*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1291 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Pazartesi, 23. Aralık 2024 - 16:49

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » EDEBİYAT / MAKALE / ŞİİR » Coşanı bir coşturan vardır

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	feyza27

Coşanı bir coşturan vardır

350 Mesaj -

Fransa’da kaldýðým yýllarda, dünya bir ateþ gibi içime oturup caným sýkýldýðý zamanlar, Paris’teki “Bobigny Müslüman Mezarlýðý”na giderdim. Bana canlýlarýn anlatamadýklarý nice duygu, düþünce ve hakikatleri mezarlýktaki ölüler anlatmýþlardýr. Ruhumu fokur fokur kaynatarak, zemheri soðuklarýna karþý beni korumuþlardýr. Bir mezar taþýnýn üzerine otursam Yunus’un ateþ gibi mýsralarý dilimden dökülüverirdi: “Baþlarý ucunda hece taþlarý/Dökülmüþtür kirpikleri kaþlarý/Ne söylerler, ne bir haber verirler.” Mezarlarda yatanlarýn topraklarý ayný renkte görünse de, mezarlarýn ötelerindeki durumlarý bir deðildir. Dirilerin de etleri, kemikleri birbirine benzer, ama iç dünyalarý farklý farklýdýr. Ölüm, benzerleri ayýran, ayrý olanlarý birleþtirendir. Ölüm, kabuklarý eriten, örtüleri kaldýrandýr. Dünya kuruldu kurulalý içimizde dolaþmasýna raðmen, kaç kiþi onu ehlileþtirebilmiþtir?

Nice insanlar vardýr ki saraylarda, köþklerde yatarlar; ama içlerinde ölüm çadýr kurmuþtur. Niceleri de vardýr ki, baþlarýný sokacak evleri, yatacak yataklarý olmasa da gönüllerinde cennetler çaðýldamaktadýr. Mutluluk bir sýrdýr, o ancak sýrdaþlara verilir. Þu kabristanda nice sýrlar yatmaktadýr. Ýþte bir mezar taþý: “Afyonlu Halil. Vatan hasretinden öldü. 1945.” Bir baþkasý: “Osman Fuat Osmanoðlu. Trablusgarp kahramaný. Tarihsiz.” Ölüm, sýrlarý deþifre edendir galiba.

Peygamber Efendimiz (sav) buyurmuþlar: “Bir kapýyý çalýnca, sonunda o kapýdan dýþarýya bir baþ çýkar.” Ýçlerinde diriler var diye baþ vurduðumuz birçok kapýdan baykuþ sesleri duyulmuþtur da, virane bildiðimiz evlerin kapýlarýndan güzel baþlar görülmüþtür.
“Harâbat ehlini hor görme zâkir/Viraneler içinde defineler var.”

Sen hiç sevgililer Sevgilisi’nin kapýsýný çaldýn mý? O’nun kapýsýnýn önünde inci gibi gözyaþý döktün mü? Yoksa içinde bir denizin, denizinde inci mi bulunmuyor? Güneþin varsa denizin buharlaþýr ve inciye ulaþýrsýn. Kimin gönlünde aþk parladý da o aþka O’ndan bir karþýlýk gelmedi? Gökyüzüyle yeryüzü birbirine “merhaba” demeseydi hayat mý olurdu? Nerde senin merhaban?

Paris’te merhabasýz, selamsýz kaldýðým günler, bana selamýný esirgemeyen yerlerden biri “Bobigny Müslüman Mezarlýðý”ydý, ordaki ölülerdi. Bana Paris’te dirilerden çok ölüler hayat sundular desem, pek de abartmýþ olmam. Nice diriler gördüm ki orda, ölüm korkusu canlarýna inmiþti; onu unutmak için çýðlýk atýyorlar ve bu çýðlýða da “eðlence” diyorlardý. Batý’da ölüm bile somut (konkre)tur. Bunun için oraya sýr dolu ve sessizce deðil, çýðlýklarla iner. Ýnsanlar bu çýðlýklardan korkup ürktükleri için onu tiyatro binalarýna, sinema salonlarýna; yani sanat evlerine taþýmýþlardýr. Bunun için Batý’da sanatýn adý “çýðlýk”týr. Bu çýðlýðý en çarpýcý biçimde heykelde görmek mümkündür; çünkü heykel bir ölümsüzlük heyûlasý, bir tanrýlaþma çabasýdýr. Paris’teki Louvre Müzesi’ni gezerseniz -duyabiliyorsanýz eðer- bu çýðlýklardan kulaklarýnýz saðýr olabilir.
Bize ölüm sessiz gelir. Ya “âsûde bahar ülkesi”dir, ya da “düðün gecesi”. Bir “vav” gibi kývrýlýr da gelir, bir “Elif” gibi uzar da gelir, sessiz mezarlýklarýmýz bu derûnî sessizliðin mekânýdýr.

Nerede görkemli mezarlýklar, þatafatlý kabirler varsa, oraya ölümün çýðlýklarla indiðini düþünebilirsiniz: Firavunlarýn canýna piramitlerde indiði gibi. Nerede de “Baþlarý ucunda hece taþlarý” görürseniz, oraya da ölüm bir sevgili muhabbetiyle inmiþtir. Eyüp Sultan gibi, Karacaahmet gibi. Ýnsanýn sýrrý aðacýn kökü gibidir; siz o aðacýn meyvelerini yersiniz, ama kökünü (sýrrýný göz kırpma

bilemezsiniz. Aðacý ayakta tutan köküdür, insaný ayakta tutan sýrrý. Þehirlerin sýrlarý da mezarlýklarda saklýdýr, kimbilir? Ya da diri iken cesedini mezar yapmýþ ruh erlerinin gönlünde? Acaba yeryüzü þehirlerini ayakta tutan, yerin altýndaki ve üstündeki, “sýr ehli” insanlar mýdýr? Adem (AS)’den beri dünyanýn her yerine daðýlarak “sýr” olmuþlar da bunun için mi “hayat” adýnda meyveler vermiþlerdir?

“Dost” insanlarýn, “sýr” insanlarýn gönülleri her zaman mahzun ve kýrýktýr. Gülyaðý þiþesini kýrmadan güzel kokular etrafa nasýl yayýlsýn?

Yabancý, ruhunun frekansýyla ayný frekansý taþýmayan kiþi veya kiþilerdir; bu en yakýnlarýn bile olabilir. Dost ise, frekans birliði ettiðin insanlardýr, en uzakta da olsa. Ebû Leheb’le Selman’ý düþünün. Diriler vardýr yabancýdýr, ölüler vardýr dosttur. Dostlarýnýz nerede ise siz oraya koþar, orayý yurt edinirsiniz. “Vatan”ýn oluþumunda yerin altýndaki “dost”larýn bunun için payý büyüktür.

“Düþünmeye ne hacet? Her bilen bilir ki, coþaný bir coþturan vardýr.”

D. Ali Taþçý / Vakit Gazetesi / 24.09.2003

Gönderen: 06.10.2003 - 20:49

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1291 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.69534 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.