*´¯`·.¸.·´¯`·.((( RAVDA.net ))).·´¯`·.¸ | SeVGiYe aÇILaN KaPI

	Anasayfa Yap
	Favoriye Ekle
	İrtibat

Üye Girişi

Üye Ol

Home

F o r u m

E-Kart

Tavsiye Et

Sitede Arama


» Kapsamlı Arama

Google`de Ara

Tavsiye Linkler

Kuran Kursu Mezunları

Önemli Linkler

Statü / İstatistik

En Son Üyemiz:
Didem_

53683 Toplam Üyemiz var.

Online Üyeler:

Online: 1700 Misafir
Admin | Moderator | Vip | Üye

Giriş Vaktiniz: Perşembe, 14. Kasım 2024 - 23:16

Browseriniz:

IP Adresiniz: Hostname:

Toplam Forum: 69 *** Toplam Konu: 30100 *** Toplam Mesaj: 148193

Beni hatırla

Forum Anasayfa » TARİH / SİYASET / EKONOMİ » OSMANLI TARİHİ ve MEDENİYYETİ » Mezar taşları parçalanmış yeniçeriler

önceki konu diğer konu

1 okunmamış mesaj mevcut (Acik)

Sayfa (1): (1)

Gönderen

Mesaj

	Muhtazaf

Mezar taşları parçalanmış yeniçeriler

Moderator

4254 Mesaj -

Mezar taþlarý parçalanmýþ yeniçeriler

1326 yýlýnda Osmanlý Devleti’ne Bey olan Orhan Gazi zamanýnda þekillenmeye baþlayan bir askeri teþkilat.
Orhan Bey’in baþ veziri olan Alaaddin Paþa tarafýndan kurulduðu ifade edilir. Osmanlý’nýn ilk düzenli askeri teþkilatýdýr.
Devþirilen gayrý müslimlerin çocuklarýndan, kýl kýrk yarýlarak yetiþtirildikten sonra oluþturulan bu askeri teþkilata Yeniçeri Teþkilatý denmiþtir.
Ýman, ihlas, ahlak, fazilet ve insan sevgisi ekseninde yetiþtirilen bu askerler yüzlerce yýl destansý kahramanlýk ve fazilet örnekleri vermiþlerdir. Savaþ kurallarýný çok iyi bilen, eðitimli, insan haklarýna fiilen riayet eden, züht ve takva sahibi, ehli tarik merhametli ve abit olarak yetiþtirilen bu disiplinli ordu, dünyada parmakla gösterilen bir ordu olmuþtur. Sýrpsýndýðý, Kosova, Niðbolu, Varna, Ýstanbul’un Fethi, Otlukbeli, Çaldýran, Mohaç ve emsali zaferlere imzasýný atmýþ olan bu askeri teþkilat, meþhur örneði ile, yoldaki üzüm baðýndan koparmak zorunda kaldýðý üzümlerin bedelini, çýkýn yapýp ayný üzümün dalýna asacak kadar da kul hakkýna riayet etmiþtir.

Ne yazýk ki, sulandýrýlan terbiye metodlarý, çiðnenen kaide ve kurallar, uygulamada yapýlan haksýzlýk ve yanlýþlarla, bu ocakta da yavaþ yavaþ bozulma emareleri görülmeye baþlanmýþtýr. Aksatýlan eðitimler, gevþetilen disiplin kurallarý neticesinde bu ocaðýn eski parlak zaferleri artýk baþaramaz olduklarý görülürken, ellerindeki silahlarýn düþman yerine içeriye doðru kendi halkýna, kendi komutan ve idarecilerine, hatta, Padiþah ve çevresine doðru çevrildiðini görüyoruz.
Padiþah katletmek, kelle pazarlýklarýna oturmak, çýnar aðaçlarýný cesetlerle süslemek gibi hunharca iþledikleri cinayetlerin yanýnda, halký da soyup soðana çevirmeye baþlamýþlardý. Bütün bunlara raðmen halk bu ocaða o kadar inanmýþtý ki, ekseriya yanlarýnda yer almýþlardýr. Þeriat isteklerini dillendirip kazan kaldýrdýklarýnda, esnaf ve halk da çoðu defa evinden çýkýp, dükkanýný kapatýp askerin safýnda yer almýþlardýr.
Bu azgýnlýklarýnda yeniçerinin önünde durmak mümkün olmadýðýndan, istedikleri kelleler verilmiþ, padiþahlar düþürülmüþ, þeyhülislamlar sadrazamlar ve nice paþalarýn kelleleri feda edilmek zorunda kalýnmýþtýr.
1683 ikinci Viyana kuþatmasý ve bozgunundan sonra yeniçerilerin artýk birer ihtilal makinesi haline geldiklerini görüyoruz. Artýk yeniçeri komutanlarý (generaller) gece gündüz padiþah ve sadrazam devirmenin hesaplarýyla meþgul olduklarýndan, savaþtan bile kaçtýklarýný, kaçmasalar bile, noksan olan eðitim ve çaðdaþ olmayan silahlar ve özellikle, içerde gördükleri gayrý meþru tatlý kazançlarýn hayali ile cepheden kaçar olduklarý, bu durumun da devletin yýkýmýný hýzlandýrdýðý tarihlerimizde kayýtlýdýr.
Yeniçeri Ocaðý o kadar çok ihtilal hazýrlamak ve uygulamakla meþgul olmuþtur ki, 500 yýllýk ocak tarihinde, yaklaþýk her 40 yýlda bir ihtilal yaptýklarý hesaplanmýþtýr. Baþlangýçtaki 250 yýlý sakin ve verimli dönem olarak kabul edersek, ikinci 250 yýl için ortalama her 20 yýla bir ihtilal sýðdýrdýklarýný görürüz. Ýhtilallerinin çok büyük bir kýsmýnda zahiri sebeb olarak þeraitin ihlali gösterilmiþse de, maddi menfaat, yeni padiþahýn vereceði cülus bahþiþi, makam mevki, zevk ve safa dolu yaþantý gibi sebeplerin ön planda olduðu da muhakkaktýr.
Sona doðru artýk iyice gem azýya alýnmýþtýr. Ýhtilal üstüne ihtilal, teþebbüs üstüne teþebbüs ve neticede kelle üstüne kelle almaya baþlamýþlardýr. Bir zamanlar kendilerine güvenen esnaf ve halk kesimi de artýk yaka silker duruma gelmiþler, zahirde yeniçerileri destekler gibi yapýyorlarsa da, gerçekte çýkacak fýrsatý kollayýp, bu asker ocaðýný bir kaþýk suda boðmanýn hesaplarýný yapar olmuþlardý.
Tarihler 1826 yý gösterirken, ihtilal makinesi haline gelmiþ olan ocak tekrar azmýþ, kazan kaldýrmýþ, þeriat elden gidiyor diyerek, yeni talim ve eðitim metodlarýný protesto bahanesiyle yürüyüþe geçmiþtir. Yine halkýn kendilerini destekleyeceðini, bir takým üst düzeyin kellelerini alacaklarýný, zor ve uzun uðraþ gerektiren eðitim ve talimlerin kaldýrýlacaðýný ve rahat bir hayat süreceklerini hesaplamaktadýrlar. Ama bu sefer durum deðiþiktir. Ayaklanan yeniçerilere karþý Padiþah 2.Mahmud Han tarafýndan Peygamber Sancaðý çýkarýlmýþ, halk mücadeleye çaðrýlmýþ, padiþaha baðlý topçu kuvvetleri vaziyet almýþlardýr. Yüzyýllarca ihtilal, cinayet, vurgun, talan ve soygunlardan býkmýþ olan halk, bu durumu derhal deðerlendirmiþ, yeniçeriler üzerine yürüyen devlet kuvvetlerinin yanýnda yer almýþtýr.
Tarihler 16 Haziran 1826 yý göstermektedir. Artýk ihtilal makinesine dersini verme zamaný gelmiþtir. Ocaða yürüyen bu güçler, halkla beraber, yaklaþýk 30 bin yeniçeriyi acýmadan ve gözlerini kýrpmadan katlederek ocaklarýný söndürmüþlerdir. Artýk mücadele sokak aralarýna yayýlmýþ, bulunan yeniçeriler, parça parça linç edilmiþler, asýlmýþlar, Belgrat ormanlarýna kaçan binlercesi yakýlmýþ, boðazdan teknelere dolan ve kaçmaya çalýþan yeniçeriler de teknelerle beraber batýrýlarak boðulmuþlardýr. Bu olaya da Vakay-ý Hayriye adý verilmiþtir.
Rivayet edilir ki halk ihtilallerden o derece býkmýþ olmalý ki, 30 binden fazla yeniçeri katledilmiþken öfkeler dinmemiþ, bir çok vahþet de meydana gelmiþtir. Hýzýný alamayan halk etrafta yeniçeri kalmayýnca mezarlýklara hücum etmiþler, ne kadar yeniçeri ve aða mezarý buldularsa yerle bir edip, taþlarýný dahi parçalamýþlardýr.
Bugün eski Osmanlý mezarlýklarýný gezenler, taþlarý parçalanmýþ veya yarýsý tahrip edilmiþ mezarlar görürlerse, bilsinler ki bu mezarlar, yeniçeri mezarlarýdýr. Bu mezarlar; bundan yaklaþýk 180 sene önce bir haziran ayýnda halkýn, içindeki ihtilal canavarýný bir türlü söndüremeyen, silahýný düþmana deðil, iki de bir kendi halkýna ve idarecilerine çeviren, geliþen teknolojileri takip etmek yerine, saray entrikalarý ve iktidar mücadeleleri ile ilgilenen, ihtilalci asker ocaðýna ve onlarýn mensuplarýna reva gördüðü ve verdiði ceza sýrasýnda tahrip edilmiþ bulunan yeniçeri mezarlarýdýr.

Ekrem Þama

Gönderen: 15.09.2009 - 06:59

Pozisyon - İmzalar göster

Sayfa (1): (1)

önceki konu diğer konu

Lütfen Seçiniz:

Şu an Yok üye ve 1700 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]

Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
33mya (63), turkishdanger (36), LeeNa (56), avara (34), @KIN (43), Sedat KAYHAN (61), burcuburcu (49), emelim (52), yahia (49), huzur (52), nazarboncuð.. (44), fettah (42), asafusta (41), Selim54 (35), excelleron (53), SeHZaDeM (34), sofiumit (41), remzi82 (54), iskender_1 (44), Ibrahim_Kerim (43), ÝSU (31), sadozaydin (38)

Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler

Copyright © ((( RAVDA.net ))) * İrtibat * RAVDA Reklam Servisi * Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.

Sayfa 0.85109 saniyede açıldı

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.