0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » İBRET TABLOLARI » Padişahın kızı için kırk gün ALLAH dedim...

önceki konu   diğer konu
1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Ukab su an offline Ukab  
Padişahın kızı için kırk gün ALLAH dedim...
575 Mesaj -
Padiþahýn kýzý için kýrk gün

ALLAH

dedim...



Henüz yirmisinde olan genç bir delikanlý… Bir kýza gönlünü kaptýrmýþ, o derece âþýk olmuþ ki, sevdiðinden baþka bir þey düþünemez, derdiniz kimseye anlatamaz olmuþtu.
–Ne haldesin, sana ne oldu? diyenlere mahzun bir tebessümle bakar, hiçbir þey söylemezdi. Onun bu hali çevresinde bulunan herkesi merak içinde býrakmýþtý. Onun derdini birlikte çobanlýk yaptýklarý yakýn arkadaþýndan baþka kimse bilmezdi. Ýki arkadaþ gündüzleri köyün koyunlarýný güder, geceleri de kaldýklarý tek oda bir kulübede yaþarlardý.
Günlerden bir gün, günlük iþlerini yapmýþ, kulübelerine dönmüþlerdi. Âþýk olan çoban her zamanki gibi kulübelerinin az ilerisindeki bir kaya parçasýnýn üzerine oturmuþ, yaþlý gözlerle güneþin batýþýný izlemektedir. Diðer çoban da akþam yemeði için hazýrlýk yapmaktadýr. Tam bu esnada kulübelerinin önüne gelen bir ihtiyarýn sesi duyulur.
–Hey delikanlý!
Âþýk çoban ihtiyarý duyacak durumda deðildir. Ýhtiyar birkaç defa seslenir ama âþýk çobanýn duyacaðý yoktur. Dýþarýdan gelen sesi iþiten diðer çoban kulübeden dýþarý çýkýnca ihtiyar bir adam karþýlaþýr.
–Buyrun efendim! Bir þey mi istediniz?
Ýhtiyar:
–Evladým! Ben yolcuyum, susadým, bana içecek bir su verir misin?
Genç içeri girer, su kabýný eline alarak ihtiyara verir. Ýhtiyar bir yandan suyu yudum yudum içerken,bir yandan da ileride duran genç dikkatini çekmiþtir. Birkaç defa seslenmesine raðmen sesini duyuramadýðýndan saðýr mýdýr diye de merak eder.
Ýhtiyar sorar:
–Arkadaþýn hasta mýdýr?
Genç:
–O gecelerini uykusuz geçirmektedir. Kendine bakmýyor, yemeði, beslenmesi çok düzensiz… Kýzdan baþka hiçbir düþüncesi yok. Uykusu kýz, yemesi kýz, içmesi kýz, çevresi kýz, onun her þeyi kýz olmuþ… Aþk bu olsa gerek.
Genç çobaný dikkatle dinleyen ihtiyar sorar:
–Arkadaþýn kime âþýk olmuþ?
Çoban:
–Padiþahýn kýzýna.
Ýhtiyar þaþkýndýr, az ileride konuþmalardan habersiz bir kaya parçasýnýn üzerinde oturan gence baktý. Saçý sakalý birbirine karýþmýþ, zayýf çelimsiz bir genç hali vardý.
Âþýk çobanýn arkadaþý:
–Efendim! Ben ona çok söyledim. Sen kim, padiþahýn kýzý kim? Senin neyine padiþahýn kýzýna âþýk olmak, ama dinletemedim.
Ýhtiyar:
–Çaðýr bakalým þu âþýk çobaný da bir de onunla konuþalým.
Genç çoban arkadaþýnýn yanýna gider ve birlikte ihtiyarýn yanýna dönerler. Âþýk çoban ihtiyarýn yanýna gelince, durumun çok daha vahim olduðu gözlerden kaçmamýþtýr. Genç çobanýn ayakta duracak takati yoktur.
Ýhtiyar:
–Evladým bu halin nedir? Üzülme, çaresi olmayan dert, þifasý olmayan hastalýk yoktur, dedikten sonra derin düþüncelere dalar gider. Kýsa bir sessizlikten sonra, ihtiyar, çobanlara yere oturmalarýný söyledikten sonra anlatmaya baþlar.
Kapýlarýna kadar gelen bu ihtiyar, devrin padiþahýnýn danýþmanlarýndan biriymiþ. Uzun yýllardýr, padiþah her sýkýntýya düþtüðü meselede ilk danýþtýðý bu ihtiyar olurmuþ. Padiþah bu ihtiyarý çok sevmiþ, onu kendine danýþman yaparken bir istekte bulunmuþtu: "Benim danýþmaným olduðunu kimseye söylemeyeceksin, falanca daðýn eteðinde bir kulübede yaþayacaksýn, ben seni çaðýrýnca geleceksin." O zamanlar genç olan bugünün ihtiyarý, padiþahýn talebini kabul etmiþ ve yýlladýr daðýn eteðindeki kulübesinde tek baþýna yaþýyor, boþ zamanlarýný da gül satarak geçiriyordu. Padiþahýn onu sevdiði gibi o da padiþahý çok seviyordu. Bu yaþantýya sýrf padiþahý sevdiði için katlanmýþtý.
Ýhtiyarý dinleyen gençler þaþkýndýr, hele âþýk çoban þaþkýnlýkla birlikte içinde ümit ýþýklarý yanmaya baþlamýþtýr. Nihayet padiþahla yakýnlýðý olan birine rastlamýþtýr.
Âþýk genç sorar:
–Benim derdime bir çare bulabilir misin?
Ýhtiyar:
–Benim kaldýðým kulübenin üst kýsmýnda bir maðara var, sen oraya çekileceksin. Kýrk gün hiç dýþarý çýkmadan Allah, Allah diye zikirde bulunacaksýn. Sonra talebine kavuþacaksýn.
Âþýk genç iyice þaþýrmýþtýr, bu kadar kolay mýdýr?
Âþýk genç:
–Gerçekten bu kadar kolay mý? Ben þimdi elime tespihimi alacaðým, maðarada kýrk gün Allah lafzý celili ile zikir çekeceðim, sonra sevdiðime kavuþacaðým, öyle mi?
Ýhtiyar:
–Evet, benim dediklerimi yaparsan, kýrk günün sonunda sevdiðine kavuþacaksýn.
Çoban sabahý beklemeden, arkadaþýyla vedalaþarak ihtiyarla birlikte hemen yola koyulur. Birlikte yol alýrken çobanýn morali yükselmiþ, yüzüne renk, ayaklarýna kuvvet gelmiþti. Ýhtiyar, çobana maðaranýn kapýsýna kadar eþlik eder. Kapýda çoban ile ihtiyar vedalaþýrlar. Çoban hemen içeri girer ve Allah zikrine baþlar. Niyetini padiþahýn kýzýna, dilini de Allah'ýn zikrine yöneltir.
Aradan birkaç gün geçmiþtir, çoban zaruri ihtiyaçlarýnýn dýþýnda sadece zikirle meþgul olmaktadýr. Çoban maðarada zikirle meþgul olurken, civar köylerde bir söylenti kulaktan kulaða dolaþmaya baþlar. Herkes birbirine þöyle diyordu: "Þu daðdaki maðaraya keramet ehli bir derviþ yerleþmiþ, gece gündüz zikirle meþgul olmaktadýr." Söylenti artarak devam etmiþ, sadece yakýn köylere deðil, zamanla kasabaya, oradan da ülkenin her tarafýna yayýlmýþ. Söylenti her yayýlýþta, bire bin katarak abartýlýp çobana birçok kerametler izafe edilir.
Çobanýn maðaraya çekilmesinin üzerinden bir ay geçmiþti ki, bir gün arkadaþý çoban onu ziyarete gelir. Maðaradaki kendini zikre o kadar vermiþti ki, arkadaþýnýn geldiðini fark etmemiþtir. Seslendikten sonra ancak kendine gelebilmiþtir. Kýsa bir hasret gidermeden sonra, arkadaþý maðaradan ayrýlýr ve çoban zikre devam eder.
Kýrk günün dolmasýna üç–beþ gün kalmýþtý ki, çobanýn þöhreti bütün ülkeye yayýldý. O kadar duyuldu ki; sarayda bile konuþulur olmuþtu. Derken padiþah da derviþ haberini duyar. Bir gün padiþah vezir ile bu meseleyi konuþur.
Padiþah:
–Böyle Allah dostlarýnýn yanýmýzda olmasý bize çok büyük faydalar saðlar.
Vezir:
–Sultaným! Elimizi çabuk tutalým, zikir ehli bir yerde fazla durmaz, onlar dünyayý dolaþýrlar, bu derviþi saraya alýp, burada ikamet ettirelim.
Padiþah:
–Güzel düþündün, var git derviþi al saraya getir.
Padiþahtan talimatý alan derviþ doðruca daðýn yolunu tutar. Yanýndakilerle birlikte çobanýn yanýna varýr. Durumu çobana anlatýr, çoban teklifi kabul etmez. Çoban direkt olarak padiþahýn kýzýný kendisine teklif edileceðini bekliyordu. Vezir, çobaný padiþaha götürmek için her ne teklif yaptýysa, kabul edilmez. Üzgün bir þekilde saraya döner.
Padiþah, vezirinden olanlarý öðrenince üzülür.
Vezir:
–Sultaným! Allah dostlarý dünya malýna deðer vermez. Derviþ Efendi de bunun en güzel örneði oldu, der.
Vezirini dinleyen Padiþah, bir de kendisi gitmeye karar verir. Hazýrlýk yaptýrýr ve yola çýkarlar. Padiþah daðdaki çobana giderken ihtiyar danýþmanýna haber salmýþ, onu da yanýna almýþtý. Padiþah mahiyeti ile çobanýn bulunduðu maðaranýn kapýsýna gelir.
Tevafuk bu, padiþahýn maðaraya geldiðinde çoban inzivadaki kýrkýncý gününün içindeydi. Padiþah, zikir halindeki çobana tekliflerini yapar. Çoban sessizce dinler, padiþah bitirince, çoban zayýf ve kýsýk bir sesle "hayýr istemem" der.
Padiþah da, mahiyeti de þaþkýndýr. Bu teklifler öyle kolay kolay reddedilecek teklifler deðildir. Orada bulunanlarýn hiçbiri bu iþe bir anlam veremez. Herkes bu durumu âþýk çobanýn maneviyatýnýn yüksekliðine baðlar. Padiþahý reddetmesi, çobanýn itibarýný kat kat arttýrmýþtýr. Orada bulunanlarýn içinde iþin özünü bilen, sadece ihtiyardýr. Ýhtiyar danýþman padiþaha der ki:
–Padiþahým! Bu derviþ Efendiyi kýzýnýzla evlendirirseniz, amacýnýza ulaþýrsýnýz.
Padiþah:
–Kabul eder mi?
Ýhtiyar:
–Edebilir, bir deneyelim, der.
Bu öneri padiþahýn hoþuna gider. O sýrada padiþahýn maðaradaki derviþi ziyaret ettiði haberi çevre köy ve beldelere ulaþmýþ, haberi duyan daða akýn eder. Kýsa zamanda daðda kalabalýk bir insan topluluðu meydana gelir.
Padiþah ile ihtiyar danýþmaný arasýnda bu konuþma geçerken, gün akþam olmuþ, güneþ batmak üzeredir. Âþýk çobanda huþu içinde zikrine devam etmektedir. Padiþah ve danýþmaný derviþe doðru ilerlerler.
Maðaranýn kapýsýnda çobana öneriyi yapar:
–Derviþ Efendi, seni kýzýmla evlendireyim.
Padiþah bu teklifi yaparken, âþýk çobanýn çoban arkadaþý da maðaranýn kapýsýna kadar gelebilmiþ, sevinci yüzünden okunuyordu. Arkadaþý kaç yýldýr hasretini çektiði sevdiðine kavuþacaktý. Ýhtiyar da umutluydu, çobanýn bu maðaraya hangi gaye için kapandýðýný biliyor, zaten bu öneriyi ona kendisi yapmýþtý.
Padiþah bu teklifi yaptýðýnda güneþ batmýþ, ufukta batan güneþin býraktýðý kýzýllýk vardý. Çoban elindeki tespihi cebine koydu. Maðaranýn kapýsýna gelerek cevabýný verir:
–Hayýr padiþahým, kýzýnýzla da evlenmek istemiyorum.
Þaþýrmak sýrasý, ihtiyar danýþmanda ve çobanýn arkadaþýndaydý. Nasýl olur? Çoban bu maðaraya padiþahýn kýzýný alabilmek için kapanmýþtý.
Dað derin bir sessizliðe bürünmüþtü. Herkes hayret içindeydi, bu derviþin gerçek manada Allah dostu olduðuna kimsenin þüphesi kalmamýþtý. Çünkü ona yapýlan teklifleri kimse reddedemezdi. Bu sessizliði birisi bozdu.
Çobanýn arkadaþý:
–Sen ne yaptýðýnýn farkýnda mýsýn? Sen padiþahýn kýzýný elde edebilmek için neler çektin, neredeyse hayatýný kaybedecektin. Þimdi bunu elde ettin, ama kabul etmiyorsun. Sen kendinde deðilsin.
Âþýk çoban güldü. Padiþaha, kalabalýða ve özellikle de ihtiyar danýþmana dönerek þöyle der:
–Ben kýrk gün padiþahýn kýzýna kavuþmak için Allah dedim. Rabbim de padiþahý, mahiyetini, þu kadar insaný ayaðýma getirdi, imkânlarýný önüme serdiler. Ben eðer padiþahýn kýzý için deðil de, Allah için Allah demiþ olsaydým......



EsSelam Aleykum...
Gönderen: 20.03.2007 - 01:38
Bu Mesaji Bildir   Ukab üyenin diger mesajlarini ara Ukab üyenin Profiline bak Ukab üyeye özel mesaj gönder Ukab üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1899 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
EROLPARLAK (62), mehtap00 (49), desertlion (50), bora1907 (51), Albarlos (39), kalplerin_güne&.. (39), fenerlikiz (34), TAHA_06 (40), mayhan (37), 54recep54 (58), senem25 (50), ismail2 (64), _gülsime_1972 (52), tamirat (54), zulfi-kar (43), orhunugur (45), hacer03 (54), ravzagül2 (54), Malessudba (40), emin1974 (50), dadas-kardes (45), ankebuttt (38), mahçup_8.. (43), kartalx (54), ismailkurtca (45), [burhan] (38), vdemirci (44), yusuf_25 (44), AFFET_ALLAHIM (34), gulkaymak (), paris (39), tubekna (38), XKAFX555 (59), kenanomeroglu (72), BAYBORA YALCIN (51), beyzaa (47), ali can__25 (46), Miralay (56), ruemeysam (44), salih38 (41), beyce89 (35), tatarSaid (47), e.ziyanak (46), recepyilmazer (64), mehmet_t66 (39), canadali_Zeynep (48), garipsezgi (40), ya_garib_ya_yol.. (53)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.85962 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.