0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » TÜRKİYE VE DÜNYADA SİYASET » ATATÜRK'ÜN TEMEL ILKELERI

önceki konu   diğer konu
6 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Dai su an offline Dai  
ATATÜRK'ÜN TEMEL ILKELERI
922 Mesaj -
ATATÜRK'ÜN KENDI IFADESIYLE ILKELERININ TANIMI

I.TEMEL ILKELER

1. Cumhuriyetçilik:
Türk milletinin karakter ve âdetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir. (1924)
Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet sekli demektir. (1933)
Cumhuriyet, yüksek ahlâkî deger ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.... (1925)
Bugünkü hükümetimiz, devlet teskilâtimiz dogrudan dogruya milletin kendi kendine, kendiliginden yaptigi bir devlet ve hükümet teskilâtidir ki,
onun adi Cumhuriyet'tir. Artik hükümet ile millet arasinda geçmisteki ayrilik kalmamistir. Hükümet millet ve millet hükümettir. (1925)

2. Milliyetçilik:
Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkina Türk Milleti denir. (1930)
Diyarbakirli, Vanli, Erzurumlu, Trabzonlu, Istanbullu, Trakyali ve Makedonyali hep bir soyun evlâtlari ve hep ayni cevherin damarlaridir. (1932)
Biz dogrudan dogruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanagi Türk toplumudur.
Bu toplumun fertleri ne kadar Türk kültürü ile dolu olursa, o topluma dayanan Cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur. (1923)

3. Halkçilik:
Iç siyasetimizde ilkemiz olan halkçilik, yani milletin bizzat kendi gelecegine sahip olmasi esasi Anayasamiz ile tespit edilmistir. (1921)
Halkçilik, toplum düzenini çalismaya, hukuka dayandirmak isteyen bir toplum sistemidir. (1921)
Türkiye Cumhuriyeti halkini ayri ayri siniflardan olusmus degil fakat kisisel
ve sosyal hayat için isbölümü itibariyle çesitli mesleklere ayrilmis bir toplum olarak görmek esas prensiplerimizdendir. (1923)

4. Devletçilik:
Devletçiligin bizce anlami sudur: Kisilerin özel tesebbüslerini ve sahsî faaliyetlerini esas tutmak;
fakat büyük bir milletin ihtiyaçlarini ve çok seylerin yapilmadigini göz önünde tutarak, memleket ekonomisini devletin eline almak. (1936)
Prensip olarak, devlet ferdin yerine geçmemelidir. Fakat ferdin gelismesi için genel sartlari göz önünde bulundurmalidir. (1930)
Kesin zaruret olmadikça, piyasalara karisilmaz; bununla beraber, hiçbir piyasa da basibos degildir. (1937)

5. Lâiklik:
Lâiklik, yalniz din ve dünya islerinin ayrilmasi demek degildir. Bütün yurttaslarin vicdan, ibadet ve din hürriyeti de demektir. (1930)
Lâiklik, asla dinsizlik olmadigi gibi, sahte dindarlik ve büyücülükle mücadele kapisini açtigi için,
gerçek dindarligin gelismesi imkânini temin etmistir. (1930)
Din bir vicdan meselesidir.
Herkes vicdaninin emrine uymakta serbesttir.
Biz dine saygi gösteririz. Düsünüse ve düsünceye karsi degiliz.
Biz sadece din islerini, millet ve devlet isleriyle karistirmamaya çalisiyor, kasit ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakiniyoruz. (1926)

6. Devrimcilik:
Yaptigimiz ve yapmakta oldugumuz inkilâplarin, (devrimlerin) gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkini tamamen çagdas
ve bütün anlam ve görüsleriyle uygar bir toplum haline ulastirmaktir. (1925)
Biz büyük bir inkilâp yaptik. Memleketi bir çagdan alip yeni bir çaga götürdük. (1925)

II: BÜTÜNLEYICI ILKELER:

1. Millî Egemenlik:
Yeni Türkiye devletinin yapisinin ruhu millî egemenliktir. Milletin kayitsiz sartsiz egemenligidir. (1923)
Toplumda en yüksek hürriyetin, en yüksek esitlik ve adaletin saglanmasi,
istikrari ve korunmasi ancak ve ancak tam ve kesin anlamiyla millî egemenligi saglamis bulunmasi ile devamlilik kazanir.
Bundan dolayi; hürriyetin de, esitligin de, adaletin de dayanak noktasi millî egemenliktir. (1923)

2. Millî Bagimsizlik:
Tam bagimsizlik denildigi zaman, elbette siyasî, malî, Iktisadî, adlî, askerî, kültürel ve benzeri her hususta tam bagimsizlik ve tam seferberlik demektir.
Bu saydiklarimin herhangi birinde bagimsizliktan mahrumiyet, millet ve memleketin gerçek anlamiyla bütün bagimsizligindan mahrumiyeti demektir. (1921)
Türkiye devletinin bagimsizligi mukaddestir. O, ebediyen saglanmis ve korunmus olmalidir. (1923)

3. Millî Birlik ve Beraberlik:
Millet ve biz yok, birlik halinde millet var. Biz ve millet ayri ayri seyler degiliz. (1919)
Biz millî varligin temelini,millî suurda ve millî birlikte görniekteyiz.(1936)
Toplu bir milleti istilâ etmek, daima daginik bir milleti istilâ etmek gibi kolay degildir. (1919)

4. Yurtta Baris Dünyada Baris:
Yurtta sulh, cihanda sulh için çalisiyoruz. (1931)
Türkiye Cumhuriyeti'nin en esasli prensiplerinden biri olan yurtta sulh, cihanda sulh gayesi,
insaniyetin ve medeniyetin refah ve terakkisinde en esasli âmil olsa gerektir. (1933)
Sulh, milletleri refah ve saadete eristiren en iyi yoldur. (1938)

5. Çagdaslasma:
Milletimizi en kisa yoldan medeniyetin nimetlerine kavusturmaya, mesut ve müreffeh kilmaya çalisacagiz ve bunu yapmaya mecburuz. (1925)
Biz Bati medeniyetini bir taklitçilik yapalim diye almiyoruz.
Onda iyi olarak gördüklerimizi, kendi bünyemize uygun buldugumuz için, dünya medeniyet seviyesi içinde benimsiyoruz. (1926)

6. Bilimsellik ve Akilcilik:

a) Bilimsellik:
Dünyada her sey için, medeniyet için, hayat için, basari için en gerçek yol gösterici bilimdir, fendir. (1924)
Türk milletinin yürümekte oldugu ilerleme ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasinda tuttugu mesale, müspet bilimdir. (1933)

b) Akilcilik :
Bizim; akil, mantik, zekâ ile hareket etmek en belirgin özelligi-mizdir. (1925)
Bu dünyada her sey insan kafasindan çikar. (1926)

7. Insan ve Insanlik Sevgisi:
Insanlari mesut edecegim diye onlari birbirine bogazlatmak insanliktan uzak ve son derece üzülünecek bir sistemdir.
Insanlari mesut edecek yegâne vasita, onlari birbirlerine yaklastirarak, onlara birbirlerini sevdirerek,
karsilikli maddî ve manevî ihtiyaçlarini temine yarayan hareket ve enerjidir. (1931)
Biz kimsenin düsmani degiliz. Yalniz insanligin düsmani olanlarin düsmaniyiz. (1936)
Gönderen: 02.05.2010 - 03:46
Bu Mesaji Bildir   Dai üyenin diger mesajlarini ara Dai üyenin Profiline bak Dai üyeye özel mesaj gönder Dai üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
kolye7 su an offline kolye7  
ATATÜRK'ÜN (EN) TEMEL İLKELERİ....
309 Mesaj -

Atatürk için bunlarda var. Ne olacak þimdi ??? Hangisine inanacaðýz. ? Allah hiç beðenmediði bir devlet gidiþatýný çöküþle cezalandýrdýktan sonra, yeni devletin baþýna yanlýþ adamý geçirirmi ? Hemde kýyamete kadar çok büyük vazifeleri olan ANADOLU gibi bir yerden bahsediyoruz.
Yoksa haþa Allah acizmi...

Allah iþte bir milleti böyle çetin bir imtihandan geçirir. Bu çetin Ýmtihanýn en zirveye ulaþtýðý dönemde en fazla üç beþ yýl içinde kendini ve nedenlerini artýk apaçýk gösterir diye düþünüyorum.

ALINTI,

"Türk Milleti daha dindar olmalýdýr,
yani bütün sadeliði ile dindar olmalýdýr
demek istiyorum. Dinime, bizzat hakikate nasýl inanýyorsam, buna da öyle inanýyorum."
-Mustafa Kemal Atatürk-


Atatürk, Ýslam ahlakýný ve dinimizin vecibelerini daha aile ocaðýndayken öðrenmiþ, tahsil yaþamý boyunca da bu bilgilerini pekiþtirerek geliþtirmiþtir. "Ilýmlý-modern-dindar" yapýnýn, en güzel örneði ve en baþarýlý uygulayýcýsý, laik Cumhuriyetimiz'in kurucusu Büyük Önder Atatürk'tür. Büyük Önder, her zaman gericilikle mücadele ederken Ýslam'ý yüceltmiþ; dolayýsýyla bu ikisi arasýndaki ayrýmý en doðru biçimde yapmýþtýr.

Tekke, türbe ve zaviyeler onun döneminde kapanmýþ, ama ilk Türkçe Kuran meali de yine onun döneminde yayýnlanmýþtýr. Türk insanýnýn ihtiyaçlarýný ve özelliklerini çok iyi bilen, gericiliðe, yobazlýða her zaman karþý olan Atatürk, Türk Milleti'ni dinin özüne yöneltmeyi amaçlamýþ ve bugün milletçe ulaþmayý hedeflediðimiz yapýyý her yönüyle tecelli ettirmiþtir.

Þüphesiz ki din, Büyük Önderin de dikkat çektiði gibi demokrasinin ve milli bütünlüðümüzün vazgeçilmez bir ihtiyacýdýr. Bir milletin fertlerini birarada tutan en güçlü bað olan din, aile, ahlak ve devlet müesseselerinin de devamýný saðlayan en önemli unsurdur.

Dinin var olmadýðý veya dini deðerlerin ortadan kalktýðý bir toplumda, bunun kaçýnýlmaz bir sonucu olarak aile, ahlak ve devlet kavramlarý da geçerliliðini yitirecek ve kýsa süre içinde ortadan kalkacaktýr. Böyle bir geliþme ayrýca, tarihi ve kültürü ne kadar eskiye dayanýrsa dayansýn bir milleti birbirine baðlayan milli ve manevi tüm baðlarýn parçalanmasýný, anarþinin hortlamasýný ve toplumun bölünmesini kaçýnýlmaz hale getirecektir.

Ýþte bütün bu nedenlerden ötürü, toplum dokusunun vazgeçilmez parçasý niteliði taþýyan din müessesesinin devamýný saðlayamayan bir ulusun sosyolojik ve bilimsel açýdan ayakta durmasý mümkün deðildir. Gerek kiþi, gerekse toplum açýsýndan dinin lüzumlu bir müessese olduðunu belirten, siyasi alanda yaptýðý sayýsýz reformla bu saðlýklý bakýþ açýsýný geniþ kitlelere yaymayý hedefleyen Büyük Önder Atatürk, Türk Milletinin dindar olmasýný ve dini deðerlerini muhafaza etmesini "Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamýna imkan yoktur"; "Din vardýr ve lazýmdýr." (Yakýnlarýndan Hatýralar, Asaf Ýlbay, s. 102) sözleriyle teþvik etmiþtir.

Milletini, batýl inanýþlardan arýndýrýp, gerçek dine yöneltmeyi amaçlamýþtýr. Bunun için de Kuran'ýn kolay bir þekilde okunup anlaþýlmasýný saðlamak amacýyla Türkçeye çevrilmesi emrini vermiþtir:
"Sonra Kuran'ýn tercüme ettirilmesini emrettim. Bu da ilk defa olarak Türkçeye tercüme ediliyor. Hz. Muhammed'in hayatýna ait bir kitabýn tercüme edilmesi için de emir verdim." (Atatürk'ün Temel Görüþleri, Fethi Naci, s.55)

Kuran'ýn Türkçeye çevirilmesi emrini verirken, Atatürk'ün isteði Müslüman milletinin imanýnýn güçlenmesidir. Bunu ifade ettiði sözleri þöyledir:
"Camilerin mukaddes mimberleri halkýn ruhi, ahlaki gýdalarýna en yüksek, en verimli kaynaklardýr. Minberlerden halkýn anlayabileceði dille ruh ve beyne hitap edilmekle Müslümanlarýn vücudu canlanýr, beyni temizlenir, imaný kuvvetlenir, kalbi cesaret bulur." (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, c. 1, s. 225)

Büyük Önder, gerçek dinin temelini ve Müslümanlarýn konuyu hangi kýstaslara göre deðerlendirmeleri gerektiðini 7 Þubat 1923 tarihinde, Balýkesir’deki Paþa Camii’nde verdiði hutbede kendisini dinleyenlere þöyle ifade etmiþtir:
"Allah birdir, þaný büyüktür. Allah'ýn selameti, sevgisi üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri Allah tarafýndan insanlara dini gerçekleri duyurmaya memur ve elçi seçilmiþtir. Bunun temel esasý, hepimizce bilinmektedir ki, Yüce Kuran'daki anlamý açýk olan ayetlerdir. Ýnsanlara feyz ruhu vermiþ olan dinimiz son dindir. En mükemmel dindir. Çünkü dinimiz akla, mantýða, gerçeðe tamamen uyuyor ve uygun düþüyor." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, c. 2, s. 93)

Atatürk, Ýslam dininin tamamen ilme ve mantýða uygun bir din olduðunu bir baþka sözünde de þöyle ifade etmiþtir:
"Bizim dinimiz en makul ve en doðal bir dindir. Ve ancak bundan dolayýdýr ki son din olmuþtur. Bir dinin doðal olmasý için akla, tekniðe, ilme ve mantýða uygun olmasý gerekir. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur. ... Ýslam'ýn sosyal hayatý içinde hiç kimsenin, bir özel sýnýf halinde varlýðýný sürdürme hakký yoktur. Kendilerinde böyle bir hak görenler dini kurallara uygun harekette bulunmuþ olmazlar. Bizde ruhbanlýk yoktur, hepimiz eþitiz ve dinimizin kurallarýný eþit olarak öðrenmeye mecburuz" (Atatürk"ün Söylev ve Demeçleri, 1959, c.2, s. 90)

Büyük Önder Atatürk, Türk Milleti’nin dindar olmasýný ve dini deðerlerini muhafaza etmesini de, sýklýkla vurgulamýþtýr. Ayrýca, Atatürk'ün Osmanlý Devleti'nin çöküþünü dine baðlayan, Türk düþmanlarýna yanýtý ise kesin bir þekilde olmuþtur:
"Düþmanlarýmýz, bizi dinin etkisi altýnda kalmýþ olmakla itham ediyor, duraklamamýzý ve çöküþümüzü buna baðlýyorlar; bu bir hatadýr. Bizim dinimiz hiç bir vakit kadýnlarýn, erkeklerden geri kalmasýný talep etmemiþtir. Allah'ýn emrettiði þey, Müslüman erkekle, Müslüman kadýnýn beraberce din öðrenerek eðitilmesidir. Kadýn ve erkek bu ilim ve eðitimi aramak ve nerede bulursa oraya gitmek ve onunla mücehhez olmak zorundadýr. Ýslam ve Türk tarihi incelenirse görülür ki, bugün kendimizi bin türlü kuralla baðlanmýþ zannettiðimiz þey yoktur. Türk sosyal yaþantýsýnda kadýnlar bilimsel yönden eðitim ve öðretim görmekte ve diðer konularda erkeklerden katiyen geri kalmamýþlardýr. Belki daha ileri gitmiþlerdir." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, 1959, c.2, s.86)

Dini meseleler hakkýndaki görüþlerini öðrenmek isteyen Fransýz gazeteci Maurice Perno'ya Atatürk yine kesin bir þekilde þu cevaplarý vermiþtir:
M. Perno:Þu halde yeni Türkiye'nin siyasetinde dine aykýrý hiçbir temayül ve mahiyet olmayacak demek?
Atatürk: "Siyasetimiz dine aykýrý olmak þöyle dursun, din bakýmýndan eksik bile hissediyoruz."

M. Perno: Zat-ý asilaneleri, düþündüklerini bendenize daha iyi izah buyururlar mý?
Atatürk: "Türk Milleti daha dindar olmalýdýr, yani bütün sadeliði ile dindar olmalýdýr, demek istiyorum. Dinime, bizzat hakikate nasýl inanýyorsam, buna da öyle inanýyorum. Þuura muhalif, terakkiye engel hiçbir þey ihtiva etmiyor. Halbuki Türkiye istiklalini veren bu Asya milleti içinde daha karýþýk, sun'i, batýl inanýþlardan ibaret bir din daha vardýr. Fakat bu cahiller, bu acizler sýrasý gelince aydýnlanacaklardýr. Eðer ýþýða yaklaþamazlarsa kendilerini mahv ve mahkum etmiþler demektir. Onlarý kurtaracaðýz." (Atatürk ve Din Eðitimi, Ahmet Gürbaþ, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý Yayýnlarý, s.32)

Atatürk her yönüyle olduðu gibi dindarlýðýyla da milletine en güzel örnek olmuþtur. Ulu Önder, dindar kiþiliðinin bir göstergesi olarak din adamlarýna karþý her zaman samimi bir þekilde hürmetkar olmuþ ve saygý duymuþtur.
Cumhuriyet'in ilk Diyanet Ýþleri Baþkaný Rýfat Börekçi, Atatürk'ün kendisine duyduðu saygý ve hürmeti þöyle anlatmýþtýr:
"Ata'nýn huzuruna girdiðimde beni ayakta karþýlardý. Utanýr, ezilir, büzülür, "Paþam beni mahcup ediyorsunuz" dediðim zaman "Din adamlarýna saygý göstermek Müslümanlýðýn icaplarýndandýr." buyururlardý. Atatürk, þahsi çýkarlarý için kutsal dinimizi siyasete alet eden cahil din adamlarýný sevmezdi." (Atatürk ve Din Eðitimi - Ahmet Gürtaþ - Diyanet Ýþleri Bakanlarý Yayýnlarý s.12)

Atatürk Kuran okutulmasýna da son derece önem vermiþtir. Hafýz Zeki Çaðlarman Atatürk'ün bu yönünü þöyle anlatmýþtýr:
"Atatürk'ün kýz kardeþi Makbule Haným'la uzun yýllar komþuluk yaptýk. Her yýl Ramazan ayý yaklaþýnca Atatürk kýz kardeþine; "Makbule, Ramazan geliyor, annemize hatim okutmayý ihmal etme"der ve hatim okuyacak hafýza hediye edilmek üzere bir zarf içerisinde para verirdi." (Din Toplum ve Kemal Atatürk, Ercüment Demirer, s.10)



"Ve nihayet Mustafa Kemal Atatürk ölümünden 15 gün önce milletine ve bütün müslü-manlara bir vasiyet olarak þu tavsiyesini yapýyordu:

"Bütün Dünya Müslümanlarý, Allah'ýn son peygamberi Hz. Muhammed (s,a.v)'ingösterdiði yolu takip etmeli ve verdiði talimatlarý tam olarak tatbik etmelidir. Bütün müslümanlar Hz. Muhammed'i (s.a.v.) örnek alarak onun gibi hareket etmeli ve Ýslamiyetin bütün hükümlerini bilakayd ü þart yerine getirmelidir. Zira insanlýk ancak bu þekilde kurtulup kalkýnabilir."




Mesaj 4 kez düzenlendi. En son kolye7 tarafından, 03.05.2010 - 12:17 tarihinde.
Gönderen: 03.05.2010 - 12:09
Bu Mesaji Bildir   kolye7 üyenin diger mesajlarini ara kolye7 üyenin Profiline bak kolye7 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Dai su an offline Dai  
RE: ATATÜRK'ÜN (EN) TEMEL İLKELERİ....
922 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý kolye7
Atatürk Kuran okutulmasýna da son derece önem vermiþtir. Hafýz Zeki Çaðlarman Atatürk'ün bu yönünü þöyle anlatmýþtýr:
"Atatürk'ün kýz kardeþi Makbule Haným'la uzun yýllar komþuluk yaptýk. Her yýl Ramazan ayý yaklaþýnca Atatürk kýz kardeþine; "Makbule, Ramazan geliyor, annemize hatim okutmayý ihmal etme"der ve hatim okuyacak hafýza hediye edilmek üzere bir zarf içerisinde para verirdi." (Din Toplum ve Kemal Atatürk, Ercüment Demirer, s.10) [/B]

niye kendileri okumamislarki...?
hem niye sadece anneleri icin okutmuslar ?


"Ve nihayet Mustafa Kemal Atatürk ölümünden 15 gün önce milletine ve bütün müslü-manlara bir vasiyet olarak þu tavsiyesini yapýyordu:

"Bütün Dünya Müslümanlarý, Allah'ýn son peygamberi Hz. Muhammed (s,a.v)'ingösterdiði yolu takip etmeli ve verdiði talimatlarý tam olarak tatbik etmelidir. Bütün müslümanlar Hz. Muhammed'i (s.a.v.) örnek alarak onun gibi hareket etmeli ve Ýslamiyetin bütün hükümlerini bilakayd ü þart yerine getirmelidir. Zira insanlýk ancak bu þekilde kurtulup kalkýnabilir."




fravunda ölecegini anlayinca "musanin tanrisina iman ettim" demisti ama...!
Gönderen: 04.05.2010 - 03:40
Bu Mesaji Bildir   Dai üyenin diger mesajlarini ara Dai üyenin Profiline bak Dai üyeye özel mesaj gönder Dai üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
kolye7 su an offline kolye7  
309 Mesaj -
Behey tarih bilgisi hem din açýsýndan hemde diðer açýdan koskoca sýfýr zavallý.

Firavun artýk iþi bittiði için iman ediyor göründü ve kabul edilmedi.

Zaten apaçýk ayetler var son andaki piþmanlýk hiç bir iþe yaramaz diye.

Atatürkün din adýna söylediði tüm sözler yaþamýnýn tamamýna yaygýndýr. Fakat senin önüne attýðý kýypýklar nedeni ile sen ona çekildiðin imtihaný anlayamadýðýn için iftiralar sallamaktasýn.

Kaldý ki Atatürk, kafatasýnýn içinde beyni olanlar anlayabilsinler diye Allah katýndan bir mucize ile yani meleklerin ona selam verdiði ve bu selama karþýlýk verdiði gerçeðiyle ruhunu teslim etmiþtir.

Atatürk ile Firavunu kýyaslayan birinin ben kafatasýnýn içinde toz erresi kadar bir beyin olduðuna bile inanmam. Hele hele insanlýk deðerleri taþýdýðýna asla ve asla.

*Behey zavallý, Firavun hangi milleti kurtardý ?

*Firavun hangi millet için cephede ölümü göze alýp çarpýþtý ?

*Atatürk kime, hangi millete ben sizin ilahýnýzým dedi ?

*Firavun hangi milleti Atatürkün seni yunan tecavüzünden kurtardýðý gibi kurtardý ? Yoksa sen Firavunun akrabasý falanmýsýn ? Sana böyle bir iyiliði falanmý dokundu ?
Hatta yunan iþgalinden hoþlanan iþbirlikçiler vardý, tecavüze bile boyun eðmiþlerdi. Yoksa sen onlardanmýsýn ?

*Muaviye'ye dahi bu kafayla HAZRET ve SAHABE çekmek gibi iðrenç bir hal deðilmi senin DÝN ve ÝNSANLIK anlayýþýn ?

*BANA KALIRSA SEN ÞÖYLE BÝR KAÇ AY HÝÇ KÝMSEYLE KONUÞMA VE KENDÝNE AÝT ÝNSANLIK, VATAN, DÝN V.B. DEÐERLERÝ ANLAYIÞINI AKLI BAÞINDA BÝR KAÇ ÝNSANIN GÖZETÝMÝNDE ÞÖYLE BÝR ETÜD EDÝVER.
ÝNAN ÇOK FAYDALI OLABÝLÝR. TEZEÐE ÜZÜMLÜ KEK DÝYE YUMULAN O KAFANIN SENÝ NEREYE TAÞIDIÐINI BELKÝ GÖRMEK NASÝP OLUR DÝYORUM.



Mesaj 3 kez düzenlendi. En son kolye7 tarafından, 04.05.2010 - 20:21 tarihinde.
Gönderen: 04.05.2010 - 11:43
Bu Mesaji Bildir   kolye7 üyenin diger mesajlarini ara kolye7 üyenin Profiline bak kolye7 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Dai su an offline Dai  
RE:
922 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý kolye7
Hatta yunan iþgalinden hoþlanan iþbirlikçiler vardý, tecavüze bile boyun eðmiþlerdi.
Yoksa sen onlardanmýsýn ?
üzüntülü
senin sözündür "kisinin sifati sözleridir" diye
yakistirdigin kendi sifatin olmasin sakin ?


*Muaviye'ye dahi bu kafayla HAZRET ve SAHABE çekmek gibi iðrenç bir hal deðilmi senin DÝN ve ÝNSANLIK anlayýþýn ?

senin iyice beynin sulanmis ezberin bozulmus kardeeeeess


*BANA KALIRSA SEN ÞÖYLE BÝR KAÇ AY HÝÇ KÝMSEYLE KONUÞMA VE KENDÝNE AÝT ÝNSANLIK, VATAN, DÝN V.B. DEÐERLERÝ ANLAYIÞINI AKLI BAÞINDA BÝR KAÇ ÝNSANIN GÖZETÝMÝNDE ÞÖYLE BÝR ETÜD EDÝVER.
ÝNAN ÇOK FAYDALI OLABÝLÝR. TEZEÐE ÜZÜMLÜ KEK DÝYE YUMULAN O KAFANIN SENÝ NEREYE TAÞIDIÐINI BELKÝ GÖRMEK NASÝP OLUR DÝYORUM.
ve yine sanirimki
yazdiklarin yaslilik alametlerinden kaynaklaniyor
sihhatine dikkat etsen iyi olur



Gönderen: 05.05.2010 - 02:30
Bu Mesaji Bildir   Dai üyenin diger mesajlarini ara Dai üyenin Profiline bak Dai üyeye özel mesaj gönder Dai üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
kolye7 su an offline kolye7  
RE: RE:
309 Mesaj -
Alıntı
Orijýnalý Dai

Alıntı
Orijýnalý kolye7
Hatta yunan iþgalinden hoþlanan iþbirlikçiler vardý, tecavüze bile boyun eðmiþlerdi.
Yoksa sen onlardanmýsýn ?
üzüntülü
senin sözündür "kisinin sifati sözleridir" diye
yakistirdigin kendi sifatin olmasin sakin ?


*Muaviye'ye dahi bu kafayla HAZRET ve SAHABE çekmek gibi iðrenç bir hal deðilmi senin DÝN ve ÝNSANLIK anlayýþýn ?

senin iyice beynin sulanmis ezberin bozulmus kardeeeeess


*BANA KALIRSA SEN ÞÖYLE BÝR KAÇ AY HÝÇ KÝMSEYLE KONUÞMA VE KENDÝNE AÝT ÝNSANLIK, VATAN, DÝN V.B. DEÐERLERÝ ANLAYIÞINI AKLI BAÞINDA BÝR KAÇ ÝNSANIN GÖZETÝMÝNDE ÞÖYLE BÝR ETÜD EDÝVER.
ÝNAN ÇOK FAYDALI OLABÝLÝR. TEZEÐE ÜZÜMLÜ KEK DÝYE YUMULAN O KAFANIN SENÝ NEREYE TAÞIDIÐINI BELKÝ GÖRMEK NASÝP OLUR DÝYORUM.
ve yine sanirimki
yazdiklarin yaslilik alametlerinden kaynaklaniyor
sihhatine dikkat etsen iyi olur






Vatanýmýn namusunu kurtaran bir kahramana ben senin yaptýðýn gibi saldýramam. Dahasý sana teþbih misali söylediðim bu sözleri þayet Atatürke ben hakaret etsemde bana birileri söylese boynumu büker haklýsýn derdim.
Yani anlayacaðýn benim memleketimi haçlýya uþak olmaktan, vatanýmý paramparça olmaktan, namusumu yunan tecavüzünden kurtaran bir kahramana dil uzatmayý namussuzluðun en büyüðü olarak görürdüm.

Bilmem anlatabiliyormuyum. Þimdi bugün tüm yazdýklarýmý iyi okuda benimmi ezberim bozulup beynim sulanmýþ, yoksa seninmi beynine sabah saatlerinde ecinni sývýlarý sýzýp zarar vermiþ sonra karar verirsin.

Benim kiþiliði anlayabilmen için senin bayaðý çok sayýda fýrýn ekmek yemen gerekiyor Dai. Þu anki durumun içler acýsý ancak böyle þuursuzca çýrpýnýp duruyorsun, komik duruma düþüyorsun, anlamadýðýn þeyleri cevap diye buraya yapýþtýrýp duruyorsun.....
Hepsinden fecisi yazdýklarýmý görünce anlamaya çalýþacaðýna sanýrým anlamamak için kendine elektrik verip þoka giriyorsun.


PC de göz kırpma olmaz
Gönderen: 05.05.2010 - 13:13
Bu Mesaji Bildir   kolye7 üyenin diger mesajlarini ara kolye7 üyenin Profiline bak kolye7 üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1693 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
33mya (63), turkishdanger (36), LeeNa (56), avara (34), @KIN (43), Sedat KAYHAN (61), burcuburcu (49), emelim (52), yahia (49), huzur (52), nazarboncuð.. (44), fettah (42), asafusta (41), Selim54 (35), excelleron (53), SeHZaDeM (34), sofiumit (41), remzi82 (54), iskender_1 (44), Ibrahim_Kerim (43), ÝSU (31), sadozaydin (38)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.81864 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.