0
0
0
0
Forum Giris Giris Üyeler Ekibimiz Arama
Toplam Forum: 69     ***     Toplam Konu: 30100     ***     Toplam Mesaj: 148193
  
  Beni hatırla
Forum Anasayfa » D İ N / İ S L A M » BÜYÜK ŞAHSİYETLER » Mehmet Zahid Kotku (k.s.) ve 3 günlük sohbetler

önceki konu   diğer konu
14 okunmamış mesaj mevcut (Acik)
Sayfa (1): (1)
Gönderen
Mesaj
qonialy su an offline qonialy  
Konu icon    Mehmet Zahid Kotku (k.s.) ve 3 günlük sohbetler
62 Mesaj -
Euzubillahimişşeydanirracim Bismillahirrahmanirrahim...
Elhamdülillahi rabbil alemin.Vel agibetülil müttagin.Esselatu vesselamu ala Rasulina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ecmain...
Selamun aleyküm...(Selamı almayı unutmayın)
Arş bu güne kadar bir çok mutasavvıf gördü.Tüm silsilelerin başlangıcı olan peygamberimiz efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.) den tutun da onun sağ kolu mesabesinde olan ve eğer ben peygamber olmasaydım peygamber o olurdu dediği Hz. Ebubekirlere,Beyazıd-i bestamiden Şah-ı nakşbende Mevlana halidi bağdadiden Ahmed ziyaüddin gümüşhanevi hazretlerine.
Sayılan silsilenin son halkası varki gerçekten kendisine Allah'ın bir lütfu olarak bitişi (sadece maddiyatta bitiştir yanlış anlaşılmasın) çok güzel yapan bir mutasavvıf.
Mehmet Zahid Kotku...
Görenler ve eselerinden faydalananlar bilirkler ki mübarek asrın ihtiyaçlarını çok iyi bir şekilde analiz edip öğrencilerinide o ihtiyaçlara göre ye
tişt
irmiştir.Zaatın görev yaptığı iskenderpaşa camii için de genel kabul gören sıfat "Görünmeyen Üniversite" sıfatıdır..
İşte bu zaatın resimlerini internetten araştırıken tevafuken zatın özel sohbetler adı altında neşredilen bir eserinin tamamını internet ortamına aktarıldığını ve umuma açık olduğunu gördüm.
Bu kitap teker teker sohbetler şeklindedir.Zatın sohbetlerini 3 günde 1 defa olmak üzre bu forumda yayınlamaya karar verdim...
Öncelikle kitaba hürmeten takdim bölümünü ve Mehmet Zahid Kotku hazretlerinin hayatını kısaca anlayan kısmı yazacağım inşaallah.
Sohbetleri yazmayada 3 gün sonradan itibaren başlayacağım...
İnşaallah herkesin yararlanabileceği bir çalışma olur.
Allah razi olsun.Allah Şefaatina mazhar etsin.Allah makamını ali derecesini ülya feyzindende bizleri nasipdar eylesin inşaallah....
Gönderen: 17.07.2004 - 11:57
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
Takdim...
62 Mesaj -
SUNUŞ


Elinizdeki kitap, Mehmed Zahid Kotku (Rh. A.) Hazretleri'nin, ekseriyetle İskenderpaşa Camii'nde yaptığı konuşmalardan oluşuyor. 1978, 1979 ve 1980 yıllarında yapılmış bulunan bu konuşmalar, insanın "kamil insan" ve müslümanın "gerçek müslüman" olabilmesini eksen alan vaaz ve sohbetlerdir.

Kitap hazırlanırken, kaset çözümünde ifadelerin aslına tam bir sadakat gösterilmiş, hatta Hoca Efendi (K.S.) Hazretleri'nin yer yer kendini gösteren mahalli söyleyiş biçimine bile dokunulmamıştır.

Bu kitapla; bir yandan Hoca Efendi Hazretleri'nin, hiç olmazsa elimizde mevcut olan konuşmalarını kardeşlerimizin istifadesine sunmanın, diğer yandan da Hocamız'ın sohbetlerinin kalıcılık kazanmasına vesile olmanın hazzını yaşıyoruz.

Hoca Efendi (Rh. A.), gerek kitaplarında, gerekse sohbetlerinde, insan-ı kamil olmanın olmazsa olmaz şartı olarak, Mürşid-i Kamil'in terbiyesine hakiki teslimiyeti ve O'na itiraz etmemeyi, emir ve tavsiyelerini çiğnememeyi zikrediyor. Cenab-ı Allah'tan (c.c.) bizlere de bu nimeti bahşederek Hocamız'ın yolundan yürümeyi nasib buyurmasını ve yevm-i kıyamette şefaatine erdirmesini niyaz ediyoruz.



Dr. Metin Erkaya


(1991)
Gönderen: 17.07.2004 - 11:58
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
Kısa hayat hikayesi...
62 Mesaj -

Müellif Rahmetullàhi Aleyh'in adı Mehmed Zâhid, soyadı Kotku idi. Kendisinin naklettiğine göre babası ona: "Oğlum Mehemmed!" diye hitap edermiş. Soyadının "mütevâzi" mânâsına geldiği nüfus cüzdanının başına not edilmiş idi.

Tevellüdü 1315 hicrî kamerî (rûmî 1313, milâdî 1897) yılında Bursa şehrinde, kale içinde Türkmenzâde Çıkmazı'ndaki baba evinde vâki olmuştur.


a. Ailesi


Baba ve annesi Kafkasya'dan 1297'de göç eden müslümanlardandır. Dedeleri Kafkasya'da Şirvan'a bağlı eski bir hanlık merkezi olan Nuha'dandır ki burası dağ eteğinde, ipekçilikle meşhur, ahalisi müslüman, hâlen Azerî Türkçesi konuşulan bir yerdir.

Babası İbrahim Efendi Bursa'ya 16 yaşlarında iken gelmiş, Hamza Bey Medresesi'nde tahsil görmüş, muhtelif yerlerde imamlık yapmış, Hazret-i Peygamber SAS sülâlesinden bir seyyid'dir. 1929'larda 76 yaşlarında iken Bursa ovasındaki İzvat Köyü'nde vefat etmiş ve oraya defnolunmuş, ehl-i tarîk bir kimsedir.

Annesi Sabîre Hanım, Mehmed Zâhid Efendi 3 yaşlarında iken vefat etmiş, Pınarbaşı Kabristanı'na gömülmüştür.

Bu anne ve babadan doğma ağabeyi Ahmed Şâkir (1308 - 1335) subaylık yapmış, Kudüs'te Çanakkale'de bulunmuş, siperlerde hastalanmış ve 28 yaşlarında iken vefat edip Söğütlüçeşme'ye defn olunmuştur. Aynı anneden bir küçük kardeşi daha olmuşsa da çok yaşamamış birkaç aylık iken vefat etmiştir.

Babasının ikinci evliliği yine Dağıstan muhacirlerinden, Fatma Hanım'la olmuştur. Ondan doğma üç kız kardeş halen hayattadırlar. [1981] Bunlardan Pakize Hanım'ın efendisi de, Bursa Ulu Cami imamlarından ve İsmail Hakkı Tekkesi şeyhlerinden merhum Ahmet Efendi (K.S)'dir.


b. Tahsili, Askerliği


Mehmed Zâhid Efendi (Rh.A) ilk mektebi Oruç Bey İbtidâîsi'nde okudu, Maksem'deki idâdîye devam etti. Sonra Bursa Sanat Mektebi'ne girdi. Bu esnada Birinci Cihan Harbi dolayısıyla 18 yaşlarında askere celb olundu. 14 Nisan 1332'de asker oldu, senelerce askerlik yaptı, çok tehlikeli günler geçirdi, hastalıklar atlattı. Ordunun Suriye'den çekilmesinden sonra, binbir güçlükle İstanbul'a döndü.

10 Temmuz 1335'de Cuma gününden itibaren de 25 K. 30 şubede yazıcı olarak vazifeye devam etti. Kendi hatıra defteri kayıtlarından 1338 Martlarında henüz bu vazifede olduğu görülüyor.


c. Tasavvufî Yetişmesi ve Dinî Hizmetleri


İstanbul'da bulunduğu esnada çeşitli dini toplantılara, derslere, camilerdeki vaazlara devam etti. Bilhassa Seydişehirli Abdullah Feyzi Efendi'yi çok sevdiği anlaşılıyor. Bu arada 16 Temmuz 1336 Cuma günü namazı Ayasofya Camii'nde edadan sonra Vilayet önünde bulunan Fatma Sultan Camii yanındaki Gümüşhâneli Tekkesi'ne giderek Şeyh Ömer Ziyâeddin Efendi'ye intisâb eyledi. Günden güne ahvâlini terakki ettirdi.

Bu zât-ı şerifin, 18 Kasım 1337 Cuma günü vefatından sonra postnişin-i irşâd olan Tekirdağlı Mustafa Feyzi Efendi'nin yanında tahsil-i kemâlâta devam etmiş, müteaddit defalar halvete girmiş, 27 yaşlarında hilâfetnâmeyi aldıktan sonra ondan Râmuzü'l-Ehadis, Hizb-i A'zam ve Delâilü'l-hayrât icâzetnâmelerini de almış, Bayezit, Fatih ve Ayasofya Camii ve medrese-lerinde derslere devam etmiş, bu esnada hafızlığını da tamamlamıştır. Bu aralarda hocasının işareti üzere muhtelif kasaba ve köylerde dini hizmet ifâ etmiştir.

Tekkelerin kapatılmasından sonra Bursa'ya dönmüş, evlenmiş, 1929'da vefat eden babası yerine Bursa ovasındaki İzvat Köyü'nde 15-16 sene kadar imamlık ettikten sonra Üftade Cami-i Şerifi'nin imam-hatipliğine tayin edilerek şehirde hisar içindeki baba evine yerleşti. Burada 1945-46'dan 1952'ye kadar hizmet eyledi.

1952 Aralığında Gümüşhaneli Dergâhı postnişini ve eski tekke arkadaşı Kazanlı Abdülaziz Bekkine'nin vefatı üzerine, İstanbul'a nakl olarak Fatih'te bulvara nazır Ümmügülsüm Mescidi'nde vazife gördü.

1.10.1958 tarihinde Fatih İskenderpaşa Camii Şerifi'ne nakloldu ve vefatına kadar bu vazifede kaldı.


d. Vefatı


Mehmed Zâhid Efendi (Rh.A), ömrünün son yıllarında rahatsız idi; ayakta gezmesine rağmen; şiddetli ağrılarından muzdaribdi. 1979 yazında uzun zaman kalmak üzere gittiği Hicaz'dan, ağır hasta olarak 1980 Şubatı'nda dönmek zorunda kalmıştı. 7 Mart 1980'de ameliyata girdi ve midesinin üçte ikisi alındı.

Ameliyattan sonra tedricen düzeldi, hatta 1980 Ramazanı'nda hiç aksatmadan oruç tuttu. Hatimle teravih kıldı, vaaz etti, yazın Balıkesir Ilıca'ya, Çanakkale Ayvacık sahiline ağrıyan ayakları için götürüldü, hac mevsimi gelince de Hicaz'a gitti. Fakat ameliyata sebep olan rahatsızlığı nüks etmiş ve ağrılar tekrar başlamıştı. Haccı güçlükle ifadan sonra, 6 Kasım 1980'de çok ağır hasta olarak İstanbul'a döndü. Tam bir hafta sonra 13 Kasım 1980'de (5 Muharrem 1401), Perşembe günü öğleye yakın, dualar, Yâsin'ler, tesbih ve gözyaşları ile uyur gibi bir halde iken ahirete irtihal eyledi.

Cenaze namazı 14 Kasım 1980 Cuma günü İstanbul Süleymaniye Camii'nde muhteşem, mahzun, vakur ve edepli bir cemm-i gafir tarafından kılınarak, mübarek vücudu, Kanûnî Süleyman Türbesi arkasında, kendisinden feyz aldığı hocaları ve üstadlarının yanındaki istirahatgâhına defnolundu.

Bu esnada Süleymaniye, Şehzadebaşı, Fatih ve çevrelerinde trafik durmuş, Süleymaniye'nin içi ve avlusu kâmilen dolduğu gibi, cemaat sokaklara taşarak Esnaf Hastahanesi'nin yanına kadar uzanmıştı. Vefatını duyanlar içinde Anadolu'nun en uzak şehirlerinden olduğu kadar Avrupa'dan gelenler de vardı. Uzakta bulunan muhiblerinden çoğu da vaktinde haber alamama yüzünden cenazesine yetişememişlerdi.

Vefatı İslâm Alemi'nde de büyük üzüntüye yol açmış, Suudi Arabistan'da, Kâbe'de, Kuveyt'te ve daha başka şehirlerde gıyabında cenaze namazı kılınıp, dualar edilmiş, ajanslar bu elim vefat haberini yayınlamışlardı.

Vefat tarihi olan 13 Kasım 1980 tarihli takvim yapraklarında tevâfukan çok mânidar ibareler yer alıyordu. Meselâ bunların birindeki şu parça ne kadar şâyân-ı taaccübdür:


Arkamdan Ağlama


Öldüğüm gün tabutum yürüyünce
Bende bu dünya derdi var sanma!
Bana ağlama, "Yazık, yazık!" "Vah, vah!" deme!
Şeytanın tuzağına düşersen vah vahın sırası o zamandır.
Yazık yazık asıl o zaman denir.
Cenâzemi gördüğün zaman "Elfirak, elfirak!" deme!
Benim buluşmam asıl o zamandır.
Beni mezara koyunca elvedâ demeğe kalkışma!
Mezar cennet topluluğunun perdesidir.
Mezar hapis görünür amma,
Aslında canın hapisten kurtuluşudur.
Batmayı gördün ya, doğmayı da seyret!
Güneşle aya batmadan ne ziyan gelir ki?
Sana batma görünür amma
Aslında o doğmadır, parlamadır.
Yere hangi tohum ekildi de yetişmedi?
Neden insan tohumu için
Bitmeyecek, yetişmeyecek zannına düşüyorsun?
Hangi kova suya salında da dolu olarak çekilmedi?
Can Yusuf'un kuyuya düşünce niye ağlarsın?
Bu tarafta ağzını yumdun mu, o tarafta aç!
Çünkü artık hay-huy'un,
Mekânsızlık aleminin boşluğundadır.


e. Ahlâk ve Şemâili


Merhum uzunca boylu, şişmanca, heybetli, beyaz tenli, dolgun pembe yanaklı, uzunca ak sakallı, geniş alınlı, aralıklı kaşlı, irice başlı, gül yüzlü, sevimli, alımlı bir kimse idi. Gençken zayıf olduğunu, öksüzlükte yemek yerine yumurta içivererek böyle iri vücutlu olduğunu gülerek anlatırdı. İlk görüşte insanda sevgi ve saygı uyandıran bir hali vardı. Tanıdığına tanımadığına selâm verir, güleryüz gösterir, gönül alırdı. İlk nazarda koyu kestane renkli görünen, fakat dikkatle bakılması imkânsız, esrarlı ve derin mânâlı gözleri vardı. Gözü içinde kırmızılık, sırtında ve karnında ise avuç içi kadar iri bir ben mevcuttu.

Hafızası çok kuvvetli idi, konuşması tatlı ve safiyâne idi. Çok kere halk telâffuzu kullanır, karşısındakine söz fırsatı tanır; kesinlikle bildiği bir şeyi bile sanki ilk duyuyormuş gibi yumuşak bir tavırla dinler, mânâlı ve nükteli cevap verirdi. Sohbetleri hoş, hutbeleri fevkalâde celâlli olurdu. Hutbe esnasında sesini yükseltir, ordu önündeki bir komutan gibi celâdetle ve irticâlen konuşurdu.

Özel hayatında ev halkına karşı müşfik ve latîfeci davranır, kimseye doğrudan doğruya birşey emretmez, telmih ve remiz ile söyler, anlaşılmazsa sabrederdi.

Fevkalâde mütevâzi idi. Kerametleri zâhir ve şöhreti àlemgir olduğu halde, talebelerine bile tepeden bakmaz, şeyhlik tavrı takınmaz, kendisini ihvânı arasında lâlettayin bir fert gibi görür, makamını ve kemâlini büyük bir maharetle gizlerdi.

Kendi üstadlarına fevkalâde saygılı ve bağlı idi. Tekke arkadaşları olan yaşlılar, üstadının meclisine gittiğinde diz üstü oturup, baş eğip hiç ayak değiştirmeden edeple oturduğunu anlatırlar.

Çok uzun ve derin düşünürdü, sohbetlerindeki buluşlara, teşbihlere hayran kalmamak mümkün olmazdı. Bir ayetin, bir hadisin üzerinde haftalarca, aylarca durup konuştuğu olurdu.

Ele aldığı bir kimseyi terbiye edip yola getirinceye kadar büyük bir sabırla çalışırdı. İlk zamanlarda kusurlarına müsamaha ederdi. Yıllarca çalışır, yarı yolda bıkıp bırakmazdı.

Dostlarına vefâsı emsalsiz idi; onları ziyaret eder, arar sorardı. Akrabalarına karşı vazifelerinde kusur etmez ve onlara her türlü yardımı esirgemezdi.

Çok açık elli idi, verdiği zaman şaşılacak miktarda verir, geriye kalmamasından korkmaz, verdiğini doyururdu. Sofrasında ekseriya misafir bulunurdu. Hizmet edenleri bir vesile ile memnun eder, ziyaretçilere güleryüz gösterir, kapısını her zaman açık tutmağa çalışırdı.

Gece ve sabah ibadetlerine çok riayet eder, talebelerini de bunlara teşvik eylerdi. İnsanın kalbinden geçirdiğini bilir, gelenin sormadan cevabını verir, istemeden ihtiyaç sahibinin muhtaç olduğu şeyi bağışlardı. Gönüllere ve rüyalara tasarrufu vardı. Bereket gittiği yere yağar; bolluk onunla beraber gezer, en hücrâ, en kıtlık yerde o gelince nimet dolardı. Beraberinde seyahat edenler, tevafuklara, tecellilere, maddî ve mânevî hallere ve ikramlara şaşar, hayretlere düşerler, parmaklarını ısırırlardı.

Allah-u Teâlâ ve Tekaddes Hazretleri derecâtını ulyâ eyleyip, biz âciz ü nâcizleri de füyûzat ve şefaatından feyzyab u nasibdâr buyursun...

Âmîn, bihürmeti seyyidil-mürselîn SAS ve âlihî ve sahbihî ve men tebiahüm biihsânin ilâ yevmid-dîn, vel-hamdü lillâhi rabbil-àlemîn.


Halil Necâtioğlu






MEHMED ZÂHİD KOTKU

HAZRETLERİ'NİN ESERLERİ



1. Tasavvufî Ahlâk (5 Cild)

2. Cennet Yolları

3. Mü'minlere Vaazlar (2 Cild)

4. Ehl-i Sünnet Akaidi

5. Ana Baba Hakları

6. Hadislerle Nasihatlar (2 Cild)

7. Nefsin Terbiyesi

8. Tezkiretül-Evliyâ Tercümesi

9. Risâle-i Hàlidiyye Tercümesi

10. Evrâd-ı Şerif

11. Faydalı Dualar ve 32 Farz Mecmuası

12. Yemek Âdâbı


Konuşmalarından Hazırlanan Kitaplar


1. Zikrullahın Faydaları

2. Özel Sohbetler

3. Peygamber Efendimiz

4. Tenbihler
Gönderen: 17.07.2004 - 12:03
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
Konu icon    Kusura bakmayın 3 gün olmadı ama kendimi tutamadım...
62 Mesaj -


KALB TEMÝZLÝÐÝ




Esselâmü aleyküm ve rahmetullah!..

Efendimiz'in bir duasýndan kýsacýk bahsedeceðim. Cenâb-ý Peygamber'in bir duasý var:

(Allàhümme tahhir kalbîgöz kırpma "Yâ Rab, benim gönlümü temiz et..."

Mâlûm, insan iki þeyden ibarettir: Bir madde kýsmý, et-deri-beden kýsmý; bir de bu bedenin sahibi olan ruh kýsmý. Gönül diyoruz, kalb diyoruz, ruh diyoruz; hepsi bir...

Þimdi bedenimiz pis olursa hepimiz ürkeriz.

"--Sokulma yanýma yahu, bak pissin!" deriz.

Pisliðin de çeþitleri vardýr; insan pisliði, hayvan pisliði, kuþ pisliði, sokaklardaki çamur pisliði, içki pisliði, þu pislik, bu pislik... Bunlarýn hepsi pisliktir. Ama bu pislikler o kadar zararlý deðil.. En nihayet hamama gideriz, yýkanýrýz. Bir de esvap deðiþtiririz, tertemiz oluruz. Bir de kokulandýk mýydý, hiç bir zararý olmaz. Oldu bitti... Fakat gönlün pisliðini ne sular temizler, ne denizler temizler. Hiçbir þey temizlemez!.. Onun temizliði elimizde...

Onun pislenmesine iki þey sebeptir: Birisi göz, birisi de kulak. Dil de ona tâbîdir. Dilden kötü sözler çýkýyorsa, gönül pislenir. Gözden kötü þeyler görüyorsa, gönül pislenir. Kulak da kötü þeyleri dinliyorsa, o da gönlü pisletir. Dýþ pisliði ne kadar iðrençse, iç pisliði ondan daha fazladýr.

Bu pisliklerin toptan adýna günahlar deriz. Günahlar, mânevî pisliklerdir. Maddî pislikler olduðu gibi mânevî pislikler de vardýr. Bu mübarek Ramazanda, bu mânevî pisliklerden de kurtulmak için, Cenab-ý Peygamber'in bu duasýný duyurmak istedim.


En büyük pislik, namazsýzlýktýr. Namaz kýlmayan insanýn gönlü o kadar pistir ki, dýþarýda pislik kuyusuna düþmüþ adamýn pisliði onun yanýnda hiç kalýr. Çünkü o yýkanýr, kolaycacýk temizlenir. Fakat bu namaz kýlmayan insanýn gönlündeki pisliði temizlemek, o kadar müþkildir ki... Ýþte o da bu ayda tevbe eder, ýslah-ý nefs eder; bir daha Allah'ýn emirlerine karþý gelmemeye, emirlerini tutup yasaklarýndan da kendini korumaya azmeder, "Aman yâ Rabbi, sen de beni koru!" diyerekten Cenâb-ý Hakk'a yalvarýrsa, o zaman gönlünü temizleyebilir. Yoksa dünya kadar parasý olsa da daðýtsa, kýymeti yok! Çünkü, gönlü pis... Gönlü pis olan insanýn daðýttýðý paralarýn da hayrý olmaz.

Onun için, size bir þey söyleyeyim: Cenâb-ý Peygamber'in zamanýnda bir gâvurun oðlu müslüman oldu. Anasý çok kýzdý:

"--Sen dinini deðiþtirdin haaa!.. Sen bu müslümanlýktan dönmedikçe, ben yemeyeceðim, içmeyeceðim; öldüreceðim kendimi!" dedi. "Ya döneceksin yine gâvurluða, veyahut da ben öleceðim kendi kendime; yemeyeceðim içmeyeceðim." diye yemin etti. Bir gün, iki gün, üç gün... Yemiyor kadýn.

O zaman Cenab-ý Peygamber buyurdu:


(Lâ tàate limahlûkin fî ma'sýyetil-hàlik) "Hàlik'a isyan yerinde, hiç bir mahlûka itaat olunmaz!" Anan da olsa, baban da olsa... Hàlik'a isyan mý var orda; orda itaat olunmaz. Ýtaat ancak Allah'a ve Allah yolunda olur.

Onun için, isyan denilen, günah denilen þeylerin --iþte günah kitabýnda yazýlmýþtýr, yediyüz kadar nev'i var-- en baþta gelen büyüðü þirktir. Þirk de namazsýzlýktan ileri gelir. Namaz kýlmayan adam, þirke doðru gider. Riyakârlýk da þirkten ibarettir demiþler. Yani, bazan kýlar, bazan kýlmaz; münafýk alametidir.


(Allàhümme tahhir kalbî minen-nifâk) "Yâ Rabbi, benim kalbimi münafýk olmaktan temiz kýl! Ben münafýk olmayayým..."

Münafýklýðýn yegâne alameti namazsýzlýktýr. Namaz kýlmayan bir adam, Ramazan günü, "Ramazandýr bugün, Ay'ý ben gördüm!" dese, sözü kabul olmaz. Bayram günü, "Gördüm Ay'ý ben!" dese sözü kabul olunmaz. Niçin?.. Þahid-i adil olmasý lâzým, görenin adil olmasý lâzým!

Onun için, bugünkü hallerde bunlara da çok riayet lâzým. Sizi fazla tutmayayým. Allah cümlemizin kalbini, her türlü nifaka, münafýklýða sürükleyen þeylerden korusun...


En korkuncu namazsýzlýktýr kardeþim! Namaza o kadar ehemmiyet ver ki, canýn gibi... Canýn nasýl kýymetliyse namaz da o kadar kýymetlidir. Eðer bunu yapamazsan, münafýklýktan kendini kurtaramazsýn.

Allah cümlemizi affetsin... Bu mübarek Ramazanda, emirlerine uymaya muvaffak eylesin... Bir tane deðil ki emir, 54 farzý var. Ýlmihal kitaplarýný okumanýzý çok rica edeceðim. Her gün mutlaka, ilmihalden bir parça okuyunuz! Biliyorsunuz; tekrar okuyunuz! Biliyorsunuz; tekrar okuyunuz!.. Tekrarda fayda var.

Onun için, Allah hepimizi affetsin... Bu mübarek ayda, rýzasýna muvafýk ameller nasîb etsin... Seyyiatlarýmýzý da hasenâta tebdil eylesin... Birçok mübarek kandillere, bayramlara cümlemizi saðlýklarla, afiyetlerle eriþtirsin... Sevdiði ve razý olduðu kullarý arasýna, bu günahkârlarý da kabul buyursun...

El-fâtihah!..

.......................

Esselâmü aleyküm!..
Gönderen: 19.07.2004 - 19:34
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
Mubareğin tevazuu...
62 Mesaj -
(Lütfen sohbetin baþýndaki selamý almayý unutmayýn ve sonundaki fatihayý da...)
Mübarek sohbetindende anlaþýldýðý üzre çok tatlý dilli ve fazlasýyla mütevazi...
Mehmet Zahid Kotku ki Gümüþhanevi dergahýnda Ahmed Ziyaüddin Gümüþhanevi'den sonra onun ayarýnda gelen biri olarak inanýlan tek kiþi...(Ahmed ZÝyaüddin hazretleri gerçekten çok büyük bir kiþilikti.Gerek ilmiyle gerekse bizim naçizane çok çok az bildiðimiz kadar maneviyatýyla.Araplar o zaman ve þimdi Türklerden hadisçi kabul etmezler.Ama Ahmed Ziyaüddin hazretleri yaþadýðý dönemde arplar hadisten neredeyse el etek çekmiþler derecesine gelmiþ.Þimdi el etek çekmiþler demiþsek yanlýþ anlaþýlmasýn.Mesela bir üstad kendini dünya çapýnda kabulþ ettirse ona rakip babýnda veya ona bir alternatif olarak biri ortaya çýkar mý çýkmaz.Araplarda böyle olmuþlar.
Ahmed Ziyaüddin hazretleri direkt peygamber efendimize rabýta yapabilirmiþ.Müellifinin kendisi olduðu Ramuz El-ehadis kitabýnýn teker teker her hadisini peygamber efendimize rabýta yaparak ve onayýný alarak yazmýþtýr.Biz bu olayý tek cümlede yazýp bitiriyoruz ama bu gerçekten çok önemli bir konu.Zannýmcada (Allah afvetsin) çok önemli bir mertebe.Yani Cenab-ý Allah C.C. habibim dediði peygamberiyle bu zatý þerifi direkt olarak görüþme konuþma imkaný tanýyor...)
Ýþte Mehmet Efendi Hazretleri bu zatýn ayarýnda bir zaat olarak söylenir...
Allah Kusurlarýmýzý afvetsin,tevfikatý samedaniyesine mazhar etsin.sevdiði ve razý olduðu kullarýn zümresine bizleride kabul etsin inþaallah...
Gönderen: 19.07.2004 - 19:45
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
hakvan su an offline hakvan  
23 Mesaj -
Kardesim Allah razi olsun bu bilgileri bizlerle paylastigindan dolayi.M.Zahid Kotku Hazretleri gercekten gerek ahlaki,gerek ilmi ve tevazusuyla cok büyük bir mürsiddi,Hazreti Mevlananin deyimiyle mürsid-i kamildi.Onunla ayni devirde yasamak ve onun sohbetlerine katilmak,kendisiyle hasbihal edebilmek ve ona baglananlardan olabilmek gercekten cok isterdim.Ne yazik ki ben dogmadan 1 hafta önce kendileri vefat etmistir,Allah Teala kendilerine rahmet eylesin.

Cenab-Hak bizleri Peygamber Efendimiz(s.a.v.)in sefeatine mazhar etsin.Alimler peygamberlerin varisleridir hadisi serifi geregince mübarek alimlerden biri olan M.Zahid Kotku Hazretlerinin sefeatine de bizleri nail olmayi nasip etsin.

Ayrica M.zahid Kotku hazretlerinin Zikrullah isimli kitapcigi da internette mevcuttur,okunmasi tavsiye olunur.

Ps:Naksibendi silsilesinin köse taslari sayarken bin yilin müceddidi Imam-i Rabbani Hazretleri unutulmus.


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son hakvan tarafından, 20.07.2004 - 14:53 tarihinde.
Gönderen: 20.07.2004 - 14:26
Bu Mesaji Bildir   hakvan üyenin diger mesajlarini ara hakvan üyenin Profiline bak hakvan üyeye özel mesaj gönder hakvan üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
ZEYNEPRABIA su an offline ZEYNEPRABIA  
Selamunaleykum kardeslerim
34 Mesaj -
Gonialy arkadasimiz,Evliyaullahin buyuklerinden,Silsile -i Aliye'den Mehmet ZAhid KOtku Hz'nin hayati ve eserleri ile ilgili bilgiler aktarmis.
Allah razi olsun arkadasim.Aktardigin bilgileri bilmiyorum kacinci kez okuyusum ama her seferinde gozlerim doldu tasti...Cok buyuk bir muhabbetimin oldugu M.ZAhid KOTKU Hz.ile olan minik bir animi paylasmak istiyorum..Benimde annem ve babamdan defalarca dinledigim,daha minicik bir bebekken,Hazretlerin kendisi ve esi kahvalti yapacaginda,orda olan annemide sofraya cagirdigini,birlikte kahvalti yaptiklarini ve annemin kucaginda o an benim agladigimi ve Mehmet Zahid Kotku Hz'nin ,annemden beni istedigini , kucaginda bana dua ettigini,kucagina alir almazda birden sustugumu ,annem ve babamdan dinlemisimdir..Benim icin cok kiymetli bir ani....Insaallah,Onlara layik insanlar oluruz...Fatihalar ve Yasinler hediyem olsun...Allah sefaatlerine nail eylesin..Onlarin yollarindan biz naciz kullari ayirmasin.sevinçli
Gönderen: 22.07.2004 - 05:49
Bu Mesaji Bildir   ZEYNEPRABIA üyenin diger mesajlarini ara ZEYNEPRABIA üyenin Profiline bak ZEYNEPRABIA üyeye özel mesaj gönder ZEYNEPRABIA üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
zeyneprabia hanım...
62 Mesaj -
Ne büyük devlet,ne büyük saadet....
Böyle zaatlarda 1 an olsun ayný çatý altýnda olmak bile ne büyük bir devlet ne büyük bir saadettir.1 an bile yani bu abartý bir ifade deðildir.1 saat deðil 1 dakika deðil 1 saniye deðil 1 an...
Allah onlarýn þefaatine sizi,bizi,tüm ümmet-i Muhammed-i nasipdar eylesin...
Eðer mübarekle ilgili duyduðunuz veya yaþadýðýnýz baþka olaylar varsa lütfen anlatýn...
Zannedersem vakti de geldi.Mübarek in 4 eylül 1928 tarihli ramazan bayramý sohbetini gönderiyorum inþaallah...
Gönderen: 22.07.2004 - 22:25
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
RAMAZAN BAYRAMI
62 Mesaj -
Elhamdü lillâhi rabbil-àlemîn... Ves-salâtü ves-selâmü alâ seyyidinâ muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecmaîn...

Lâ ilâhe illallàhul-halîmül-kerîm... Sübhànallàhi rabbil-arþil-azîm... Elhamdü lillâhi rabbil-àlemîn... Nes'elüke mûcibâti rahmetike... Ve azàimi maðfiretike... Vel-ganîmete min külli birrin... Ves-selâmete min külli ismin... Lâ teda'lenâ zenben illâ gafarte... Velâ hemmen illâ ferracte... Velâ hàceten leke fihâ ridan, illâ kadaytehâ yâ erhamer-râhimîn!.. Yâ erhamer-râhimîn!.. Yâ erhamer-râhimîn!..

Bu mübarek bayram günü, bizleri maðfiret-i ilâhiyyene mazhar olan kullarýn arasýna kabul eyle yâ Rabbi!.. Seyyiatlarýmýzý hasenata tebdil eyle yâ Rabbi!.. Bizleri de rýzâ-i ilâhiyyenin yolundan ayýrma yâ Rabbi!.. Nefsimizden ve þeytanýn þerrinden ve sevmediðin kullarýn þerrinden cümle ümmet-i Muhammed'i, bizleri de emîn ü mahfûz eyle yâ Rabbi!..

Allàhümme innâ nes'elüke temâmen-ni'meh... Ve devâmel-àfiyeh... Ve hüsnel-hàtimeh...


Bugünkü vazifelerimizden birisi, evvelâ ana-babalarýmýzý ziyaret etmek; ölmüþlerse mezarlarýna gidip hiç olmazsa üç Ýhlâs, bir Fâtiha okuyarak onlarýn ruhlarýný þad etmek... Sonra akraba ü taallûkat arasýnda ziyaretleri unutmamak, býrakmamak. Bana dargýndýr diyerekten gitmemezlik yapmamak. Hepsinin hatýrýný hoþ etmek için, bazan hediyelerle, bazan da sohbetlerle onlarý taltif etmek, Ýslâm'ýn vecibelerindendir.

Bugünkü bayram günü, afv ü maðfiret-i ilâhiyye günü olduðu için, bizim de birbirlerimizin kusurlarýný affetmemiz lâzým gelir. Hep haklarýmýzý birbirlerimize helâl edelim. Bizden de helâl olsun!.. Bu helalliði daim edip, hep birbirlerimizi sevelim...

Kusursuz hiç mahluk yok! Allah'ýn kullarýnýn hepsi kusurludur; peygamberler müstesna, melekler müstesna... Onlarý Allah öyle yaratmýþ, biz de kusur ile yoðrulmuþuz, günah ile yoðrulmuþuz. Bunun böyle günahý var, bunun da böyle günahý var diyerekten, birbirimizden ayrýlmaða lüzum yok!.. Onun günahý varsa bizimki ondan çoktur. Bizim kendi günahýmýzý görmeyip de, baþkalarýnýn günahýný görmemiz edebe muhaliftir, yakýþmaz. Onun için, kendi kusurlarýmýzý görelim de, baþkalarýnýn kusurlarýyla meþgul olmaya lüzum kalmasýn!

Allah hepimizi affetsin... Bu bayram günü hepimize kardeþlik nasib etsin... Sevgi nasib etsin... Saygý nasib etsin... Hürmet nasib etsin...

El-fâtihah!..
Gönderen: 22.07.2004 - 22:26
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
ZEYNEPRABIA su an offline ZEYNEPRABIA  
selamlar
34 Mesaj -
Selamunaleykum dostlarim ve gonialy arkadasim,Allah cumlemizi Efendimiz ve O'nun yolundaki kutup yildizlarindan mahrum birakmasin..Onlarin sefaatina mazhar eylesin..Evet,Mehmet ZAhid KOtku Hz.leri ve ESad CosaN Hocaefendi ile olan benim bildigim fakat annem ve babamin dahada yakinen yasadiklari olaylar var..iNsaallah,bunlari paylasmak isterim..Mehmed ZAhid kotku hz'nin cok farkli bir yeri var bende.Halen...ki suan Kanada'dan yaziyorum..Onunnmubarek kabrini ve sahsini tasavvur eder dururum..:( Suleymaniye camii'nin kabristanliginda,Gumushanevi Hz.olmak uzre,diger hocalariyla birlikte medfun bulunmaktadir.Allah onlardan RAZI olsun,sefaatlerine tum Islam alemi ,sevenleri ve nacizane bizleride nail eylesin..gonialy kardesiminde yazdigi,Bilhassa eserlerinden,EVRAD-I SERIF vE MEALI cok kiymetlidir.Hergun okunmasinda ve edilen gunluk dualarinda cok buyuk faziletleri vardir.Efendimiz'in isaretleriyle hazirlanmis,mubarek bir evradddir...Ins okuyalim kardeslerim.Allah a emanet olunuz..Selamatle ...
Gönderen: 24.07.2004 - 23:33
Bu Mesaji Bildir   ZEYNEPRABIA üyenin diger mesajlarini ara ZEYNEPRABIA üyenin Profiline bak ZEYNEPRABIA üyeye özel mesaj gönder ZEYNEPRABIA üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
HOCANIN RIZASI--7 Eylül 1978 perşembe
62 Mesaj -
Cenâb-ý Peygamber SAS buyuruyorlar ki:


(Ridallàh, fî ridal-vâlideyn) Bütün hayattaki sa'yü gayretimizden netice, Allah-u Tealâ'nýn rýzasýný kazanabilmektir. "Bu rýzâ-yý ilâhîyi kazanabilmek, ananýzýn-babanýzýn sizden razý olmasýna baðlýdýr." diyor Cenâb-ý Peygamber... "Ananýz ve babanýz sizden razý ise, Allah da sizden razý olur; eðer onlar sizden razý deðillerse, Allah da sizden razý olmaz." neticesi çýkar.

Ana ve babamýz, bizim dünyaya gelmemize sebeb olmuþlardýr. Bizim yetiþmemize ve büyümemize vesîle olmuþlardýr. Bundan dolayý kendilerine þükretmek vazifemizdir. Fakat, dünya hayatý cîfeden ibarettir. Bütün meþakkatler, felâketler hep bu dünyanýn içerisinde... Bizim bu dünyadan bir de ahirete geçiþimiz var. Asýl selâmet bu âhirete geçiþtedir. Binâen aleyh, bizi dünyaya getiren ana-babalarýmýzdan baþka, bizi ahirete sevkedecek ikinci bir valideyne daha ihtiyacýmýz var. Buna hocalarýmýz, üstadlarýmýz, mürebbîlerimiz, mürþidlerimiz diyoruz.

Binâen aleyh, bunlarýn rýzasý da valideynin rýzasýndan daha a'lâ, daha üstün, daha mukaddemdir. Çünkü, birisi dünyaya gelmemize sebep, öbürü âhireti kazanmamýza vesile... Dünya fani; üç-beþ gün yaþarýz, o kadar. Ahiret ise bâkî, selâmet ve saadet de orda... Dünyada felâketler içinde kývranýr insan. Ahirette ise bunlarýn hiçbirisi yok. Binâen aleyh, ahiret saadetini kazanabilmek, dünya saadetini kazanabilmekten daha a'lâ ve daha üstündür. Binâen aleyh, valideynin rýzasýný kazanmak nasýl borcumuzsa, üstadlarýmýzýn da rýzasýný kazanmak öylece borcumuzdur.

Üstadlarýn rýzasýný kazanabilmek için de, onlarýn gösterdiði yolda yürümek lâzým! Nasýl ki, ananýn babanýn sözü dinlenilmeden rýzasý kazanýlmýyorsa; üstadlarýn da sözü dinlenilmeden, gösterdiði yolda yürünmeden, ahireti kazanmak mümkün deðildir!..

Allah kusurlarýmýzý affetsin... Tevfîkàt-ý samedâniyyesine mazhar etsin... O ahiret saadetine cümlemizi eriþtirsin...

El-fâtihah!..(Lütfen fatiha okumayý ihmal etmeyelim)
Gönderen: 28.07.2004 - 17:00
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
nuruhuda su an offline nuruhuda  
83 Mesaj -
Ben buyurdum ,buyrugumu tutmadin derse mevlam ben ne cevap verecegim ..

cennet yollari kitabindan .
Gönderen: 28.07.2004 - 17:15
Bu Mesaji Bildir   nuruhuda üyenin diger mesajlarini ara nuruhuda üyenin Profiline bak nuruhuda üyeye özel mesaj gönder nuruhuda üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
qonialy su an offline qonialy  
nuruhuda...
62 Mesaj -
O cümleyi Cennet yollarý kitabýnýn arka kapaðýnda okuyunca gerçekten çok etkilenmiþtim.Cümlenin kime ait olduðunu bilmiyorum ama gerçekten sýrlarýn sýrrýný çözen birine ait olduðu belli...
Gönderen: 29.07.2004 - 12:56
Bu Mesaji Bildir   qonialy üyenin diger mesajlarini ara qonialy üyenin Profiline bak qonialy üyeye özel mesaj gönder qonialy üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
fatihalperen su an offline fatihalperen  
35 Mesaj -
s.a arkadaslar
bende hocamýz rahmetullahý aleyh hazretleri vefat ettiginde býr takvým yapragýnýn arkasýnda yazýlý olan siirý aktarýyým:
Arkamdan Aðlama
Öldüðüm gün tabutum yürüyünce
Bende bu dünya derdi var sanma!
Bana aðlama,
"Yazýk, yazýk!" "Vah, vah!" deme!
Þeytanýn tuzaðýna düþersen vah vahýn sýrasý o zamandýr.
Yazýk yazýk asýl o zaman denir.
Cenâzemi gördüðün zaman "Elfirak, elfirak!" deme!
Benim buluþmam asýl o zamandýr.
Beni mezara koyunca elvedâ demeðe kalkýþma!
Mezar cennet topluluðunun perdesidir.
Mezar hapis görünür amma,
Aslýnda canýn hapisten kurtuluþudur.
Batmayý gördün ya, doðmayý da seyret!
Güneþle aya batmadan ne ziyan gelir ki?
Sana batma görünür amma
Aslýnda o doðmadýr, parlamadýr.
Yere hangi tohum ekildi de yetiþmedi?
Neden insan tohumu için
Bitmeyecek, yetiþmeyecek zannýna düþüyorsun?
Hangi kova suya salýnda da dolu olarak çekilmedi?
Can Yusuf'un kuyuya düþünce niye aðlarsýn?
Bu tarafta aðzýný yumdun mu, o tarafta aç!
Çünkü artýk hay-huy'un, Mekânsýzlýk aleminin boþluðundadýr..


http://www.alperenler.com


Mesaj 1 kez düzenlendi. En son fatihalperen tarafından, 03.01.2005 - 00:17 tarihinde.
Gönderen: 03.01.2005 - 00:16
Bu Mesaji Bildir   fatihalperen üyenin diger mesajlarini ara fatihalperen üyenin Profiline bak fatihalperen üyeye özel mesaj gönder fatihalperen üyeyi arkadas listeme ekle Yukari
Pozisyon - İmzalar göster
Sayfa (1): (1)
önceki konu   diğer konu

Lütfen Seçiniz:  
Şu an Yok üye ve 1181 Misafir online. En son üyemiz: Didem_
16977 üye ile 13.07.2024 - 11:50 tarihinde en fazla ziyaretçi online oldu.

[Admin | Moderator | Kıdemli Üye | Üye]
Dogum Gününüzü Tebrik Ederiz    Doğum gününüzü tebrik eder, sıhhat ve afiyet dolu ömür dileriz:
Takoral (54), zemve (61), acercis (55), iboþ-medin.. (61), adalat (45), kenandekan (42), murat_88 (36), aysebusra (39), yitik sevda (35), ozenoglu (45), semerkand1 (46), Zuhur (51), RaSuLuMe_hAsReT.. (39), Þükrü Ö&e.. (60), yarin_81 (41), fatihomer68 (44), hatice.y (30), Cici Kiz Tuba (36), kuala (53), cafeerciyes (39), Mehmetcebe (43), JonTÜRK (43)
Son 24 saatin aktif konuları - Top Üyeler
0

Copyright © ((( RAVDA.net )))  *  İrtibat   *   RAVDA Reklam Servisi   *   Tüm hakları saklıdır, izinsiz alıntı yapılamaz.
Sitemizde yayınlanan imzalı yazıların içeriğinden yazarları, forum ve yorumlardan ekleyen şahıslar sorumlu olup, kesinlikle sitemiz sorumlu değildir.
© by ((( RAVDA.net )))

Sayfa 0.85249 saniyede açıldı   

Reklamlardan
RAVDA sitesi
hiçbir şekilde
sorumlu değildir.