþ, týrnak ve kemiklerinden yapýlan nazarlýklar takýlmaktadýr. Böylece nazarýn isabetinden korunulacaðýna inanýlmaktadýr. Nazar isabetinden kurtulmak için nazar muskalarý takýlmakta, kurþun veya mum döktürülmekte, nefesi keskin hocalara okutulmaktadýr.Bazý yörelerimizde de "tuz çatýlmakta", "un yakýlmakta" , "üzerlik otu" yakýlarak dumaný ile tütsülenilmektedir ve hurafedir.

Hadisi þerifte Peygamberimiz (s.a.v.) : “(Nazar deðmesin diye) Kim bir temime takarsa Allah o kimsenin muradýný tamam etmesin. Temime takan bir kimseye Allah bir menfaat vermesin.” buyurmuþtur. [1]

Nazar ve etkileri inkar edilmez bir gerçektir.Bu hususta aþaðýda geçen ayet ve hadisler konuyu açýklamak açýsýndan yeterli olacaktýr

"... Ýnkar edenler Kur'ân'ý dinlediklerinde, neredeyse seni gözleriyle yýkýp devireceklerdi" [2]

Hz. Aiþe (R.A.)'nin naklettiði bir hadis-i þerifte de Hz. Peygamber (s.a.v.) "Nazardan Allah'a sýðýnýn, çünkü nazar (göz deðmesi) haktýr."[3] buyurmuþtur.

Resulullah (S.A.V)'ýn nazar deðmesine karþý, "Ayetü'l Kürsr ' ile ihlâs ve Muavvizeteyn (yani Felak ve Nas) Sûrelerini okumuþ ve ashabýna da bunlarý okumalarýný tavsiye etmiþtir.

De ki: "Allah bizim hakkýmýzda ne takdir etmiþ, ne yazmýþsa baþýmýza ancak o gelir. Mevlâmýz, sahibimiz o’dur. Onun için müminler yalnýz Allah’a dayanýp güvensinler."[5]

Tevekkül etmek öyle bir imandýr ki; onu elde eden bir mü’min her türlü davranýþýnda, baþýna gelebilecek her türlü musibette ve her türlü acý karþýsýnda Rabbine güvenir, ondan sabýr diler ve bilir ki, Rabbi dilemedikçe ona hiçbir kimse zarar veremez ve yine o dilemedikçe hiçbir kimse de ona fayda veremez. Tevekkül etmeyi hayatýna tam olarak yerleþtiren bir mü’min ancak Rabbinden korkar, ancak ona sýðýnýr ve bütün isteklerini ancak ona arz eder. Tevekkül bu dünyadaki bütün acýlarýn, sýkýntýlarýn ve korkularýn yegane ilacýdýr. Bir dalýn yapraðýnýn dalýndan düþmesi, bir yaðmur tanesinin düþtüðü yer, bütün canlýlarý oluþturan trilyonlarca hücreler ve hücreleri oluþturan atomlarýn her türlü hareketi ancak o’nun dilemesiyledir.

O halde bu kadar kudret ve azamet sahibi olan yüce Rabbimizin dilemesi olmadan hiçbir güç zarar veremez. Kaldý ki, onlarýnda hücrelerini Allah (c.c.) yaratmaktadýr.

Þayet bir musibet isabet ediyorsa, ya yaptýðýmýz bir hata nedeniyle yada imtihan gereðidir.

Nazar isabet eden bir insan þifasýný ancak Kur’an ve sünnet eczanesinde aramalýdýr. Bunun dýþýndaki ilaçlar faydasý olmadýðý gibi þirk’e sokup, helak eder.

NAZARDAN KORUNMAK

1- Muavezeteyn (felak ve nas) sureleri okunabilir. Zira Peygamberimiz iki kul euzüyü okuyup buyurdu ki: (Bu iki sure ile [belalardan, nazardan] korunun! Hiç kimse, bu iki sure ile korunduðu gibi, baþka þeyle korunamaz.)[6]

2- Fatiha, Âyet-el kürsi ,Kâfirun, Ýhlas, Felak ve Nas sureleri] 7þer defa okunup hastaya üflenirse, büyü, nazar ve her dert için iyi gelir. Bir hadisi þerifte de, (Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar deðmez) buyuruldu. [7]

3- Ýslam bilginleri Kalem suresinin 51 ve 52. ayetlerinin okunmasý gerektiðine dair rivayetleride bildirmektedirler. Bu konuda ayrýca Ýmam Nevevi’nin Ezkar isimli eserine de bakýlýrsa yeterince bilgi edinilebilir.

Mesaj 2 kez düzenlendi. En son Cihan-63 tarafından, 19.05.2007 - 14:29 tarihinde.

Gönderen: 19.05.2007 - 14:26

	muhammed yusa

944 Mesaj -

ABÝ ALLAH RAZI OLSUN NAZAR KONUSUNU ÖÐRENDÝK BURDA MUSKA KONUSUNA FAZLA DEÐÝNMEMÝÞSÝN.....

EÞÝM DOÐUM HASTASI OLDUÐUNUN ÝKÝNCÝ AYINDAN SONRA ÇOK FENA KABUSLAR GÖRMEYE BAÞLADI... EÞÝM MUSKA YAPMAK ÝSTÝYORDU BEN KARÞI ÇIKIYORDUM... EN SONUNDA GÜNEYDOÐUNUN TANINMIÞ EN BÜYÜK ALÝMLERÝNDEN BÝR TANESÝ OLAN ÝRANDA VE EL-EZHER ÜNV ÖÐRENÝM GÖRMÜÞ ÞUAN ÝNZAR DERGÝSÝNDE FETVA VEREN MOLA ENVER KILINÇASLAN HOCAMIZA SORDUM MUSKANIN CAÝZLÝÐÝ KONUSUNDA BANA ÝYÝLÝK ÜZERÝ YAPILAN MÝSAL RÜYASINDA KORKAN KABUS GÖREN BÝRBÝRLERÝNÝ SEVDÝKLERÝ HALDE AKIBETÝ OLMAYAN ÝÞLERÝ EVÝ NAZARDAN DOLAYI TERS GÝDEN ÝNSANLARA ÝYÝLÝK MUSKASININ YAPILMASINDA HERHANGÝ BÝR SIKINTI YOKTUR DEDÝ....AMA HÝLE ÜZERÝ YANÝ BÝR KIZI MÝSAL ÇOK SEVEN AMA KIZ KENDÝSÝNE YÜZ VERMEDÝÐÝNDEN GÝDÝP AÞK MUSKASI YAPAN SEVMEDÝÐÝ BÝR AÝLE ÝÇÝN FÝTNE MUSKASI YAPANLAR VS VS GÝBÝSÝNDEN MUSKALAR KESÝNLÝKLE GÜAHTIR VEBALÝ ÇOK BÜYÜKTÜR DEDÝ VE BENDE GÝDÝP EÞÝME BÝR KORKU MUSKASI YAPTIM.....

ZORUNLU HALER DIÞINDA YAPILAN MUSKALARA VARSA BÝLGÝLENDÝRÝRSEN ÇOK SEVÝNÝRÝM RAVDA AÝLESÝNE ÇOK GÜZEL BÝR ANLATIM OLUR ALLAH RAZI OLSUN ÞÝMDÝDEN
WESSELAM

Gönderen: 19.05.2007 - 14:42

muhammed yusa üyenin diger mesajlarini ara

muhammed yusa üyeyi arkadas listeme ekle

	faniiiia

138 Mesaj -

Allah razý olsun. yanlýz þu ferdiðin numaralarýn kaynaðýný versen iyi olur kanýmca.

Gönderen: 19.05.2007 - 14:43

	Cihan-63

RE:

582 Mesaj -

[quote]Orijýnalý faniiiia

Allah razý olsun. yanlýz þu ferdiðin numaralarýn kaynaðýný versen iyi olur kanimca.

kaynak olarak bunlar verilmis faniiiia kardes.

[1] (Ahmed)

[2] Kalem 51

[3] Ýbn Mace- 2/1159 hadis no 3508

[4] Tecridi sarih 12/90

[5] Tevbe 9/51

[6] Ebu Davud

[7] Deylemi

Mesaj 2 kez düzenlendi. En son Cihan-63 tarafından, 19.05.2007 - 14:54 tarihinde.

Gönderen: 19.05.2007 - 14:52

	faniiiia

138 Mesaj -

Allah razý olsun.

Gönderen: 19.05.2007 - 14:54

	antibidat

14 Mesaj -

eline saðlýk

Gönderen: 19.05.2007 - 14:54

	Cihan-63

RE:

582 Mesaj -

Alıntı
Orijýnalý muhammed yusa

ABÝ ALLAH RAZI OLSUN NAZAR KONUSUNU ÖÐRENDÝK BURDA MUSKA KONUSUNA FAZLA DEÐÝNMEMÝÞSÝN.....

EÞÝM DOÐUM HASTASI OLDUÐUNUN ÝKÝNCÝ AYINDAN SONRA ÇOK FENA KABUSLAR GÖRMEYE BAÞLADI... EÞÝM MUSKA YAPMAK ÝSTÝYORDU BEN KARÞI ÇIKIYORDUM... EN SONUNDA GÜNEYDOÐUNUN TANINMIÞ EN BÜYÜK ALÝMLERÝNDEN BÝR TANESÝ OLAN ÝRANDA VE EL-EZHER ÜNV ÖÐRENÝM GÖRMÜÞ ÞUAN ÝNZAR DERGÝSÝNDE FETVA VEREN MOLA ENVER KILINÇASLAN HOCAMIZA SORDUM MUSKANIN CAÝZLÝÐÝ KONUSUNDA BANA ÝYÝLÝK ÜZERÝ YAPILAN MÝSAL RÜYASINDA KORKAN KABUS GÖREN BÝRBÝRLERÝNÝ SEVDÝKLERÝ HALDE AKIBETÝ OLMAYAN ÝÞLERÝ EVÝ NAZARDAN DOLAYI TERS GÝDEN ÝNSANLARA ÝYÝLÝK MUSKASININ YAPILMASINDA HERHANGÝ BÝR SIKINTI YOKTUR DEDÝ....AMA HÝLE ÜZERÝ YANÝ BÝR KIZI MÝSAL ÇOK SEVEN AMA KIZ KENDÝSÝNE YÜZ VERMEDÝÐÝNDEN GÝDÝP AÞK MUSKASI YAPAN SEVMEDÝÐÝ BÝR AÝLE ÝÇÝN FÝTNE MUSKASI YAPANLAR VS VS GÝBÝSÝNDEN MUSKALAR KESÝNLÝKLE GÜAHTIR VEBALÝ ÇOK BÜYÜKTÜR DEDÝ VE BENDE GÝDÝP EÞÝME BÝR KORKU MUSKASI YAPTIM.....

ZORUNLU HALER DIÞINDA YAPILAN MUSKALARA VARSA BÝLGÝLENDÝRÝRSEN ÇOK SEVÝNÝRÝM RAVDA AÝLESÝNE ÇOK GÜZEL BÝR ANLATIM OLUR ALLAH RAZI OLSUN ÞÝMDÝDEN
WESSELAM

EVET KARDES MUSKA KONUSUNDA HAKLI OLABILIRSIN. TABIKI HER SEY NIYETLERE GOREDIR. ANCAK MUSKAYA UMUT BAGLAYIP DUA ETMEYI KESEBILIR, ALLAH'TAN YARDIM DILEMESINI KESEBILIR DUSUNCESI OLMASI ACISINDAN TEHLIKELI GORULMUSTUR. AKSI TAKTIRDE KUR'AN SIFADIR ZATEN KUL ICIN. MUSKADA KUR'AN AYETLERIDIR SANIRIM. BUNDA BIR SAKINCA OLMAMALI. ANCAK IYI NIYETLE YAPILINCA MUSKA IYI DIR. YANI BURDA BUYU ANLAMINDA KULLANILMASIN DIYE, INSANIN NAZARA KORKUYA KARSI OKUYACAGI SURELER VARDIR. NITEKIM BILIYORSUNKI PEYGAMBER EFENDIMIZE BILE BUYU YAPILMISTIR. ALLAH (FELAK VE NAS) SURELERINI BU YUZDEN NAZIL ETMIS VE PEYGAMBERIMIZ BUNU OKUMUSTUR. BU SEKILDE BUYUDE BOZULMUSTUR.

MUSKALARI BIR COGUMUZ ALIR OKUMADAN YADA BILEN BIRILERINE OKUTMADAN HEMEN ELBISEYE VEYA YASTIGA YADA BILMEM DEGISIK YERLERE IGNELERLER. VE BU SEKILDE MEDET UMARIZ. DERIN DUSUNULDUGU ZAMAN OLCU OLARAK SADECE RESULLULLAH'IN YAPTIKLARINI ORNEK ALMALIYIZ DIYE DUSUNUYORUM KARDES. MUSKA YAPILMISMIYDI EFENDIMIZ ZAMANINDA ACABA? NAZARA, KORKUYA, BUYUYE KARSI HANGI SURELER OKUNMALIDIR DIYE EMIRLER VAR. BENIDE BU EMIRLER BAGLADIGI ICIN GERISINI PEK TASVIP ETMIYORUM BEN. INSALLAH BENI ANLAMISSINDIR MUHAMMED KARDES.

Gönderen: 19.05.2007 - 15:08

	muhammed yusa

944 Mesaj -

evet abim allah razý olsun anladým abim... sevinçli

wesselam

Gönderen: 19.05.2007 - 15:36

	Cihan-63

582 Mesaj -

HURAFE: Uydurulmuþ hikâye ve rivayettir. Bunlar genellikle dinin bir parçasý veya gereði olarak aktarýla geldigi gibi, dindenmiþ gibi benimsenmiþ olan, gerçekteyse dinle ilgisi bulunmayan, hikâye ve rivayetlerdir.
Geçmiþ ümmetler hevâ ve hevesleri doðrultusunda yaptýklarý yeniliklerle dinlerini tahrip etmiþlerdir. Bu konudaki tehlikeyi bilen Peygamberimiz (s.a.v.) yine ümmetini uyarýyor; “Her kim bizim bu iþimizin (yani dinimizin) içine ondan olmayan bir þeyi yeniden sokarsa (o yaptýðý iþ göz kırpma

merduddur, baþýna çalýnýr. [1]
“Her yenilik bidattir her bidatte sapýklýktýr.”[2]
Bazýlarý bidat’in iyi olan ve kötü olan diye ikiye ayrýldýðýný iddia ediyorlar halbuki Peygamberimiz böyle bir ayrým yapmýyor. Üzerinde emri olmayan bir iþin reddolunacaðýný söylüyor.Bunun aksi olursa o zaman her önüne gelen bir þeyler uydurup, dine yeni bir þey sokar ve artýk din aslýndan uzaklaþýp tanýnmaz bir hale gelir. Nitekim böyle de olmuþtur.
O zaman birisi derki; Ben öyle bir zikir þekli buldum ki çok faydalý. Birisi der ki; Allah’ý raks ederek, dönerek zikretmek öyle bir zikirdir ki Allah aþkýný en güzel böyle ifade edebilirsin. Birisi derki; rabýta diye bir þey buldum ki ibadetler için tam bir motivasyon saðlýyor. Birisi çýkar bir zikir meclisi oluþturalým birkaç bin Allah birkaç yüz ihlas okuyalým geçmiþ büyüklere bunlarý hediye edelim onlar bizi tanýsýn ki ruhaniyetleri bize yardým etsin. Ve bunun arkasý kesilmeyerek dinin içerisine bir çok yenilik girer.
Rivayete göre þöyle bir hadise meydana gelmiþtir:
“Biz Ýbni Mes’ud’un kapýsýnda oturuyorduk vakit akþam ile yatsý arasý idi Ebu Musa Ýbni Mes’ud’a gelerek “dýþarý çýk ey Eba Abdirrahman” dedi ibni Mes’ud dýþarý çýktý Ebu Musa’ya seni bu saat de kapýma getiren nedir dedi Ebu Musa Allah’a yemin ederim ki ben bir durumla karþýlaþtým o beni korkuttu inþaallah hayýrdýr dedi ve konuþmasýný þöyle sürdürdü “ mescide bir topluluk gördüm içlerinden birisi þu kadar Sübhanallah þu kadar Elhamdülillah deyin diyordu. Bunun üzerine Abdullah gitti bizde beraberinde gittik. Onlarýn yanýna vardý ve “ siz nede çabuk sapýttýnýz halbuki Muhammed’in ashabý diridir,hanýmlarý da daha yaþlanmadý, peygamberin elbiseleri ve yemek kaplarý daha bozulmadý siz oturup günahlarýnýzý sayýn ben iyiliklerinizin Allah tarafýndan sayýlacaðýna kefilim dedi”[3]
“Siz bidat olan bir þeye öncülük ediyorsunuz eðer bu yaptýðýnýz bidat deðilse “Muhammed sapýklýk içindedir” demek gerekir demiþ. Abdullah b.utbe b. Erkad “Ey ibni Mes’ ud ben Allah’tan af talep ediyorum yaptýðýmdan piþman oldum demiþ ve daðýlmýþlar”[4]
Bakýnýz sahabenin burada karþý çýktýðý zikir deðil zikir þeklidir. Yani Resulullah’ýn (s.a.v.) emretmediðinin yapýlmasýdýr.
Bu düþüncedeki insanlar yaptýklarý davranýþlarýn peygamberin ve ashabýnýn hayatýnda böyle bir þey var mý yok mu? Diye bakmadan manevi bir iþaretle kendisine Allah tarafýndan bildirildiðini iddia ederse dinin ne hale gelebileceðini düþünebiliyor musunuz?
Belki bu bidatleri için Kur’an’dan sünnet’ten cýmbýzla alýntýlar yaparak nüzul sebebine ve peygamber ile sahabenin ne anlayýp, nasýl amel ettiðine bakmadan kendilerine delil bulabilirler. Ancak Resulullah’ýn ve Sahabenin hayatýnda örneðini bulamazlar.
Cenab-ý Hak (c.c.) buyuruyor ki:

“Bugün sizin için dininizi kemâle erdirdim, ve sizin üzerinize nîmetimi tamamladým ve sizin için din olarak Ýslâmiyet'e razý oldum.”[5]

“ Size Peygamber ne verirse artýk onu alýnýz ve sizi neden menettiyse hemen ona nihayet veriniz ve Allah'tan korkunuz. Þüphe yok kI: Allah, azabi siddetli olandir."[6]
“ Þüphesiz bu benim dosdoðru yolumdur. Buna uyun baþka yollara uymayýn zira o yollar sizi Allah’ýn yolundan ayýrýr. Ýþte sakýnmanýz için Allah size bunlarý emretti.” [7]

“Helak olan apaçýk bir delille helak olsun ve yaþayanda apaçýk bir delille yaþasýn”[8]

“size Peygamber ne verirse artýk onu alýnýz ve sizi neden menettiyse hemen ona nihayet veriniz ve Allah'tan korkunuz. Þüphe yok ki: Allah, azabý þiddetli olandýr.” buyuruluyor. [9]

“Resulüm deki: Eðer Allah’ý seviyorsanýz bana uyunuz ki, Allah’ta sizi sevsin ve günahlarýnýzý baðýþlasýn. Allah son derece baðýþlayýcý ve esirgeyicidir.” buyuruluyor. [10]

“ Kendisi için doðru yol belli olduktan sonra, kim peygambere karþý çýkar ve mü’minlerin yolundan baþka bir yola giderse, onu o yönde býrakýrýz ve cehenneme sokarýz; o ne kötü bir yerdir.” buyuruluyor. [11]

Abdullah ibn Mes’ud (r.a.) delil gösterdiði gibi sahihi Müslim’de zikredilen Cibril hadisinde peygamberimiz (s.a.v.) “ siz onlarýn namazlarý yanýnda kendi namazýnýzý, oruçlarýnýn yanýnda kendi oruçlarýnýzý, onlarýn amellerinin yanýnda kendi amellerinizi beðenmezsiniz.” dedikten sonra “ Onlar okun yaydan çýktýðý gibi dinden çýkarlar” diye buyurmuþtur.
Abdullah b. Mes’ud (r.a.) buyurdu ki; “Sünnete uyun kendiliðinizden bir þey icat etmeyin. Bu size kafidir.” [12]
O halde kim dinde yeni bir þey iddia ederse Kur’an ve sünnet’ten delilini de ortaya koymalýdýr. Þayet bunu yapamazsa bulmuþ olduðu o yenilikle Allah ve Resulünün sözüne itibar etmiyor demektir.
Muvatta Ebu Hureyre (r.a.)’den þu hadisi nakleder: Resulullah (s.a.v.) bir gün mezarlýða gider ve þöyle der: “Esselâmu aleykum ey mü’minler topluluðunun diyarý. Ýnþaallah bizde size kavuþacaðýz…” hadisin devamýnda þu vardýr: “ (kýyamet gününde) bir gurup adamlar, týpký sahipsiz develerin havuz kenarýndan kovulup, uzaklaþtýrýldýðý gibi benim havzýmdan uzaklaþtýrýlacaklar. Ben onlara: “Gelin buraya, nereye gidiyorsunuz, gelin, gelin!” diye sesleneceðim. Bunun üzerine denilecek ki, onlar senden sonra (dini) deðiþtirdiler. Bende diyeceðim ki: “O halde onlar benim havzýmdan uzak olsunlar! Uzak olsunlar! Uzak olsunlar!”[13]
Ýmam Þâtýbi el-Ý’tisam isimli eserinde þöyle diyor: “Ýbadetlerde bidat çýkaran fýrkalarýn çoðu, zahidliðe ve halktan ayrý münzevi hayat yaþamaya fazlaca düþkün insanlardan oluþur. Cahil ve tecrübesiz halk da onlarýn peþinden gider. Ehli sünnet ve cemaate baðlý olan kimseyi de Allah’ýn yaratýklarýnýn en takvalýsý da olsa sadece avamdan birisi olarak görürler. Havas ise iþte bu fazla fazla ibadet yapan kimselerdir. Bu sebeple onlarla gurur duyanlar ve onlarýn gittikleri tarafa meyledenlerin çoðunun kendi yollarýndan gitmeyen diðer insanlarý küçümsediklerini ve onlarý kendi nurlarýndan mahrum býrakýlmýþ kiþiler olarak kabul ettiklerini görürsün.”[14]
Bidat ve hurafeler Yahudiler, münafýklar ve Hýristiyan misyonerler tarafýndan planlý bir þekilde dine sokulmaya çalýþýlmýþ ve bunda da oldukça baþarýlý olmuþlardýr.
Ayrýca sadece Ýslam düþmanlarý deðil bazen dini yanlýþ anlayan bazý Müslümanlarda bu bidat ve hurafeleri adeta körüklemiþlerdir. Kimisi kendince bidat olmadýðýna inandýðý ve yeni bir çýðýr olduðunu düþündüðü þeylerin bidat olarak yerleþmesine neden olmuþ, kimisi Müslümanlarý Kur’an ve zikre yönelteceðini hesaplayarak bidatler uydurmuþlardýr.
Yukarda zikredilen ölçülere uyulmayýp, bidat ve hurafeler zamanla dindenmiþ gibi yerleþince Müslümanlar tevhidi inançlarýndan uzaklaþarak bozulmuþ bir din yapýsýný benimsemiþlerdir.
KAYNAKLAR:
[1] Buhari –Müslim
[2] Müslim
[3] Abdullah ibni seleme – Heysemi –H.sahabe
[4] Ebul bahteri-Taberani- H.sahabe
[5] Maide 5/3
[6] Haþr 59/7
[7] En’am 6/153
[8] Enfal 8/42
[9] Haþr suresi 59/7
[10] Al-i Ýmran 3/31
[11] Nisa 4/115
[12] Heysemi 1/82
[13] Buhari Kitabu’r-Rikak
[14] El-Ý’tisam (Bidatler karþýsýnda Kitap ve Sünnete Baðlýlýkta Yöntem)– Ýmam Þatýbi s.139

Gönderen: 19.05.2007 - 15:53

	Cihan-63

582 Mesaj -

MUM YAKMA
Ýslâm'da cami duvarýna, kabir taþýna, mezar taþýna, mum yakýlýr diye bir kural yoktur. Bu âdet, Müslüman Türklere Mecusilerden ve Hýristiyanlardan geçmiþtir.
Kabir baþýna, mezar taþýna mum yakan kiþi, oradaki yatýrdan beklenti içerisine girmekte veya onunla bütünleþtiðini yada onun yaktýðý ýþýðý takip ettiðini,onunla hem dem olduðunu düþünmektedir, bu büyük bir hatadýr ve þirktir. Ýslâm'a göre insan, ancak Allah'a iltica eder ve O'na sýðýnýr; O'nun dýþýndaki varlýklardan medet ummak yanlýþtýr. Bu itibarla kabirlerde mum yakma adeti yanlýþ bir inançtýr, hurafedir.

ÇABUT BAÐLAMAK
Çaðdaþ Altaylý Þamanistlerin inandýklarý "ÝZÝ"ler, Göktürklerin býraktýklarý yazýtlarda toptan "YER-SU" ile ifade edilmiþtir. Göktürkler bu "YER-SU" denilen ruhlarý, Türk yurdunun koruyucusu sayarlardý. Onlarýn inanýþlarýna göre bu "ÝZÝ'ler kiþiden kurban isterler. Kurban sunmayanlara zararlarý dokunur. Ancak bu ruhlar çok kanaatkârdýr. Bunlarý, bir paçavra parçasý, bir tutam at kýlý hatta kurban niyetiyle atýlan bir taþ parçasý ile tatmin etmek mümkündür.” [15]
Türkler Müslüman olduktan sonra da bu âdetlerin etkilerinden kurtulamamýþlar ve býrakamamýþlardýr. Evliya saydýklarý ulu kiþilerin türbelerine, orada biten aðaçlara, ya da o yörede bulunan bazý kayalara çaput baðlamak suretiyle eski adetlerini devam ettirmiþlerdir. Oysa böyle bir âdet Ýslâm'da yoktur hurafedir.

KURÞUN DÖKMEK
Halkýmýz arasýnda "göz deðmesi, göze gelme" diye adlandýrýlan bir "NAZAR" inancý vardýr. Nazar isabet eden kimsenin kendisine, malýna veya eþyasýna bir zarar geleceðine inanýlýr. Bu nedenle nazarýn isabetinden ve etkisinden korunmak üzere bazý tedbirlere baþvurulmaktadýr.
Korunma tedbirleri olarak çocuklara, at, dana, inek,ev, dükkan, otomobil vb. gibi eþyaya nazar boncuðu, at nalý, üzerlik otundan yapýlan kolyeler takýlmakta özellikle çocuklara kurt, ayý, kartal, leylek gibi hayvanlarýn diþ, týrnak ve kemiklerinden yapýlan nazarlýklar takýlmaktadýr. Böylece nazarýn isabetinden korunulacaðýna inanýlmaktadýr. Nazar isabetinden kurtulmak için nazar muskalarý takýlmakta, kurþun veya mum döktürülmekte, nefesi keskin hocalara okutulmaktadýr.Bazý yörelerimizde de "tuz çatýlmakta", "un yakýlmakta" , "üzerlik otu" yakýlarak dumaný ile tütsülenilmektedir ve hurafedir.
Nazar ve etkileri inkar edilmez bir gerçektir.Bu hususta aþaðýda geçen ayet ve hadisler konuyu açýklamak açýsýndan yeterli olacaktýr.

"... Ýnkar edenler Kur'ân'ý dinlediklerinde, neredeyse seni gözleriyle yýkýp devireceklerdi" [16]
Hz. Aiþe (R.A.)'nin naklettiði bir hadis-i þerifte de Hz. Peygamber (s.a.v.) "Nazardan Allah'a sýðýnýn, çünkü nazar (göz deðmesi) haktýr." [17] buyurmuþtur.
Resulullah (S.A.V)'ýn nazar deðmesine karþý, "Ayetü'l Kürsi ile ihlâs ve Muavvizeteyn (yani Felak ve Nas) Sûrelerini okumuþ ve ashabýna da bunlarý okumalarýný tavsiye etmiþtir. [18]
Ýslâm bilginleri, nazarýn etkisinden korunmak veya nazar isabet etmiþ ise kurtulmak için Kalem Sûresinin 51. ve 52. âyetlerinin okunmasýný da tavsiye etmiþlerdir.

KAYNAKLAR:

[15] Hurafeler ve menþeleri s.39
[16] Kalem 51
[17] (Ýbn Mâce, 2/1159 Hadis No: 3508)
[18](Tecrid tercemesi, 12/90, Hadis No: 3508)

Gönderen: 19.05.2007 - 15:58

	Cihan-63

582 Mesaj -

FAL AÇMAK
Ýslâm Dinine göre hangi þekilde olursa olsun, fal baktýrmak ve falcýlarýn söylediklerine inanmak yasak ve hurafedir.

"Ey iman edenler! þarap, kumar, putlar, fal ve þans oklarý birer þeytan iþi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki felaha eriþesiniz" [19]
Konuya iliþkin olarak Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) de þöyle söylemiþtir: "Kuþun ötmesinden, uçmasýndan uðursuzluk kabul etmek, ufak taþlar (nohut, bakla, fasulye, iskambil kaðýdý, kahve telvesi vs.) ile fal açmak, kum üzerine hatlar çizmek, bunlardan geleceðe dair hükümler çýkarmak SÎHÝR ve KEHANET nevindendir" [20]

KABÝRDE DUA
Ýslâm'da dilek ve istekler sadece Allah'a arz edilir. Allah'tan baþkasýna sýðýnmak ve O'ndan gayrisinden maðfiret dilemek doðru deðildir. Gerçek böyle olmasýna raðmen,duaya bir sürü bâtýl hareketler sokulmuþtur.
Bazýlarý dua ederken sanki kavga ediyor gibi baðýrýp çaðýrýyor. Kimisi dua yapmak için türbelere, yatýrlara koþuþturuyor. Kimisi de mezarlara elini yüzünü sürmekte, türbelerin eþik ve pencerelerini öpmektedir. Bir çeþit tapýnma hareketleri yapmaktadýrlar.
Bu hareketlerin cümlesi yanlýþtýr ve batýldýr. Dua etmek için kabir baþýna, yatýr taþýna gitmeye gerek yoktur. Kabirde yatan mevtalar insanlarýn dileklerini yerine getiremezler. Dua eden kiþi ile Allah arasýnda vasýta olamazlar. Çünkü Ýslâm'da Allah'a sýðýnmak, O'na dua etmek için bir aracýya ihtiyaç yoktur. Kul, vasýtasýz Allah'a iltica eder. Bu itibarla bir kimse, "Falan yatýra gittim ona dua ettim o mübarek zatýn himmeti ile duam kabul oldu" derse bu þirktir ve caiz deðildir.
Kabirler; ölümü düþünmek, ahireti hatýrlamak ve insanýn hangi mevkide olursa olsun bir gün gelip mezarda yatan gibi toprak olacaðýný görmek ve ibret almak için ziyaret edilir. Bunun dýþýndaki davranýþlar bidattir.
Ýnsanýn yüce yaratýcýya karþý yapmak zorunda olduðu kulluk görevlerinden biri de dua’ dýr. Sevgili Peygamberimizin bildirdiðine göre "Dua bir ibadettir" [21]
Ýnsanoðlu hangi tür inancý taþýrsa taþýsýn, hiçbir zaman dua etmek lüzumunu hissetmekten uzak kalmamýþtýr. Çünkü insanoðlu yaratýlýþý gereði daima üstün bir kudrete baðlanmýþ, ona inanmýþ ve ondan yardým dilemiþtir. Ýþte dua, bu inanýþýn dile getiriliþ biçimidir.Aslýnda dua, kelime anlamý bakýmýndan; Allah'tan yardým dileme anlamýna "çaðrýda bulunmak, davet etmek", "yardým ve esenlik istemek" anlamlarýna gelmektedir.
Muhammed Hamdi YAZIR dua'yý þöyle tarif etmektedir.
"Dua; küçüðün büyükten, âcizin kâdirden hacet ve arzusunu talep ve ricasý demektir [22]
Dua etmek için kutsal kitabýmýz Kur'ân-ý Kerim'de emir ve iþaretler vardýr. Yüce Allah Mü'min Sûresinde þöyle buyuruyor:
"Bana dua edin ki size karþýlýðýný vereyim.." [23] "Ey Muhammed kullarým beni sana sorarlarsa, bilsinler ki, ben þüphesiz onlara yakýným, Benden isteyenin dua ettiðinde duasýný kabul ederim. Artýk onlar da davetimi kabul edip bana inansýnlar, doðru yolda yürüyenlerden olsunlar” [24]

“Hüküm ancak Allah’ýndýr.Ben ona dayanýr ona güvenirim.Tevekkül edenler ancak ona güvensinler.” [25]

“Allah’a güvenen kimseye o yeter” [26]
O halde dua ederken hiçbir þeyi Allah’a ortak koþmadan vasýtasýz olarak ancak ona güvenip ve ondan bekleyerek boyun büküp istemelidir.Çünkü acize istemek düþer. Kâdir’in ise vermek þanýndandýr.Þâný yüce Allah daha iyi bilir.

KAYNAKLAR:

[19] (Maide Sûresi, Ayet: 90).
[20] Riyazü's-Salihin, c. 3, Hadis No: 1702.
[21] Tecrid-i Sarih, c. 12, s. 360.
[22] Hak Dini Kur'ân Dili, M.Hamdi Yazýr, c. 3, s. 2194.
[23] mü’min 60
[24] Bakara 186
[25] Yusuf 67
[26] Talak 3
[

Mesaj 1 kez düzenlendi. En son Cihan-63 tarafından, 19.05.2007 - 16:05 tarihinde.

Gönderen: 19.05.2007 - 16:04

	Cihan-63

582 Mesaj -

KABÝRLERDE KUBAN ADAMAK
Bir kimse adayacaðý kurbanýný yalnýz Allah için adamalýdýr. Allah'tan gayrisi adýna kurban kesilmez. Ýslâm'da bir yatýra, bir kabre, tekkeye veya falan devlet adamýna kurban adamak caiz deðildir. Çünkü kurban, vacip olan bir ibadet olmasý hasebiyle yalnýz Allah rýzasý için, Allah adýyla kesilir. Kabirlere gidip kurban kesme adeti Ýslâm'dan önceki kavimlerin müþrik adetlerindendir. Ýslâm dini kabirler üzerine kurban kesmeyi yasaklamýþtýr.
Hz. Muhammed Efendimiz (S.A.S.), bir hadislerinde: "Kabirler üzerine kurban kesmek Ýslamiyette yoktur"[27] buyurmuþlardýr. Buna göre Ýslâm dininde olmayan bir adeti varmýþ gibi kabul etmek bid'ât olup, büyük bir manevi sorumluluðu vardýr.
Bir müslüman kurban adarken dileðinin olmasýný Allah'tan deðil de bir kabirden veya türbeden beklerse küfre gider. Ýslâm'da Allah'a tazim ve itaat için hiçbir aracýya lüzum yoktur. Mü'min, Rabbýna karþý teþekkürünü, kulluðunu vasýtasýz arzeder. Nitekim beþ vakit namazýn her rekatýnda FATÝHA sûresini okurken 5. ayette: "Ancak sana kulluk ederiz ve yalnýz senden yardým dileriz" deriz. Çünkü Ýslâm esaslarýna göre Allah'tan baþkasýna kulluk etmek, ilâhi takdiri baþkasýndan beklemek caiz deðildir. Allah'ýn takdir ettiði þeyin hiçbir þekilde deðiþmesine imkan yoktur. Nezir; ilahi iradeyi deðiþtirmez ve bidattir.
KABÝRLER ÜZERÝNE BÝNA YAPMAK
ـ- Hz. Câbir radýyallahu anh anlatýyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) kabrin kireçlenmesini, üzerine bina yapýlmasýný, üzerine oturulmasýný, üzerine yazý yazýlmasýný ve ayakla basýlmasýný yasakladý." [28]
- Ebu'l-Heyyâc el-Esedî anlatýyor: "Bana, Hz. Ali radýyallahu anh: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ýn beni göndermiþ olduðu þeye ben de seni göndereyim mi?" diye sordu ve Resûlullah'ýn kendisine:
"Haydi git, kýrýp dökmedik put, düzlemedik yüksek kabir býrakma!" dediðini anlattý." [29]

Peygamberimiz (s.a.v.) ve sahabe-i kiram (r.a.) döneminde kabirler üzerine bina inþa etme,yazýlar yazma ve mescit edinme gibi bir davranýþ bulunmamaktadýr. Bu yenilikler daha sonraki dönemlerde yüceltme hastalýðýnýn bir tezahürü olarak uygulanmaya baþlanmýþ ve çýðýrýndan çýkarak bugünkü hale gelmiþtir. Ýnsanlar cahiliyetin de etkisiyle çok sevdikleri alimleri ve veli olduðuna inandýklarý zat’larýn mezarlarýný mescitler hali-ne getirmiþ, dua edilen yerler,bereket umulan Allah’ýn rýzasýna ulaþmak için vesile kabul edilen yerler haline getirmiþlerdir. Bazý alimler mezar taþlarýna isim yazýlabileceðini söylemektedir.Belki bu mezarýn tamamen yok olmasý ve yakýnlarýnýn o mezarý ziyareti ile alacaðý ibretin ve sevdiði akrabasýný yanýnda hissetmesi açýsýndan kabul edilmiþtir(en iyisini Allah bilir) ve sünnettir.” [30] Ancak mezar üzerine þaþalý binalar inþa etmek bu gün olduðu gibi oralarýn þirk mekaný haline gelmesine neden olabilir. Bu tehlikeyi bilen peygamberimizin (s.a.v.) bu konudaki hassasiyetini yukarýdaki hadisi þeriften anlýyoruz.
KAYNAKLAR:

[27] Fethü'l Kebir, c. 3, s. 347.
[28] [Müslim, Cenâiz 94, (970); Ebu Dâvud, Cenâiz 76, (3225, 3226); Tirmizî, Cenâiz 58, (1052); Nesâî, Cenâiz 96, (4, 86, 88).]
[29] [Müslim, Cenâiz 93, (969); Ebu Dâvud, Cenâiz 72, (3218); Nesâî, Cenâiz 99, (4, 88, 89).]
[30] [Müslim, Cenaiz 106, (977); Ebu Davud, Cenaiz 81, (3235); Tirmizî, Cenaiz 60, (1054); Nesâî, Cenaiz 100, (4, 89).]

Gönderen: 19.05.2007 - 16:10

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1677 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
33mya (63), turkishdanger (36), LeeNa (56), avara (34), @KIN (43), Sedat KAYHAN (61), burcuburcu (49), emelim (52), yahia (49), huzur (52), nazarboncuð.. (44), fettah (42), asafusta (41), Selim54 (35), excelleron (53), SeHZaDeM (34), sofiumit (41), remzi82 (54), iskender_1 (44), Ibrahim_Kerim (43), ÝSU (31), sadozaydin (38)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.87603 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.