0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » BÜYÜK ŞAHSİYETLER » SEYYİD AHMED ARVASİ

önceki konu   diğer konu
3 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Gast Muhammed Alperen  
SEYYİD AHMED ARVASİ
Misafir
Ailenin altý çocuðundan birincisi olan S.Ahmed Arvasî, ilk öðrenimini Van'da baþlayýp Doðubayazýt'ta tamamlamýþtýr. Orta okulu Erzurum'da bitiren Arvasî, lise öðrenimine Erzurum Erkek Öðretmen okulu'nda baþladý, Erciþ Öðretmen Okulu'nda bitirdi. 1952 yýlýnda Konya'nýn Doðanbeyli Nahiyesi'de ilkokul öðretmeni olarak göreve baþladý. Yurdun çeþitli yerlerinde öðretmenlik görevini sürdüren Arvasî, Ankara Gazi Eðitim Enstitüsü Pedegoji Bölümünü 1958 yýlýnda tamamlayarak çeþitli eðitim enstitülerinde pedegoji öðretmenliði yaptý. 1978 yýlýnda Ýstanbul Atatürk Eðitim Enstitüsü'nden 24 arkadaþýyla birlikte siyasi amaçlar için sürgün edilen Arvasi 1979 yýlýnda emekli olmak zorunda kaldý. Ayný yýl Milliyetçi Hareket Partisi Olaðan Kongresi'nde Genel Ýdare Kurulu Üyesi sýfatýyla aktif siyasete atýldý.
12 Eylül 1980 ihtilalinde Mamak zindanlarýnda çile dolduran S. Ahmed Arvasî ilk kalp krizini burada geçirdi. Daha sonra bu olayý Alparslan Türkeþ þöyle anlatýyor: "Tutukevinde geçirdiði kalp rahatsýzlýðý dolayýsýyla Ankara mevki hastanesi'ne kaldýrýldý. O gün, daha dün gibi hatýrýmdadýr. Görevliler kendisini hastaneye gitmesi için aþaðýya indirdiler. Biz, yukarýda kalmýþtýk. Odamýn penceresinden dýþ kapýnýn açýldýðý merdivenleri görebiliyordum. Arvasî hocamýzý hastaneye götürecek cankurtaran henüz gelmemiþti. Ayakta bekleyecek hali yoktu, bitkin bir vaziyette taþ merdivenlere oturarak cankurtaranýn gelmesini bekledi. Yukarýdan askerlere seslendim. Bir binbaþý çýktý. Kendisine Arvasî Bey'in rahatsýz olduðunu, bir sandalye getirilmesi için emir buyurulmasýný rica ettim. Bu ricamdan sonra bir sandalye getirdiler. Daha sonra cankurtaran geldi ve uzaktan birbirimize el sallayarak ayrýldýk, vedâlaþtýk."
Bu tarihten sonra da inandýðý ve uðruna baðým koyduðu Türk-Ýslâm dâvasýný insanlarýmýza anlatmayý sürdüren S. Ahmed Arvasî 31 Aralýk 1988 tarihinde daktilosunun baðýnda iken Hakk'a yürüdü.
Kýsaca hayat hikayesini anlattýðýmýz S. Ahmed Arvasî'nin verdiði kutsal milli mücadeleyi ve geride býraktýðý ciltler dolusu eserlerini aktarmak ve anlatmak bu kýsa makalede, hiç de kolay deðildir. Yine de onun büyük bir içtenlikle son nefesine kadar tavizsiz bir þekilde savunduðu Türk-Ýslâm Ülküsüdavasýna rengini veren temel düþüncelerine ana baþlýklar halinde deðinmeye çalýþalým.
O Bir Türk Milliyetçisi Ýdi
Seyyid, yani Hz. Muhammed (s.a.v)'in soyundan olmasý nedeniyle ecdadý aslen Arap olan Arvasî'nin, kaynaðýný Türk-Ýslâm Ülküsü'nden alan bir Türk milliyetçisi olmasý üzerinde önemle durulmasý gereken bir konudur. Böyle bir þuurlanmanýn altýnda yatan olgun idrâk gücü onun ailesinden gelen Muhammedi asaletten kaynaklansa gerektir. Bu asaletin nurlu izlerini þu tarihi olayda bulmak mümkündür: Osmanlý'nýn daðýlma döneminde, müritleriyle birlikte Suriye üzerinden Arabistan'a giden Abdulhakim Arvasî'ye oranýn ileri gelenleri, kendisine medrese yapacaklarýný ve her türlü imkâný saðlayacaklarýný taahhüt ederek Arabistan'da kalmasýný istemiþlerdi. "Osmanlý zâten öldü, Türk diye bir þey kalmamýþtýr." denilince, Abdulhakim Arvasî Hazretlerinin sinirlenip: "Dünyada iki Türk kalsa birisi benim" diyerek, ömrünün sonuna kadar Müslüman Türk'ün dâvasýna sahip çýkacaðýný ifâde etmesi dikkate þayandýr."
Böyle soylu bir ailenin çocuðu olan S. Ahmed Arvasî kendisini þöyle tanýmlýyor:
"Ben, Ýslâm imân ve ahlâkýna göre yaþamayý en büyük saadet bilen, büyük Türk milletini iki cihanda aziz ve mesut görmek isteyen ve böylece Ýslâm'ý gaye edinen Türk milliyetçiliði þuuruna sahibim.
Ýnanýyorum ki, hem Türk, hem müslüman olmak, hem de muasýr dünyaya öncülük etmek mümkündür. Ecdadýmýz bütün tarihleri boyunca bunu denediler ve baþarýlý oldular. O halde bizler niye bu tarihi misyonumuzu yerine getirmeyelim.
S. Ahmed Arvasî bazý sözde Ýslamcýlar gibi Türk tarihinin sâdece son bin yýlýný kabul edip geri kalan binlerce yýlýk islâm öncesi mazimizi kör bir taassuba kapýlýp reddetmedi. O þuurlu bir Türk milliyetçisi olduðu için Türk töresini, Türklüðün sembolü Bozkurt'u hiç bir ön yargýya kapýlmadan kabul ve tasdik etmiþ, her fikir ve fiili islâmi süzgeçten geçirerek her þeyi yerli yerine oturmasýný bilmiþtir. Bu konularda o þunlarý söylemektedir:
"...Kýsaca belirtirsek, Türk milleti, geniþ bir tarihi tecrübeye, büyük ve zengin bir kültür hazinesine sahip bulunmakla "milli töresini" bu güçlü zemin üzerinde kurmuþ bulunmaktadýr. Türk töresi, âlemþümul ahlâkî ideâlleri bünyesinde toplayan "pratik bir ahlâk ve hukuk nizamý" durumundadýr. Hele, en az bin yýldan beri Ýslâm'ýn þanlý aydýnlýðýnda yýkanan, olgunlaþan ve arman Türk töresi, bütün insanlýðý mutluluða çýkaracak 'âlemþümul' bir nizam durumuna gelmiþ bulunmaktadýr."
"Hiç bir zaman Türk'ün totemi olmamýþ olan Bozkurt, coðrafyamýzýn kültürümüze kazandýrdýðý bir motiftir" diyen Arvasî Türk milliyetçiliðini "ýrkçý" olmakla suçlayan câhillere þöyle seslenir:
"Türk milliyetçiliði, politikasýný biyolojik ýrkçýlýk üzerine kurmayý reddetmekle beraber, içtimaî ýrk gerçeðini inkâr ve ihmâl etmemelidir.
Ýçtimaî ýrk, biyolojinin konusu deðildir, sosyolojinin konusudur. Bir milleti teþkil eden fertlerin, ailelerin, sýnýf ve tabakalarýn soy birliði þuurudur. Ortak bir þuur tarzýnda beliren mensubiyet duygusunun ve kan birliði þuuru biçiminde duyulmasýdýr. Zâten biyolojik verasetin yanýnda, ortak kültür, ortak coðrafya, ortak hayat tarzý ve ortak mücâdeleler, bir milletin fert ve tabakalarýný hem ruhî, hem de fizik bakýmýndan bir birine yaklaþtýrýr." (...)
"Kimse biyolojik verasetini tâyin irâdesine sahip deðildir. Ama içtimaî ýrk tercihe açýktýr. Ayný tarihe, ayný kültüre, ayný din ve ülküye sahip olan insanlar arasýnda kan ve soy birliði þuurunun güçlenmesine yol açar." (...) " Türk milliyetçisi, Türk içtimaî ýrkýný benimser, sever ve sevdirirken ailelerini de bu espiri içinde kurmaya çalýþýr. Kozmopolitlikten hoþlanmaz. Bununla beraber, baþka içtimaî ýrklarý da Allah'ýn bir âyeti olarak deðerlendirir."
Türk milletinin kurtuluþunu ve ayaða kalkarak Ýslâm'ýn sancaktarlýðýný yapmasýný, tekrar Nizâm-ý Alem'i gerçekleþtirmesini Türk-Ýslâm Ülküsü'nde gören S.Ahmed Arvasî Türk milliyetçilerinin bu doðrultuda öncelikli olarak yapmalarý gerekenleri "Neden Türk-Ýslâm Ülküsü" baþlýklý yazýsýnda þöyle açýklýyor:
"Neden, þu veya bu ad altýnda toplanmayý deðil de, 'Türk-Ýslâm Ülküsü'ne baðlanmayý savunuyoruz?
Biz iddia ediyoruz ki, emperyalizm, Türk ve Ýslâm dünyasýný yutmak için en az iki asýrdan beri korkunç bir tertibin içindedir. Bir taraftan kültür emperyalizmi ile vatan çocuklarýný din ve milliyetine yabancýlaþtýrarak kendi emellerine hizmet edecek kadrolar hazýrlamakta, diðer taraftan din ve milliyet duygularýný, her þeye raðmen terk etmeyen çocuklarýmýzý da bir birine düþürmeyi planlamaktadýr. (...) " Düþman, karþýsýndaki güçleri parçalayarak, onlarý birbirine düþürerek, kolay yutulur lokmalar durumuna sokmak ister. Meselâ, sanki bir insan, hem dindar, hem milliyetçi, hem medeniyetçi olamazmýþ gibi, bu deðerleri birbirine zýt programlar durumuna sokarak, hiç yoktan çatýþan güçler meydana getirir. Bu oyunlarýný, o kadar ustaca plânlarlar ki, tertiplerini anlamak için bazen olaylarýn üzerinden elli veya yüz yýl geçmesi gerekiyor." (...) " O hâlde, Türk milliyetçisine düþen iþ, bütün varlýðý ile bu oyunu bozmak olmalýdýr. Bu ülkede, sunî olarak güya Türkçü ve güya Ýslamcý cepheler meydana getirmek isteyen hain ve kahpe oyunlarýn karþýsýna, bir Müslüman Türk olarak ve tarihine yaraþýr biçimde çýkmalýdýr.
Bunun için, Türk-Ýslâm kültürüne, Türk-Ýslâm medeniyetine, Türk-Ýslâm Ülküsü'ne baðlý, Türklük þuur ve vakarýna, Ýslâm aþk ve aksiyonuna sahip, Türklüðü bedeni, Ýslâmiyet'i ruhu bilen, milletini teknolojik hamlelerle dünyanýn bir numaralý devleti yapmak özlemi ile çýrpýnan, dünya Türklüðü'nün, Ýslâm dünyasýnýn ve bütün mazlum milletlerin ümidi olamaya namzet bir gençlik yetiþtirmekten baþka çâremiz yoktur."
Gönderen: 16.01.2004 - 06:18
Bu Mesaji Bildir   Yukari
bayramalkis su an offline bayramalkis  
Allah razi olsun
211 Mesaj -
ALLAH (c.c.) yar ve yardýmcýmýz olsun..
Gönderen: 16.01.2004 - 06:21
Bu Mesaji Bildir   bayramalkis üyenin diger mesajlarini ara bayramalkis üyenin Profiline bak bayramalkis üyeye özel mesaj gönder bayramalkis üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Gast Muhammed Alperen  
ALLAH RAZI OLSUN
Misafir
ELLERÝNE SAÐLIK
Gönderen: 31.01.2004 - 06:11
Bu Mesaji Bildir   Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1392 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
VuSlaT_ZaMbaK (40), HAMAS (41), cilekesh (34), Umuda_Dogru (35), muhammed yakub (53), -selenay- (38), kiciman (53), -Dushi- (37), melike_ (44), 271277sedat (47), katade_58 (42), samimikul (52), sansarselim (39), omerbicak (47), rajaahmet (48), BETÜL SULTAN (44), Toprakkiz (38), perteviyat (54), azra aksu (51), esiir (47), eminem (44), cihann4 (41), merve987 (38), ceylan (43), byberk (39), mehmetaliakti (45), serkanberber20 (50), FTK (38), p.celik (39), keklik (38), nazan (38), GREY (54), ketcapm (39), faruk1987 (37), semanurnl (54)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.71485 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.