0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » DİĞER KONULAR » İLANLAR & DUYURULAR » Bugün

önceki konu   diğer konu
2 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Bugün
Moderator


4254 Mesaj -
12 mart 1921 istiklal marsi mecliste kabul edildi
ÝSTÝKLAL MARÞI

Korkma, sönmez bu þafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yýldýzýdýr, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayým, çehreni ey nazlý hilal!
Kahraman ýrkýma bir gül! Ne bu þiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarýmýz sonra helal...
Hakkýdýr, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Ben ezelden beridir hür yaþadým, hür yaþarým.
Hangi çýlgýn bana zincir vuracakmýþ? Þaþarým!
Kükremiþ sel gibiyim, bendimi çiðner, aþarým.
Yýrtarým daðlarý, enginlere sýðmam, taþarým.

Garbýn afakýný sarmýþsa çelik zýrhlý duvar,
Benim iman dolu göðsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasýl böyle bir imaný boðar,
'Medeniyet!' dediðin tek diþi kalmýþ canavar?

Arkadaþ! Yurduma alçaklarý uðratma, sakýn.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasýzca akýn.
Doðacaktýr sana va'dettiði günler hakk'ýn...
Kim bilir, belki yarýn, belki yarýndan da yakýn.

Bastýðýn yerleri 'toprak!' diyerek geçme, taný:
Düþün altýnda binlerce kefensiz yataný.
Sen þehit oðlusun, incitme, yazýktýr, ataný:
Verme, dünyalarý alsan da, bu cennet vataný.

Kim bu cennet vatanýn uðruna olmaz ki feda?
Þuheda fýþkýracak topraðý sýksan, þuheda!
Caný, cananý, bütün varýmý alsýn da hüda,
Etmesin tek vatanýmdan beni dünyada cüda.

Ruhumun senden, ilahi, þudur ancak emeli:
Deðmesin mabedimin göðsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki þahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taþým,
Her cerihamdan, ilahi, boþanýp kanlý yaþým,
Fýþkýrýr ruh-i mücerred gibi yerden na'þým;
O zaman yükselerek arþa deðer belki baþým.

Dalgalan sen de þafaklar gibi ey þanlý hilal!
Olsun artýk dökülen kanlarýmýn hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ýrkýma yok izmihlal:
Hakkýdýr, hür yaþamýþ, bayraðýmýn hürriyet;
Hakkýdýr, hakk'a tapan, milletimin istiklal!


Mehmet Akif ERSOY
ÝSTÝKLAL MARÞI’NIN KABULÜ

23 Nisan 1920 günü Meclis açýlmýþ. Ýstiklal harbi baþlamýþ. Ordularýmýz, Anadolu'yu iþgal edenlerle savaþýyor. Yunan ordusu Ankara yakýnlarýna kadar ilerlemiþ. Meclis bu ortamda, yeni kurulan Türk Devleti için bir Ýstiklal Marþý hazýrlatmak istiyor. 1920 yýlý sonlarýnda bu amaçla bir þiir yarýþmasý açýlýyor.

Katýlýmcýlara 6 ay süre veriliyor.

Ýstiklal Marþý yarýþmasýna bu süre içerisinde tam 724 þiir gönderiliyor. O zamanki adýyla Maarif Vekaleti, yani Milli Eðitim Bakanlýðý, bu þiirleri deðerlendirmek için bir komisyon kuruyor. O dönemin Türkiye'sinde iletiþim olanaklarýnýn neredeyse sýfýr olduðu bir ülkede yarýþmaya katýlan 724 þiir tek tek okunuyor, içlerinden 6 þiir elemeyi geçip Meclis Matbaasý tarafýndan bastýrýlýyor ve milletvekillerine daðýtýlýyor.

Ayrýca kazanan þiir için 500 lira ödül var. O zaman için çok büyük bir para.

O sýrada Maarif Vekili olan Hamdullah Suphi (Tanrýöver), Ankara' da yaþayan ve ayný zamanda milletvekili olan ünlü þairimiz Mehmet Akif (Ersoy)' dan da bir þiir istiyor.

Bunun üzerine Mehmet Akif Bey "Ben mebusum (milletvekiliyim), müsabakaya katýlmam. Ayrýca bir þiir yazýp size veririm" diyor.

Evinde yazmaya baþlýyor ve "Kahraman ordumuza" ithaf ettiði þiir bittiðinde, Maarif Vekaleti' ne teslim ediyor.

Böylece yarýþmaya 7. þiir de katýlmýþ oluyor.

Müsabaka sonuçlanýyor. Mehmet Akif Bey' in þiiri Meclis kürsüsünden Maarif Vekili Hamdullah Suphi Bey tarafýndan büyük bir coþkuyla okunuyor.

Büyük tezahürat ve alkýþlar arasýnda ve oybirliði ile Ýstiklal Marþý olarak kabul ediliyor.

Tarih 12 Mart 1921.

Ýstiklal Marþý þiiri kabul edildikten hemen sonra, kürsüden bir kez daha okunuyor ve bütün milletvekilleri bu kez ayakta dinliyor. Meclis yetkilileri birkaç gün sonra Mehmet Akif Bey' e 500 liralýk para ödülünü vermeye geliyorlar. Almayý reddediyor.

"Ben müsabakaya girmedim. Bu para benim hakkým deðildir ve bana ait deðildir" diyor.

Meclis yetkilileri ýsrar ediyor. "Bu parayý kasamýzda tutamayýz. Siz alýn, isterseniz bir yere baðýþlayýn" diyorlar.
Mehmet Akif Bey bunun üzerine parayý alýyor ve hastanede yatmakta olan gazilerimize baðýþlýyor.

ÝSTÝKLAL MARÞI’NIN ÞAÝRÝ

Mehmet Akif Ersoy 1873 yýlýnda Ýstanbul’da doðdu. 27 Aralýk 1936’da ayný kentte vefat etti.

Mehmet Akif ilköðrenimine Fatih'te Emir Buharî mahalle mektebinde baþladý. Maarif Nezareti'ne baðlý iptidaîyi ve Fatih Merkez Rüþtiyesi'ni bitirdi. Bunun yaný sýra Arapça ve Ýslami bilgiler alanýnda babasý tarafýndan yetiþtirildi. Rüþtiye'de "Hürriyetçi" öðretmenlerinden etkilendi. Türkçe, Arapça, Farsça, ve Fransýzca bilgisiyle dikkati çekti. Mekteb-i Mülkiye'nin idadi (lise) bölümünde okurken þiirle uðraþtý. Edebiyat hocasý Ýsmail Safa'nýn izinden giderek yazdýðý mesnevileri þair Hersekli Arif Hikmet Bey övgüyle karþýladý.

Babasýnýn ölümü ve evlerinin yanmasý üzerine mezunlarýna memuriyet verilen bir yüksek okul seçmek zorunda kaldý. 1889'da girdiði Mülkiye Baytar Mektebi'ni 1893'te birincilikle bitirdi. Ziraat Nezareti (Tarým Bakanlýðýgöz kırpma emrinde geçen yirmi yýllýk memuriyeti sýrasýnda veteriner olarak dolaþtýðý Rumeli, Anadolu ve Arabistan'da köylülerle yakýn iliþkiler kurma olanaðý buldu. Ýlk þiirlerini Resimli Gazete'de yayýmladý. 1906'da Halkalý Ziraat Mektebi ve 1907'de Çiftçilik Makinist Mektebi'nde hocalýk yaptý. 1908'de Dârülfünûn Edebiyat-i Umûmiye hocalýðýna tayin edildi. Ýlk þiirlerinin yayýmlanmasýný izleyen on yýl boyunca hiçbir þey yayýmlamadý.

1908'de II. Meþrutiyet'in ilanýyla birlikte Eþref Edip'in çýkardýðý Sýrat-ý Müstakim ve sonra Sebilürresad dergilerinde sürekli yazýlar yazmaya, þiirler ve çaðdaþ Mýsýrlý Ýslam yazarlarýndan çeviriler yayýmlamaya baþladý. 1913'te Mýsýr'a iki aylýk bir gezi yaptý. Dönüþte Medine'ye uðradý.

Bu gezilerde Ýslam ülkelerinin maddi donatým ve düþünce düzeyi bakýmýndan Batý karþýsýndaki zayýflýklarý konusunda görüþleri pekiþti. Ayný yýlýn sonlarýnda Umur-u Baytariye müdür muavini iken memuriyetten istifa etti. Bununla birlikte Halkalý Ziraat Mektebi'nde kitabet ve Darülfünun’da edebiyat dersleri vermeye devam etti. Ýttihat ve Terakki Cemiyeti'ne girdiyse de cemiyetin bütün emirlerine deðil, sadece olumlu bulduðu emirlerine uyacaðýna dair and içti.

I. Dünya Savaþý sýrasýnda Ýttihat ve Terakki Cemiyeti'nin gizli örgütü olan Teþkilât-ý Mahsusa tarafýndan Berlin'e gönderildi. Burada Almanlarýn eline esir düþmüþ Müslümanlar için kurulan kampta incelemeler yaptý. Çanakkale Savaþý'nýn akisini Berlin'e ulaþan haberlerden izledi. Batý uygarlýðýnýn geliþme düzeyi onu derinden etkiledi.

Yine Teþkilât-ý Mahsusa'nýn bir görevlisi olarak çöl yoluyla Necid'e ve savaþýn son yýlýnda profesör Ýsmail Hakký Ýzmirliyle birlikte Lübnan'a gitti. Dönüþünde yeni kurulan Dâr-ül Hikmetül Ýslâmiye adlý kuruluþun baþkâtipliðine getirildi.

Savaþ sonrasýnda Anadolu'da baþlayan ulusal direniþ hareketini desteklemek üzere Balýkesir'de etkili bir konuþma yaptý. Bunun üzerine 1920'de Dâr-ül Hikmet'teki görevinden alýndý. Ýstanbul Hükümeti Anadolu'daki direniþçileri yasa dýþý ilan edince Sebilürresad dergisi Kastamonu'da yayýmlanmaya baþladý ve Mehmet Akif bu vilayette halkýn kurtuluþ hareketine katkýsýný hýzlandýran çalýþmalarýný sürdürdü.

Nasrullah Camii'nde verdiði hutbelerden biri Diyarbakýr'da çoðaltýlarak bütün ülkeye daðýtýldý.

Burdur mebusu sýfatýyla TBMM'ye seçildi. Meclis'in bir Ýstiklâl Marþý güftesi için açtýðý yarýþmaya katýlan 724 þiirin hiçbiri beklenilen baþarýya ulaþamayýnca maarif vekilinin isteði üzerine 17 Þubat 1921'de yazdýðý Ýstiklal Marþý, 12 Mart'ta birinci TBMM tarafýndan kabul edildi. Mehmet Akif Ersoy 27 Aralýk 1936'da Ýstanbul'da öldü.

Mehmet Akif'in 1911'de 38 yaþýnda iken yayýmladýðý ilk kitabý Safahat baðýmsýz bir edebi kiþiliðin ürünüdür. Fransýz romantiklerinden Lamartine'i Fuzuli kadar, Alexandre Dumas Fils'i Sâdi kadar sevdiðini belirten þair, bütün bu sanatçýlarýn uðraþý alanlarýna giren manzum hikâye biçimini kendisi için en geçerli yazý olarak seçmiþtir. Ancak, sahip olduðu köklü edebiyat kaygýsý onun yalýnkat bir manzumeci deðil, bilinçle iþlenmiþ ve geliþmeye açýk bir þiir türünün öncüsü olmasýný saðlamýþtýr. Mehmet Âkif'in þiir anlayýþý Batýlý, hatta o dönemde Batý'da bile örneklerine az rastlanacak ölçüde gerçekçidir.

Konuþma diline yaþlandýðý için kolayca yazýlývermiþ izlenimi veren þiirleri biçime iliþkin titiz bir tutumun örnekleridir. Hem aruzdan doðan baðlarýn üstesinden gelmiþ, hem de þiirin bütününü kapsayan bir iç musiki düzenini gözetmiþtir.

Dilde arýlaþmadan yana olan tutumunu her þiirinde biraz daha yalýn bir söyleyiþi benimseyerek somutlukla ortaya koymuþtur. Mehmet Akif geleneksel edebiyatýn olduðu kadar, Batý kültürünün deðerleriyle etkileþimi kabul eder, ancak Doðu'ya ya da Batý'ya öykülenmeye þiddetle karþý çýkar.

Çünkü her edebiyatýn doðduðu topraða baðlý olmakla canlýlýk kazanabileceði ve belli bir iþlevi yerine getirmedikçe deðer taþýmayacaðý görüþündedir. Gerçekle uyum içinde olmayý her þeyin üstünde tutar.

Altý yüzyýllýk seçkinler edebiyatýnýn halktan uzak düþtüðü için bayaðýlaþtýðýna inanýr. Ýçinde yaþanýlan toplumun özellikleri göz önüne alýnmadan Batýlý yeniliklere öykünmenin doðrudan doðruya edebiyata zarar vereceði anlayýþýna baðlý kalarak "Sanat sanat içindir" görüsüne karþý çýkmýþ, "Libas hizmetini, gýda vazifesini" gören bir þiiri kurma çabasýna giriþmiþtir. Bu yüzden toplumsal ve ideolojik konularý þiir ile ve þiir içinde tartýþma ve sergileme yolunu seçmiþtir. Bütün çýplaklýðýyla gerçeði göstermekteki amacý okuyucusunu insanlarýn sorunlarýna yöneltmektir.

Bu kaygýlarýn sonucu olarak yoksul insanlarýn gerçek çehreleriyle yer aldýðý þiirler Türk edebiyatýnda ilk kez Mehmet Akif tarafýndan yazýlmýþtýr. Mehmet Akif þiirinin yaþadýðý dönemde ve sonrasýnda önemini saðlayan bu gerçekçi tutumudur. Bu þiirde düþ gücünün parýltýsý yerini gözle görülür, elle tutulur bir yapýya býrakmýþtýr.

Þairin nazým diline bu dilin özgül niteliðini bozmaksýzýn elveriþli olduðu geliþmeyi kazandýrmasý, aruz veznini yumuþatmayý, baþarmasýyla mümkün olmuþtur.

Bu ayný zamanda Türkçe'nin þiir söylemedeki olanaklarýnýn ne ölçüde geniþ olduðunu göstermesi demektir.

Mehmet Akif dilin toplumsal kimliðini öne çýkarmýþ, üslupta öz günlük ve kiþiselliðe ulaþmýþtýr. Yenilikçi bir þair olarak, yaþadýðý dönemde görülen ölçüsüz yenilik eðiliminin bozucu etkilerine, ölçüsü iþleviyle baðlantýlý bir þiir kurmak suretiyle sinir çekmeye çalýþmýþtýr.
Gönderen: 12.03.2009 - 23:20
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Muhtazaf su an offline Muhtazaf  
Bugün Hazreti Hüseyinin Şehadeti!
Moderator


4254 Mesaj -
Bugün Hazreti Hüseyinin Þehadeti!
Miladi 680 Kerbela Vakasý,
Müslümanlarýn en acý günlerinden bir gün.
Kanýmla yükselecekse ceddim Muhammed’in dini...
Ey Kýlýçlar! Doðrayýn beni, alýn bedenimi…
Allah (c.c) için Sevmeyi Anlat Ey Dost.
Ama Sen Unutulmuþ’dun Hasan, Hüseyin, Filistin, Irak,
Somali, Etiyopya, Bosna, Kosava,
Çeçenistan, Afganistan, Moro ve diðer Yerler.
Yolunuz Yolumuzdur Ey Þehid!
Gönderen: 10.10.2009 - 21:40
Bu Mesaji Bildir   Muhtazaf üyenin diger mesajlarini ara Muhtazaf üyenin Profiline bak Muhtazaf üyeye özel mesaj gönder Muhtazaf üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1283 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
SaYaCGIN (48), AnneminSariGülü.. (34), kotza1 (55), keremcik (52), fatih GUNES (49), muhsin p.o. (52), tuva (42), Dostluklar_Baki (39), meydan26 (50), mehlika akasya (45), panter32 (50), NÖBETCI (47), baranbari (49), friendsofmehdi (39), tatar_salih (36)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.68486 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.